HANiFDOSTLAR.NET

 

Kuran Müslümanı
 

(Şahıs odaklı din anlayışından Allah odaklı din anlayışına...)

Ana Sayfa Hanif Mumin  Iste Kuran Kurandaki Din  Kur'an Yolu  Meal Dinle Sohbet Odasi Hanifler E- Kitaplik Kütüb-i Sitte ?  ingilizce Site Kuran islami Aliaksoy Org  Hasanakcay Net Tebyin-ül Kur'an Önerdiğimiz Siteler Bize Ulasin

 

- Konulara Göre Fihrist

- Saçma Hadisler

- Hadislerin-Sünnetin İncelemesi

- Haniflikle İlgili Sorular Cevaplar

- Misakın Elçisi Kim?

- Kuranda Namaz/Salat

- Onaylayan Nebi

- Kuranda Namaz/Salat

- Enbiya 104

- Kuranda Yeminler

- Adem Hakkında Sorular

- Ganimetleri Resulün Eline Nasıl Vereceğiz?

- Allahın ındinde YIL ve DOLUNAYLAR

- Abese ve Tevella

- Hadisçilerce Tahrif Edilen Ayetler

- Mübarek Yer, Mübarek Vakit

- Arkadaş Peygamber

- Kuranın İndirilişinden Günümüze Gelişi

- Bir Türban Sorusu

- Kuran ve Bize Öğretilenlerin Farkı

- Namazın Kılınışı

- Hadislere Göre Namaz

- Kuranda Salat Namaz mıdır?

- Kuran Yetmez Diyen Uydurukçular

- Bizler Hanif Dostlarız

- Sahih Hadis mi İstersiniz?

- Hakkı Yılmaz'ın Tebyin Çalışması

- Kur'anı Anlamada Metodoloji

- Tarikatçıların Çarpıttığı Birkaç Ayet

- Nasıl Kur'an Okuyalım?

- Kur'anı Kerim Nedir?

- Kur'anda Oruç

- Allah'sız Bir Din ve Allah'sız Bir Kur'an İnancı

- Kuransız Bir İslam Anlayışı ve Müşrikleşme

- Meal Çalışmasına Davet

- Allah Şahit Olarak Kafi Değil mi?

- Doğru Hadisleri Ne Yapacağız?

- Kur'andaki Muhammed ve Peygamberlerin Misyonu

- Mahrem, Avret, Ziynet

- Nur Suresi Çeviri-Yorum

- Cilbab

- Resule İtaat Ne Demektir?

- Hadis Kalburcuları ve Kalburları

- Kur'anı Kerim'in İndiriliş Gayesi

- Kur'anda Amellere Karşı Cahili Yaklaşım

- İslamdışı İnanışlara Kur'andan Örnekler

- Biri Şu Haram Üretim Tesislerini Kapatsın

- Tasavvufta İslam Var mı?

- İslamda Delil Sorunu

- Kurban Kesmek

- İlahi Hitabın Serüveni

- Ecel Nedir?

- Şirk, İşrak, Müşrik, Müşareke, Müşterik

- Büyü Yapan ve Yaptıranlar

- Peygamberlere Karşı Rabbani Yaklaşımlar

- Salat-ı Tefriciye yada Zikri Çarpıtmaya Bir Örnek

- Mucize Nedir?

- Ayrılıkların Nedenleri

- Sıfır Hata veya Kur'an

- Haniflik Nedir?

- Rabıta İle Şeyhlere Tapanlar

- Hadis Zindanının Mezhepçi Mahkumları

- İslam Dininin Öğrenilmesinde Kaynak Sorunu

- Fasık ve Münafıkların Genel Tanımlaması

- Hadisler, Hıristiyanlık ve Selman Rüştü

- Kur'anı kerim'in İndiriliş Gayesi

- Müstekbirlere Karşı Cahili Yaklaşım

- Halis-Hanif İslam

- Kur'anda Şefaat

- Fuhuş Tellalı Tefsirciler

- Hayızlıyken Neden Namaz Kılınmasın?

- Cebrail, Vahiy, Melek

- Dindarlıkta Müşrikleşme Temayülü

- Büyü Yapan ve Yaptıranlar

- Yaratılış, Adem, Havva

- Kur'an Yerel mi, Evrensel mi?

- Reform Dinde mi, Dindarlıkta mı?

- Ne Mutlu Tağutu Olmayanlara

- Peygambere Saygı(?)

- Hadislere Kanıt Diye Gösterilen Ayetler

- Allah Nazara Karışmadı mı?

- Kur'anı Kerimle Amel Etmek Mümkün mü?

- Kur'anda İnkar Edenlerin Vasıfları

- Müminlerin Vasıfları

- Allah'ın Vasıfları

- Kur'anın Vasıfları

- Dine Karşı Cahili Yaklaşımlar

- Kur'an Merkezli Din

- İrin Küpü Patladı; Mevlana

- Hurafe ve Bidatlar

- Peygamberi Tanrılaştırma

- Hz. İsa'nın Ölümü

- Allah'ın Mesajının Adı: Kelamullah

- Allah'ın Resule Uyarıları

- Kur'ana Göre Tenkit ve Eleştiri Nasıl Olmalı?

- Kur'anda Sevgi

- Sofuların Devlet Desteğiyle Desteklenmesi

- Hans Von Aiberg Aldatmacası

- Kabir Azabı Safsatası

- Kur'an Kıssalarının Önemi; Masal Değiller

- Kur'anda Toplumsal Sünnetler

- Tefsirde İsrailiyyat

- Kardeş Evliliği Olmadan Çoğalma

- Hans Von Aiberg Tutuklandı

- Kur'anda Tevbe Kavramı

- Yaşar Nuri Öztürk'ün Yorumuyla Namaz

- Karadelikler; Bir Büyük Yemin

- Mezhepçilerin Ümmi Açmazı

- Kabe Nedir? Mekkede midir, Kudüste mi?

- Kur'anda Ruh Kavramı

- Kur'anda Nefs Kavramı

- Amin Kavramı ve Putperestlik

- Diyanet İşleri Başkanlığının Sitemize Cevabına Cevaplar

- Resul ve Nebi -1

- Resul ve Nebi -2

- Sapık Bir Fırka: Hansçılar

- Cihad mı, Çapulculuk mu?

- Kur'an Deyip Namazı Yok Sayanlar

- Cennete Sadece Müslümanlar mı Girecek?

- Kur'anda El Kesme Cezası var mı?

- Nazar veya Göz Değmesi Var mı?

- Şehadet Getir, Münafık(?) Ol

- Kur'anda Eleştiri Metodu

- Hacc Mekkede mi, Bekkede mi?

- İslami Tebliğde Kur'an Metodu

- Saptırılan Kavram: Mekruh

- Kur'anda Cuma Namazı var mı?

- Of Be Kader, Allah mı Suçlu Yoksa Biz mi?

- Kader Açısından Cebir ve İhtiyar

- Baban Peygamber Olsa Ne Yazar

- Kur'anda İnsan Hukuku

- Vahdet-i Vücud, Şirkin Alası

- Tasavvufi Bilginin Kaynağı Vahiy mi?

- İslam'da Resullük Son Bulmuştur

- Teveffi Kelimesi ve Arap Dili

- Tasavvuf Üzerine Düşünceler

- Nefis Mertebelerinin İç Yüzü

- Allah Rızası Anonim Şirketi; Tarikatlar

- Tasavvuf ve Eşcinsellik -1

- Tasavvuf ve Eşcinsellik -2

- Nakşi Şeyhi Allah'ın Avukatı mı?

- Kur'anda "ve+la" Öbeği

- Putlar ve Tapanlar

- Son Peygamberimizin Okuma Yazması

- Mesih ve çarpıtılan Bir Ayet

- Hac İzlenimleri

- "Üzerinde 19 var" da Son Nokta

- Secde Emri

- Kur'andaki Hac

- Aracıların Gaybı Bildiği İnancı

- Tarikatçı - Müşrik Karşılaştırması

- Gazali'nin Kadına Bakışı

- Kur'anda Kadına Verilen Önem

- Başörtüsü Allah'ın Emri Değil

- Başörtüsü Takmak Kur'anda Var mı?

- Kur'anda Kadın Dövmek Var mı?

- Cariye, Köle; Utanmaz Mealciler

- Kadına Yönelik Şiddet

- Sünnet Edilen Kızın Öyküsü

- Erkekçe ve Kadınca Meal Konusu, Nebe 33. Ayet

- Harem - Selamlık Kimin Emri?

- Zina, Evlilik ve Örtünme Adabı

- Cariyeleri Aç, Hür Kadınları Kapat (!)

- Çok Eşliliği Yasaklayan Ayetler

- Kur'ana Göre Evlilik Hukuku

- 2 Kadın = 1 Erkek, Uydurma mı?

- Danimarkalı mı Sapık, Buhari mi?

- Ebu Hanife, Cariyenin Avreti

- Nisa 25, Hür Kadın ve Fahişe İfadesi

- Maymunların Hadisi ve Recm Vahşeti

- Hz. Muhammed'in Tebliği

- Peygamberi Tanrılaştırma

- Angarya Haline Getirilen İbadet

- Buhari'nin Hadislerini Buhari Yazmamıştır

- Hadis ve Sünnet Gerçeği

- Uydurma Hadisler, İslamın Kara Boyası

- Hadisler Dinin kaynağı Olamaz

- Uydurmaların Sınırı Yok; Şeytan Geyiği

- Beşeri Hükümler Neden Kutsal Oluyor?

- Hadis - Kur'an Çelişkisi

- Kur'anda/Dinde Olanlar ve Olmayanlar

- Cehennem'den Çıkış Yok

- Kur'anda Tağut

- Ebu Hureyre Gerçekte Kimdir?

- Hadis - Mantık Çelişkileri

- Kurban ve Kurban Bayramı Nereden Geliyor?

- Hadislere Göre Kur'an Eksiktir

- Bildiri: İslam Anlayışında Reform

- Arapça mı, Arap Saçı mı?

- Koca mı Üstün, Allah mı?

- Esbab-ı Nüzül Komedi Hadisleri

- İşte Geleneğin Dini

- Ulul Emir İle Kim Kastediliyor?

- Kul Hakkı

- Yezidi Bir Gelenek: Aşure Tatlısı

- Hz. İbrahim'den Asrımıza Dersler

- Taklitçiliğin Boyutları

- Seb-ul Mesani Nedir?

- Kelle Sayılarak Gerçek Bulmak

- Kıyamet - Mahşer Günü ve Sonrası

- Kur'anda Namaz Vakitleri

- Kur'anda Cuma Konusu

- Salih Olmak Yetmez

- Hudeybiye Anlaşması Uydurma mı?

- Kitap Yüklü Eşekler

- Kur'andaki Hac

- Hz. Nuh'un Oğlu Kimdi? İftira mı?

- Ruhun Ağırlığına Başka Bakış

- Hz. İbrahim Yalancı Değildi

- İncil'de Kadına Bakış

- Şirkin Büyüğü Küçüğü Olur mu?

- Kur'andaki Abdest ve Hijyen

- Din de Bir Araçtır

- Kur'an Okumanın Zararları

- Kur'anda Dua Ayetleri

- Kur'anda Tarih Kavramı ve Bilinci

- Şekilsel Secde Kur'anda Yok mu?

- Salat ve salatı İkame

- Kur'andaki Emr Kavramı Üzerine

- Dindar İnsanlar Şirk Koşar

- Alak Suresinin İlk Beş Ayeti

- Men Arefe'nin Çözümü

- Kur'andaki Av Yasağı

- Fıtrat ve Namaz Vakitleri

- Kur'anda İnsan Hukuku

- Din Büyüklerini Tanrılaştırma

- Allah'a ve Muhammed'e Değil

- Kur'andaki Örnek Tevekkül

- Şekilsel Rüku Kur'anda Yok mu?

- Hz. İbrahim Kuşları Kesti mi?

- Ehli Sünnet Dininin Anayasası

- İnsan Allah'ın Halifesi mi?

- Kur'an Üzerinde Düşünmek

- Şirkin Kuyusuna Düşenlere Uyarılar

- Kur'an Ölülere Okunmak İçin mi İndirildi?

- Ayda Okunan Kur'an Masalı

- Hz. İbrahim, Safa ve Merve Masal mı?

- "Haç"er-ul Esved (!)

- Mevlana Sahte Bir Peygamber Değil mi?

- Tasavvufun Tanrısı İki Zıttır

- Kur'andaki Tasavvuf: Teveccüh

- Önce Batıl ve Hurafe İle Savaşalım

- Resuller Haram Kılamaz mı?

- Elçi Muhammed ile İnsan Muhammed'in Farkı

- Tarikatlarda Aracılar Rezaleti

- Nur Suresi 31. Ayet Nasıl Çarpıtılıyor?

- Sırat Kıldan İnce, Kılıçtan Keskin mi?

- Kur'anda Zalimler

- Bütün Mehdileri Çöpe Atıyoruz

- Kur'ana Göre Ramazan Ayı ve Haram Aylar

- Tasavvufçuların İlahı; Varlık ve Yokluk

- Tasavvufçuların Küçük Putları

- Sünnet Etmek yaratılışı Değiştirmedir

- Son Peygamberimizin Mektupları

- Fıtrat ve Namaz Vakitleri

- Mescid-i Aksa Nerede?

- Büyük Kandırmaca: Hadis

- Kur'an Neden Arapça Olarak İndirilmiştir?

- Kimin dini? Kimin Kitabı? Kimin Meali?

- Evliya Kelimesinin geçtiği Ayetler

- Şimdiye Kadar Yaşanan İslam

- Ayın Yarılması Diye Bir Mucize Yoktur

- Kabe Dikili Taş Değil mi?


Up | Down | Top | Bottom
 
Şu da emredildi: Yüzünü dine bir Hanif olarak çevir. Sakın müşriklerden olma.

Yunus Suresi 105

Ben bir Hanif olarak yüzümü gökleri ve yeri yaratana döndürdüm. Müşriklerden değilim ben.

Enam Suresi 79

İbrahim ne bir Yahudi idi, ne de bir Hıristiyan. O sadece hanif bir müslümandı. O müşriklerden değildi.

Ali İmran Suresi 67

Şu da kuşkusuz ki, İbrahim başlıbaşına bir ümmetti; bir Hanif olarak Allah'ın önünde eğiliyordu. Müşriklerden değildi.

Nahl Suresi 123

De ki Allah doğrusunu söylemiştir / vaadinde sadıktır.Haydi artık Hanif olarak İbrahim'in Milleti'ne uyun! Müşriklerden değildi o.

Ali İmran Suresi 95

Allah'a ortak koşmadan, Hanifler olarak... Allah'a ortak koşan kişi, gökten düşmüş de kendisini kuşlar kapışıyor veya rüzgar onu uzak bir yere fırlatıp atıyor gibidir.

Hacc Suresi 31


Up | Down | Top | Bottom

HABERLER

 

 








 

 

  Hanif Islam

 

Ortak Meal-Yorum Çalışması
 Hanif Dostlar Ana Sayfa -> Ortak Meal-Yorum Çalışması
Konu Konu: tebbet suresi Yanıt YazYeni Konu Gönder
Yazanlarda
Gönderi << Önceki Konu | Sonraki Konu >>
aldemir
Newbie
Newbie


Katılma Tarihi: 19 mart 2012
Gönderilenler: 20
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı aldemir

TEBBET SURESİ

 

1-SA/Ebu Leheb'in iki eli kurusun (yok olsun o); zaten yok oldu ya.

2-SA/Ne malı, ne de kazandığı onu (Allâh'ın kahrından) kurtaramadı.

3-SA/Alevli bir ateşe girecektir (o).

4-SA/Karısı da, odun hamalı olarak.

5-SA/Boynunda hurma lifinden bir ip olacaktır.

 

Lehep, mal, mülk, makam ve benzeri kazanımlar için yaşamaktır, Allah yerine bunlara kul olmaktır, dünyalıkları amaç ve öncelik yapmaktır.

İlk ayette, tebbet/kurusun, boşa çıksın, heba olsun denilen ebu lehebin elinin/ydy ne olduğu hususu, 2. ayette ne malı, ne de kazandığı ifadesiyle, gücü, iktidarı, kudreti, bunun kaynağı olan malı, mülkü, sistemi, düzeni, şirketleri, teşkilatı, elemanları, adamları, uşakları, oğulları, kısaca ekonomik, sosyal, siyasal güç, kudret, nüfus ve otoritesi olduğu ve lehepleşenleri de kurtaramadığı açıklanmıştır.

Zira, hangi kavme bir vahiy gelse; o toplumun ileri gelenleri, önde gidenleri, liderleri, önderleri, iktidarda olanları, düzeni kuranları, çarkları oluşturanları, toplumu köleleştirenleri, mal, mülk makam vb sahte ilahlarına taptıranları ve tapanları, eşleri ile tüm yandaşları dün olduğu gibi her zaman Kurana karşı çıkmaktadır.

Dün, “Allah düşmanı Ebu Leheb ve ona hizmet eden bir kadın şahsında kıyamete kadar onların yollarının yolcularının, onların rollerini oynayanların da âkıbetlerini anlatıyor. Mevcut sistem sayesinde palazlanıp servet sahibi oldukları için sistemin yıkılmasını asla istemezler. Peygamberin mesajı gönüllerde yer edip o mesajın hayata hakim olması, bu adamların elde ettikleri bu servetleri sayesinde sağladıkları tüm statülerinin ellerinden uçup gitmesi söz konusudur. İşte bunu çok iyi bilen bu servet sahipleri, düzenlerinin bozulacağı korkusuyla Allah elçilerine ilk savaşı açmaktadırlar. Halkın cahil kalmasını istemektedirler (A Küçük)”.

Bugün de modern lehepler, yani malına, makamına, kısaca ekonomik, sosyal, siyasal, güç, kudret, nüfus ve otoritesine taptığını, dinsel formlarla, bin bir suratlı maskelerle gizleyen ve gizlenenler, dün olduğu gibi bu gün de bilerek bilmeyerek Kurana karşı durmakta ve Kuranı ne anlarsınız, siz anlayamazsınız vb safsatalarla, uydurma rivayetlerle, Kuranın en temel emrini, yani akletmeyi, düşünmeyi, tefekkürü, tezekkürü ve tedebbür yapmayı iğdiş ederek veya okunup anlayıp yaşanılan her harfine iken, papağan gibi tekrar edilip çıkarılan sesine sevaplar sunarak insanları sadece Kuranın lafzında, sesinde, melodisinde bırakan veyahut içi boşaltılmış, ruhu yok edilmiş, özü alınmış, çarpıtılmış rituellerle uyutan/oyalayan ve sonuç olarak Kuranın manasına, ruhuna, ilkelerine, ölçülerine ulaşmasına, bunları öğrenmesine, anlamasına, düşünüp ibretler çıkarmasına, sorgulamasına, hesap sormasına, yaşamasına, hayata, topluma indirgemesine her vesileyle engel olmaya çalışan tiplerin ta kendileridir.

Bu nedenle, odun hamalı olan, yani, amaçlarını unutup  mal, mülk makam vb sahte ilahlarına boynunda hurma lifinden bir iple “boynuna bağlı bu kölelik halkasıyla(M İslamoğlu) esir olup, bu metalara bağlılığını sürdürüp “her insanın kaderi boynuna bağlanmıştır gerçeği (M Esed)” uyarınca isteğiyle, tercihiyle iştirak ederek ve ses çıkarmayarak destek veren, katkı sunan, lehep ve lehebin yandaş, yoldaş, yağdaş, candaş ve çağdaşları gibi tüm yanında olan “kişiler neye güvenirlerse o cinsten bir sonla karşılaşır ve yaptıklarının derin pişmanlıklarını yaşarlar. Ekonomik güç ve sosyal otorite insanı saptırınca, artık mal da kazançlar da kişiye fayda vermez. Sahte itibarlar felaket getirir (M Okuyan)”. 6/91 Bırak onları, daldıkları bataklıkta oynayadursunlar. 9/55 Onların ne malları, ne de evlâdları seni imrendirmesin. Allâh bunlarla onlara dünyâ hayâtında azap etmeyi ve kâfir olarak canlarının çıkmasını istiyor.

Tüm kazandıkları, gücü, iktidarı, kudreti, bunun kaynağı olan malı, mülkü, sistemi, düzeni, şirketleri, teşkilatı, elemanları, adamları, uşakları, oğulları, kısaca ekonomik, sosyal, siyasal güç, kudret, nüfus ve otoritesi kurumakta, helak olmakta, yani Onu kurtaramamaktadır. Ona hiç faydası olmamaktadır. 104/3 Malının, kendisini ebedi yaşatacağını sanıyor. 34/37 Ne mallarınız, ne de evlatlarınız size katımızda bir yakınlık sağlar. 104/2   O ki mal yığdı, onu saydı durdu. 92/11 Çukura düştüğü zaman malı ona hiçbir fayda sağlamaz. 69/28 "Malım bana hiçbir yarar sağlamadı."

 

Uğruna ölesiye koştukları ve taptıkları bu unsurların yaygınlığı ve bunlara bağlılıklarının şiddeti ölçüsünde, azaplarının artmasına neden olmaktadır; 9/34 Altın ve gümüşü yığıp da onları Allâh yolunda infak/harcamayanlar var ya, işte onlara acı bir azâbı müjdele! 9/35 O gün cehennem ateşinde bunların üzeri ısıtılı(p pullanı)r; bunlarla, onların alınları, yanları ve sırtları dağlanır: "İşte nefisleriniz için yığdıklarınız, yığdıklarınızı tadın!" (denilir).

Hem bu dünyada, leheplere ve yandaşlarına rezillik, azap yaşattığı gibi, ahirette de ebedi ateşe layık olmaktadır. 2/114 Bunlar için dünyâda rezillik, âhirette de büyük azap vardır. 13/34 Dünyâ hayâtında onlar için azap vardır, âhiret azapı ise daha zordur.

Lehepler aslında ta içimizde bulunmakta, onu beslemekte ve büyütmekteyiz. Öncelikle bizdeki, içimizdeki lehepleri yok etmeli, ekonomik, sosyal, siyasal güç, kudret, mal, mülk, nüfus ve otorite tutsaklığından, köleliliğinden kurtulmalı, bunları, Kuran terbiyesiyle hayatın geçimliği derecesine düşürmeliyiz.

·       3/14Kadınlardan, oğullardan, kantarlarca yığılmış altın ve gümüşten, salma atlardan, davarlardan ve ekinlerden gelen zevklere aşırı düşkünlük, insanlara süslü (câzip) gösterildi. Bunlar, sadece dünyâ hayâtının geçimidir. Asıl varılacak güzel yer, Allâh'ın yanındadır.

·       42/36 Size verilen şeyler, dünyâ hayâtının geçimidir. İnanıp Rablerine dayananlar için Allâh'ın yanında bulunan ödül ise daha hayırlı ve daha kalıcıdır

·       40/39 Ey kavmim, bu dünyâ hayâtı bir geçinmedir. Âhiret ise ebedi olarak durulacak yerdir

·       8/67 Siz, geçici dünyâ malını istiyorsunuz, Allâh ise (sizin için) âhireti istiyor. Allâh dâimâ üstün, hüküm ve hikmet sâhibidir.

·       6/32 Dünyâ hayâtı sadece bir oyun ve eğlenceden başka bir şey değildir. Korunanlar için elbette âhiret yurdu daha iyidir. Düşünmüyor musunuz?

·       9/69 (Siz de), sizden öncekiler gibi (yaptınız). Onlar kuvvetçe sizden daha yaman, mal ve evlâdça sizden daha çok idiler. Onlar, (dünyâ malından) kendi paylarına düşenle zevklerine baktılar, sizden öncekilerin, (dünyâdan) kendi paylarına düşenle zevklerine baktıkları gibi, siz de kendi payınıza düşenle zevkinize baktınız ve (bâtıla) dalanlar gibi siz de(bâtıla) daldınız. Onlar, eylemleri, dünyâ ve âhirette boşa gitmiş kimselerdir ve ziyana uğrayanlar da onlardır

·       29/64 Bu dünyâ hayâtı eğlence ve oyundan başka bir şey değildir. Âhiret yurdu, işte asıl hayât odur (asıl yaşanacak yer orasıdır), keşke bilselerdi!

İçindeki lehepleri, yok etmeyenler, dışındaki leheplerin ancak yandaşı olur.

Yeri, yanı, safı seçmek insana bırakılmıştır.

 

http://aaldemira.blogspot.com/

 

 

 

TEBBET SURESİ ÇALIŞMA NOTLARI

111/1   تَبَّتْ يَدَا اَبٖى لَهَبٍ وَتَبَّ

Tebbet yeda ebi lehebiv ve teb.

S. Ateş    Ebu Leheb'in iki eli kurusun (yok olsun o); zaten yok oldu ya.

·      Tbb: Tebbet : Helak etme, imha olma, zarara uğrama, hüsrana uğrayıp boşa gitmek.

Kalıp anlamı “kurudu, yok oldu, helâk oldu” demektir. Ancak burada “tebbet” sözcüğünü beddua manasıyla alıp gerekeni yapmaktan acizmiş gibi Allah’ın “Ebû Leheb’in iki eli kurusun” diye beddua ettiğini düşünmek anlamlı değildir. Dolayısıyla ister dua, ister beddua anlamında olsun, bu tür sözcüklerin Allah için kullanılması akıl ve mantık dışıdır.H Yılmaz”. 40/37 Vemâ keydu fir’avne illâ fi tebâb: Firavun'un tuzağı tamamen boşa çıktı, 11/101 de de geçmektedir.

 

·  Ydy::Yeda: El, kol, yetki, yapmak, tasarruf yetkisi, güç, iktidar, kudret. Ekonomik güç, sosyal nüfus ve otorite M Okuyan”. “Âyette geçen iki el -يدا” ifadesinin “Cüz’iyyet Mecaz-ı Mürsel”i olarak anlaşılması, yani iki elin zikri ile bizzat ellerin sahibinin kastedilmesi ikinci plândadır. “يدا - iki el” ifadesi Ebû Leheb’in iki gücünü temsil etmektedir. Sûrenin 2. âyeti bu güçleri “ماله وماكسب - onun malı ve kazandığı şeyler” olarak açıklamaktadır. Ebû Leheb’in varlıklı bir kişi olduğu göz önünde tutulduğunda, “kazandığı şeyler” ile kastedilenin de çevresi, kurduğu teşkilât, oğulları, uşakları ve yetiştirdiği militanlar olduğu akıl yoluyla çıkarılabilir. Kur’ân’da yed/el - يد” sözcüğünün mecazî kullanımı ile “قدرة - güç”ün kastedildiği bir çok örnek vardır: Fetih 10, Âl-i Imran 73, Hadid 29, Ya Sin 83, Mülk 1 ve Sad 75. âyetler.H Yılmaz”.

 

·      Tbb: Tebbe: Helak etme, imha olma, zarara uğrama.  

Kendisi de kurudu” anlamındadır. Yani “Ebû Leheb’in iki eli kuruyacak, kendisi de kuruyacak, yok olacak” demektir. H Yılmaz”.

·      Lhb: Leheb: Alev veya ateşin tutuşması, alevli, alevlenen. 77/31 La zalilin ve la yuğni minelleheb. Ki ne gölgelendirir, ne de alevden korur.

Alev babası” demek olan  Ebû Leheb, şahıs için kullanılan bir künye niteliğindedir. Kinaye yolu ile “cehennemlik” sıfatını kazanmış herkes için kullanılabilen meşhur bir örnek haline gelmiştir. H Yılmaz”. “Ebu Leheb bu surede tarihsel bir kişilik olarak değil, imana karşı körü körüne savaşan inkarcı tipin mümessili olarak yer bulur M İslamoğlu”.

 

 “EBÛ LEHEB: Sûrede Ebû leheb olarak tanıtılan şahsın Kureyş eşrafından Abdüluzza b. Abdülmuttalib b. Haşim; karısının da Ümmü Cemil [Avrâ] olduğu herkes tarafından tartışmasız kabul edilmiştir.Ebû Leheb peygamberimizin hem öz amcası, hem de komşusu ve dünürüdür. Peygamberimizin Ümmü Gülsüm ve Rukıyye isimli kızları, Ebû Leheb’in Uteybe ve Utbe isimli oğullarıyla evli idiler. Ne var ki, Tebbet sûresinin inişi üzerine Ebû Leheb’in baskısıyla iki oğlu da eşlerini boşamıştır.Tarihi kayıtlar Ebû Leheb’in son derece zengin, iri cüsseli, kırmızı suratlı, çabuk hiddetlenen birisi olduğunu belirtmektedir. Hayatının sonuna kadar hep İslâm’a karşı savaşmış, her zaman müşriklerin başında veya yanında yer almıştır. Bedir savaşına bizzat iştirak etmemiş olsa da, kendi yerine ücretli bir asker göndermekten geri de durmamıştır. Müşrik ordusunun hezimetini öğrendiğinde aşırı derecede kederlendiği bütün tarihçilerce ifade edilmektedir. Peygamberimiz, görevi gereği, pazar pazar, panayır panayır dolaşıp Hakk’ı tebliğe uğraşırken Ebû Leheb de onu bir gölge gibi takip ediyordu. Onu etkisiz hâle getirebilmek için her yolu deniyordu. Toplantılarını sabote ediyor, “Bu benim yeğenim mecnundur, ona kulak asmayın” diyerek herkesi etkilemeye çalışıyordu. Bu sözlü tacizlerini bazen fiilî saldırıya kadar götürüyordu. Yaptıkları bunlarla da sınırlı değildi. Bazı yerlerde de “Eğer kardeşimin oğlunun dedikleri doğru ise, çoluk çocuğumu ve malımı fidye olarak verip kendimi azaptan kurtarırım” diye peygamberimizle alay ediyordu. Böyle bir engellemenin en yakın akrabaları tarafından yapılması peygamberimizi çok üzüyordu. Çünkü onların engellemeleri ve menfi propagandaları nedeniyle istediği başarıyı gösteremiyordu. Amcasının verdiği zarar başkalarının verdiğinden kat kat fazlaydı. Mesela bazı kimseler “Kendi amcasının bile inanmadığına biz niçin inanalım?” diyordu. Doğum yılı bilinmeyen Ebû Leheb, 624 yılında Mekke’de “Kara Kızıl” denilen vebaya benzer bir hastalığa yakalanmış ve yedi gün içinde ölmüştür. Hastalığın bulaşıcı olması sebebiyle cesedine oğulları dâhil hiç kimse yaklaşamamış, ölüsü üç gün ortada kalmıştır. Cesedinin kokmaya başlaması üzerine, uzun sırıklarla bir çukura itilip üstü kapatılmış, kendisine herhangi bir defin merasimi yapılmamıştır. H Yılmaz”.

 

111/2   مَا اَغْنٰى عَنْهُ مَالُهُ وَمَا كَسَبَ

Ma ağna 'anhu maluhu ve ma keseb.

S. Ateş    Ne malı, ne de kazandığı onu (Allâh'ın kahrından) kurtaramadı.

·      Gny: Ağna : Kafi gelme, zengin kılma, müstagni olma.“Ağna 'an ifadesi, fayda vermemek demektir M Okuyan”

·      Mvl: Mal : Mal, servet. “Mala yapılan eylemler de girer M Okuyan”.

·      Ksb: Keseb : Kazandığı. “Ebû Leheb’in varlıklı bir kişi olduğu göz önünde tutulduğunda, “kazandığı şeyler” ile kastedilenin de çevresi, kurduğu teşkilât, oğulları, uşakları ve yetiştirdiği militanlar olduğu akıl yoluyla çıkarılabilir. H Yılmaz”.

 

111/3   سَيَصْلٰ 09; نَارًا ذَاتَ لَهَبٍ

Seyasla naran zate leheb.

S. Ateş    Alevli bir ateşe girecektir (o).

·      Saly: Yasla : Girmek, yaslanmak, göğüs germek, pençeleşme, atılma.

·      Zev : Zate : Sahib.

·      NvR: Naran : Ateş, dünya ateşi, cehennem ateşi, nur.

·      Leheb     : Alev veya ateşin tutuşması alevli, alevlenen. 77/31 La zalilin ve la yuğni minelleheb. Ki ne gölgelendirir, ne de alevden korur.

 

111/4  وَامْرَا 14;تُهُ حَمَّالَ 77;َ الْحَطَب 16;

Vemraetuh, hammaletel hatab.

S. Ateş    Karısı da, odun hamalı olarak.

·      Mre: Vemraetuh.: Bogazdan kolayca geçen, afiyet verici, kişi, erkek, kadın, karı, hanım,

·      Haml: Hammaletel : Yüklenmek, gebe kalmak, kaldırmak, taşımak, hamle yepmak, taşımak, saklamak, depolamak, yük, yük hayvanı.

·      HaTıb: Hatab : Odun

Hammaletel hatab  حمّالةال 81;طب - odun taşıyıcısı : Koğucu, ona buna lâf taşıyan bozguncuların özelliklerini dile getirirken mecazen de kullanılır. Bunun nedeni, bozguncuların “insanlar arasında ateş yakmak, şerre sebep olmak” gibi fiillerle nitelendirilmiş olmasıdır. Araplarda da odun hamallığı fakir ve sefil insanların yaptığı bir iştir. Bu sebeple Ümmü Cemil gibi izzet ve servet içinde büyümüş bir kadının odun hamallığı yapması, acıklı bir sefaleti simgelemektedir. H Yılmaz”. “Zımnen: Karısı dünyada eşinin küfrüne katkı veriyordu, ahirette de ateşine katkı verecek M İslamoğlu”.Yahut insan­lar arasında koğuculuk yapıp arayı kattığı, insanları birbirine düşürüp kızış­tırdığı için ona "odun hamalı" denmiştir. Çünkü koğuculuk yapana da: "İn­sanlar arasında odun taşıyıp ateş yakıyor, onları birbirine katıp düşmanlık, kızgınlık, kavga çıkarıyor" denilir. Ateş nasıl odunla yanarsa insanların bir­birine kızması da koğucunun, ara katanın hareketleriyle olur. Adetâ koğucunun davranışı, kavga ateşinin yakıtı olmaktadır S Ateş”. “Lafzen, “odun hammalı”, insanlar arasında “nefret ateşini tutuşturmak için” gizliden gizliye gerçek dışı söylentiler yayan ve iftiralar atan kişiyi anlatan meşhur bir deyim (Zemahşerî; bkz. ayrıca Taberî'nin nakliyle ‘İkrime, Mücâhid ve Katâde) M Esed”.

 

 

EBÛ LEHEBİN KARISI: Ebû Leheb’in karısı, Harb’in kızı Ümmü Cemil’dir. Diğer ismi Avrâ’dır. Ümmü Cemil aynı zamanda Ebû Sufyân b. Harb’in kız kardeşi, Muaviye’nin de halasıdır.  Ebû Leheb peygamberimize olan düşmanlığını sözlü ve fiili tacizlerle her platformda sürdürürken karısı da boş durmuyor, peygamberimizin oturduğu sokağa ve evinin etrafına dikenler sererek ve aleyhinde dedikodular yayarak kocasına destek veriyordu. Bu desteği o kadar içten veriyordu ki, çok sevdiği ve devamlı boynunda taşıdığı gerdanlığını bile bu uğurda, peygamberimize yapılacak kötülüklerin ödülü olarak harcadı. Birçok müfessir, 6. âyette geçen “boynunda liften bir ip” ifadesinin bu meşhur gerdanlığı temsil ettiğini düşünmektedir. H Yılmaz”.

 

111/5   فٖى جٖيدِهَا حَبْلٌ مِنْ مَسَدٍ

Fi cidiha hablum mim mesed.

S. Ateş    Boynunda hurma lifinden bir ip olacaktır.

·      Cyd: Cidiha: Boyun gerdan

·      Habl: Hablum: İp, şah damarı 50/16, urgan. “Yahut demir veya ateş anlam­larına gelir SA”.

Msid: Mesed: Sağlamca bükülmüş ip. Bir şeyin sağlamlık ve dayanıklılığını ifade eder.(Mekayıs)M İslamoğlu”. Mesed terimi, maddesi ne olursa olsun, bükülmüş iplerden yapılan her türlü şeyi gösterir (Kâmûs, Muğnî, Lisânu'l-‘Arab). Burada soyut anlamdaki kullanılışı ise ikili bir muhteva taşımaktadır: hem bu kadının kötülüğe meyilli, bozuk ve eğri tabiatını, hem de “her insanın kaderi boynuna bağlanmıştır” manevî gerçeğini anlatır.M Esed”. “Maddesi ne olursa olsun bükülmüş, kuvvetli demektir M Okuyan”.“Gerdanında çelikten/bükülmüş liflerden bir halat. Fakat daha derinde boynuna bağlı kölelik halkasını temsil eder.M İslamoğlu”.

.

Yukarı dön Göster aldemir's Profil Diğer Mesajlarını Ara: aldemir
 

Eğer Bu Konuya Cevap Yazmak İstiyorsanız İlk Önce giriş
Eğer Kayıtlı Bir Kullanıcı Değilseniz İlk Önce Kayıt Olmalısınız

  Yanıt YazYeni Konu Gönder
Yazıcı Sürümü Yazıcı Sürümü

Forum Atla
Sizin yetkiniz yok foruma yeni mesaj ekleme
Sizin yetkiniz yok forumdaki mesajlara cevap verme
Sizin yetkiniz yok forumda konu silme
Sizin yetkiniz yok forumda konu düzenleme
Sizin yetkiniz yok forumda anket açma
Sizin yetkiniz yok forumda ankete cevap yazma

Powered by Web Wiz Forums version 7.92
Copyright ©2001-2004 Web Wiz Guide
hanif islam

Real-Time Stats and Visitor Reports Sitemizin Gunluk, Haftalik, aylik Ziyaretci  Detaylari Real-Time Stats and Visitor Reports

     Sayfam.de  

blog stats