Şu da emredildi: Yüzünü dine bir Hanif olarak çevir. Sakın müşriklerden olma.
Yunus Suresi 105
Ben bir Hanif olarak yüzümü gökleri ve yeri yaratana döndürdüm. Müşriklerden değilim ben.
Enam Suresi 79
İbrahim ne bir Yahudi idi, ne de bir Hıristiyan. O sadece hanif bir müslümandı. O müşriklerden değildi.
Ali İmran Suresi 67
Şu da kuşkusuz ki, İbrahim başlıbaşına bir ümmetti; bir Hanif olarak Allah'ın önünde eğiliyordu. Müşriklerden değildi.
Nahl Suresi 123
De ki Allah doğrusunu söylemiştir / vaadinde sadıktır.Haydi artık Hanif olarak İbrahim'in Milleti'ne uyun! Müşriklerden değildi o.
Ali İmran Suresi 95
Allah'a ortak koşmadan, Hanifler olarak... Allah'a ortak koşan kişi, gökten düşmüş de kendisini kuşlar kapışıyor veya rüzgar onu uzak bir yere fırlatıp atıyor gibidir.
bu konuya bir iki ek yapmak istiyorum.tabi bu copy/paste gibi başkalarının değil kendi fikirlerim olduğunu belirteyim.
karşımızda bir ikilem var ********ZAMAN******
eğer cennet ve cehennemin bir arada bulunduğu bir ortamdan
bahsediyorsak ZAMAN kavramını ortaya koyamayız.ancak kurandan bize
aktarıma baktığımızdan önce şu oldu sonra bu oldu diyoruz yani ALlah'ın
vermiş olduğu ayrıntıları bir sıraya koyma çabası içerisindeyiz.alem-i
mahfuz'da ZAMAN kavramının bu alemde olduğu gibi işlediği görüşüne
varmak için biraz erken. çünkü olaylar aktarılırken adeta bir anda
olmuş olayları sıralayarak bir skala üzerine otutrmaya çalışıyoruz.
bu bence aklımızın vermiş olduğu bir tepki böyle düşünüyoruz ama o
alemin kurallarıyla bu alemin kurallarının AYNI OLMADIĞINI hissedecek
kişiler olduğumuz için bazı ayrıntılardan dolayı yapılan bu zoraki
kuleler yıkılıyor.
şahsen ben olayların bir ANda olduğunu düşünüyorum.o anın açılımını da
kurandan okumaktayız. Peki yaptığımız yanlış mı? bence değil ama bu
sıralamaları yaparken kullandığımız kesinlik beni ürkütmekte çünkü "ilk
bu oldu sonra bu oldu en son bu oldu" gibi bir sıralamayı çok kolay
yapar hale geldik getirildik.
ZAMAN kavramına bu kadar takılırsan elbette meleklerin GAYBI
bildiğinden bahsedebiliriz. ama melekler için zaman insanlarda olduğu
gibi işliyor düşüncesine kapılmak biraz aceleci ve dikkatsiz bir tavır
gibime geliyor.bu konu gerçekten çok çok iyi incelenmeli,zaman nasıl bu
alem için bile göreceli ise öteki alemler içinde farklı bir şekilde
işliyor olabilir çünkü maddenin mekanın bildiğimiz anladığımız gibi
olmadığı bir yerden bahsettiğimizde zamanın aynı kaldığını düşünmek
hata gibime geliyor.
biraz düzensiz ve acele yazıyorum ama bu kusurumu da görmezden geliverin inş.
Katılma Tarihi: 25 nisan 2005 Yer: Turkiye Gönderilenler: 450
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP
Selam Alperen & Dostlar!
Bayraktar Bayraklı hoca sanırım bu konuşmayı ceviz kabuğu programında da yapmıştı. Sonuçta bunların herbiri birer yorum. Hakkında kesinleşmiş bir ayet yok. Bu tür programlar oluşurken maalesef can alıcı sorular soracak birileri çıkmıyor.
<<Hz. Adem'e ilim öğrettim, diyor. İnsanın fesat çıkarma, kan dökme özelliğini ilimle disipline ediyor. Bu, Hz. Adem'le öncesi insanlar arasındaki farktır.>>
Tam burada sormak lazım; hakkikaten ilim insanların menfi davranışlarını disipline ediyor mu? Günümüze bakalım, ilimde/teknolojide ileri giden insanları/toplulukları ve yaptıklarını düşünelim. Orta asyayı düşünelim. Hakikaten ilim vahşeti disipline etmiş mi körüklemeye mi vesile olmuş. İlim/bilim dediğimiz şeyin özü BILGI değil midir? Sonuçta bilim de bir araçtır amaç değil.
Neye amaç etmelidir bilim?
Bilimi insalık hayrına kullanmaya insanın HANGI OZELLIGI sebep olur? Insanı ustün yapan bu sebep midir? Yoksa ilim mi?
<<‘‘Biz insanoğullarını yarattıklarımızın birçoğundan üstün kıldık’’>>
Bence bu ayetin anlamı:<<Bundan anlaşılabilir ki, dünya dışında başka planlarda, insanlardan üstün varlıklar mevcuttur. >>bu açıklama değildir. Benim anlayışıma göre insanoğullarından insan olma gereğini yerine getiremeyenlerin, Allah'ın diğer yattıklarından (mesela hayvanlar) daha da sufli olduğu, yada tersini düşünür isek, Haşyet ehli/sabiqun ehli/ittiqa ehli (bakınız>>http://k.1asphost.com/hanifislam/nedirsabiqu n.htm )insanların, diğer insandan üsütünlüğü şeklinde anlıyorum. Çünkü komple dünya üzerindeki insanoğlunu başka evrendeki insan be veya benzeri ile kıyas yapamayız. Çünkü dünya üzerindeki insanoğlunun, Allah'ı tanımayanı var, Büyük çoğunluk olarak (hristiyanlar) Allah'a oğul isnad edenler var. Teknolojik/ilmi gücü sayesinde mazlum halkı öldürüp kanını emenler var, tabi bunun yanında az da olsa iyiler var. Şimdi böyle acaip bir mozaikten müteşekkil dünya insanlığı var. Bu insan oğluna topluca nasıl TEK bir sıfat yakıştırılabilir ki, diğer mahlukata göre ileri veya geri,,,,,,üstün veya sufli olduğu söylenebilsin? Bence bu kıyas yine insanların kendi arasındadır. Yani iitiqa-haşyet-sabiqun ve diğerleri....
Alemler meselesine gelirsek(canlılar bazında); Bizlerin bildiği: İnsanlık alemi, melekler alemi, cinler alemi, hayvanlar alemi, bitki alemi.....vs. Alem dediğimiz zaman 5 duyu organı ve sınırlı olan aklımızla düşünmek zorunluluğu/kısıtlılığı var. Yani başka alemler deyince ya insana benzer yada inanımsı gibi şeyler düşünüyoruz. Oysa bizlerin kategorisini aşan bilmediğimiz ve tarifi bambaşka alemler ki; belki de insanoğlunun kıyası ile alakası- bağı yoktur........
Şunu tekrar hatırlatmak isterim. Allah birşeyi yarattığı zaman Ol! der o şey EN MUKEMMEL SEKLI ILE OLUR...bu kıma dikkat edelim. Şöyle düşünüyorum da adem öncesi insanoğluna uyarıcının gitmemiş olması mümkün mü? Kur'ana göre mümkün değil. O halde bir tanecik bile mi doğru insan çıkamamış da toplu olarak yok edilmişler. Bence nereden bakarsanız bakın Adem (AS) öncesi insan veya insımsıları savunmak (bana GÖRE) Allah'a Yaratma Mükemmeliği ile tezat oluşturuyor. Bir sınıf düşünün, müfettiş geliyor ve çocuklara sorular soruyor. Sonra bakıyor ki: sınıfın başarı oranı %50 veya %60...Sonra sınıfa diyor ki: "Sevgili öğrenciler yeterince çalışmadığınız anlaşılıyor"
Bir de aynı örneği şöyle düşünün: Müfettiş geliyor ve sınıftaki öğrencilere sorular soruyor ve BIR TEK öğrenci bile cevap veremiyor...ve Hiç bir soruyu yanıtlayacak tek kişi bile çıkmıyor. Yukarıda anlattığımız örnekte öğrencilere nasihat eden müfettiş.... Bu sefer yine öğrencilere mi yönelir yoksa şüphesini çeken öğretmen mi olur?
Bu yüzden derim ki.....Allah zar atmaz........Yarattı mı mükemmel yaratır. Belgesel düşkünler bilir afrikada vahşi olmayan hayvan yoktur, doğası/fıtratı üzere; ama mükemmel bir ekolojik denge/sünnetullah üzere dünya kurulduğundan bu yana yaşamlarını devam ettiriyorlar.
<<Hz. Adem, bu dünyadaki cennette yaratıldı. Allah, Hz. Adem'i yeryüzünde yarattım diyor. Bu kesin. >>
O halde birbirinize düşman olarak inin! ayetini nasıl anlamak lazım. Ya da [002.035] [DI] «Ey Adem! Eşin ve sen cennette kal, orada olandan istediğiniz yerde bol bol yiyin, yalnız şu ağaca yaklaşmayın; yoksa zalimlerden olursunuz» dedik.
Arapçasından da bakınız ayette ( الْجَنَّ 77;َ ) cennet kelimesi var. Yada:
[007.019] [E0] Veya Âdem, mesken et o Cenneti sen zevcenle de ikiniz dilediğiniz yerden yeyin ve şu ağaca yaklaşıb da zâlimlerden olmayın
Yine bu ayette cennet kelimesi var ( الْجَنَّ 77;َ ) ve dikkat edin cennet kelimesinin başında "Harfi tarif" var. Aynen ingilizcede ki "The" belirleme takısı gibi.... Yada:
[020.117] [E2] Biz de (Âdem'e) şöyle demiştik: «Ey Âdem! Şüphesiz bu (İblis) sana ve eşine düşmandır. Sakın sizi cennetten çıkarmasın, sonra bedbaht olursun (sıkıntı çeker, perişan olursun).»
Neden sıkıntı/bedbaht/perşinalık çekilsin........Çünkü dünya hayatı zordur!!!
__________________ Asaf'ın miktarını bilmez Süleyman olmayan. Bilmez insan kadrini alemde, İNSAN olmayan.
Katılma Tarihi: 24 mart 2005 Yer: Germany Gönderilenler: 95
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP
Selam Arkadaslar.
Barayktar Hocanin bu yorumlarina TV kanalinda tanik olmustum, önceden
insanlar var idiyse gelisi güzel yok edildi fikri Kur'anla bagdasmaz!
Bayraktar Hocaya katilmadigim görüslerden biriside bu.
Cennetin bir zaman yeryüzünde oldugunada inanmiyorum, cünkü Hz. Adem zaten Cennetten kovulduktan sonra Yeryüzüne saliniyor.
Melekler gaybi bilmedikleri gibi esyalarin isimlerinide bilmiyorlar.
Buna ragmen bozgunculuk yapip kan dökücü olacagimizi bilmisler.
Birseyler olmadan ileriye yönelik görüs ufku genis olmus olsa idi Allah
ben sizin bilmediklerinizi bilirim demezdi!
2:30 Bir zamanlar Rabbin meleklere: "Ben, yeryüzünde
bir halife atayacağım." demişti de onlar şöyle konuşmuşlardı: "Orada
bozgunculuk etmekte olan, kan döken birini mi atayacaksın? Oysa ki
bizler, seni hamd ile tespih ediyoruz; seni kutsatıp
yüceltiyoruz."Allah şöyle dedi: "Şu bir gerçek ki ben, sizin
bilmediklerinizi bilmekteyim."
2:31 Ve Adem'e isimlerin tümünü öğretti.Sonra
onları meleklere göstererek şöyle buyurdu: "Hadi, haber verin bana
şunların isimlerini, eğer doğru sözlüler iseniz."
2:32 Dediler ki: "Yücedir şanın senin.Bize
öğretmiş olduğunun dışında bilgimiz yok bizim.Sen, yalnız sen
Alim'sin, herşeyi en iyi şekilde bilirsin;Hakim'sin, herşeyin bütün
hikmetlerine sahipsin."
2:33 Allah buyurdu: "Ey Adem, haber ver onlara
onların adlarını."Adem onlara onların adlarını haber verince, Allah
şöyle buyurdu: "Dememiş miydim ben size!Ki ben, göklerin ve yerin
gaybını en iyi bilenim.Ve ben, sizin açığa vurduklarınızı da
saklayageldiklerinizi de en iyi biçimde bilmekteyim."
Akik Dostum bu konuda cinlerden yola cikarak, cinlerin maddi özellige
sekillenip bu sayede Meleklerin hadiselere tanik olmalari sebebine
baglamis. Olabilir, cünkü Hz. Süleymanin emrinde cinler vardi, madde
özelligi ile hareket edip faliyet görebiliyorlardi. Ancak ben
zannetmiyorum ki bedenlerinde kan dolassin, kaburgalari olsun. Emre
itaat etmeyen cinlerin hangi azapla kusatildigi da Kur'anda yaziyor.
34:12 Süleyman için de sabah gidişi bir ay, akşam
dönüşü bir ay olan rüzgarı görevlendirdik. Onun için erimiş
katran/bakır kaynağını sel gibi akıttık. Cinlerden öylesi vardı ki,
Rabbinin izniyle onun önünde iş yapardı. Onlardan hangisi buyruğumuzdan
yan çizse, alevli ateş azabını kendisine tattırırdık.
Iblis henüz ilerisi acik olan birsey hakkinda kesin bir sözde bulunuyor, nede olsa Iblis'de gaybi bilemezdi, bakin:
7:11 Andolsun ki sizi yarattık, sonra sizi
biçimlendirdik, sonra da meleklere: "Adem'e secde edin" dedik. Onlar da
secde ettiler. Ama İblis etmedi, secde edenlerden olmadı o.
7:12 Allah buyurdu: "Sana emrettiğimde secde etmeni
engelleyen neydi?" İblis dedi: "Ben ondan hayırlıyım. Beni ateşten
yarattın, onu çamurdan yarattın."
7:13 Buyurdu: "O halde in oradan. Senin haddine mi orada büyüklük taslamak! Hadi çık! Sen alçaklardansın."
7:14 Dedi: "İnsanların diriltileceği güne kadar bana süre ver."
Burada henüz Secde sözkonusu, Hz. Adem ve Esi henüz Cennete konulmamis
ve dolayisi ile kovulmalarida sözkonusu degil. Onlari Cennete yaniltip
yaniltmayacagida yüzde yüz kesin degil, peki Insanlarin tekrar
dirilecegi mevzusu neden geciyor???
ve Ayetlerin devami!:
7:15 Buyurdu: "Süre verilenlerdensin."
7:16 Dedi: "Beni azdırmana yemin ederim ki, onları saptırmak için senin dosdoğru yolun üzerine kurulacağım."
7:17 "Sonra onlara; önlerinden, arkalarından,
sağlarından, sollarından musallat olacağım. Bir çoklarını şükreder
bulamayacaksın."
7:18 Allah buyurdu: "Çık oradan, yenik düşmüş ve
kovulmuş olarak. Onlardan sana uyan olursa yemin olsun ki, cehennemi
tamamen sizden dolduracağım."
Cehennem bastan beri hazirdami duruyordu? Yasayip ölüp tekrar dirilme
sözkonusu, Cehennemin Mevzusu bastan beri geciyor ve 18. Ayetin hemen
ardindan:
7:19 "Ey Adem! Sen ve eşin cennette oturun,
dilediğiniz yerden yiyin ama şu ağaca yaklaşmayın. Yoksa ikiniz de
zalimlerden olursunuz."
Ilginctir ki, Iblis ölümsüzlügün vaadi ile kandiriyor:
7:20 Derken, şeytan, kendilerinden gizlenmiş çirkin
yerlerini onlara açmak için ikisine de vesvese verdi. Dedi: "Rabbinizin
sizi şu ağaçtan uzak tutması, iki melek olmayasınız yahut ölümsüzler
arasına katılmayasınız diyedir."
7:21 Ve onlara, "ben size öğüt verenlerdenim" diye yemim de etti.
Ben Bayraktar hocanin iddia ettigi gibi Hz. Adem'in misafir oldugu Cennetin Dünyada olmadigi görüsündeyim, cünkü:
7:24 Buyurdu: "Kiminiz kiminize düşman olarak inin.
Yeryüzünde belirli bir süreye kadar mekan tutmanız ve nimetlenmeniz
öngörülmüştür."
7:25 Buyurdu: "Orada hayat bulacaksınız, orada öleceksiniz ve oradan çıkarılacaksınız."
Iblisin Meleklerin arasinda ne isi vardi konumu neydi, buna acik bir
cevap yok. Sanirim, nasil ki Hz. Adem yaratildi kendisine özel bir
konum verildi, üstün tutuldu, tahminen Iblis'de bir zaman Allah'in
lütfu ile sereflendirilmistir. Kiymetini bilememis küfre sapmis.
20:115 Geçmişte Adem'den söz almıştık; ancak unuttu. Biz onda bir azim ve kararlılık görmedik.
20:116 "Adem'e secde edin," dediğimizde melekler secde ettiler, ancak İblis hariç; o reddetti.
20:117 "Adem," dedik, "Bu senin ve eşinin düşmanıdır. Sakın sizi cennetten çıkarmasın, yoksa perişan olursun."
20:118 "Burada ne acıkırsın, ne de açıkta kalırsın."
20:119 "Burada ne susuzluk çeker, ne de sıcaktan bunalırsın."
20:120 Şeytan, "Adem, sana ebedilik ağacını ve tükenmez bir egemenliği göstereyim mi," diye ona fısıldadı.
20:121 İkisi de ondan yediler ve bunun üzerine
vücutları kendilerine göründü. Cennetin yaprakları ile örtünmeye
çalıştılar. Adem Rabbine karşı geldi ve şaşırdı.
20:122 Sonra Rabbi onu seçip affetti ve ona yol gösterdi.
20:123 Dedi ki, "Birbirinize düşmanlar olarak oradan
aşağı inin. Size benden bir yol gösterici geldiğinde, kim benim yoluma
uyarsa o sapmaz ve perişan olmaz."
Görülüyorki, Dünyada ki hic bir eziyet zahmet Cennete yok, Iblis bir
zaman Cennete girebiliyordu! Neden? Kovuldugu halde neden Cennete
girmesine müsade edildi? Hz. Adem Iblise kanmasaydi Iblis orada ne
kadar kalacakti, Hz. Adem ve Esi orada ne kadar kalacaklardi, Cehennem
bahsi neden bastan beri geciyor, Iblis insanlar henüz var olmadan
bizlerin dünya hayatina girip ölüp ve tekrar dirilecegimizi nereden
biliyordu?
Iblis Adem'i yaniltan kisi olacagi icin sonrasinda olacaklarida
biliyordu onun icin konusmalarinda o türlü aciklama yapiyor demek
mantikli gelmiyor bana.
Cennetle Cehennem bastan beri vardi diye kabul edersek, diger Ayetlerle hic bir sekilde celismez. Hangi Ayetlerle?
51:56 Ben, cinleri ve insanları sadece bana ibadet/kulluk etsinler diye yarattım.
7:179 Yemin olsun ki biz, insanlardan ve cinlerden birçoğunu cehennem
için yarattık. Kalpleri var bunların, onlarla anlamazlar; gözleri var
bunların, onlarla görmezler; kulakları var bunların, onlarla
işitmezler. Davarlar gibidir bunlar. Belki daha da şaşkın. Gafillerin
ta kendileridir bunlar.
11:119 Rabbinin rahmet ettikleri müstesna. O, onları işte bunun için
yaratmıştır. Rabbinin, "andolsun ben cehennemi, tümden insanlar ve
cinlerle dolduracağım" sözü tamamlanacaktır.
32:13 Biz dileseydik, her benliğe hidayetini elbette verirdik. Fakat
benden şu yolda söz hak olmuştur: "Yemin olsun, cehennemi tamamen
cinler ve insanlardan dolduracağım."
Bu Ayetlerin hic birinde tekil ifade yok, insanlar ve cinler, cogul!
Sözkonusu sadece Hz. Adem, Esi ve Iblis olsa idi Allah bize neden böyle
aciklamada bulunuyor derdik.
Hz. Adem'in yani sira insanlar varmiydi yokmuyu ben kesin bir görüs
belirtemiyorum, eger yoktu dersek bizlerin var olmasi sadece Hz.
Adem'in sembolik manada da düsünsek o agactan yemesine kalmis, hür
iradesi vardi dersek ve sayet o agactan yemeseydi bizler olmayacaktik
sonucu cikiyor. Eger baska insanlar vardi dersek, bu sefer Allah bize
Hz. Adem'in Peygamberlik vasfinin disinda Cennet olayini bize niye
anlatiyor sorusu masada kaliyor.
Ayri bir soru ise, egerki Iblis Meleklerin arasinda geziniyor, özel bir
konumu vardi, diger cinler neredeydi? Digerleri Dünyada idi dersek o
zaman Hz. Adem'in yani sira baska insanlarin varligindan sözetmekte
yerinde olur. Iblis özel bir konumda olacak digerleri Dünyada
yasayacak?? Hz. Adem Esiyle Cennette olacak diger insanlar dünyada
yasam kavgasiyla hasir nesir olacak??
Arkadaslar, nitekim her iki farkli cevapta tatmin edici degil,
enazindan benim acimdan degil. Bu iki farkli yorumu birlestiren ayri
bir yorum olsa gerek, yok iki yorumdan sadece birisi gercege yakindir
dersek bir sürü soru isareti kaliyor.
Katılma Tarihi: 25 nisan 2005 Yer: Turkiye Gönderilenler: 450
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP
Selam Sinan kardeş benim görüşüm hakkında seni biraz düşündüreyim
<<Iblis özel bir konumda olacak digerleri Dünyada yasayacak??>>
Şimdi burada ayrıntı yok lakin, melekler arasında olduğu kesin. Şimdi onun orda olması diğer külli cinlerin de orda olmasını gerektirmez. Burdan çıkacak en anlamlı sonuç: Kibir (Adem'esecde) sınavından önce, "azazil" Allah'ın hoşnutluğunu kazandığı böylece derece aldığı anlaşılıyor bana GÖRE. Yani doğuştan Meleküt Alem' değildi. Aynı mantıkla gidersek şöyle bir örnek vereyim:
Hz. Süleyman Belkıs'ın tahtının getirilmesini istediğinde.......düşün bir ifritten bile daha büyük hızda getiren biri vardı. Bu cin miydi HAYIR insan (Berhiya oğlu Asaf) O halde......Şöyle söylemek mantıklı olacak mı? Bir insan cinden daha hızlı olacak da diğer insanlar saatte 30 km bile yapamayacak!!!
Seni Tekrar düşündürmeye vesi,le olayım Sinan Kardeşim :)
<<Ancak ben zannetmiyorum ki bedenlerinde kan dolassin, kaburgalari olsun.>>
O zaman şunun cevabını da düşüneceksin sevgideğer Sinan kardeş. Bunların cinsiyeti var!!!!!!! gerçi 3 defadır değiniyorum ama....Çocuk doğuruyorlar!!!!!! Hamile kalan dişi bir cinin rahmi yoksa kaburga da yok!!! Erkeeğinde sperma yoksa.......Kanları da yok diyeceem ama..........
__________________ Asaf'ın miktarını bilmez Süleyman olmayan. Bilmez insan kadrini alemde, İNSAN olmayan.
Katılma Tarihi: 24 mart 2005 Yer: Germany Gönderilenler: 95
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP
Selam Akik.
Benim ortaya attigim en önemli iki soru aslinda farkli bir yönde seyir ediyor. Egerki konumuz cinler:
Akik Yazdı:
"azazil" in hoşnutluğunu kazandığı böylece derece aldığı
anlaşılıyor bana GÖRE. Yani doğuştan Meleküt Alem' değildi.
Diger cinleri bu dereceden mahsun birakan engel neydi peki?
Akik Yazdı:
Hz. Süleyman Belkıs'ın tahtının getirilmesini
istediğinde.......düşün bir ifritten bile daha büyük hızda getiren biri
vardı. Bu cin miydi HAYIR insan (Berhiya oğlu Asaf)
O kisinin Cin degilde Insan oldugu kanisina nasil vardin, yani kaynak nedir?
Akik Yazdı:
O zaman şunun cevabını da düşüneceksin sevgideğer Sinan
kardeş. Bunların cinsiyeti var!!!!!!! gerçi 3 defadır değiniyorum
ama....Çocuk doğuruyorlar!!!!!! Hamile kalan dişi bir cinin rahmi yoksa
kaburga da yok!!! Erkeeğinde sperma yoksa.......Kanları da yok diyeceem
ama..........
Tabiyat farkli kardes, illaki aynen insanlar gibi hamile kalip
doguruyor manasina gelmez bu. Ates tabiyatiyla yaratilmissa bunlarin
bir birleri arasinda (varsa sayet) döllenmeside farklidir,
dogurganligida, ölmeleride. Senden hizli hareket ederler, ama görecelik
kuramina göre bu sana göre öyledir, kendisine sorsan ben her zaman ki
gibi normal hareket ediyorum der. Onlara görede bizler cok yavas
hareket ediyoruz dur.
Dumansiz ates ifadesi bugünki bildigimiz lazer veya röntgen isinlarini
andiriyor. Kimi isinlar görünmedigi halde yakici, ice isleyen,
görünmeden bedene nüfuz eden bir özellik. Bilim adamlari 11 boyutlu
evren teorisini ortaya atarkan bu alemin disinda baska alemlerden söz
etmiyor, ic ice görünmeyen boyutlar vardir, bes duyumuzla ya mesafe
dolayisi ile yada algilamalarimizda sinirlama oldugu icin
varsayamiyoruz. Cinler diger boyutta hayat sürüyorsa, yasam ortamlarida
o boyuta göredir, o sekilde yasar yine kendi boyutlarinin kurallarina
göre ömürleri biter.
Cinler oksijen soluyormu? Yer cekimeni maruz kalirlarmi? Kisacasi etkilenip yada faydalanacaklari kendi yasalari vardir.
Akik Yazdı:
EK: imkan olsa da bir dostumuzu ışık hızına yakın bir hızda rezonans
etirebilsek......Emin ol bize GÖRE o arkadaşın da KANI ve KABURGASI
olmaz.
Evet kaburgasi organi kalmaz, cünkü ölürdü. Maddesi enerjiye dönüsür.
Allah insan ve cinler icin farkli sinirlar belirlemis, cinler görünüste
ve harekette insan özelligine girebilsede (örnegin Hz. Süleymanin
emrindekiler) öz tabiyat ile insan olamaz, bizlerde cin olamayiz.
Ahmed Hulusinin bir koc görüsüne katildigini söylemistin, o sahis
Kurani Kerimde olmayan bilgilere sahip, o bilgileri nereden edinmis?
Cinler hakkinda yazdigi kitaplardaki yazilarin kacta kaci dogru ben
bilemem, cinleri görmedim, konusmadim, ne sekilde üreyip soylarinin
devam ettigini de bilmiyorum, ama aynen insan gibi ayni yasalarca
yasadiklarini zannetmiyorum. Dogumlari farklidir, yasamlari farkli
ölümleride farkli.
Cinler konusunda benim yorumum seninkinden farkli kardes; birseyi üc
kere anlattigini ifade etmen gerekmezdi, ben anlatiyorumda sen
anlamiyorsun manasina gelir bu.
Katılma Tarihi: 24 mart 2005 Yer: Germany Gönderilenler: 95
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP
Not, cinler kendi
boyutlarindan bu boyuta gecerlerse insan özelligini alirlar diyorsun,
dolayisi ile et kemik ve kan'a sahip olurlardi. Yanlis anlamadiysam
sözlerinden böyle bir mâna cikiyor. Peki ben o cin'i habersizce
arkasindan (gaybi bilemezler ya!) bir silahla vurursam ne olur? Geri
kendi boyutunami düser yoksa ölürmü? Hangi tabiyat yasalarina göre bir
sonuc elde ederiz dersin??
Katılma Tarihi: 25 nisan 2005 Yer: Turkiye Gönderilenler: 450
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP
Selam Sinan & Dostlar
<<birseyi üc kere anlattigini ifade etmen gerekmezdi, ben anlatiyorumda sen anlamiyorsun manasina gelir >>
Kesinlikle böyle değil Sinan Kardeş. Allah bilgi satmaktan korusun tüm inanları. Kaldı ki, bu mevzular iman esaslarından değil biri A der diğeri B Hiç kimse en doğrusu budur demeye muktedir değildir. Ben çoğu kez tekrarı barındırdıkları değişik anlam versiyonlarını vurgulamak için kullanmaya çalışıyorum. "Üç kere anlattım" ama derken tam tersi tekrardan kaynaklanan sıkıntı vermemden çekindiğim için söyledim. Yani aynı şeyi tekrar etmek muhatabı/okuyucuyu sıkar, bunun bilincinde olduğum için..... İşte bu yüzden, yazı tabanlı sohbet/yazı sevmiyorum.
"azazil"Allah'ın hoşnutluğunu bir şekilde kazandığı böylece derece aldığı anlaşılıyor bana GÖRE. Yani doğuştan Meleküt Alem değildi."
Kontrolsüz hızla yazıyor ve çok klavye hatası yapıyorum yukarıdaki hatayı düzeltim ama sendüzeltilmemiş haliyle paste etmişsin doğrusu
""azazil" Allah'ın hoşnutluğunu kazandığı böylece derece aldığı anlaşılıyor bana GÖRE. Yani doğuştan Meleküt Aleminde değildi."
Bu insanlariçinde geçerli Birisi sabiqun ehli ise diğeri de olmak zorunda değil. Yani herkes cennetlik olmak zorunda bunlar bireysel çaba ve Allah'ın dilemesi ile alakalı hususlar.
Hz. Süleyman Belkıs'ın tahtının getirilmesini istediğinde.......düşün bir ifritten bile daha büyük hızda getiren biri vardı. Bu cin miydi HAYIR insan (Berhiya oğlu Asaf)
O kisinin Cin degilde Insan oldugu kanisina nasil vardin, yani kaynak nedir?
27/40- Yanında kitaptan bir ilim bulunan zat ise: Ben onu sana gözünü kırpmadan önce getiririm. dedi. Derken onu yanında duruyor görünce: Bu, Rabbimin bir lütfudur; beni imtihan için ki, şükredecek miyim, yoksa nankörlük mü edeceğim. Kim şükrederse ancak kendisi için şükreder, her kim de nankörlük ederse, şüphe yok ki, Rabbim herşeyden müstağnidir, büyük ihsan sahibidir dedi.
Diğer benzer bir örnek ise "Hızır" ismiyle anılan ve Musa (AS)'a öğretmenlik yapan kişi:
18/65 Derken, kullarımızdan bir kul buldular ki, Biz ona katımızdan bir rahmet vermiş ve tarafımızdan İlm-i Ledün öğretmiştik
Cinler diger boyutta hayat sürüyorsa, yasam ortamlarida o boyuta göredir, o sekilde yasar yine kendi boyutlarinin kurallarina göre ömürleri biter. Cinler oksijen soluyormu? Yer cekimeni maruz kalirlarmi?
Bildiğimiz üzere Hz. Süleyman Bunları Ağır taş ve inşaat işçiliğinde kullanıyordu. Şimdi burada sormak lazım bu lazerimsi yaratıklar taş duvarlı ışın güçlerini kullanarak mı? ördüler. Ayrıca dünya üzerinde bu işçilikleri yaptıklarına göre ve bizim dünyada da oksijen mevcut olduğuna göre ben derim ki mecburen bizler gibi oksijen soludular. Ama bu demek değil ki oksijensiz ortamda dayaşayamazlar. Ben dünya için bunu söylüyorum. Tabi kesin doğruyu Allah bilir elbet benim ki dğerlerinin yaptığı gibi TAMAMEN ŞAHSİ fikir/beyin jimnastiği.
Evet kaburgasi organi kalmaz, cünkü ölürdü. Maddesi enerjiye dönüsür.
Ben insanların bir gün ışık hızında gidecek araç üreteceklerine inanıyorum Sinan kardeş. Tabi biz bazı yazıları uzamasın diye kestirmeden yazıyoruz. Rezonans derken kişinin değil, içinde insan olan aracın rezonansını kastettim. Aktar-ı Semavat ile ilgili ayetleri incele inşaAllah, orada işaret var bence.
Cinler konusunda benim yorumum seninkinden farkli kardes;
Doğal olanı da bu zaten dostum...Bu tür konularda görüşler farklı farklı olacak elbet. Nihayetinde hepimizin sadece kişisel yorum...Saygılar...
__________________ Asaf'ın miktarını bilmez Süleyman olmayan. Bilmez insan kadrini alemde, İNSAN olmayan.
Katılma Tarihi: 29 nisan 2005 Yer: Antarctica Gönderilenler: 357
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP
ES SELÂMÛ ALEYKÛM DOSTLAR
EuzüBillahi min eşşeytanir racim,
BismillahirRahmanirRahiym
Aynı dünyadayız ve beraber yaşamaktayız. Onlar bizleri görürken, bizler onları görememekte veyahutta böylesi şeylere inanmam deyip es geçmekteyiz.
Ama, varlıkları kesindir(qur'an). Nesilleri var ve çoğalmaktalar, üstelik bizden önce onlar idi dünyada "halife" olan! Adem SvS geldi ve papuçları dama atıldı!
İnsani Halifelik bağlamında, insan cinsinden gelen elçilerin, onlara da tebliğ ettikleri ve cinnlerin de bundan sorumlu olduklarını ayetlerden görebilmekteyiz.
Tufan olayından dolayı insanların sayılarının, onların lehine olmak üzere azaldığını ve bizden de önce, dünyanın sakinleri olmaları bağlamında ve de her insana özel bir şeytanın(Kâfir Cinn) olduğu da gözönüne alınırsa! bunların sayılarının bizim(insan) kaç katımız olabileceğini, herhalde en doğru Rabbimiz bilir.
Cennet ve Cehennem, her iki farklı cins(insan-cinn) için hazırlanmıştır! bilinçleri var olup, hem müslümanları var, hem de müslüman olmayanları
Ama, en önemli sürpriz(mahşer) de şu olacaktır; insanları maalesef ki güttüklerinin ilan edilmesi olayı olacaktır!
Sizin yetkiniz yok foruma yeni mesaj ekleme Sizin yetkiniz yok forumdaki mesajlara cevap verme Sizin yetkiniz yok forumda konu silme Sizin yetkiniz yok forumda konu düzenleme Sizin yetkiniz yok forumda anket açma Sizin yetkiniz yok forumda ankete cevap yazma