Şu da emredildi: Yüzünü dine bir Hanif olarak çevir. Sakın müşriklerden olma.
Yunus Suresi 105
Ben bir Hanif olarak yüzümü gökleri ve yeri yaratana döndürdüm. Müşriklerden değilim ben.
Enam Suresi 79
İbrahim ne bir Yahudi idi, ne de bir Hıristiyan. O sadece hanif bir müslümandı. O müşriklerden değildi.
Ali İmran Suresi 67
Şu da kuşkusuz ki, İbrahim başlıbaşına bir ümmetti; bir Hanif olarak Allah'ın önünde eğiliyordu. Müşriklerden değildi.
Nahl Suresi 123
De ki Allah doğrusunu söylemiştir / vaadinde sadıktır.Haydi artık Hanif olarak İbrahim'in Milleti'ne uyun! Müşriklerden değildi o.
Ali İmran Suresi 95
Allah'a ortak koşmadan, Hanifler olarak... Allah'a ortak koşan kişi, gökten düşmüş de kendisini kuşlar kapışıyor veya rüzgar onu uzak bir yere fırlatıp atıyor gibidir.
Katılma Tarihi: 31 temmuz 2007 Yer: Turkiye Gönderilenler: 736
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP
ben de aynı yerden besleniyorum ama farklı düşünüyorum.... yaaa
her sakallı dedeniz midir???? :):)
sahih hadis örnekleri o kadar çok ki saymakla bitiremeyiz....
ara ve bul..
ara ve buuuullll...
arayanlar bulanlardır!!!!!!....
(engin arapça bilgimizi fark etmeniz ne güzel.. darısı size de.. :)) :):))
"nahl, 89
Ve gün gelecek her toplum içinden kendi aleyhlerine bir şahit çıkaracağız. Ve seni de [ey Peygamber, mesajının ulaşabileceği] kimseler üzerinde şahit kıldık; nitekim sana adım adım her şeyi olduğu gibi açıklayan, bir doğru yol bilgisi, bir rahmet ve Allah'a yürekten boyun eğenlere müjde olarak bu ilahî kelâmı indirdik."
evet... ben de peygamberin söz ve uygulamalarının tamamına düşman olanlar aleyhine ahirette tanıklık edecem... sitede yazdığım uyarılar yarın mahşerde karşıma sevap olarak çıkacak.. ve....
çıplak uyarıcıların ise aleyhine delil olacak...
kimse yaptıklarından kurtulamayacak.. kaçamayacak.. inkar edemeyecek....
bu kuran size ulaştı kaçamazsınız sorumluluktan.... kur'anıı doğru anlayalım.. yeni rasullere ihtiyaç yok.. (dikkaaat... yok...)
Katılma Tarihi: 05 ocak 2007 Yer: Turkiye Gönderilenler: 611
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP
hepiniz aynı yerden besleniyorsunuz ama senin sahih dediğin onlara göre yanıltıcı onlara göre sahih olan sana göre yanıltıcı,sorunda burdan başlıyor.
nitekim sana adım adım her şeyi olduğu gibi açıklayan,
buna rağmen sen halen kuranın yanına ekkaynak koyuyorsun
bu kuran size ulaştı kaçamazsınız sorumluluktan....
bizde kaçmıyoruz ona sarılıyoruz ama siz ondan beri duruyorsunuz
yani sorun sizde bizde değil biz zaten rabbimizin izni ile içinde ihtilaf olmayan bir kitaba yönelmişiz.ya siz?
selam
__________________ Nahl.6:Bir güzellik de vardır onlarda sizin için: Sabah saldığınız sırada, akşam topladığınız sırada. Ve lekum fîhâ cemâlun hîne turîhûne ve hîne tesrehûn
Allah'ın Resulü tebliğde bulunduğu, yaşadığı zamanda bire bir muhatap olduğu kimselere şahitlik edebilir ancak, kendisi bu dünyadan göçtükten sonra, görmediği, muhatap olmadığı insanların, getirdiği mesaja karşı takındıkları tutumlarını nereden ve nasıl bile bilir Resul, öldükten sonra, muahatap olmadığı insanlara nasıl şahit olacak? Yoksa o ölmedi mi,bizi şimdi görüp izliyor mu?
Katılma Tarihi: 06 ekim 2008 Yer: Turkiye Gönderilenler: 148
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP
"De ki: Ben, sadece, vahiy ile sizi ikaz ediyorum. Fakat, sağır olanlar, ikaz edildikleri zaman bu çağrıyı duymazlar. "ENBİYA 45
De ki, kelimesinin kuranda defalarca geçmesinin hikmeti, Peygamberimizin 'demesi' gereken herşeyi, ALLAH'ın o'na Kuran ile demesi gereken herşeyi dedirtmesi anlamına gelmez mi?
'Ben SADECE vahiy ile sizi ikaz ediyorum' cümlesinde sadece kelimesi vahiyin bir kaynağı olduğunu O'nunda Kuran olduğunu mu gösterir,yoksa Kuran'a geçmeyen vahiylerin varlığını mı? Sadece,yalnızca tek anlama gelmez mi?
İkaz edildiğinde bu çağrıyı duymayan sağırlar, 'Kuran'ın yeterli olduğuna imanım tamdır' diyenler mi, yoksa vahiy sadece Kuran değildir diyenler mi?
Allah'ın Resulü tebliğde bulunduğu, yaşadığı zamanda bire bir muhatap olduğu kimselere şahitlik edebilir ancak, kendisi bu dünyadan göçtükten sonra, görmediği, muhatap olmadığı insanların, getirdiği mesaja karşı takındıkları tutumlarını nereden ve nasıl bile bilir Resul, öldükten sonra, muahatap olmadığı insanlara nasıl şahit olacak? Yoksa o ölmedi mi,bizi şimdi görüp izliyor mu?
Muhabbetle.
SAYIN HAKTANSAPMAZ HOCAM Bunun aksini düşünmek kur'an'ın ruhuna ters olur.Çünkü kur'an'ınAL-İ İMRAN.3/144 MUHAMMED BİR RESULDEN BAŞKASI DEĞİLDİR.ONDAN ÖNCE DE RESULLER GELİP GEÇMİŞTİR.ŞİMDİ O ÖLSE YAHUT ÖLDÜRÜLSEÖKÇELERİNİZ ÜZERİNE GERİSİN GERİ Mİ DÖNECEKSİNİZ! İKİ ÖKÇESİ ÜZERİNE GERİ DÖNEN ALLAH'A HİÇ BİR ŞEKİLDE ZARAR VEREMEZ ALLAH ŞÜKREDENLERİ ÖDÜLLENDİRECEKTİR. ayrıca yıne kur'an'ın
MAİDE -5/117 BEN ONLARA SADECE BANA EMRETTİĞİNİ YANİ «BENİM VE SİZİN RABBİNİZ OLAN ALLAH'A KULLUK EDİNİZ DEDİM. ARALARINDA BULUNDUĞUM SÜRECE ONLARIN ÜZERİNDE GÖZETLEĞİCİ OLDUM.FAKAT SEN CANIMI ALINCA ONLARIN TEK GÖZETLEĞİCİSİ SEN OLDUN. HER ŞEYİN ŞAHİDİ SENSİN. SELAM VE DUA İLE MUVAHHID
her nefis ölümü tadacaktır.. kimse bu konuda muhayyer değildir...
peygamber in kur an ı getirmiş olması şahitliği için yeterlidir zaten...
uyup uymamak insana kalmıştır...
uymayan kaybeder.. kalbinde hastalık olan da.....
selam ve dua ile...
SELAM HİDAYETE (KUR'AN'A) TABİ OLANLARA
Al-i imran 3/185-KÜLLÜ NEFSİN ZAİKETUL MEVT ..... Al-i imran 3/185-HER NEFİS, ÖLÜMÜ TADACAKTIR.... bu konuda bir sorun yok zaten ancak 1-)Peyganber mi(a.s) kur'an'ı getirdi ALLAH'mı peygambere kur'an'ı verdi? 2-)Peygamberin(a.s) şahitliğinden ne anlıyor sunuz? 3-)Peygamber(a.s) ney nasıl şahitlik eder? 4-)Neye uyup uymamak insana kalmıştır? 5-)Neye uymayan kaybeder? 6-)Kalbinde hastalık olan biri nasıl belli olur ? SELAM VE DUA İLE MUVAHHID
kuran peygambere inzal oldu.. inzal olan bu kur anı bize ulaştıran tebliğ eden, açıklayan, örnek olan hz. peygamberdir... o ancak kendine vahyedileni bildirmiştir..
kur an a ilave yapmamıştır.. ama kuranın hükümlerini açıklarken ilave kurallar koymuştur...
günümüzde anayasaya dayanarak kanun yapanlar gibi.....
bu kanunlara bakarak ictihad ortaya koyanlar gibi...
yani ; "esas"tan faydalanılarak bu işi yapmıştır....
işte birilerinin kafası bunu anlamaya yetmiyor.... veya basmıyor...
2-)Peygamberin(a.s) şahitliğinden ne anlıyor sunuz?
kuran bunu anlatır, oraya bakın... kuranı getirmesi ve bize tebliği yeter cevaptır. haberimiz yoktu diyemezsiniz...
3-)Peygamber(a.s) neye nasıl şahitlik eder?
peygamber kur anı tebliğ ettiğine ve onu açıkladığına şahitlik eder... sahih sünnetine sarılmayanları da şikayet eder...
4-)Neye uyup uymamak insana kalmıştır?
peygamberin tebliğ ettiği kur an ve onun sahih sünnetine uyup uymamak insanlığa kalmıştır...
siz "ben anayasaya bakarım... kanunlarla işim olmaz" diyebilirmisiniz?? size gülerler ve yaptığınız yanlışlar nedeniyle cezalar yağmur gibi yağar üzerinize... haberim yoktu diyemezsiniz... kanunları da bilmek zorundasınız... yani sahih sünneti de bilmelisiniz...
5-)Neye uymayan kaybeder?
kur an ve sahih sünnete... yani anayasaya ve kanunlara.. kanun hükümünde kararnamelere... tüzüklere.. yönetmeliklere... vs..
6-)Kalbinde hastalık olan biri nasıl belli olur
?
kur an a bakın belli olur.. onların özelliklerini kur an açıklar.. sahih sünnet de.. bakın var orada....
iki yüzlüler..
yarım gönüllüler..
yarım imanlılar...
tam teslim olmamış olanlar...
inandık dedikleri halde inanmayanlar..
maide, 41..
"EY PEYGAMBER! Hakikati inkarda birbirleriyle yarışanlardan dolayı üzülme: şu, ağızlarıyla “Biz inanıyoruz!” diyen, halbuki kalben inanmayanlardan ve her türlü yalanı can kulağıyla dinleyen ve [aydınlanmak için] sana gelmek yerine başka insanlara kulak veren Yahudilerden. Onlar, [vahyedilen] sözleri asıl bağlamlarından kopararak anlamlarını çarpıtırlar ve “Eğer size şöyle şöyle [bir öğreti] verilirse onu kabul edin; ama verilmezse uzak durun!” derler. [Onlara bakıp üzülme,] çünkü Allah, bir kişinin kötülüğe meyletmesini dilemişse Allah'ın onun hakkındaki iradesine hiçbir şekilde mani olamazsın. İşte onlar kalplerini Allah'ın temizlemek istemedikleridir. Onları bu dünyada zillet, öteki dünyada da korkunç bir azap bekler;"
bakara, 8.
"İnsanlardan bazıları da vardır ki, inanmadıkları halde "Allah'a ve ahiret gününe inandık" derler. "
hucurat, 14.
Ali Bulaç Meali
Bedeviler, 'İman ettik' dediler. De ki: 'Siz iman etmediniz; ancak 'İslam (müslüman veya teslim) olduk deyin. İman henüz kalplerinize girmiş değildir. Eğer Allah'a ve Resûlü’ne itaat ederseniz, O, sizin amellerinizden hiç bir şeyi eksiltmez. Şüphesiz Allah çok bağışlayandır, çok esirgeyendir.'
Diyanet İşleri Meali(Eski)
Bedeviler: "İnandık" dediler, de ki: "İnanmadınız ama İslam olduk deyin; inanç henüz gönüllerinize yerleşmedi; eğer Allah'a ve Peygamberine itaat ederseniz, işlediklerinizden bir şey eksilmez; doğrusu Allah, bağışlar, merhamet eder."
Diyanet İşleri Meali(Yeni)
Bedevîler “İman ettik” dediler. De ki: “İman etmediniz. (Öyle ise, “iman ettik” demeyin.) “Fakat boyun eğdik” deyin.[500] Henüz iman kalplerinize girmedi. Eğer Allah’a ve Peygamberine itaat ederseniz, yaptıklarınızdan hiçbir şeyi eksiltmez. Allah, çok bağışlayandır, çok merhamet edendir.”
Bedeviler "İnandık" dediler. De ki: Siz iman etmediniz, ama "Boyun eğdik" deyin. Henüz iman kalplerinize yerleşmedi. Eğer Allah'a ve elçisine itaat ederseniz, Allah işlerinizden hiçbir şeyi eksiltmez. Çünkü Allah çok bağışlayan, çok esirgeyendir.
Araplar "İnandık," dediler. De ki, "Siz inanmadınız, fakat inanç kalbinize girinceye kadar, 'teslim olduk' deyin. ALLAH'a ve elçisine uyarsanız yaptıklarınızdan hiç bir şeyi eksiltmez. ALLAH Bağışlayandır, Rahimdir.
Elmalılı Hamdi Yazır
Bedevîler "inandık" dediler. De ki: Siz iman etmediniz ama "İslâm olduk." deyin. Henüz iman kalplerinize yerleşmedi. Eğer Allah'a ve Resulüne itaat ederseniz, Allah işlerinizden hiçbir şeyi eksiltmez. Çünkü Allah çok bağışlayan, çok merhamet edendir.
Elmalılı Meali (Orjinal)
A'râbîler iyman ettik dediler, de ki: siz henüz iyman etmediniz ve lâkin henüz iyman kalblerinizin içine girmemiş olduğu halde islâma girdik deyin ve eğer Allaha ve Resulüne itâat ederseniz size amellerinizden hiç bir şey eksiklemez, çünkü Allah gafur, rahîmdir
Ömer Nasuhi Bilmen
Bedeviler dedi ki: «Biz imân ettik». De ki: «Siz imân etmediniz; velâkin deyiniz ki, biz İslâma girdik. Ve henüz imân sizin kalplerinizin içine girmiş değildir ve eğer Allah'a ve Resulüne itaat ederseniz sizin amellerinizden hiçbirşeyi sizin için noksan kılmaz. Şüphe yok ki, Allah Teâlâ gafûrdur, rahîmdir.»
Muhammed Esed
BEDEVÎLER, “Biz imana erdik” derler. De ki [onlara, ey Muhammed]: “Siz [daha] imana ermediniz: ‘Biz [zahiren] teslim olduk’ demeniz daha doğrudur; çünkü [gerçek] inanç henüz kalplerinize girmiş değil”. 17 Ama Allah'a ve Elçisi'ne [gerçekten] kulak verirseniz O, hiçbir işinizin 18 boşa gitmesine izin vermez: çünkü şüphesiz Allah çok bağışlayıcıdır, bir rahmet kaynağıdır.
Suat Yıldırım
Bedeviler “iman ettik!” dediler. De ki: “Siz iman etmediniz, lâkin “İslâm olduk, size inkıyad ettik!” deyiniz. Zira iman henüz kalplerinize girmiş değildir. Eğer Allah'a ve resulüne itaat ederseniz, sizin emeklerinizden hiçbir şeyin mükâfatını eksiltmez. Yaptığınızı zayi etmez. Gerçekten Allah gafûr ve rahîmdir (mağfireti, merhamet ve ihsanı boldur).
Göçebe Araplar: "İnandık" dediler. De ki: "İnanmadınız, fakat 'İslam olduk' deyin. Henüz iman kalblerinize girmedi. Eğer Allah'a ve Elçisine ita'at ederseniz (Allah), yaptığınız güzel işlerden hiçbirinin sevabını size eksik vermez. Allah çok bağışlayan, çok esirgeyendir."
Şaban Piriş Meali
Bedeviler “iman ettik” dediler. De ki: -Siz iman etmediniz, fakat teslim olduk deyin! Çünkü iman, henüz kalblerinize girmedi. Eğer Allah’a ve Resûlüne itaat ederseniz, (Allah) amellerinizden hiç bir şey eksiltmez. Nitekim Allah, çok bağışlayan ve çok merhamet edendir.
Ümit Şimşek Meali
Bedevîler “İman ettik” dediler. De ki: Siz iman etmediniz. “İslâma girdik” deyin; çünkü iman henüz kalbinize girmedi.(4) Eğer siz Allah'a ve Resulüne itaat ederseniz, Allah yaptıklarınızdan hiçbir şeyi zayi etmez. Şurası gerçek ki, Allah çok bağışlayıcı, çok merhamet edicidir.
Bedeviler: "İman ettik." dediler. De ki: "Siz iman etmediniz. Ancak "Müslüman" olduk deyin. İman sizin kalplerinize girmemiştir. Eğer Allah'a ve resulüne itaat ederseniz Allah, yapıp ettiklerinizden hiçbir şey eksiltmez. Çünkü Allah Gafûr'dur, Rahîm'dir."
__________________ Rabbim! ilmimi ve anlayisimi artir!
kuran peygambere inzal oldu.. inzal olan bu kur anı bize ulaştıran tebliğ eden, açıklayan, örnek olan hz. peygamberdir... o ancak kendine vahyedileni bildirmiştir..
kur an a ilave yapmamıştır.. ama kuranın hükümlerini açıklarken ilave kurallar koymuştur...
günümüzde anayasaya dayanarak kanun yapanlar gibi.....
bu kanunlara bakarak ictihad ortaya koyanlar gibi...
yani ; "esas"tan faydalanılarak bu işi yapmıştır....
işte birilerinin kafası bunu anlamaya yetmiyor.... veya basmıyor...
2-)Peygamberin(a.s) şahitliğinden ne anlıyor sunuz?
kuran bunu anlatır, oraya bakın... kuranı getirmesi ve bize tebliği yeter cevaptır. haberimiz yoktu diyemezsiniz...
3-)Peygamber(a.s) neye nasıl şahitlik eder?
peygamber kur anı tebliğ ettiğine ve onu açıkladığına şahitlik eder... sahih sünnetine sarılmayanları da şikayet eder...
4-)Neye uyup uymamak insana kalmıştır?
peygamberin tebliğ ettiği kur an ve onun sahih sünnetine uyup uymamak insanlığa kalmıştır...
siz "ben anayasaya bakarım... kanunlarla işim olmaz" diyebilirmisiniz?? size gülerler ve yaptığınız yanlışlar nedeniyle cezalar yağmur gibi yağar üzerinize... haberim yoktu diyemezsiniz... kanunları da bilmek zorundasınız... yani sahih sünneti de bilmelisiniz...
5-)Neye uymayan kaybeder?
kur an ve sahih sünnete... yani anayasaya ve kanunlara.. kanun hükümünde kararnamelere... tüzüklere.. yönetmeliklere... vs..
6-)Kalbinde hastalık olan biri nasıl belli olur ?
kur an a bakın belli olur.. onların özelliklerini kur an açıklar.. sahih sünnet de.. bakın var orada....
iki yüzlüler..
yarım gönüllüler..
yarım imanlılar...
tam teslim olmamış olanlar...
inandık dedikleri halde inanmayanlar..
maide, 41..
"EY PEYGAMBER! Hakikati inkarda birbirleriyle yarışanlardan dolayı üzülme: şu, ağızlarıyla �Biz inanıyoruz!� diyen, halbuki kalben inanmayanlardan ve her türlü yalanı can kulağıyla dinleyen ve [aydınlanmak için] sana gelmek yerine başka insanlara kulak veren Yahudilerden. Onlar, [vahyedilen] sözleri asıl bağlamlarından kopararak anlamlarını çarpıtırlar ve �Eğer size şöyle şöyle [bir öğreti] verilirse onu kabul edin; ama verilmezse uzak durun!� derler. [Onlara bakıp üzülme,] çünkü Allah, bir kişinin kötülüğe meyletmesini dilemişse Allah'ın onun hakkındaki iradesine hiçbir şekilde mani olamazsın. İşte onlar kalplerini Allah'ın temizlemek istemedikleridir. Onları bu dünyada zillet, öteki dünyada da korkunç bir azap bekler;"
bakara, 8.
"İnsanlardan bazıları da vardır ki, inanmadıkları halde "Allah'a ve ahiret gününe inandık" derler. "
hucurat, 14.
SELAMÜN ALEYKÜM BEMBEYAZ HOCA
Evvela bunu bilmenizi isterim ki en az sizin kadar dini hassasiyete sahib biriyin,usluba ve tavra da dikkat ederim muhatabımdan da bu konuya dikkat etmesini beklerim.Ben kur'an ı da dinde tek kaynak kabul ederim. Ben kur'an la ikna olurum,yani kur'an nasıl muhammed(a.s)a yettiyse,kafi geldiyse bende ALLAH'ın elçisini örnek alarak banada yanlız kur'an yetiyor.
FUSSİLET-41/2 Bu Kur'ân Rahmân ve Rahîm olan Allah tarafından indirilmiştir.
FUSSİLET-41/42 Geçmişte ve gelecekte ona batıl karışmaz. Her yaptığını bir
hikmete göre yapan ve övülmeye layık Allah katından indirilmiştir.
VAKIA-56/80Alemlerin Rabbından indirilmedir.
HAKKA-69/43 Alemlerin Rabbından indirilmedir.
ŞUARA-26/192Hiç kuşkusuz Kur'an, Rabb'in tarafından indirilmiştir.
çünkü kur'an da(ALLAH'ın sözü) hadisin en güzelinin kendisine ait olduğunu söylüyor
NİSA-4/87 Kendisinden başka İlah olmayan Allah, sizleri geleceği kuşkusuz
olan Kıyamet günü kesinlikle bir araya getirecektir. Allah'tan daha doğru hadisli (sözlü)
kim olabilir?
A'RAF-7/185 Göklerin ve yerin görkemli mekanizmasını, Allah'ın yaşattığı her
şeyi ve ecellerinin gerçekten yaklaşmış olabileceğini düşünmüyorlar mı?
Kur'an'dan sonra hangi hadise( söze) inanacaklar?
YUSUF-12/111 Muhakkak ki, onların kıssalarında temiz akıl sahipleri için bir
ibret vardır. (Kur'an) uydurulacak bir hadis (söz) değildir, velâkin kendisinden
evvelkini tasdiktir. Ve herşeyin mufassalan beyanıdır ve imân edecek olan bir
kavim için bir hidâyettir ve bir rahmetir.
CASİYE-45/6 İşte bunlar Allah'ın ayetleridir. Bunları sana hak ilkesine göre
okuyoruz. Allah'tan ve O'nun ayetlerinden sonra hangi hadise (söze) inanacaklar.
MUDDESİR-77/50 Onlar Kur'an'a inanmadıktan sonra hangi hadise (söze) inanacaklar?
kur an a ilave yapmamıştır.. ama kuranın hükümlerini açıklarken ilave kurallar koymuştur...
ALLAH kur'an ı bizzat açıkladığını söylüyor.Ya kur'an okumuyuruz, ya da!!! yoksaİSRA-17/45-46 İLE ZÜMER-39/45
VAKIA-56/81Şimdi siz bu hadisi (sözü) bu mesajı hafife mi alıyorsunuz?
HUD-11/1 Elif, Lâm, Ra. Bu Kur'an, her işi yerinde ve her şeyden haberdar
olan Allah tarafından muhkem, uyumlu cümlelerle örülen, sonra ayrıntılı biçimde
açıklanan ayetlerden oluşmuş bir kitaptır.
FURKAN-25/33 Onların sana itiraz için getirdikleri hiç bir temsil, hiç bir
soru olmaz ki, ona karşı Biz sana gerçek durumu bildirmeyelim ve en güzel
açıklamayı yapmayalım.
ENAM-6/114Allah size ayrıntılı açıklamalar içeren kitabı indirmişken ben
O'nun dışında bir hakeme mi başvurayım? Kendilerine kitap verdiklerimiz,
Kur'an'ın gerçeğe dayalı olarak Allah tarafından indirildiğini bilirler. O halde
sakın kuşkuya kapılanlardan olma.
kur
an ve sahih sünnete... yani anayasaya ve kanunlara.. kanun
hükümünde kararnamelere... tüzüklere..
yönetmeliklere... vs..
Bu ayete ne diyeceğiz peygamber niye kur'an ı terk edenleri ALLAH'A şikayet ediyor, hadis sünnet nerede. Ayrıca İbrahim'in,Nuh'un,Musa'nın,İsa'nın ve diyer ulvi elçilerin hadis ve sünnetlerine ne oldu
FURKAN-25/30 Peygamber de dedi ki: «Ey Rabbim, kavmim bu Kur'an'ı bir kenara
itip bıraktılar»
kuran bunu anlatır, oraya bakın... kuranı getirmesi ve bize tebliği yeter cevaptır. haberimiz yoktu diyemezsiniz...
Kur'an'ın ne anlattığını biliyor,ve iman ediyorum şirk koşmadan, ancak elçi bana nasıl şahidlik edecek cevap vermemişsin alıp alıp asacağın yerde bana kur'an dan delil getirseydin daha memnun olurdum sayın hocam ayrıca benim elçi ve elçilerle bir sorunum yok bilakis onlar benim rabbimin elçileri ve sadıklarıdır benim de başımın taclarıdır onları bana en güzel ALLAH anlatıyor kitabında ve bende onları rabbımın sözüyle örnek alıyorum başkasının sözünede gerek kalmıyor, sahih mi zayıf mı hasen mi değil mi tereddüde mahal kalmıyor bende, ancak, her ne hikmetse kur'an birilerine yetmiyor,eksiktir de demiyor tamamdır da demiyor her neden se yetmiyor ve ben uzmanım da diyor oysa ben hammalım ancak RABBİM benimle anlayacağım dilde konuşuyur ben de onu o da beni yani birbirimizi anlıyoruz aramıza kimseyi sokmuyurum anlaşıyoruz ben ona kimseyi ortak etmiyorum oda bana her istediğimi veriyor bende nankörlük etmiyorum
HİCR-15/9 Şüphe yok ki, o Kur'an'ı Biz indirdik Biz. Ve muhakkak ki, onun için muhafız
olanlar da Bizleriz.
bu ayeti dikkatlice okuyalım
SEBE34/31 Kâfirler «Biz ne bu Kur'an'a ve ne de ondan önceki kutsal
Kitaplara asla inanmayız»dediler.Sen bu zalimleri bir de Rabb'lerinin
huzurunda dikilmiş durumda biribirlerini suçlarken görsen!O zaman ayak takımını
oluşturan güdülenlerkendini beğenmiş elebaşlarına«Siz olmasaydınız, biz mü'min
olacaktık» derler.
daha yazılacaklarım var ancak şimdilik yeter malumunuz kış odun kömür taşımam gerek,eee ne yapalım hocam uzman değil hammalım.Kalın sağlıcakla
Sizin yetkiniz yok foruma yeni mesaj ekleme Sizin yetkiniz yok forumdaki mesajlara cevap verme Sizin yetkiniz yok forumda konu silme Sizin yetkiniz yok forumda konu düzenleme Sizin yetkiniz yok forumda anket açma Sizin yetkiniz yok forumda ankete cevap yazma