Şu da emredildi: Yüzünü dine bir Hanif olarak çevir. Sakın müşriklerden olma.
Yunus Suresi 105
Ben bir Hanif olarak yüzümü gökleri ve yeri yaratana döndürdüm. Müşriklerden değilim ben.
Enam Suresi 79
İbrahim ne bir Yahudi idi, ne de bir Hıristiyan. O sadece hanif bir müslümandı. O müşriklerden değildi.
Ali İmran Suresi 67
Şu da kuşkusuz ki, İbrahim başlıbaşına bir ümmetti; bir Hanif olarak Allah'ın önünde eğiliyordu. Müşriklerden değildi.
Nahl Suresi 123
De ki Allah doğrusunu söylemiştir / vaadinde sadıktır.Haydi artık Hanif olarak İbrahim'in Milleti'ne uyun! Müşriklerden değildi o.
Ali İmran Suresi 95
Allah'a ortak koşmadan, Hanifler olarak... Allah'a ortak koşan kişi, gökten düşmüş de kendisini kuşlar kapışıyor veya rüzgar onu uzak bir yere fırlatıp atıyor gibidir.
T.C. Diyanet İşleri Başkanlığının daveti üzerine Kameri aybaşlarını Tespit Konferansı İslamın tarihi başkenti İstanbul'da 26 Zilhicce 1398 / 27 Kasım 1978 ile 29 Zilhicce 1398 / 30 Kasım 1978 tarihleri arasında toplanmıştır. Konferansa aşağıda belirtilen İslam Ülkelerinden adları belirlenen delegeler katılmışlardır. 01- Afganistan 02- Bahreyn 03- Bangladeş 04- Birleşik Arap Emirlikleri 05- Cezayir 06- Endonezya 07- Fas Krallığı 08- Haşimi Ürdün Krallığı 09- Irak 10- Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti 11- Kuveyt 12- Lübnan 13- Malezya 14- Orta Asya ve Kazakistan (Sovyetler Birliği) 15- Pakistan 16- Sudan 17- Suudi Arabistan Krallığı 18- Tunus 19- Türkiye AYRICA TEMSİL EDiLEN KURULUŞLAR: 20- Brüksel İslam Merkezi 21- Paris İslam Merkezi 22- Rabitatu'ul-Alemi'l-islami
Bu konferans daha önce aynı maksatla akdedilen konferanslar dizisinden biri olarak toplanmış ve çalışmalarını, Kualalumpur ( Malezya) Konferansı ile Kuveyt Evkaf Bakanları Konferansından elde edilen sonuçları tamamlayıcı ve olgunlaştırıcı bir istikamette sürdürmüştür.
Katılan delegeler, sundukları tebliğlerde Müslümanların Ramazan başları ve sonları ile dini günlerde ve bayramlarda birbirlerinden farklı görünümlere sahip olmalarının ortaya çıkardığı esef verici durumu ele almışlardır.
Konferans üyeleri, dinin kabul etmeyeceği bu durumu bir çözüme kavuşturmanın gereği üzerinde birleşmişlerdir. Çünkü Müslümanlar, Kur'an-ı Kerim'in "Bu sizin ümmetiniz, tek bir ümmettir." ayetinde ifadesini bulan yek vücut bir ümmettir. Dini konularda ihtilafa düşmeleri caiz değildir. Allah-u Teala, "Allah'ın dinine topluca sarılınız, ayrılığa düşmeyiniz." ayetiyle birlik ve beraberliği emretmiştir.
Konferansa katılan ilim adamları arasından "Din Komisyonu" ve "Astronomi Komisyonu" olmak üzere iki ayrı komisyon teşkil edilmiştir. Bunlardan her biri kendi ihtisası dahilindeki konularda sunulmuş tebliğleri etüt etmiştir. Detaylara inilerek enine boyuna yapılan tartışmalardan sonra konferans, son oturumunda oy birliği ile aşağıdaki kararları almıştır:
1. İster çıplak gözle, isterse modern ilmin rasat metotlarıyla olsun, asıl olan Hilal'in Ru'yeti'dir. 2. Astronomların hesapla tespit ettikleri Kameri Aybaşlarına dinen itibar edilebilmesi için, onların bu tespitlerini Hilal'in güneş battıktan sonra ve görüşe mani engellerin bulunmaması halinde gözle görülebilecek şekilde, ufukta fiilen mevcut olması esasına dayandırılmaları gerekir ki, bu Ru'yete " HÜKMİ RU'YET" denir. 3.Hilal'in görülebilmesi için iki temel şartın gerçekleşmesi zorunludur: a)İçtima ( kavuşum)'dan sonra Ay ile güneş'in açısal uzaklığı 8 dereceden az olmamalıdır. Bilindiği üzere Ru'yet, 7 ile 8 dereceler arasında başlamaktadır. 8 derecenin esas alınmasında, ihtiyat bakımından görüş birliğine varılmıştır. b)Güneş'in batışı anında Ay'ın ufuktan yüksekliğinin açısal değeri, 5 dereceden az olmamalıdır. Sadece bu esasa göre normal durumlarda Hilal'in çıplak gözle görülebilmesi mümkündür.
4. Hilal'in Ru'yet edilebilmesi için belli bir yer şart değildir. yeryüzünün herhangi bir bölgesinde Hilal'in Ru'yet'i mümkün olursa, buna istinaden ayın başladığına hükmetmek doğru olur. İslam dünyasının birlik ve beraberliğini sağlamak için Ru'yet'in ilanı, müteakip maddede işaret edilen Müşterek Hicri Takvim'in tespitleri uyarınca Mekke-i Mükerreme'de tesis edilecek olan rasathane tarafından yapılmalıdır.
5. Din ve astronomi bilginleriyle rasathane yetkililerince her kameri yıl için 2. 3. ve 4. maddelerinde zikredilen kriterlere dayalı bir takvim hazırlanmalıdır. Takvim Komisyonu, "Müşterek Takvim Taslağı"'nı kabul etmek üzere periyodik olarak her yıl toplanacaktır. İlk olarak Rebiülahir 1399 / Mart 1979 tarihinde İstanbul'da yapılacaktır.
6. Yukarda işaret edilen Takvim Komisyonu şu ülkelerin temsilcilerinden oluşacaktır: Bangladeş, Cezayir, Endonezya, Irak, Katar, Kuveyt, Mısır, Suudi Arabistan, Tunus, Türkiye, Komisyonun toplanması için bütün üyelerin bulunmaları gerekli değildir.
7. Anılan komisyon, yukarıda açıklanan kriterlere göre Ramazan, Şevval ve Zilhicce ayları için Hilal'in görülebileceği bölgeleri gösteren haritalar hazırlayacaktır. Böylece durum müsaitse, bizzat Hilal'i gözleyerek Ru'yet-i gerçekleştirmek ve hesabın doğruluğu konusunda ikna olmak isteyen herkese kolaylık sağlayacaktır. Ayrıca bu haritalar, isteyen her devletin yetkili kılacağı uzman ve güvenilir bir heyete rasat yaptırmasına yardımcı olacaktır.
8. Bu karar ve tavsiyeler, İslam Ülkeleri Dışişleri Bakanları Konferansı Genel sekreterliğine sunularak Dışişleri Bakanlarının Rabat'ta yapılacak olan ilk toplantısında kabulü ve uygulamaya konulması istenecektir. Konferans, son oturumunda aşağıdaki tavsiye kararlarını almıştır:
1. Gündüz veya gecelerin normal bölgelerden farklı olarak uzadığı yerlerde oruç ve namaz vakitlerini tespit hususunu incelemek üzere özel bir konferans akdedilmelidir.
2. Astronomi dersini, genel öğretim ve özellikle dini öğretimde ders programları arasına katmak, Üniversite öğretiminde Astronomi ihtisas bölümleri kurmak gereklidir.
3. İslam aleminde bulunan ilgili Bakanlıklar, dini ve İslami işler idareleri, Ezher-i Şerif ve Rabıtatu'l-alem'i-islami gibi Müslümanlarla ilgili işlere bakan resmi kuruluşlardan gaye edindikleri beraberliği gerçekleştirmek üzere, dini bayramlarını birleştirmek istikametinde alınan kararların, sorumluların tümünce uygulamaya konması için çaba göstermeleri istenmelidir.
4. İslam ülkelerinin hükümetlerine çağrıda bulunarak Rasathane konusuyla ilgilenmeleri ve ülkelerinde rasathaneleri yaygınlaştırmaları, bunların aralarında karşılıklı bilgi ve tecrübe mübadelesi ile koordinasyonun sağlanması istenmelidir.
5. Kuveyt'de Din İşleri ve Evkaf Bakanları Konferansının teklif ettiği ve Rabıta'nın da kabul ederek tesisine başladığı Mekke rasathanesinin bir an önce ikmali için Rabıtatu'l-alem'i-islami'ye çağrıda bulunmalıdır.
6. Bu kararların bütün İslam Ülkeleri Hükümetlerine ve ayrıca dünyada bulunan tüm İslami kuruluşlara ulaştırılması, Türkiye Cumhuriyeti Diyanet İşleri Başkanlığından talep edilmelidir.
Konferansa katılan delegeler, İslami konularda gösterdikleri sıcak alaka ve ihtimamlarından dolayı T.C. Cumhurbaşkanına, Hükümet Başkanına, Devlet Bakanına, Kardeş Müslüman Türk Halkına üstün teşekkür, takdir ve saygılarını takdim etmekten mutluluk duymaktadırlar. Ayrıca bu konferansa davet lütfunda bulunan ve ikamet süresince sağladıkları mükemmel organizasyon ve misafirperverlik ve konferansın çalışmalarının başarıya ulaşmasındaki gayretleri için Türkiye Cumhuriyeti Diyanet İşleri Başkanlığı ile Kandilli Rasathanesi Müdürlüğüne samimi teşekkürlerini ve övgülerini sunarlar.
HARİTALAR
Aşağıdaki haritalar 1978 tarihinde İstanbul'da düzenlenen Ru'yet-i Hilal Konferans Kararları içerisinde bulunan kriterlere göre hazırlanmış olan Zilhicce ayına ait hilal görülebilirlik sınırlarını belirten haritadır.
MUHARREM (2006)
SAFER (2006)
REBİÜLEVVEL (2006)
REBİÜLAHİR (2006)
CEMAZİYELEVVEL (2006)
CEMAZİYELAHİR (2006)
RECEB (2006)
ŞABAN (2006)
RAMAZAN (2006)
ŞEVVAL (2006)
ZİLKADE (2006)
ZİLHİCCE (2006)
HARİTALAR HAKKINDA AÇIKLAMALAR Haritalar üzerindeki tarih ve saatler Greenwich'e göre hesaplanmıştır.
İÇTİMA : Ay yörünge hareketini yaparken bir an dünya ile güneş arasına girer ve dünya, ay, güneş bir doğrultuda bulunur. Bu konuma İÇTİMA denir. Bu konumda ay ile güneş birlikte doğar ve batar. Bu anda ayın karanlık yüzü bize dönüktür. Bu anın tarih, saat ve dakikası verilmektedir. İçtima anında ayın karanlık yüzü bize dönük olduğundan hiç bir şekilde dünyanın hiç bir yerinden hilal olarak görülemez.
HİLALİN İLK GÖRÜNÜŞ ZAMANI (RU'YET) :Güneş ile ay arasındaki açıklığın belirli bir değere ulaştığı zaman olup, hilalin ilk göründüğü anı tarih, saat ve dakika olarak göstermektedir.
Haritanın sağındaki mavi çizgi, Güneşin battığı anda hilalin ilk defa görülebileceği yerleri göstermektedir.
Harita üzerindeki sarı işaret güneşin, yanındaki hilal sekli de ayın o andaki konumlarını vermektedir.
Ayın ilk hilal seklinde görülebileceği zaman, Güneş ile ay arasındaki açısal uzaklığın en az 8°(derece ) olduğu zamandır.
Mavi çizginin kuzey ve güney uçlarında güneş battığı anda hilal görülebilir. Bu noktalardan daha kuzey ve güneye gidildiğinde güneş battığı anda ayın ufuktan yüksekliği gereğinden az olacağı için buralarda hilal görülemez.
Hilalin kuzey ve güneyden görülebilirlik sınırları da haritalar üzerinde kırmızı eğri çizgilerle gösterilmiştir.
Kırmızı çizgilerin dışında kalan yerlerde hilali görmek o gün için mümkün değildir. Buralarda hilal ancak ertesi günü görülebilir.
Hilalin görülebileceği yerler iki kırmızı eğri çizginin arasında sarı çizgilerle taranmıştır.
ne diyebilirim ki kardeşler söylediklerimi etüd etmeden cevap yazıyorsunuz pazar günü başlayacak diyen kardeşim dünyada hilal ilk nerede görüldü örneğin lübnanda bizle lübnan arasında 24 saat varmı ki siz Ramazan ayını 1 gün sonra başlatıyorsunuz biliyorsunuz dünya saatinde bir gün aynı yere dönektir lütfen dogmatik düşüncelerle saldırmadan önce sadece 10 sn tefekkür ediniz..bu son mesajım anladımki bir faydası yok anlatmaya çalıştıklarımın siz her sefer,nde kendi payınızdan konuşmalara devam ediyorsuuz ben birşey söylüyorum ama bu sadece bana kalıyor.. neyse tutmak isteyen şu anda zaten niyetli istemeyende değil..
Katılma Tarihi: 28 haziran 2006 Yer: Turkiye Gönderilenler: 538
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP
Selamün Aleyküm! Ubeydullah Kardeşim!
Ubeydullah yazdı:
ne diyebilirim ki kardeşler söylediklerimi etüd etmeden cevap yazıyorsunuz pazar günü başlayacak diyen kardeşim dünyada hilal ilk nerede görüldü örneğin lübnanda bizle lübnan arasında 24 saat varmı ki siz Ramazan ayını 1 gün sonra başlatıyorsunuz biliyorsunuz dünya saatinde bir gün aynı yere dönektir lütfen dogmatik düşüncelerle saldırmadan önce sadece 10 sn tefekkür ediniz.
Doğmatik düşüncelerle saldırmadan sözediyorsunuz. Lutfetseniz de şu saldırı olarak belirttiğiniz doğmatik düşünceyi bize de gösterseniz.
Yazınızın etüd edilmeden yanıtlandığını söylüyorsunuz. Yazınızda "Mekke'de hilalin görüldüğü ile ilgili telefon geldi." den başka bir şey yok ki, bu haberiniz bile dikkate alınarak -söylediğiniz gibi 10 saniye falan değil- epeyce bir araştırma ve incelemeden sonra haritalarla da görülüp incelenecek şekilde bir yanıt verilmiştir.
Mekke'de hilal görüldü dediğiniz gün Mekke'de hilalin görülmesi olanaksız. Bunu görmeniz ve etüd etmeniz için haritaları gönderdim. Ki son iletimdeki haritalarda Suud Yetkililerinin de imzaları var.
Değerli Kardeşim!
Allah orucunu mübarek etsin. Bize önerdiğiniz etüd olayını lütfen biraz da siz yapın. Kişisel olarak inandığınız günde oruca başlayıp tutabilirsiniz. Buna karışmak kimsenin haddi değildir. Ancak "Mekke'de hilal görülmüş oruca başlıyoruz" gibi bir sözü söyleme lüksünü bu dinin hiç bir kuralı size vermez. Acizane söylemek istediğimiz bu idi. Bunun için bu konu ile ilgili bilgileri gözden geçiriniz önerisinde bulunmuştuk.
Ramazan Ayı bütün insanlık alemine hayırlı ve uğurlu olsun.
Allah orucunu mübarek etsin. Bize önerdiğiniz etüd olayını lütfen biraz da siz yapın. Kişisel olarak inandığınız günde oruca başlayıp tutabilirsiniz. Buna karışmak kimsenin haddi değildir. Ancak "Mekke'de hilal görülmüş oruca başlıyoruz" gibi bir sözü söyleme lüksünü bu dinin hiç bir kuralı size vermez. Acizane söylemek istediğimiz bu idi. Bunun için bu konu ile ilgili bilgileri gözden geçiriniz önerisinde bulunmuştuk.
Ramazan Ayı bütün insanlık alemine hayırlı ve uğurlu olsun.
selam dost1 kardeşim,
size kesinlikle katılıyorum. gerçekten dediğiniz gibi '' Mekke'de hilal görülmüş oruca başlıyoruz '' gibi bir sözü söyleme lüksüne kimse sahip değildir.
Ramazan Ayını , tüm insanlığın Kur'an a yönelişine vesile etmesini,Yüce Rabbimizden dilerim.
Mekkeden telefon geldi hilal çıplak gözle görülmüş...
1- Telefonun Mekke'den gelmesinin önemi nedir?
2- Hilalin çıplak gözle gözlenmesi HALA farz(!) mıdır?
Mekkeliler Allah'ın seçkin kullarımı ki onların gözlemlerine göre hareket ediverelim? Telefon Mekke'den değil de Adana'dan gelseydi ne yapmalıydık? Şu Arap ırkını kutsal, adetlerini de mübarek sayma anlayışından kurtulamadık gitti. Gözlemi bir Arap yapmışsa yada gözlem Arabistan'da yapılmışsa bir telefon kafi... Zihniyete bakın yahu.
Hem neden insanlar hala 1400 yıl önceki koşullarla sınırlanmayı bir Allah buyruğu sayarlar? Neden o günün insanları gibi hilali çıplak gözle gözlemeyi, ilahi bir gereklilik zannederler? Neden araç emirlerle, amaç emirler birbirine eşitlenir? Neden araç emirlerin o gün için önerilen bir çözüm olduğu görülemez?
[Bazı arkadaşların daha iyi anlaması için farklı bir dille: Sizce Misvak kullanmak mı sünnettir, yoksa ağız ve diş sağlığı mı? Yoksa Misvakla birlikte sağlanan ağız ve diş temizliği mi? Aslolan araç mıdır, yoksa amaç mı? Araçların da kutsanmasının gereği var mıdır? Bugün misvak yerine diş fırçası ve macunu kullanmakla, Ramazanın başlangıcını tespit için tepelere çıkıp gözlem yapma yerine astronomi biliminden faydalanmanın arasında mantık olarak bir fark var mıdır? Araçların amaçlara dahil edilerek birlikte kutsanması ne kadar anlamlıdır?]
Hilali çıplak gözle gözlemek yani 1400 yıl önceye dönmek bir Allah emri değildir, çözüm önerisidir. Allah'ın emri Ramazanın tespit edilip orucun tutulmasıdır. Bu tespit en sağlıklı nasıl yapılacaksa öyle yapılmalıdır. O gün için tek yöntem çıplak gözle yapılan gözlemdi, bugün için değil. Değilin ötesinde anlamsız ve gereksizdir.
Araçlar değişkenlik gösterebilir. Ramazan ayını birilerinin göreceli gözlemlerine göre, "Mekkeden telefon geldi hadi başlayın" komutuyla değil de bilimin ışığına göre tespit etmek tek mantıklı yoldur.
Aslında işin içyüzünde Arabı mübarek sayma yanlışının yanısıra bilime duyulan güvensizlik de vardır. Fizik ve Astronomi diye bir bilim dalı var. Ay'ın, Güneş'in yüzlerce yıl sonra hangi zamanda hangi evrede olacağı tam ve tartışmasız olarak belirli. Bu bilim dalları insanların ortak emeği. Bugün nostalji takılıp, tepelere koşup "gördüm, görmedim" tartışması yapmanın, bundan da kötüsü meseleyi "Mekke'den telefon geldi" düzeyine çekmenin tutarlı hiçbir yönü yoktur.
Bilimi kullanmak HARAM DEĞİL...
Bu zihniyeti dindarlık sanmak iş değil...
__________________ Yunus 105. Şu da emredildi: "Yüzünü dine bir hanîf olarak çevir. Sakın müşriklerden olma!"
Mekkeden telefon geldi hilal çıplak gözle görülmüş...
1- Telefonun Mekke'den gelmesinin önemi nedir?
2- Hilalin çıplak gözle gözlenmesi HALA farz(!) mıdır?
Aslında işin içyüzünde Arabı mübarek sayma yanlışının yanısıra bilime duyulan güvensizlik de vardır. Fizik ve Astronomi diye bir bilim dalı var. Ay'ın, Güneş'in yüzlerce yıl sonra hangi zamanda hangi evrede olacağı tam ve tartışmasız olarak belirli. Bu bilim dalları insanların ortak emeği. Bugün nostalji takılıp, tepelere koşup "gördüm, görmedim" tartışması yapmanın, bundan da kötüsü meseleyi "Mekke'den telefon geldi" düzeyine çekmenin tutarlı hiçbir yönü yoktur.
Bilimi kullanmak HARAM DEĞİL... Bu zihniyeti dindarlık sanmak iş değil...
......... ve aradaaaaaaan asırlar geçti....
İnsanoğlu Ay'a yerleşti.. Her biri 100 bin nüfuslu 10 şehir kuruldu Ay'da.. Dev fânusların içinde Ay tipi şehirler.... Birçok renk, dil ve dinden 1 milyon Ay nüfusu...
İçlerinde 50 bin müslüman vardı... İlk müslümanın Ay'a ikâmet kasdıyla yerleştiği tarihden beri süregelen soru işaretleri o Ramazan da gündeme geldi... "Hilâli gözlemek..???"
Bu soruya takıldılar kaldılar... Hilâli bir türlü gözlemleyemedi Ay'ın müslüman vatandaşları... :)
Hilâl kendileriydi... :)) Ayvatanlarıydı...
Neyzen_Semazen
Not: Ayvatandaşlarının Ramazan'ın başlangıç ve bitişini nasıl belirlediklerine dair bilgi ulaşmadı bize... :)))
Katılma Tarihi: 28 mart 2006 Yer: United States Gönderilenler: 150
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP
Semazen Yazdı:
......... ve aradaaaaaaan asırlar geçti....
İnsanoğlu Ay'a yerleşti.. Her biri 100 bin nüfuslu 10 şehir kuruldu Ay'da.. Dev fânusların içinde Ay tipi şehirler.... Birçok renk, dil ve dinden 1 milyon Ay nüfusu...
İçlerinde 50 bin müslüman vardı... İlk müslümanın Ay'a ikâmet kasdıyla yerleştiği tarihden beri süregelen soru işaretleri o Ramazan da gündeme geldi... "Hilâli gözlemek..???"
Bu soruya takıldılar kaldılar... Hilâli bir türlü gözlemleyemedi Ay'ın müslüman vatandaşları... :)
Hilâl kendileriydi... :)) Ayvatanlarıydı...
Neyzen_Semazen
Not: Ayvatandaşlarının Ramazan'ın başlangıç ve bitişini nasıl belirlediklerine dair bilgi ulaşmadı bize... :)))
Beni guldurdunuz Allah da sizi guldursun. Bu espirideki inceligi bi anlayabilseler sorun zaten kokten cozulecek. Ama belliki Ramazanin baslangici icin Mekkeden yada Cemaat liderlerinden telefon bekleyenler AYVATANDASI olma kavramini dahi kavrayamayacaklar. Ubdedullah bey sakin bunu hakaret olarak algilamayin. Alperen ve Semazenin mesajindaki inceligi gormeye calisin. Gulmem size degil Semazenin espirisindeki incelige.
Âmin! Teşekkür ederim. :) Sizi güldürerek zor olanı başardığımın farkındayım.. Avatar olarak kullandığınız asık yüzlü kız çocuğunun fotoğrafı dikkatlerden kaçacak gibi değil.. :))
Sizin yetkiniz yok foruma yeni mesaj ekleme Sizin yetkiniz yok forumdaki mesajlara cevap verme Sizin yetkiniz yok forumda konu silme Sizin yetkiniz yok forumda konu düzenleme Sizin yetkiniz yok forumda anket açma Sizin yetkiniz yok forumda ankete cevap yazma