HANiFDOSTLAR.NET

 

Kuran Müslümanı
 

(Şahıs odaklı din anlayışından Allah odaklı din anlayışına...)

Ana Sayfa Hanif Mumin  Iste Kuran Kurandaki Din  Kur'an Yolu  Meal Dinle Sohbet Odasi Hanifler E- Kitaplik Kütüb-i Sitte ?  ingilizce Site Kuran islami Aliaksoy Org  Hasanakcay Net Tebyin-ül Kur'an Önerdiğimiz Siteler Bize Ulasin

 

- Konulara Göre Fihrist

- Saçma Hadisler

- Hadislerin-Sünnetin İncelemesi

- Haniflikle İlgili Sorular Cevaplar

- Misakın Elçisi Kim?

- Kuranda Namaz/Salat

- Onaylayan Nebi

- Kuranda Namaz/Salat

- Enbiya 104

- Kuranda Yeminler

- Adem Hakkında Sorular

- Ganimetleri Resulün Eline Nasıl Vereceğiz?

- Allahın ındinde YIL ve DOLUNAYLAR

- Abese ve Tevella

- Hadisçilerce Tahrif Edilen Ayetler

- Mübarek Yer, Mübarek Vakit

- Arkadaş Peygamber

- Kuranın İndirilişinden Günümüze Gelişi

- Bir Türban Sorusu

- Kuran ve Bize Öğretilenlerin Farkı

- Namazın Kılınışı

- Hadislere Göre Namaz

- Kuranda Salat Namaz mıdır?

- Kuran Yetmez Diyen Uydurukçular

- Bizler Hanif Dostlarız

- Sahih Hadis mi İstersiniz?

- Hakkı Yılmaz'ın Tebyin Çalışması

- Kur'anı Anlamada Metodoloji

- Tarikatçıların Çarpıttığı Birkaç Ayet

- Nasıl Kur'an Okuyalım?

- Kur'anı Kerim Nedir?

- Kur'anda Oruç

- Allah'sız Bir Din ve Allah'sız Bir Kur'an İnancı

- Kuransız Bir İslam Anlayışı ve Müşrikleşme

- Meal Çalışmasına Davet

- Allah Şahit Olarak Kafi Değil mi?

- Doğru Hadisleri Ne Yapacağız?

- Kur'andaki Muhammed ve Peygamberlerin Misyonu

- Mahrem, Avret, Ziynet

- Nur Suresi Çeviri-Yorum

- Cilbab

- Resule İtaat Ne Demektir?

- Hadis Kalburcuları ve Kalburları

- Kur'anı Kerim'in İndiriliş Gayesi

- Kur'anda Amellere Karşı Cahili Yaklaşım

- İslamdışı İnanışlara Kur'andan Örnekler

- Biri Şu Haram Üretim Tesislerini Kapatsın

- Tasavvufta İslam Var mı?

- İslamda Delil Sorunu

- Kurban Kesmek

- İlahi Hitabın Serüveni

- Ecel Nedir?

- Şirk, İşrak, Müşrik, Müşareke, Müşterik

- Büyü Yapan ve Yaptıranlar

- Peygamberlere Karşı Rabbani Yaklaşımlar

- Salat-ı Tefriciye yada Zikri Çarpıtmaya Bir Örnek

- Mucize Nedir?

- Ayrılıkların Nedenleri

- Sıfır Hata veya Kur'an

- Haniflik Nedir?

- Rabıta İle Şeyhlere Tapanlar

- Hadis Zindanının Mezhepçi Mahkumları

- İslam Dininin Öğrenilmesinde Kaynak Sorunu

- Fasık ve Münafıkların Genel Tanımlaması

- Hadisler, Hıristiyanlık ve Selman Rüştü

- Kur'anı kerim'in İndiriliş Gayesi

- Müstekbirlere Karşı Cahili Yaklaşım

- Halis-Hanif İslam

- Kur'anda Şefaat

- Fuhuş Tellalı Tefsirciler

- Hayızlıyken Neden Namaz Kılınmasın?

- Cebrail, Vahiy, Melek

- Dindarlıkta Müşrikleşme Temayülü

- Büyü Yapan ve Yaptıranlar

- Yaratılış, Adem, Havva

- Kur'an Yerel mi, Evrensel mi?

- Reform Dinde mi, Dindarlıkta mı?

- Ne Mutlu Tağutu Olmayanlara

- Peygambere Saygı(?)

- Hadislere Kanıt Diye Gösterilen Ayetler

- Allah Nazara Karışmadı mı?

- Kur'anı Kerimle Amel Etmek Mümkün mü?

- Kur'anda İnkar Edenlerin Vasıfları

- Müminlerin Vasıfları

- Allah'ın Vasıfları

- Kur'anın Vasıfları

- Dine Karşı Cahili Yaklaşımlar

- Kur'an Merkezli Din

- İrin Küpü Patladı; Mevlana

- Hurafe ve Bidatlar

- Peygamberi Tanrılaştırma

- Hz. İsa'nın Ölümü

- Allah'ın Mesajının Adı: Kelamullah

- Allah'ın Resule Uyarıları

- Kur'ana Göre Tenkit ve Eleştiri Nasıl Olmalı?

- Kur'anda Sevgi

- Sofuların Devlet Desteğiyle Desteklenmesi

- Hans Von Aiberg Aldatmacası

- Kabir Azabı Safsatası

- Kur'an Kıssalarının Önemi; Masal Değiller

- Kur'anda Toplumsal Sünnetler

- Tefsirde İsrailiyyat

- Kardeş Evliliği Olmadan Çoğalma

- Hans Von Aiberg Tutuklandı

- Kur'anda Tevbe Kavramı

- Yaşar Nuri Öztürk'ün Yorumuyla Namaz

- Karadelikler; Bir Büyük Yemin

- Mezhepçilerin Ümmi Açmazı

- Kabe Nedir? Mekkede midir, Kudüste mi?

- Kur'anda Ruh Kavramı

- Kur'anda Nefs Kavramı

- Amin Kavramı ve Putperestlik

- Diyanet İşleri Başkanlığının Sitemize Cevabına Cevaplar

- Resul ve Nebi -1

- Resul ve Nebi -2

- Sapık Bir Fırka: Hansçılar

- Cihad mı, Çapulculuk mu?

- Kur'an Deyip Namazı Yok Sayanlar

- Cennete Sadece Müslümanlar mı Girecek?

- Kur'anda El Kesme Cezası var mı?

- Nazar veya Göz Değmesi Var mı?

- Şehadet Getir, Münafık(?) Ol

- Kur'anda Eleştiri Metodu

- Hacc Mekkede mi, Bekkede mi?

- İslami Tebliğde Kur'an Metodu

- Saptırılan Kavram: Mekruh

- Kur'anda Cuma Namazı var mı?

- Of Be Kader, Allah mı Suçlu Yoksa Biz mi?

- Kader Açısından Cebir ve İhtiyar

- Baban Peygamber Olsa Ne Yazar

- Kur'anda İnsan Hukuku

- Vahdet-i Vücud, Şirkin Alası

- Tasavvufi Bilginin Kaynağı Vahiy mi?

- İslam'da Resullük Son Bulmuştur

- Teveffi Kelimesi ve Arap Dili

- Tasavvuf Üzerine Düşünceler

- Nefis Mertebelerinin İç Yüzü

- Allah Rızası Anonim Şirketi; Tarikatlar

- Tasavvuf ve Eşcinsellik -1

- Tasavvuf ve Eşcinsellik -2

- Nakşi Şeyhi Allah'ın Avukatı mı?

- Kur'anda "ve+la" Öbeği

- Putlar ve Tapanlar

- Son Peygamberimizin Okuma Yazması

- Mesih ve çarpıtılan Bir Ayet

- Hac İzlenimleri

- "Üzerinde 19 var" da Son Nokta

- Secde Emri

- Kur'andaki Hac

- Aracıların Gaybı Bildiği İnancı

- Tarikatçı - Müşrik Karşılaştırması

- Gazali'nin Kadına Bakışı

- Kur'anda Kadına Verilen Önem

- Başörtüsü Allah'ın Emri Değil

- Başörtüsü Takmak Kur'anda Var mı?

- Kur'anda Kadın Dövmek Var mı?

- Cariye, Köle; Utanmaz Mealciler

- Kadına Yönelik Şiddet

- Sünnet Edilen Kızın Öyküsü

- Erkekçe ve Kadınca Meal Konusu, Nebe 33. Ayet

- Harem - Selamlık Kimin Emri?

- Zina, Evlilik ve Örtünme Adabı

- Cariyeleri Aç, Hür Kadınları Kapat (!)

- Çok Eşliliği Yasaklayan Ayetler

- Kur'ana Göre Evlilik Hukuku

- 2 Kadın = 1 Erkek, Uydurma mı?

- Danimarkalı mı Sapık, Buhari mi?

- Ebu Hanife, Cariyenin Avreti

- Nisa 25, Hür Kadın ve Fahişe İfadesi

- Maymunların Hadisi ve Recm Vahşeti

- Hz. Muhammed'in Tebliği

- Peygamberi Tanrılaştırma

- Angarya Haline Getirilen İbadet

- Buhari'nin Hadislerini Buhari Yazmamıştır

- Hadis ve Sünnet Gerçeği

- Uydurma Hadisler, İslamın Kara Boyası

- Hadisler Dinin kaynağı Olamaz

- Uydurmaların Sınırı Yok; Şeytan Geyiği

- Beşeri Hükümler Neden Kutsal Oluyor?

- Hadis - Kur'an Çelişkisi

- Kur'anda/Dinde Olanlar ve Olmayanlar

- Cehennem'den Çıkış Yok

- Kur'anda Tağut

- Ebu Hureyre Gerçekte Kimdir?

- Hadis - Mantık Çelişkileri

- Kurban ve Kurban Bayramı Nereden Geliyor?

- Hadislere Göre Kur'an Eksiktir

- Bildiri: İslam Anlayışında Reform

- Arapça mı, Arap Saçı mı?

- Koca mı Üstün, Allah mı?

- Esbab-ı Nüzül Komedi Hadisleri

- İşte Geleneğin Dini

- Ulul Emir İle Kim Kastediliyor?

- Kul Hakkı

- Yezidi Bir Gelenek: Aşure Tatlısı

- Hz. İbrahim'den Asrımıza Dersler

- Taklitçiliğin Boyutları

- Seb-ul Mesani Nedir?

- Kelle Sayılarak Gerçek Bulmak

- Kıyamet - Mahşer Günü ve Sonrası

- Kur'anda Namaz Vakitleri

- Kur'anda Cuma Konusu

- Salih Olmak Yetmez

- Hudeybiye Anlaşması Uydurma mı?

- Kitap Yüklü Eşekler

- Kur'andaki Hac

- Hz. Nuh'un Oğlu Kimdi? İftira mı?

- Ruhun Ağırlığına Başka Bakış

- Hz. İbrahim Yalancı Değildi

- İncil'de Kadına Bakış

- Şirkin Büyüğü Küçüğü Olur mu?

- Kur'andaki Abdest ve Hijyen

- Din de Bir Araçtır

- Kur'an Okumanın Zararları

- Kur'anda Dua Ayetleri

- Kur'anda Tarih Kavramı ve Bilinci

- Şekilsel Secde Kur'anda Yok mu?

- Salat ve salatı İkame

- Kur'andaki Emr Kavramı Üzerine

- Dindar İnsanlar Şirk Koşar

- Alak Suresinin İlk Beş Ayeti

- Men Arefe'nin Çözümü

- Kur'andaki Av Yasağı

- Fıtrat ve Namaz Vakitleri

- Kur'anda İnsan Hukuku

- Din Büyüklerini Tanrılaştırma

- Allah'a ve Muhammed'e Değil

- Kur'andaki Örnek Tevekkül

- Şekilsel Rüku Kur'anda Yok mu?

- Hz. İbrahim Kuşları Kesti mi?

- Ehli Sünnet Dininin Anayasası

- İnsan Allah'ın Halifesi mi?

- Kur'an Üzerinde Düşünmek

- Şirkin Kuyusuna Düşenlere Uyarılar

- Kur'an Ölülere Okunmak İçin mi İndirildi?

- Ayda Okunan Kur'an Masalı

- Hz. İbrahim, Safa ve Merve Masal mı?

- "Haç"er-ul Esved (!)

- Mevlana Sahte Bir Peygamber Değil mi?

- Tasavvufun Tanrısı İki Zıttır

- Kur'andaki Tasavvuf: Teveccüh

- Önce Batıl ve Hurafe İle Savaşalım

- Resuller Haram Kılamaz mı?

- Elçi Muhammed ile İnsan Muhammed'in Farkı

- Tarikatlarda Aracılar Rezaleti

- Nur Suresi 31. Ayet Nasıl Çarpıtılıyor?

- Sırat Kıldan İnce, Kılıçtan Keskin mi?

- Kur'anda Zalimler

- Bütün Mehdileri Çöpe Atıyoruz

- Kur'ana Göre Ramazan Ayı ve Haram Aylar

- Tasavvufçuların İlahı; Varlık ve Yokluk

- Tasavvufçuların Küçük Putları

- Sünnet Etmek yaratılışı Değiştirmedir

- Son Peygamberimizin Mektupları

- Fıtrat ve Namaz Vakitleri

- Mescid-i Aksa Nerede?

- Büyük Kandırmaca: Hadis

- Kur'an Neden Arapça Olarak İndirilmiştir?

- Kimin dini? Kimin Kitabı? Kimin Meali?

- Evliya Kelimesinin geçtiği Ayetler

- Şimdiye Kadar Yaşanan İslam

- Ayın Yarılması Diye Bir Mucize Yoktur

- Kabe Dikili Taş Değil mi?


Up | Down | Top | Bottom
 
Şu da emredildi: Yüzünü dine bir Hanif olarak çevir. Sakın müşriklerden olma.

Yunus Suresi 105

Ben bir Hanif olarak yüzümü gökleri ve yeri yaratana döndürdüm. Müşriklerden değilim ben.

Enam Suresi 79

İbrahim ne bir Yahudi idi, ne de bir Hıristiyan. O sadece hanif bir müslümandı. O müşriklerden değildi.

Ali İmran Suresi 67

Şu da kuşkusuz ki, İbrahim başlıbaşına bir ümmetti; bir Hanif olarak Allah'ın önünde eğiliyordu. Müşriklerden değildi.

Nahl Suresi 123

De ki Allah doğrusunu söylemiştir / vaadinde sadıktır.Haydi artık Hanif olarak İbrahim'in Milleti'ne uyun! Müşriklerden değildi o.

Ali İmran Suresi 95

Allah'a ortak koşmadan, Hanifler olarak... Allah'a ortak koşan kişi, gökten düşmüş de kendisini kuşlar kapışıyor veya rüzgar onu uzak bir yere fırlatıp atıyor gibidir.

Hacc Suresi 31


Up | Down | Top | Bottom

HABERLER

 

 








 

 

  Hanif Islam

 

Genel Tartışma
 Hanif Dostlar Ana Sayfa -> Genel Tartışma
Konu Konu: FURKAN SURESİNDEN ALINACAK DERSLER... Yanıt YazYeni Konu Gönder
Yazanlarda
Gönderi << Önceki Konu | Sonraki Konu >>
hasakcay
Uzman Uye
Uzman Uye


Katılma Tarihi: 22 ocak 2008
Gönderilenler: 1236
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı hasakcay

Merhaba.

Hanifdostlar da bir internet forumu. Benzerlerinde ne oluyorsa burda da o olacak. Yani her katılımcı müzakere sofrasına kendi inancını koyacak. Yersen.

Önyargılar konuşacak.

Buna elbet katlanırım ama gönlüm hoş değil. İsterim ki hep özgür olsun katılımcılar. Doğru olduğuna inandıkları görüşleri özgürce açıklasınlar.

Ama şu andaki ortam o değil. Kendi adıma konuşayım, ben yıldım. Örneğin SALÂT konusunda özgürce yazamıyorum.   

Önce bir tokat. Şrak diye sağ yanağıma indi: Bana bak, Hasan Akçay! Ben Arap gramerinin allame-i cihanıyım. Sen nesin ki. "Haddini bil!" Dikleneyim dedim. İkinci tokat şrak diye sol yanağıma: "Senin bildiğin bildik gerisi düdük." 

Ve dibek dövücüsünün hıh deyicileri daldılar.

 

"Hoş konuşuyorsun ama boş konuşuyorsun."

"Ben Arapça bilmem ama Abdurrahman hocamızın haklı olduğundan eminim."

 

Hangisiyle baş edeyim? Birisi kanıt getirmek sorumluluğu duymuyor; ötekisi polemik aracılığı ile grmamer kuralı üretiyor.

 

Bu arada müzakeresi yapılan cümle mealdir yani Türkçe, ZAMAN ZARFI = ŞART ZARFI iddiası Türkçe gramerin konusudur ve o alanda naçizane kitap yazmış biriyim. Kitabımı talim terbiye kurulu okullara tavsiye etti.

 

Konu Arapça olduğunda ise onu önce uzmanlarına danışır, sonra buraya getiririm. Şu ana kadar hep öyle yaptım.

 

Tepe tepe kullanın hanifdostları.

 

Hoşça kalın,

Hasan Akçay



__________________
hasanakcay.net
allahindini.net
Yukarı dön Göster hasakcay's Profil Diğer Mesajlarını Ara: hasakcay
 
sasha
Uzman Uye
Uzman Uye


Katılma Tarihi: 27 kasim 2009
Gönderilenler: 368
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı sasha


Selam sevgili Hasan Akcay,

Gidiyorum demenize acikca uzuldum. Netice de zaman zaman karsit fikirde de olsak devamli takip etmeye calistigim bir insandiniz.
Dibek dovuculerden kastettiginiz bu topikteki ayni fikirde katilimcilar ise, o halde bu forumda sizin fikirlerinizi paylasan tum insanlarin, sizin  dibek dovucunuz olmasi lazim.

Sunu genel anlamda soylemekde fayda var sanirim.

Ben bu forumda pek cok yerde, Arapca bilmedigimi hic utanmadan ifade ettim. Bundan gocunmus degilim. Biliyorum diyerek  kendimi kandirmama da gerek yok.
Siz ozellikle bu bahiste(baska bahislerde degil)bu bahiste israrla, ornegin kelimenin birkac anlami varsa onu ortaya koyup, kisilere secenek hakki pek tanimiyorsunuz.
Bu inancinizdan dolayi olabilir.Saygi duyarim. Ama bu, fikir tartismasina gidilemez, sorgulanamaz demek degildir.


Halbuki o ornekleri koysaniz,  Arapca bilmesek dahi, aklimiz oldugu icin ayetlerin akisindan mukayyese yapip, yaklasik ne manaya geldigini kendimiz buluruz.
Mesela sizinle ilgisi yok, son birkac gundur Arapca bildigini one suren insanlar, Allah fuhusa (gayrimesru cinsellige) ruhsat verir, 10 kisi ile dahi birlikte olabilirsiniz  seklinde ceviriyorlar. Ama cok sukur aklimiz saglam oldugu icin,Kuran'in akli yorum ozelligini kullanip, hic kimsenin yorumuna gerek kalmadan bu yanlistir diyebiliyoruz.

Kaldi ki siz bazen  Arapca yaziyorsunuz vurgulamak istediginiz yerleri/fiilleri ve haktansapmaz'dan Turkce olarak manasini ve kullanim sekillerini ogrenebiliyoruz verdigi cevaplarda. En azindan ben kendi adima.. Cunku Arapca  bilsem, zaten kimsenin yorumuna ihtiyac duymam.

Mesela su topikte, hic yoksa birkac mesaj Turkce dilbilgisi konusuldu. Halbuki buna gerek yok. Turkce'yi Turkce  anlama problemimiz yok zaten.
Kitap yazmissiniz bu da cok guzel, ama gundelik hayatta kitabi gramerlerin harfi harfine kullanildigini kimse soyleyemez.
Kaldi ki gramer polemigine sizin de hatiri sayilir katkiniz oldu.Eger herkes tamda yazildigi anlamindaki gibi okunani anlasaydi, en azindan ne din, ne hadisler bu kadar carpitilmazdi gecmiste takdir edersiniz ki..

"Yemeginizi yediginizde, dislerinizi fircalayin." dediginiz an her insan yemek bitiminde disini fircalar. Kimse yemegi birakip fircalayip gelip yeniden yemege oturmaz.
Yani komik ama bu bile tartisildi. Siz belki de inanciniz geregi , savundugunuzun dogru oldugunu dusunuyorsunuz. Ki haklisiniz.Ama bunun bir de sunus sekli var. Bir de objektif bakabilmek var, inanciniza ragmen..

Ama siz empati yapmiyorsunuz konu hakkinda tartisirken..Baskasinin ayakkabisini giymeden, o insanin ayaklari hakkinda ne kadar gercekci samimi yorum yapabilirsiniz ki?
Ustelik birden cok mesajimda, kendimi sizin cephenize koyup dusunerek cevap yazdim, varsayalim ki seklinde..Empati yapmak herseyden once  iyi niyettir karsidaki insanin dusuncesine dair.


Yukarda kendinizde soylemissiniz. Insanlar yorum yapmada ozgurse sayet, fikirlerini acikca soylemelidir.
Neden burada bir Ahmetci/ Mehmetci gruplastirmasi yaptiniz anlasilir degil dogrusu. Kuskusuz sitede ayni minvalde dusunen insanlar olacaktir. Herkesin herseye beyaz dedigi yerde, siyahtan bahsetmenin pek bir anlami olmasa gerek. Bu sekilde ancak, korler sagirlar birbirini agirlar sekline doner.

Gitmeniz hos degil. Uzuldum. Bence gitmeyin ama kendi tartisma seklinizi de gozden gecirin.




__________________
sana iyi görünen bir başkasının kötüsüyse ona "gerçek" değil “düşün” denir. gerçekler değişmez ama düşün değişkendir.
Yukarı dön Göster sasha's Profil Diğer Mesajlarını Ara: sasha
 
Guests
Guest Group
Guest Group


Katılma Tarihi: 01 ekim 2003
Gönderilenler: -259
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı Guests

hasakcay Yazdı:
Hangisiyle baş edeyim? Birisi kanıt getirmek sorumluluğu duymuyor; ötekisi polemik aracılığı ile grmamer kuralı üretiyor.

"İzé" nın şart içerdiğini söyledim, itiraz ettiniz, kanıt istediniz. Kaynaklarını vererek kanıtlarını yazdım. Gider ayak "...gramer kuralı üretiyor" diyorsununuz. Sözünü ettiğim kaynaklara baktınız mı? Öyle olup olmadığını araştırıp soruşturdunuz mu? İddialarınıza karşın ben sizden kanıt istedim, kanıtlayabildiniz mi, kaynak verebildiniz mi? Gider ayak ayıp ettiniz, bunu size yakıştıramadım. Yine de gittiğinize üzüldüm. Bu şekilde ayrılmanızı istemezdim. Selametle gidin! 

Selam ve saygılarımla.

Abdurrahman

 

 

Yukarı dön Göster Guests's Profil Diğer Mesajlarını Ara: Guests
 
hasakcay
Uzman Uye
Uzman Uye


Katılma Tarihi: 22 ocak 2008
Gönderilenler: 1236
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı hasakcay

Ben de "izé"nin yorum ile şart içerdiğine dikkat çekip açıkladım. Sizin aklınız şarta takılıysa "izé"yi şarta yorarsınız. Benim aklım şarta takılı değil; "izé"yi şarta yormuyorum.

Bazı gramer kitaplarına yollama yapıp kanıt getirdiiğinizi sandınız. İki yanlışa birden düşerek:

(1)Sizden hangi kanıtı istediğimi yanlış anladınız. Ben sizden genel olarak "izé"nin şart içerdiğine kanıt istemedim; özel olarak Nisâ 101'de Allah'ın şart koştuğunu kanıtlayın!" dedim. 

Devam edeceğim, Allah isterse.

  



__________________
hasanakcay.net
allahindini.net
Yukarı dön Göster hasakcay's Profil Diğer Mesajlarını Ara: hasakcay
 
muvahhıd
Uzman Uye
Uzman Uye
Simge

Katılma Tarihi: 07 eylul 2008
Yer: Turkiye
Gönderilenler: 174
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı muvahhıd

 

 Hasan Akçay bey yazdı 

 

Ve dibek dövücüsünün hıh deyicileri daldılar.

 

"Hoş konuşuyorsun ama boş konuşuyorsun."

 

"Ben Arapça bilmem ama Abdurrahman hocamızın haklı olduğundan eminim."

 

Hangisiyle baş edeyim? Birisi kanıt getirmek sorumluluğu duymuyor; ötekisi polemik aracılığı ile grmamer kuralı üretiyor.

 

  Selam Hasan AKÇAY Bey

  

 Böyle olmamalıydı bu eleştirilerinizi zamanında ve muhataplarınızı belirterek yapmalıydınız nasıl olsa gidiyorum alın benden de o kadar diyorsunuz ve yanlış yapıyorsunuz yapmanız gereken başkaydı eleştirileriniz doyru olsa bile savunduğunuz değerler, yaşınız ve her yeri geldiğinde vurgusunu yaptığınız akademik çalışmalarınız gereği

 

 Dibek dövücü kim, hıh deyiciler kimler, neye hıh demişler, kim size ne yaptı ki hıh densin,

    

   Burada hoş konuşmadığınız kesin, her dediğinizi herkes kabullenmek zorundamı.? tutarsız ve delilsiz fikir ve görüşlerinizi eleştirmek, kabullenmemek insanlara saldırı hakkınımı doğuruyor size

 

     Siz de bilirsiniz bir gramerci olarak  arapçayı bilmemek, kitabın ruhuna ters gelen ilahi mesaja ters cümleleri fark etmeyeceksin anlamına gelmez,kaldı ki hiç bir şey bilmemek değildir.

 

     Ben kimsenin doğru söylediğine emin olamam ancak aklım onaylarsa başka

 

  Selam ve dua ile

Yukarı dön Göster muvahhıd's Profil Diğer Mesajlarını Ara: muvahhıd
 
hasakcay
Uzman Uye
Uzman Uye


Katılma Tarihi: 22 ocak 2008
Gönderilenler: 1236
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı hasakcay

Merhaba. Zanla hüküm vermeyin lütfen. Forumu bıraktığım filan yok. Üç hafta süreyle internete giremiyeceğim. O yüzden "Hoşça kalın!" dedim.

"İzé"nın şart içerdiğini söyledim, itiraz ettiniz, kanıt istediniz. Kaynaklarını vererek kanıtlarını yazdım.

Ben de "izé"nin ancak yorum ile şart içerdiğine dikkat çekip açıkladım. Sizin aklınız şarta takılıysa "izé"yi şarta yorarsınız. Benim aklım şarta takılı değil; "izé"yi şarta yormuyorum.

Arapçadaki bazı gramer kitaplarına yollama yapıp kanıt getirdiğinizi sandınız, iki yanlışa birden düşerek:

(1)İstediğim kanıtı yanlış anladınız. Lütfen gidip o sorumu bir daha okuyun.

Genel olarak "izé"nin şart içerdiğine kanıt istemedim çünkü "izé"nin yorum ile şart içerebileceğini kendim söylemiştim. Kendi sözüme sizden niçin kanıt isteyeyim? 

"Allah'ın özel olarak 102'de şart koştuğunu kanıtlayın!" dedim. Öyle bir kanıtınız yok; olamaz. Çünkü yoruma dayanmak zorundasınız. Oysa ben beşerin yorumuna değil Allah'ın dediğine bakıyorum. Allah ne diyorsa o. 102'de Allah "Sen onların içinde isen" demiyor; "Sen onların içinde olduğunda" diyor.

(2)Arapça kaynaklardan kanıt getirirseniz olur sandınız. Sanki ZAMAN ve ŞART kavramları yalnızca Arap gramerinde varmış gibi. 

Hayır! O kavramlar evrenseldir. Yani her dilin gramerinde zaman ve şart, kavram olarak aynıdır. 

Kavramları dile getiren kelimeler değişir yalnızca. Örneğin Türkçedeki -ğunda Arapçada izé (اذا) olur; Türkçedeki ise Arapçada in (ان) olur. Kavram açısından izé künte fîhim (اذا كنت فيهم) ne ise sen onların içinde olduğunda odur. 

Kanıtı Arapçanın gramer kitaplarından getirmenize lüzum yok.

Ama siz benden hâlâ "izé"nin şart içerip içermediğini uzmanlara sormamı bekliyorsunuz. Neden sorayım, zaman ve şart kavramları hem Türkçede hem Arapçada aynı olup dururken?

Baba yemekte küçük oğluna "Yemeğini yediğinde dişlerini fırçala!" diyor. Boşuna aranmayın; "isen"e yoramazsınız "ğinde"yi. O çocuk yemeğini zaten yiyor. Şartı şurtu yok.

Hoşça kalın,

Hasan Akçay



__________________
hasanakcay.net
allahindini.net
Yukarı dön Göster hasakcay's Profil Diğer Mesajlarını Ara: hasakcay
 
Guests
Guest Group
Guest Group


Katılma Tarihi: 01 ekim 2003
Gönderilenler: -259
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı Guests

Sevgili Akçay,

Sende biliyorsun ki mesele "ize" meselesi değil.Kuranda ki İslam apayrı bir kulvar.Ve asla sentezi onaylamaz.Önce düşünüp taşınıp kulvarımızı belirlememiz lazım.Gerisi çorap söküğü gibi gelecektir.Arap'ın çöllerinde sentez malzemesi bulabilirsin belki ama işin gerçeği herkesin elinin altında,hemen yanıbaşında.Selamlar..İyi yolculuklar.

Yukarı dön Göster Guests's Profil Diğer Mesajlarını Ara: Guests
 
Guests
Guest Group
Guest Group


Katılma Tarihi: 01 ekim 2003
Gönderilenler: -259
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı Guests

"Allah'ın özel olarak 102'de şart koştuğunu kanıtlayın!" dedim. Öyle bir kanıtınız yok; olamaz. Çünkü yoruma dayanmak zorundasınız. Oysa ben beşerin yorumuna değil Allah'ın dediğine bakıyorum. Allah ne diyorsa o. 102'de Allah "Sen onların içinde olduğunda" diyor; "Sen onların içinde isen" demiyor."

Bak hocam!

İzé kunte fîhim fe eqamte lehum essaléte fe-ltequm...

Cümlesinde izé zarf ve şart edatı, kunte ile başlayan cümle şart cümlesi, fe-eqamte ile başlayan cümle de cevap cümlesidir. Bu söylediğim de bir yorum değildir. Salat Resul'ün hazır bulunma şartına bağlanmıştır. Siz anlamak istemiyorsanız benim yapabileceğim bir şey yok ne yazık ki! 

Saygı ile.

Yukarı dön Göster Guests's Profil Diğer Mesajlarını Ara: Guests
 
hasakcay
Uzman Uye
Uzman Uye


Katılma Tarihi: 22 ocak 2008
Gönderilenler: 1236
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı hasakcay

Yorum ile, dört "üç"ü ve "iki"yi içerir. Ama 4 = 3, 4= 2 olamaz. Bunu anlamayan sizsiniz. ZAMAN zarfının şartı da içermesi matematiksel gerçek değil yorumdur. Onu ZAMAN = ŞART yapıp çıkmak ise yanılgı.   

ZAMAN = ŞART diye bir denklem olamaz. Tıpkı nasıl SIVI = SÜT diye bir denklem olamazsa. Sıvı elbet sütü ve civayı içerir ama yorum ile. Sıvı = süt, sıvı = civa, 4 = 3, 4 = 2, ZAMAN = ŞART diyemeyiz. Yoksa MATEMATİĞİ İNKAR ederiz.

Baba yemekte küçük oğluna "Yemeğini yediğinde dişlerini fırçala!" diyor. Boşuna çabalamayın; "ğinde"yi isen yapamazsınız. O çocuk yemeğini zaten yiyor. Şartı şurtu yok.

Sizin iddia ettiğiniz üzere izé eğer şart zarfıysa o çocuk yemek yemiyor ama eğer yer ise fırçalayacak dişlerini. Bakın hocam, yanlış bu.

Saygı ile.

Sasha'nın aşağıdaki yazısını "Allah somut sekilde o kitabi tobe hasa eline kalem alip yazmadi. Peygamberine vahyetti, o da bunu kaleme aldirdirdi"nın sonuna kadar okudum.

Ötesini okumadım. Okumama gerek kalmadı. 



__________________
hasanakcay.net
allahindini.net
Yukarı dön Göster hasakcay's Profil Diğer Mesajlarını Ara: hasakcay
 
sasha
Uzman Uye
Uzman Uye


Katılma Tarihi: 27 kasim 2009
Gönderilenler: 368
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı sasha

hasakcay Yazdı:

Ben de "ize"nin ancak yorum ile sart icerdigine dikkat cekip acikladim. Sizin akliniz sarta takiliysa "ize"yi sarta yorarsiniz. Benim aklim sarta takili degil; "ize"yi sarta yormuyorum.


Genel olarak "ize"nin sart icerdigine kanit istemedim cunku "ize"nin yorum ile sart icerebilecegini kendim soylemistim. Kendi sozume sizden nicin kanit isteyeyim? 

Baba yemekte kucuk ogluna "Yemegini yediginde dislerini fircala!" diyor. Bosuna aranmayin; "isen"e yoramazsiniz "ginde"yi. O cocuk yemegini zaten yiyor. Sarti surtu yok.

Hoþça kalýn,

Hasan Akçay



Selam sevgili Hasan Akcay,

Bahsettiginiz gidisin kesin bir gidis olmadigina sevindim oncelikle..
Alinti yaptigim mesajinizda, edit yaptim karakterler uzerinde, zira okunamiyormus direk alintida bilginiz olsun.Once sunu belirteyim, kesinlikle art niyetli olmadiginizi(ki boyle dusunuyorum da gercekten)dusunerek yaziyorum.

Asagidaki sorularima cevap verirseniz cok memnun olurum.


Siz sarta takili degilsiniz.Ama buna ragmen sanirim objektif yaklasabiliyor ve sorguluyorsunuz.(Ben cennet makalenizden bunu anladim) Yani sirf karsi cikayim diye yazmisliginiz yok. Sart'a takili olmasiniz da, gramer bilgisini ortaya koysaniz da , sonucta bir yorumunuz var beseri olarak.
Allah'in yazdigi diye birsey yok sevgili Hasan Akcay. Kavram karmasasi yasamayalim. Allah somut sekilde o kitabi tobe hasa eline kalem alip yazmadi. Peygamberine vahyetti, o da bunu kaleme aldirdirdi.
Baska bir deyisle, su an elinizde tuttugunuz herhangi bir Kuran'da okudugunuz gelen vahyin beseri yorumla, kaleme alinmis halidir.Yani Muhammed'in soylediginden anladigini yazan kisinin.

Sizin okudugunuz da bir beseri yorum neticede..
Onemli olan sizin ne anladiginiz.. Ki bunca makale yazdiginiza gore, sizin aydin bir bakis acisiyla irdelediginizi dusunuyorum.

Cok onemli degil benim acimdan, ustteki  bu kismi gecelim.

Ilkinde diyorsunuz ki; ize sart da icerir, zaman da..(yorum ile, yorum yoksa sadece zamandir o, demek istediginiz yani.)
O zamandir, aksine yoramassiniz bunun sarti surtu yok.

Sakincasi yoksa size sorularim var.

1)Sen onlarin icinde oldugunda baslangic cumlesini, siz kisisel olarak, yorumsuz sekilde(dumduz yani kitapta yazildigi gibi) aldiginizda, ne anliyorsunuz okudugunuzda?

Lutfen sart veya zaman demeyin(zira anliyorum gramer bakimindan kastettiginizi), sartta olsa zaman da olsa farketmez,  olaya iliskin, beseri yorumunuzu ilave etmeden anladiginiz nedir?

2)Empati yapiyorum ve sizin tarafiniza gecip dusunuyorum su andan itibaren. Gene namaz cikaramiyorum.
Varsayin ki
ben de orada bahsedilenin "namaz" oldugu gorusundeyim.
Gene oradaki anlamdan namaz cikaramiyorum objektif bir gozle. Tarafli baksam ve detayi sorgulamasam, dusunmesem, hesaba katmasam, aslinda bal gibi cikaririm o ayri.. Peygamberin sunnetini filan da esgecin sadece Kuran'la bile yapabilirim bunu. Ama adil bir yaklasim olmaz, (mademki cozumleme ugrasisi icindeyiz) Kuran'in ilkeselligine dair. Bu baglamda her hukmu kisisel uygularim veya uygulamam o ayri..Bu sadece bizleri ilgilendirir cunku hukum bazinda..

Yoksa ne sizin namazinizin bana hayri var, ne de benim ibadetimin size..



3) Eger oradaki(her iki ayetteki)bahsedilen namaz ise, neden sen iclerinde oldugunda diye belirtsin? (2 ayetin birbirine bagli gittigini de dusunsek)
Muhammed olmasa da, siradan bir komutan namaza imamlik yapabilir. Varsayin ki ordu bir sekilde bolundu veya dagildi, siradan asker bile imamlik yapabilir.Islamin gorusu bu sekildedir.
Kisaca namaz eylemi icin cok ozel birine gerek yok. O halde niye sen diye belirtiyor? Buna kisisel yorumunuz nedir?

4)Diyebiliriz ki  102, 101'e baglidir.Cumle devam ediyordur hala.. 101'de olayin icinde Muhammed de vardir, o yuzden namaz kisaltiliyordur.
Ama Kuran'i mantik diyor ki; Pusuya yatilmiscasina beklenen bir durumda, Muhammed gibi zeki bir insan neden namaz kaza etme imkani olmasina ragmen, bu orduyu tehlikeye atsin?

Muhammed Allah'tan her halukarda korkar,
ama kafirden veya musrikten korkmamistir, korksaydi onca yil zulume ragmen Mekke'de yasamazdi, korksaydi hicret etmesine gerek kalmazdi.(bunlar sunnetten gelen  yorumlar degil, bilakis Kuran anlatimidir.Bu yuzden gecerli delil olarak getiriyorum)

Kaldi ki ilk ayette korkarsaniz diye belirtilmis, basit seyahatte bile ibadet acisindan kolaylik saglayan Allah, ne icin namazi kusa cevirtsin?
Cunku salat sadece namazdan ibaret degil. Kaldi ki istisnai ozel durumlarda oturdugunuz yerden de namaz kilinir.(savasta kazilmis  hendekte orn.)
Buna kisisel yorumunuz nedir?

5)Ikinci bolume iliskin eger ki bu namaz ise, gruplara ayrilmasi emrediliyorsa, namaz niye kisaltilsin? Gerektigi sekilde kilinabilir. Nasil olsa bir gozcu grup mevcut!
Bu durumda 101'de gecen namazi kisaltmak  ise, 102'deki gruplara ayrilma suretiyle namaz, eylemin kendisiyle  celisir.
Zira ortada bir kisaltma olayi olmaz, gruplara ayrilarak donusumlu  namaz kilmak, bir namaz kisaltmasi degildir.
Buna kisisel yorumunuz nedir?

6)Kaldi ki daha sonra siz kisisel olarak,"bu bir sabah namazidir "yorumu getirdiniz,Aidiyat suresini delil gostererek.
Zaten kisacik olan sabah namazinin nesini kisaltacaksiniz?
Ozel durumlarda gozle bile namaz kilinir. Yeter ki insan kilmak istesin.Farz oncelikle niyetle sekillenir, niyetin olmadigi bir namazda samimi sekilde farzin yerine getirildiginden soz edilemez. O namaz, dis fircalama aliskanligi ile ayni anlami icerir. Sadece yatip kalkar insan yani, eger namazinda niyet yoksa.. O yapilan sadece gosteristir, ortama uyumdur.
Buna yorumunuz nedir?

7)Namaz her kosulda kilinabilecegine gore(Muhammed olmadan vb.), oyleyse Allah neden sen ifadesi kullaniyor? Tefsirciler bu sen hitabini kime yorarsa yorsun, bu yorumlarin bir tek sarti olur. O da sudur.

Cunku siz dediniz ki; Peygambere her kosulda (savas-cephe vb.) vahiy gelebilir.

hasakcay Yazdı:

Merhaba sasha kardeþim. 

Allah'in elcisi cephede arkadaslarinin icinde iken de Allah'i pek ala duyar gonul kulagiyla. Ya da Nisa 102 inmektedir: "Sen onlarin icinde bulundugunda seninle kiyam etsinler." Bu "Sen onlarin icinde isen" anlamina gelmez. Elçi onlarin icinde zaten. 



Ben de dedim ki; Bizzat Muhammed'in kendisi islam tarihi boyunca her savasa, katilmamis, bazilarinda savas emiri olarak onemli insanlari kumandan atamistir. Her savasta Muhammed bizzat basta degildir yani.

Bu durumda ayetlere iliskin yorumlar degisir.

a)Cunku gelen vahyi okuma eylemini(carcabuk ezbelenmesi acisindan) Muhammed'den baska  kimse kesinlikle  yapamaz. Kaldi ki bu bir ders niteliginde  olabilir. Once okunmasi gerekir.
Benzetme yaparsak, bir siiri yuksek sesle birkac kez okundugunuzu ve dinleyicilere su kitayi sen ogren, sunu sen seklinde direktif verdiginizi dusunun.
Veya hemen oracikta bulunabilen bir tas, agac kabugu vs. kazinabilir.Takdir edersiniz ki Allah'in vahyinin yazildigi bir sey hicbir kosulda kaybolmaz, insan kotu maksatla bilakis yok etmedikten sonra..Ki o kosulda bile bize ulasmasi engellenen ayet, Allah katinda korunur.

b)Eger ileri surdugunuz sekilde Nisa 102 iniyor da ornekli bir ders anlaminda namaz kiliniyorsa, 101'de namaz kisaltmasindan bahsedildigi dogru degildir. Cunku ilk kez uygulacak olan(daha ince hic uygulanmamis, bir uygulamali namaz dersi, henuz yapilamadan(102), Allah namazin kisaltabileceginden bahsetmez.(101)  Henuz ne oldugunu bilmiyorlar ki kisaltsinlar!!!
Muhammed'in vahiyle henuz almadigi uygulamali bir salat'i, savas durumuna iliskin kisalatmasi olamaz. Cunku Kuran kisaltmali uzatmali namazdan bahsetmez. Bu, sunnetten gelen bir uygulamadir. Sayet Muhammed, vahiyle gelen  namazi ogretiyorsa, bu ileri surdugumuz gibi bir sabah namazi olamaz. Cunku sabah namazi(gunduzun iki ucu ayetinde vakitle belirlenir) Sunnete gore de kilma imkani yoksa, kaza edilir.Kaza namazi olur adi. Kisaltilma namazi olmaz.

Fakat;

Ayet mantiken ileriye donuk geneli kapsamalidir, evrenselligi yakalayabilmelidir salat acisindan.Ornegin; siz(bugunku sartlarda) cok cok uzun bir yolculuga ciktiginizda veya cephede iken imkaniniz yoksa, namazi kaza edebilmelisiniz, veya gozunuzle veya oturdugunuz yerden kilabilirsiniz. Kafaniza gore 1,5 rekatlik bir namaz turetemessiniz mantiken, eger bugunku sekliyle farz olan, uygulanan namazdan bahsediyorsak)
Muhammed, kendine dair uyguladigi sunnetleri(atiyorum 50 rekat namaz) farz olarak teblig edemez Kuran'in ilkeselligi geregi, eger ki inen vahiy Nisa 102 ise bahsettiginiz sekilde. Kimse kalkip bugun, namaz 50 rekat veya 50 vakit farzdir. Allah kitapta boyle emretmistir diyemez ornegin.

Bugunku vakit namazlari disinda kilinan namazlar da, Kuran emri vakit farzlar degil, sunnete ve hadise dayali namazlardir.
Mesela sunnet ve hadisleri kabul etmiyorsa kisi, Kuran'da emredilen 5 vakit namazi esas alir. Durumu yoksa, kilmaz. Allah'in verdigi kolaylikla sonradan ifa eder. Orada da aslolan niyettir cunku.. Niyet edip borcunu odeyebilir. Ama bu borcu, dogru duzgun rekatli bir namazla oder. Bucuklu namaz ile degil.

Kaldi ki Kuran'in namaza dair en onemli delili: Namazin bolumlerine iliskin farz-rekat, secde degil, secde farzlari, degisik namazlar (farz vakitlerinin disinda) vs. ayrimini vermez. Namaz'i genel anlamda eda etmesi, husu icinde eda etmesidir kul'a namaz bakimindan farz olan kitapta.


Bu baglamda 102 icerigi kokten degisir ve sartli zaman olur. Cunku Muhammed'in orada olmasi gerekiyor. Baskasi bu isi yapamiyor.Kim vahiyle gelen, ilk uygulamali hukmu gosterebilir ki baska? Kuran'i evirip cevirsek dahi, kitabin ilkeselligi geregi  imkani, ihtimali yok bunun.Mumkun degil!

Bu durumda yorumunuz nedir?

Sizin yerinize kendimi koyup, cok cesitli pencerelerden  dusundugumde, namazi savunan tarafli degil, objektif bir insan olarak cikarsadigim sonuclar bunlar.
Cunku Allah bana namazi farz kilmissa, esit olcude insan oldugum icin yapamayabilirligim(bir sebeple)  kosullarini da goz onune alacaktir.Allah kuluna ibadeti bir zorlama olarak sunmaz. Ama sirf kilmis olmak icin kilinmasini da (sekilsel), gostermelik kilinmasi da yasaklar.

Simdi bu minvalde, yazdiklarima yorumunuz nedir.


__________________
sana iyi görünen bir başkasının kötüsüyse ona "gerçek" değil “düşün” denir. gerçekler değişmez ama düşün değişkendir.
Yukarı dön Göster sasha's Profil Diğer Mesajlarını Ara: sasha
 

<< Önceki Sayfa 14 Sonraki >>
  Yanıt YazYeni Konu Gönder
Yazıcı Sürümü Yazıcı Sürümü

Forum Atla
Sizin yetkiniz yok foruma yeni mesaj ekleme
Sizin yetkiniz yok forumdaki mesajlara cevap verme
Sizin yetkiniz yok forumda konu silme
Sizin yetkiniz yok forumda konu düzenleme
Sizin yetkiniz yok forumda anket açma
Sizin yetkiniz yok forumda ankete cevap yazma

Powered by Web Wiz Forums version 7.92
Copyright ©2001-2004 Web Wiz Guide
hanif islam

Real-Time Stats and Visitor Reports Sitemizin Gunluk, Haftalik, aylik Ziyaretci  Detaylari Real-Time Stats and Visitor Reports

     Sayfam.de  

blog stats