Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP
|
|
|
Merhaba Sultan
Kardeş hassasiyetini çok iyi anlıyorum ama senin hassasiyet gösterdiğin konuya verdiğin değersizliği anlayamıyorum, asıl meselede bu.
Bizler son peygamber Hz.Muhammet (a.s.) iman ettiğimiz gibi tüm peygamberlere iman ederiz, tabiki tüm müslümanlarda.
Bizler hangi peygamberin izliyicileriyiz, veya ümmetiyiz ? tabiki Muhammet peygamberin.İman ettiğimiz Kitap onun hakkında nediyor ? Onun bir nebi,resul,olduğunu, ona itaat etmemizin gerektiğini,konuştuğunda hava ve hevesinden konuşmayaçağını, Allah'ı sevmek iddasınnda bulunanların ona uyması gerektiğini, herhangi bir tartışmada onu hakem yapmamızı ve verdiği hükmüde içimize sindirmemizi, Alemlere rahmet olarak gğönderildiğini, daha çok sıralıyabiliriz ama bukadar da yeter sanırım.
Şimdi sorun şu, Allah'ın Kur'an'da saydığı bukadar peygamberi hakkındaki vasıfları varken, bizler birilerin dediği gibi peygamber vefat etti peygamber hakkındaki ayetlerin hükmü bitti gibi ucuz bahnelermi ileri sureçeğiz, veya o ayetleri peygamberin kendi devrine ait olduğunumu savunacağız. Yoksa Kur'an'a tam bir teslimiyetle iman etmiş biri olarak, madem peygamber hakkında bukadar ayet varken ve Kur'an kıyamete kadar geçerli ve ayetleri şumuli (kapsayıcı ve bağlayıcı) bir kitapken müslüman düşen görevde ona iman etmek ve her ayeti anladığı kadarıyla hayatına aksettirmek olmalı.
şimde hal böyleyken hadis ve sünnetlere yaklaşımımız nasıl olmalı peki ? çünkü ortada hadis ve sünnetlerin peygamberimizin söyleyip ve uyguladığı söz ve eylemler olduğuna dair çok büyük bir idea, haber var.
Kur'an'da size bir haber ulaştığı zaman onu araştırı diye emrediyor.
İşte tam bu noktada diyoruzki, araştırmadaki hakemimiz ve mihenk taşımız Kur'an olsun, hepsi bu kardeşim. yani bizler Kur'an'a uymayan bir hadisi veya sünneti kuru bir inat uğruna, peygamberi ululaştırma adına, sevgi adına niye kabul edelim, yine herhangi bir hadis veya sünnetin uygulamasının Kur'an'da örnekleri varsa yine bir inat uğruna, peygamberi ululaştırmama adına niye yapalım, anlayçağın güzel kardeşim bizler MİRCAN kardeşimin dediği gibi orta yolun yolcuları olmak zorundayız, tefritten ve ifrattan kaçınmak zorundayız.
Selam ve dua ile
__________________ Yanlız sana ibadet eder ve yanlız senden yardım bekleriz.
|