HANiFDOSTLAR.NET

 

Kuran Müslümanı
 

(Şahıs odaklı din anlayışından Allah odaklı din anlayışına...)

Ana Sayfa Hanif Mumin  Iste Kuran Kurandaki Din  Kur'an Yolu  Meal Dinle Sohbet Odasi Hanifler E- Kitaplik Kütüb-i Sitte ?  ingilizce Site Kuran islami Aliaksoy Org  Hasanakcay Net Tebyin-ül Kur'an Önerdiğimiz Siteler Bize Ulasin

 

- Konulara Göre Fihrist

- Saçma Hadisler

- Hadislerin-Sünnetin İncelemesi

- Haniflikle İlgili Sorular Cevaplar

- Misakın Elçisi Kim?

- Kuranda Namaz/Salat

- Onaylayan Nebi

- Kuranda Namaz/Salat

- Enbiya 104

- Kuranda Yeminler

- Adem Hakkında Sorular

- Ganimetleri Resulün Eline Nasıl Vereceğiz?

- Allahın ındinde YIL ve DOLUNAYLAR

- Abese ve Tevella

- Hadisçilerce Tahrif Edilen Ayetler

- Mübarek Yer, Mübarek Vakit

- Arkadaş Peygamber

- Kuranın İndirilişinden Günümüze Gelişi

- Bir Türban Sorusu

- Kuran ve Bize Öğretilenlerin Farkı

- Namazın Kılınışı

- Hadislere Göre Namaz

- Kuranda Salat Namaz mıdır?

- Kuran Yetmez Diyen Uydurukçular

- Bizler Hanif Dostlarız

- Sahih Hadis mi İstersiniz?

- Hakkı Yılmaz'ın Tebyin Çalışması

- Kur'anı Anlamada Metodoloji

- Tarikatçıların Çarpıttığı Birkaç Ayet

- Nasıl Kur'an Okuyalım?

- Kur'anı Kerim Nedir?

- Kur'anda Oruç

- Allah'sız Bir Din ve Allah'sız Bir Kur'an İnancı

- Kuransız Bir İslam Anlayışı ve Müşrikleşme

- Meal Çalışmasına Davet

- Allah Şahit Olarak Kafi Değil mi?

- Doğru Hadisleri Ne Yapacağız?

- Kur'andaki Muhammed ve Peygamberlerin Misyonu

- Mahrem, Avret, Ziynet

- Nur Suresi Çeviri-Yorum

- Cilbab

- Resule İtaat Ne Demektir?

- Hadis Kalburcuları ve Kalburları

- Kur'anı Kerim'in İndiriliş Gayesi

- Kur'anda Amellere Karşı Cahili Yaklaşım

- İslamdışı İnanışlara Kur'andan Örnekler

- Biri Şu Haram Üretim Tesislerini Kapatsın

- Tasavvufta İslam Var mı?

- İslamda Delil Sorunu

- Kurban Kesmek

- İlahi Hitabın Serüveni

- Ecel Nedir?

- Şirk, İşrak, Müşrik, Müşareke, Müşterik

- Büyü Yapan ve Yaptıranlar

- Peygamberlere Karşı Rabbani Yaklaşımlar

- Salat-ı Tefriciye yada Zikri Çarpıtmaya Bir Örnek

- Mucize Nedir?

- Ayrılıkların Nedenleri

- Sıfır Hata veya Kur'an

- Haniflik Nedir?

- Rabıta İle Şeyhlere Tapanlar

- Hadis Zindanının Mezhepçi Mahkumları

- İslam Dininin Öğrenilmesinde Kaynak Sorunu

- Fasık ve Münafıkların Genel Tanımlaması

- Hadisler, Hıristiyanlık ve Selman Rüştü

- Kur'anı kerim'in İndiriliş Gayesi

- Müstekbirlere Karşı Cahili Yaklaşım

- Halis-Hanif İslam

- Kur'anda Şefaat

- Fuhuş Tellalı Tefsirciler

- Hayızlıyken Neden Namaz Kılınmasın?

- Cebrail, Vahiy, Melek

- Dindarlıkta Müşrikleşme Temayülü

- Büyü Yapan ve Yaptıranlar

- Yaratılış, Adem, Havva

- Kur'an Yerel mi, Evrensel mi?

- Reform Dinde mi, Dindarlıkta mı?

- Ne Mutlu Tağutu Olmayanlara

- Peygambere Saygı(?)

- Hadislere Kanıt Diye Gösterilen Ayetler

- Allah Nazara Karışmadı mı?

- Kur'anı Kerimle Amel Etmek Mümkün mü?

- Kur'anda İnkar Edenlerin Vasıfları

- Müminlerin Vasıfları

- Allah'ın Vasıfları

- Kur'anın Vasıfları

- Dine Karşı Cahili Yaklaşımlar

- Kur'an Merkezli Din

- İrin Küpü Patladı; Mevlana

- Hurafe ve Bidatlar

- Peygamberi Tanrılaştırma

- Hz. İsa'nın Ölümü

- Allah'ın Mesajının Adı: Kelamullah

- Allah'ın Resule Uyarıları

- Kur'ana Göre Tenkit ve Eleştiri Nasıl Olmalı?

- Kur'anda Sevgi

- Sofuların Devlet Desteğiyle Desteklenmesi

- Hans Von Aiberg Aldatmacası

- Kabir Azabı Safsatası

- Kur'an Kıssalarının Önemi; Masal Değiller

- Kur'anda Toplumsal Sünnetler

- Tefsirde İsrailiyyat

- Kardeş Evliliği Olmadan Çoğalma

- Hans Von Aiberg Tutuklandı

- Kur'anda Tevbe Kavramı

- Yaşar Nuri Öztürk'ün Yorumuyla Namaz

- Karadelikler; Bir Büyük Yemin

- Mezhepçilerin Ümmi Açmazı

- Kabe Nedir? Mekkede midir, Kudüste mi?

- Kur'anda Ruh Kavramı

- Kur'anda Nefs Kavramı

- Amin Kavramı ve Putperestlik

- Diyanet İşleri Başkanlığının Sitemize Cevabına Cevaplar

- Resul ve Nebi -1

- Resul ve Nebi -2

- Sapık Bir Fırka: Hansçılar

- Cihad mı, Çapulculuk mu?

- Kur'an Deyip Namazı Yok Sayanlar

- Cennete Sadece Müslümanlar mı Girecek?

- Kur'anda El Kesme Cezası var mı?

- Nazar veya Göz Değmesi Var mı?

- Şehadet Getir, Münafık(?) Ol

- Kur'anda Eleştiri Metodu

- Hacc Mekkede mi, Bekkede mi?

- İslami Tebliğde Kur'an Metodu

- Saptırılan Kavram: Mekruh

- Kur'anda Cuma Namazı var mı?

- Of Be Kader, Allah mı Suçlu Yoksa Biz mi?

- Kader Açısından Cebir ve İhtiyar

- Baban Peygamber Olsa Ne Yazar

- Kur'anda İnsan Hukuku

- Vahdet-i Vücud, Şirkin Alası

- Tasavvufi Bilginin Kaynağı Vahiy mi?

- İslam'da Resullük Son Bulmuştur

- Teveffi Kelimesi ve Arap Dili

- Tasavvuf Üzerine Düşünceler

- Nefis Mertebelerinin İç Yüzü

- Allah Rızası Anonim Şirketi; Tarikatlar

- Tasavvuf ve Eşcinsellik -1

- Tasavvuf ve Eşcinsellik -2

- Nakşi Şeyhi Allah'ın Avukatı mı?

- Kur'anda "ve+la" Öbeği

- Putlar ve Tapanlar

- Son Peygamberimizin Okuma Yazması

- Mesih ve çarpıtılan Bir Ayet

- Hac İzlenimleri

- "Üzerinde 19 var" da Son Nokta

- Secde Emri

- Kur'andaki Hac

- Aracıların Gaybı Bildiği İnancı

- Tarikatçı - Müşrik Karşılaştırması

- Gazali'nin Kadına Bakışı

- Kur'anda Kadına Verilen Önem

- Başörtüsü Allah'ın Emri Değil

- Başörtüsü Takmak Kur'anda Var mı?

- Kur'anda Kadın Dövmek Var mı?

- Cariye, Köle; Utanmaz Mealciler

- Kadına Yönelik Şiddet

- Sünnet Edilen Kızın Öyküsü

- Erkekçe ve Kadınca Meal Konusu, Nebe 33. Ayet

- Harem - Selamlık Kimin Emri?

- Zina, Evlilik ve Örtünme Adabı

- Cariyeleri Aç, Hür Kadınları Kapat (!)

- Çok Eşliliği Yasaklayan Ayetler

- Kur'ana Göre Evlilik Hukuku

- 2 Kadın = 1 Erkek, Uydurma mı?

- Danimarkalı mı Sapık, Buhari mi?

- Ebu Hanife, Cariyenin Avreti

- Nisa 25, Hür Kadın ve Fahişe İfadesi

- Maymunların Hadisi ve Recm Vahşeti

- Hz. Muhammed'in Tebliği

- Peygamberi Tanrılaştırma

- Angarya Haline Getirilen İbadet

- Buhari'nin Hadislerini Buhari Yazmamıştır

- Hadis ve Sünnet Gerçeği

- Uydurma Hadisler, İslamın Kara Boyası

- Hadisler Dinin kaynağı Olamaz

- Uydurmaların Sınırı Yok; Şeytan Geyiği

- Beşeri Hükümler Neden Kutsal Oluyor?

- Hadis - Kur'an Çelişkisi

- Kur'anda/Dinde Olanlar ve Olmayanlar

- Cehennem'den Çıkış Yok

- Kur'anda Tağut

- Ebu Hureyre Gerçekte Kimdir?

- Hadis - Mantık Çelişkileri

- Kurban ve Kurban Bayramı Nereden Geliyor?

- Hadislere Göre Kur'an Eksiktir

- Bildiri: İslam Anlayışında Reform

- Arapça mı, Arap Saçı mı?

- Koca mı Üstün, Allah mı?

- Esbab-ı Nüzül Komedi Hadisleri

- İşte Geleneğin Dini

- Ulul Emir İle Kim Kastediliyor?

- Kul Hakkı

- Yezidi Bir Gelenek: Aşure Tatlısı

- Hz. İbrahim'den Asrımıza Dersler

- Taklitçiliğin Boyutları

- Seb-ul Mesani Nedir?

- Kelle Sayılarak Gerçek Bulmak

- Kıyamet - Mahşer Günü ve Sonrası

- Kur'anda Namaz Vakitleri

- Kur'anda Cuma Konusu

- Salih Olmak Yetmez

- Hudeybiye Anlaşması Uydurma mı?

- Kitap Yüklü Eşekler

- Kur'andaki Hac

- Hz. Nuh'un Oğlu Kimdi? İftira mı?

- Ruhun Ağırlığına Başka Bakış

- Hz. İbrahim Yalancı Değildi

- İncil'de Kadına Bakış

- Şirkin Büyüğü Küçüğü Olur mu?

- Kur'andaki Abdest ve Hijyen

- Din de Bir Araçtır

- Kur'an Okumanın Zararları

- Kur'anda Dua Ayetleri

- Kur'anda Tarih Kavramı ve Bilinci

- Şekilsel Secde Kur'anda Yok mu?

- Salat ve salatı İkame

- Kur'andaki Emr Kavramı Üzerine

- Dindar İnsanlar Şirk Koşar

- Alak Suresinin İlk Beş Ayeti

- Men Arefe'nin Çözümü

- Kur'andaki Av Yasağı

- Fıtrat ve Namaz Vakitleri

- Kur'anda İnsan Hukuku

- Din Büyüklerini Tanrılaştırma

- Allah'a ve Muhammed'e Değil

- Kur'andaki Örnek Tevekkül

- Şekilsel Rüku Kur'anda Yok mu?

- Hz. İbrahim Kuşları Kesti mi?

- Ehli Sünnet Dininin Anayasası

- İnsan Allah'ın Halifesi mi?

- Kur'an Üzerinde Düşünmek

- Şirkin Kuyusuna Düşenlere Uyarılar

- Kur'an Ölülere Okunmak İçin mi İndirildi?

- Ayda Okunan Kur'an Masalı

- Hz. İbrahim, Safa ve Merve Masal mı?

- "Haç"er-ul Esved (!)

- Mevlana Sahte Bir Peygamber Değil mi?

- Tasavvufun Tanrısı İki Zıttır

- Kur'andaki Tasavvuf: Teveccüh

- Önce Batıl ve Hurafe İle Savaşalım

- Resuller Haram Kılamaz mı?

- Elçi Muhammed ile İnsan Muhammed'in Farkı

- Tarikatlarda Aracılar Rezaleti

- Nur Suresi 31. Ayet Nasıl Çarpıtılıyor?

- Sırat Kıldan İnce, Kılıçtan Keskin mi?

- Kur'anda Zalimler

- Bütün Mehdileri Çöpe Atıyoruz

- Kur'ana Göre Ramazan Ayı ve Haram Aylar

- Tasavvufçuların İlahı; Varlık ve Yokluk

- Tasavvufçuların Küçük Putları

- Sünnet Etmek yaratılışı Değiştirmedir

- Son Peygamberimizin Mektupları

- Fıtrat ve Namaz Vakitleri

- Mescid-i Aksa Nerede?

- Büyük Kandırmaca: Hadis

- Kur'an Neden Arapça Olarak İndirilmiştir?

- Kimin dini? Kimin Kitabı? Kimin Meali?

- Evliya Kelimesinin geçtiği Ayetler

- Şimdiye Kadar Yaşanan İslam

- Ayın Yarılması Diye Bir Mucize Yoktur

- Kabe Dikili Taş Değil mi?


Up | Down | Top | Bottom
 
Şu da emredildi: Yüzünü dine bir Hanif olarak çevir. Sakın müşriklerden olma.

Yunus Suresi 105

Ben bir Hanif olarak yüzümü gökleri ve yeri yaratana döndürdüm. Müşriklerden değilim ben.

Enam Suresi 79

İbrahim ne bir Yahudi idi, ne de bir Hıristiyan. O sadece hanif bir müslümandı. O müşriklerden değildi.

Ali İmran Suresi 67

Şu da kuşkusuz ki, İbrahim başlıbaşına bir ümmetti; bir Hanif olarak Allah'ın önünde eğiliyordu. Müşriklerden değildi.

Nahl Suresi 123

De ki Allah doğrusunu söylemiştir / vaadinde sadıktır.Haydi artık Hanif olarak İbrahim'in Milleti'ne uyun! Müşriklerden değildi o.

Ali İmran Suresi 95

Allah'a ortak koşmadan, Hanifler olarak... Allah'a ortak koşan kişi, gökten düşmüş de kendisini kuşlar kapışıyor veya rüzgar onu uzak bir yere fırlatıp atıyor gibidir.

Hacc Suresi 31


Up | Down | Top | Bottom

HABERLER

 

 








 

 

  Hanif Islam

 

Kur'an Çalışmaları
 Hanif Dostlar Ana Sayfa -> Kur'an Çalışmaları
Konu Konu: Hadislere Göre Kur’an Eksiktir Yanıt YazYeni Konu Gönder
Yazanlarda
Gönderi << Önceki Konu | Sonraki Konu >>
MSER
Katilimci Uye
Katilimci Uye
Simge

Katılma Tarihi: 09 agustos 2006
Yer: Turkiye
Gönderilenler: 62
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı MSER

Arkadaşlar

Neden sahih olmayan hadisler yüzünden, sahih hadislerin olduğunu kabul eden arkadaşları mezhepcilikle suçluyorsunuz.

Bakın ben burdan haykırıyorum işte, Kur'an tek ölcü ve tek rehber, buna kimsenin itirazı varmı; herhalde yoktur, ama ben yine haykırıyorum Kur'an'a ters düşmeyen sahih hadislere de evet, recm hadisinin Kur'an'a bir iftira olduğunu haykırıyorum işte, bunun yanında bütün islami kavramları kullanarak  (hanifcilik, muvahhitcilik, hizbullahcılık,cemaatcilik, tarikatcılık vb.) kendilerini adlandıran insanların da bal gibi bir mezhepci oldukları kanaatindeyim ve öğlede.

ve diyorumki Kur'an'ın anlaşılmasına engel olan tüm izmler ve kavramları elimin tersiyle iterek, tevhidin oluşması için vahdette buluşalım.

Bu arada, Papa'ya da burdan seslenmek istiyorum, öncelikle eteğinizdekileri bir boşaltında sonra İslam hakkında konuşun.

Selam ve dua ile 



__________________
YANLIZ SANA İBADET EDER VE YANLIZ SENDEN YARDIM BEKLERİZ
Yukarı dön Göster MSER's Profil Diğer Mesajlarını Ara: MSER
 
safbilgi
Yasaklı
Yasaklı
Simge

Katılma Tarihi: 25 agustos 2006
Yer: Turkiye
Gönderilenler: 841
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı safbilgi

sevgili mser

aslında aynı şeyi söyluyoruz.Kurandan kaynağı olupte elemeyi geçen hadısler ayet hukmunde ona yakın ifadeler içerecektir.Ayete inanan bu sözlerin güzelliğinede inanacaktır.Ama birebir peygamberımızın ağzından çıktığı görmedıkki... ama ayete yakın ifadeyse  bu olasığı hepımız yuksek buluruz.Kuran en güzel hadıs kıtabı olduğunu ayetlerınde belirtıyor.sonuçta herikimizde ayete ve ayete yakın ıfadededeki hadıse uyuyoruz.bu elemeyı gecen hadıs kesın peygamberımızın agzından çıkmıştır dedirttırmek  için niye bu çaban?

Yukarı dön Göster safbilgi's Profil Diğer Mesajlarını Ara: safbilgi
 
hasanoktem
Admin Group
Admin Group


Katılma Tarihi: 10 eylul 2006
Gönderilenler: 2837
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı hasanoktem

safbilgi Yazdı:

sevgili mser

bu elemeyı gecen hadıs kesın peygamberımızın agzından çıkmıştır dedirttırmek  için niye bu çaban?

sevgili safbilgi,

güzelce değindiğinin paralelinde bir ilave yapmak istiyorum: Kur'an a uyan bir söz, ister hadis ,ister sahabe sözü, istersede bir bilge insan sözü olsun, o sözü ilgili Kur'an Ayetleriyle çakıştığı için ,kabul edip, uygulamak zorundayız.o sözü kabul etmeyen , çakıştığı Ayeti de reddetmiş olacaktır.fakat hiç kimse , bu sözün kesinlikle sevgili Rasül/ elçiye ait olduğunu iddia edemez. Kur'an ile mutabık/ muvafık olan bu sözü kabul etmek ayrı bir şey , bu sözün kesinlikle Peygambere ait olduğunu iddia etmek bambaşka bir şeydir. hicri 3. yüzyılda toplanmış olan hadislerin, içinde sahih olanları / Rasül e ait olanları vardır; aha işte burada bir tane daha var demek ,( ve sanki Kur'an bize yetmiyormuş gibi davranmak) tek kelimeyle bir gaflet ve dalalettir.hem bu hadislerle ilgili olan ''sahih '' kavramı beşeri bir kavram mı, yoksa ilahi bir kavram mı? çünkü: '' sahih '' dediklerinde , akan suların durmasını istiyorlarda...

ve sevgili dostum müsaadenle sorduğun soruyu , bende tekrarlamak istiyorum:

bu elemeyi geçen hadis kesin Peygamberimizin ağzından çıkmıştır DEDİRTMEK İÇİN NİYE BU ÇABAN ?

saygı ve sevgi ile

Yukarı dön Göster hasanoktem's Profil Diğer Mesajlarını Ara: hasanoktem
 
MSER
Katilimci Uye
Katilimci Uye
Simge

Katılma Tarihi: 09 agustos 2006
Yer: Turkiye
Gönderilenler: 62
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı MSER

Hasan oktem ve Safbilgi yazdı

bu elemeyi geçen hadis kesin Peygamberimizin ağzından çıkmıştır DEDİRTMEK İÇİN NİYE BU ÇABAN ?

Dostlar, Kur'an emrettiği için, bakın birçok ayet var ama sadece bir örnek Nisa 65

''Hayır öyle değil; Rabbine andolsun, aralarında çekiştikleri şeylerde seni hakem kılıp sonra senin verdiğin hükme, içlerinde hiç bir sıkıntı duymaksızın, tam bir teslimiyetle teslim olmadıkça, iman etmiş olmazlar.''

Şimdi bu ayeti oraya buraya çekiştirmeden üstünde düşünelim bu ayetin hükmü kalktımı, yoksa sadece bağlamıylamı düşünelim, peki bağlamıyla düşünürsek hadislerle açıklamak zorunda kalmayacakmısınız,  Allah Resulü heva ve hevesinden konuşmayacağına göre, peki peygamberin hükmü neyle olur Kur'an'la ,asıl  sorun şimdi ortaya cıkıyor o zaman Hüküm konusunda Peygamberin yetkisi varmı yokmu, bence var, cıkmak zorundayım devam ederiz inşallah

Selam ve dua ile



__________________
YANLIZ SANA İBADET EDER VE YANLIZ SENDEN YARDIM BEKLERİZ
Yukarı dön Göster MSER's Profil Diğer Mesajlarını Ara: MSER
 
safbilgi
Yasaklı
Yasaklı
Simge

Katılma Tarihi: 25 agustos 2006
Yer: Turkiye
Gönderilenler: 841
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı safbilgi

Hasan öktem dlşüncelerimi dahada açarak yansıtmışsın.Eline sağlık,herşey net...
Yukarı dön Göster safbilgi's Profil Diğer Mesajlarını Ara: safbilgi
 
safbilgi
Yasaklı
Yasaklı
Simge

Katılma Tarihi: 25 agustos 2006
Yer: Turkiye
Gönderilenler: 841
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı safbilgi

selam mser

maide 43 İçinde Allahın hukmu bulunan tevrat yanlarında iken,nasıl oluyorda senın hakemliğine basvuruyorlar?daha sonrada verilen hükümden yüzçeviriyorlar.bunlar inanan kişiler değiller.

Ayette bir peygamber vefat ettıkten sonra varis olunan Kitabın hukum vereceği açık,bu Hz Muhammed dahı olsa.Ki yazdığın ayette peygamberımız Kurana furkana göre esas Hakeme göre hukum verıyor,kendi sözuyle değil.

 

Yukarı dön Göster safbilgi's Profil Diğer Mesajlarını Ara: safbilgi
 
ABCDF
Ozel Grup
Ozel Grup


Katılma Tarihi: 11 agustos 2006
Yer: Turkiye
Gönderilenler: 412
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı ABCDF

safbilgi Yazdı:

selam mser

maide 43 İçinde Allahın hukmu bulunan tevrat yanlarında iken,nasıl oluyorda senın hakemliğine basvuruyorlar?daha sonrada verilen hükümden yüzçeviriyorlar.bunlar inanan kişiler değiller.

Ayette bir peygamber vefat ettıkten sonra varis olunan Kitabın hukum vereceği açık,bu Hz Muhammed dahı olsa.Ki yazdığın ayette peygamberımız Kurana furkana göre esas Hakeme göre hukum verıyor,kendi sözuyle değil.

 

Selam,

maide 43 ayeti  Allah'ın kitabına başvurmak gerektiği konusunda önemli bir ayet.. peygamber olmasa dahi...

Kuranda bazı ayetlerde "Allahın indirdiğiyle hükmet" ifadesi geçer..

 

Yukarı dön Göster ABCDF's Profil Diğer Mesajlarını Ara: ABCDF
 
hasanoktem
Admin Group
Admin Group


Katılma Tarihi: 10 eylul 2006
Gönderilenler: 2837
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı hasanoktem

İSLAM DİNİNİN ÖĞRENİLMESİNDE KAYNAĞIN NE  OLMASI GEREKTİĞİ SORUNU    

1-) “(Farz, vâcib, sünnet, müstehab, âdâb adına) Resûl size ne getirmişse onu alın ve sizi neden menediyorsa, ondan da kaçının”(Haşr,59/7)

Âyette geçen ve meçhul şey ifade eden “ me' ism-i mevsûlüyle ister vahy-i metlûv adına Kur’ân olsun, isterse vahy-i gayr-i metlûv adına kudsî hadîs ve hadîs olsun, Resûl’ün getirip tebliğ ettiği her şeyi, “ fe ” edatıyla da, bunlara behemehal ittiba ve itaatin vacib olduğunu ortaya koyuyordu. Aynı şekilde, ister Kur’an yoluyla, isterse içtihadları, yorumları ve tefsirleriyle Allah Resûlü’nün nehyettiği her şeyden de kaçınılması gerektiği sarâhatini veriyordu ki, âyetin devamında: “Allah’tan korkun! ” diyerek, bunun bir takvâ meselesi olduğunu ve kılı kırk yaran bir hassasiyetle görülüp gözetilmesi gerektiğini hatırlatıyordu. Sahâbe bunu çok iyi anlıyor ve Resûlullah’ın her sözüne, her fiil ve takrîrine uymakla takvânın kazanılabileceğini, yani Allah’ın vikayesine girilebileceğini düşünüyor ve hayatını hep O’nun vesayetinde sürdürüyordu. Zaten, âyetin sonu ki: “Şüphesiz, Allah’ın ikâbı çok şiddetlidir” tehdidini de gündeme getirdiğinden, sahâbi gibi kurbet kadrosunun böyle bir riske girmeleri asla söz konusu olamazdı.

CEVAP 1-) :Dikkat edilir ise Yukarıdaki ifadeyi, Peygamber sanki bizimle çağdaş ve yaşıyor intibaıyla vermektedir. Öylesine bir ortam çiziyor ki, sanki peygamber bizimle birebir diyalogda ve bize emirler vermektedir, ve sakın ola ki onun bütün dediklerini yapmamazlık etmeyelim ihtarında bulunuyor. Bu da güncel olarak mümkün olmadığına göre, yani peygamberimiz Muhammed Aleyhissalâtu Vesselâm vefat etmiş olduğuna göre, iddiacının peygambere uymaktan kastı kendi inandığı ve peygambere isnat edilen hadislerin kabulüyle her ne olursa olsun tartışmasız olarak uyulup uygulanmasıdır. Bunlar da, kendisine göre Ehli sünnetin kabul ettiği hadisler olmalıdır, örneğin İmamiyye Şiasının, kabul ettiği el-Kuleyni’ni Usul-u Kâfi deki hadis rivayetleri veya Vehhabilerin kabul ettiği Ahmed İbni Hambelin, Müsned isimli kitabındaki hadis rivayetleri onu sistem olarak ilgilendirmez, zira ilgilendirmiş olursa, ya mezhepsiz hale gelir veya mezhep değiştirmiş olur. Hizip oluşumlara baktığımızda, a) Sünnilere göre, Peygamber Sünni bir peygamberdir, b) Şiilere göre, Peygamber Şii bir peygamberdir, c) Vehhabilere göre, Vehhabi bir peygamberdir, d) Tasavvufçulara göre, Peygamber Sofu bir peygamberdir, v.s. gibi her hizip kendi anlayışına göre peygamberi konumlandırmaya çalışır. Bu açıdan bakıldığında, Kuran’da vasıflandırılan peygamber tanımı dışına çıkıldığında sayısını tespitte dahi zorlanacağımız çok çeşitli peygamber tanımıyla karşılaşırız, ve bu tanımlar bir birlerine uyan tanımlarda değildir, zira tanımlamada hareket noktası her hizbin atalarından devralmış olduğu ve sürdürdüğü çok çeşitli rivayetlerdir. Bunlar öyle şeylerdir ki hem kendi içeriklerinde çelişkili hemde Kuran’la çelişkili oldukları gibi diğer hiziplerin elindeki rivayetlerle de çelişkilidir. Benim peygamberimizle ilgili anlayışım, Peygamberimiz, Muhammed, Aleyhissalâtu Vesselamın Kuran’da tanımlandığı vasıflarla sınırlıdır, Kuran’da O’nun hakkında bilgi verilmekte ve örnek alınması emredilmektedir. Bundan dolayı, O’nu örnek alırken, O’nu hakkında bilgi veren ayetin, peygamberin hangi konumuyla ilgili olduğuna dikkat ederim ve öylece anlarım, kısmet olursa bir sonraki soruyu cevaplandırır iken bahsedeceğim gibi, peygamberimizin çeşitli konumları vardır ve O’nu anlatan ayetlerde bütün konumlarıyla ilgili değil, muhakkak belirli bir veya bağlantılı olarak birden fazla konumuyla ilgilidir, ayetlerin bu şekilde anlaşılmaması halinde, ne ayetten kastedileni anlıya biliriz nede peygamberi örnek edinmenin ne manaya geldiğini anlayabiliriz, Bu anlayışın dışına çikan kimseler, ayetlerle karşılaştıklarında şaşırır kalırlar, anlayışlarını savunurken Kuran’dan delil getirdiklerinde genelde ayetleri tam metin olarak değil, kırparak verirler, yoksa bütün tezleri kaçınılmaz olarak çöker, zira konumlandırma dışına çıktıklarında ayetler onları doğrulamaz. Şöyle ki:

Soruda verdiği ayet örneği , Mealen:

1-) “(Farz, vâcib, sünnet, müstehab, âdâb adına) Resûl size ne getirmişse onu alın ve sizi neden menediyorsa, ondan da kaçının”(Haşr,59/7)

Ayetin tam metni, mealen :

-- Allah’u Teâlâ, Peygamberine ganimet olarak ne verdiyse Allah içindir ve Peygamberi içindir ve akrabaları ve yetimler ve yoksullar ve yolda kalmış kimseler içindir. Tâ ki -bu mallar- sizden zenginler arasında dolaşir bir servet olmasın ve size Peygamber ne verirse artık onu alınız ve sizi neden menettiyse hemen ona nihayet veriniz ve Allah'tan korkunuz. Şüphe yok ki: Allah, azabı şiddetli olandır. 59 Haşr 7

Bana göre bu ayetten, peygamberin devlet başkanı olarak, ekonomi üzerindeki yetkileri anlatılmakta ve vefatından sonra bu örnekten hareketle İslam devlet başkanlarının bu yetkiye sahip olduklarını ifade etmektedir. Bundan dolayı bu ayetten, peygamber adına söylenen hadis iddialarının anlaşılması ve kabul edilmesi şeklinde bir anlayış mümkün değildir. Zaten pratikte bu mümkün değildir, zira peygamber adına ekonomi konusunda olsun veya daha başka bir çok konuda olsun iddia edilen rivayetler hem kendi içeriğinde çeliskili, hemde Kuran ile çelişkilidir, (Bak, incele www.kuran-tekrehber.com da, bir çok örnek. Veya Fereç Hüdür, “Kütüb-i Sitte’nin Eleştirisi ve Kur’an’a arzı” isimli araştırma kitabı. Kişisel yayın. )

2-) Şüphesiz, Resûlullah’ta sizin için, Allah’ı ve ahiret gününü uman ve Allah’ı çok zikredenler için güzel bir misâl vardır” (Ahzâb, 33/21)


Bu âyet-i nurefşanı, şu eğri büğrü yollarda, şu binbir badire içinde, şu iç içe handikaplar ağında ve gâileli yürüyüşte ancak Resûlullah’ın sünnetine temessükle sahil-i selâmete çıkılabileceğini ilân ediyor!

CEVAP 2-) : Görüldüğü gibi, Âhzap, 33/21 ayetini, sünnete, dolayısıyla hadislere uymaya endeksliyor, bu ise Kuran’a uygun bir anlayış olmadığı gibi, hadislerin tamamına yakını hem bir birleriyle, hemde Kuran ile çelişkili olduklarından Kuran’a uyumluluk ve pratik olma özellikleri yoktur, Hadisleri incelediğimizde bunu açıkça görmemiz mümkün olduğu gibi, ifade de Kuran’a uyulması gerektiğinden hiç bahsedilmemektedir. Kuran barışçı ve adalet yönünden bütün insanların hukukunu koruyan bir kitaptır, peygambere isnat edilen hadislerde ise bu özellik yoktur, çok çelişkili versiyonlar ihtiva etmektedirler, bunun böyle olmadığı yönünde itiraz olması halinde bir çok örnek vermek mümkündür, benim tavsiyem hadis külliyatının bir bütün olarak ele alınıp incelenmesidir. Hal böyle olunca, ayetin veya benzer ayetlerin doğru anlaşılabilmesi için, peygamberin hangi konumuyla ilgili olduğuna Kuran bütünlüğü içerisinde dikkat edilmesine ihtiyaç vardır, Örneğin, peygamberimizi:

a) Nebi konumu, bu peygamberimizin vefatıyla birlikte kıyamete kadar sona ermiştir,

b) Resul konumu, nübüvvetin sona ermesiyle, peygamberlik açısından veya özel olarak gönderilmiş tebliğci açısından, kıyamete kadar sona ermiştir.

Bu iki konumun örnek alınması, ancak, Müslümanların Resullük, nebilik, mehdilik v.s. Şeklinde bir dini paye iddia etmeden, dini tebliğde masumiyet ileri sürmeden, Kuran’dan anladıklarını anlatma şeklindedir.

c) Devlet başkanlığı konumu,

ç) Yargıçlık konumu,

d) Baş komutanlık konumu,

e) Aile reisi konumu,

f) Yaşantı olarak davranışları ve sosyal konumu, gibi,

Bu açıdan, değerlendirildiğinde, hem peygamberimiz, hemde diğer peygamberler konumlandırılarak örnek alınabilirler. Ayetlerin hangi konum için indiklerine Kuran bütünlüğü içerisinde dikkat edilmesi halinde konu kolayca anlaşilır,


3-) (Ey Resulüm) De ki, siz gerçekten Allah'ı seviyorsanız bana uyun ki, Allah da sizi sevsin ve suçlarınızı bağışlasın. Çünkü Allah çok esirgeyici ve bağışlayıcıdır.(Ali İmran,2/31)

Ayeti Kerime Peygamberimize uymayı, Allah’a uyma ile eşdeğer tutmakta ve Allah’ın sevgisini kazanmada bir vesile olduğunu belirtmektedir. Bunu Kur’an, bizzat Peygamberimize bu şekilde hitab etmesini istemektedir. Ayetin sonunda, peygamberimize uyanların Affedileceği müjdesi ise, Hadsi-i Şerfilerin ve Sünnet-i Seniyyenin İslamda nedenli önem arz ettiğinin bariz bir göstergesidir.

CEVAP 3-) Bu ayette, İslam Devlet sistemi konu edilmiştir, şöyle ki:

Kuran’dan mealen:

-- De ki: Eğer Allah Teâlâ'yı seviyor iseniz bana uyunuz ki, Allah Teâlâ'da sizi sevsin ve sizin için günahlarınızı yarlığasın. ve Allah Teâlâ gafurdur, râhimdir. 3 Ali İmran 31

-- De ki: Allah Teâlâ'ya ve peygambere itaat ediniz, eğer yüz çevirirlerse şüphe yok ki Allah Teâlâ kâfirleri sevmez. 3 Ali İmran 32

Ayetlerde peygamberin Nebilik ve Devlet başkanlığı konumundan bahsedilmektedir, İstenen itaat emir komuta zinciri şeklindeki bir süreçtir, şöyle ki, peygamber öncelikle yalnız Allah’a itaat edecek, Allah’ın emirlerini insanlara tebliğ ettiğinde de , İnsanlar yaptığı tebliğe itaat etmelidirler şeklinde bir süreç, ayrıca bu sürecin içerisinde başka ayette belirtildiği üzere Ulul - Emre itaatin gerekliliği de emredilmiştir, bütün bunlara toplu olarak baktığımızda İslam devlet sisteminin emir komuta sistemiyle, yargı sisteminin yapısı ortaya çıkar, diğer bir yön olarak idari yapının teşekkülü içerisinde, biat ve şura olayı vardır. Her ne açıdan bakılırsa bakılsın bütün, tebliğ ve devlet sistemi yapılanmasının üzerinde İlahi vahiy, dolayısıyla Kuran tek esastır, zira dini Allah koyar ve din koyma olayında olsun, İlahlık olayında olsun kimseyi kendisine ortak etmez. Bütün bunlar Kuran’da detaylı olarak işlenmiştir. Örnek olması açısından kısmen değinecek olursam.

Kuran’dan, mealen :

-- Ey imân edenler!. Allah Teâlâ'ya itaat ediniz ve Peygamber'e de ve sizden olan emir sahiplerine de itaatte bulununuz. Sonra bir şey hakkında ihtilâfa düşerseniz, eğer siz Allah Teâlâ'ya ve âhi-ret gününe inanır kimseler iseniz onu Allah Teâlâ'ya ve Peygamberine arz ediniz. O hem bir hayırdır, ve hem de netice itibariyle daha güzeldir. 4 Nisa 59

-- Ve onlara eminlikten veya korkudan bir haber geldiği zaman onu yayıverirler. Ve eğer onu Peygamber'e veya kendilerinden olan emir sahiplerine arz etseler elbette onlardan bunun hükmünü çıkaracak zatlar bunu bilirlerdi. Ve eğer Allah Teâlâ'nın lûtuf ve rahmeti üzerinize olmasa idi pek azınız müstesnâ, elbette şeytana uymuş olurdunuz. 4 Nisa 83

Görüldüğü gibi, yönetim sisteminde ve sorunların halledilmesinde, İslam dininde bir hiyerarşi mevcuttur, bu sıralamada, peygamberin sünnetine tabi olduklarını söyleyenlere göre:

a) Allah’a itaati, Kuran’a itaat ile,

b) Peygambere itaati, hadislere uymak ile, ifade edip, peygamberi aramızda güncel olarak yaşıyormuş gibi günümüze taşıdılar. Bu inançlarında samimi iseler, o zaman, kaçınılmaz olarak peygamberimiz zamanındaki Ulul Emrin sözlerini de muhakkak günümüze taşımaları gerekirdi; peygamberin vefatından sonra da Ulul Emr mevcut olmuştur ve bunlar çokturlar bunların sözlerini ne yaptınız, Hadis adı altında peygamberi günümüze taşıdığınızı iddia ettiniz, Ulul Emrin sözlerini n, neden günümüze taşımadınız, zira Ulul Emre itaatin de gerekli olduğu Kuran’da kesin olarak emredilmiştir, Rivayetlerle şahısları taşıyıp güncelleştirme mantığınıza göre bunu yapmanız gerekmez miydi, fakat bu yapılmamıştır, yoksa siz ortaya attığınız kıstaslara rağmen, kitabın bir kısmını kabul edip bir kısmını red mi ediyorsunuz. Böyle yapanların cezası, Kuran ölçüsüne göre, dünyada rezillik ve ahirette şiddetli azap değil midir. (Bak, 2 Bakara 83-84-85 ).

Yapamazdınız, zira bu hem Kuran’a uygun bir davranış olamayacağı gibi, pratikte de mümkün değildi, İslam coğrafyası bir imparatorluktu ve dolayısıyla Ulul Emr binlerceydi. Durum bu olunca, binlerce çelişkili ve Kuran’a uymayan rivayetleri peygambere hadis adı altında peygambere mal edip, bunlarla da atalar dinini insanlara kabul ettirmek için bunca tarihi çabanız niyedir.

Yukarda ki ayetlerde örnek alma yönünde bizden istenen, her devirde güncel olarak, İslam devlet başkanının, Ulul Emrin ve Müslümanların Kuran’a itaat etmeleri, peygamber zamanında peygamberin ve yönetimde ki şahısların, peygamberden sonra da, İslam devletinde yönetimde yer alan şahısların yani devlet başkanlarının ve Ulul Emrin Kuran’a uygun yönetim yapmalarıdır. Bu kaçınılmaz olarak öyledir, zira İslam dinine göre Hüküm ancak ve ancak Allah’ın dır, Allah hükmüne hiç kimseyi ortak etmez, Din koyma veya hüküm koyma bir İlâh’lık olayıdır, Kuran’dan mealen:

-- Ve Rabbin onların sinelerinin neler sakladığını ve neler ilân ettiklerini bilir.

28 Kasas 69

-- Ve Allah, O'dur. O'ndan başka ilâh yoktur. Hamd önünde de sonunda da onun içindir. Ve hüküm O'na mahsustur ve ona döndürüleceksinizdir. 28 Kasas 70

-- Ve aralarında Allah Teâlâ'nın indirmiş olduğu ile hükmet ve onların arzularına tâbi olma. Ve Allah Teâlâ'nın sana indirmiş olduğu şeylerin bazısından seni fitneye düşüreceklerinden dolayı onlardan kaçın. Eğer onlar yüz çevirirlerse artık bil ki, Allah Teâlâ muhakkak diliyor ki, onları bazı günahları sebebiyle musibete uğratsın. Ve şüphe yok ki, insanlardan birçokları elbette fasık kimselerdir. 5 Maide 49

-- Onlar câhiliyet devrindeki hükmü mü arıyorlar?. Allah Teâlâ'dan daha güzel hükmeden kim vardır?. Tam kanaat sâhibi bir kavime göre? 5 Maide 50

4-) “Allah’a ve ümmî peygamber olan Resûlü’ne -ki o, Allah’a ve O'nun sözlerine inanır- iman edin ve O'na uyun ki, doğru yolu bulasınız” (A’râf/7: 158)
Ayeti Kerime, doğru yolu bulmanın Resule uymaktan geçtiğine açıktan ilan ediyor.

CEVAP 4-) 7 Araf 158 de Peygamberin yalnızca Allah’ın vahyine inandığı ve tabi olduğu açıktır, olay bu olunca iddia ettikleri gibi, peygamberin, din konusun da, Kuran vahyi haricinde hareket etmesi mümkün değildir, Kuran’dan mealen:

-- De ki: Ey insanlar!. Şüphe yok ki ben hepinize Allah Teâlâ'nın bir elçisiyim. Öyle Allah ki, göklerin ve yerin mülkü ona mahsustur. Ondan başka ilâh yoktur. Hem diriltir ve hem öldürür. Artık Allah Teâlâ'ya ve bir ümmî peygamber olup Allah'a ve onun kelimelerine inanan Resulüne imân ediniz, ve ona tâbi olunuz ki, hidâyete erişebilesiniz. 7 A’raf 158

Ayette, peygamberin Nübüvvet ve devlet başkanlığı konumu vardır.


5-) “Kim Resûl’e itaat ederse Allah’a itaat etmiş olur.” (Nisâ/4: 80)

Ayeti Kerime,peygambere itaatin neden gerekli olduğunu ve itaatin zorunluluğunu ortaya koyar. Âyetler, Rasûlullah’a (s.a.s.) itaati, Allah’a itaat saymıştır.

--- Her kim Peygambere itaat ederse muhakkak Allah Teâlâ'ya itaat etmiş olur. Ve her kim yüz çevirirse -aldırma- çünkü seni onların üzerine muhafız göndermedik.

4 Nisâ 80

CEVAP 5-) Ayette, peygamberin Nübüvvet ve devlet başkanlığı konumu vardır. İddia ettikleri gibi Kuran’ı bırakın, Hadisler Kuran’ı iptal eder , din olarak siz hadislerden sorumlusunuz şeklinde ayeti anlamak mümkün değildir.


6-) “Ben sadece bana vahyolunana uyuyorum.' (En’âm,6 /50)

Allah Resulu, vahy ile donanmış olduğunu Kur’an beyan etmesini istiyor!

CEVAP 6-) Peygamberin salt olarak yalnız Kuran vahyine uyduğu açıktır, hal böyle olunca peygamberin Kuran dışında sözleri var, hatta bu sözleri Kuran ayetlerini dahi iptal eder diyerek, hadis iddialarına davet etmenin mantığı nedir.

-- De ki: Ben size demiyorum ki: Benim yanımda Allah Teâlâ'nın hazineleri vardır. Ve ben gaybı da bilmem ve size demiyorum ki, ben hakîkaten meleğim, ben bana vahiy olunandan başkasına tâbi olmam. De ki: Kör ile gören kimse aynı olur mu?. Hiç düşünmez misiniz?.

Zaten bütün Müminlerde Mümin olabilmek için Vahye tabidirler, burada sorun ne, sorun hadis iddialarının Vahiy olduğunu yani onlarında, Kuran’dan farksız, hatta nesih olayında Kuran’a baskın yani Kuran’dan üstün olduğunu kabul ettirebilme çabasıdır, somut bir örnek olması açısından, Zina olayın da, Recm etme cezası, Kuran’da olmamasına rağmen, Kuran’ın bu konudaki had cezasını iptal edip, kendilerine göre geçerli olan Recm cezasını uygulamalarını gösterebiliriz.


7-) “şüphe yok ki, sen doğru yola rehberlik edersin. “ (Şu’ra, 42/52)

Efendimiz (SAV) in, doğru yolun Baş Rehberi olduğundan bahsediyor.

CEVAP 7-) İddia dan açıkça anlaşılan, yine hadislere davettir, Ayet metninde ise, Kuran’a davet olduğu açıktır, Kuran’dan mealen:

-- Ve işte sana da emrimizden bir ruh vahy ettik. Sen bilir değildin ki, kitap nedir, îman nedir ve lâkin biz onu bir nûr kıldık, onunla kullarımızdan dilediğimizi hidâyete erdiririz ve şüphe yok ki, sen bir doğru yola rehberlik edersin.  42 Şu’ra 52

8-) Allah ve Resûlü bir meselede hüküm verdiği zaman inanmış bir erkek ve kadına, o meselede kendi isteklerine göre bir tercih hakkı yoktur. Her kim Allah ve Resûlü'ne karşı gelirse, apaçık bir sapıklığa düşmüş olur.” (Ahzâb/33: 36)

Allah ve Resulünün, bir meseledeki hükümlerinin aynı olduğunu ve bu konuda herhangi bir tercih lüksünün lmadığına işaret etmektedir. Tercihi seçenlerin apaçık bir sapıklık içinde olduklarına hüküm vardır!

CEVAP 8-) Burada da, peygamberin yargıçlık konumu vardır, dolayısıyla İslam dininde İslam yargıçlarının konumu da belirtilmiştir. Bunun hadislerle hiçbir ilgisi yoktur.


9-) 'Peygamber size ne verirse onu alın, sizi neden men ederse ondan geri durun...' (Haşr, 7) .

Peygamberimizin sadece önerilerini değil, aynı zamanda nehyettikleri yasaklarıda göz önünde bulundurmamızı emrediyor.

CEVAP 9-) Peygamberin devlet başkanlığı konumuyla ilgili olan 59 Haşr 7 ayeti, hadisleri kabul ettirebilmek için hadis iddiacılarının, ayette bildirilen esas mananın anlaşılmaması için, iddialarına delil olarak ileri sürdüklerinde kırparak yazmak suretiyle en fazla çarpıtmak istedikleri ayettir, ayette ganimet dağıtımı konu edilmişken, hadis adı altında size her ne söylersek kabul edin manasında olduğunu iddia ediyorlar. Kuran’dan mealen :3

-- Allah’u Teâlâ, Peygamberine ganimet olarak ne verdiyse Allah içindir ve Peygamberi içindir ve akrabaları ve yetimler ve yoksullar ve yolda kalmış kimseler içindir. Tâ ki -bu mallar- sizden zenginler arasında dolaşir bir servet olmasın ve size Peygamber ne verirse artık onu alınız ve sizi neden menettiyse hemen ona nihayet veriniz ve Allah'tan korkunuz. Şüphe yok ki: Allah, azabı şiddetli olandır. 59 Haşr 7

Görüldüğü gibi, ayette işlenen konunun, hadisleri kabul etme iddialarıyla hiçbir ilgisi yoktur.


10-) Hayır, Rabbine andolsun ki onlar, aralarında çıkan anlaşmazlıklarda seni hakem tayin edip verdiğin hükmü içlerinde hiçbir sıkıntı duymadan kabul edip ona teslim olmadıkları sürece iman etmiş olmazlar.” (Nisâ/4: 65)


İmanı, peygamberimizin hakem olarak kara verdiği konularda, kalben tasdik etmeyenlerin hakiki manada iman etmediklerine işaret ediyor.

CEVAP 10-) Yine sanki peygamber günümüzde yaşıyormuş manasında, hadis iddialarını kabul ettirme çabası.

Fereç Hüdür

İSLAMIN  ÖĞRENİLMESİNDE KAYNAK SORUNU

 



__________________
Andolsun, size öyle bir kitap indirdik ki sizin bütün şeref ve şanınız ondadır. Hâlâ aklınızı kullanmayacak mısınız? ENBİYA 10
Yukarı dön Göster hasanoktem's Profil Diğer Mesajlarını Ara: hasanoktem
 
MSER
Katilimci Uye
Katilimci Uye
Simge

Katılma Tarihi: 09 agustos 2006
Yer: Turkiye
Gönderilenler: 62
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı MSER

selam Hasan öktem

Yukarıda Fereç Hüdür'dan alıntı yaptıklarını okudum, şundan emin olabilirsinki bu sitedeki konuların sürekli takipcisiyim o yüzden birilerinin linklerini vermene gerek yok.

Ben mümkün mertepe kırıcı olmamaya dikkat ediyorum, yoksa inanki kardeşim belli bir mezhebin, meşrebin, cemaatin vb. lerin savunucusu olsam çok kırırcı (bu sitede yazılanlarla ilgili) olurum.Rabbime hamd olsunki bunları açmış bulunmaktayım.

Beni bu siteden herzaman için söylediğim birşey vardı oda Ayetler hakkında tartışmaya girmem cümlesiydi.Tekrar belirtiyorum ayetler hakkında tartışmam.

Bak güzel kardeşim yukarıda bahsedilen ayetler olsun, başka konu hakkındaki ayetler olsun yapılan yanlışlar hep nedense aynı oluyor.

Şöyleki, fikrinize zıt düşen konular hakkında o fikrin ıspatı için bazı ayetleri belli bir zamana, belli bir olaya hapsetmekten hiç çekinmiyorsunuz ki peygamber konusu (sahih hadisler) buna bir örnektir. Bunu böyle yapıncada diğer fikri inadına savunanlarla hiçbir farkınız kalmıyor.(Hadisleri farzlaştıranlarla) hal böyle olunca da birçok konu Kur'an ve Sahih hadislerle açıklanacağı yerde, Kur'an ve inadına savulunan fikirlerle (ayetleri zorlama) açıklanmaya çalışılıyor, hele hele ibadetler konusu

Selam ve dua ile

 



__________________
YANLIZ SANA İBADET EDER VE YANLIZ SENDEN YARDIM BEKLERİZ
Yukarı dön Göster MSER's Profil Diğer Mesajlarını Ara: MSER
 
safbilgi
Yasaklı
Yasaklı
Simge

Katılma Tarihi: 25 agustos 2006
Yer: Turkiye
Gönderilenler: 841
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı safbilgi

selam mser

maide 43 İçinde Allahın hukmu bulunan tevrat yanlarında iken,nasıl oluyorda senın hakemliğine basvuruyorlar?daha sonrada verilen hükümden yüzçeviriyorlar.bunlar inanan kişiler değiller.

Ayette bir peygamber vefat ettıkten sonra varis olunan Kitabın hukum vereceği açık,bu Hz Muhammed dahı olsa.Ki senın kendi görüşünü yazmak için  yazdığın ayette peygamberımız Kurana furkana göre esas Hakeme göre hukum verıyor,kendi sözuyle değil.

 

Yukarı dön Göster safbilgi's Profil Diğer Mesajlarını Ara: safbilgi
 

<< Önceki Sayfa Sonraki >>
  Yanıt YazYeni Konu Gönder
Yazıcı Sürümü Yazıcı Sürümü

Forum Atla
Sizin yetkiniz yok foruma yeni mesaj ekleme
Sizin yetkiniz yok forumdaki mesajlara cevap verme
Sizin yetkiniz yok forumda konu silme
Sizin yetkiniz yok forumda konu düzenleme
Sizin yetkiniz yok forumda anket açma
Sizin yetkiniz yok forumda ankete cevap yazma

Powered by Web Wiz Forums version 7.92
Copyright ©2001-2004 Web Wiz Guide
hanif islam

Real-Time Stats and Visitor Reports Sitemizin Gunluk, Haftalik, aylik Ziyaretci  Detaylari Real-Time Stats and Visitor Reports

     Sayfam.de  

blog stats