Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP

Sevgili İbrahimizm,

Abdestin maddi temizlik olduğunu, salat için toplanılacağı zaman yapılması gerektiğini düşünüyorum. Elbette her iş manevi temizlik, arınma için araçtır.

Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP

İrahimizm!!! Yazdı: 

efenim abdest aslında temizlik değilde aslında zihin temizliğidir..el yıkaması şu anlama yüz yıkaması şu anlama gelir vs vs diyerek işin içinden çıkma çabaları vardı..hani ayetin BATİNİ MANASI nı!!!,yakaladıkları net olamayan görüşlerine didikleteceklerdi...

dostlar..abdesttin zihin vs bilmem ne ile alakası yok..alaka temizlik..

ve öyleyse;

Ey iman edenler, namaza kalktığınız zaman yüzlerinizi ve dirseklere kadar ellerinizi yıkayın, başlarınızı meshedin ve her iki topuğa kadar ayaklarınızı da (yıkayın.) Eğer cünüpseniz temizlenin (gusül edin); eğer hasta veya yolculukta iseniz ya da biriniz ayak yolundan (hacet yerinden) gelmişse yahut kadınlara dokunmuşsanız da su bulamamışsanız, bu durumda, temiz bir toprakla teyemmüm edin (hafifçe) yüzlerinize ve ellerinize ondan sürün. Allah size güçlük çıkarmak istemez, ama sizi temizlemek ve üzerinizdeki nimeti tamamlamak ister. Umulur ki şükredersiniz.

Ben salatın şekilsel bir ritüel olmadığını artık anlamış bulunuyorum ve salatın fiziksel ön hazırlığının, temizlik şartı olduğunuda görüyorum..

Öyleyse salat edecekler,salat talipleri bedenen temiz olmak zorundalar..salat için bir araya gelindiğinde kimse kimseyi kokusuyla rahatsız etmesin amaç bu..

açıkça temizlik...

salatın ne olduğunu sen elbet biliyorsun..salat=namaz değildir..ve namaz=salat değildir..

namaz=tespihtir ve tespih=namazdır.. (İbrahimizm!!!)

Mrhaba!

Evvela, “namaz tesbihtir, tesbih namazdır” saptaması kökten yanlış. Tesbih, bütün varlık aleminde olduğu gibi, inananın da, her gün 24 saat, bütün hayatını kapsayan Rabb’ine yaptığı kulluğunun bütünüdür.

Maide 6 ayetinin “…ve in kuntum cunuben fettahherû…”ye ve Nisa 43’ün “…hatté teğtasilû…”ye kadar olan bölümün maddi temizlenme / su ile yapılan yıkama/yıkanma olduğunu savunanlara birkaç sorum olacak.

 “…yüzlerinizi ve dirseklere kadar ellerinizi yıkayınız!...” (iğsilû).

“…ve başınızı meshedin (silin, sıvazlayın) ve topuklara kadar ayaklarınızı da!...”(imsehû).

“…ve şayet cünüpseniz, tamamen/baştan aşağı temizlenin!...” (fe-ittahherû / hatté teğtesilû).

Arapça’da el, parmak uçlarından omuza,. ayak da, kalçaya kadardır.

1-Niçin, elleri bileklere yada omuzlara yada (olması gereken yere) gerekli olduğu kadar denmemiş de, dirseklere kadar, deme gereği duyulmuş? Bunun makul bir açıklamasının olması gerekmez mi? Yüz için bir sınırlama getirilmemişken eller için neden sınırlama getirme gereği hasıl olmuş?

2-Ayaklar nereden başlayarak topuklara kadar meshedilecek? Şayet topuklara kadar denmeseydi, siz ayakları, deyince, sadece parmakları mı meshedecek yada yıkayacaktınız?

3-Baş ve ayakları ne ile, neden dolayı, niçin, ve ne kadar meshedeceksiniz? Başınızın ve ayaklarınızın kiri, pası, teri, pis kokusu meshetmekle çıkıyor mu?

4-“Şayet cünüpseniz”, neden bütün vücut yıkansın! Gerekli yerler gereği kadar yıkansa niçin yeterli olmasın?

5-Unutulmasın ki, bir de  “cünüben” (cünüplerken) salata yaklaşmayacaksınız”ın yanında, “sükérâ”; sarhoşlar iken de ne dediklrinizin farkındalığına varıncaya dek de salata yaklaşmanız yasak. Peki ne dediğinizi bilemeyecek kadar zil zurna sarhoşsunuz, hangi bilinçle/ayıklıkla salata yaklaşmamanızın gerekliliğinin şuurunda olacaksınız? Allah haşa ne dediğini, kime hitap ettiğini bilmiyor mu? Allah zil zurna sarhoşa “yaklaşma” der mi? Bilincini yitirmiş sarhoş söz dinler mi?

6-Yüzler, eller, başlar, ayaklarla yetinmeyip, "banyo yapın" denseydi, çıkarsadığınız kesin bedensel temizlik anlayışınıza daha uygun düşmez miydi? Siz osaydınız; bu dört organı, şurdan şuraya kadar yıkayın/meshedin deme yerine, komple gerekli olan temizliği yapınız..." demeyi tercih etmez miydiniz?   

7-Salat için ön temizlik yapacaksınız, belki de cünüpsünüz… su da yok. Temiz toprağa teyemmüm yapacaksınız; bir, yüzünüzü bir de ellerinizi o toprakla meshedeceksiniz..! Kirliliğinizden, terinizden, cünüplülüğünüzden temizlenmiş oluyor musunuz? Görüntünüz ve kokunuz olumlu yönde tebdil oluyor mu?

Bununla ilgili bir önemli sorum da şu: Şayet yüzler ve ellerden maksat vucudunuzun birer organları ise niçin başınız ve ayaklarınız teyemmümde devre dışı bırakılmışlar?

8-Maide 6. ayetin sonunda “Allah sizi pek pak/ter temiz yapmak istiyor, sizi sıkıştırıp preslemek istemiyor!” deniyor. Buradaki temizlik maddi temizlik midir?

9-7.ayette “Allah’ın size verdiği nimetini/Zikri’ni ve Onunla yapmış olduğunuz (iman) sözleşmesini; hani;“dinledik ve itaat ettik” demiştiniz, hatırlayın/unutmayın! Allah’a saygılı olun! Çünkü Allah yüreklerin içinde barındırdığını çok iyi biliyor.” Bu ayetin 6. ayet ile bir bağlantısı yok mudur?

Şayet 6. ayetin başı ile 7. ayet arasındaki bağlantıyı fark ede bilseydiniz, bu arınmanın imanî bir arınma olduğunu, bu ve Nisa 43. ayetteki hitabın da özelde münafıklara hitap olduğunu anlardınız.   

Muhabbetle.

Abdurrahman

Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP

Sayın ibrahimizm!!!,

Çok çok özür dilerim. Haddimi aşmışım, ulemaya saygım sonsuzdur.

Kalın sağlıcakla. 

Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP

Tekrar özür dilerim. Olduğunuz yerde ağzımı açmayacağım bir daha inşaallah.

Allah'a emanet olun.

Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP

O kadar geniş kapsamlı olarak tüm Hanifdostlar sitesini kast etmedim. Sarf ettiğim cümle maksadını aşmış olsa gerek. Siteden gitmenize ben sebep olmayayım. Gitmenize gerek yok. Ben siteden gidiyorum anlamında söylemedim. Ben de gitmiyorum, şayet söydiğimden bunu anladıysan.

Sitede kal sağlıcakla. Benim arzum bu. Kimsenin siteden ayrılmasını istemem. Hele benim yüzümden hiç istemem. Gidersen daha çok üzülürüm.

Muhabbetle.