Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP

adalet Yazdı:   Baybora yazdı:    "Kur'an'ı Kerim'in "Mushaf"laşması sonrası ortaya çıkan meseleleri sonraya bırakarak. İlk hitab çevresinin Kur'an'ı Kerim algılamalarını konuşmamız gerek diye düşünüyorum."      A.selam Rıdvan kardeş.Tamam,benim buna hiçbir itirazım olmaz,can-ı gönülden desteklerim.Ancak ilk hitap çevresini yalnızca Kurandan yola çıkarak mı tespit edeceğiz yoksa işin içine tarihsel verileri de katacak mıyız?

yaratıcı bir insanı tarihte yaratıp, yaşadığı güne ışınlamadığı için neyi ve nasıl tespitlerinizin kökünü öğrenmeniz, 1400 yıllık tarih bilsine muhtaç kalmaz. hani olurda 1400 yıl öncesinin cinayet sanığı olmak gibi bir saçmalık gerçekleşir, 1400 yıllık meselelerin düzenlenmesi için sizin kucağınıza da tarih profesörlüğü kalabilir... olursa böyle olur.. nasi iyimi ??

Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP

Merhaba arkadaşlar,

Muhammedi sünnet = muhammedi şirk  kavramına şöyle bir ekleme getirmek istiyorum.

Şirk ve hz. Muhammed  asla yan yana gelmeyecek bir kavram. Hatta Hz. Muhammed şirki yok etmek için gönderilmiş bir peygamberdir. Mekki surelerin ana fikri bu.

Burada din adamlarında ve dindar insanlarda beni sıkan şey adamlar Kur'an dan bi haber.

Çoğu da şefaat kavramına Allahın emri gibi inanıyor. 

Halbuki Secde 4. ayeti bunu reddediyor.

Secde 2 : Kendisinde şüphe olmayan bu Kitab'ın indirilişi alemlerin Rabbi tarafındandır.

Secde 3 : Yoksa onlar: "Bunu uydurdu" mu diyorlar? Hayır; o, Rabbinden olan bir haktır; senden önce kendilerine bir uyarıcı gelmemiş bir kavmi uyarman için (onu sana indirdik). Umulur ki hidayet bulurlar.

Secde 4. Allah; gökleri, yeri ve ikisi arasında olanları altı günde yarattı, sonra arşa istiva etti. Sizin O'nun dışında bir yardımcınız ve şefaatçiniz yoktur. Yine de öğüt alıp-düşünmeyecek misiniz?

Öyle bir peygamber imajı çiziyorlar ki , sanki Allahın  hükmüne ortak. Halbuki ne Melekler, ne peygamberler, ne de veliler falan Allahın hükmüne ortak.  Aşırı peygamber sevgisi, ve bunu körükleyen dini anlayış onları böyle yanlış işler yapmaya sevkediyor.

Halbuki çoğu Ayetül Kürsi okuyor. Tabi kendini kazadan beladan korusun diye. Ne diyor orada  Menzellezi yeşfeu indehu illa bi izni.

Onun izni olmadan kim şefaat edebilir. Diyor. Ama bizimki atlıyor. Hz. Muhammed etmeyecek te kim edecek gibilerinden.

Yapmayın etmeyin. Öyle zanla inanç olmaz. Secde 4 ü ve benzer bir sürü ayeti görmüyormusunuz.

Ondan sonra iyi veya kötü bir sürü şeyi yaparsan peygamberin şefaatine nail olursun diye insanları kandırıyorlar. Bunları yaparsan Kur'ana daha uygun yaşarsın diyorlar. Ama denilenlerin çoğu Kur'ana aykırı.

Buharideki Hadislerde bile Peygamber akrabalarını uyarıyor. Bakın kıyamet günü size hiç bir yardımım olamaz diye.

Bunlar Kutsi hadis uyduruyorlar, O olmasaydı bu alemler yaratılmazdı diye. Yok Allahı peygambere aşık edenler. Kur'an meallerinde , vaazlarda (Habibim) diye hitap ettirenler.

Peygamberin Alemlere rahmet olarak gelmesi bir Kur'an ayeti , ama alemlerin onun için yaratılması diye bir şey yok. Allaha karşı bilmedikleri bir şey uydurma değilmi bu.

Bir de benim peygamberim senin peygamberini döverciler var, Kıyamet günü bütün peygamberler kendi canının derdine düşecekmiş, bir tek bizim peygamberimiz ümmetim, ümmetim diye çırpınacakmış. Buna samimiyetle inananlar var. Yuh yani. Bu nasıl bir vahiy cehaletidir anlamıyorum. Bir de bunlar Amenerresulü okurlar. Yatsı namazından sonra. La nuferriku beyne ehadin min rusulih- der. Biz peygamberler arasında hiçbir ayırım yapmayız.

Kendi günlük pratiklerinde okudukları inançlarına ters Kur'an ayetleri var. Ama adam bilmiyorki anlasın, akıl etsin.

Yani toplumun dini hayatı  Kur'an dan ziyade Peygamberin söylediği varsayılan sözler üzerine.

Gerçek peygamber sevgisi, Kur'anı bilip yaşamak ve Furkan 30 daki şikayetten uzak olmaktır.

Furkan 30 - Ve elçi dedi ki: "Rabbim gerçekten benim kavmim, bu Kur'an'ı terk edilmiş (bir Kitap) olarak bıraktılar."

beyyine84 arkadaşımıza aynen katılıyorum. Bütün hadisler Kur'ana arz edilmelidir.  Çok geç kalındı çok. Şu Diyanetin yaptığı bir çalışma vardı. Bir an önce sonucunu alsak inşallah.

Herkese selamlar.