Şu da emredildi: Yüzünü dine bir Hanif olarak çevir. Sakın müşriklerden olma.
Yunus Suresi 105
Ben bir Hanif olarak yüzümü gökleri ve yeri yaratana döndürdüm. Müşriklerden değilim ben.
Enam Suresi 79
İbrahim ne bir Yahudi idi, ne de bir Hıristiyan. O sadece hanif bir müslümandı. O müşriklerden değildi.
Ali İmran Suresi 67
Şu da kuşkusuz ki, İbrahim başlıbaşına bir ümmetti; bir Hanif olarak Allah'ın önünde eğiliyordu. Müşriklerden değildi.
Nahl Suresi 123
De ki Allah doğrusunu söylemiştir / vaadinde sadıktır.Haydi artık Hanif olarak İbrahim'in Milleti'ne uyun! Müşriklerden değildi o.
Ali İmran Suresi 95
Allah'a ortak koşmadan, Hanifler olarak... Allah'a ortak koşan kişi, gökten düşmüş de kendisini kuşlar kapışıyor veya rüzgar onu uzak bir yere fırlatıp atıyor gibidir.
Katılma Tarihi: 07 ekim 2008 Yer: Turkiye Gönderilenler: 672
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP
takva81 Yazdı:
selamlar.
haktansapmaz abi. içerik bakımında değişiklik arz ettiği kesin.
çünkü kuranda namaz diye bir kelime veya eylem geçmez. oruç da aynı.
Sayın takva81, Kur'an da namaz ve oruç geçmez demek, müslüman bir İngilizin Kur'anda Prayer ve Fast geçmez demesine benziyor. Biz Türkler Müslümanlığı doğrudan Araplardan değil de Farslarla etkileşerek , uzun bir zaman dilimi içinde aldığımızdan bu kavramlar dilimize Farsçadan , Selçuklular zamanında girmiş.
yani muaviye ve emevi abbasi bunları hiç hesaplayamamış yada iyi bir hesap yapıp . kuranı arabi lisandan dan okuyun diye insanları allahın öğretisinden mahrum bıraktılar.
Araplar için sorun yok. Sorun Arap olmayanların Kur'anla etkileşiminde. Bugün sesleri eskisi gibi çıkmasada hala Kur'anın Arapçadan başka bir dille okunmayacağını savunan kitleler var. Hemde azımsanmayacak sayıda.
Eğitimin bugünkü kadar yaygın olmadığı o çağlarda, en eğitimli kesim olan zamanın hukukçuları (Fakihler), insanları daha kolay yönetmek için böyle bir yola başvurmuşlar. Gerçekten Allahın emri uygulansaydı her çağda herkesin okuma yazma bilmesi gerekirdi. Bu Allahın ilk emri idi. Ama zamanın koşulları ve zihniyeti buna müsaade etmedi.
__________________ Allah Aklını kullanmayanların üzerine pislik yağdırır.
Katılma Tarihi: 07 ekim 2008 Yer: Turkiye Gönderilenler: 672
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP
haktansapmaz Yazdı:
Merhaba, bu söylediklerinizden sizin namaz, oruç haccın Muaviye, Emevi Abbasi uydurması olduğunu söylediğinizi anlayabilir miyiz?
Sayın Haktansapmaz,
Namaz ile ilgili görüşlerinizi çok iyi biliyorum.
Oruç ve hac ile ilgili görüşlerinizi özetlermisiniz. Yani Oruç , Ramazan ayında sahur ve iftar arası aç kalarak ibadet, hac Mekkeye gidip, Kabeyi tavaf edip, Arafata çıkarak ibadet değil mi.
Böyle ibadetler yok mu. Sizce Allah bizden Oruç (savm) ve hac ile ne istiyor.
__________________ Allah Aklını kullanmayanların üzerine pislik yağdırır.
Katılma Tarihi: 07 ekim 2008 Yer: Turkiye Gönderilenler: 672
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP
takva81 Yazdı:
bakara süresi 239:
Eğer (herhangi bir şeyden) korkarsanız (namazlarınızı) yürüyerek yahut binmiş olarak (kılın). Güvene kavuştuğunuz zaman, siz bilmezken Allah'ın size öğrettiği şekilde O'nu anın (namaz kılın).
Sayın haktansapmaz,
Size bir sorum olacak,
Yüce Allah, kendisini nasıl anacağımızı hangi ayette öğretmiş. Bildiğiniz, tahmin ettiğiniz bir ayet var mı ?
Ayrıca bu ayetin meali parantezlerle karmakarışık edilmiş. Parantezleri atarsam anladığım şu. Korkup yürüdüğün, binekte olduğun zaman değil de , Güvene kavuştuğunuz zaman, siz bilmezken Allah'ın size öğrettiği şekilde O'nu anın. (bu anma nasıl bir şey, namazmı, Kur'an okumak mı ? ne? Allah nerede öğretti. Sitenin başlangıcından beri yıllardır bunu tartışıyoruz. ) Ayrıca hem korku zamanında yürüyerek veya binekle kaçarken namaz kıl (veya her neyse ) , hem güvende olunca kıl gibi bir yaklaşım çok zorlama.
Selamlar,
__________________ Allah Aklını kullanmayanların üzerine pislik yağdırır.
Allah sizden oruç ve hac ile hiç bir şeyi istemiyor. İnanın bu böyle. Siz sabahtan akşama aç susuz kalmakla ne kazanacaksınız ki? Yada Allah ne diye sizi mutad olan gündüz yeme içmenizi geceye taşısın? Sizde bunun bir yararının olduğuna inanıyor musunuz? Bir yılın bir ayı boyunca düzeninizi tamamen değiştireceksiniz; geceden yemeğe kalkacaksınız, yiyip içeceksiniz, sonra şafakla birlikte akşama kadar (yaz kış aynı) asla ağzınıza bir lokma yemek, bir yudum içecek koymayacaksınız... Gerçekten siz, bunun size fayda sağladığına/sağlayacağına inanıyor musunuz?
Oruç kişinin kendisini söylenenlere/yasalara uygun tutmasıdır. Şayet kişi söz dinlemez, uymazsa kişiye tutturulur. "Tutmanız sizin için hayırlıdır, tutmazsanız size tuttururuz" demeye gelir.
Zihar, yemin, hataen öldürmenin cezasından biri de oruç! Oruç hem bir ibadet hem de bir ceza nasıl oluyor/olabiliyor! Kişi kendi kendini mi cezalandıracak?
Oruç ve hac, daha önce de yazdım, Mekken'in alınmasından sonra insanların şirkin merkezi olan bu Mekke'ye davet edilmesi ve onlara duyurular yapılması ile alakalıdır. Mekke öteden beri saygın/dokunulmaz (haram) bir beldedir. Burası ticaret merkezidir, burada pnayırlar kuruluyor... Bu ticaret ayları da haram/dokunulmaz aylardır. Hac ve oruç da bu aylardadır. İnasanlar buraya çağırıdılar, bu aylarda sayılı günlerde (eyyâmen ma'dudât) ortalama 10 gün. Çağılıp da kendi günlerinde hastalık yada sefer gibi bir mazetten dolayı gelemeyenler aynı sayıda başka/diğer bir sefere/bakiyeye kalacaklar. Bana göre bu kısaltılmış bir eğitim öğretimdir. Katılımcılrı yetkin erkeklerdir. Bu kamp eğitimi esnasında katılşımcılar/öprenciler söylenen kurallara uyacaklar. Mesela avlanmayacak, eğitimde ciddi olacak, dinleyecek, kadınlarla ilişkilerini kesecekler vs. Hem gelemeyenler (mahsur kalanlar) da hediylerini/üzerlerine düşen hayvanlarını, yardımlarını vakit geçirmeden yerine ulaştıracaklar. Hem hacca gidemeyecekler ne diye kurban kesecek, başlarını tıraş edeceklerdir!?
Haccı, orucu, Mekke'ye/Mescid-i Haram'a dönüşü/yönelişi birlikte okumanızı salık veririm. Kuran'da yeme içme içme yasağı yok, olamaz da. "Yiyin, için" var! Bu yeme içme de serbestiyet ifade ediyor, mutlak yeme içmeyi değil.
Eğer (herhangi bir şeyden) korkarsanız (namazlarınızı) yürüyerek yahut binmiş olarak (kılın). Güvene kavuştuğunuz zaman, siz bilmezken Allah'ın size öğrettiği şekilde O'nu anın (namaz kılın).
Sayın haktansapmaz,
Size bir sorum olacak,
Yüce Allah, kendisini nasıl anacağımızı hangi ayette öğretmiş. Bildiğiniz, tahmin ettiğiniz bir ayet var mı ?
Ayrıca bu ayetin meali parantezlerle karmakarışık edilmiş. Parantezleri atarsam anladığım şu. Korkup yürüdüğün, binekte olduğun zaman değil de , Güvene kavuştuğunuz zaman, siz bilmezken Allah'ın size öğrettiği şekilde O'nu anın. (bu anma nasıl bir şey, namazmı, Kur'an okumak mı ? ne? Allah nerede öğretti. Sitenin başlangıcından beri yıllardır bunu tartışıyoruz. ) Ayrıca hem korku zamanında yürüyerek veya binekle kaçarken namaz kıl (veya her neyse ) , hem güvende olunca kıl gibi bir yaklaşım çok zorlama.
Selamlar,
sayın Saffet Matin,
Siz Allah'ı anmaktan ne anladığınıza bağlı. Allah'ı anmaktan ne anlıyorsunuz? Adını dilde tekrar mı, kendisini hatırlamak mı, yadetmek mi, dediklerini unutmamak/yapmak mı, kendisini/buyurduklarını anlatmak mı, ne anlıyorsunuz O'nu anmaktan?
Zikir; hatırlamak, anmak; ad şan şöhret; bahsetmek,anlatmaktır.
Alah ne demiş, ne diyor bunu öğrenmek, unutmamak, gereğini yapmak; O'nu, O'nun dediklerini anlatmak ve uygulamak.
Bakara 238, 239'dan anladığım ise:
238- Allah'ın zikrine/mesajlarına devamlı dinleyin, sürekli uyun, hem de en iyi, en doğru şekilde. Ve / yani Allah'ı can kulağı /saygı ile dinleyin (Ve qûmû lillâhi qânitîn)!
239- Şayet (seferde vs emin bir yerde bulunmuyorsanız, bir saldırıya maruz kalma gibi) bir endişe taşıyorsanız yayan veya süvari, seyir halinde (zikri sürdürün)! Sakin (mukim) olunca/güvende olunca/itminan bulunca, bilmediklerinizi öğrettiği şekilde Allah'ı zikredin/anlatın, hatırda tutun/size öğrettiklerini unutmayın, onlara uymamazlık yapmayın!
Katılma Tarihi: 13 ocak 2010 Yer: Turkiye Gönderilenler: 288
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP
selamlar.
ya bana bu namaz ve yapılışı sanki eski hint dini inançlarını anımsatıyor. yada çin saygı ve bağlılığından bağsediyor gibi geliyor.
kim nerden kakalamış bu namaz .
şimdi allah insana bunları demiş. allahın yaratmasına dünyanın döngüsüne bir bakın hiç biri bedavaya kürek çekmiyor. her canlı fiili olarak bir döngü için de. hiç birinin yaptığı boş değil.
bal arısıda biz gibi allaha ibadet etseydi kim bal yiyecekti. günde beş vakit allah için eğilip kalkıp ağa ibetse yaptım deseydi ne olurdu
yada su bir döngü işersinde. buhar oluyor sıvı oluyor. don oluyor. ayırışıyor. oksijen hidrojen oluyor.
ya bizim gibi 30 gün oruç tutuyorum deyip yan gelip yatsaydı ve ben allaha ibadet ediyorum . deseydi.
ben bunu anlamıyorum. insandan başka her canlının ibadeti fiili hatta bazıları bu döngü içersinde. canın dan oluyor . da insana gelince hiç bir fiili ibadet yok havanda su dövmek misali. işler yapıyor.
şimdi namaza duran bir kişi mesela kuran okusun kuran dada şöyle bir ayet yazsın .
allah.. ağaçta olan elmayı fakire yedirmenizi ister. ama bunu her gün beş defa okusun . bu adam bu emri yerine getirmiş mi olur. yoksa bunu okuyarak üçüncü bir kişiye havale etmişmi olur. yani yapılması gereken fiil . okunarak kendi üstünden atılmış oluyor.
işte ben bunu anlamıyorum. işte namaz salatın tam anlamı olmadığı salat git elmayı yedir. fiilini gerçekleştir. kalk kımılda yürü allah yolunda terle elma ağacına çık elmaları topla ve sahibine ver diyor. yapılan sözde değil özde oluyor.
evet bir öğlen namazının iki tarifi yada salatının. bence kuranın özüne dönülcekse. kuranın kelimeleri ile ve o kelimelerin anlamları ile dönülmeli.
oruç dediler. kuranda geçen oruç bir kefaret ben bizim buralarda ramazan başladımı şunu derim bizim oruç bitti. zenginlerin orucu başladı. ama ne yazıkki onlarda da para var fitresini veriyorlar kurtuluyorlar. yani bu oruç da fakirin oluyor. para yokki fitre versin ne yapacak mecbur tutuyor.
__________________ ben yanlız kendimi kurana adadım.
İman edecek, bunu salih/sağlam amelle ortaya koyacaksın. Diğer bir deyişle, Salatı ikame edecek, yani Zikri izleyecek neticede de şirkten ve kötülüğünden arınacaksın. "Hâfizû alâ-ssalat" da 'bunda devamlılık' sağlayacaksın. İmanda, bağlılıkta, birrde, sadakatte devamlılık...
İnananlar için hâlâ vakti gelmedi mi ki, kalpleri Allah'ın zikri/Kur'an'ı ve Hak'tan inen için ürpersin de daha önce kendilerine kitap verilmiş, sonra üzerlerinden uzun zaman geçmiş de kalpleri kaskatı kesilmiş kimseler gibi olmasınlar. Onların çoğu yoldan çıkmıştır.
Gerçekten de uzun zamanlar geçti ve geçmekte...Kısacık ömürlü bizlerin ömürleriyle beraber eklene eklene geçen uzun yıllar...
Vakit geldi artık,Kurana yönelen her bir can için an bu andır.
__________________ Asra andolsun ki,iman eden, sâlihât işleyen, hakkı ve sabrı tavsiyeleşenlerin haricindeki tüm insanlar kesinlikle tam bir hüsran içindedir.
Sizin yetkiniz yok foruma yeni mesaj ekleme Sizin yetkiniz yok forumdaki mesajlara cevap verme Sizin yetkiniz yok forumda konu silme Sizin yetkiniz yok forumda konu düzenleme Sizin yetkiniz yok forumda anket açma Sizin yetkiniz yok forumda ankete cevap yazma