Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP

Degerli kardesim Asim,

Dusuncelerinizi ozgurce bildirmenizin en dogal hakkiniz olduguna inaniyorum. Taklidi bir sekilde inanmanin fayda getirmeyecegini, kalbin mutmain olmasini gerektigini dusunenlerdenim.

 Felsefe okuyan, ve butun bilimleri enazindan genel kultur seviyesinde tanimaga calisan birisiyim. Okumak-ogrenmek ve dusunmek benim  icin su ve oksijen gibidir. Bunlari yaparken ufkumu karartmayi degil aydinlatmayi, sorunsal degil cozumsel degerlendirmeyi tercih ediyorum.

Fikir dunyamizin ve urunlerinin disiplinsiz olmasi hem kendimizi hem de muhataplarimizi yerinde saymaya hatta geriletmeye sebeb verir. Ilerlemenin  makbul olani dogru istikamete hedeflenmis olanidir. Hizli bir sekilde yanlista mesafe katetmek marifet degildir. Ankara'dan Istanbul'a iletilmesi gerekenleri cok suratli bir sekilde Kars'a goturmemiz basari sayilmaz. 

Insanligin dogru hedefinin belirlenmesinde benim yaptigim tercih kuran izlenimlerimden edindiklerimdir.

Kuran Allah'a yonelerek bir yasam surme idealini  ileriye surmekteir. Allah'i unutmanin sonunda en feci akibetlerin insanligin uzerine musallat olacagini haber vermektedir. Yasamimizda  kullanimiza verilmis olanlarin  araclarin amaclastirilmamasi gerektigini bize bildirir. Insan'in biyolojik ve fiziksel sinirlar icinde dengeyi bozmadan ruhani lezzeti tadabilmesinin yontemlerini  ogretir. 

Allah'i unutarak insanin yasam surmesi onun maddi boyutlarina mahkumiyetidir. Inancsiz dusunce birimleri dahi  iyilik olcutlerini dinlerin ogretisine dayandirmislardir.

Kuran'a referans veren kimselerin, ozellikle sizin gibi oruc namaz ve benzeri rituelleri gerekli gorenlerin inancin olmayisinin dogalligini ispat etmeye calismalari akil isi degildir.Ancak  Kuran'a inanmiyorum diyen kimselerin sarfedebilecekleri sozleri Kuran'in maksatiymis gibi gormenizin hic bir mantigi yoktur.

Kuran insan dilinden olusmus bir butunluktedir. Onun anlasilmasi insani sinirlar icinde mumkundur. Bu anlasilan Kuran'in ifadelerinden inanmadan salih uygulamalari tasdik eden sadece bir ayet veremezsiniz.

Kuran yuzyillar oncesinin kitabi onlarin dilinde ve sartlarinda hitap etti gunumuz icin muzelik olmaktan oteye giden bir degeri yoktur diyorsaniz-bazilari bunu soyluyor- o takdirde sizi anlarim ve Kuran'dan delil vermeniz gibi anlamsiz bir teklifte bulunmam.

Ben Kuran'in Allah'in kulu muhammed'e insanliga isik tutsun diye indirildigine inaniyorum. Onun isigi Allah diledikce parlamaya devam edecektir. Insanin yasami surdukce insanin onun isigina olan ihtiyaci devam etmektedir.  Uzay cisimlerine yolculuk yapacak kadar teknolojik gelismeler gosteren insanin ahlaki gelisimde bir ileri bir geri gidip geldigi ortadadir.

Ozetle kardesim eger kuran'i referans olarak kabul ediyorsaniz tartismanin ikinci bolumune gecmeden  iddianizi kendisinden aldiginiz ayetleri yazmak zorundasiniz. Yok eger Kuran sizin referansiniz degilse ne orucundan  ne namazindan bahsediyorsunuz?

  Incil tevrat hakkinda yapinan alintilar icinde ayni ifadeler gecerlidir. Nitekim onlarda dinsel birer metin olduklari iddiasindadirlar. Cimbizlamadan alinti yapalim. Incil Tanri inanci olmadan kurtulusun mumkun olabildigini nerede soyluyor?

Hristiyan ve yahudiler hakkinda tahkiki bilgilerimizi gelistirmeden yuzeysel davranirsak pek ilmi olmaz. Konuyu dagitmamak icin bu husustaki detaylara  girmiyorum.

Allah'a emanet. 

Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP

Merhaba

Degerli kardesim bu sefer yazdiklarinin coguna katiliyorum. Bizim de ifade etmeye calistigimiz budur. Kuran iman ve salih ameli bolunmez bir butun olarak ortaya koyar. Salih amelsiz iman, imansiz salih amel olmaz. Inanmak soyut halin somut davranislara yansimasiyla kazanilmaktadir. Iman ancak salih amellerle kalbte yerlesmektedir.

Inancsiz olarak sergilenen davranislarin, guzel olanlari da icinde barindiyor olmasi, bizim bu hale pasaport cikarmamiza yeterli degildir. Zaten cennet-mukafat ve cehennem-ceza hakkinda konusacak yetkili makam   ortaklik kabul etmemektedir. Onun tanimladigi kadarindan bildiklerimiz Allah'i tanimanin en onemli sart oldugudur. Allah'i tanimak soyut bir hal olarak anlasilmamalidir. Allah'i tanidigini iddia edip bunu yasamlarina yansitmayanlarin durumu bizi yaniltmamalidir. Onlar ornek olarak gorulemez. Sirf onlara bakarak   yeterki insan iyi  davransinda inanmazsada olur diyemeyiz. Bu dogru bir mantik olmaz. Inanmadiklari imajini edindiklerimiz den iyilik yapanlar   da,  yasamlarinin karsiligini alacaklardir. Allah'in ince hesabini biz bilemeyiz.Bilmediklerimizin ardina dusemeyiz. Bize dusen dogrulardan bize ulasana onay vermektir. Allah  en adil karari verecektir.   Bilmediklerimizi biliyor gibi iddialar yaparak haddi asmamaliyiz. 

Kuran'in ongordugu salih yasamda, inanc olmazsa olmazlarin en basinda yer alir. Hak inancin yoklugunda onun yerini batillari doldurur. Inancsizlik projesini uygulamaya koyan toplumlarin bu konuda yasadiklari tecrubeler ortadadir. Hak Kuran'in insanliga olan rehberligini luzumsuz gordugumuzde baska batil rehberler onun yerini alirlar.

Inananlarin hem kendilerini hem de cevrelerini nimetlerin  en buyugunden, Kuran'dan  mahrum etmeleri  yapabilecekleri en buyuk zulumdur. Kuran'i omrunu tamamlamis ve artik fonksiyonunu yitirmis  olarak gorenler onu tanima serefine henuz nail olamamislar ve gecis sureclerinin henuz baslangicinda enerjilerini tuketmislerdir.

Kuran'i anlamaya henuz baslayanlarin, kendilerine    her cepheden gelen saldirilar karsisinda kolayciliga muracat etmeleri, onlarin iman,salih amel, hak ve sabir butunlugundeki ideal yasam bicimini  kavramadiklarini gostermektedir.

Inanarak onu yasama yansitmak olarak tarif edebilecegimiz bir dindir Islam. Allah onu yasamayanlarin  inandik demelerini abes goruyor.

 Inancini yasama yansitan bir toplumun olusmasini idealize etmek yerine hemen pes etmek cok yanlistir. Boyle bir toplumun zaruretini savunmak daha dogrudur. 

Ayrica insanin nicin var kilindiginin mutlak mantiksal cevabini verebilecek babayigit henuz cikmamistir, cikmayacaktir. Alemussehade ortaminda Alemulgayb'in her sirrini bilmek mumkun degildir.Bu konuda harcanan vakitlerin yerine,  var kilinan insandan istenen  somut teklifler  uzerinde durmamiz cok daha dogrudur.

Degerli kardesim yazdiklarimda seni muhatap alirken, bazen senin olmayan fakat bu konuda musterek dusunen kimselerin soylediklerine,   konuyla iliskili olarak yer veriyorum. 

Allah'a emanet.

Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP

Selamlar,

Uzun zamandır yazıları ve yazılanları takip etmekteyim, değerli kalemlerin (İbrahimim, Baybora, Muhliskul vb…) yazdıklarını (gerekli cevapları verdiğini) gördüğümden gerekli görmemiştim yazmayı.

Bazı kardeşlerimin sorduğu ve/veya muhtemel soracağı buna benzer soruları kendi kendime sorup cevaplamaya çalıştığım bir dönemde, özellikle Muhliskul ve İbrahimim’in bu ve benzeri başlık altında verdiği cevaplar, zihnimde beliren sorulara fazlasıyla cevap olmuştur.

Bir zamanlar bende bu tarz soruların ortaya çıkışının, Kuran’ı bilgimin yetersizliğinden kaynaklandığını anlamış bulunmaktayım. Kuran’a iman eden biri olarak, iman ve salih amel konusunda kalbim itminan bulmuştur.

Yakın bir geçmişte İbrahimim, Baybora ve Ahmet BAYDAR’IN da bulunduğu bir sohbette, Sayın Ahmet BAYDAR sohbetin ilerleyen bir bölümünde çok ilgimi çeken ve bende aydınlanma merdivenine bir basamak daha eklenmiş olduğu o ifade şuydu; “…insanoğlu kendinden önceki geçmişi, kendinden sonraki geleceği ve kendi yaşamı boyunca ilk on yıl ve son on yılki zaman dilimlerine şahit olmamıştır. Bu şahit olmadığı zaman ile yaşamı boyunca şahit olduğu zamanı kıyasladığımızda, Bir insanın, aşkın olanın yaratma, tekamül ettirme, varlığın başlangıç ve bitişinde neyi amaçladığı ve insanı başından beri niçin yarattığını, velhasıl ilahi muradın bu ve benzer konularda neyi amaçladığını nereden bilebilecektir…” Bu değerli ifadeler bende şunu daha da pekiştirdi ki, Allah Bana Kuran’da ne diyorsa o benim kabulümdür. Ben acizim “O” aziz…

Allah’a iman, Muhlis kul olmayı, Muhlis kul olmak, salih amel işlemeyi, salih amel ahlaklı davranışı ifade eder.

Allah bana Kuran’da şunu diyor “…iman edin ve salih amel işleyin…” bende diyorum ki; “…işittim ve itaat ettim dönüş ancak sanadır Rabbim…”

Selam ve dua ile.