Şu da emredildi: Yüzünü dine bir Hanif olarak çevir. Sakın müşriklerden olma.
Yunus Suresi 105
Ben bir Hanif olarak yüzümü gökleri ve yeri yaratana döndürdüm. Müşriklerden değilim ben.
Enam Suresi 79
İbrahim ne bir Yahudi idi, ne de bir Hıristiyan. O sadece hanif bir müslümandı. O müşriklerden değildi.
Ali İmran Suresi 67
Şu da kuşkusuz ki, İbrahim başlıbaşına bir ümmetti; bir Hanif olarak Allah'ın önünde eğiliyordu. Müşriklerden değildi.
Nahl Suresi 123
De ki Allah doğrusunu söylemiştir / vaadinde sadıktır.Haydi artık Hanif olarak İbrahim'in Milleti'ne uyun! Müşriklerden değildi o.
Ali İmran Suresi 95
Allah'a ortak koşmadan, Hanifler olarak... Allah'a ortak koşan kişi, gökten düşmüş de kendisini kuşlar kapışıyor veya rüzgar onu uzak bir yere fırlatıp atıyor gibidir.
Selam Gondolcu,Ali Bulaç'ın bu yazısını nereden alıntıladınız?Benim tanıdığım Ali Bulaç şimdilerde bol bol gazetesinde ve araştırmalarında yağcılık yaparak vakit geçirdiğinden,ilginç geldi bana.
__________________ "Bir kavme olan kininiz sizi adaletten ayırmasın.."
yerli firavun deniz baykalın yapacağı muhalefetle AKP gün geçtikçe oyunuda artırıyor ceplerindeki servetlerinide artırıyor.
ülkede okadar sıkıntı varken deniz baykal firavunu erkenekoncuların avukatlığını yapıyor.
sandık başına gidip bu iki parti ve diğer partilere oy vermek hanifliğe ne kadar yaraşır oda ayrı bir konu.
her başa geçen hükümet kasalarını doldurup yandaşlarını zengin etme derdindeyken kalkıp bu gibi partilere oy vermek bunları adam yerine koymak ne kadar anlamlıdır.
bu dönemin firavunlarına oy vermek zaten çevremizde olup bitene verdiğimiz tepki değil tam tersine onlara destek vermektir.
akp siz chp siz mhp siz dtp siz bir meclis temennisi ile.
sevgili adalet ali bulaç bile yorum yaptığına göre bu ülkenin siyaseti ve siyasetçileri firavunu bile geçmiş demektir.
firavun bile inandığı gibi yaşadı peki akp chp yada diğerleri .
Katılma Tarihi: 25 ocak 2008 Yer: Turkiye Gönderilenler: 111
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP
Selam Sevgili Muvahhit Kardeşim,
Bu açıklıktaki sorun maddi koşullar değildir. Japon insanının İÇSEL DEVRİMİ ile ülkemiz insanının içsel devrimi arasındaki farktandır bu...
İÇSEL DEVRİM,BİLİNCİMİZE ÇÖREKLENMİŞ OLAN KOŞULLANMALARDAN sıyrılarak bunların köklerini BİLİNCİMİZDEN çekip çıkarmak demektir.
Bu yapılmadıkça siz istediğiniz kadar maddi durumunuzu ve maddi olanaklarınızı geliştirmiş olsanız da, bu hiç bir olumlu sonuç vermeyecektir.
Size sözlerimin doğruluğunu saptayacak örnekler verebilirim. Buyrun SUUDİ ARABİSTAN'a bakın. Maddi olanak açısından eksikleri yok denecek kadar az olan bu ülkede İÇSEL DEVRİM bakımından çok gerilerde kalmışlık kol gezer...
Toplum dediğimiz olguyu oluşturanlar bireyler olunca toplumu oluşturan hücrelerin devrimi toplumu da etkilemez mi?
Kendi yüklerinden arınmamış olan bireylerin oluşturduğu toplumlardaki yük yerinden dahi oynamaz...
Eğitimi verenler bireyler değil mi? Aslında herşey bireyin çabasından geçer... Toplum dediğimiz bireyin çoğulu değil mi?
Toplumları oluşturanlar bireylerdir. Bireyleri farkındalık sahibi olan toplumlar da farkındalık sahibi olurlar.
Devrim duragan olmayıp, devingen bir niteliğe sahiptir. Ya da diğer bir anlatımla, devrim, zekanın devamlı olarak doğuşunu gerektirir...
Bu zeka dediğimiz olgu da, zihni kendinden kurtaran yani özgürleştiren bir sürecin adıdır.
İnsan bilincinde kök salmış olan eski yapılardan zihnimizi kurtaramazsak, kişi devamlı olarak hapishanede kalacak demektir. Bu hapishane insan bilincinin hapishanesinden başka da bir şey değildir.
İşte içsel devrim zekanın böylesi bir uyanışını anlatmaktadır. Bu uyanışta bilincimizin derinlerine kök salmış olan eski yapı yerinden sökülmek zorundadır.
Bunu eyleme geçirebilmek için kişi hiç bir otoriteye boyun eğmeden sadece tek başına direnmek zorundadır. O nedenle böylesi bir içsel devrim pek çok zorlukları da beraberinde getirecektir...
İçsel devrim yolunda olabilmenin farkına varınca durmanız imkansızlaşır.
Hepimizin şikayet ettiği, sıklıkla içine düştüğümüz durumun hep de bize olduğu, aslında bu duruma düşecek kişi olmamamıza karşın, karşımızdaki insanların anlayıştan yoksunluğu ya da onların yanlışları nedeniyle bu durumda olduğumuz, bizi idare edenlere layık kişiler olmadığımız,ama her nedense bu kabil yeteneksiz kişilerden bir türlü kurtulamadığımız, geri kalmış bir toplumda yaşadığımız, toplumsal kurumlarımızın görevlerini tam olarak yapamadıkları, halkımızın siyasileri seçerken yanlış kararlar verdiklerini dostlarımızla konuşurken veya kendi kendimize devamlı bir tarzda yinelemekteysek, bu açıkça bizlerin İÇSEL DEVRİM'e gereksinim duyduğumuzun bir göstergesidir.
Düşünürsek, aslında tüm isteğimiz bir DEVRİM'den öte bir özellik taşımamaktadır. O halde her birey toplumdan beklemekte olduğu değişiklikleri öncelikle kendisinde oluşturabilirse, ve bireyler İÇSEL DEVRİM'den geçmişlerse, toplum da devrimden geçmiş olmaz mı?
Eylemlerimizin sonunda daima aynı sonuçları alıyorsak yötemimizi değiştirmemiz gerekmektedir. Daha da açık bir anlatımla, BİLİNCİMİZİN derinliklerinde kök salmış olan eski yapıdan kurtulmadıkça İÇSEL DEVRİM'i gerçekleştirmemizin de imkanı olamaz.
Şu halde İÇSEL DEVRİM denilince, BİLİNCİMİZİN eski yapısal köklerden temizlenmesi gerekir. Bunun için de FARKINDALIK IŞIĞIMIZIN her eylemimizde, her düşüncemizde, önümüzü aydınlatarak, eski yapısal kalıntıların temizlenmesi gerekmektedir.
__________________ Muhammed din adamları sınıfını ortadan kaldıran, kurumsal dinleri yıkan, dini tapınak dini olmaktan çıkarıp halkın vicdanı haline getiren "devrimci" bir peygamberdir
Katılma Tarihi: 24 haziran 2006 Yer: Turkiye Gönderilenler: 669
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP
selamlar,
Gerçek bilgi kardeşim,içsel devrimin olabilmesi için vicdanların hür olmayı seçmesi gerekmektedir,fakat malumun tablo ortada,
maddi güç,adı üzerinde güç,biz dileriz ki bu güç hayır için kullanıla,kişilerde içsel devrime yardımcı ola,
bir hikaye vardır hani adamın biri sokaklarda insanlara şöyle seslenmiş,heeeyy var mı benim karnımı bir öğün doyuracak,ona dinimi imanımı bunun karşılığında vereyim,bir iki üç derken nihayet biri heöşerim demek dinini imanını bir öğün yemeğe vereceksin öyle mi?evet..peki gel öyleyse deyip adamı restoranta götürmüş,bizimki çatlayana kadar yedikten sonra,hayır sahibi!demişki ee doydun ver bakalım dinini imanını,bizimkide demişki tamam abi,şimdi sen bir sigara ver deyivermiş,sonra keyifle bir tüttürmüş ve karşısındaki hayır sahibine!şu cümleyi söyleyivermiş..
!!ohhh beee,dinim imanım yerine geldi''
kardeşim içsel devrim için önce toplumu yönlendirecek harekete geçirecek müminler yada bu duruma yeter diyen insanlar olması gerekir....insanlar...yani beklenen önder değil uyanışı sağlayacak olanlar..kardeşim,savaşta araç gereç eksikliğinden dolayı imanlı gönüllerin geri çevrildiğini ve Allahın peygamberin şahsında tüm insanlığa elindekini tutma ve kullanmanın nasıllığı hakkında ölçü verdiğini hatırlayınız..
maddiyat gönlü ölüler için birşey farkettirmezken,muhatapları için dünyayı zulüme boğarak,onlar için çok şey fark ettirir..
iletişim araçlarının ölüler elinde olduğu düzene bakınız,akıllı insanın sinirlerini yerinden hoplatacak mesajlara bakınız..
Allah gücün bizde olmasını istediğini,gücün ve imkanın bizde olması gerektiğini söylemedi mi,musanın gönderilişiyle ulaşılan amaca,''musa gönderilmeden kıyama kalkıp harekete geçenler olun'' diyen kuran değil mi?
kardeşim bir mümin zaten ruhen kıyam ve direniştedir ve bu anılanların maddi olarakta güçlü olması gerekmektedir,nasıl ki şükrederseniz artırırım diyen Allahı hatırlayarak.
seni aile geçindirme zorluğu içinde bulup seni zengin etmedik mi sana imkan vermedik mi?
içsel devrim için kardeşim,maddiyat olmazsa olmaz demiyorum ancak umuma yaygınlığı için şartlardan biridir diyorum,
arabistanın maddi imkanlarının çoluğuna rağmen içsel devrim olmayışından bahsetmişsin,
kardeşim,benim iddiam asla değildir maddiyat demek içsel devrim demektir diye,o maddiyat onların körlüğünü maskelemekte sadece ve artırmakta azgınlıklarını,
benim bahsettiğim ise ibrahimi imanda ısrar eden kişilerin yokluk içinde olamayacakları,çünkü bu da Allahın sünnetine terstir kardeşim.
istediler kudret helvası geldi istediler bıldırcın geldi istediler gölge geldi,biz onlardan geri yada aşağıdamıyız iman olarak?
onların peygamber görmüş gönüllerinden kardeşim, inan hanifim diyenler Allah katında daha değerlidir,ne zahiri olarak peygamber gördüler nede mucize,sadece kuran sadece kuran.
Ne yapacaksın,birbirini yiyip oyuna gelmişlerin,MASALCILARIN ve GEYİKCİLERİN epeyice olduğu bir mıntıkada yaşıyoruz...
Vurdum duymaz,tepkisiz ve ilgisizlerin..
Her şeylerin Devlete ve kendi haline bırakıldığı coğrafyaların mensuplarıyız..
İnsan canının hiç kıymetinin olmadığı,ÖLMEMEYE BAKACAKSIN ve dokunmayan yılanı ŞAHMERAN gibi kutsayacaksın, ÖĞRETİSİNİN hakim olduğu ŞARK topraklarının EŞRAFLARIYIZ...
İşte bu yüzden....
TÜRKMEN KOCALARININ ağızlarından düşürmediği söz misalince...
__________________ Muhammed din adamları sınıfını ortadan kaldıran, kurumsal dinleri yıkan, dini tapınak dini olmaktan çıkarıp halkın vicdanı haline getiren "devrimci" bir peygamberdir
Ne yapacaksın,birbirini yiyip oyuna gelmişlerin,MASALCILARIN ve GEYİKCİLERİN epeyice olduğu bir mıntıkada yaşıyoruz...
Vurdum duymaz,tepkisiz ve ilgisizlerin..
Her şeylerin Devlete ve kendi haline bırakıldığı coğrafyaların mensuplarıyız..
İnsan canının hiç kıymetinin olmadığı,ÖLMEMEYE BAKACAKSIN ve dokunmayan yılanı ŞAHMERAN gibi kutsayacaksın, ÖĞRETİSİNİN hakim olduğu ŞARK topraklarının EŞRAFLARIYIZ...
İşte bu yüzden....
TÜRKMEN KOCALARININ ağızlarından düşürmediği söz misalince...
Katılma Tarihi: 07 haziran 2007 Yer: Turkiye Gönderilenler: 450
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP
kuranyeter Yazdı:
selam.
yerli firavun deniz baykalın yapacağı muhalefetle AKP gün geçtikçe oyunuda artırıyor ceplerindeki servetlerinide artırıyor.
ülkede okadar sıkıntı varken deniz baykal firavunu erkenekoncuların avukatlığını yapıyor.
sandık başına gidip bu iki parti ve diğer partilere oy vermek hanifliğe ne kadar yaraşır oda ayrı bir konu.
her başa geçen hükümet kasalarını doldurup yandaşlarını zengin etme derdindeyken kalkıp bu gibi partilere oy vermek bunları adam yerine koymak ne kadar anlamlıdır.
bu dönemin firavunlarına oy vermek zaten çevremizde olup bitene verdiğimiz tepki değil tam tersine onlara destek vermektir.
akp siz chp siz mhp siz dtp siz bir meclis temennisi ile.
sevgili adalet ali bulaç bile yorum yaptığına göre bu ülkenin siyaseti ve siyasetçileri firavunu bile geçmiş demektir.
firavun bile inandığı gibi yaşadı peki akp chp yada diğerleri .
selam ve dua ile
selamlar ,
aziz dostum KURANYETER, Bursa ya geleceğim dedin gelmedin hiç değilse şu partiyi kurda sana oyumuzu verelim millette ERBAKAN hoca nın dediği gibi tahtaravalli partilere oy vermekten kurtulsun.
hazırlık aşamasındayım yaşar nuri gibi aceleci davranıp baraj altında kalmak istemiyorum:))
siyaset kirli bir iştir işim olmaz kirli partilere oy verecek kadar kirli değilim (okuyucuyu tenzih ederim)göreceli kavramdır oy verenler gücenmesin.
kuran çatısı altında toplanmak temennisi ile
sitede o kadar kuranı bilen insanlar olmasına rağmen sözde islam dinini savunan tarikatlar kadar olamıyoruz bir araya gelip en iyi bileni dinleyip ortak hareket edemiyoruz.
okadar bilen olmasına rağmen dikkat ediyorum ittifak ettiğimiz konudan çok ihtilafa düştüğümüz konular var.
ALLAHIN dediği hep oluyor kitabın muhattapları içinde ihtilaf olmayan kitap üzerinde ihtilafa düşüyor dikkat edilmesi gereken bir konu
çünkü kitabın muhattapları hadis çiler sünnet çiler değil kuran yeter diyenler yani bizleriz ve uyarıda bize yapılıyor.
Katılma Tarihi: 07 haziran 2007 Yer: Turkiye Gönderilenler: 450
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP
kuranyeter Yazdı:
selam
hazırlık aşamasındayım yaşar nuri gibi aceleci davranıp baraj altında kalmak istemiyorum:))
siyaset kirli bir iştir işim olmaz kirli partilere oy verecek kadar kirli değilim (okuyucuyu tenzih ederim)göreceli kavramdır oy verenler gücenmesin.
kuran çatısı altında toplanmak temennisi ile
sitede o kadar kuranı bilen insanlar olmasına rağmen sözde islam dinini savunan tarikatlar kadar olamıyoruz bir araya gelip en iyi bileni dinleyip ortak hareket edemiyoruz.
okadar bilen olmasına rağmen dikkat ediyorum ittifak ettiğimiz konudan çok ihtilafa düştüğümüz konular var.
ALLAHIN dediği hep oluyor kitabın muhattapları içinde ihtilaf olmayan kitap üzerinde ihtilafa düşüyor dikkat edilmesi gereken bir konu
çünkü kitabın muhattapları hadis çiler sünnet çiler değil kuran yeter diyenler yani bizleriz ve uyarıda bize yapılıyor.
selam kuran tek kaynaktır diyenlere.
selamlar, Sözde , dini savunan tarikatçılar ittifak gibi mi gözüküyor? değiller! iş rant a geldimi ,deri kapışmaya geldimi birbirlerini yerler.. Bizim para ile işmiz olmaz . KURANYETER ,diyenler henüz emekleme aşamasında o yüzden her şeyi tam kavramış değiller bu yüzden ayağa kalkmak zaman alacak sabırlı olmak lazım. Herkesin çok okuyup araştırması gerekir.. Haniflerin çok öğrenci yetiştirmesi lazım.
Sizin yetkiniz yok foruma yeni mesaj ekleme Sizin yetkiniz yok forumdaki mesajlara cevap verme Sizin yetkiniz yok forumda konu silme Sizin yetkiniz yok forumda konu düzenleme Sizin yetkiniz yok forumda anket açma Sizin yetkiniz yok forumda ankete cevap yazma