Kabenın bir çok kez yıkıldığı tum tarıhı kaynaklarda ve gelenekçi alımlercede kabul edılır.Aşagıdakı yazıyı gelenekçi bir sıteden aldım.daha öncede verdım bu kaynağı, sende rahatlıkla yıkılışlarla ılgılı bılgı bulabırsın bu konuda..Kabe için orjınal arapça metınlere bak ,Mekke alındıktan sonrası için ve alınmadan öncede her yerde haram beyt,haram mescid olarak geçer.

KABENIN INŞASI VE TARIHTE BİR ÇOK KEZ HZ MUHAMMED ÖNCESİ VE SONRASI SAVASTA,SELDE, DEPREMDE YIKILDIĞI DÖNEMLER

Kâbe, Amaliklerin yeniledikleri güne kadar ılk inşa edıldığı şekilde kaldı. Sonra Curhum kabilesi (veya tam tersine önce Curhum ve daha sonra Amalikler) Emir-ül Mü'minin'den gelen rivayette belirtildiği gibi yeniden onu inşa ettiler.

Kâbe'nin yönetimi, hicretten önce ikinci yüzyılda Peygamberimizin atalarından biri olan Kusay b. Kilab'ın eline geçince, onu yıkıp yeniden sağlam bir şekilde inşa etti. Devm (bir çeşit hurma ağacına benzer) ve hurma ağacı kerestesinden bir tavan yaptı. Yanına da Dar-un Nedve'yi inşa etti. Yönetim işlerini ve ileri gelenlerle istişare etmeyi burada yürütüyordu. Sonra Kâbe duvarlarının baktığı yönleri Kureyş oymakları arasında bölüştürdü. Onlar da evlerini Kâbe'nin etrafındaki tavaf alanının çevresinde yaptılar. Evlerinin kapılarını Kâbe'ye açılacak şeklide planladılar.

Peygamberimizin peygamber olarak gönderilişinden beş yıl önce bir sel sonucu Kâbe yıkıldı. Kabileler Kâbe'yi yeniden inşa etmek için iş bölümü yaptılar. Duvarlarını yapan usta Yunanlı (Rum) Yakum'du. Mısırlı bir marangoz da ona yardım ediyordu. Sıra Hacer-ül Esved'in yerleştirilmesine gelince, onu yerine koyma onuruna kimin erişeceği hususunda aralarında tartışma çıktı. Sonunda Hz. Muhammed'in (s.a.a) hakemliğine başvurmaya karar verdiler. Peygamberimiz (s.a.a) o sırada otuz beş yaşındaydı. Kureyşliler onu akıllı, ileri görüşlü, doğru biri olarak biliyorlardı. Hz. Muhammed bir aba istedi. Hacer-ül Esved'i örtünün üzerine koydu. Sonra her kabilenin temsilcisinin örtünün bir ta-rafından tutup kaldırmasını istedi. Taşın konulacağı doğu tarafındaki yere kadar yükselttiklerinde, Hz. Muhammed (s.a.a) taşı tutup yerine yerleştirdi.

Yapılan harcamalar onlara ağır gelmeye başladığında, yapıyı bugünkü hali üzere bıraktılar. Böylece Kâbe'nin bazı bölümleri yapı dışında kaldı. Binayı küçülttüklerinden Hacer-ül Esved tarafındaki Hicr-i İsmail dışarıda bırakılmış oldu.

Kâbe, Yezid b. Muaviye döneminde Abdullah b. Zübeyr'in Hicaz'a egemen olduğu zamana kadar bu şekilde kaldı. Yezid'in Mekke'deki kumandanlarından Husayn, İbn-i Zübeyr'le savaştı. Kâbe mancınık atışından isabet aldı. Daha sonra yıkıldı, örtüsü ve bazı ahşap bölmeleri yandı. Sonra Yezid ölünce kuşatma kaldırıldı. İbn-i Zübeyr Kâbe'yi yıkıp yeniden inşa etmek istedi. Bu amaçla Yemen'den arıtılmış kireç getirildi. Duvarları onunla yapıldı. Hicr-i İsmail Kâbe'nin içine dâhil edildi. Kapının yere bitişik olması sağlandı. Karşı duvarda bir kapı daha açıldı. İnsanlar birinden girip diğerinden çıksınlar diye. Yüksekliği yirmi yedi zira (yaklaşık on üç buçuk metre) olarak öngörüldü. Bina tamamlanınca, Kâbe'nin içine ve dışına misk ve esans sürüldü. Üzeri halis ipek kumaşla örtüldü. Kâbe'nin onarımı Hicri 64 yılının recep ayının 17'sinde tamamlandı.

Sonra Abdulmelik b. Mervan halife oldu. Komutanlarından Haccac b. Yusuf'u İbn-i Zübeyr'le savaşmak üzere görevlendirdi. Nihayet İbn-i Zübeyr yenildi ve öldürüldü. Haccac Kâbe'ye girdi ve İbn-i Zü-beyr'in yaptığı değişiklikleri Mervan'a duyurdu. Mervan Kâbe'yi eski haline döndürmesini emretti. Bunun üzerine Haccac Kâbe'nin kuzey tarafını altı zira ve bir karış kadar yıktı.

Bu duvarı Kureyş'in attığı temel üzerinde yeniden inşa etti. Doğuya bakan kapıyı yerden biraz yüksekçe olmasını sağladı, ötekini kapat-tı sonra kalan diğer taşları yerlere döşedi.

960 tarihinde Osmanlı Sultanlarından Sultan Süleyman tahta gelince, Kâbe'nin çatısını değiştirdi. 1021 tarihinde tahta geçen Sultan Ahmet, 1039 Tarihinde meydana gelen büyük selin yıktığı kuzey, doğu ve batı duvarlarını onardı. Sonra Osmanlı Sultanlarından 4. Murad zamanında bir kez daha onarıldı. Kâbe o günden günümüze, yani hicri-kameri bin üç yüz yetmiş beş veya Hicri-Şemsi bin üç yüz otuz sekiz tarihine kadar herhangi bir onarım geçirmemiştir.

KABEDE PEYGAMBERİMIZIN MEKKENIN FETHINDEN SONRA NAMAZ KILMADIĞINA İLİŞKIN SULEYMAN ATESIN YAZISI VATAN GAZETESI SITESINDE HERKES ULAŞABILIR:


İçinde namaz kılıp kılmadığı hakkında bir kanıt yoktur. Bundan dolayı İslâm bilginleri, bu konuda farklı görüşler benimsemişlerdir. Hanefîlere ve Şafiîlere göre Kabe'nin içinde hem farz hem de nafile namaz kılmakta hiçbir sakınca yoktur. Hanbelilere göre ne içinde ne de bacasında farz namaz kılınmaz ancak nafile kılınabilir. Malikilere göre Kabe'nin içinde farz namaz kılmak caiz fakat çok mekruhtur (al-Fıkp alâ'l-mezâhib: 1/204). Bu konuda geniş bilgi için "Kur'ân Ansiklopedisi" adlı eserimizin "Kıble" ve "Kabe" maddelerini okumanızı tavsiye ederim.

NAMAZ ŞARTLARIYLA ILGILI AYETLERDE GEÇMEYEN KIBLE ŞARTI

Bakara Suresi 142 İnsanlar içinden bazı beyinsizler: "Onları, yönelmekte oldukları kıbleden(HEDEFTEN) ne çevirdi?" diyecekler.De ki: "Doğu da Allah'ın, batı da.O, dilediğini dosdoğru yola kılavuzlar."

BAKARA SURESİ HİCRETTEN SONRA INEN ILK AYETTİR.142 DE MÜŞRİKLER PEYGAMBERIN KORKUP KAÇTIĞINI MEKKEDE TEBLİĞ YAPMAKTAN VAZGEÇTİĞİNİ DÜŞÜNMEKTEDİR.OYSA DOĞUDA BATIDA ALLAHINDIR.TEBLIĞ VE MÜSLÜMANLIĞI YAYMA MEDİNEDE DEVAM EDECEKTİR.

AŞAGIDAKI ÖRNEK AYETTEKI KULLANILIŞTAKI GIBI DOĞUNUN BATININ RABBI HER YERIN SAHIBI ANLAMINDADIR.AYETIN KUDÜS'E NAMAZLARDA DÖNMEKLE ALAKASI YOKTUR.

(ŞUARA suresi 28. ayet) -Eğer aklınızı kullanırsanız (anlarsınız ki) O, doğunun, batının ve arasındakilerin sahibi / Rabbi’dir, dedi

Bakara Suresi 143 İşte böyle!Biz sizi, insanlar üstüne tanık olasınız, resul de sizin üstünüze tanık olsun diye, doğru yolun tam ortasını izleyen bir ümmet yaptık.Biz, eskiden üzerinde olduğunu kıble(HEDEF)haline getirdik ki resule uyanı, ökçesi üstüne gerisin geri dönenden ayıralım.Bu, Allah'ın kılavuzluk ettikleri dışındakilere gerçekten zor gelecektir.Ama Allah imanınızı işe yaramaz hale getirmeyecektir.Şu da bir gerçek ki, Allah öncelikli insanlara karşı çok acıyıcı, çok merhametlidir.

ESKİDEN ÜZERİNDE OLDUKLARI MEKKE VE BERABER YASADIKLARI HALKI ŞİMDİ ONLARA HEDEF OLMUŞTUR,ARTIK IKI AYRI ZIT TOPLULUKLARDIR.RESULE UYAN VE UYMAYAN HİCRET İLE AYRILMIŞTIR.DOĞRU YOLUN TAM ORTASI DERKEN[ RESULE TAM UYANLARIN BELİRLENMESINDEN VE HİCRET ETMEYENLERİN ÖKÇELERİ USTUNDE GERİ GİTMELERINDEN BAHSETMEKTEDİR

GELENEK BURDA MEDINEDEKI YAHUDULERI DINE ISINDIRMAK İÇİN KUDÜS'E DÖNULDUĞUNU SÖYLER.MEKKEDEDE YAHUDI VE EHLIKITAP YASAMAKTAYDI,ONLARIN GÖNLU NIYE HOŞ EDILMEDI? BU MANTIKSIZ..

AYRICA AYETTE ESKIDEN UZERINDE OLDUĞUNUZ DENILIYOR,ESKIDEN KUDUSE DÖNMUYORLARDI KI ,PEYGAMBERMIZ YINE KABEYE DÖNUYORDU,GELENEĞE GÖRE KABEYI IBRAHIM YAPMIŞTI.


Bakara Suresi 144 Biz senin, yüzünün habire göğe doğru çevrildiğini(VAHIY BEKLEDİĞİNİ) elbette görüyoruz.Hoşlanacağın bir kıbleye(HEDEF) seni elbette döndüreceğiz.Artık yüzünü Mescid-i Haram yönüne çevir.Nerede olsanız yüzünüzü Mescid-i Haram yönüne döndürün.Kendilerine kitap verilenler, onun, Rablerinden bir gerçek olduğunu çok iyi bilirler.Allah onların yapıp ettiklerinden habersiz değildir.

PEYGAMBERİMİZ HİCRET SONRASI DOGUP BUYUDUĞU MEKKEDEN AYRILARAK TEBLİĞİ YARIM BIRAKTIĞINI VE BASARISIZ OLDUĞUNU DÜŞÜNDÜĞÜ İÇİN ÜZGUNDUR,VAHİY BEKLEMEKTEDİR,AYET MUSLUMANLARIN TEBLİĞ VE FETIH İÇİN HEDEFLERININ MEKKEDEKİ HER KAVMIN PUTUNU BARINDIRAN PUTPERESTLIK MERKEZİ HARAM (ŞEYTANİ ANKEBUT BEYTİ) KABE OLMASINI ,ALLAHIN ER GEÇ ONLARIN YAPTIKLARINI YANLARINA BIRAKMAYACAĞINI BİLDİRMEKTEDİR.

GELENEK BU AYETI KUDUSTEN TEKRAR KABEYE NAMAZLARDA DÖNULDÜ ŞEKLINDE YORUMLAR.AYETTE SENDE ONLARIN KIBLESINE DÖNECEK DEGILSIN DIYOR.ZATEN MEDINEYE GELINDIĞINDEN BU YANA GELENEĞE GÖRE KUDUSE DÖNMUŞ PEYGAMBERDE EHLI KITAPLA BIRLIKTE, BU NE ÇELİŞKİ?

EHLI KITAP İLE  PEYGAMBER ARASINDAKİ FARK  VE SORUN SADECE NAMAZLARDA NEREYE DÖNULECEĞİ MIDIR YOKSA HEDEF, AMAÇ,ŞİRKLE MUCADELE KONUSUNDAMIDIR?

Bakara Suresi 145 Ehlikitap'a sen her türlü mucizeyi getirsen de onlar senin kıblene uymazlar; sen de onların kıblesine uymayacaksın.Onlar birbirlerinin kıblesine de uymazlar.Eğer sen, ilimden sana nasibin geldikten sonra onların boş ve iğreti arzularına uyarsan, işte o zaman kesinlikle zalimlerden olursun.

Bakara Suresi 146 Kendilerine kitap verdiklerimiz, onu öz oğullarını tanıdıkları gibi tanırlar.Bununla birlikte, içlerinden bir zümre, bilip durdukları halde gerçeği hep gizliyorlar.

145 ve 146 INCİ AYETTE İSE EHLI KİTABIN PEYGAMBERE VE ONA GÖNDERILEN VAHYE,AMACA,HEDEFE İTAATSİZLİKLERİNDEN,BİLDİKLERİ GERÇEĞİ ÖRTMELERİNDEN, KENDİLERINE GÖRE BOŞ ARZULARIYLA BİR YOL BELIRLEMELERINDEN BAHSEDILIYOR.

Bakara Suresi 147 Gerçek, Rabbinden gelir.O halde sakın kuşkuya düşenlerden olma.

Bakara Suresi 148 Herkesin bir yönü vardır, ona döner.O halde hayırlarda yarışın.Nerede olursanız olun Allah sizi biraraya getirecektir.Allah her şeye güç yetirendir.

147 VE 148 DE EN GUZEL YÖN VE HEDEFIN ALLAHIN HAYIR YOLU VE ONUN EMİRLERİ OLDUĞUNU,HİCRET SONUCU BERABER YASADIKLARI MEKKE HALKIYLA TEKRAR ALLAH TARAFINDAN BIRARAYA GETIRILECEKLERI BILDIRILIYOR.


Bakara Suresi 149 Nereden çıkarsan çık, yüzünü Mescid-i Haram'a döndür.Bu, elbette Rabbinden gelen gerçektir.Allah, yaptıklarınızdan habersiz değildir.


Bakara Suresi 150 Nereden çıkarsan çık, yüzünü Mescid-i Haram'a çevir.Nerede olursanız olun, yüzünüzü ona doğru çevirin ki, insanların elinde sizin aleyhinize bir delil bulunmasın.Onların zulme sapanları müstesna.artık onlardan korkmayın, benden korkun.Yüzünüzü Mescid-i Haram'a dönün ki, üzerinizdeki nimetimi tamalayayım.Ve bu sayede güzeli ve iyiyi bulmanız da umulmaktadır.

149,150 DE İSE MEKKE HALKINCA İBADET EDILEN HER KAVMIN PUTUNU BARINDIRAN PUTPERESTLIK MERKEZİ KABEYİ HARAM YANİ ŞEYTANİ ANKEBUT EVI OLARAK HEDEF ALMAKTAN ÇEKİNMEMELERINI,KORKMAMALARINI,AKSI HALDE KARŞI TARAFA KANIT YANİ PRİM VERECEKLERINI ANLATIYOR.

HACCDA ADRES KABEYDİ, ÇUNKU HACC (DINI KANIT TARTIŞMASI) PUTPERESTLERLE TOPLANDIKLARI MERKEZLERINDE YAPILDI.KABE HARAM MESCIDDIR,TUM KAVIMLERIN PUTLARINI İÇERİYORDU VE HARAM AYLARDA BU PUTPEREST KAVİMLER SAVAŞMIYOR TOPLANIYORDU. ALLAH UYARIYOR HARAM MESCID KABENIN KUTSALLIĞI YOK,İBRAHIM DUVARCI USTASI DEGIL,ORAYA GELMEDİ. İŞTE KURANDAKİ HACC VE İSPATI:

İşte İbrahımın haccı,orjınalı arapça metınde hacc gecıyor.Buyrun:

En'am Suresi 80 Toplumu ona karşı çıkıp kanıt getirmeye(VE HACCEHU KAVMÜH) kalkıştı. O dedi ki: "Allah hakkında benimle çekişiyor musunuz? Beni doğru yola O iletti. O'na ortak koştuğunuz şeylerden korkmam. Rabbimin dilediği dışında hiçbir şey olmaz. Rabbim bilgice herşeyi çepeçevre kuşatmıştır. Hâlâ öğüt almayacak mısınız?"

HACC DINI KANIT TARTIŞMASIDIR VE HUDEYBIYE BARIŞ ANTLAŞMASI BOYUNCA KABE ÇEVRESINDE PANAYIRDA TOPLANAN PUTPERESTLERLE YAPILDI VE MEKKE DIRENÇSİZ FETHEDİLDİ.

Çelişki 1 Tevrata göre kurban ımtıhanı Ishakla olmuştur,araplara göre İsmalle.

Çelişki 2 Tevrata göre İsmalıoğulları Mısır sınırına yerleşmiştir,araplara göre bulundukları yere.

Yar.25: 18 İsmailoğulları Aşur'a doğru giderken Mısır sınırı yakınında, Havila ile Şur arasındaki bölgeye yerleştiler. Kardeşlerinin yaşadığı yerin doğusuna yerleşmişlerdi.

Sözün özü İbrahım kımsenın soy babası degıl sadece örnek alınması gereken peygamberdır.Tevrata göre İbrahımın bir çok carıyeden bır çok oglu olmuştur,Kuranda bu carıyeler ve oğullar gecmez.Gerçekte böyle bir şey yokur oğulları Kuranda bahsedılen eşindendir,yaşlanıp ölunceye dek Kuranda bahsedılen tek eşiyle ve ondan doğan oğullarıyla beraberdir.Ogullarıda kimseye ata degıl sadece bırer peygamberdır.Bir peygamber küçük yasta oğlunu yalnız bırakıp dışlamaz,çöle sürmez.Tam tersi İbrahım haniflik beytını yükseltirken İsmail onun yanında büyudü,beraber yükselttiler,ankebut beytıne(şirk beytine)),dişi örümceğin evine karşı...

İbrahim Suresi 39 "İhtiyar yaşımda bana, İsmail ve İshak'ı bağışlayan Allah'a hamt olsun! Benim Rabbim, duayı gerçekten çok iyi duyar."

Bakara Suresi 127 İbrahim'in, İsmail'le birlikte, Beytullah(Haniflık çatısı)'ın ana duvarlarını yükselterek şöyle yakardıkları zamanı da an: "Rabbimiz, bizden gelen niyazları kabul buyur; sen, evet sen, Semi'sin, herşeyi çok iyi duyarsın; Alim'sin, herşeyi çok iyi bil irsin."


Çünkü eski bir gelenege göre, büyük bir zata bagli olan herkes, daha sonra yavas yavas onun torunlari arasinda sayilmaya baslanirdi. Nitekim Hz. ismail'in (a.s) soyundan gelmemesine ragmen bütün Araplara "ismailogullari" denmistir. Hz. Yakub (a.s)'in soyu (israilogullari) için de durum aynıdır.(ez-Zirikl, Kâmûsû'l-A'Iâm, VI, 4244; Yakut el-Hamev, Mu'cemü'l-Büldan, Beyrut 1956, V, 77).

Selam

MAdem siz biz oldu o halde şöyle izah edeyim Bizlerin namaz kılarken  kabeyi kıble yapmamızın nedeni yolumuzun birliğini sembolize etmek içindir.Bir önceki yazımda verdiğim ayetler bana yeterli geliyor ve ben o ayetlere uyup yolumuzun birliğinin sembolü  olarak yönümü diğer müminlerle birlikte kıbleye dönüyorum.

Siz bu inancı ve buna uymayı şirke batmak olarak adlandırıyorsanız o sizin probleminiz.İşi polimiğe dönüştürmeden bir konudada karşı tarafı okuyup anlamayı deneyin safbilgi.

KAbeye dönen bir kişi gösterin ki o kimse şöyle desin.KAbe benim Allaha yakınlaşmamı sağlayan araçtır/yapıdır.O nedenle her namazda kabeye dönüyorum.Yada Kabe Allah'ın evidir kutsal evdir Allah orada ikamet eder ben o yüzden kabeye dönüp namaz kılıyorum .Bu şekilde Zana kapılmanızın nedeni bence kıblenin birliğinin neyi ifade ettiğini anlamamış olmanız.

Hrıstiyan birinin yazısında okumuştum müslümanlar kabe denen yapıya taparlar diye anlatıyordu.Bu yazıyı okuduğumda o kimsenin müslümanların inançları hakkında ne kadar bilgisiz olduğunu düşünmüştüm.Bu hrıstiyanın ileri sürdüğü iddiaları şimdi bu sitede de görmek gerçekten çok üzücü.

Savana yazdı:

KAbeye dönen bir kişi gösterin ki o kimse şöyle desin.KAbe benim Allaha yakınlaşmamı sağlayan araçtır/yapıdır.O nedenle her namazda kabeye dönüyorum.Yada Kabe Allah'ın evidir kutsal evdir Allah orada ikamet eder ben o yüzden kabeye dönüp namaz kılıyorum .Bu şekilde Zana kapılmanızın nedeni bence kıblenin birliğinin neyi ifade ettiğini anlamamış olmanız.

Hrıstiyan birinin yazısında okumuştum müslümanlar kabe denen yapıya taparlar diye anlatıyordu.Bu yazıyı okuduğumda o kimsenin müslümanların inançları hakkında ne kadar bilgisiz olduğunu düşünmüştüm.Bu hrıstiyanın ileri sürdüğü iddiaları şimdi bu sitede de görmek gerçekten çok üzücü.

Hırıstıyanlar Amerıkadakı unıversıtelerde Kuran uzerıne ıhtısas yapıyor,Kuranı çok iyi bılıyorlar,onlara toptan cahıl demelıyım,sadece gerçeği örtuyorlar.Televızyonda tasa el suren,şefaat isteyen,tas öpen,tasa secde eden,ızdıhamda cınayet ışleyenler...vs anlamamakta haklı...

Muslumanlar Kuran'a uyar.İbadetlerınde Kurandan delılerı ayetlerı vardır.

Neden Kurandan delıl ıstedığim halde yazmıyorsunuz,tekrarlıyım:

Namazlarda Kabeye dönme şartına Kurandan delılınız nedır?

Kabenın kutsal olup Allaha doğru dönmek için aracı olduğuna, etrafında secde etmeye delılınız nedır Kurandan?

benım uzulduğum konu ise şu:

Peygamberimızın tum hayatı Kabe ve dıkılı tas putlarla mucadeleyle geçtı,hanif beyt,sistem İbrahımden mırastı,putçu örf ve adetler hortladı ve şeytan çok guzel bır oyun oynayıp hanıf Beyte yani Allahın evıne hızmet etmeyı putçuların ankebut beytı  Kabeye secde etmek yaptı.

Biz muslumanlar, şeytanın papucu ters gıydırmesıyle hanif Beyte sisteme, hızmetı( tavaf)  Kabeye secde etmek olarak anlıyoruz.Tavaf 7 kez dönme değil.

Allah hepmize Ibrahimin kurduğu hanif çatıya Beytullaha tavaf(hizmet) etmeyi nasip etsin ,işte ozaman İslam ayağa kalkacaktır

BEYTULLAH=İBRAHIMIN KURDUĞU TEVHID BINASI,HANİFLIK ÇATISI

TAVAF =HIZMET ETMEK ANLAMINDA KURANDAKİ KULLANILIŞINA ÖRNEK:

56:17 Yetufu 'aleyhim veldanun muhalledune.

Vakıa Suresi 17 Onlara ölümsüz gençler(uşaklar) hizmet eder.

Selam

Hırıstıyanlar Amerıkadakı unıversıtelerde Kuran uzerıne ıhtısas yapıyor,Kuranı çok iyi bılıyorlar,onlara toptan cahıl demelıyım,sadece gerçeği örtuyorlar.Televızyonda el suren,şefaat isteyen,tas öpen,tasa secde eden,ızdıhamda cınayet ışleyenler...vs anlamamakta haklı...

konuyu çarpıtma safbilgi.Yazdıklarımı okumadan yukarda bahsini ettiklerini savunan anlatan biriymişim gibi yansıtma.Yada yazdıklarımı iyi oku ve iftira atmaktan vazgeç.Tüm müminlere taşa tapıcılar diye hitap eden bir hrıstiyana haklılık payesi vermende artık senin ayıbın.Hacda Taş öpen taşa elsüren var diye  kıbleye dönüp namazlarını kılan milyonlarca müslümanı hrıstiyan proflarla beraber meze edip taşa tapıcı ilan etmek sana hiç yakışmadı.Çok yazık gerçekten.

Kurandan delili sormuşsunuz.Önceki yazımdada yeterli olan ayetleri yazımda belirttim diye söyledim ama nafile.Okumuyorsunuz.Bu konu başlığının ilk sayfasında hanifin yazdığı tüm ayetleri sindire sindire iyice oku istersen.Yolu birlemek.Birlikte hareket etmek.Vahiyin dünyaya indiği yere yüzünü dönmek ne demek üzerinde biraz düşün.Bölünüp fırkalara ayrılmadan birlik içinde hareket etmenin ne demek olduğunu ,bir müslümanla bir yahudiye ayırd edenlerin ne olduğunu bunları biraz düşün.

Sayın Savana

Yazdıklarınızı okuyorum,yuzunu Mescıdı Harama dön demek Kabe için kutsıyet mı belırtıyor?

Önce haram kelımesının uzak durulması gereken şeytani anlamında olduğunu bılelım ve kıblenın de hedef olduğunu..

AYRICA AYETTE  NEREDE OLURSANIZ OLUN DIYOR,NAMAZLARDA DÖN DEMIYOR.

Neden Kabeyı tasvır eden tum ayetler haram beyt ,haram mescıd dıyor?

İşte İbrahımın haccı,orjınalı arapça metınde hacc gecıyor.Buyrun:

En'am Suresi 80 Toplumu ona karşı çıkıp kanıt getirmeye(VE HACCEHU KAVMÜH) kalkıştı. O dedi ki: "Allah hakkında benimle çekişiyor musunuz? Beni doğru yola O iletti. O'na ortak koştuğunuz şeylerden korkmam. Rabbimin dilediği dışında hiçbir şey olmaz. Rabbim bilgice herşeyi çepeçevre kuşatmıştır. Hâlâ öğüt almayacak mısınız?"

(HAC suresi 27. ayet) Bütün insanlar içinde haccı ilan et ki, gerek yaya olarak ve gerek uzak yoldan gelen incelmiş binitler üzerinde sana gelsinler.

AYETTEKİ EMIRDEKİ GIBI TUM INSANLARIN(YAHUDI,HIRISTIYAN,ATEIST..VS) ÇAGRILDIĞI BIR HACC ORGANIZASYONUYLA,İBRAHIMIN HANİFLIK SİSTEMIN HIZMET ETMEK, YAYMAK MI ISLAMI AYAGA KALDIRIR YOKSA HACC EYLEMINI TASA SECDE EDEREK YAPMAK MI?

SİZCE MEZHEBE BAGLI OLMAK ŞİRK MI? BUNU ŞU AN MILYONLARCA INSAN YAPIYOR.

AYRICA KIBLEYE CAMIDE MECBURI UYAN VE EVDE NAMAZ KILARKEN ISTEDIĞI YONE DÖNEN VAR BUNLARI AYIRMALI,TOPTAN KIMSEYE BIR ITHAMDA BULUNMADIM.ZATEN EVINDE KAÇ KIŞININ PUSULASI VAR Kİ...

ARAPLARIN HACC,KABE VE İBRAHIMLE ILGILI KAVRAMLARI ÇARPITIP PUTLAŞTIRMALARINA BİR ÖRNEK SAFA ILE MERVE

DIKKAT EDIN SAFA VE MERVE ILE ILGILI AYETTE HAYIR,İYİLIK DIYOR,IKI TAS ARASINDA 7 KEZ GITMEKLE KIMSEYE IYILIK YAPILMAZ:

 Safen:ıhtıyaç karşılamak

Merve:cömertlık

2:158 Safa ile Merve(IHTIYAÇ KARŞILAMA VE CÖMERTLIK) Allah'ın belliklerindendir.Beytullah(TEVHID BİNASI,HANİFLİK SİSTEMİ)'ı hacc veya umre ile ziyaret edenin onları tavaf (HİZMET)etmesinde kendisi için bir sakınca yoktur.
Kim içinden gelerek bir hayır işlerse,iyılık yaparsa Allah Şakir'dir, teşekkür eder,Alim'dir, en iyi biçim de bilir.

Burda cömertlık tum insanlara karşı,içlerınde muşrıklerde var,Hacca herkes davetlıdır,ayet cömertlıkte sakınca olmadığını söyluyor.İbrahımın kurduğu haniflık yapısına evıne hizmet eden yani dını kanıt tartışması yapıp putperestlere teblığde bulunan hacıların gelen putperestlere cömert davranmalarında sakınca yok,içınden gelerek hayır işleyen Şakırdır diyor.

Hacca tum ınsanlar(ateıst,hiristıyan,yahudı...vs) davetlıdır.Nasıl peygamberımız gönullerı ısınsın İslama dıye  sadaka mallarından musluman olmayanlarada ayırdıysa bu Hanıf beytın İslamın tanıtıldığı organızasyona katılan musluman olmayanlarında Hacc dını  kanıt tartışması,teblığ  yapılırken gönülleri ısındırılacaktır.Safa ve merve,ihtıyaç gıderme,cömertlık, İbrahımın nişanlarındandır.

Tevbe Suresi

60

Sadakalar/zekât malları Allah'tan bir farz olarak sadece şunlar içindir: Fakirler, düşkünler, sadakalarla ilgilenmeye memur edilenler, kalpleri İslama yakınlaştırılıp ısındırılacak olanlar, özgürlüğünü yitirmiş olanlar, borçlular, Allah yolundakiler, yolda kalmış kişi. Allah Alîm'dir, Hakîm'dir

Burda cömertlık tum insanlara karşı,içlerınde muşrıklerde var,Hacca herkes davetlıdır,ayet cömertlıkte sakınca olmadığını söyluyor.

En'am Suresi 80 Toplumu ona karşı çıkıp kanıt getirmeye(VE HACCEHU KAVMÜH) kalkıştı. O dedi ki: "Allah hakkında benimle çekişiyor musunuz? Beni doğru yola O iletti. O'na ortak koştuğunuz şeylerden korkmam. Rabbimin dilediği dışında hiçbir şey olmaz. Rabbim bilgice herşeyi çepeçevre kuşatmıştır. Hâlâ öğüt almayacak mısınız?

Hudeybiye Barış ant sonrası ,mumınlerde bu panayıra katıldı,muslumanlar burada İslamı,her sene haram aylarda,haram beytte toplanan putperestlere tanıttı ,yıyecek ıhtıyacı için hayvanlar kesıldı,oraya çağrılan tum insanlar(hacca tum ınsanlar davetlidir sadece müslümanlar değil ılgılı ayete bakınız) ve fakırler yedi.İslam savas yerıne dıploması ıle yayıldı ve Mekke bellı bır sure sonra dirençsiz fetholdu.

ALLAHIN EMRI İHTIYAÇ KARŞILAMA VE CÖMERTLIKTIR BUNLAR IBRAHIMIN NIŞANLARINDANDIR.

HACER YANİ TAŞ ADINDA BİR CARIYENIN 7 KEZ IKI TAŞ ARASINDA GELMESİ UYDURMADIR.HACER TAŞINI MEŞRU KILMAK İÇİN UYDURULMUŞTUR PUTPEREST ARAP ÖRFUNUN  4 HALIFE SONRASI EMEVİ DÖNEMİ YENİDEN HORTLAMASIYLA..

Hacc dını  kanıt tartışması,teblığ  yapılırken gönülleri ısındırılacaktır.Safa ve merve,ihtıyaç gıderme,cömerlık, İbrahımın nişanlarındandır.

Kuran kendi tefsırını yapar,tavaf diğer ayetlerde cenneteki uşaklar için hizmet etmek,ihtıyaç sahıplerını dolaşmak olarak kullanılmıştır.Allahın Beytini tavaf etmek ,Allahın tevhıd çatısına,hanif İbrahımınden miras hacc organizasyonuna(dını teblığ tartışma) hizmet etmektir.Bu hizmet katılan tum ınsanlar arasında dolaşıp hizmet etmeyı ıhtıyaç sormayı,ikramı ve fakırı doyurmayıda kapsar.

Safa ıle Merve hem sözluk anlamından hemde yukarda edındığımız bu yenı bılgılerden hemen çıkıyor.Ayette yapılan ıyılık ve hayırdan bahsedıyor,iki tas arasında koşmakla kimseye ıyılık edılmez,bu putperest arap örfunun hortlayıp uydurmasıdır,kavramı yozlaştırmasıdır.

Selam,

Konunun sayfalar dolusu devam etmemesi dileğiyle

Bakara 177

Yüzlerinizi DOĞUYA ve BATIYA çevirmeniz iyilik değildir.

Ama iyilik,

Allah'a, ahiret gününe, meleklere, Kitaba ve peygamberlere iman eden; mala olan sevgisine rağmen, onu yakınlara, yetimlere, yoksullara, yolda kalmışa, isteyip-dilenene ve kölelere (özgürlükleri için) veren; namazı dosdoğru kılan, zekatı veren ve ahidleştiklerinde ahidlerine vefa gösterenler ile zorda, hastalıkta ve savaşın kızıştığı zamanlarda sabredenler(in tutum ve davranışlarıdır).

İşte bunlar, doğru olanlardır ve müttaki olanlar da bunlardır.