HANiFDOSTLAR.NET

 

Kuran Müslümanı
 

(Şahıs odaklı din anlayışından Allah odaklı din anlayışına...)

Ana Sayfa Hanif Mumin  Iste Kuran Kurandaki Din  Kur'an Yolu  Meal Dinle Sohbet Odasi Hanifler E- Kitaplik Kütüb-i Sitte ?  ingilizce Site Kuran islami Aliaksoy Org  Hasanakcay Net Tebyin-ül Kur'an Önerdiğimiz Siteler Bize Ulasin

 

- Konulara Göre Fihrist

- Saçma Hadisler

- Hadislerin-Sünnetin İncelemesi

- Haniflikle İlgili Sorular Cevaplar

- Misakın Elçisi Kim?

- Kuranda Namaz/Salat

- Onaylayan Nebi

- Kuranda Namaz/Salat

- Enbiya 104

- Kuranda Yeminler

- Adem Hakkında Sorular

- Ganimetleri Resulün Eline Nasıl Vereceğiz?

- Allahın ındinde YIL ve DOLUNAYLAR

- Abese ve Tevella

- Hadisçilerce Tahrif Edilen Ayetler

- Mübarek Yer, Mübarek Vakit

- Arkadaş Peygamber

- Kuranın İndirilişinden Günümüze Gelişi

- Bir Türban Sorusu

- Kuran ve Bize Öğretilenlerin Farkı

- Namazın Kılınışı

- Hadislere Göre Namaz

- Kuranda Salat Namaz mıdır?

- Kuran Yetmez Diyen Uydurukçular

- Bizler Hanif Dostlarız

- Sahih Hadis mi İstersiniz?

- Hakkı Yılmaz'ın Tebyin Çalışması

- Kur'anı Anlamada Metodoloji

- Tarikatçıların Çarpıttığı Birkaç Ayet

- Nasıl Kur'an Okuyalım?

- Kur'anı Kerim Nedir?

- Kur'anda Oruç

- Allah'sız Bir Din ve Allah'sız Bir Kur'an İnancı

- Kuransız Bir İslam Anlayışı ve Müşrikleşme

- Meal Çalışmasına Davet

- Allah Şahit Olarak Kafi Değil mi?

- Doğru Hadisleri Ne Yapacağız?

- Kur'andaki Muhammed ve Peygamberlerin Misyonu

- Mahrem, Avret, Ziynet

- Nur Suresi Çeviri-Yorum

- Cilbab

- Resule İtaat Ne Demektir?

- Hadis Kalburcuları ve Kalburları

- Kur'anı Kerim'in İndiriliş Gayesi

- Kur'anda Amellere Karşı Cahili Yaklaşım

- İslamdışı İnanışlara Kur'andan Örnekler

- Biri Şu Haram Üretim Tesislerini Kapatsın

- Tasavvufta İslam Var mı?

- İslamda Delil Sorunu

- Kurban Kesmek

- İlahi Hitabın Serüveni

- Ecel Nedir?

- Şirk, İşrak, Müşrik, Müşareke, Müşterik

- Büyü Yapan ve Yaptıranlar

- Peygamberlere Karşı Rabbani Yaklaşımlar

- Salat-ı Tefriciye yada Zikri Çarpıtmaya Bir Örnek

- Mucize Nedir?

- Ayrılıkların Nedenleri

- Sıfır Hata veya Kur'an

- Haniflik Nedir?

- Rabıta İle Şeyhlere Tapanlar

- Hadis Zindanının Mezhepçi Mahkumları

- İslam Dininin Öğrenilmesinde Kaynak Sorunu

- Fasık ve Münafıkların Genel Tanımlaması

- Hadisler, Hıristiyanlık ve Selman Rüştü

- Kur'anı kerim'in İndiriliş Gayesi

- Müstekbirlere Karşı Cahili Yaklaşım

- Halis-Hanif İslam

- Kur'anda Şefaat

- Fuhuş Tellalı Tefsirciler

- Hayızlıyken Neden Namaz Kılınmasın?

- Cebrail, Vahiy, Melek

- Dindarlıkta Müşrikleşme Temayülü

- Büyü Yapan ve Yaptıranlar

- Yaratılış, Adem, Havva

- Kur'an Yerel mi, Evrensel mi?

- Reform Dinde mi, Dindarlıkta mı?

- Ne Mutlu Tağutu Olmayanlara

- Peygambere Saygı(?)

- Hadislere Kanıt Diye Gösterilen Ayetler

- Allah Nazara Karışmadı mı?

- Kur'anı Kerimle Amel Etmek Mümkün mü?

- Kur'anda İnkar Edenlerin Vasıfları

- Müminlerin Vasıfları

- Allah'ın Vasıfları

- Kur'anın Vasıfları

- Dine Karşı Cahili Yaklaşımlar

- Kur'an Merkezli Din

- İrin Küpü Patladı; Mevlana

- Hurafe ve Bidatlar

- Peygamberi Tanrılaştırma

- Hz. İsa'nın Ölümü

- Allah'ın Mesajının Adı: Kelamullah

- Allah'ın Resule Uyarıları

- Kur'ana Göre Tenkit ve Eleştiri Nasıl Olmalı?

- Kur'anda Sevgi

- Sofuların Devlet Desteğiyle Desteklenmesi

- Hans Von Aiberg Aldatmacası

- Kabir Azabı Safsatası

- Kur'an Kıssalarının Önemi; Masal Değiller

- Kur'anda Toplumsal Sünnetler

- Tefsirde İsrailiyyat

- Kardeş Evliliği Olmadan Çoğalma

- Hans Von Aiberg Tutuklandı

- Kur'anda Tevbe Kavramı

- Yaşar Nuri Öztürk'ün Yorumuyla Namaz

- Karadelikler; Bir Büyük Yemin

- Mezhepçilerin Ümmi Açmazı

- Kabe Nedir? Mekkede midir, Kudüste mi?

- Kur'anda Ruh Kavramı

- Kur'anda Nefs Kavramı

- Amin Kavramı ve Putperestlik

- Diyanet İşleri Başkanlığının Sitemize Cevabına Cevaplar

- Resul ve Nebi -1

- Resul ve Nebi -2

- Sapık Bir Fırka: Hansçılar

- Cihad mı, Çapulculuk mu?

- Kur'an Deyip Namazı Yok Sayanlar

- Cennete Sadece Müslümanlar mı Girecek?

- Kur'anda El Kesme Cezası var mı?

- Nazar veya Göz Değmesi Var mı?

- Şehadet Getir, Münafık(?) Ol

- Kur'anda Eleştiri Metodu

- Hacc Mekkede mi, Bekkede mi?

- İslami Tebliğde Kur'an Metodu

- Saptırılan Kavram: Mekruh

- Kur'anda Cuma Namazı var mı?

- Of Be Kader, Allah mı Suçlu Yoksa Biz mi?

- Kader Açısından Cebir ve İhtiyar

- Baban Peygamber Olsa Ne Yazar

- Kur'anda İnsan Hukuku

- Vahdet-i Vücud, Şirkin Alası

- Tasavvufi Bilginin Kaynağı Vahiy mi?

- İslam'da Resullük Son Bulmuştur

- Teveffi Kelimesi ve Arap Dili

- Tasavvuf Üzerine Düşünceler

- Nefis Mertebelerinin İç Yüzü

- Allah Rızası Anonim Şirketi; Tarikatlar

- Tasavvuf ve Eşcinsellik -1

- Tasavvuf ve Eşcinsellik -2

- Nakşi Şeyhi Allah'ın Avukatı mı?

- Kur'anda "ve+la" Öbeği

- Putlar ve Tapanlar

- Son Peygamberimizin Okuma Yazması

- Mesih ve çarpıtılan Bir Ayet

- Hac İzlenimleri

- "Üzerinde 19 var" da Son Nokta

- Secde Emri

- Kur'andaki Hac

- Aracıların Gaybı Bildiği İnancı

- Tarikatçı - Müşrik Karşılaştırması

- Gazali'nin Kadına Bakışı

- Kur'anda Kadına Verilen Önem

- Başörtüsü Allah'ın Emri Değil

- Başörtüsü Takmak Kur'anda Var mı?

- Kur'anda Kadın Dövmek Var mı?

- Cariye, Köle; Utanmaz Mealciler

- Kadına Yönelik Şiddet

- Sünnet Edilen Kızın Öyküsü

- Erkekçe ve Kadınca Meal Konusu, Nebe 33. Ayet

- Harem - Selamlık Kimin Emri?

- Zina, Evlilik ve Örtünme Adabı

- Cariyeleri Aç, Hür Kadınları Kapat (!)

- Çok Eşliliği Yasaklayan Ayetler

- Kur'ana Göre Evlilik Hukuku

- 2 Kadın = 1 Erkek, Uydurma mı?

- Danimarkalı mı Sapık, Buhari mi?

- Ebu Hanife, Cariyenin Avreti

- Nisa 25, Hür Kadın ve Fahişe İfadesi

- Maymunların Hadisi ve Recm Vahşeti

- Hz. Muhammed'in Tebliği

- Peygamberi Tanrılaştırma

- Angarya Haline Getirilen İbadet

- Buhari'nin Hadislerini Buhari Yazmamıştır

- Hadis ve Sünnet Gerçeği

- Uydurma Hadisler, İslamın Kara Boyası

- Hadisler Dinin kaynağı Olamaz

- Uydurmaların Sınırı Yok; Şeytan Geyiği

- Beşeri Hükümler Neden Kutsal Oluyor?

- Hadis - Kur'an Çelişkisi

- Kur'anda/Dinde Olanlar ve Olmayanlar

- Cehennem'den Çıkış Yok

- Kur'anda Tağut

- Ebu Hureyre Gerçekte Kimdir?

- Hadis - Mantık Çelişkileri

- Kurban ve Kurban Bayramı Nereden Geliyor?

- Hadislere Göre Kur'an Eksiktir

- Bildiri: İslam Anlayışında Reform

- Arapça mı, Arap Saçı mı?

- Koca mı Üstün, Allah mı?

- Esbab-ı Nüzül Komedi Hadisleri

- İşte Geleneğin Dini

- Ulul Emir İle Kim Kastediliyor?

- Kul Hakkı

- Yezidi Bir Gelenek: Aşure Tatlısı

- Hz. İbrahim'den Asrımıza Dersler

- Taklitçiliğin Boyutları

- Seb-ul Mesani Nedir?

- Kelle Sayılarak Gerçek Bulmak

- Kıyamet - Mahşer Günü ve Sonrası

- Kur'anda Namaz Vakitleri

- Kur'anda Cuma Konusu

- Salih Olmak Yetmez

- Hudeybiye Anlaşması Uydurma mı?

- Kitap Yüklü Eşekler

- Kur'andaki Hac

- Hz. Nuh'un Oğlu Kimdi? İftira mı?

- Ruhun Ağırlığına Başka Bakış

- Hz. İbrahim Yalancı Değildi

- İncil'de Kadına Bakış

- Şirkin Büyüğü Küçüğü Olur mu?

- Kur'andaki Abdest ve Hijyen

- Din de Bir Araçtır

- Kur'an Okumanın Zararları

- Kur'anda Dua Ayetleri

- Kur'anda Tarih Kavramı ve Bilinci

- Şekilsel Secde Kur'anda Yok mu?

- Salat ve salatı İkame

- Kur'andaki Emr Kavramı Üzerine

- Dindar İnsanlar Şirk Koşar

- Alak Suresinin İlk Beş Ayeti

- Men Arefe'nin Çözümü

- Kur'andaki Av Yasağı

- Fıtrat ve Namaz Vakitleri

- Kur'anda İnsan Hukuku

- Din Büyüklerini Tanrılaştırma

- Allah'a ve Muhammed'e Değil

- Kur'andaki Örnek Tevekkül

- Şekilsel Rüku Kur'anda Yok mu?

- Hz. İbrahim Kuşları Kesti mi?

- Ehli Sünnet Dininin Anayasası

- İnsan Allah'ın Halifesi mi?

- Kur'an Üzerinde Düşünmek

- Şirkin Kuyusuna Düşenlere Uyarılar

- Kur'an Ölülere Okunmak İçin mi İndirildi?

- Ayda Okunan Kur'an Masalı

- Hz. İbrahim, Safa ve Merve Masal mı?

- "Haç"er-ul Esved (!)

- Mevlana Sahte Bir Peygamber Değil mi?

- Tasavvufun Tanrısı İki Zıttır

- Kur'andaki Tasavvuf: Teveccüh

- Önce Batıl ve Hurafe İle Savaşalım

- Resuller Haram Kılamaz mı?

- Elçi Muhammed ile İnsan Muhammed'in Farkı

- Tarikatlarda Aracılar Rezaleti

- Nur Suresi 31. Ayet Nasıl Çarpıtılıyor?

- Sırat Kıldan İnce, Kılıçtan Keskin mi?

- Kur'anda Zalimler

- Bütün Mehdileri Çöpe Atıyoruz

- Kur'ana Göre Ramazan Ayı ve Haram Aylar

- Tasavvufçuların İlahı; Varlık ve Yokluk

- Tasavvufçuların Küçük Putları

- Sünnet Etmek yaratılışı Değiştirmedir

- Son Peygamberimizin Mektupları

- Fıtrat ve Namaz Vakitleri

- Mescid-i Aksa Nerede?

- Büyük Kandırmaca: Hadis

- Kur'an Neden Arapça Olarak İndirilmiştir?

- Kimin dini? Kimin Kitabı? Kimin Meali?

- Evliya Kelimesinin geçtiği Ayetler

- Şimdiye Kadar Yaşanan İslam

- Ayın Yarılması Diye Bir Mucize Yoktur

- Kabe Dikili Taş Değil mi?


Up | Down | Top | Bottom
 
Şu da emredildi: Yüzünü dine bir Hanif olarak çevir. Sakın müşriklerden olma.

Yunus Suresi 105

Ben bir Hanif olarak yüzümü gökleri ve yeri yaratana döndürdüm. Müşriklerden değilim ben.

Enam Suresi 79

İbrahim ne bir Yahudi idi, ne de bir Hıristiyan. O sadece hanif bir müslümandı. O müşriklerden değildi.

Ali İmran Suresi 67

Şu da kuşkusuz ki, İbrahim başlıbaşına bir ümmetti; bir Hanif olarak Allah'ın önünde eğiliyordu. Müşriklerden değildi.

Nahl Suresi 123

De ki Allah doğrusunu söylemiştir / vaadinde sadıktır.Haydi artık Hanif olarak İbrahim'in Milleti'ne uyun! Müşriklerden değildi o.

Ali İmran Suresi 95

Allah'a ortak koşmadan, Hanifler olarak... Allah'a ortak koşan kişi, gökten düşmüş de kendisini kuşlar kapışıyor veya rüzgar onu uzak bir yere fırlatıp atıyor gibidir.

Hacc Suresi 31


Up | Down | Top | Bottom

HABERLER

 

 








 

 

  Hanif Islam

 

Kur'an Hükümleri ve Kavramları
 Hanif Dostlar Ana Sayfa -> Kur'an Hükümleri ve Kavramları
Konu Konu: Cennette oturak alemleri, huriler yok. Yanıt YazYeni Konu Gönder
Yazanlarda
Gönderi << Önceki Konu | Sonraki Konu >>
Saffet Metin
Uzman Uye
Uzman Uye


Katılma Tarihi: 07 ekim 2008
Yer: Turkiye
Gönderilenler: 672
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı Saffet Metin

Sayın Ebu Kerem,

Ulus devlet Aydınlanma ve Fransız ihtilalinin fikri yapısı, Endüstri devriminin  maddi şartları altında o zamanın ulaşılması gereken hedeflerinden biri idi.

Şartlar bunu zorluyordu.

Yoksa birileri oturup toplum mühendisliği yaptığı için değil.

Bazı gruplar toplanıp, şartların bu olduğu , gidişatın bu olduğu, ondan dolayı dünyanın şöyle şekillenmesi gerektiği gibi görüşlerin savunulduğu kongreler yapmış olabilirler. Bu gün de bu yapılıyor. Ama kimse oturup dünyayı şekillendiren mühendislik yapmıyor. Bu mühendislikleri büyük devletlerin gizli servisleri yapıyor olabilirler.

Eski dünyada her taşın altından İngiltere çıkardı. Bir dönem Rusya çıkyordu. Şimdi Amerika. Bu çok Normal yani.

Osmanlı, Avusturya Macaristan tarım imparatorlukları idi. Tarım imparatorlukları dine dayalı olurdu. Aydınlanma dinin hakimiyetini kırdı. Endüstri  devrimi şartları da tarıma dayalı imparatorluk yapısını yok etti.

Emperyalizm dünyanın şartlarına göre her dönem var.
Endüstri devrimiminden önce kolonicilik vardı. Endüstri devriminden sonra sömürgecilik oldu.

Sömürgeler ikinci dünya savaşından sonra güya bağımsız oldular ama fiilen hala ingiliz milletler topluluğu, francophone milletler topluluğu  falan hala var. Hala eski sömürgeler efendilerine secde ediyorlar. Eğitimlerini falan onların dilinde yapıyorlar.

lutfen M. K  paşa büyük bir LİDER dir. Lİder Orkestra şefidir. Şefsiz orkestra olmaz. Onun için bir senfoni orkestrası  Herbert von Karajan yönetiminde mi, yoksa bando şefi yönetiminde mi önem taşır. Birinin yönetiminde harikalar yaratırken, ötekinin yönetiminde sürünür. 

Ama işte lutfen o büyük insanı , en iyi piyanoyu da o çalardı, kemanı da o çalardı, viyolenselde, Kontrbas ta harikaydı, Çalınan bestelerde onun eseriydi. Tek başına bir orkestraydı. Her ana doğurmaz böyle bir aslan şeklinde sunulunca , dediğiniz tepkiler oluyor. Sen neymişsin be abi tepkileri oluyor.  Dediğiniz gibi Rıza Nur  olmasa şu iş olmazdı tepkileri oluyor.

Rıza Nur, Tuu kaka edilen bir adam değildir ki Türkiyede. Çok değerli adamlar şu veya bu kusuru nedeniyle, liderle, ekiple veya ekiplerin ekipleriyle anlaşamadığından tepelerde kalamayabilirler. Ama genel olarak başarıları da bağlı olduğu lidere hamledilir. Savaşları komutanlar kazanır, Askerler meçhul askerlerdir. Filmler de jönlerin filmidir. Figüranların adı yoktur.


Liderlerin arkasında bir ekip olur. Bazıları bilinir, bazıları bilinmez. DR. Rıza Nur. Bu ekipte başarıları olan bir adamdı. İnönü, Celal Bayar da liderin en yakınları idi. Bu kişilerin de kendi ekipleri vardı. Örneğin Menderes Celal Bayarın, Refik Saydam, Nevzat Tandoğan İnönünün ekibinden insanlardı.   Lider kadrodan istediği ile çalışır. Bu normal, nasıl herşeyi Menderes, Demirel, Özal ve Tayyip Erdoğan yapmıyor. Arkasında geniş bir ekip çalışıyor. Yemeği kotarıyor. Yenecek hale geliyor. Lider bu yemek yensin mi yenmesin mi, gaz mı yapar, ishal mi yapar,veya uygulasak iyi mi olur, olmaz mı yı tartışıyor.  

İttihat ve TErakkinin Tarihini incelerseniz adamlar 1900 lerin başında bir araştırma yapmış ve bu araştırma sonucunda Türkiyenin ancak 120 yılda 1900 lerin başındaki FRansa seviyesine gelebileceği hesaplanmış. Bugün de 1975 lerin Fransa sı, 1980 lerin İtalyası seviyesindeyiz.

İşin esası Ekonomik gelişmedir.Bİr hükümetin bundan başka işi yoktur denilebilecek kadar önemlidir. Çünkü her fonksiyonun parayı ilgilendiren bir yönü vardır.   Zenginsen Aşk rüyası görürsün, fakirsen kemik rüyası.(Orhan VEli Kanık)  Tatar Ramazan filminden bir replik. " İşin esası Lokmadır, lokma " .

M. K Paşa ( maalesef Hayrettinin yazısından sonra iletimde Lutfen Forumu zor duruma sokmayalim ve lutfen yazdımmı Lutfen Forumu zor duruma sokmayalim lafı geliyor. BU virüsü yapan ın kolunu bacağını kırsın Allah. Arkadaşlar iletilerinizde Lutfen Forumu zor duruma sokmayalim veya lutfen yazamıyorsunuz.  ) , kanlı bir diktatör değildi. Elbetteki içerdeki isyanlarda yumuşak davranamazdı. Asılanların hepsi de masum falan değildi. İngilizi, padişahçısı, dincisi, ittihatçısı , onu öldürmek isteyen o kadar çok adam var dı ki. Ayrıca bazı olaylar kendi çevresindeki kraldan çok kralcı ekibin hatalarından da kaynaklanmaktadır.

Mesela Bir İskilipli Atıf hoca olayı böyledir. Kanuna nizama saygılı bir adam, şapka devriminden bir yıl önce yazdığı bir risale yüzünden Üç Aliler denilen İstiklal Mahkemesi yargıçlarının şahsi tasarrufu ile (kel ali, kılıç ali ötekini hatırlayamadım. ) , bu adam rejim muhalifidir diye astırılmıştır. Yazıktır. Maalesef kuruların yanında yanan bir yaştır.

Ama bir İstiklal mahkemeleri olayı olmadan da Türkiye Cumhuriyeti devleti oturmazdı. Kurular yanmalı, Yeniçeriler kaldırılmalıdır. Ağalık vermekle, efelik vurmakla oluyor. Bu işler böyle.


Bir üçüncü selim, yumuşak huylu bir kişi olmasa Kabakçı Mustafa İsyanında bütün yeniçerileri yok edebilirdi. Yok etmedi, kendi yok oldu. Fesadın halli 2. Mahmuda kaldı. Öyle makamlarda oturanların, nizamı alem için kuru gürültüye pabuç bırakmaya hakları yoktur.

Neredeyse 1980 lerin başına kadar, Devletler hukukunda  iç isyanlar devletlerin kendi iç işi sayılırdı. O zamanlar isyana verdiğin tepki, bastırma şekli  çok sert bile olsa bu sorun olmazdı. 1980 lerden evvel Sırbistan Kosova Arnavudlarının canına okusa, bu normaldi. Onun iç sorunuydu. Devletlerin iç sorunlarına karışmaya kimsenin hakkı yoktu. 1980 lerden sonra böyle hareketler insan hakları sorunu kabul edildi ve Uluslararası toplumun müdahelesi kabul edildi. Onun için Belgradın bombalanmasına kimse ses çıkaramadı. Hatta Sırbistanın büyük abisi Rusya bile. 

Herşey kendi şartları altında değerlendirilmelidir. 1930 , 1930 şartlarında, 2009, 2009 şartlarında değerlendirilmelidir. Böylesi hem ilmen doğru, hem de daha hakkaniyetli olur.

Tağut tanımınız Lutfen  M. K. A  ya uymammaktadır.   Çünkü dine düşman değildir.Dini yok etmek gibi bir vizyonu ve misyonu yoktur. Dine büyük hizmetler yapmıştır. Din adamlarını devlet memuru yaparak sürekli maaş ve sosyal güvenceye kavuşturan odur.

Ama dinciler çıkarları gittiği için ona düşmandır.Toplum üzerindeki otoritelerinden faydalanarak fesad çıkarmaya çalışmışlardır. O da bundan dolayı onlara baskı yapmış, gerekli ayarı vermiştir.

Tağut kavramı maalesef Türkiye de Dinci olmayan hükümetler döneminde , örneğin ecevit gibi  , çok ön plana getirilir. Laik uygulamalar , tağutlukla telin edilir. Ama iktidarda Saadet, Ak Parti falan olunca Tağutluk kalkar. 

Siz böyle herşeyi yerli yersiz kullanırsanız, hele ki yanlış kullanırsanız, Kur'anın o kavramını da yalama yaparsınız. 


Herkese SElamlar, 









__________________
Allah Aklını kullanmayanların üzerine pislik yağdırır.
Yukarı dön Göster Saffet Metin's Profil Diğer Mesajlarını Ara: Saffet Metin
 
Guests
Guest Group
Guest Group


Katılma Tarihi: 01 ekim 2003
Gönderilenler: -259
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı Guests

"Osmanlı, Avusturya Macaristan tarım imparatorlukları idi. Tarım imparatorlukları dine dayalı olurdu. Aydınlanma dinin hakimiyetini kırdı. Endüstri  devrimi şartları da tarıma dayalı imparatorluk yapısını yok etti."

Çok doğru bi tesbit Saffet kardeş,tarım kişinin Allah'tan beklentisidir.Endüstri/teknoloji ise insanın kendi üretimidir.Yani tarımda malzeme ve üretim Allah'a aittir,dolayısıyla kişi haddini bilir ve sonucu Allah'tan bekler,tevekkül eder, azmaz,şükreder.Teknolojik üretimde ise malzeme Allah'a ait olsada (Bu bile değişime uğrar) üretim insana aittir,yani inisiyatif insandadır.Buda onu azdırır.Allah'a ihtiyacı olmadığı zannına kapılır,"ne oldum" delisi olur.Kendini müstağni görür.Ateizmin ve darwinizmin çıkış yıllarının endüstri devrimiyle zamanlama olarak aynı döneme denk gelmesi tesadüf değildir.


Yukarı dön Göster Guests's Profil Diğer Mesajlarını Ara: Guests
 
ebukerem
Ayrıldı
Ayrıldı


Katılma Tarihi: 21 mart 2009
Gönderilenler: 483
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı ebukerem

Sayın Saffet Metin,

bir çok şey yazmışsınız fakat yazdıklarınız - kusura bakmayın - resmi yalanlar ve orta okul lise kitaplarındaki bilgiler. hayat ise çoğu konuda sizinle hem fikir değil.

daha fazla uzatmayı gereksiz buluyorum; her şeyden önce sizinle HAYAT, DİN, HAYATIN ANLAMI-AMACI ve ARAÇLARI, İLAH-RAB gibi temel konularda çok çok farklı inanıyor ve düşünüyoruz. tartışmamızın bir anlamı yok.

PARADİGMALARIMIZ SİYAH VE BEYAZ KADAR FARKLI..

böyle olunca boşuna nefes tüketmemek lazım çatışarak tartışarak, Kuran da öyle diyor zaten, anlaşmazlığa düştüğünüz şeyleri Allah size haber verecek kıyamet günü diye.

o yüzden bundan ötesi kişisel kırgınlık ve saygısızlığa uazanabilir en iyisi birbirimiz hakkında iyi temennilerde bulunup bu tartışmayı burada noktalamak diye düşünüyorum. en azından ben daha fazla uzatmayacağım.

selam ile.



__________________
yalnız Allah'a teslim ol ve şahitliği dosdoğru yap...
Yukarı dön Göster ebukerem's Profil Diğer Mesajlarını Ara: ebukerem Ziyaret ebukerem's Ana Sayfa
 
Saffet Metin
Uzman Uye
Uzman Uye


Katılma Tarihi: 07 ekim 2008
Yer: Turkiye
Gönderilenler: 672
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı Saffet Metin

Sayın Ebu Kerem, 

Dinle ilgili konularda anlaşamadığımız açık. Bu birbirimizin kalbini kırmak için sebeb değil.

Müslüman dünyasında bir tağut varsa, O da emevi tağutlarıdır.

O zamanın Müslümanları bu tağuta uyup uymama konusunda  müthiş bir imtihana çekilmiştir. O fitne devri boyunca dörtte üçü öldürülmüştür. 

Muaviye, Yezid, Mervan, Abdülmelik ve Zalim Haccac ortamın canına okumuş, sahabenin dörtte üçünü katletmiştir. Bu insanlar gerçekten Kur'anın istediği gibi tağutla mücadele etmişler ve Kur'anın imtihanını geçmişlerdir gözümde.

Ama tağut galip gelmiş, ve dini Kur'an dışı kaynaklarla yeniden yapılandırmış, tağuta karşı çıkma yerine Ulul emre itaat kültürünü egemen kılmıştır.

Biz bugün bu tağutların içini boşalttığı kavramları, Hadis uydurarak, bunlarıda katlettikleri sahabeye  nispet ederek, içine İsraliyyat,Mesihhiyyat  ve feodal Arap zihniyeti boca edilen bir dini tartışıyoruz.   

Çünkü , Ebu Kerem arkadaş bu konuda bu kadar bastırıyorsa vardır bir bildiği diye araştırma yaptım. Bu tağut kavramını 1980 lerde Hicret dergisinde okumuştum. Marjinal bir düşünceydi. Tc tağuttu. Diyanetin hocaları tağutun adamları idi. Adamlar Sakalsız imam olmaz, sakal sünnettir, Diyanetin sakalsız hocaları  ardında namaz kılma diye yazarlardı dergilerinde. Ben de senin din dediğin kıl tüy olayımı, bunun dine, topluma ne faydası var. Dedim ve ilgilenmedim bunlarla. Bana göre asıl tağutun adamları onlardı.

İslam tarihinde , daha sonradan zorba hükümdarlar gelmiştir. Ama hiçbiri  Ümeyye tağutluğunu yapmamıştır. 

Mustafa_Kemal_Paşa   ümeyyenin yaptığını yapmadı ki. Bilakis din adına Allahın indirdiğini değil Tağutun uydurduğunu insanlara dayatan anlayışla mücadele etti. Onun sayesinde biz bugün din hakkında böyle herşeyi tartışabiliyoruz. 

Adam güzel şeyler yaptı. Daha Cumhuriyetin başında çok partili demokrasiye geçmek istedi. 1923 te Terakkiperver Cumhuriyet Fırkası, 1930 da Serbest fırka denemeleri oldu. Şartlar uygun değildi. Olmadı. Ama bunlar bile onun iyi niyetini ortaya koymaktadır.

Neyse  din hakkındaki görüşlerimiz ne olursa olsun, üslubumuza dikkat edersek kişisel kırgınlık ve saygısızlığa sebeb olmayız.

Benim de sitede yeni iken sert hareketlerim oldu. Şimdi bunlardan kaçınıyorum. 

Şimdi benim uzatmamın sebebi, tarih benim hobimdir. Eski yazı bilirim. Ağır metinleri sözlüksüz okurum.

BU bahsettiğim konularda sadece Nutuk ve inkilap tarihi kitaplarına bağlı değilim. Belli bir ideolojiye bağlılık nedeniyle bir taraf çok iyi, bir taraf çok kötüdür de demiyorum. Örneğin Necip Fazılın Ulu Hakan Abdülhamid HAn,  Sultan Vahidüddin, Vatan haini değil, bilakis Vatan dostu kitaplarını okudum. Kadir Mısıroğlu nun Lozan Zafermi hezimetmi , Yunan Mezalimi, Ermeni Mezalimi , Moskof mezalimi, Osmanoğullarının Dramı  kitaplarını okudum. Daha ermeni olayları başlamamışken ben bu konularda çok şey biliyordum.

BUnlar tarih kitabı falan değiller, ama bu konularda çok malumat veren, yazarının görüşlerini yansıtan incelemeler olarak bakalım


Örneğin MUrat Bardakçının programlarını da seyrederim, MUstafa Armağanın Tarihte yürüyen Adam programını da seyrediyorum. Bütün Alternatif görüşleri biliyorum. Bilmediklerime de açığım.  

Örneğin Sultan Vahdettinin hain olduğuna inanmıyorum. Sayın Bülent Ecevit te inanmıyordu.  Ama bu Memleketimizin kurucusu o büyük insanın değerini , milli mücadeleyi, yaptıklarının kıymetini düşürmez gözümde. Bir tarafın hakkını teslim edince, öbür taraf kötü olmuyor gözümde. 

BUndan dolayı sizin söyleyeceğiniz şeyleri de biliyorumdur. REsmi yalanlar ve Ortaokul lise kitaplarının dışında da  çok şey biliyorum.

BEn maalesef bir jön türk severim.

Bizim gönlümüzde batı vardır. Çünkü batı akıldır. Çünkü batının hayran olduğumuz teknolojisi insan aklının ürünüdür. Doğu artık gönlümüzü doyurmamaktadır.        

Üç istanbul diye bir roman vardı. Mithat Cemal Kuntay'ın. Orada Adnan bey diye Avukat ve ittihatçı bir kahraman var. Adnan bey geçnliğinde paşa konaklarına girer çıkar, paşa kızlarına fransızca dersi verir. BUnlardan Süheyla vardır. Daha  muhafazakar, daha alaturka bir tiptir. Bir de Belkıs vardır. Daha batılı bir tip. Kızların ikisi ile de bir duygusal yakınlaşma olur. Ama Adnan Belkısı tercih eder. Onunla evlenir.

İttihat ve terakki döneminde Adnan, çok lüks bir hayat yaşar. Ama mütareke döneminde sefalete düşer. Belkıs bunu terkeder. Neyse Süheyla ile karşılaşırlar. Süheyla Adnana sahip çıkar. Evlenirler, onu konağına alır. Artık çeşitli olaylar olur. Sonunda Adnan konağın girişinde kalp krizi geçirir ölür. Süheyla onun ceplerine bakınca , cebinde Belkısın resmini görür. Sinir krizleri geçirir. Adnan ile ilgili ne hatırası varsa hepsini ateşe atar yakar. 

Mithat Cemal Kuntay, Türk aydınını çok güzel anlatmıştır. Sonuçta Süheylaları, severiz. İyilerdir, hoşlardır. Ama gönlümüz Belkıstadır. Aşık olduğum Süheylalar vardır, ama tercihimi Belkıstan yana kullanmışımdır ve bir Belkıs ile evliyim, ve bunun doğru olduğuna inanıyorum. 

Vel hasılı kelam, durum budur 


Herkese selamlar.






 






__________________
Allah Aklını kullanmayanların üzerine pislik yağdırır.
Yukarı dön Göster Saffet Metin's Profil Diğer Mesajlarını Ara: Saffet Metin
 
kuranihayat
Newbie
Newbie
Simge

Katılma Tarihi: 22 agustos 2009
Yer: Turkiye
Gönderilenler: 23
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı kuranihayat

herkese selam;

tartışmayı uzun bir zamanımı vererek okudum ve hasan beyle saffet beye hayret ettim...Kuranın oluşturdugu aklı göremedğimden üzüldüm...Ebu kerem kardeşten Allah razı olsun,üslüp hariç bence çok güzel ifade etmiş.Kırk satır mı kırk katır mı?Neden mahkum oluyoruz ki...Neden bir sapkınlıktan bir baskasına savruluyoruz...GEçmiş övünülecek,yerinilecek ve de şükran duyulacak bir şey degıl ki...onlar bir ümmetti geldi geçti...Her ne yaptılarsa karsılıgını eksiksiZ alacaklar.Ama şunu gördüm ki geleneksel din anlayışının her türlüsünü yerden yere vuran,bazen imiğini sıkan,bazen dengeli ,bazen olması gereken gibi iyileri alıp kötler ayıklayan bazı kardeşler burda iş tarih ve tarihi şahsiyetlere gelince herkesten "biat" ister gibi duruyorlar...Gerçekten ŞOK edici bir durum...Kurandan ogrenmedik mi biz zulm kımden gelırse gelsın adaleti ayakta tutacaktık hani...bu nasıl adalet anlayısıdır...yakın gecmişte yasanan zulmu,acıyı ve kanı görmediz mi?Yaşananların ama oyle yapmsaydı boyle olurdu ,sole olurdu,yok suıkasta kuraban gıderdi falan gibi mazaretlerle zulmu mesrulaştırmak en hafifyle cok ayıp...(muaviyenin mzaretleri daha saglamdır)...O zaman ebukerem kardeşe katılır ve derim ki sağdan arınanlar,sollarına da baksınlar...

Benımde meselem insanlar degıl aslada olmamıştır.ancak yasananları da görmek insan olmanının hakkını vermektır diye dusunuyorum.Ben;babamın dedesının takkeden dolayı dıpcık yedıgı,dedesı eskı harf yasakken magaralarda saklanan elıf balarda kuran ogrenmış,babası 10 kasımlarda aglamıyor dıyerek koy okuluna daha cok odun getırme cezası almış,hanımı üniversitede yapılan baskıyı tanımıyarak okulunu teRketmiş ve şu an kızına her sabah "Andımız" adı altında asla uygun gormedıgım (bizim zamanımızda bir ifade vardı,kalktı" ey bugunumuzu var eden ulu ...." derdik...Yahu oraya peygamberi koysan bile kabul etmeyız söylemeyi ) şeyleri söyletenleri eğer meşru görmem dahası şükretmem istenir o olmasaydı,bu gelmeseydi yoksa hangi dinDe olurdun,adın hans olurdu gibi abuk bir cumle ile bana gelinirse hele bunu Kuran okudugunu soyleyen birileri diyorsa ,yazık olmuş derim...Bunca emeklere...Hiç kuran okamamışsınız ki derim...siz kuranı mehcur bıkramışısınız,onu cedelinize arac kılmışsınız,nasibiniz yokmuş derim...Çunku Kuran adama furkan olma özelliği verir...o yuzden euzu besmele şart...Herkes bi şekilde gecmişini de tasıyor bugunku algılarına...Tumden atmak cok zor...Ancak buyuk bi kısmını temizleyerek Kuran basına oyle oturmak gerekıyor.En azından gecmişimize acaba diyerek yanasırsak RAbbim samimieyetımıze binanen acacaktır kuran  kapılarını...SAffet bey ve hasan bey inş.. samimi duygularımı çarcur etmezsiniz inş ,kabul edin,sizlere duamdır.



__________________
"vela temnun testeksir"
Yukarı dön Göster kuranihayat's Profil Diğer Mesajlarını Ara: kuranihayat
 
Mürselat
Yasaklı
Yasaklı


Katılma Tarihi: 31 temmuz 2009
Yer: Turkiye
Gönderilenler: 71
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı Mürselat

dermanbeg yazdı,

Çok doğru bi tesbit Saffet kardeş,tarım kişinin Allah'tan beklentisidir.Endüstri/teknoloji ise insanın kendi üretimidir.Yani tarımda malzeme ve üretim Allah'a aittir,dolayısıyla kişi haddini bilir ve sonucu Allah'tan bekler,tevekkül eder, azmaz,şükreder.Teknolojik üretimde ise malzeme Allah'a ait olsada (Bu bile değişime uğrar) üretim insana aittir,yani inisiyatif insandadır.Buda onu azdırır.Allah'a ihtiyacı olmadığı zannına kapılır,"ne oldum" delisi olur.Kendini müstağni görür.Ateizmin ve darwinizmin çıkış yıllarının endüstri devrimiyle zamanlama olarak aynı döneme denk gelmesi tesadüf değildir.

selam dermanbeg,

yapmış olduğunuz yorumun içeriğini düşündükçe daha iyi anlıyorum,özellikle darwinizim ve ateizimin çıkış yıllarını denk geldiği dönem hakikaten çok ilginç.

selamlar



__________________
Allah ve melekleri, Resule namaz kılıyor. Ey iman edenler, siz de resule namaz kılın...... çok ilginç bir çeviri oldu değilmi. böylelikle salatın ne anlama geldiğinide öğrenmiş olduk :))
Yukarı dön Göster Mürselat's Profil Diğer Mesajlarını Ara: Mürselat
 
Saffet Metin
Uzman Uye
Uzman Uye


Katılma Tarihi: 07 ekim 2008
Yer: Turkiye
Gönderilenler: 672
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı Saffet Metin

Sayın Kuranihayat, 

Dindarlık başkadır, Mustafa_kemal_paşa (Virüsü atlatmak için böyle yazıyorum) düşmanlığı başkadır. Heleki bu düşmanlık asla dindarlığın gereği değildir.  Tağut Mustafa_kemal_paşa değildir. Tağut Ümeyyedir.    

Eleştiri başkadır, yaftalayıp tahkir etmek başkadır.

Bu anlattığınız, babanızın , dedenizin başına gelen şeyler, benim tanıdığım kişilerinde başına gelmiştir.  mesela Kayınpederim Kur'an okumayı öğrensin diye babası tarafından Jandarmanın ulaşmadığı dağ köylerinden birinde yaşayan bir hocanın yanına gönderilmiştir.

Haa, öğrendi de ne oldu. Arapça oku mır mır. Her harfine şu kadar sevap. Sevap bankacılığı ötesi var mı. Eğer bu insanlar Elmalının Türkçe Kur'an mealini okuyor olsalardı, aynı baskıyı görürmüydü. Mesele bu. Arapça okuyan yobaz, meal okuyan aydın dindar oluyordu. Mesele budur.

Mİlli mücadele o kadar kolay bir şey değildir. Bütün iç isyanları İngiliz çıkarmıştır. Yunana Silah ve İstihbarat yardımı yapmıştır. KOca Orduyu Afyon Kocatepe ye , haftalarca gece görünmeden kaydırmak ne demektir bilirmisiniz.  Açıktan yürütseniz , uçaklarla görülecek ve Yunanın hareketten haberi olacaktı.

O kocatepe taarruzu tam bir kumardır. Ya herru , ya merru. Başka şansın yok. Lord Kinross un kitaplarında öğrendim.

İngiltere o zamanın Amerikası. Nasıl ki dış politika da bize açık açık bildirilmese de , Amerika böyle istemiştir, bunlar da bunu yapıyorlar gibi yorumlarımız oluyorsa, İngiltere nin de bilmediğimiz hareketleri, niyetleri olmuştur.

Ama savaş gerçektir, şehitler gerçektir. SEn Yunanı tepelemedikçe İngiltere sana bir şey vermemiştir. Anandan emdiğini burnundan getirmiştir.

30 ağustostan sonrada, İstanbulu boşaltıp gitmişlerdir. SAvaş istemediklerinden falan değil. Savaşamayacaklarından da değil. Komünist Rusyaya karşı bir engel durumunda olacak Türkiyeyi daha fazla hırpalamamak için.   

Mesela İngilterenin çok komik Hareketleri hareketleri vardır. Arkadaş sen barış antlaşması imzalatacağın bir memleketin parlamentosunu nasıl dağıtıyorsun.(Mart 1920)  Acaba Allahmı şaşırttı. Parlamentonun onaylamadığı bir anlaşma geçerli olurmu . Olmaz.

Nitekim Ağustos 1920 de Sevr anlaşması olur. Türk delegelerine zorla imzalatırlar. Ama istanbulda Padişah imzalamaz. DEr ki ben devlet başkanıyım. Önce Parlamento kabul edecek ki , ben onaylayayım. İngilizler hiç bir şey diyememiştir. Bundan dolayı Sevr anlaşması Türkiye için hiçbir hüküm ifade etmemektedir.

Böyle şeyler olmuş. Nasıl yorumlarsınız. İngilizlerin şabanvari bir yanlışlığımı, yoksa onların da Rusya tehlikesinden dolayı  pek Sevr gibi bir anlaşma istemediği mi.

Böyle bir tarihi tartışma yapılacaksa ben varım.

Yoksa İngiliz, Vahdettin, Mustafa_Kemal  herşeyi ayarladı, gerisi tezgahlanan bir sahne oyunudur gibi şeyler hem çok maksatlı, hem de doğru değildir.

Herkese selamlar,






__________________
Allah Aklını kullanmayanların üzerine pislik yağdırır.
Yukarı dön Göster Saffet Metin's Profil Diğer Mesajlarını Ara: Saffet Metin
 
kuranihayat
Newbie
Newbie
Simge

Katılma Tarihi: 22 agustos 2009
Yer: Turkiye
Gönderilenler: 23
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı kuranihayat

SAffet bey;

Tağut Mustafa_kemal_paşa değildir. Tağut Ümeyyedir..inanın çok güldüm ...Bir kac yazınızda da rastlamıştım tek tagut ümeyyeoguları diye...Buna ağlasam mı gülsem mi? tagut=ümeyyeogulları...Size tek tavsiyem şu ana kadar öğrendiklerinzi unutup,belleği sıfırlayıp haytı ve kuranı yenıden okumak olacaktır...Uzatmıyorum bu konuyu düşünüp dogru olanı bulabilecek anlayışta oldugunu umut ediyorum...Tek tagut:ümeyyedir yanlış bir önermedir...Önermenizi yeniden gözden geciriniz inş..

kayınpederinizin  arapca okuması mır mır demişsiniz...evet sorundur...Mucadele edilmediir...Bunu görürken dedenize,kayınpederinie yapılan baskıyı nasıl mazur gorebilrisniz.Siz insanları modern,cagdas,bilimci ya da kurancı yapma yetksını kımden alıyorsunuz.hangi baskı aracı ile cagdaslasmak diye ınandıgınız şeyleri bana kabul ettirebilrisinizb ki...Dİn adına baskı kotude,cagdaslık,akıl,bilim adına yapılınca mı iyi...(bu konuda zülkarneynin doguya gidip gordugu topluma  neden bulaşmadıgı üzerine de bir ara konusmak isterim...Onlara medeniyet götürmesi gerekmezmiydi..baska zaman deginirim bunada inş...)...Benım kurandan ögrendiğim şu ki;baskı kımden gelırse gelsın...Dinciside,laikide...Hepsinin karsısındayım.Bunu kuran bana emrediyor.Yoksa sizinle ne diye surada yazışayım...sapmalardan Allaha sıgınırım.Dininde dosgru olanlardan eyle...Ayaklarımız kaydırma...



__________________
"vela temnun testeksir"
Yukarı dön Göster kuranihayat's Profil Diğer Mesajlarını Ara: kuranihayat
 
hasakcay
Uzman Uye
Uzman Uye


Katılma Tarihi: 22 ocak 2008
Gönderilenler: 1236
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı hasakcay

kuranihayat Yazdı:

herkese selam;

tartışmayı uzun bir zamanımı vererek okudum ve hasan beyle saffet beye hayret ettim...Kuranın oluşturdugu aklı göremedğimden üzüldüm...Ebu kerem kardeşten Allah razı olsun,üslüp hariç bence çok güzel ifade etmiş.Kırk satır mı kırk katır mı?Neden mahkum oluyoruz ki...Neden bir sapkınlıktan bir baskasına savruluyoruz...GEçmiş övünülecek,yerinilecek ve de şükran duyulacak bir şey degıl ki...onlar bir ümmetti geldi geçti...Her ne yaptılarsa karsılıgını eksiksiZ alacaklar.Ama şunu gördüm ki geleneksel din anlayışının her türlüsünü yerden yere vuran,bazen imiğini sıkan,bazen dengeli ,bazen olması gereken gibi iyileri alıp kötler ayıklayan bazı kardeşler burda iş tarih ve tarihi şahsiyetlere gelince herkesten "biat" ister gibi duruyorlar...Gerçekten ŞOK edici bir durum...Kurandan ogrenmedik mi biz zulm kımden gelırse gelsın adaleti ayakta tutacaktık hani...bu nasıl adalet anlayısıdır...yakın gecmişte yasanan zulmu,acıyı ve kanı görmediz mi?Yaşananların ama oyle yapmsaydı boyle olurdu ,sole olurdu,yok suıkasta kuraban gıderdi falan gibi mazaretlerle zulmu mesrulaştırmak en hafifyle cok ayıp...(muaviyenin mzaretleri daha saglamdır)...O zaman ebukerem kardeşe katılır ve derim ki sağdan arınanlar,sollarına da baksınlar...

Benımde meselem insanlar degıl aslada olmamıştır.ancak yasananları da görmek insan olmanının hakkını vermektır diye dusunuyorum.Ben;babamın dedesının takkeden dolayı dıpcık yedıgı,dedesı eskı harf yasakken magaralarda saklanan elıf balarda kuran ogrenmış,babası 10 kasımlarda aglamıyor dıyerek koy okuluna daha cok odun getırme cezası almış,hanımı üniversitede yapılan baskıyı tanımıyarak okulunu teRketmiş ve şu an kızına her sabah "Andımız" adı altında asla uygun gormedıgım (bizim zamanımızda bir ifade vardı,kalktı" ey bugunumuzu var eden ulu ...." derdik...Yahu oraya peygamberi koysan bile kabul etmeyız söylemeyi ) şeyleri söyletenleri eğer meşru görmem dahası şükretmem istenir o olmasaydı,bu gelmeseydi yoksa hangi dinDe olurdun,adın hans olurdu gibi abuk bir cumle ile bana gelinirse hele bunu Kuran okudugunu soyleyen birileri diyorsa ,yazık olmuş derim...Bunca emeklere...Hiç kuran okamamışsınız ki derim...siz kuranı mehcur bıkramışısınız,onu cedelinize arac kılmışsınız,nasibiniz yokmuş derim...Çunku Kuran adama furkan olma özelliği verir...o yuzden euzu besmele şart...Herkes bi şekilde gecmişini de tasıyor bugunku algılarına...Tumden atmak cok zor...Ancak buyuk bi kısmını temizleyerek Kuran basına oyle oturmak gerekıyor.En azından gecmişimize acaba diyerek yanasırsak RAbbim samimieyetımıze binanen acacaktır kuran  kapılarını...SAffet bey ve hasan bey inş.. samimi duygularımı çarcur etmezsiniz inş ,kabul edin,sizlere duamdır.

En amansız mahkumiyet kişinin önyargılara mahkum olmasıdır. Örneğin Devletimizin kurucu babalarını Tağut, onların insanlarımızı memluk olmaktan millet olmaya özendirmesini sapıklık ilan etmek... işte  odur. 

Güzel kardeşim savcı sizsiniz; suçluyorsunuz. Yargıç sizsiniz; mahkum ediyorsunuz. Ve bana "Gel, sen de bizim gibi yap!" diyorsunuz. Hani sizden ayrı düşünme özgürlüğüm? Hani müzakerede aşağılanmadan, sövülmeden, tekfir edilmeden yani kısacası özgürce görüşülerimi açıklama hakkım?

Birileri benim anama babama sin kaf girecek; ben emme basma tulumba gibi başımı sallayıp yutkunacağım. İnsaf nedir, insaf?

Saffet Bey müzakere etmeye çalışıyor ama muhatabının kulakları sımsıkı kapalı. Ve açıyor ağzını, yumuyor gözünü. Sövüyor: "Tağuuuut!"

Fesubhanallah



__________________
hasanakcay.net
allahindini.net
Yukarı dön Göster hasakcay's Profil Diğer Mesajlarını Ara: hasakcay
 
muhliskul
Ayrıldı
Ayrıldı
Simge

Katılma Tarihi: 26 nisan 2007
Yer: Australia
Gönderilenler: 854
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı muhliskul

Merhaba degerli arkadasim Saffet Metin, uzulerek soylemeliyim ki tarihi konulara cok yuzeysel bakiyorsunuz. Oncelikle su emevi-arap dusmanligindan kurtulun. Bu dusmanlik Abbasi propagandasidir. Emevi donemini   bir kac kisi uzerinden yargilamak tarih bilmezligin urunudur. Muaviyenin basarisinin ardinda diger ashabin ihtiraslari da yatmaktadir. Muaviye  donemini hazirlayan olaylar   Muhammed'in olumunun hemen ardindan baslamistir.   Iktidar hirsi  ve ihtiras duygulari ashabin ileri gelenlerinin cogunun basiretini karartmistir. Ayrica ashabin cogunda muruvvet duygularinin alevleri yalnizca kabuguna cekilmis, ozundeki koz hic sonmemis, az bir yakit elde edince yeniden alevlenmis ve yangina korukle gidenler sayesinde ortaligi kul yiginina cevirmistir. Muaviye tek basina boyle bir yangini baslatamazdi, peygambere eslik etmis kimseler bile yangina odun tasimislardir.

Ali'nin basinda patlayan kabak Muhammed'in olumunden cok onceleri havalanmisti. Muhammed  dahi bilmeden iyi niyetle  bu olusumlara iliskin bazi yanlis kararlar almis olabilir. Yahudilere karsi aldigi tedbiri bas dusmanina karsi alsaydi tarihin  seyri belki farkli olabilirdi. Yasadigi toplumun kabulleri bu konuda bazi girisimlerine engel teskil etmistir. nihayet oda bir insandi. Onun varliginda bulamadiklari firsati Muaviye doneminde elde ettiler ve Muaviye'de bu firsati  iyi kullandi ve bu sefer Mekke sehir devletinin degil cok buyuk bir federasyonun ve hatta denebilirki bir imparatorlugun tahtina oturdu. Muaviye'nin buyuk bir devlet adami oldugu , Osman ve Ali'den cok daha kabiliyetli bir idareci oldugu tarihi bir gercektir.

Muaviye'yi Islam acisindan degerlendirmekle devlet adamligi acisindan degerlendirmek cok ayri konulardir. Umeyye ogullarinin Sufyani kanadinin yonetimimi  Muaviye'den  dort yil sonra sona ermis ve Mervan ile birlikte   idare hakimilerin eline gecmistir. Osman ,Ebu Sufyan ve Al-Hakim olmak uzere uc ayri umeyye ogullari idareyi kontrolleri altinda bulundurmuslardir. 

Allah'a emanet

Yukarı dön Göster muhliskul's Profil Diğer Mesajlarını Ara: muhliskul
 

<< Önceki Sayfa 37 Sonraki >>
  Yanıt YazYeni Konu Gönder
Yazıcı Sürümü Yazıcı Sürümü

Forum Atla
Sizin yetkiniz yok foruma yeni mesaj ekleme
Sizin yetkiniz yok forumdaki mesajlara cevap verme
Sizin yetkiniz yok forumda konu silme
Sizin yetkiniz yok forumda konu düzenleme
Sizin yetkiniz yok forumda anket açma
Sizin yetkiniz yok forumda ankete cevap yazma

Powered by Web Wiz Forums version 7.92
Copyright ©2001-2004 Web Wiz Guide
hanif islam

Real-Time Stats and Visitor Reports Sitemizin Gunluk, Haftalik, aylik Ziyaretci  Detaylari Real-Time Stats and Visitor Reports

     Sayfam.de  

blog stats