Şu da emredildi: Yüzünü dine bir Hanif olarak çevir. Sakın müşriklerden olma.
Yunus Suresi 105
Ben bir Hanif olarak yüzümü gökleri ve yeri yaratana döndürdüm. Müşriklerden değilim ben.
Enam Suresi 79
İbrahim ne bir Yahudi idi, ne de bir Hıristiyan. O sadece hanif bir müslümandı. O müşriklerden değildi.
Ali İmran Suresi 67
Şu da kuşkusuz ki, İbrahim başlıbaşına bir ümmetti; bir Hanif olarak Allah'ın önünde eğiliyordu. Müşriklerden değildi.
Nahl Suresi 123
De ki Allah doğrusunu söylemiştir / vaadinde sadıktır.Haydi artık Hanif olarak İbrahim'in Milleti'ne uyun! Müşriklerden değildi o.
Ali İmran Suresi 95
Allah'a ortak koşmadan, Hanifler olarak... Allah'a ortak koşan kişi, gökten düşmüş de kendisini kuşlar kapışıyor veya rüzgar onu uzak bir yere fırlatıp atıyor gibidir.
Katılma Tarihi: 18 ekim 2007 Yer: Turkiye Gönderilenler: 107
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP
sayın hasan öktem ben peygamberin cahiliye döneminde eşkıyalara karşı kurulmuş birliğe katılması gösterilerek müdafa edileceğini bekliyordum ki buna karşı cevap olarak :ortada ne vahiy vardı ne saflaşma diyecektim ama sen tuttun şirkin tevhidin adı bile geçmeyen bir zamanda hemde sırf beytullahı savunmak üzere yapılan bir hadiseyi örnek getiriyorsun
malik bin nebi kardeşin dedikleri bir yana rivayet dahilinde düşünsek bile bu surenin batıl savaşlarla ne ilgisi var
sayın hasan öktem ben peygamberin cahiliye döneminde eşkıyalara karşı kurulmuş birliğe katılması gösterilerek müdafa edileceğini bekliyordum ki buna karşı cevap olarak :ortada ne vahiy vardı ne saflaşma diyecektim ama sen tuttun şirkin tevhidin adı bile geçmeyen bir zamanda hemde sırf beytullahı savunmak üzere yapılan bir hadiseyi örnek getiriyorsun
malik bin nebi kardeşin dedikleri bir yana rivayet dahilinde düşünsek bile bu surenin batıl savaşlarla ne ilgisi var
size yakıştıramadım doğrusu!
selam kartveli,
yakıştırıp yakıştıramamak sizin izafiyyet kurma biçiminizle alakalı olduğundan, bu konuda bir yorumda bulunmak veya mukabil izafiyyette bulunup senin yanlışının aynısını yapmak istemiyorum.
ortada ne vahiy vardı ne saflaşma diyecektim ama sen tuttun şirkin tevhidin adı bile geçmeyen bir zamanda
adının geçmemesi, orada şirkin ve küfrün egemen olduğu gerçeğini ortadan kaldırmaz, yok sayamaz. rivayetlere göre :dar'ün nedve harıl harıl şirk, küfür kanunlarını üretmiyor muydu? korunması amacıyla Yüce Allah'ın ebabil kuşlarını sevkettiği , koruduğu mescid-i haram'ın bizzat içi her çeşit put ile dolu değil miydi? tağutların şirk hüküm ve kanunları orada icra edilmiyor muydu ? Yüce Allah'ın bunlardan haberi yok muydu? o halde Yüce Allah, orayı niye korudu ?
rivayetlerde sözü edilen eşkiyalara ve zulümlere karşı kurulmuş birliğin / derneğin( hilf'ul fudul )'un orada '' müdafaacı olacağını '' beklemekle evvelki yazılarınla çelişkiye düştüğünü düşünüyorum.
hemde sırf beytullahı savunmak üzere yapılan bir hadiseyi örnek getiriyorsun
peki ben iletimde ne demişim bir bakalım?
hasanöktem yazdı :
Selam Kartveli,
peki, Yüce Allah'ın henüz şirkin ve küfrün egemen olduğuMekke şehrini ve Mescid-i Haramı savunmak / kurtarmak üzere, ebabil kuşlarını fil sahibi olan yabancı askerlerin üzerine sevketmesine ne diyeceksin ? Yüce Allah doğru mu yaptı, haşa yanlış mı?
evet, söylediklerim bunlardan ibaretti. bir şeyler söylerken çelişkilere düşmemeye dikkat edelim lütfen.
selam ile
__________________ Andolsun, size öyle bir kitap indirdik ki sizin bütün şeref ve şanınız ondadır. Hâlâ aklınızı kullanmayacak mısınız? ENBİYA 10
"peki, Yüce Allah'ın henüz şirkin ve küfrün egemen olduğuMekke şehrini ve Mescid-i Haramı savunmak / kurtarmak üzere, ebabil kuşlarını fil sahibi olan yabancı askerlerin üzerine sevketmesine ne diyeceksin ? Yüce Allah doğru mu yaptı, haşa yanlış mı?"
Koyu kırmızı ve altı çigili kısım.. Hımm bu bilgileri nereden biliyorsunuz? Kur'an'da buna dair bir bilgi var mı? Yoksa rivayetler sayesinde mi bu bilgiyi biliyorsunuz? Siz bilmiyor musunuz Kur'an dışında yazan tüm gaybi bilgilerin/hadislerin yalan ve uydurma olduğunu?
Fil Suresine bakalım; 1-5
Görmedin mi, nasıl etti Rabbın Fil sahiplerine? Fendlerini, tedbirlerini bozup büsbütün perişan kılmadı mı? Üzerlerine sert taşlarla atış eden, sürü sürü kuşlar saldı da, hemen onları bir yenik hasıl (güve yiyip tanesiz kalmış ekin yaprağı, saman) gibi kılıverdi.
---------
Masallardan ve Uydurmalardan arınmalıyız ve Onlarsız yorumlayarak anlamalıyız Kur'an'ı..
__________________ İsrâ 89
Muhakkak ki biz, bu Kur'an'da insanlara her türlü misali çeşitli şekillerde anlattık. Yine de insanların çoğu inkarcılıktan başkasını kabullenmediler.
Siz bilmiyor musunuz Kur'an dışında yazan tüm gaybi bilgilerin/hadislerin yalan ve uydurma olduğunu?
...
Selam Yunus Emre kardeşim;
Bu cümledeki "yalan ve uydurma" tabirini "şüpheli" olarak değiştirmek daha doğru olmaz mı?
Muhabbetlerimle...
__________________ "(Onu size indirdik ki) <Kitap, yalnız bizden önceki iki topluluğa indirildi, biz ise onların okumasından habersizdik (o Kitâpları okuyamıyor, dillerini anlayamıyorduk)> demeyesiniz."(En'am,156)
zan zan zan, bu olay ne zaman oldu, kimler ile kimler arasında oldu, iyi ve kötüler mi, kötüler ve kötüler mi, mescidi haram mı mekke mi, bunların hiç biri yok, siz RAbbin ahlakına ters düşmeyecek her şekilde vahyin sınırları içerisinde anlayabilirsiniz,
Haklısın Ali abi.. Aceleyle yazdığım ve uykunun bastırdığı bir an yazdığım bir cümle idi..
Muhabbetle..
__________________ İsrâ 89
Muhakkak ki biz, bu Kur'an'da insanlara her türlü misali çeşitli şekillerde anlattık. Yine de insanların çoğu inkarcılıktan başkasını kabullenmediler.
Katılma Tarihi: 18 ekim 2007 Yer: Turkiye Gönderilenler: 107
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP
hasanoktem Yazdı:
adının geçmemesi, orada şirkin ve küfrün egemen olduğu gerçeğini ortadan kaldırmaz, yok sayamaz. rivayetlere göre :dar'ün nedve harıl harıl şirk, küfür kanunlarını üretmiyor muydu? korunması amacıyla Yüce Allah'ın ebabil kuşlarını sevkettiği , koruduğu mescid-i haram'ın bizzat içi her çeşit put ile dolu değil miydi? tağutların şirk hüküm ve kanunları orada icra edilmiyor muydu ? Yüce Allah'ın bunlardan haberi yok muydu? o halde Yüce Allah, orayı niye korudu ?
yav hasan kardeş sen şimdi ne demek istiyorsun?iki tarafta put perest olduğuna göre Allah halkların birbirini işgal etmesinemi tepki gösterdi? o zaman niye binlerce ülkeyi binlerce ülkeyi işgal ederken karışmadıda kabenin işgalini korudu?heralde vatan sevgisini öğretmek için olmasa gerek.tersi durumda senin korede ölenlere niyazi demen ,topraklarını savunurken ölen pkklılarında şehit olması gerekir.
hasanoktem Yazdı:
rivayetlerde sözü edilen eşkiyalara ve zulümlere karşı kurulmuş birliğin / derneğin( hilf'ul fudul )'un orada '' müdafaacı olacağını '' beklemekle evvelki yazılarınla çelişkiye düştüğünü düşünüyorum.
hasan abicim fil vakası olurken peygamberimizin ve hilful fudulun yaşadığını düşünecek kadr kazma değiliz herhalde. müdafaa derken ölen batılın askerlerine şehid diyenlerin müdafaasını kastettim.yani iddanızı savunurken bunu gerekçe göstermenizi bekliyordum dedim.
estağfirullah kardeşim sizi kazma olmakla suçlamış veya bunu ima bile etmiş falan değilim kesinlikle. böyle bir ifade ile ne size nede kimseye yaklaşmış değilim bugüne kadar. inanın bunun konuşuluyor olması bile beni üzmüştür. müsterih olunuz lütfen.
söylemek istediklerim ise şunlardan ibarettir :
Kardeşim, dar'ün nedve'nin egemenliğinde bile olsa, orada mevcut bulunan şirk ve küfre karşı verilmiş bulunulan mücadelenin dışında, ve beraberinde, maruf gereği, yurd / vatan ile alakalı olarak birtakım sorumlulukların da olduğunu düşünüyorum. yanlış mı düşünüyorum, doğru mu düşünüyorum nihayetinde benim şahsi düşüncemdir. bugün, İslam kelimesini yeryüzünden silmeye and içmiş olan amerikan / israil yönetimi , filleriyle ( tanklarıyla ) yurdumuzu istila ve işgal etmeye başlasa, onlara karşı savaşırım. bana ne diyemem. bana göre şehid, sana göre niyazi olacaksam bile bunu yaparım. Allah için yaparım, tağut için değil. şu anda henüz rivayetler dinine tabi olan komşum, hadi bana hakkını helal et komşu, conilerin şehrimize girip herşeyimizi, tüm geride zar-zor kalabilmiş değerlerimizi , ırzımızı , namus ve şerefimizi ayakları altına almamaları için onlarla savaşmaya gidiyorum ,'' Kur'an'ın tuvaletlere atılmasını görmektense ölürüm daha iyi '' dediğinde , sen git bizleri savun, benim niyazi olmaya niyetim yok demem, ne kadar doğru olur? bunun cevabını vermek zorunda değilsin. bana göre yanlış olur. ben nasılki evimi /yurdumu ve tüm dünya'yı Yüce Allah'ın murad ettiği bir hale/ şekle getirmek için mesai yapmak / gayret göstermek zorundaysam, yine aynı kapsam dahilinde bu savaşa katılmam icap eder diye düşünüyorum. Yüce Rabbim için katılırım, tağutun hükmünün baki kalması için değil...katılırım ve katıldığım için yeniden kurulacak olan coğrafyada, Yüce Allah'ın dilediği biçimi istemeye, isterken de diretmeye olan mecalimin artmasına katkıda bulunurum.
hilfu'l fudul ile ilgili bir yazı buldum. bunlar tabiki kesin bilgiler değildir. ve esasen bizim nazar-i itibar ettiğimiz şeyler de değildir. ancak sözü edildiği için bir kez bakmak üzere,kesin olmayan bir tarihi bilgi babından bilgilerinize sunuyorum. lütfen bakınız.
Yüce Allah'a emanet olunuz.
Selam ile.
__________________ Andolsun, size öyle bir kitap indirdik ki sizin bütün şeref ve şanınız ondadır. Hâlâ aklınızı kullanmayacak mısınız? ENBİYA 10
Katılma Tarihi: 31 temmuz 2007 Yer: Turkiye Gönderilenler: 201
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP
selam
sahi bizim hayatımızda kutsalları kim belirliyor.Allahmı ?yoksa dışındakilermi .bence şu hayatımızdaki kutsalları bidaha gözden geçirelim
__________________ ALLAH'IN EVRENSEL HAK DİNİ = Aklı doğru modda kullanarak yaratıcının bizde yarattığı yaratma yetisini işleterek yapımızdakileri sistematize edip ,kendimizle ve doğayla uyumlu bir yaşam sürmektir
Sizin yetkiniz yok foruma yeni mesaj ekleme Sizin yetkiniz yok forumdaki mesajlara cevap verme Sizin yetkiniz yok forumda konu silme Sizin yetkiniz yok forumda konu düzenleme Sizin yetkiniz yok forumda anket açma Sizin yetkiniz yok forumda ankete cevap yazma