Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP

Arkadaslarin bana tavsiyesine uyup taslanasi seytanin vesvesesine kulak vermiyecegim insallah. 

Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP

  Merhaba,

Cok fazla fikra bilmem ama cok az bir kismini ancak hatirladigim kadariyla, samanlikta kaybettigi igneyi  avluda arayana(herhalde Nas.Hoca olsa gerek) nicin boyle yaptigi soruldugunda ,samanligin karanlik  olmasindan dolayi demesi bir coklarinin komik halini tasvir etmekte diye dusunuyorum. Tarihte olani karanlik oldugu icin gunumuzde arayanlar acaba bulabileceklermi? Hic sanmiyorum. Kuran'in tarihte belli  bir doneme denk gelen vahyi o donem taninmadikca anlasilamaz. Aksini iddia edenler bunu bilgiden degil cehaletten yapmaktadirlar. Kuran'in cogunlugu ifadelerini gelismeler uzerine insa etmistir. Butun bunlar yok sayildiginda ve ifadeyi olusturan kelimelerin tahlillleri iyi yapilmadiginda nasil bir anlam verecegiz. Kurani tombala torbasina cevirmek anlamina gelen bu yaklasim   nasil mesru gorulebilir. Tarihte bulup gunumuze getirmenin yerine ,tarihtekinin hakkinda  ona arka donerek gunumuzden spekulasyonlar yapanlar bu yaptiklarinin  hakikatinden nasil emin olabilirler.  Gerci bu iddiayi yapanlarin cogunlugu  Kuran'a birilerinin  mealiyle yaklasmaktadir. Nitekim bu mealleri yazanlarin cogu   igneyi avluda degil samanlikda aramislardir.  Cogunlugu klasik zihniyetin mensuplari olan bu kimseler Kuran'a yakisir bir tercume gerceklestirmekten aciz kalmislardir. Bizim teklifimiz Kuran'a halis bir Allah inanciyla yaklasabilen ehil kimselerin olusturulmasina yoneliktir. Bu ehil  kimselerin yetistirilmesi icin harekete gecilmesi  uzerimize dusen bir sorumluluktur. Kendini Allah'tan baska kimseye hesap vermek zorunda hissetmeyen aydin ilim adamlarinin yetistirilmesi  icin  mucadele vermek ,Kuran davasina sadik her kimsenin boynunun borcudur. 

Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP

Size de selam olsun Kadir ve Rıdvan kardeşlerim!

Sizlere gerçekten değer veriyorum, astığınız yazıları kaçırmamaya gayret ediyorum, Rıdvan kardeşimle özelde yazışma/tanışma şerefine sahibim ve yazdıklarının ilminin sadece bir kısmını yansıttığını biliyorum. Kadir kardeşimi yazdıklarından tanıyorum. Yazılarına samimiyeti ve entelektüel birikimi yansıyor. Sizlerden örnek alacağım ve öğreneceğim çok şey olduğunu düşünüyorum.

Ben her türden fikre saygılıyım, yeter ki samimi olsun. Hiç kimse kendinin mutlak doğru yolda olduğunu, başka doğru yol olmadığını söyleyemez. Doğrusu şudur “doğruya götüren yol”da olmak, doğru yol birdir ama doğruya götüren yol çoktur. Zaten farklılıklar bu yüzdendir.

Herkes kendine ulaştığı kadarıyla sorumludur. İnsanın gerçeği görmesi ve sorumlu olması için illa da peygamberler gönderilmesi gerekmiyor, Allah’ın peygamberler dışında da (fizik/kevni yasalar, sünnetullah/metafizik kurallar, insanlık tarihi tecrübesi, evrensel ahlak ilkeleri ve fıtrat/vicdan gibi) elçileri vardır. Gerek gönderilen peygamberler/kitaplar gerekse diğer elçiler, her insana eşit bir şekilde ulaşmıyor, bunun çok değişik nedenleri var, yetiştiği kültür, aileden gelen genetiksel faktörler, aldığı eğitim, yaşadığı toplum ve o toplumun sosyo-kültürel, sosyo-ekonomik ve sosyo-psikolojik durumu, kişinin kendi psikolojik ve karakteristik yapısı, IQ derecesi, yaşadığı olumlu-olumsuz her şey, yaşadığı çağ vs.. vs.. bunlar her toplumda ve her kişide farklı farklıdır.

Bir insan samimi ve dürüst olsun bildiği doğruları yaşasın ve savunsun, o insan doğruya götüren doğru yoldadır. Velev ki bu insan yanlış yolda bile olsa!!!

Eğer insan çaba göstermezse  

Ama davamız uğrunda üstün gayret gösterenleri, Bize varan yollara mutlaka yöneltiriz: Allah, kuşkusuz, iyilik yapanlarla beraberdir. (29/Ankebut/69)

Bigâne kalırsa  

Rahman’ın uyarısını görmezden gelmeyi tercih eden kimseye gelince, Biz onun içine öteki kişiliğini oluşturmak üzere (kalıcı) bir şeytanî dürtü yerleştiririz. Bu (şeytanî dürtüler) böylelerini (hakikat) yolundan alıkoyar ve bunlar kendilerinin doğru yolda olduklarını sanırlar! (43/Zuhruf/36,37)

Allah’tan korkmazsa

Ey inananlar, Allah'tan korkarsanız O size iyi ile kötüyü ayırdedici bir anlayış verir, kötülüklerinizi örter ve sizi bağışlar. Allah büyük lütuf sahibidir.  (8/Enfal/29)

Art niyetli olanlara yapacak fazla bişey yok, isterse vahyi kâtibi olsun…

Yedi gök, arz ve bunların içinde bulunanlar, O'nu tesbih ederler. O'nu övgü ile tesbih etmeyen hiçbir şey yoktur, ama siz onların tesbihlerini anlamazsınız. O, halimdir, çok bağışlayandır. Kur'an okuduğun zaman seninle, ahirete inanmayanların arasına gizli bir perde çekeriz. Kalplerine -onu anlamalarına engel olacak- kabuklar, kulaklarına da bir ağırlık koyarız. Kur'an'da yalnız Rabbini andığın zaman (tek Tanrı inancından hoşlanmadıkları için) arkalarına dönüp kaçarlar. (17/İsra/44-46)

Kim olursa olsun; hangi dinden, hangi mezhepten, hangi milletten olursa olsun, inandığını samimi ve dürüstçe savunsun ve yaşantısına aktarsın, tarafımızdan saygıya değerdir, hesabı Allah’a kalmıştır.

“Ey inananlar! Bir topluluk başka bir toplulukla alay etmesin. Olabilir ki, alay ettikleri topluluk kendilerinden hayırlıdır…” (49/Hucurat/11)

Tecrübeleri dillendirecek olursak, benim ve birçoğunuzun bugüne gelinceye kadar geçmişimizde bir yığın doğruya götüren yanlış yol vardı… kim bilir belki de bugün doğru diye savunduğumuz, yarın doğruya götüren yanlış yoldur!!!

Zaten davasında samimi ve dürüst olanı (salih amel ortaya koyanı)  Allah doğru yola doğru yöneltir.

Şu bir gerçek ki Allah; adaleti, iyi ve güzel davranmayı, akrabaya vermeyi emreder. Tüm pisliklerden/edepsizliklerden, kötülükten, azgınlık-doymazlık ve kıskançlıktan yasaklar. Düşünüp ibret alırsınız ümidiyle size öğüt veriyor. (16/Nahl/90)

Şuna inanıyorum ki Allah herkesin ne yaptığından-yapmadığından daha çok, neyi niçin yaptığı-yapmadığıyla ilgilenecektir.

En doğruyu Allah bilir.

Sevgi saygı muhabbetlerimle,

Selam ve dua ile.  

Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP

 Merhaba degerli dostum Ibrahimim bende sizlerin yazdiginizi surekli ilgiyle  takip etmekteyim. Malesef ben sizler kadar kendimi kontrol edemiyorum.  Art niyetlerini hic saklamaksizin acikca sitede teror estiren kimselerin, her ne kadar  kendimi tutmaya calissamda ustlerine gitmekten kendimi alamiyorum. Gerci butun bunlar bir acidan da cok iyi oluyor, aslinda islam gibi bir sorumluluga talip olmayan aldaticilar desifre edilmis oluyorlar. Sirretliklerini gittikce ayyuka cikarmalari onlarin iyi niyetli samimi kimseleri aldatmalarina engel olur  insallah.

  Tarihin bagrindan Kuran'i soyutlayarak  gunumuze isinliyanlar, onu nasil anladiklarini hic bir zaman izah edememislerdir. Kuran'da Allah'in ogretim usulune dair izahlarini anlamaktan aciz kimseler, Allah'in ogretmesini hokus pokus  tarziyla karistirmaktadirlar. Allah'in   vahyetme  sureci esnasina dair tanimlarini    bu vahyin sehadet  alemine intikalinin   sonrasiyla  feci bir sekilde karistirildigi gorulmektedir. Ayriyeten Allah'in resul ile ile muhatapligini   tecrube etmek  gibi cok tehlikeli iddialarin olmasi hayret vericidir. Allah kuran'i Muhammed'e vahyetmistir , diger insanlara Muhammed ve ondan duyanlar iletmistir. Allah iste boyle ogretmektedir. kimseyi bire bir alip direk vahiyler gondererek degil. O halde bize vahiy bu tarihi surec araciligiyla gelmistir. Cibril bize ayri ayri Kuran'i  iletmemistir. Tarihi tanimanin mecburiyeti bu kadar acikca belirgin iken kasdi bir inattan baska bu dayatmalara sebeb goremiyorum. Muhammed'in kalbine   kisimlar halinde inisinin ardindan bu vahiylerin harflere  degisik arac ve gereclerle kaydedilisi, kayda gectigi alfabenin  mecburi olarak ugradigi gelisim sureci, hep insanlarin elleriyle yazilagelerek gunumuze ulasmasi, hic mi tarihi bir iliskiye dikkat cekmez. Bu kadar  fanatiklik nedendir.  Bize ulasan kuran'in hakikatliginin en buyuk delillerinden biri olan bu tarihi surec nasil inkar edilebilir.  Allah'tan Kuran diye bir kitap indigini dahi biz tarihten ogrenmedik mi? Hangi kimse onu bu tarihi bilgilerin herbirinden  habersiz olarak tanidi.  Bu bilgiyi biz icad etmedik bize iletildi, bizlerde onu degerlendirerek bazi anlayislar edindik, bu anlayislar bize gayb aleminden   ulasmadi. Insanliga intikal etmis bilgiler sayesinde kanaatlerimiz olustu. Tek basina ele alindiginda dahi Kuran bizi indigi gune goturur ve orda anlamamizi talep eder. Aksi takdirde tam bir anlayis anarsisi olusur. Tasavvuf ehline tas cikartacak sembolik anlayislar Kuran'a zorla onaylattirilir.  Kuran'i vahyedildigi ortamdan tamamen kopararak onu   kendi hevasinin kontrolune almak isteyenleri bu tasavvufculardan farkli gormuyorum. Tasavvuf ehlide ilmel yakini savunuyordu. Onlarin ciltlerce kitaplara ihtiyaci yoktu. Allah'tan direk ogreneceklerdi. Tasavvuf boyle dogmadimi. Sonu nasil oldu hepimiz biliyoruz. Allah yerine tapinilan diger kutsallar. Buna kimse engel olamaz, yanlis yola girdiginizde akibetiniz budur.Gunumuzde zikir ehline soru  "mesela falanca hocama sor" olarak daraltanlar gibi tasavvufcularda  falan seyhe sor seklinde darlastirmislardi. Oysa  bunlar tarihi bilgiye vakif olanlarca cok daha isabetli bir bicimde anlasilir.   

Ben  sehadet alemine intikal etmis  sekliyle   Kuran'a iman ediyorum. Tarihi mevsuklugu hic bir sekilde ciddi bir elestiriye   ugramamis olan  Kuran'a iman ediyorum. Anlami surekli degismeyen sabit olan fakat bununla cok genis mesajlar sunan bir kuran'a inaniyorum.   Sehadet aleminin ayetlerine karsi olan duyarliligim oraninca dogruya sevk edildigimize sunneti ilahinin kimseye iltimas gecmedigine inaniyorum.   Allah ancak yolunda geregince ugras verenleri ona ulastiracaktir.

Allah'a emanet

Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP

Sn.Avusturalyalı,

Kim kimi deşifre ediyor ve sıkıştırıyor bir daha söylermisin duyamadım?

Fena yakalandın ve köşeye sıkıştın çok fena!Bak şimdi senden bir alıntı yapıyorum ve sana tekrar soracağım:

M.Kul İddia etmişti:

"Kuran'in tarihte belli  bir doneme denk gelen vahyi o donem taninmadikca anlasilamaz."

Ulu-yol sormuştu ve tekrar soruyor ve de cevabını alana kadar da sormaya devam edecek:

Bir tane örnek verebilirmisin?Acilen bekliyorum.Sadece senden değil sana arka çıkanlardan da bir (1)adet örnek vermenizi bekliyorum.Ama bunun sen olmanı tercih ederim.

Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP

 Senin kulaklarin sagirda duymuyorsan ben ne yapabilirim.

Evet Avustralya'da yasiyorum, cok guzel bir ulke  ama bunun konuyla iliskisi nedir? Ha anladim beni desifre ediyorsun. Gerek yok isteyene her turlu detayimi verebilirim, kimseden cekindigim yok. Tek korkum senin gibi laf anlamayan kimselerle karsilasip durmak. Sana laf anlatmanin deveye hendek atlatmaktan zor oldugu ortada. Ikide bir nick degistirerek sitede anarsi cikarmak anlasilan seni zevkten kudurtuyor. Herkesin  zevki farkli. Fakat senden bu sirretliklerinin devamini arzu ediyorum, seni adam sananlar boylelikle ne oldugunu cok iyi anlayacaklar.

Gereksiz gormeme ragmen soruna cevap veriyorum.  Hicbiri, anladinmi  Hicbir kismi sihhatli olarak anlasilmaz. Sizin ugraslariniz bosa cunku fos iddialariniz artik herkes tarafindan biliniyor.

 Birde su muhakkak ki cahil ile ehil tartisirsa mutlaka sonunda kendini hakli goren cahil olacaktir. Bunun tersini hic gormedim. O yuzden seni anliyorum, kendini avutmaya devam edebilirsin.

Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP

Selam Muhliskul Kardeşim,

Gereksiz polemiklere girmek zorunda kalmanız gerçekten can sıkıcı. Her zaman aklımda bulundurduğum bir iki aspirin tavsiye umarım size de yarar sağlar.

- Cahillerle tartışmayın, bazıları aranızdaki farkı anlamayabilirler.

- Cahillerle tartışmayın, önce sizi bulundukları seviyeye çekerler, sonra da tecrübeleriyle alt ederler.

- Cahilin yanında kitap gibi sessiz ol.

Muhabbetle.

Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP

M.Kul İddia etmişti:

"Kuran'in tarihte belli  bir doneme denk gelen vahyi o donem taninmadikca anlasilamaz^

selam herkese.

vahyin ne muhammed resulle bağlantısı kalmıştır nede geçmiş dönemle.

ayetlerin muhattabı olarak muhammed resulu gören bir düşünce ile aynı şekilde kuranı anlamak için geçmiş dönemi tanımak arasında fark yoktur ikiside yanlış ve yanıltıcıdır.

kuranın evrensel hitabının üstünü örtmeye kimsenin gücü yetmez,hitaplar evrenseldir evrensel olan bir hitapı anlamak için geçmişe ihtiyaç yoktur.

son nebi kendi dönemine hitap eden vahyi en güzel şekilde uygulayıp yaşamıştır,ve ödül olarak ta cenneteki makamındadır.

evrensel bir kitabın evrensel mesajı bu dönemi ilgilendiriyorsa geçmişe gitmenin bize getirisi ne olabilir.

birbirimizi kırmadan üzmeden şu vahyi nasıl anlarız diye çalışırsak iblisin nasıl kahrolacağını hepimiz çok iyi biliyoruz.

hep birlikte iblisi kahredip fitne sokmasına müsade etmeyelim.

selam herkese

Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP

Merhaba degerli Elmuh, cok dogru soyluyorsunuz, katilmamak mumkun degil. Yalniz suda bir gercek ki bu kimselerin siteye kara bulut gibi cokmelerinede musade edilmemeli. Bu kimselerin bana karsi saldirganlasmalari, bloflerinin sokmeyisinden kaynaklanmaktadir. Vaktim oldukca hepsini ayni kefeye koymadigim bu inatcilara    sabir ve sebatle karsi durmaga devam edecegim. Allah'a emanet olun.