HANiFDOSTLAR.NET

 

Kuran Müslümanı
 

(Şahıs odaklı din anlayışından Allah odaklı din anlayışına...)

Ana Sayfa Hanif Mumin  Iste Kuran Kurandaki Din  Kur'an Yolu  Meal Dinle Sohbet Odasi Hanifler E- Kitaplik Kütüb-i Sitte ?  ingilizce Site Kuran islami Aliaksoy Org  Hasanakcay Net Tebyin-ül Kur'an Önerdiğimiz Siteler Bize Ulasin

 

- Konulara Göre Fihrist

- Saçma Hadisler

- Hadislerin-Sünnetin İncelemesi

- Haniflikle İlgili Sorular Cevaplar

- Misakın Elçisi Kim?

- Kuranda Namaz/Salat

- Onaylayan Nebi

- Kuranda Namaz/Salat

- Enbiya 104

- Kuranda Yeminler

- Adem Hakkında Sorular

- Ganimetleri Resulün Eline Nasıl Vereceğiz?

- Allahın ındinde YIL ve DOLUNAYLAR

- Abese ve Tevella

- Hadisçilerce Tahrif Edilen Ayetler

- Mübarek Yer, Mübarek Vakit

- Arkadaş Peygamber

- Kuranın İndirilişinden Günümüze Gelişi

- Bir Türban Sorusu

- Kuran ve Bize Öğretilenlerin Farkı

- Namazın Kılınışı

- Hadislere Göre Namaz

- Kuranda Salat Namaz mıdır?

- Kuran Yetmez Diyen Uydurukçular

- Bizler Hanif Dostlarız

- Sahih Hadis mi İstersiniz?

- Hakkı Yılmaz'ın Tebyin Çalışması

- Kur'anı Anlamada Metodoloji

- Tarikatçıların Çarpıttığı Birkaç Ayet

- Nasıl Kur'an Okuyalım?

- Kur'anı Kerim Nedir?

- Kur'anda Oruç

- Allah'sız Bir Din ve Allah'sız Bir Kur'an İnancı

- Kuransız Bir İslam Anlayışı ve Müşrikleşme

- Meal Çalışmasına Davet

- Allah Şahit Olarak Kafi Değil mi?

- Doğru Hadisleri Ne Yapacağız?

- Kur'andaki Muhammed ve Peygamberlerin Misyonu

- Mahrem, Avret, Ziynet

- Nur Suresi Çeviri-Yorum

- Cilbab

- Resule İtaat Ne Demektir?

- Hadis Kalburcuları ve Kalburları

- Kur'anı Kerim'in İndiriliş Gayesi

- Kur'anda Amellere Karşı Cahili Yaklaşım

- İslamdışı İnanışlara Kur'andan Örnekler

- Biri Şu Haram Üretim Tesislerini Kapatsın

- Tasavvufta İslam Var mı?

- İslamda Delil Sorunu

- Kurban Kesmek

- İlahi Hitabın Serüveni

- Ecel Nedir?

- Şirk, İşrak, Müşrik, Müşareke, Müşterik

- Büyü Yapan ve Yaptıranlar

- Peygamberlere Karşı Rabbani Yaklaşımlar

- Salat-ı Tefriciye yada Zikri Çarpıtmaya Bir Örnek

- Mucize Nedir?

- Ayrılıkların Nedenleri

- Sıfır Hata veya Kur'an

- Haniflik Nedir?

- Rabıta İle Şeyhlere Tapanlar

- Hadis Zindanının Mezhepçi Mahkumları

- İslam Dininin Öğrenilmesinde Kaynak Sorunu

- Fasık ve Münafıkların Genel Tanımlaması

- Hadisler, Hıristiyanlık ve Selman Rüştü

- Kur'anı kerim'in İndiriliş Gayesi

- Müstekbirlere Karşı Cahili Yaklaşım

- Halis-Hanif İslam

- Kur'anda Şefaat

- Fuhuş Tellalı Tefsirciler

- Hayızlıyken Neden Namaz Kılınmasın?

- Cebrail, Vahiy, Melek

- Dindarlıkta Müşrikleşme Temayülü

- Büyü Yapan ve Yaptıranlar

- Yaratılış, Adem, Havva

- Kur'an Yerel mi, Evrensel mi?

- Reform Dinde mi, Dindarlıkta mı?

- Ne Mutlu Tağutu Olmayanlara

- Peygambere Saygı(?)

- Hadislere Kanıt Diye Gösterilen Ayetler

- Allah Nazara Karışmadı mı?

- Kur'anı Kerimle Amel Etmek Mümkün mü?

- Kur'anda İnkar Edenlerin Vasıfları

- Müminlerin Vasıfları

- Allah'ın Vasıfları

- Kur'anın Vasıfları

- Dine Karşı Cahili Yaklaşımlar

- Kur'an Merkezli Din

- İrin Küpü Patladı; Mevlana

- Hurafe ve Bidatlar

- Peygamberi Tanrılaştırma

- Hz. İsa'nın Ölümü

- Allah'ın Mesajının Adı: Kelamullah

- Allah'ın Resule Uyarıları

- Kur'ana Göre Tenkit ve Eleştiri Nasıl Olmalı?

- Kur'anda Sevgi

- Sofuların Devlet Desteğiyle Desteklenmesi

- Hans Von Aiberg Aldatmacası

- Kabir Azabı Safsatası

- Kur'an Kıssalarının Önemi; Masal Değiller

- Kur'anda Toplumsal Sünnetler

- Tefsirde İsrailiyyat

- Kardeş Evliliği Olmadan Çoğalma

- Hans Von Aiberg Tutuklandı

- Kur'anda Tevbe Kavramı

- Yaşar Nuri Öztürk'ün Yorumuyla Namaz

- Karadelikler; Bir Büyük Yemin

- Mezhepçilerin Ümmi Açmazı

- Kabe Nedir? Mekkede midir, Kudüste mi?

- Kur'anda Ruh Kavramı

- Kur'anda Nefs Kavramı

- Amin Kavramı ve Putperestlik

- Diyanet İşleri Başkanlığının Sitemize Cevabına Cevaplar

- Resul ve Nebi -1

- Resul ve Nebi -2

- Sapık Bir Fırka: Hansçılar

- Cihad mı, Çapulculuk mu?

- Kur'an Deyip Namazı Yok Sayanlar

- Cennete Sadece Müslümanlar mı Girecek?

- Kur'anda El Kesme Cezası var mı?

- Nazar veya Göz Değmesi Var mı?

- Şehadet Getir, Münafık(?) Ol

- Kur'anda Eleştiri Metodu

- Hacc Mekkede mi, Bekkede mi?

- İslami Tebliğde Kur'an Metodu

- Saptırılan Kavram: Mekruh

- Kur'anda Cuma Namazı var mı?

- Of Be Kader, Allah mı Suçlu Yoksa Biz mi?

- Kader Açısından Cebir ve İhtiyar

- Baban Peygamber Olsa Ne Yazar

- Kur'anda İnsan Hukuku

- Vahdet-i Vücud, Şirkin Alası

- Tasavvufi Bilginin Kaynağı Vahiy mi?

- İslam'da Resullük Son Bulmuştur

- Teveffi Kelimesi ve Arap Dili

- Tasavvuf Üzerine Düşünceler

- Nefis Mertebelerinin İç Yüzü

- Allah Rızası Anonim Şirketi; Tarikatlar

- Tasavvuf ve Eşcinsellik -1

- Tasavvuf ve Eşcinsellik -2

- Nakşi Şeyhi Allah'ın Avukatı mı?

- Kur'anda "ve+la" Öbeği

- Putlar ve Tapanlar

- Son Peygamberimizin Okuma Yazması

- Mesih ve çarpıtılan Bir Ayet

- Hac İzlenimleri

- "Üzerinde 19 var" da Son Nokta

- Secde Emri

- Kur'andaki Hac

- Aracıların Gaybı Bildiği İnancı

- Tarikatçı - Müşrik Karşılaştırması

- Gazali'nin Kadına Bakışı

- Kur'anda Kadına Verilen Önem

- Başörtüsü Allah'ın Emri Değil

- Başörtüsü Takmak Kur'anda Var mı?

- Kur'anda Kadın Dövmek Var mı?

- Cariye, Köle; Utanmaz Mealciler

- Kadına Yönelik Şiddet

- Sünnet Edilen Kızın Öyküsü

- Erkekçe ve Kadınca Meal Konusu, Nebe 33. Ayet

- Harem - Selamlık Kimin Emri?

- Zina, Evlilik ve Örtünme Adabı

- Cariyeleri Aç, Hür Kadınları Kapat (!)

- Çok Eşliliği Yasaklayan Ayetler

- Kur'ana Göre Evlilik Hukuku

- 2 Kadın = 1 Erkek, Uydurma mı?

- Danimarkalı mı Sapık, Buhari mi?

- Ebu Hanife, Cariyenin Avreti

- Nisa 25, Hür Kadın ve Fahişe İfadesi

- Maymunların Hadisi ve Recm Vahşeti

- Hz. Muhammed'in Tebliği

- Peygamberi Tanrılaştırma

- Angarya Haline Getirilen İbadet

- Buhari'nin Hadislerini Buhari Yazmamıştır

- Hadis ve Sünnet Gerçeği

- Uydurma Hadisler, İslamın Kara Boyası

- Hadisler Dinin kaynağı Olamaz

- Uydurmaların Sınırı Yok; Şeytan Geyiği

- Beşeri Hükümler Neden Kutsal Oluyor?

- Hadis - Kur'an Çelişkisi

- Kur'anda/Dinde Olanlar ve Olmayanlar

- Cehennem'den Çıkış Yok

- Kur'anda Tağut

- Ebu Hureyre Gerçekte Kimdir?

- Hadis - Mantık Çelişkileri

- Kurban ve Kurban Bayramı Nereden Geliyor?

- Hadislere Göre Kur'an Eksiktir

- Bildiri: İslam Anlayışında Reform

- Arapça mı, Arap Saçı mı?

- Koca mı Üstün, Allah mı?

- Esbab-ı Nüzül Komedi Hadisleri

- İşte Geleneğin Dini

- Ulul Emir İle Kim Kastediliyor?

- Kul Hakkı

- Yezidi Bir Gelenek: Aşure Tatlısı

- Hz. İbrahim'den Asrımıza Dersler

- Taklitçiliğin Boyutları

- Seb-ul Mesani Nedir?

- Kelle Sayılarak Gerçek Bulmak

- Kıyamet - Mahşer Günü ve Sonrası

- Kur'anda Namaz Vakitleri

- Kur'anda Cuma Konusu

- Salih Olmak Yetmez

- Hudeybiye Anlaşması Uydurma mı?

- Kitap Yüklü Eşekler

- Kur'andaki Hac

- Hz. Nuh'un Oğlu Kimdi? İftira mı?

- Ruhun Ağırlığına Başka Bakış

- Hz. İbrahim Yalancı Değildi

- İncil'de Kadına Bakış

- Şirkin Büyüğü Küçüğü Olur mu?

- Kur'andaki Abdest ve Hijyen

- Din de Bir Araçtır

- Kur'an Okumanın Zararları

- Kur'anda Dua Ayetleri

- Kur'anda Tarih Kavramı ve Bilinci

- Şekilsel Secde Kur'anda Yok mu?

- Salat ve salatı İkame

- Kur'andaki Emr Kavramı Üzerine

- Dindar İnsanlar Şirk Koşar

- Alak Suresinin İlk Beş Ayeti

- Men Arefe'nin Çözümü

- Kur'andaki Av Yasağı

- Fıtrat ve Namaz Vakitleri

- Kur'anda İnsan Hukuku

- Din Büyüklerini Tanrılaştırma

- Allah'a ve Muhammed'e Değil

- Kur'andaki Örnek Tevekkül

- Şekilsel Rüku Kur'anda Yok mu?

- Hz. İbrahim Kuşları Kesti mi?

- Ehli Sünnet Dininin Anayasası

- İnsan Allah'ın Halifesi mi?

- Kur'an Üzerinde Düşünmek

- Şirkin Kuyusuna Düşenlere Uyarılar

- Kur'an Ölülere Okunmak İçin mi İndirildi?

- Ayda Okunan Kur'an Masalı

- Hz. İbrahim, Safa ve Merve Masal mı?

- "Haç"er-ul Esved (!)

- Mevlana Sahte Bir Peygamber Değil mi?

- Tasavvufun Tanrısı İki Zıttır

- Kur'andaki Tasavvuf: Teveccüh

- Önce Batıl ve Hurafe İle Savaşalım

- Resuller Haram Kılamaz mı?

- Elçi Muhammed ile İnsan Muhammed'in Farkı

- Tarikatlarda Aracılar Rezaleti

- Nur Suresi 31. Ayet Nasıl Çarpıtılıyor?

- Sırat Kıldan İnce, Kılıçtan Keskin mi?

- Kur'anda Zalimler

- Bütün Mehdileri Çöpe Atıyoruz

- Kur'ana Göre Ramazan Ayı ve Haram Aylar

- Tasavvufçuların İlahı; Varlık ve Yokluk

- Tasavvufçuların Küçük Putları

- Sünnet Etmek yaratılışı Değiştirmedir

- Son Peygamberimizin Mektupları

- Fıtrat ve Namaz Vakitleri

- Mescid-i Aksa Nerede?

- Büyük Kandırmaca: Hadis

- Kur'an Neden Arapça Olarak İndirilmiştir?

- Kimin dini? Kimin Kitabı? Kimin Meali?

- Evliya Kelimesinin geçtiği Ayetler

- Şimdiye Kadar Yaşanan İslam

- Ayın Yarılması Diye Bir Mucize Yoktur

- Kabe Dikili Taş Değil mi?


Up | Down | Top | Bottom
 
Şu da emredildi: Yüzünü dine bir Hanif olarak çevir. Sakın müşriklerden olma.

Yunus Suresi 105

Ben bir Hanif olarak yüzümü gökleri ve yeri yaratana döndürdüm. Müşriklerden değilim ben.

Enam Suresi 79

İbrahim ne bir Yahudi idi, ne de bir Hıristiyan. O sadece hanif bir müslümandı. O müşriklerden değildi.

Ali İmran Suresi 67

Şu da kuşkusuz ki, İbrahim başlıbaşına bir ümmetti; bir Hanif olarak Allah'ın önünde eğiliyordu. Müşriklerden değildi.

Nahl Suresi 123

De ki Allah doğrusunu söylemiştir / vaadinde sadıktır.Haydi artık Hanif olarak İbrahim'in Milleti'ne uyun! Müşriklerden değildi o.

Ali İmran Suresi 95

Allah'a ortak koşmadan, Hanifler olarak... Allah'a ortak koşan kişi, gökten düşmüş de kendisini kuşlar kapışıyor veya rüzgar onu uzak bir yere fırlatıp atıyor gibidir.

Hacc Suresi 31


Up | Down | Top | Bottom

HABERLER

 

 








 

 

  Hanif Islam

 

Genel Tartışma
 Hanif Dostlar Ana Sayfa -> Genel Tartışma
Konu Konu: faiz Yanıt YazYeni Konu Gönder
Yazanlarda
Gönderi << Önceki Konu | Sonraki Konu >>
Mircan
Uzman Uye
Uzman Uye
Simge

Katılma Tarihi: 25 agustos 2005
Yer: Turkiye
Gönderilenler: 1277
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı Mircan

iblissavar Yazdı:
 selam,
  Maksadım bu konuda farklı görüşleri olanların yazılarını asmaktı.Ama ne hikmetse internetten bu konuda dişe dokunur birşey bulamadım.İşe yarar birşey buluncaya kadar yavaş yavaş bulduklarımla yetineyim dedim.
   Ancak benim anladığım ve yeni keşfettiğim kadarıyla bu katılım bankalarına önceden verilmeyen devlet güvencesinin,sonradan verilmiş olması bunların şaibeli oluşlarını arttırdı.
 Çünkü adamlar  (özellikle paralarını yatıranlar)zarar etseler(!)bile devletten takır takır paralarını alacaklar.
  Adı faizsiz olan yeni sömürü çarkı devletin derin sularında iyi tahlil edilmişki,yastık altı olan paralar bu şekilde piyasaya çıkıp alan memnun,veren memnun konumuna getirilmiş.

 İkincisi ve en önemli keşif ise bu tür kurumlar yüzünden Kuranın Karz-ı hasen ibadetinin ağır yara almış olması.Bir arkadaşın da değindiği bu konu gerçekten ayrı bir inceleme konusu.
   Önceden insanlar faize yatırmayıp döviz alıyor veya altına çeviriyordu ama en azından para elinin altında olduğundan borç isteyene uygun şekilde borç veriyordu.Ancak şimdi bu katılım bankaları çıkıpta dindar(!) insanlarımız paralarımız değerlensin,ülkemiz kalkınsın sloganlarıyla koşar adım buralara paralarını yatırınca piyasadan sıcak para çekildi ve kimse başkasına borç vermez oldu?Çünkü para elinin altında değil ve  çok sıkışmadıkça(!) da kimse parasını zamansız çekip zarara uğramaya niyetli değil(!)
    Şimdilerde dikkat ederseniz sıcak paranın piyasadan çekilmesinin nedenlerini araştırıyor ve  herkes bu paralar nasıl buharlaştı diye kafa yoruyor.Yani sizin anlayacağınız mal,yani para artık sadece belli eller, tekeller ve tröstler arasında dolaşır oldu.Borç almak için bu iki banka ve tefeciler dışında gideceğin yer yok.
   İnsanlara ve insanlığa bundan büyük zarar verilebilirmi?

Selam İblissavar,

Sıcak paranın piyasan çekilmesinin sebeplerinden olarak gösterdiğiniz Katılım Bankaları hakkındaki ekonomi teziniz malesef oldukça basit ve alakasız duruyor.Yukarıdaki zanna dayalı düşünceleriniz içinde yazımın devamında bilgi vereceğim inşaAllah.Bunu birazda önyargıdan uzak,Kur'an eksenli düşünmeniz ve günaha girmemeniz için yaptığımı tüm samimiyetimle söyleyebilirim.

Katılım Bankalarının tüm bankacılık sektöründeki toplam payı daha önce yazmış olduğum %5 rakamından aslında oldukça düşük,önümüzdeki 1.5 yılın sonrası olarak verilmiş bu iyimser tahmin esasında gerçekte şu an %3,2 seviyesinde.Şimdi bu orana sahip katılım bankalarının piyasadaki sıcak parayı emdiğini nasıl söyleyebiliriz.Sizcede bu biraz komik olmuyor mu?

İnternetten katılım bankaları hakkında iyi şeyler bulamamanızın 2 sebebi olabilir.Birincisi arama motorlarını doğru biçimde kullanmıyor ve anahtar kelimeleri olumsuz mana içerecek kelimelerden seçiyorsunuzdur,2. cisi ise internette doğru olan birşeyi aradığınızda her zaman detaya ulaşamayabilirsiniz.Örneğin ben kötü ve yanlış olan "porno" sözcüğünü arama motorlarında search etsem şüphesiz katılım bankası sözcüğü içeren sitelerden milyonlarca daha fazla sonuca ulaşırım.

Katılım Bankalarına yeni bankacılık kanunu ile devlet güvencesi getirilmesi onları şaibeli kılmaz.Katılım Bankaları yada eski adlarıyla ÖFK'lar (Özel Finans Kurumları) bankacılık kanununundan önce banka statüsünde sayılmadıklarından devlet güvencesinde değillerdi.Ama o dönemde kendi aralarında kurdukları "güvence fonu" ile bu güvenceyi sağlamayı amaçlamışlardı.Yani eskidende güvence vardı şimdide tek farkı,o dönemdeki güvence fonunun BDDK'ya devredilip,devlet eliyle güvence sağlanması.Burada önemli olan husus ise 2001 yılından sonra devletin ayakta kalan bankalarla beraber finans kurumlarına olan güveni ve onları bu güvenceye dahil etmeleri.Dediğim gibi bu güvence devletin çıkardığı yasayla getirildi ve katılım bankaları buna tabi olmaya mecburlar.Ha şurda şu soru akla gelebilir.Bir gün olurda katılım bankası batsa ve deseki mudilerine,bugüne kadar iyi ticaret yaptık ve kazandırdık ve kazandığımız parayı hesaplarınıza takır takır geçtik ama bugün bittik,zarar ettik bu sineye çekmelisiniz...Bu durumda mudi devletten 50.000 ytlye kadar olan kısmı alması doğrumudur? Bu tartışmaya açık bir konudur ama geçmişte özel finans kurumların kurdukları birlikte (ÖFKB) böyle bir güvence fonu oluşturmaları ve zarar eden diğer kendisi gibi çalışan kurumların zararını telafi etme amaçları güzel bir dayanışma örneğidir bence.

Karz-ı Hasen Katlım Bankalarının enstürmanları arasında ancak çok güvenilir ve kısa vadeli olarak kullandırılıyor ayrıca kurum personli bu hizmetten yararlanabiliyor.Sakıncası ise suistimale açık olması ve bankanın mudilerine karşı sorumlu olduğu böylesi bir sistemde bunu yapmasının o kadarda kolay olmadığını gösteriyor.

Emin ol İblissavar,bencillikten uzak samimi müslümanlar, parası katılım bankasında vadeli hesapta dursa bile bir yakının ihtiyacı olduğunda çekinmeden parasını çekip veriyor.Buna bu gözler defalarca şahit oldu.Kaldıki sizin parantez içinde dindar dediğiniz para düşkünü (!) insanların yapacağı yardımlarla geri kalan kısım ayakta kalıyorsa varsın kalmasın...

Bakın önceki mesajımda dediğim gibi hala sistemi es geçip bankaya takılmaya devam ediyoruz.Bilgimizle değil sadece zannımızla hareket ediyoruz.Düşüncelerimiz desteklemsi uğruna belkide (Kalplerin özünü yalnızca Allah bilir) inancı olmayan,siyaset yapan bir adamın saçma-sapan ve konuyla alakasız bir yazısını alıntılıyoruz.

Yine tekrarlıyorum,ikna olmadığınız konuları tartışalım berbaerc müzakare edelim.Hatta bir şubeye giderek bilgi alalım.Sonra hüküm verelim.Yani gerçekten bilgi sahibi olunca..Bunu derken ben kendimi otorite olduğumu iddia ediyo falanda değilim ha sakın yanlış anlamayın:)

 

Sevgilerimle

MİRCAN

Yukarı dön Göster Mircan's Profil Diğer Mesajlarını Ara: Mircan
 
iblissavar
Uzman Uye
Uzman Uye


Katılma Tarihi: 06 subat 2007
Gönderilenler: 363
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı iblissavar

  Muvahhid yazdı:

  "iblissavar arkadaşıma katılıyorum...
arkadaş biraz borç verirmisin?
--aa  olmaz mı veririm vermesine de parayı vadeliye yatırmıştım daha gününün dolmasına 2,5 ay var beklersen olur...
neuzübillah bekleyemem acil lazım..dereye su gelene kadar kurbanın gözü patlarmış..
--dedim ya para nedir ki..ama 2,5 ay beklemen lazım malum vadelide
bu vadeyi bozsan olmaz mı
--olmaaaaaaaaaazzzzzz
hımm senin ömer diyeceğin dudağını büzmenden belliydi:))bekle kredi kartı ben geliyom.. gel gel bende seni bekliyodum..imansızlaaaarrrrrr
--abi imana ne oldu ki de imansızlar dedin.
:))imana ne mi oldu..kusura bakmaya gitti."
 
  Kardeşin desteğine teşekkür ederim.
 Mircan'ın yazdıklarına gelince:
    İşimiz haktan ve doğrudan yana olmaksa bunun yolu şudur:Bir konuda iki tarafın düşüncelerini de dinler,doğru olanı bulmak için ikisini de tartarsınız.Böyle yapmadığınız müddetçe adaletli olmanız zordur.
 Google da bu bankaları öven yazı çok,ama eleştiren yazı yok denecek kadar az.Zaten burada sen onların avukatlığını yaptığın için övücü yazılara ihtiyacım yok,çünkü bunların Kuranı referans alan banka oldukları çok su götürür ve inanmıyorum da.Ölümü görüp sıtmaya razı olmak gibi bir derdim de yok.

   Benim tahminim ve tecrübelerime göre Kuranın onayladığı banka türü bu ikisinin dışında ve malezyalı olduğunu zannettiğim kişinin yoksulbank türü kurduğu banka türüne daha yakın.Ancak onun işleyişini ve piyasaya uygunluğunu çok iyi bilmediğimden hakkında fazla birşey söylemek mümkün değil.
  Tekrar etmekte fayda var:görevimiz minareyi çalıp kılıfını uydurmak değil,gerçek olan ve her müslümanın içine sineceği bir yapının ortaya çıkması vesselam.


__________________
ŞEYTANDAN VE ONUN EVLİYASINDAN KAÇINMANIN EN İYİ YOLU,ŞEYTANA KÜLAHINI TERS GİYDİRMEKTİR!
Yukarı dön Göster iblissavar's Profil Diğer Mesajlarını Ara: iblissavar
 
Mircan
Uzman Uye
Uzman Uye
Simge

Katılma Tarihi: 25 agustos 2005
Yer: Turkiye
Gönderilenler: 1277
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı Mircan

iblissavar Yazdı:
çünkü bunların Kuranı referans alan banka oldukları çok su götürür ve inanmıyorum da.

Dayanağınız nedir? Kur'ansa Kur'anın hangi ayetine,Allah'ın hangi emrine muhalefet edildiğini yazınız.Bende açıkça sizden özür dileyeyim ve antikatılımbankacıları arasındaki yerimi alayım.Siz bu eleştirilerinizle aslında Bakara 275e muhalefet etmiş oluyorsunuz.Yüce Allah faizle-alışveriş arasındaki farkı gösterip,hangisinin helal hangisinin haram olduğunu açıkça belirtmiş.Bundan sonra iman sahiplerine doğru alternatifleri üretmek ve uygulamak düşer.

Söylediğiniz gibi Katılım Bankası avukatı değilim.Yanlışı savunup Kur'anın deyimiyle hasisul hasis (başkalarının dünyalığı için,kendi ahiretini mahvetmek/mahveden) olmayada hiç niyetim yok.

Yazdıklarımı iyi okusaydınız katılım bankalarını değil,faizsiz sistem araçlarını savunduğumu anlardınız.Katılım Bankaları elbette en mükemmel kurumlar değildir.Şüphesiz mevcut sistemden kaynaklanan eksiklikleri vardır.Ama butür girişimlerin desteklenmesiyle en halis sisteme bir gün sahip olacağız yada umursamaz davranıp faizli sistemin bir parçası olacağız.Tıpkı bugünün insalığının büyük bir çoğunluğunun olduğu gibi.Kabile tarzı bir yaşamı sürdürmüyorsanız yahut bir dağ evinde hayatınızı ikame ettirmiyorsanız emin olun faizli sistemin bir parçasısınız en masumumuz bile bu illetin içinde...

Sevgilerimle

Yukarı dön Göster Mircan's Profil Diğer Mesajlarını Ara: Mircan
 
ismail2
Groupie
Groupie


Katılma Tarihi: 15 mart 2006
Yer: Turkiye
Gönderilenler: 40
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı ismail2

Merhaba,

Hayatını helal kazançla geçirmiş Ahmet Efendinin kıssası . Örnek alınası :)

Ahmet effendi  20 yıl once sağlam bir  ticaret yapar ve bu günün parası ile 2-3 ev alacak kadar para kazanır. Sonra bu parasının kendisine getiri sağlamasını ister ve her salih iman sahibi mümin gibi, gider bir katılım bankasına parasını yatırır.

…ve 20 yıldır yediği içtiği buradan gelmektedir. Bu onun hakkıdır. Bu kadar parayı bir şekilde ele geçirdiyse toplum 20 değil, 100 senede olsa ona borçludur. Yiyeceğini, içeceğini karşılamak zorundadır.  O her tüccarın “kar” ortağıdır.

Yıllar geçer… Ahmet efendinin bütün evi ve yatırımdaki parası tek oğluna kalır. O da finans kurumundaki kar payını almaya devam eder. Ara sıra babasını hatırlar. Der ki: babam iyi bir tüccardı. Tek iş yaptı ama iyi para kazandı. Bu para bizde olduğu için toplum bizim yediğimizi, içtiğimizi karşılamak zorunda. Sonuçta bizim paramız ekonomide dolanıyor. Biz olmazsak kimse iş yapamazdı. Bizim hakkimiz bin senede gecse odenmez dedi ve bundan buyuk haz duydu.

Toplum Ahmet Efendi ,Ailesine ve finans kurumlarına her zaman müteşekkirdi. Onlar olmasaydı kimden gidip de vadeli ev alırlardı ? İnsanlar kime gidip ucuz mal bulduk, gel kazancı paylaşalım derlerdi...

Ahmet efendi ve ailesine toplum minnettardı.... Onların parası vardı.

----------

   Kar payı, tüccarlar arasında olması disinda, haram olan faiz gelirine müslümanların verdiği isimdir.

Yukarı dön Göster ismail2's Profil Diğer Mesajlarını Ara: ismail2
 
muvahhit
Ayrıldı
Ayrıldı


Katılma Tarihi: 24 haziran 2006
Yer: Turkiye
Gönderilenler: 669
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı muvahhit

selam
ahmet efendinin 150.000ytl si var..
ismet oğlum duydun mu ahmet efendinin başına geleni
-yok baba duymadım ne olmuş ki
ne olacak oğlum bizim bu ahmet efendinin bankada biraz parası vardı ya.
--ee
ee si ahmet efendi hanifdostlar diye bir internet sitesine girmiş orada okumuş öğrenmiş..bankada ki vadeli getirisi faiz denince hemen vadeliden çekmiş vadesize yatırmış..onunda suyu faiz olan bir değirmen olduğunu anlayınca niye benim param ile bazılarına kredi ve kredi kartı verilsinde sonra batağa düşsünler benim de bunda kusurum var deyip..parayı bankadan tamamen çekmiş
-yapma yav acayip iş ee sonra ne olmuş
nolacak katılım bankasında ki kar payı oranınında aynı vadelide ki gibi olduğunu görünce iyice miğdesi bulanmış parayı ordan da çekmiş
-ee sadede gel babacığım
geldim oğlum biraz sabır eyle..neyse ahmet efendi parayı evde bir yastığa doldurup üstüne yatmış altı ay sonrada parasının kıymetten düştüğünü yani mevcut sisteme göre ahmet efendinin parası tastamam yastık altında dururken değerini kaybetmeye başlamış..
-sonra nolmuş babacığım anlatsana yav çatlayacağım şimdi
evladım ahmet efendi sonrada bu böyle olmayacak gidip bari altın alayım demiş ve tümparasını altına yatırmış..ama gelgörki ahmet efendi bundan da rahatsız olmuş çünkü ahmet efendi çalışmadığı halde parasının arttığına şahit olmuş..eksilse olmuyor yükselse olmuyor..ne yapsın kara kara düşünmüş demiş ki bu dövizde bir artıp bi azalıyo olsa olsa bu dengeler..gidip altınları bozdurmuş hepsine döviz almış..sonra bi de bakmış ki ülkede  kriz var döviz de almışbaşını gidiyo..hemen odövizleri bozdurup yine ytlye dönmüş..
-ee sonra nolmuş baba
ne olacak oğlum ahmet efendinin durumu zor..kafayı yemesine az kalmış son duyduğuma göre de aramızda kalsın bu faizli sistemi kaldırmak için parasıyla seferber olmuş..yazmış cama..evlenecek olupta evlenemeyenler ev eşyalarınız çeyiziniz tarafımdan alınır sonra bana azar azar ödenir...evlenmeye gücü yetmeyenler evlendirilir sonra bana azar azar ödenir..tedavi için para temin edilir sonra azar azar bana ödenir..isteyenlere kuran meali tarafımdan sadece ama sadece maliyetine verilir...kitap yazmak için para bulamayan kıymetli dindar bilenler tarafınıza kitap yazdırılır..insanlar bilgilensin cahillikten kurtulsun için sonra kazanç yazarla bölüşülür..tekrar yazmaya  başlatılır..ona imkan sağlanır..yolda kalmışa yolcuya imkan temin edilir sonra bana azar azar ödenir..
-baba yapma yav bu bizim ahmet efendi amca hakikaten kafayı sıyırdı desene
evet oğlum aynen öyle..


__________________
Herkes kendi ameliyle Allah’ın huzuruna gider
Yukarı dön Göster muvahhit's Profil Diğer Mesajlarını Ara: muvahhit
 
savana
Uzman Uye
Uzman Uye


Katılma Tarihi: 30 nisan 2006
Yer: Turkiye
Gönderilenler: 1235
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı savana

selam

Babam ticaretle uğraşırdı.20 yıl öncesi hatırlıyorum ne zaman başı sıkışsa komşuların kapısını tıklar borç para alır sonra geri öderdi.Komşular bunu Allah rızası için yapardı.Hİç biri hani bizim paranın faizi dolar verdim dolar isterim demezdi.hey gidi günler hey.Şimdi ne zaman başımız sıkışsa parası olandan borç isteyecek olsak ya para hazine bonosunda bağlı yada dövize çevrilmiş oluyor.:(



__________________
O, yaratıp şekillendiren, âhenk veren ve düzene koyandır
Yukarı dön Göster savana's Profil Diğer Mesajlarını Ara: savana
 
Mircan
Uzman Uye
Uzman Uye
Simge

Katılma Tarihi: 25 agustos 2005
Yer: Turkiye
Gönderilenler: 1277
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı Mircan

Ahmed Efendi evlerini niye satsın ki.Versin evini gariban memura,evsiz asgari ücretliye alsın maaşlarını elinden.Garibim kiracı memurlarımda haram diye konut kredisi kullanıp aynı taksitlerle ev sahibi olacağına Ahmed efendiyi yeni ev sahibi yapsın.Ahmed efendi konut zengini olurken,biçare kiracılar karın tokluğuna bile değil yaşasınlar.

Sizin haram-helal anlayışınız buysa bence bu din ve sahibi çok zalim,kısa sürede terkedin.

Sıcacık evlerimizde,bilgisayarlarımızın başında ayaklarımızı uzatıp felsefe yapmak kolay,kolay olmasınada.

Dış dünyadaki insanları anlamak,işte o zor.

Bu zorluksa büyük erdem,anlayabilene ve idrak edebilene....

Hadi Selametle

Yukarı dön Göster Mircan's Profil Diğer Mesajlarını Ara: Mircan
 
muvahhit
Ayrıldı
Ayrıldı


Katılma Tarihi: 24 haziran 2006
Yer: Turkiye
Gönderilenler: 669
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı muvahhit


mircan senin bu :Sizin haram-helal anlayışınız buysa bence bu din ve sahibi çok zalim,kısa sürede terkedin.dediğin hakikaten ağır bir kelime..
kardeşim insanlar bu memlekette niye sürünüyor dersin neden iç borç faizi  dış borç faizi var neden vergilerin büyük bir çoğunluğu kalkınma yerine buralara gidiyor..
kardeşim biz o kadarda insafsız bilmem ne değiliz...bu faiz illeti sebebiyle yaşam zor..
insanların yaşam standartları düşük..sömürüye dayalı emperyalistlerin elleri   bu memleketin insanlarının cebinde ...
bu sebeple bu faizi ve hertürlü bankayı reddediyorum..yaptıkları her işlemi reddediyorum..
insanları kira öder gibi ev sahibi yapacaklarmış..önce insanlara insan gibi yaşayabilecek, her türlü aktiviyeti yerine getirebilecek standartlara..iç ve dış borç  faizlerini ve borçlarını   dondurararak yerine getirsinler..
memleketimde bir insan evsiz kalıyorsa sebebi budur.... müslüman memleketinde emperyalistlerin kurallarıyla yaşama çalışmak bir mümin açısından bedirde harp etmekle eş değerdir..nerede ki faize pisliğe bulaşacağım,dolaylı yoldan olsada  korkusuyla....


__________________
Herkes kendi ameliyle Allah’ın huzuruna gider
Yukarı dön Göster muvahhit's Profil Diğer Mesajlarını Ara: muvahhit
 
ismail2
Groupie
Groupie


Katılma Tarihi: 15 mart 2006
Yer: Turkiye
Gönderilenler: 40
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı ismail2

Selamlar

 

Mircan dediklerinde haklısın. Hikayeyi yazarken, yazdıklarım seni kızdıracak mı bilmek istedim aslında. Verdiğin tepki benim açımdan samimiyetinin tescilidir.  Benim de zaten ekonomiye ilgim senin örnek verdiğin ev alma meselesi yüzünden başladı.

 

Babam ömür boyu kira ödedi ve hala evi yok. Emekliliği gelince ev alma telaşına düştü ve kredi çekelim dedi. Ben de haramdır, bu işe yanaşmam dedim. Çektiğim sıkıntıları “ev kredisi almak ok mi” başlığı altında sizinle paylaştım.

Aynı zamanda ekonominin işleyişi üzerine de çalışmaya başladım. Ev sahibimiz kredi ile evini dikip, bize yani kiracısına borcu ödetiyormuş. O zaman gördüm. (2 ay once)

 

Tabi bir sonraki tepkim rantçılığa karşı oldu. Ne demek adamın evi var diye ona her on senede ev sahibine bir  ev daha almak. Kiranın miktarı 50 YTL yi geçmemeli dedim. J   Ama bu işin arz talebe dayalı olduğunu anladım. Sorun kiralamada değil, ev ve borç para kıtlığındaydı. Kiraların yüksek olmasını piyasa belirliyordu. J

 

Eğer faizsiz borç para bulunabilirse insanımız kendisini sömürtmez dedim. Peki insanlar neden faizsiz borç versin ?

 

İşte burada Sabit Lira kavramı başlıyor. Eflasyonun olduğu bir yerde insanlar faize girmek istemiyorlarsa Sabit Lira (STL) ile borç verir ve de vermek ister.

Sabit Lira enflasyon karşısında değerini yitirmeyen para demektir. Dolardan da, Eurodan da , altından da daha güvenilirdir. Para oyunlarından çok etkilenmez.

 

Sabit lira:  TL karşısında enflasyon oranında artan, ancak alım gücü olarak değeri değişmeyen paradır. Sabit lira alım gücünün sabit tutulmasıdır. Alım gücünü sabit tutulması borç alıp vermede ön şarttır. İnsanlar, sırf mallarının değeri gitmesin diye ve saklayacak bir kuruma ihtiyaç duydukları için sabit lira ile borç verirler.

 

İşin diğer yanıda ihtiyacı olan hiç düşünmeden bu şekilde borç alır. Çünkü 1 sene sonra iş için kullanmamış olsa bile parasının değeri aynı kalır ve geri ödeyebilir.

 

Ekonomi açısındanda , STL sanal bir para olduğu için sadece hesap cüzdanlarında ve anlasmalarda mevcuttur. Bu şekilde borç alan yada parası olan sistem içinde parasını tutmak zorundadır. Yastık altına attığı zaman enflasyon parasını azaltmaya başlar.Para sürekli ekonomide tutulduğu için ekonomi her zaman canlı olur.

 

Bir düşünün:

Sabit lira ile borç almaz mısınız ?

Paranızın değerini kaybetmesini önlemek için sabit lira ile borç vermez misiniz ?

 

Yukarı dön Göster ismail2's Profil Diğer Mesajlarını Ara: ismail2
 
barış
Uzman Uye
Uzman Uye
Simge

Katılma Tarihi: 13 eylul 2006
Yer: Turkiye
Gönderilenler: 339
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı barış

Selam,

Katkısı olması amacıyla okuduğum bir kaç şeyi kısaca özetlemek istiyorum.

Kuran terminolojisinde riba, makul olmayan artıştır. Din dilinde bu,karşılıksız artış diye ifade edilir. Kuran'ın, elde edilecek bütün değerlerin emek ve gayret karşılığı olmasını esas aldığını unutmazsak, riba ile elde edilen artışın, emek ve gayret karşılığı olmayan artış şeklinde tanımlanması gerekir. Geleneksel yaklaşımın faiz diye tercüme ettiği riba esasında, sadece bir boyutu faiz olan çok daha genel ve farklı bir kavramdır.Riba kelimesinin herhangibir dile tek sözcükle çevrilmesi mümkün değildir. En doğrusu ribayı emek ve gayret karşılığı olmayan her türlü artış diye anlamaktır.Kuran;Allah ribayı silip yok eder, bağışları ise artırır diyerek ribanın, insanoğlunun egoizmini ve doymazlığını tatmin için giriştiği her türlü haksız kazanç anlamında geniş bir çerçevesi olduğuna dikkat çekmiştir......

.....Riba kavramı içine girecek bir faizin reel değerler üzerindeki artışlarda söz konusu olacağı, nominal değerlerdeki fazlalaştırmaların riba yasağının dinsel ve mantıksal gerekçesi ile uyuşmayacağı bilinmelidir......Örneğin, bir ölçek arpanın yerine birbuçuk ölçek, bir altının yerine iki altın almak ribadır. Banknotlar ise, reel değerleri olmadığından, mesela 100 lira karşılığında 110 lira almanın riba kavramı içine girip girmeyeceği tartışılacaktır.Çünkü banknot, sadece üzerine konan nominal değerle bir anlam ifade etmektedir. Nominal değerdeki artışı riba yasağının içine kayıtsız şartsız sokmak, riba sömürüsünden kurtarılmak istenen insanları farkında olmadan bir başka haksız kazancın malzemesi durumuna getirmek olabilir. (YAŞAR NURİ))

...Bir yıl önce 1000 lira borç veren adam, bir yıl sonra yine bin lira alırsa,paranın yılda %10 değer kaybına uğradığını düşünürsek,en az 100 lira zarar etmiş olur. Çünkü bin lira, bir yıl sonra 900 lira değerine düşmüştür. O halde bu adamı ziyana sokmamak için paranın yılda uğradığı değer kaybını vermek lazımdır. Bu bir fazlalık değil, adamın kendi parasıdır. İslam kimsenin zarara uğramasını istemez.................... Özellikle fakir kimselere verilen borçlardan bu değer kaybını almak doğru değildir. Çünkü Kuran, eli darda olanın borcunun ertelenmesini veya tamamen tasadduk edilmesini emretmektedir.Kuranın gayesi, oturduğu yerde fakirlere borç verip yüksek faizler almak suretiyle onların sırtından zengin olmayı önlemektir. Fukaranın cebinden bedelsiz çıkan bu paralar onun gözyaşıdır. Alan iflah etmez. Hasılı fertlere verilen borçtan faiz almak haramdır...................................Taksitle satışlardaki fazlalığı riba kabul etmek doğru değildir....( SÜLEYMAN ATEŞ)

 

Yukarı dön Göster barış's Profil Diğer Mesajlarını Ara: barış
 

<< Önceki Sayfa 10 Sonraki >>
  Yanıt YazYeni Konu Gönder
Yazıcı Sürümü Yazıcı Sürümü

Forum Atla
Sizin yetkiniz yok foruma yeni mesaj ekleme
Sizin yetkiniz yok forumdaki mesajlara cevap verme
Sizin yetkiniz yok forumda konu silme
Sizin yetkiniz yok forumda konu düzenleme
Sizin yetkiniz yok forumda anket açma
Sizin yetkiniz yok forumda ankete cevap yazma

Powered by Web Wiz Forums version 7.92
Copyright ©2001-2004 Web Wiz Guide
hanif islam

Real-Time Stats and Visitor Reports Sitemizin Gunluk, Haftalik, aylik Ziyaretci  Detaylari Real-Time Stats and Visitor Reports

     Sayfam.de  

blog stats