Şu da emredildi: Yüzünü dine bir Hanif olarak çevir. Sakın müşriklerden olma.
Yunus Suresi 105
Ben bir Hanif olarak yüzümü gökleri ve yeri yaratana döndürdüm. Müşriklerden değilim ben.
Enam Suresi 79
İbrahim ne bir Yahudi idi, ne de bir Hıristiyan. O sadece hanif bir müslümandı. O müşriklerden değildi.
Ali İmran Suresi 67
Şu da kuşkusuz ki, İbrahim başlıbaşına bir ümmetti; bir Hanif olarak Allah'ın önünde eğiliyordu. Müşriklerden değildi.
Nahl Suresi 123
De ki Allah doğrusunu söylemiştir / vaadinde sadıktır.Haydi artık Hanif olarak İbrahim'in Milleti'ne uyun! Müşriklerden değildi o.
Ali İmran Suresi 95
Allah'a ortak koşmadan, Hanifler olarak... Allah'a ortak koşan kişi, gökten düşmüş de kendisini kuşlar kapışıyor veya rüzgar onu uzak bir yere fırlatıp atıyor gibidir.
Herkes bir taş tutturmuş gidiyor! Taşlara yükelenen bu kutsal anlamların geçmişi ta insanlık tarihi kadar eskidir, Hindular taştan fil başı heykellere dua ediyor, Budistler taştan yapılma buda heykeline dua ediyor, hristiyanlar taştan yapılmış haçça yönelip dua ediyor, museviler ağlama duvarı dedikleri taşlara yöneliyorlar, müslümanlar mekkede bulunan kubik şekilli taştan kabeye yöneliyorlar namaz kılıyorlar, modern çağdaş diye kendilerini tanımlayan toplumlar bir taşa hazır ol vaziyette saygı duyarak temennilerini,şikayetlerini çiçek koyarak sunuyorlar, daha burada saymakla bitmeycek kadar kültür çeşitleri bu taşları kutsama eylemini yapıyorlar, nedir bu insanlığın taşlardan beklediği.....? bu konuda yorum yapacak arkadaşlar aşağıdaki sorularıda cevaplayabilirler mi?
1- Allah'ın, Arap topraklarında insanlar tarafından yapılmış bir evde ikamet ettiği doğru mu?
2-Neden taştan yapılmış bir kayaya doğru secde etmem, onu dua etmem ve siyah taşı öpüp şeytan olarak hayal ettiğim sütunları taşlamam gerekiyor?
3- Neden modern çağdaş diye tanımlanan ülkelerde anıt adı verilen taş mekanlarda, insanlar saygı duruşunda bulunup, hiç hareket etmeden dakkalarca duruyorlar?
4-Türbe ve anıt mezarlara gidip ordaki taş timsallere yönelip yaptığımız yakarışlar orda ki cesetler tarafından duyuluyor mu?
5- İnsanların hayatından saygı duyulan taşlar çıkarılırsa toplumların zihinsel süreçlerinde nasıl bir değişim olur?
Katılma Tarihi: 08 ocak 2006 Yer: Turkiye Gönderilenler: 7
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP
haksöz Yazdı:
1- Allah'ın, Arap topraklarında insanlar tarafından yapılmış bir evde ikamet ettiği doğru mu?
2-Neden taştan yapılmış bir kayaya doğru secde etmem, onu dua etmem ve siyah taşı öpüp şeytan olarak hayal ettiğim sütunları taşlamam gerekiyor?
3- Neden modern çağdaş diye tanımlanan ülkelerde anıt adı verilen taş mekanlarda, insanlar saygı duruşunda bulunup, hiç hareket etmeden dakkalarca duruyorlar?
4-Türbe ve anıt mezarlara gidip ordaki taş timsallere yönelip yaptığımız yakarışlar orda ki cesetler tarafından duyuluyor mu?
5- İnsanların hayatından saygı duyulan taşlar çıkarılırsa toplumların zihinsel süreçlerinde nasıl bir değişim olur?
ALLAHIN ARAP TOPRAKLARINDA OTURDUĞU ELBETTE BİR UYDURMA, GELENEKSEL ARAP KÜLTÜRÜNÜN ETKİSİ
TAŞTAN YAPILMIŞ BİR ŞEYE SECDE ETMİYORSUNUZ Kİ, SADECE YÖNÜNÜZÜ, KIBLENİZİ ONA DÖNÜYORSUNUZ, SECDE ETTİĞİN YİNE ALLAH...BU DEMEK DEĞİLKİ TAŞI KUTSAL SAYIYORUM BEN...
3) HAKLILIK PAYINIZ VAR BURADA...ANITKABİRİ KUTSALLAŞTIRMAK, YADA KABEYİ TAVAF ETMEK DE ONLARA KUTSALLIK YAKIŞTIRMAKTIR
4) KESİNLİKLE KATILIYORUM...TÜRBEDEN/ TAŞTAN MEDET BEKLEMEK, ONA DUA ETMEK YAKARMAK İSLAM İNANCINA AYKIRIDIR
ŞEYTAN TAŞLAMAK DA YİNE DİNE SOKULAN UYDURMADAN İBARETTİR...
KATILMADIĞIM NOKTA, KIBLEMİZ KABEDİR...BEN O YÖNE YÖNELMEKLE, O TAŞA SECDE ETMİŞ OLMUYORUM
Denge kıblenin kabe olduğu nerde yazılı ayet yazarmısın lütfen.
__________________ Maide/90- İnananlar, sarhoş edici maddeler,kumar, kutsal taş ve türbeler, şans oyunları şeytan işi birer pisliktir. Bunlardan sakının ki kurtulasınız.
selam bora arpınar kıblenin kabe olduğunu değilde kıblenin beytül haram olduğunu öğrenmen için bakara suresi 142 dn 150. ayete kadar bakabilirsin sevgili kardeşim
142. İnsanlar içinden bazı beyinsizler: "Onları, yönelmekte oldukları kıbleden ne çevirdi?" diyecekler.De ki: "Doğu da Allah'ın, batı da.O, dilediğini dosdoğru yola kılavuzlar."
143. İşte böyle!Biz sizi, insanlar üstüne tanık olasınız, resul de sizin üstünüze tanık olsun diye, orta yolu izleyen bir ümmet yaptık.Biz, eskiden üzerinde olduğunu kıble haline getirdik ki resule uyanı, ökçesi üstüne gerisin geri dönenden ayıralım.Bu, Allah'ın kılavuzluk ettikleri dışındakilere gerçekten zor gelecektir.Ama Allah imanınızı işe yaramaz hale getirmeyecektir.Şu da bir gerçek ki, Allah öncelikli insanlara karşı çok acıyıcı, çok merhametlidir.
144. Biz senin, yüzünün habire göğe doğru çevrildiğini elbette görüyoruz.Hoşlanacağın bir kıbleye seni elbette döndüreceğiz.Artık yüzünü Mescid-i Haram yönüne çevir.Nerede olsanız yüzünüzü Mescid-i Haram yönüne döndürün.Kendilerine kitap verilenler, onun, Rablerinden bir gerçek olduğunu çok iyi bilirler.Allah onların yapıp ettiklerinden habersiz değildir.
145. Ehlikitap'a sen her türlü mucizeyi getirsen de onlar senin kıblene uymazlar; sen de onların kıblesine uymayacaksın.Onlar birbirlerinin kıblesine de uymazlar.Eğer sen, ilimden sana nasibin geldikten sonra onların boş ve iğreti arzularına uyarsan, işte o zaman kesinlikle zalimlerden olursun.
146. Kendilerine kitap verdiklerimiz, onu öz oğullarını tanıdıkları gibi tanırlar.Bununla birlikte, içlerinden bir zümre, bilip durdukları halde gerçeği hep gizliyorlar.
147. Gerçek, Rabbinden gelir.O halde sakın kuşkuya düşenlerden olma.
148. Herkesin bir yönü vardır, ona döner.O halde hayırlarda yarışın.Nerede olursanız olun Allah sizi biraraya getirecektir.Allah her şeye güç yetirendir.
149. Nereden çıkarsan çık, yüzünü Mescid-i Haram'a döndür.Bu, elbette Rabbinden gelen gerçektir.Allah, yaptıklarınızdan habersiz değildir.
150. Nereden çıkarsan çık, yüzünü Mescid-i Haram'a çevir.Nerede olursanız olun, yüzünüzü ona doğru çevirin ki, insanların elinde sizin aleyhinize bir delil bulunmasın.Onların zulme sapanları müstesna.Artık onlardan korkmayın, benden korkun.Yüzünüzü Mescid-i Haram'a dönün ki, üzerinizdeki nimetimi tamalayayım.Ve bu sayede güzeli ve iyiyi bulmanız da umulmaktadır.
__________________ hay aklımı seveyim gerçekden aklımı kiraya vermediğim içinde ayrıca çok mutluyum ayrıca aklımı kullandım diye arşimendede nbenzemedim sadece guranı okudum duydum ve uyguluyorum
Katılma Tarihi: 03 haziran 2007 Yer: Turkiye Gönderilenler: 66
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP
Hanif dostlara selam !
Bir örnek vereyim , Madde nin yapısını esas alarak : Elimizde herhangi bir bardak ile , kutsal kabul edilen bir eşya yı parçalayalım .... ufaltalım ve daha küçük parçalara ufaltalım... ancak mikroskop ile görülebilecek seviyede ufaltalım... varsayalım ki mikroskopla bile göremiyeceğimiz kadar ufaltdık. sonuç ta ne oldu ? madde nin yapı taşı atom ile karşılaştık. Bu atomların , Proton değerleri farklı olsada aynı atomlar. Peki bu durumda ; maddeden oluşan iki eşyanın birinin kutsal , birinin ise kutsal olmayışının sebebi nedir ?
Varsayalım ki kutsal olan gerçek manada kutsal, peki niye kutsal olmayan diğeri gibi aynı ölçekte sonuçlanıyor. Mademki kutsal , kutsal olmayandan farklı davranabilseya ! Maddeden oluşmasına rağmen kutsallık anlamı yüklenen hacerul esved, herhalde kendisi de farkında değil , akıl yürütemeyen birtakım insanların kendisine yükledikleri anlamdan *
__________________ Cinn 20= Deki Şüphesiz ben ancak Rabbime ibadet ederim ve O'na hiç kimseyi ortak koşmam
Tunboga kardeş,selamlar,sanırım 2007'den beri bu sorularına cevap veren olmamış.bu putlar konusunda hanifdostlar sitesinde bayaa bir başlık açılmış ve tartışmaları da yapılmış.sanırım aynı şeyleri tekrarlamış olmamak için cevapta yazmamışlardır.oralardaki bilgileride okursan sanırım sorularıyın cevaplarını bulabilirsin.benim bu konudaki acizane görüşlerim ise şunlardır. put şekillerindeki farklılık bir şeyi değiştirmiyor.insanlar onlara bir anlam vermiş ve o anlamı kutsuyorlar.yani putların şekilleri bir semboldür.insanlar hem sembolünü hemde içindeki manayı kutsuyorlar.kutsamak bana göre birkaç farlı cihetten oluyor.1.si onu en sevdiğin yapmakla kutsamak 2.si ise onu sorgulanamaz saymakla kutsamak.biz müslümanlar Allah'a tapıyoruz ve en çok onu seviyoruz.
Bakara165:“Insanlardan
bazıları Allah’tan başkalarını (Allah’a) denk tutarlar.Onları Allah'ı
sevdikleri gibi severler.iman edenler ise en çok Allah'ı severler.” bunun mantığı vardır,ama diğer putperestlerin kutsamalarının mantığı yoktur.örneğin bir insanın en çok bir kadını sevdiğini ve ona taptığını düşünelim.bunun mantığı yoktur.çünkü o kadın o insana herne kadar güzelliğinden dolayı ona haz ve lezzet veriyorsada en çok sevilmeye layık kategorisini hak etmez.çünkü o kadın da sonradan yaratılmıştır ve ölümcüldür ve kendi güzelliğini kendisi yaratmamıştır.ona o güzelliği veren kendisi değildir,yüce Allah'tır.bu sebeple en çok sevilmeyi hak eden kadın değildir Allah'tır.2.tapınma şekli ise sorgulanamayan konusudur.evet görüyoruzki Allah sorgulanamıyor buna kimsenin gücünün yettiğini görende bilende yoktur.örneğin bizi biz mi yarattık?biz sonradan yaratıldık,bizim yaratıldığımıza Allah karar verdi ve ol demesiyle dünyaya geldik.pekala buna biz engel olabildikmi?olamadık değilmi?pek çok krallar bile ölüyor.güç ve saltanatına rağmen bunu engelleme gücüne erişmiş birisi çıkmışmı?çıkamamış değilmi?e o halde demekki bizde görüyoruzki Allah'ın herşeye gücü yetiyor ama bizim gücümüz çok sınırlı.en güçlü olan tapınılmayı haketmezmi?eder değilmi?ama Allah'ın dışındaki şeyler hem acziyetleri itibariyle tapılmaya layık olamaz çünkü ölümlü varlıklardır. ölümsüz olan ve gücü sonsuz olan birisi ancak sana yardım edip seni kurtarabilir bu açıdan da tapılmaya layık olan sadece Allah'tır.hem insanların dünyada ister istemez hataları ortaya çıkıyor,ama kainatın düzenine bir bakıyorsun çok mükemmel bir proğramla çalışan bir düzen var.düzeni bozan sadece insanoğlu.onada imtihan olarak irade verildiği ve iradesini de kötülükten yana kullandığı için düzeni bozan ve dünyada pek çok kusurlar işleyenler insanlardır.sen kusurlu özürlü olanı mı,yoksa kusursuz olanımı ilah seçersin,hangisi mantıklı olurdu,kusursuz olana tapmak daha mantıklı değilmi?o halde yüce allah bu açıdanda tapılmayı hakediyor.nimetler açısından da tapılmaya layık olan Allah'tır.birisi seni bir yere götürse ve seni orada aç bıraksaydı sen ona taparmıydın?tapmayı bırak hemen ondan kaçıp kurtulup karnını doyuracağın bir yere kaçardın değilmi?işte bak yüce Allah bizi dünyada doyuracak nice nimetler yaratmış.biraz gayret edip çalışmakla bu nimetlere kavuşup açlıktan ölmekten kurtuluyoruz.ya çalıştığımız halde nimetler elde edecek durumda olmasaydık nolacaktı.diyelimki yeryüzünün her tarafı taş ve topraktan yaratılmış olsaydı ama hiç su olmayan bir yer olsaydı ne yapacaktın?veya heryeri su olsaydıda toprağı olmasaydı ne yapacaktın?bunlarıda bizim yaratmadığımız belli olduğuna göre bu nimetleri yaratan tapılmayı haketmiyormu?bence hangi açıdan bakarsak bakalım tapılmayı hakeden ve en üstün,en merhametli olan,bize en çok acıyıp bizi en çok koruyan tapılmaya layık olan tek güç olan yalnızca Allah'tır. selametler dilerim.
<DIV =postcolor id=post-213685>Herkes bir
taş tutturmuş gidiyor! Taşlara yükelenen bu kutsal
anlamların geçmişi ta insanlık tarihi kadar eskidir,
Hindular taştan fil başı heykellere dua ediyor, Budistler
taştan yapılma buda heykeline dua ediyor, hristiyanlar
taştan yapılmış haçça yönelip dua ediyor, museviler
ağlama duvarı dedikleri taşlara yöneliyorlar, müslümanlar
mekkede bulunan kubik şekilli taştan kabeye yöneliyorlar
namaz kılıyorlar, modern çağdaş diye kendilerini
tanımlayan toplumlar bir taşa hazır ol vaziyette saygı
duyarak temennilerini,şikayetlerini çiçek koyarak
sunuyorlar, daha burada saymakla bitmeycek kadar kültür
çeşitleri bu taşları kutsama eylemini yapıyorlar, nedir
bu insanlığın taşlardan beklediği.....? bu konuda yorum
yapacak arkadaşlar aşağıdaki sorularıda cevaplayabilirler
mi?1- Allah'ın, Arap topraklarında insanlar tarafından
yapılmış bir evde ikamet ettiği doğru mu? 2-Neden taştan
yapılmış bir kayaya doğru secde etmem, onu dua etmem ve
siyah taşı öpüp şeytan olarak hayal ettiğim sütunları
taşlamam gerekiyor? 3- Neden modern çağdaş diye
tanımlanan ülkelerde anıt adı verilen taş mekanlarda,
insanlar saygı duruşunda bulunup, hiç hareket etmeden
dakkalarca duruyorlar?4-Türbe ve anıt mezarlara gidip
ordaki taş timsallere yönelip yaptığımız yakarışlar orda
ki cesetler tarafından duyuluyor mu?5- İnsanların
hayatından saygı duyulan taşlar çıkarılırsa toplumların
zihinsel süreçlerinde nasıl bir değişim olur?<!--
IBF.ATTACHMENT_213685--><!-- THE POST -->
Yazdıkların başta sona saçmalık.
Sen Kuran'ı Turan Dursun,İlhan Arsel'den falan mı
öğreniyorsun?Hiç sen hayatında bu ateist,dine düşman
olanlar ve dinciler dışında normal insanlardan araştırdın
mı dini?Burası onların forumu değil.Yolunu şaşırmışsın
sanırım.Bir yanlış anlaşılma olsa gerek.
Ayrıca Anıtkabir'in kutsallaştırıldığı falan yok,bu din
bezirganlarının uydurması.Samimi değilsin.
__________________ "Siyasetle ilgilenmeyen aydınları bekleyen kaçınılmaz sonuç, cahiller tarafından yönetilmeye razı olmaktır." (Platon)
Sizin yetkiniz yok foruma yeni mesaj ekleme Sizin yetkiniz yok forumdaki mesajlara cevap verme Sizin yetkiniz yok forumda konu silme Sizin yetkiniz yok forumda konu düzenleme Sizin yetkiniz yok forumda anket açma Sizin yetkiniz yok forumda ankete cevap yazma
HABERLER
Etkin Konular
Kullanıcı Listesi
Yardım
Kayıt
Giriş
Hanif Dostlar Ana Sayfa -> Kur'an'da Dinde Olanlar/Olmayanlar
Konu: Taşların kutsallığı
