Şu da emredildi: Yüzünü dine bir Hanif olarak çevir. Sakın müşriklerden olma.
Yunus Suresi 105
Ben bir Hanif olarak yüzümü gökleri ve yeri yaratana döndürdüm. Müşriklerden değilim ben.
Enam Suresi 79
İbrahim ne bir Yahudi idi, ne de bir Hıristiyan. O sadece hanif bir müslümandı. O müşriklerden değildi.
Ali İmran Suresi 67
Şu da kuşkusuz ki, İbrahim başlıbaşına bir ümmetti; bir Hanif olarak Allah'ın önünde eğiliyordu. Müşriklerden değildi.
Nahl Suresi 123
De ki Allah doğrusunu söylemiştir / vaadinde sadıktır.Haydi artık Hanif olarak İbrahim'in Milleti'ne uyun! Müşriklerden değildi o.
Ali İmran Suresi 95
Allah'a ortak koşmadan, Hanifler olarak... Allah'a ortak koşan kişi, gökten düşmüş de kendisini kuşlar kapışıyor veya rüzgar onu uzak bir yere fırlatıp atıyor gibidir.
Zamana bağlı olarak bir işin, bir halin veya bir hareketin oluşunu belirten kelimelere fiil denir. Arapça’da iki temel fiil çekimi vardır. Diğer kalıplar bu ikisinden türetilir. Bunlar fiil-i mâzî (geçmiş zaman) ve fiil-i muzâri (geniş zaman, şimdiki zamanın karşılığı)dır.
Türkçe’mizdeki –di’li geçmiş zamana denir. Geçmişte daha önce yapılmış bir işi bildirir. (Türkçe’deki …di-dı, dü-du, ti-tı, tü-tu eklerini sağlar).
كَتَبَ
yazdı
عَلِمَ
bildi
نَصَرَ
yardım etti
أَكَلَ
yedi
شَرِبَ
içti
فَتَحَ
açtı
حَضَرَ
geldi
وَجَدَ
buldu
ضَرَبَ
vurdu
كَسَرَ
kırdı
رَكِبَ
bindi
شَكَرَ
teşekkür etti, şükretti
سَمِعَ
duydu, işitti
دَخَلَ
girdi
دَرَسَ
ders yaptı, eğitim gördü
ذَهَبَ
gitti
نَشَرَ
yaydı
قَطَعَ
kesti
Yukarıda fiile örnek olarak gösterilen kelimeler geçmişte yapılmış bir işi bildirmekte ve erkek için kullanılmaktadır. Kadın için kullanıldıklarında yukarıdaki fiillerin sonuna cezimli تْ harfi eklenir. Erkekte kullanılanlara Arapça’da müzekker (eril), kadında kullanılanlara müennes (dişi) denir. Örnekler:
كَتَبَ
den →
كَتَبَتْ
(o kadın) yazdı
أَكَلَ
den →
أَكَلَتْ
(o kadın) yedi
وَجَدَ
den →
وَجَدَتْ
(o kadın) buldu
Arapça’da kendinden bahsedilene yani üçüncü şahsa; erkek için gâib, kadın için gâibe denir.
Fâil (özne), bir işi yapana denir. Harekesi ötre ya da ötre tenvin olur. Fiile kim ya da ne sorusunu sorduğumuzda aldığımız cevap fâildir. Fiil ile fâil arasında müzekkerlik (erkeklik), müenneslik (dişilik), tekillik çoğulluk bakımından uyum olması şarttır.
Fâil
Fiil
Çocuk gitti (Kim gitti?)
الْوَلَد 15;.
ذَهَبَ
Kız okudu (Kim okudu?)
الْبِنْت 15;.
قَرَأَتِ
Öğrenci oturdu (Kim oturdu?)
التِّلْم 16;يذُ.
جَلَسَ
Bir adam çıktı (Kim çıktı ?)
رَجُلٌ.
خَرَجَ
Not:Yukarıdaki örneklerde olduğu gibi harf-i tarifli kelime cümle ortasında geldiği takdirde geçiş önceki kelimenin harekesiyle olur.
Mef’ûlun bih; kendisine iş yapılanı bildiren isimdir. Harekesi üstün (َ-) ya da üstün tenvin olur ( اً). Fiile ne, kimi, neyi, neye sorusunu sorduğumuzda aldığımız cevap mef’ûldür. Fiil ile fâil arasında olması gereken müzekker-müennes uyumu şartı mef’ûlün bihle diğerleri arasında yoktur. Yâni mef’ûlün bih’in fiil ya da fâil ile müzekkerlik müenneslik, tekillik çoğulluk vs. açısından uyumlu olma şartı aranmaz.
Meful
Fâil
Fiil
Öğrenci dersi yazdı (Neyi yazdı?)
الدَّرْس 14;.
التِّلْم 10;ِذُ
كَتَبَ
Baba suyu içti (Neyi içti?)
الْماَءَ.
الْاَبُ
شَرِبَ
Öğrenci bir kitap okudu (Ne okudu?)
كِتاَباً.
التِّلْم 16;يذُ
قَرَأَ
Halit öğrenciye vurdu (Kime vurdu?)
التِّلْم 16;يذَ.
خاَلِدٌ
ضَرَبَ
Yukarıdaki örneklerde görüldüğü gibi fâilin açıkça yazılışı (öğrenci, baba, Halit gibi) gâib fiil kullanıldığında gerçekleşir. Muhâtab ve mütekellim fiillerde fiil ve fâil birarada olur. Yine de fiile aynı sorular (ne, neyi, kimi kime) sorulduğunda alınan cevap mef’ûldür ve harekesi üstündür:
__________________ ALLAH'IN EVRENSEL HAK DİNİ = Aklı doğru modda kullanarak yaratıcının bizde yarattığı yaratma yetisini işleterek yapımızdakileri sistematize edip ,kendimizle ve doğayla uyumlu bir yaşam sürmektir
Evet göndermiş olduğunuz postayı okudum. Sorun bizim forumdan kaynaklanıyor. Sorunun kaynağını bulmaya ve çözmeye çalışalım inşallah.
Önceki iletimde belirttiğim gibi dilerseniz çalışmanızı adınıza e-kitap olarak yayınlayabiliriz. Böylece sorunu aşmış ve çalışmayı derli toplu bir şekilde istifadeye sunmuş oluruz.
Muhabbetle, Alperen
__________________ Yunus 105. Şu da emredildi: "Yüzünü dine bir hanîf olarak çevir. Sakın müşriklerden olma!"
Belirtme takısı olan harf-i tarif yani اَلْ takısının hemzesi söz başlarında okunur. Örnek:
اَلْوَلَ 83;ُ ذَهَبَ. (el-veledü zehebe) Çocuk gitti.
Bu cümlede fâil başta geldiğinden اَلْ takısı olduğu gibi okunmuştur. Aynı اَلْ takısı söz arasında gelirse elifi, yazıldığı halde okunmaz. Geçişte yazıldığı halde okunmayan bu hemzeye hemze-i vasıl denir.
ذَهَبَ الْوَلَد 15;. (zehebel veledu)
Çocuk gitti.
Kelime başındaki vasıl hemzesinin elifinin üzerine (أ ء) işareti konmaz. Yani (أَ إِ أُ) şeklinde değil (اَ اِ اُ) şeklinde yazılır ( اَلتِّلْ 05;ِيذُ - اَلْوَلَ 83;ُ) gibi.
Bu konuyla ilgili kaideleri şöyle özetleyebiliriz:
1) a- Vasıl hemzesiyle başlayan kelimeden önce, yaniاَلْ takısından önce (üstün, esre, ötre şeklinde) hareke varsa geçişte اَلْ takısının hemzesi (أَ) harekelenmez. Harekeden sonra gelen elif lâm’lı (harf-i tarifli) kelime, kamerî harflerden biriyle başlıyorsa doğrudan evvelki kelimenin harekesiyle lâm’a (لْ) cezim verilir. Örnek:
ذَهَبَ الْوَلَد 15;.
(zehebel veledu)
Çocuk gitti.
ضَرَبْتُ&nbs p; الْوَلَد 14;.
(darabtü'lvelede)
Çocuğu dövdüm.
أَخَذْتُ&nbs p; الْقَلَم 14;.
(ehaztü’l-kaleme)
Kalemi aldım.
شَرِبْتَ الْمَاءَ.
Suyu içtin.
دَخَلَ الْبَيْت 14;.
Eve girdi.
حَضَرَ الْعَمُّ.
Amca geldi.
b- Harekeden sonra gelen elif lâm’lı (harf-i tarifli) kelime, şemsî harflerden biriyle başlıyorsa doğrudan önceki kelimenin harekesiyle şemsi harf şeddelenir. Harf-i tarif yazılı olduğu halde okunmaz. Örnek:
أَخَذْتُ الدَّفْت 14;رَ.
(Ehaztü’d-deftera)
Defteri aldım.
شَرِبْتَ الزَّمْز 14;مَ.
(Şeribte’z-zemzeme)
Zemzemi içtin.
دَخَلَ الدُّكاّ 14;نَ.
(Dehale’d-dükkâne)
Dükkana girdi.
حَضَرَ الطَّعاَ 05;ُ.
(Hadara’t-taâmü)
Yemek geldi.
2) Vasıl hemzesiyle başlayan kelimelere kendilerinden önce sonu sâkin (cezimli) bir kelime birleştirilirken esre ile geçiş yapılır.
3) Harf-i tariften önce tenvinli (nekre) bir kelime yer alırsa geçiş, tenvinin nûnuna esre vermek suretiyle gerçekleşir:
كَتَبَ خاَلِدٌ الدَّرْس 14;.
(Ketebe Hâlidünidderse)
Halit dersi yazdı.
قَرَأَ عاَدِلٌ الْكِتاَ 76;َ.
(Karae Âdilünilkitabe)
Âdil kitabı okudu.
__________________ ALLAH'IN EVRENSEL HAK DİNİ = Aklı doğru modda kullanarak yaratıcının bizde yarattığı yaratma yetisini işleterek yapımızdakileri sistematize edip ,kendimizle ve doğayla uyumlu bir yaşam sürmektir
Katılma Tarihi: 31 temmuz 2007 Yer: Turkiye Gönderilenler: 201
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP
CÜMLE
Tam bir fikir anlatan kelime topluluğuna cümle denir. Arapça’da cümle ikiye ayrılır: a) İsim cümlesi b) Fiil cümlesi İsimle başlayan cümlelere isim cümlesi, fiille başlayan cümlelere ise fiil cümlesi denir.
اَلْوَلَ 83;ُ رَكِبَ الْحِصاَ 06;َ. (Çocuk ata bindi). اَلْبِنْ 78;ُ رَكِبَتِ& ;nbs p; الْحِصاَ 06;َ. (Kız ata bindi). İsimle başladığı için isim cümlesidir. رَكِبَ الْوَلَد 15; الْحِصَا 06;َ. (Çocuk ata bindi). رَكِبَتِ الْبِنْت 15; الْحِصاَ 06;َ. (Kız ata bindi).
Fiille başladığı için fiil cümlesidir. Arapça’da genellikle cümleler fiil cümlesi olarak kurulur. Bir cümle önce fiille başlar, sonra fâil (özne) sonra da varsa mef’ûl (tümleç) dediğimiz geriye kalanla devam eder.
Cümlede vurgulamak istediğimiz şey fâilin bizzat kendisi olduğu takdirde fâil başa getirilebilir ancak cümle artık fiil cümlesi değil isim cümlesi olur. İsim cümlesinin elemanlarına ise mübtedâ (özne) ve haber (geriye kalan) denir. Mübtedâ esâsen isim cümlesinin fâili yerindedir. Sadece isim cümlesi olduğu için elemanlarının ismi değişmiştir:
Görüldüğü gibi gibi yukarıda verilen fiil cümlesi örnekleri, fiil-i mâzînin müfred gâib ve müfred gâibesinden seçilmiştir.
ALIŞTIRMALAR
(Müfred gâib ve müfred gâibelerle ilgili cümle alıştırmaları)
1. Aşağıdaki kelimeleri üçer kere defterinize yazınız.
resim yaptı رَسَمَ c am اَلزُّج 575;َجُ bahçe اَ 04;ْحَديِقَ& amp; #1577;ُ oturdu جَلَسَ kız اَلْبِنْ 78;ُ çiçek اَلز¡ 7;َهْرَةُ kopardı قَطَفَ  ; ;yıkadı غَسَلَ  ; ;ağaç اَلشَّج َرَةُ ayağa kalktı, durdu وَقَفَ d ers yaptı دَرَسَ ö dev, görev اَلْواَ جِبُ
2. Aşağıdaki cümleleri ikişer kere defterinize yazınız.
غَسَلَتِ الْمَرْأ 14;ةُ الْحَديِ 02;َةَ. Kadın bahçeyi yıkadı. دَرَسَ الاِبْنُ.&am p;nb sp;Oğlan ders yaptı. قَطَفَ الْوَلَد 15; الزَّهْر 14;ةَ. Çocuk çiçeği kopardı. رَسَمَ شَجَرَةً.&am p;nb sp;Bir ağaç çizdi. كَتَبَتْ فاَطِمَة 15; الْواَجِ 76;َ. Fatıma ödevi yazdı. جَلَسَت ; ;ِ الْبِنْت 15;. Kız oturdu. كَسَرَ الْوَلَد 15; الزُّجاَ 80;َ. Çocuk camı kırdı. وَقَفَ الرَّجُل 15;. Adam durdu.
4. Aşağıdaki cümleleri Arapça’ya çeviriniz. 1. Halid dersi bildi. 2. At suyu içti. 3. Halid kalemi buldu. 4. Fatıma dersi bildi. 5. Kısrak suyu içti. 6. Aişe eti yedi. 7. Fatıma bir kalem buldu. 5. Aşağıdaki cümlelerdeki boşluklara öğrendiğiniz fiilleri kullanınız.
__________________ ALLAH'IN EVRENSEL HAK DİNİ = Aklı doğru modda kullanarak yaratıcının bizde yarattığı yaratma yetisini işleterek yapımızdakileri sistematize edip ,kendimizle ve doğayla uyumlu bir yaşam sürmektir
Görüldüğü gibi, mesela üçüncü şahısكَتَبَ fiilinin sonunu cezim yapıp üstün okunuşlu birتَ harfi eklediğimizde karşımızdakine yani muhâtaba seslenmiş oluruz. Bu sona eklenen تَ harfine muhatap zamiri denir.
Müfred Müennes Muhâtaba Örnekleri:
Kadına seslendiğimizde muhâtab zamiri olan تَ harfini esre تِ olarak okuruz. Türkçe’de muhâtaba ikinci şahıs deriz.
وَجَدْتِ
(Sen kadın) buldun
أَكَلْتِ
(Sen kadın) yedin
عَلِمْتِ
(Sen kadın) bildin
نَصَرْتِ
(Sen kadın) yardım ettin
شَرِبْتِ
(Sen kadın) içtin
فَتَحْتِ
(Sen kadın) açtın
Müfred Mütekellim Örnekleri:
Esre ya da üstün ت leri ötre olarak okursak o zaman kendimizden yani birinci şahıs olan mütekellimden (konuşandan) bahsetmiş oluruz:
كَتَبْتُ
yazdım
حَضَرْتُ
Geldim
شَرِبْتُ
içtim
ذَهَبْتُ
Gittim
فَتَحْتُ
açtım
وَجَدْتُ
Buldum
Arapça’da bu tekil (müfred) fiile “mütekellim vahde” denir. Türkçe’de ise birinci şahıs denir. Böylece müfred bölümleri şu şekilde özetleyebiliriz:
كَتَبْتُ
كَتَبْتِ
كَتَبْتَ
كَتَبَتْ
كَتَبَ
Ben yazdım
Sen yazdın
O yazdı
? ALIŞTIRMALAR ?
(Müfred muhâtab-müfred muhâtaba ve müfred mütekellimle ilgili cümle alıştırmaları)
1. Aşağıdaki kelimeleri üçer kere defterinize yazınız
اَلسَّيا 17;َرَةُ
araba
اَلْخَبَ 85;ُ
haber
لَبِسَ
giydi
اَلرِّسا 14;لَةُ
mektup
تُفاَّحَ 77;ٌ
elma
خَلَقَ
yarattı, halketti
صُورَةٌ
resim
اَلْمَلا 14;بِسُ
elbiseler
رَسَمَ
resim çizdi
اَلْقَهْ 08;َةُ
kahve
اَلطَّعا 14;مُ
yemek
سَمِعَ
işitti, duydu
اَلشاَّي 15;
çay
اَلْمَطْ 76;َخُ
mutfak
حَمَلَ
taşıdı
اَلْبُرْ 78;ُقاَلُ
portakal
اَلْحَقي 16;بَةُ
çanta
عَمِلَ
yaptı, işledi
اَلْيَوْ 05;َ
bugün
اَلْكُرَ 77;ُ
top
لَعِبَ
oynadı
اَلْحِذا 14;ءُ
ayakkabı
اَلنَّصي 16;حَةُ
nasihat
جَلَسَ
oturdu
اَلسُّؤا 14;لُ
soru
اَلْأَرْ 90;ُ
yeryüzü
لاَ
hayır
اَلْمُدَ 85;ِّسَةُ
öğretmen(bayan)
نَعَمْ
evet
اَلْمُدَ 85;ِّسُ
öğretmen(bay)
هَلْ - أَ
….mi, mı (Soru edatları)
2. Aşağıdaki cümleleri ikişer kere defterinize yazınız.
__________________ ALLAH'IN EVRENSEL HAK DİNİ = Aklı doğru modda kullanarak yaratıcının bizde yarattığı yaratma yetisini işleterek yapımızdakileri sistematize edip ,kendimizle ve doğayla uyumlu bir yaşam sürmektir
Mütekellimin çoğulu: Birinci şahsın (ben’in) çoğulunda kaide, fiilin sonuna cezimden sonra tesniye için de cemi için de نَا zamirinin eklenmesidir. Erkek ve dişi için aynıdır.
Son iki konuyu özetlersek fiillerin tesniye ve cemi halinin tablosu şöyledir:
Cemi
Tesniye
كَتَبُوا
كَتَبَا
Gâib
كَتَبْنَ
كَتَبَتَ 75;
Gâibe
كَتَبْتُ 05;ْ
كَتَبْتُ 05;َا
Muhatap
كَتَبْتُ 06;َّ
كَتَبْتُ 05;َا
Muhâtaba
كَتَبْنَ 75;
كَتَبْنَ 75;
Mütekellim
F Arapça cümle kuruluşunda fâil, fiilden sonraya kalırsa fiil daima tekil olur. Sadece fiilin müzekker mi yoksa müennes mi olduğu belirtilir. Yani, fâilin ortada geldiği gâib fiil cümlesinde; fâil bizzat cümlede yer aldığında söz konusu fâil, ister tesniye ister cemi olsun baştaki fiil daima tekil yani müfrettir.
الْبِنْت 75;َنِ الحِْصَا 06;َ.رَكِبَتِ
(İki kız ata bindi).
الْبَنَا 78;ُ الحِْصَا 06;َ.رَكِبَتِ
(Kızlar ata bindi).
İsim cümlesinde ise durum farklıdır:
İsim cümlesinde fâil başa geldiğinde ortaya konulan fiil, fâilin durumuna göre ya tesniye ya da cemi olarak çekimli halde gelir.
اَلْبِنْ 78;اَنِ رَكِبَتا 14; الحِْصَا 06;َ.
(İki kız ata bindi).
الحِْصَا 06;َ.رَكِبْنَ اَلْبَنَ 75;تُ
(Kızlar ata bindi).
Fâil, tesniye ya da cemi olarak bizzat gâib cümlede yer almadığında ise başa gelen fiil çoğul olur:
__________________ ALLAH'IN EVRENSEL HAK DİNİ = Aklı doğru modda kullanarak yaratıcının bizde yarattığı yaratma yetisini işleterek yapımızdakileri sistematize edip ,kendimizle ve doğayla uyumlu bir yaşam sürmektir
4. Aşağıdaki Türkçe cümleleri Arapça’ya çeviriniz. 1. Dersi bildik. 2. Kısrak suyu içti. 3. Kapıyı açmadım. 4. Çocuk ders yazdı. 5. Kız bir kalem buldu. 6. Kız kalemi buldu. 7. Kadınlar ekmeği yediler. 8. Adam kısrağa yardım etti. 9. Talebeler kapıyı açtılar. 10. Suyu içmedik. 11. Kızlar ekmek yemediler. 12. Talebe kapıyı açmadı.
__________________ ALLAH'IN EVRENSEL HAK DİNİ = Aklı doğru modda kullanarak yaratıcının bizde yarattığı yaratma yetisini işleterek yapımızdakileri sistematize edip ,kendimizle ve doğayla uyumlu bir yaşam sürmektir
GENEL DEĞERLENDİRME ALIŞTIRMALARI 1. Aşağıdaki fiilleri yukarıdaki tabloya göre çekiniz. دَخَلَ - خَرَجَ - كَتَبَ - ضَرَبَ - فَتَحَ - وَجَدَ - عَلِمَ - قَتَلَ - ذَهَبَ 2. Aşağıdaki fiillerin manalarını söyleyip Arapça grameriyle deyimlendiriniz.(Cevaplar için üzerine tıklayınız) ضَرَبْتُ 05;ْ - كَتَبُوا - قَتَلَ - شَرِبْتِ - دَخَلْنَ - فَتَحَا - ذَهَبْتَ – نَصَرْنَ 75; - عَلِمَتْ – أَكَلْتُ 05;َا - رَكِبْتُ 06;َّ - أَكَلَتْ - وَجَدْنَ 75; - ضَرَبَ - كَتَبْتُ 05;ْ – عَلِمْتِ - شَرِبَا - وَجَدْتُ 06;َّ - أَكَلَ - فَتَحُوا - ضَرَبَتَ 75; - أَكَلَتَ 75; - فَتَحْتَ - وَجَدَا - شَرِبْنَ - عَلِمْتَ - ضَرَبْتُ 05;ْ . 3. Aşağıdaki fiillerin müenneslerini söyleyiniz. أَكَلاَ - ضَرَبْنَ 75; - كَتَبْتُ 05;ْ - شَرِبُوا - ضَرَبَ 4. Aşağıdaki kelimeleri üçer kere yazınız. اَلْمُصْ 81;َفُ mushaf اَلْواَل 16;دُ baba لَعِبَ oynadı اَللُّغَ 77;ُ lisan, dil اَلْواَل 16;دَةُ anne عَمِلَ çalıştı قَليِلاً biraz, az اَلْقُرْ 70;نُ الْكَريِ 05;ُ Kur’ân-ı Kerim قَتَلَ öldürdü اَلْحَبْ 04;ُ ip اَلْأُسْ 78;اَذُ hoca, öğretmen حَبَسَ hapsetti اَلْكَلا 14;مُ söz, konuşma سُؤاَلٌ sual, soru أَخَذَ aldı اَلْكَلْ 76;ُ köpek الْخَبَر 15; haber فَهِمَ anladı اَلْواَج 16;بُ ödev, görev اَلصَّحي 16;فَةُ gazete, sayfa قَطَعَ kesti اَلْحاَف 16;لَةُ otobüs اَلْحَما 17;َمُ banyo سَمِعَ işitti اَلْمَجَ 04;َّةُ dergi اَلذِّئْ 76;ُ kurt طَبَخَ pişirdi اَلْقِطّ 15; kedi (erkek) اَلشُّرْ 91;ِيُّ polis غَسَلَ yıkadı اَلْهِرّ 14;ةُ kedi (dişi) اَللِّصّ 15; hırsız حَفِظَ ezberledi اَلغُرْف 14;ةُ oda اَلْخَرو 15;فُ kuzu اَلْمَسْ 80;ِدُ mescid اَلْمَلا 14;بِسُ elbiseler
5. Aşağıdaki cümleleri ikişer kere yazınız. اَلطُّلا 17;َبُ دَخَلوُا الْمَكْت 14;بَةَ وَقَرَأُ 08;ا كِتاَباً. (Erkek) Öğrenciler kütüphaneye girdiler ve bir kitap okudular. دَخَلَ الطُّلاّ 14;بُ الْمَكْت 14;بَةَ وَقَرَأُ 08;ا كِتاَباً. (Erkek) Öğrenciler kütüphaneye girdiler ve bir kitap okudular. اَلطاَّل 16;باَتُ دَخَلْنَ الْمَكْت 14;بَةَ وَقَرَأْ 06;َ كِتاَباً. (Kız) Öğrenciler kütüphaneye girdiler ve bir kitap okudular. دَخَلَتِ الطاَّلِ 76;اَتُ الْمَكْت 14;بَةَ وَقَرَأْ 06;َ كِتاَباً. (Kız) Öğrenciler kütüphaneye girdiler ve bir kitap okudular. اَلتَّلا 14;ميِذُ سَمِعوُا الْجَرَس 14; وَ دَخَلوُا الصَّفَّ. (Erkek) Öğrenciler zili duydular ve sınıfa girdiler. غَسَلَتِ الْمَرْأ 14;ةُ الْحَديِ 02;َةَ. Kadın bahçeyi yıkadı. أَكَلَ الْقِطُّ اللَّحْم 14;. Kedi eti yedi. دَخَلَ عَلِيٌّ الْحَماّ 14;مَ. Ali banyoya girdi. ماَ وَجَدَ إِبْراَه 10;ِمُ الْحَقيِ 76;َةَ. İbrâhim çantayı bulmadı. سَأَلَ إِبْراَه 10;ِمُ أَحْمَدَ. İbrâhim Ahmed’e sordu. وَصَلَتِ السَّياّ 14;رَةُ وَ رَكِبَ عُمَرُ. Araba geldi ve Ömer bindi. إِبْراَه 10;ِمُ ماَ أَخَذَ الْقَلَم 14;. İbrâhim kalemi almadı. إِبْراَه 10;ِمُ ماَ قَرَأَ الرِّسال 14;ةَ. İbrâhim mektubu okumadı. أَخَذوُا الْقَلَم 14; وَ كَتَبوُا الْعَرَب 16;يَّةَ. Kalemi aldılar ve Arapça’yı yazdılar. حَبَسَ الشُّرْط 16;يُّ اللِّصَّ. Polis hırsızı hapsetti. أَكَلَ الذِّئْب 15; الْخَروُ 01;َ. Kurt kuzuyu yedi. طَبَخَتِ الْمَرْأ 14;ةُ الطَّعاَ 05;َ. Kadın yemeği pişirdi. فَتَحَ أحْمَدُ الناَّفِ 84;َةَ وَ دَخَلَتِ الشَّمْس 15; الْغُرْف 14;ةَ. Ahmet pencereyi açtı ve güneş odaya girdi. قَرَأَ الأَبُ الصَّحيِ 01;َةَ وَ قَرَأَتِ الأُمُّ الْمَجَل 17;َةَ. Baba gazete okudu ve anne dergi okudu. دَخَلَ إِبْراَه 10;ِمُ الْمَكْت 14;بَةَ ، قَرَأَ قَليِلاً ثُمَّ خَرَجَ. İbrâhim kütüphaneye girdi, biraz okudu sonra çıktı.
6. Aşağıdaki cümleleri Arapça’ya çeviriniz. 1. Ali nasihatı işitti. 2. Aişe bir mektup yazdı. 3. Kadın bahçeyi yıkadı. 4. Çocuk çiçeği kopardı. 5. İmam mescide girdi. 6. Adam ayağa kalktı. 7. Aşağıdaki cümlelerin sağ tarafını kapatarak sol tarafını, sol tarafını kapatarak sağ tarafını yukarıdaki kelimeler yardımıyla yazınız.
حَفِظَ عُمَرُ الْقُرْآ 06;َ الْكَريِ 05;َ. Ömer Kur’ân’ı Kerîm’i ezberledi. هَلْ رَكِبَتْ عاَئِشَة 15; الْحاَفِ 04;َةَ ؟ Aişe otobüse bindi mi? أَيْنَ كَتَبَ سَعيِدٌ الْواَجِ 76;َ ؟ Said ödevi nerede yazdı? لِماَذاَ قَتَلَ الْكَلْب 15; الْهِرَّ 77;َ ؟ Köpek kediyi niçin öldürdü? كَيْفَ فَهِمَ جَماَلٌ الْكَلاَ 05;َ ؟ Cemal konuşmayı nasıl anladı? لِماَذاَ قَطَعَتْ زَيْنَبُ الْحَبْل 14; ؟ Zeynep ipi niçin kesti? مَنْ سَأَلَ عَلِياًّ سُؤاَلاً ؟ Kim Ali’ye bir sual sordu? مَتَى فَتَحَ عُمَرُ الْكِتاَ 76;َ ؟ Ömer kitabı ne zaman açtı? قَرأْتُ قِصَّةً. Bir hikaye okudum. هَلْ رَسَمْتَ صُورَةً ؟ Bir resim çizdin mi? مَا عَمِلْنَ 75; السُّؤَا 04;َ Soruyu bilmedik. هَلْ عَمِلْتَ الْوَاجِ 76;َ ؟ Ödevi yaptın mı? هَلْ لَبِسْتُ 06;َّ الْمَلاَ 76;ِسَ ؟ Elbiseleri giydiniz mi? أَقَرَأَ الأُسْتَ 75;ذُ الصَّحِي 01;َةَ ؟ Hoca gazeteyi okudu mu? دَخَلَ أَحْمَدُ الْمَسْج 16;دَ وَقَرَأَ الْقُرْآ 06;َ Ahmet mescide girdi ve Kur’ân okudu. مَا لَعِبَ التِّلْم 16;يذُ الْكُرَة 14; Öğrenci top oynamadı. مَا وَصَلَتِ السَّيَّ 75;رَةُ Araba gelmedi. كَيْفَ شَرِبَتْ فَاطِمَة 15; الشَّايَ ؟ Fâtıma çayı nasıl içti? كَسَرَ عَلِيٌّ فِنْجَان 11;ا Ali bir fincan kırdı. وَجَدَ سَعِيدٌ فِنْجَان 11;ا Said bir fincan buldu. دَخَلَ أَحْمَدُ الْمَطْب 14;خَ وَعَمِلَ الطَّعَا 05;َ Ahmed mutfağa girdi ve yemeği yaptı. عَمِلْتِ الطَّعَا 05;َ الْيَوْم 14; Bugün yemeği sen yaptın. دَخَلَ الطَّالِ 76;ُ الْمَكْت 14;بَةَ وَ قَرَأَ كِتَابًا Öğrenci kütüphaneye girdi ve bir kitap okudu. عَرَفْتُ 05;ُ التِّلْم 16;يذَ Öğrenciyi tanıdınız. وَصَلَتِ الْحَافِ 04;َةُ Otobüs geldi.
__________________ ALLAH'IN EVRENSEL HAK DİNİ = Aklı doğru modda kullanarak yaratıcının bizde yarattığı yaratma yetisini işleterek yapımızdakileri sistematize edip ,kendimizle ve doğayla uyumlu bir yaşam sürmektir
Katılma Tarihi: 31 temmuz 2007 Yer: Turkiye Gönderilenler: 201
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP
DERS 10-11 HARF-İ CERLER
İsimlerin başında “harf-i cer” denen harfler olursa o ismin sonunu esre yaparlar. Bu harf-i cerler en çok kullanılış sırasına göre örnekleri ile beraber şöyledir: مِنْ ..den, ..dan (Başlamak, kısmiyet ve açıklama için kullanılır)
مِنَ الْبَيْت 16; evden → خَرَجْتُ مِنَ الْبَيْت 16;. Evden çıktım. مِنْ ناَفِذَة 13; bir pencereden → نَظَرَ الْوَلَد 15; مِنْ ناَفِذَة 13;. Çocuk bir pencereden baktı. مِنَ الْبَابِ kapıdan → مَنْ دَخَلَ مِنَ الْبَابِ ؟ Kapıdan kim girdi?
Kâide: (مِنْ) harf-i cerinden sonra gelen isim harf-i tarif (الْ)ile başlıyorsa nun’a cezim yerine fetha verilerek öbür kelimeye geçiş yapılır: مِنَ الْبَيْت 16; (minel beyti), مِنَ الْبَابِ (minel bâbi) gibi. فيِ ..de, ..da, içinde, hakkında (Mekan ya da zaman gibi zarfiyet bildirir) فِي الْبَيْت 16; evde, evin içinde → جَلَسْتُ فِي الْبَيْت 16; الْيَوْم 14;. Bugün evde oturdum. فيِ السَّياّ 14;رَةِ arabada → اَلْوَلَ 83;ُ لَعِبَ فيِ السَّياّ 14;رَةِ . Çocuk arabanın içinde oynadı. فيِ الْمَدْر 14;سَةِ okulda → كَتَبْتُ الدَّرْس 14; فيِ الْمَدْر 14;سَةِ . Dersi okulda yazdım. فيِ الصَّباَ 81;ِ sabahleyin → كَتَبْتُ الدَّرْس 14; فيِ الصَّباَ 81;ِ. Dersi sabah yazdım. إِلَى ..e, ..a, ..ye, ..ya (Sonun bitişi için kullanılır) إِلَى الْمَدْر 14;سَةِ okula → حَضَرَ التِّلْم 10;ِذُ إِلَى الْمَدْر 14;سَةِ . Öğrenci okula geldi. إِلَى الْبَيْت 16; eve → ذَهَبْتُ إِلَى الْبَيْت 16; مُبَكِّر 75;ً. Eve erken gittim. إِلَى السُّوقِ çarşıya → ذَهَبَتْ زَيْنَبُ إِلَى السُّوقِ. Zeynep çarşıya gitti. عَلَى ..e, ..a, ..ye, ..ya, üzerine, üstünde عَلَى الْماَءِ suyun üzerinde → سَبَحَ الْقَلَم 15; عَلَى الْماَءِ. Kalem suyun üzerinde yüzdü. عَلَى الْأَرْض 16; yerin üzerine, yere → سَقَطَ الْوَلَد 15; عَلَى الْأَرْض 16;. Çocuk yere düştü. عَلَى الْكُرْس 16;يِّ sandalye üzerine → جَلَسْتُ عَلَى الْكُرْس 16;يِّ. Sandalyeye oturdum.
Genelde cansız eşya ya da insan dışındaki varlıklar için بِ kullanılır. İnsan söz konusu olunca da مَعَ (ile, beraber) zarfı tercih edilir: ذَهَبْتُ مَعَ خاَلِدٍ إِلَى الْمَدْر 14;سَةِ . Halit'le okula gittim. شَرِبْتَ الشاَّيَ مَعَ صَديِقٍ. Bir arkadaşla çay içtin. عَنْ den, dan, hakkında مُعَلِّم 13; عَنْ öğretmenden → سَمِعْتُ الْخَبَر 14; عَنْ مُعَلِّم 13;. Haberi bir öğretmenden işittim. عَنِ الطِّفْل 16; çocuktan → ذَهَبَ الْخَوْف 15; عَنِ الطِّفْل 16;. Çocuktan korku gitti. عَنِ التَّلاَ 05;يِذِ öğrencilerden, öğrenciler hakkında سَأَلَ الْمُديِ 85;ُ عَنِ التَّلاَ 05;يِذِ Müdür öğrencileri (öğrenciler hakkında) sordu. لِ için لِلَّهِ Allah için → صَلَّيْت 15; لِلَّهِ تَعَالَى. Allâhu Teala için namaz kıldım. لِخَالِد 13; Halit için → ذَهَبْتُ إِلَى السوُّقِ لِخَالِد 13;. Çarşıya Halit için gittim. لِلدِّرا 14;سَةِ eğitim için → ذَهَبْتُ إِلَى الْمَدْر 14;سَةِ لِلدِّرا 14;سَةِ . Okula eğitim için gittim.
Not: Bu harf-i cer ألْ ile ma’rife olan bir ismin başına geldiğinde harf-i tarifin elifi hazfedilir (kaldırılır, atılır): اَلْبَيْ 78;ُ – \ لِلْبَيْ 78;ِ اَلطاَّل 16;بُ –لِلطاَّل 616;بِ gibi. كَ gibi اَلْأَرْ 90;ُ كَالْكُر 14;ةِ. Dünya top gibidir. أَحْمَدُ كَالْأَس 14;دِ. Ahmet arslan gibidir. حَتَّي ...ceye kadar, ta ki حَتَّي الْمَوْت 16; Ölüme kadar (ölünceye kadar) عَبَدْتُ اللهَ حَتَّي الْمَوْت 16;. Ölüme kadar (ölünceye kadar) Allah'a ibadet ettim. رُبَّ olur ki, belki, bazı, nice vardır رُبَّ طاَلِبٍ ماَ كَتَبَ الدَّرْس 14;. Ders yazmayan nice öğrenci vardır. مُذْ - مُنْذُ ..den beri, ..dan beri, ..den itibaren وَجَبَتِ الصَّلاَ 77;ُ مُنْذُ الْبُلوُ 94;ِ. Buluğdan itibaren namaz vacip oldu.
Mef’ûlu bihin harekesi mansûbtur (üstündür). Aslında fiil ve fâilden sonra geriye kalan kelimeler ve harf-i cerler mef’ûldür. Fakat harf-i cer alan mef’ûlü bihin son harfinin harekesi esre olur ve o kelimeye mefulun bih gayr-i sarih denir. Harf-i cer almayan mef’ûle mef’ûlun bih sarih denir. Genellikle cümlede önce mef’ûlün bih sarih (üstün harekesini açık olarak alan mef’ûl), sonra da mef’ûlün bih gayr-i sarih (üstün harekesini açık olarak alamayan mef’ûl) yazılır. كَتَبَ الْوَلَد 15; الدَّرْس 14; بِالْقَل 14;مِ. M.B.Gayr-i Sarih. M.B.Sarih Çocuk dersi kalemle yazdı. Harf-i Cerle İlgili Genel Cümle Örnekleri: هَلْ ذَهَبْتِ إِلَى الْمَدْر 14;سَةِ ؟ Okula gittin mi? نَعَمْ ، ذَهَبْتُ إِلَى الْمَدْر 14;سَةِ . Evet, okula gittim. هَلْ ذَهَبْتُ 05;ْ إِلَى الْمَدْر 14;سَةِ . Okula gittiniz mi? نَعَمْ ، ذَهَبْنا 14; إِلَى الْمَدْر 14;سَةِ . Evet, okula gittik. ذَهَبْتُ 05;اَ إِلَى الْمَدْر 14;سَةِ . İkiniz okula gittiniz. هَلْ ذَهَبْتُ 06;َّ إِلَى الْمَدْر 14;سَةِ ؟ Okula gittiniz mi? نَعَمْ ، ذَهَبْنا 14; إِلَى الْمَدْر 14;سَةِ . Evet, okula gittik. ذَهَبْتُ إِلَى الْمَدْر 14;سَةِ لِلْإِمْ 78;ِحاَنِ. Okula imtihan için gittim. ذَهَبْتُ إِلَى الْبَيْت 16; لِلْإِسْ 78;ِراَحَةِ. Eve dinlenmek için gittim. ذَهَبْتُ إِلَى الْمَسْج 16;دِ لِلصَّلا 14;ةِ. Mescide namaz için gittim. نَظَرَ التِّلْم 10;ِذُ إِلَى الصُّورَ 77;ِ. (Erkek) Öğrenci resme baktı. نَظَرَتِ التِّلْم 10;ِذَةُ إِلَى الصُّورَ 77;ِ. (Kız) Öğrenci resme baktı. نَظَرْتُ إِلَى الصُّورَ 77;ِ. Resme baktım. سَبَحَ الْوَلَد 15; فِي هَذاَ[1] الشاَّطِ 74;ِ. Çocuk bu kıyıda yüzdü. عَمِلَ خاَلِدٌ الشاَّىَ فِي الْمَطْب 14;خِ. Halit mutfakta çay yaptı. قَرَأْتُ الدَّرْس 14; فِي الْحَدِي 02;َةِ. Dersi bahçede okudum. قَرأْناَ الْكِتاَ 76;َ فِي الْمَكْت 14;بَةِ. Kitabı kütüphanede okuduk. ذَهَبْنا 14; إِلَى الْمَدْر 14;سَةِ بِالْحاَ 01;ِلَةِ . Okula otobüsle gittik. وَصَلَ أَحْمَدُ إِلَى الْمَطاَ 85;ِ بِ السَّياّ 14;رَةِ . Ahmet hava alanına arabayla gitti (ulaştı, vardı). نَزَلَ أَحْمَدُ عَنِ الْحِصَا 06;ِ. Ahmet attan indi. رَفَعَ الْإِسلا 14;مُ الظُّلْم 14; عَنِ الْمَرْأ 14;ةِ. İslam kadından zulmü kaldırdı. سَأَلْتُ عَنِ الْماَلِ. Mal hakkında sordum. سَأَلَ الطَّبِي 76;ُ عَنِ الْمَرِي 90;ِ. Doktor hastadan (hasta hakkında) sordu. اَلْأُمّ 15; عَمِلَتِ الطَّعاَ 05;َ فِي الْمَطْب 14;خِ. Anne yemeği mutfakta yaptı. جَلَسَ مُحَمَّد 12; فِي الْبَيْت 16;. Muhammed evde oturdu. جَلَسَتْ عاَئِشَة 15; فِي الْغُرْف 14;ةِ. Aişe odada oturdu. خَرَجَ التَّلاَ 05;ِيذُ مِنَ الصَّفِّ. Öğrenciler sınıftan çıktı. اَلتَّلا 14;مِيذُ خَرَجُوا مِنَ الصَّفِّ. (aynı manada isim cümlesi) رَفَعَ الْوَلَد 15; الْحَقِي 76;َةَ مِنَ الْأَرْض 16;. Çocuk çantayı yerden kaldırdı. نَزَلَ الْمَطَر 15; مِنَ السَّماَ 69;ِ. Gökten yağmur indi (Yağmur yağdı). اَلْأَوْ 04;اَدُ سَبَحُوا فِي الْمَسْب 14;حِ. Çocuklar havuzda yüzdü. سَبَحَ الْخَشَب 15; عَلَى الْماَءِ. Tahta suyun üzerinde yüzdü. سَقَطَ الثَّمَر 15; عَلَى الْأَرْض 16;. Meyve yere (yerin üzerine) düştü. غَضِبَ السَّيِّ 83;ُ عَلَى الْخاَدِ 05;ِ. Efendi (bey) hizmetçiye kızdı. اَلْوَقْ 78;ُ كاَلسَّي 18;فِ. Vakit kılıç gibidir. اَلْعِلْ 05;ُ كَالْبَح 18;رِ. İlim deniz gibidir. قَرَأْتُ كِتاَباً حَتَّى اللَّيْل 16;. Geceye kadar kitap okudum. ماَ شَرِبْتُ الشاَّىَ مُنْذُ أَمْسِ. Dünden beri çay içmedim. كَتَبْتُ الدَّرْس 14; مِنَ الصَّباَ 81;ِ حَتَّى الْمَساَ 69;ِ. Sabahtan akşama kadar ders yazdım. ذَهَبَ عُمَرُ إِلَى الْمَلْع 14;بِ وَ لَعِبَ الْكُرَة 14;. Ömer oyun sahasına gitti ve top oynadı. أَكَلْتُ فيِ الْفَطوُ 85;ِ الْبَيْض 14; وَشَرِبْ 78;ُ الشاَّيَ. Kahvaltıda yumurta yedim ve çay içtim.
__________________ ALLAH'IN EVRENSEL HAK DİNİ = Aklı doğru modda kullanarak yaratıcının bizde yarattığı yaratma yetisini işleterek yapımızdakileri sistematize edip ,kendimizle ve doğayla uyumlu bir yaşam sürmektir
Katılma Tarihi: 31 temmuz 2007 Yer: Turkiye Gönderilenler: 201
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP
DERS:12 Müzekker - Müennes
MÜZEKKER - MÜENNES
Müzekker; canlı ya da cansız varlıkların erkek olanını gösteren isimdir. Türkçe’dekinin aksine Arapça’da cansız varlıklar da müzekker ya da müennes kabul edilmektedir. Müzekker ismin herhangi ayırıcı bir harfi yoktur: أَبٌ baba اَلتِّلْ 05;يِذُ öğrenci رَجُلٌ adam اَلْحِصا 14;نُ at اَلْكِتا 14;بُ kitap باَبٌ kapı خاَلِدٌ Halit قِطٌّ kedi اَلْمُؤْ 05;ِنُ mü’min (erkek)
Müennes; canlı ya da cansız varlıkların dişi olanını gösterir. İsimlerde müenneslik alâmetleri üçtür: a) Tâ-i te’nis ya da tâ-i merbûta (Bitişik, yuvarlak tâ) ة: En çok kullanılan müenneslik alâmetidir. اَلصُّور 14;ةُ resim اَلتِّلْ 05;يِذَةُ kız öğrenci اَلْمَرْ 71;َةُ kadın فاَطِمَة 15; Fâtıma فاَئِدَة 12; fayda ناَفِذَة 12; pencere عاَئِشَة 15; Ayşe قِطَّةٌ kedi (dişi) اَلْمُؤْ 05;ِنَةُ mü’min (kadın)
Cümlede fiil ile fâil arasındaki uygunluk gibi müzekker müennes uygunluğu istenilen durumlarda sıfatlar müzekker halden aşağıdaki örneklerde görüldüğü gibi müennese çevrilir[3]: نَظيِفٌ ث نَظيِفَة 12; temiz جَميِلٌ ث جَميِلَة 12; güzel كَبيِرٌ ث كَبيِرَة 12; büyük مُسْلِمٌ ث مُسْلِمَ 77;ٌ müslüman مُجْتَهِ 83;ٌ ث مُجْتَهِ 83;َةٌ çalışkan نَشيِطٌ ث نَشيِطَة 12; neşeli, dinç b) Elif-i Memdûde (Uzun elif): (اء) Bu elifle biten isimlerin müennes olması için eliften sonra gelen hemzenin kelimenin kök harflerinden olmaması gerekir[4]. Bu tür müennes isimler genelde sıfat anlamı taşıyan isimlerdir[5], elif ve hemze de ekleme harflerdir. أَحْمَرُ ث حَمْراَء 15; kırmızı أَسْمَرُ ث سَمْراَء 15; esmer أَخْضَرُ ث خَضْراَء 15; yeşil أَبْيَضُ ث بَيْضاَء 15; beyaz أَسْوَدُ ث سَوْداَء 15; siyah أَصْفَرُ ث صَفْراَء 15; sarı أَعْرَجُ ث عَرْجاَء 15; topal شَقْراَء 15; sarışın اَلصَّحْ 85;اَءُ çöl
c) Elif-i Maksûre (Kısa elif): (ى) İsimlerin sonunda noktasız ى şeklinde yazılan ve kendisinden önceki harf fethalı olduğu için elif olarak okunan bu harf o ismin müennes olduğunu gösterir[6]. سَلْمىَ Selma أَكْبَرُ ث كُبْرَى daha büyük لَيْلىَ Leyla أَصْغَرُ ث صُغْرَى daha küçük حُبْلىَ hamile عَطْشاَن 15; ث عَطْشَى Susuz * Bu üç te’nis (müennes) alâmeti olmadan da müennes olan isimler vardır. Bunlar: 1-Kadınlara ait özel isimler: سُعاَدُ Suad هِنْدُ Hint زَيْنَبُ Zeynep مَرْيَمُ Meryem 2-Dişi varlıklara delâlet eden isimler: أُخْتٌ kızkardeş أُمٌّ anne 3-Vücudun çift organlarının isimleri: أُذُنٌ kulak عَيْنٌ göz رِجْلٌ ayak 4-Ülke, şehir ve kabile isimleri: مِصْرُ Mısır اَلشاَّم 15; Şam غَطَفاَن 15; Gatafan kabilesi 5-Rüzgar ve çeşitli ateş isimleri: سَعيِرٌ kuvvetli ateş ناَرٌ ateş دَبوُرٌ batı rüzgarı 6-Canlı fakat akıl sahibi olmayan topluluk isimleri: إِبِلٌ develer غَنَمٌ koyun, keçiler حَماَمٌ güvercinler * Bunların dışında müennes olduklarını duyarak veya sözlüklere bakmak suretiyle öğrendiğimiz bazı kelimeler vardır ki bunlara semâî müennes (işitmek suretiyle müennes olduğu bilinen) denir. Örnek: رُوحٌ ruh اَلْأَرْ 90;ُ yer نَفْسٌ can داَرٌ ev, yurt اَلشَّمْ 87;ُ güneş Konuyla İlgili Cümle Örnekleri: طَلَعَتِ الشَّمْس 15;. Güneş doğdu. قَرَأَتِ الْمُؤْم 16;نَةُ الْقُرْآ 06;َ. Mü’min (kadın) Kur’ân okudu. عَمِلَتِ الْمُجْت 14;هِدَةُ الْواَجِ 76;َ. Çalışkan (kadın) ödevi yaptı. عَمِلَ الْمُجْت 14;هِدُ الْواَجِ 76;َ. Çalışkan (erkek) ödevi yaptı. سَمِعَ التِّلْم 10;ِذُ الْجَرَس 14; وَ دَخَلَ الْمَدْر 14;سَةَ. Öğrenci zili duydu ve sınıfa girdi. سَمِعَتِ التِّلْم 10;ِذَةُ الْجَرَس 14; وَ دَخَلَتِ الْمَدْر 14;سَةَ. (Kız) öğrenci zili duydu ve sınıfa girdi.
__________________ ALLAH'IN EVRENSEL HAK DİNİ = Aklı doğru modda kullanarak yaratıcının bizde yarattığı yaratma yetisini işleterek yapımızdakileri sistematize edip ,kendimizle ve doğayla uyumlu bir yaşam sürmektir
Sizin yetkiniz yok foruma yeni mesaj ekleme Sizin yetkiniz yok forumdaki mesajlara cevap verme Sizin yetkiniz yok forumda konu silme Sizin yetkiniz yok forumda konu düzenleme Sizin yetkiniz yok forumda anket açma Sizin yetkiniz yok forumda ankete cevap yazma