Şu da emredildi: Yüzünü dine bir Hanif olarak çevir. Sakın müşriklerden olma.
Yunus Suresi 105
Ben bir Hanif olarak yüzümü gökleri ve yeri yaratana döndürdüm. Müşriklerden değilim ben.
Enam Suresi 79
İbrahim ne bir Yahudi idi, ne de bir Hıristiyan. O sadece hanif bir müslümandı. O müşriklerden değildi.
Ali İmran Suresi 67
Şu da kuşkusuz ki, İbrahim başlıbaşına bir ümmetti; bir Hanif olarak Allah'ın önünde eğiliyordu. Müşriklerden değildi.
Nahl Suresi 123
De ki Allah doğrusunu söylemiştir / vaadinde sadıktır.Haydi artık Hanif olarak İbrahim'in Milleti'ne uyun! Müşriklerden değildi o.
Ali İmran Suresi 95
Allah'a ortak koşmadan, Hanifler olarak... Allah'a ortak koşan kişi, gökten düşmüş de kendisini kuşlar kapışıyor veya rüzgar onu uzak bir yere fırlatıp atıyor gibidir.
Sizlere farklı bir açıdan bu imam hatip konusunu değerlendirmek istiyorum.
1924 ile1950 seneleri arasında bu okullar açılıyor,kapanıyor,tekrar açılıyor v.s.
Kurtarıcımızın Kuran Mealine bakışı, Elmalı hocaya yaptırdığı meal ile bellidir.
Kurtarıcımız ın ölümünden sonra,devreye giren masonik yapılar,biz müslümanların mealden uzaklaşmasını sağlamak için bu imamhatip okullarının müfradatına kuran mealini ve tevratı da sokturmamışlardır.İmam hatip mezunları meal ve tevrat bilmezler.
Tevrat'ın ve Kuran-ı Kerim meallerinin okutulması iki önemli konuyu ortadan kaldıracaktı.
1.si
Biz orada Hz.Lut peygamberimizin iki kızıyla cinsel ilişkiye girdiğini,ve onlardan çocuk sahibi olduklarını öğrenecektik.Bu durumu hiçbir müslümanın kabul etmeyeceği malumdur.Dolayısıyla gençlerimizin yahudiliye geçmesi söz konusu olmayacaktı.'Misyonerlik kavramı' diye bir terim olmayacaktı.
2.si
Malum, mısır tanrısı Amon,değişik şekliyle Amin,Allah'ın kitabı Tevrat'a beşeri yazılımlarıyla ilave edilmiştir.Bunu nereden biliyoruz? Tevrat'ta Yüzlerce defa geçen bu terim, kitabımızda bir defa bile yer almamaktadır.Adem'e,Süleyman'a,Yunus'a,Belkıs'a itirazımız yokta 'amin'e' neden itiraz edip onu kutsal saymıyoruz diğerleri ortak kutsal değerlerimiz de ondan.
Bahsedilen bu konularda bilgi sahibi olmamamız için KURAN MEALİ,TEVRAT MEALİNİ okutturmadılar.
Biz 1940 lardan sonra müslümanlık adına öğrendiklerimiz ve öğrettiklerimiz neydi? İsraliyat...Yani Tevrat'a giren beşeri bilgileri, imam hatib okullarının müfredatı kanalıyla,Kuran-ı Kerim'e dahil ettirdiler bu masonik yapılar.
Artık hiç kimse Hz.Havva yok diyemiyor. Artık hiç kimse Hz.Habil yok diyemiyor.Artık hiç kimse amin yok diyemiyor.Artık hiç kimse sela yok diyemiyor. v.s v.s.
Yakında hz. lut'un ensest ilişkisini savunan müslümanları görürsenin hiç şaşırmayın.
Bize öyle bir çelişki bıraktılar ki, imam hatiplerini kapatsakta,savunsakta aynı zihniyete yani İSRAİLİYATA hizmet ediyoruz.
Peki çare?
TEVRAT VE KURAN MEALİNİ İMAM HATİP OKULLARINDA OKUTMAYA HEMEN BAŞLAMALIYIZ.BAŞKKA ÇIKIŞ YOLU GÖREMİYORUM.
Sizlerin de olumlu olumsuz katkılarınızı beklerim.
Bahsettiğiniz dinazorların da ortadan kalkması, TEVRAT VE KURAN MEALİNİN ÖĞRETİLMESİNE BAĞLI.Gerçekler öğrenildiğinde, onlar kar gibi eriyip yok olacaklardır.Bildiğiniz gibi, gerçeklerin saklandığı yerde,yanlış bilgiler yeşerir.
Sevgili efrayim neden tevratla kuranın öğretilmesini vurguladınız? kıyaslama açısından mı? yanlışları yanılgıları görmek açısından mı? Şahsen bende ortaokulu anadolu imamhatipte okumustum. Ordaki bazı hocalar müstesna geneli dini zorlaştıran, zorlukların artırılmasıyla daha çok sevap kazanılacağını savununan eğitimciler mevcut. Benim istediğim tek bir şey var insanlara din öğretilirken, oda; bir durum karşısında şu kuranda bize emredilen-bahsedilen , şu hadislerle peygamber sünneti olabilecek kısmı, şu ise bizim geleneğimizdir denebilmesidir. Müslümanlarında bunların ayrımını bilip ona göre yaşadıkları bir dünya istiyorum:))
Bir çok örnek verilebilir ancak,aklıma geliveren SELA oldu.Yüzlerce defa seladan bahseden bir tevrat,hiç seladan bahsetmeyen kitabımız.Şahsen size okutulsaydı tevrat ve kuran meali,bu çelişkiyi sorgulamamanız mümkünmüydü?
Madem aynı kutsal kitapsa,neden bizim kitapta yok diyecektiniz?
Neden sorgulamadınız?
Selanın tevrati bir terim olduğunu bilmiyordunuz.Muhtemelen hocalarınız da bilmiyordu.
Şimdi sorgulansa ne olur? Zındıkla suçlanmanız büyük olası.
Sizlere farklý bir açýdan bu imam hatip konusunu deðerlendirmek istiyorum.
1924 ile1950 seneleri arasýnda bu okullar açýlýyor,kapanýyor,tekrar açýlýyor v.s.
Kurtarýcý ; ;mýzýn Kuran Mealine bakýþý, Elmalý hocaya yaptýrdýðý meal ile bellidir.
Kurtarý cýmýz ýn ölümünden sonra,devreye giren masonik yapýlar,biz müslümanlarýn mealden uzaklaþmasýný saðlamak için bu imamhatip okullarýnýn müfradatýna kuran mealini ve tevratý da sokturmamýþlardýr.Ýmam hatip mezunlarý meal ve tevrat bilmezler.
Tevrat'ýn ve Kuran-ý Kerim meallerinin okutulmasý iki önemli konuyu ortadan kaldýracaktý.
1.si
Biz orada Hz.Lut peygamberimizin iki kýzýyla cinsel iliþkiye girdiðini,ve onlardan çocuk sahibi olduklarýný öðrenecektik.Bu durumu hiçbir müslümanýn kabul etmeyeceði malumdur.Dolayýsýyla gençlerimizin yahudiliye geçmesi söz konusu olmayacaktý.'Misyonerlik kavramý' diye bir terim olmayacaktý.
2.si
Malum, mýsýr tanrýsý Amon,deðiþik þekliyle Amin,Allah'ýn kitabý Tevrat'a beþeri yazýlýmlarýyla ilave edilmiþtir.Bunu nereden biliyoruz? Tevrat'ta Yüzlerce defa geçen bu terim, kitabýmýzda bir defa bile yer almamaktadýr.Adem'e,Süleyman'a,Yunus'a,Belkýs'a itirazýmýz yokta 'amin'e' neden itiraz edip onu kutsal saymýyoruz diðerleri ortak kutsal deðerlerimiz de ondan.
Bahsedilen bu konularda bilgi sahibi olmamamýz için KURAN MEALÝ,TEVRAT MEALÝNÝ okutturmadýlar.
Biz 1940 lardan sonra müslümanlýk adýna öðrendiklerimiz ve öðrettiklerimiz neydi? Ýsraliyat...Yani Tevrat'a giren beþeri bilgileri, imam hatib okullarýnýn müfredatý kanalýyla,Kuran-ý Kerim'e dahil ettirdiler bu masonik yapýlar.
Artýk hiç kimse Hz.Havva yok diyemiyor. Artýk hiç kimse Hz.Habil yok diyemiyor.Artýk hiç kimse amin yok diyemiyor.Artýk hiç kimse sela yok diyemiyor. v.s v.s.
Yakýnda hz. lut'un ensest iliþkisini savunan müslümanlarý görürsenin hiç þaþýrmayýn.
Bize öyle bir çeliþki býraktýlar ki, imam hatiplerini kapatsakta,savunsakta ayný zihniyete yani ÝSRAÝLÝYATA hizmet ediyoruz.
Peki çare?
TEVRAT VE KURAN MEALÝNÝ ÝMAM HATÝP OKULLARINDA OKUTMAYA HEMEN BAÞLAMALIYIZ.BAÞKKA ÇIKIÞ YOLU GÖREMÝYORUM.
Sizlerin de olumlu olumsuz katkýlarýnýzý beklerim.
Sevgi ile,
Selam,
Cok ilgincmis gercekten verdiginiz bilgi. Cahilligimi bagislayin, ben bizim egitim sistemine cok yabanciyim. Bugune degin okutuldugunu dusunuyordum acikcasi, ustelik de 4 kitabin birden..
Hele Kuran mealinin okutulmamasi fazlasiyla garip.
Ama soyle bir soru geldi aklima;
Bilmedigim icin soruyorum. Simdi bu Imam Hatipli arkadaslar, Arapca'ya vakiflar sanirim. O zaman okuduklarinin ne anlama geldigini biliyor olmalilar yani meal bakimindan.. Veya yanlis miyim?
Fakat dediginiz gibi dusunursek, bizim kitabimizda da yaratilmis bir kadin var ilk olarak.. Yani Lut bahsi bir unsursa bu pek kayda deger gelmedi bana, ayni sekilde ilk erkek ve kadinin yaratilisi ve cogalma sureci de insanlara ters gelebilir.
Cunku bizim kitabimizda da o bolum kopuk yani bahsi gecmiyor. Ilk erkek ve kadinin cocugu veya cocuklari ne sekilde urediler? Ensest iliski gene akla geliyor, kimilerince..Buna ne diyecegiz?
Amin kelimesinin toplumlarin birarada yasama ve kultur etkilesimi ile dine ilave edildigini dusunuyorum acikcasi.. Kuskusuz kitapta olmayan ama dinde yapilagelen bir suru sey var.
Ama gercekten ilgincmis okutulmamalari.. Tabi ki okutulmali.. Madem o dinin de Allah'tan geldigine inaniyor ve iman ediyorsun o halde bilmelisinde diye dusunuyorum..
__________________ sana iyi görünen bir başkasının kötüsüyse ona "gerçek" değil “düşün” denir. gerçekler değişmez ama düşün değişkendir.
Vasat bir lise öğrencisi lisede ne kadar yabancı dil öğrene biliyorsa, İHL mezunu Arapça'yı o kadarını da öğrenemiyor. Bu sitedekilerin Arapça bilmiyorum diyenlerin çoğu İH'lerden daha çok Arapça bilir. Buna İlahiyat mezunlarının yüzde 90'ı da dahil edin.
Simdi bu Imam Hatipli arkadaslar, Arapca'ya vakiflar sanirim. O zaman okuduklarinin ne anlama geldigini biliyor olmalilar yani meal bakimindan.. Demişsiniz. Evet bilmiyorlar...
Lut kıssası ile Adem ile eşi birbirinden ayrı konular.Lut peygamberinin kızlarıyla ilişkisini anlatan tevrat'ı biz müslümanlar, dolayısıyla bize hocalık yapan imam hatip mezunları da bilmiyor. Eğer bu tevratı öğrenmiş ve öğretmiş olsalardı, misyonerlik konuları ortadan kalkardı.Hiç bir müslüman peygamberin enset ilşkiye girdiğini ve bunu dillendiren kitabın kutsallığına inanmaz( bu bölümü için)
Adem ile eşi konusunda da, kitabımızda,Allah, Adem ile Havva diyebilirdi,dememesinin hikmetini veya bu Havva nereden geliyor diye sorgulama yerine,Adem ile Havva'yı kabulllenerek,aslı astarı olmayan,bilgilerle,ensest ilşkilerle yaratıldığımıza kadar varan bir sürü abuk sabuklarla uğraşıyoruz.Allah Adem ile Havva dedimi?,Allah,Habil ile Kabil dedi mi? Allah,amin dedi mi? Allah sela dedi mi?,Allah cin çarpması dedimi? Allahın demediği konularda hüküm vermek neyin nesi?
7.surenin 189-190.ayetlerini bu bağlamda nasıl değerlendiriyorsunuz?
''O, odur ki, sizi bir tek canlıdan yarattı, eşini de ondan vücuda getirdi ki, gönlü buna ısınsın. Eşini sarıp kucaklayınca o, hafif bir yük yüklendi de bir süre onu gezdirdi. Ağırlaştığında ikisi birden Rablerine şöyle dua ettiler: "Bize iyi huylu, yakışıklı bir çocuk verirsen yemin ederiz, şükredenlerden olacağız."
''Allah onlara iyi huylu, barışçıl bir çocuk verince, kendilerine verdiği nimette ikisi birden Allah'a ortak koşmaya başladılar. Allah onların ortak koştuğu şeylerden arınmıştır. ''
__________________ BİLİNÇSİZ BİR ŞEKİLDE ORTAYA ÇIKAN ALIŞKANLIKLARIN BEDELİNİ HİSSİZLEŞEREK ÖDERİZ...
Sizin yetkiniz yok foruma yeni mesaj ekleme Sizin yetkiniz yok forumdaki mesajlara cevap verme Sizin yetkiniz yok forumda konu silme Sizin yetkiniz yok forumda konu düzenleme Sizin yetkiniz yok forumda anket açma Sizin yetkiniz yok forumda ankete cevap yazma