Şu da emredildi: Yüzünü dine bir Hanif olarak çevir. Sakın müşriklerden olma.
Yunus Suresi 105
Ben bir Hanif olarak yüzümü gökleri ve yeri yaratana döndürdüm. Müşriklerden değilim ben.
Enam Suresi 79
İbrahim ne bir Yahudi idi, ne de bir Hıristiyan. O sadece hanif bir müslümandı. O müşriklerden değildi.
Ali İmran Suresi 67
Şu da kuşkusuz ki, İbrahim başlıbaşına bir ümmetti; bir Hanif olarak Allah'ın önünde eğiliyordu. Müşriklerden değildi.
Nahl Suresi 123
De ki Allah doğrusunu söylemiştir / vaadinde sadıktır.Haydi artık Hanif olarak İbrahim'in Milleti'ne uyun! Müşriklerden değildi o.
Ali İmran Suresi 95
Allah'a ortak koşmadan, Hanifler olarak... Allah'a ortak koşan kişi, gökten düşmüş de kendisini kuşlar kapışıyor veya rüzgar onu uzak bir yere fırlatıp atıyor gibidir.
Bu forum da en çok ilgili yazı asan yanılmıyorsam sensin.Bir çift lafımda sana olacak.
Mevcut "Kur'an yeter"fikrinle sözde ezilen "İslam Dünyasının" Herhangi bir beldesinde olsan örneğin Filistin,Lübnan,Irak,Afganistan.Desenki:"Allah'ın Kitabı bize yeter"alacağın tepki ne olur?
En hafifinden "Sapık"en şiddetlisi "Mürteddir o halde.."
Sevgili kardeşim, bu durum bizim gerçeğimiz iken,neden Yahudiyi ve Hıritiyanı aşağılayıp sözde "Mazlum"diye diğerlerini savunalım ki.
İsrailoğullarının Allahın arzında yaşam hakları yok mu?Onlarda Allah'ın imtihan için yarattığı kulları değil mi?
Arz'ı terk edemeyeceklerine göre sizce çözüm nedir?
Ben bizlerin bu topluluklara en azından nötr bakmamız gerektiği kanısndayım.
Alıntı yaptığınız gazetecilerin Kur'anla ciddi ilişkileri yok.Bu sebeple Hak çözüm üretemezler sadece ajitasyon yaparlar.
Fazla Amerikan ve Yahudi askeri öldü diye sevinmeyelim.Fazla insan ölmeden barış olsun diye dua edelim.
merhaba beyaz,
bütün islam dünyasını sapık ve mürted olarak nitelendirirken kendi aileni, akrabalarını ve yaşadığın çevreyi etrafındaki dostlarınıda aynı kategoriye koydun mu acaba?-bizlerin ailesi ve yakın çevresinin ezici çoğunluğu bu forumdaki herkesin de benzer durumda olduğuna eminim.itiraz eden varsa buyursun-geleneksel müslümanlığı yaşayan insanlardan müteşekkil.
bizler çoğu zaman bidatleri,hurafeleri,mezhepleri vs.geleneksel müslümanların birçok hallerini haklı ve doğru nedenlerden dolayı eleştiriyoruz.ama bu durum ne bizi ne de onları islam daieresinden çıkarmaz.
ifrat ve tefritten sakınmalıyız.mezhepliler de mezhepsizlerde sonuç itibariyle islam dünyasının içindeki insanlar.
öktem kardeşin yazılarında aşağılama değil mevcut realite ortaya konmuş.
iki trafik kazası haberi aldığını düşünelim.-Allah gecinden versin-birisi tanıdık bir arkadaşın dostun.geleneksel bir müslüman diyelim.birçok ortak kültür değeriniz var.beraber yaşadığınız anlar olmuş.diğeri de hiçbir ortak yönün olmadığı tanımadığın birisinin haberi.şimdi sen bir insan olarak hangisine daha çok üzülürsün ve hangisine yardım etmek istersin.
nötr davranırım diyorsan sana diyecek hiçbirşeyim yok.
uğurlar olsun,saygılar
__________________ "sadece iki şey sonsuzdur evren ve insan ahmaklığı..
ilkinden o kadar da emin değilim." (albert einstein)
Mevcut "Kur'an yeter"fikrinle sözde ezilen "İslam Dünyasının" Herhangi bir beldesinde olsan örneğin Filistin,Lübnan,Irak,Afganistan.Desenki:"Allah'ın Kitabı bize yeter"alacağın tepki ne olur? iken,neden Yahudiyi ve Hıritiyanı aşağılayıp sözde "Mazlum"diye diğerlerini sa En hafifinden "Sapık"en şiddetlisi "Mürteddir o halde.."
Sevgili kardeşim, bu durum bizim gerçeğimiz vunalım ki.
peki senin onlara nötr bakmanın sebebi onları islam görmemen değil mi?mazlum olarak görmüyorsun.tam olarak benim kafamdaki islamı yaşamadıkları için onlara nötr bakalım diyorsun.
mana itibariyle birbirine çok yakın.sapık veya mürted açıkça demesen de yazının genelinden böyle bir anlam çıkıyor.
ha bu arada benim soruma yanıt alabilmiş değilim.
__________________ "sadece iki şey sonsuzdur evren ve insan ahmaklığı..
ilkinden o kadar da emin değilim." (albert einstein)
Bu forum da en çok ilgili yazı asan yanılmıyorsam sensin.Bir çift lafımda sana olacak.
Mevcut "Kur'an yeter"fikrinle sözde ezilen "İslam Dünyasının" Herhangi bir beldesinde olsan örneğin Filistin,Lübnan,Irak,Afganistan.Desenki:"Allah'ın Kitabı bize yeter"alacağın tepki ne olur?
En hafifinden "Sapık"en şiddetlisi "Mürteddir o halde.."
Sevgili kardeşim, bu durum bizim gerçeğimiz iken,neden Yahudiyi ve Hıritiyanı aşağılayıp sözde "Mazlum"diye diğerlerini savunalım ki.
İsrailoğullarının Allahın arzında yaşam hakları yok mu?Onlarda Allah'ın imtihan için yarattığı kulları değil mi?
Arz'ı terk edemeyeceklerine göre sizce çözüm nedir?
Ben bizlerin bu topluluklara en azından nötr bakmamız gerektiği kanısndayım.
Alıntı yaptığınız gazetecilerin Kur'anla ciddi ilişkileri yok.Bu sebeple Hak çözüm üretemezler sadece ajitasyon yaparlar.
Fazla Amerikan ve Yahudi askeri öldü diye sevinmeyelim.Fazla insan ölmeden barış olsun diye dua edelim.
Selam Sevgili Beyaz,
''benimde sana bir çift lafım olacak '' cümlesine sende bir nötr bakar mısın? sence hoş duruyor mu?
benim ise size bir çift lafım değilde, bu konu ile ilgili , söylemek istediklerimin bir kısmı şimdilik ancak şunlar :
bir kere, ben hiç kimseyi ( ne Yahudi'yi, ne Hıristiyan'ı, nede sözde Müslüman'ı) Sevgili Ebu Turab Kardeşimin dediği gibi, aşağılamış değilim.dikkat edersen, bu forum, ortadoğu- İsrail ve Siyonizm ile ilgili bir dosya hüviyetindedir.tabiki konu ile ilgili yazıları kapsayacaktır.sizi , neyin rahatsız ettiğini hala anlamış değilim.görüşüne katılmadığınız bir yazarın herhangi bir yazısı varsa, açıklamakta serbestsiniz.
ve ben, İslam'ın( Kur'an'ın) herhangi bir kitleye değil, TÜM İNSANLIK ALEMİNE indirildiğinin farkında olanlardan biriyim. ve tabiki, daha fazla kan dökülmeden barış olsun diye dua edeceğiz.( bunu yapmadığımızı mı zannediyorsunuz?) ancak güzel kardeşim, nötr bakalım derken çok önemli bir gerçeği , nötr bakmama sonucunda gözünden kaçırmış olmuyor musun?
bir kere, işgale uğramış olanlar Müslüman , her gün henüz Dünya'da iken canlı canlı cehennem'i yaşayanlar Müslüman, hemen hergün yüzlerce vatandaşı öldürülen/ yaralanan Müslüman, namus ve iffetleri vahşi ötesi conilerin ayakları altında tarumar edilenler yine Müslüman.bütün Dünya'nın bildiği gibi ,uyduruk ve sun'i bir şekilde üretilmiş gerekçelerle işgal edilen yerler : ne Amerika nede Tel-aviv. önce Afganistan , sonrada Irak işgal edildi.sırada Suriye ve İran var.ve bir gün sıranın Türkiye'ye gelmiyeceğini de kim garanti edebilir?ve tamda bu noktada , bize nötr bakmamızı tavsiye ediyorsun?yani işgalcileri ve işbirlikçilerini rahat bırakalım, onlardan hiç bahsetmeyelim, sadece kuru sözlerimizle bile olsa o zalimleri incitmeyelim mi demek istiyorsunuz?bu konuda nasıl nötr davranacağımız konusunu biraz açar mısın?yani , ömrü boyunca rahat yüzü görmemiş Afganlı kardeşlerimize,AmeriKAN işgali altındaki ortadoğulu kardeşlerimize karşı işgalci Conileri mi tutalım istiyorsun?ancak bu durumda mı nötr davranmış sayılacağız?lütfen açıkça söyler misin?yani, biz nasıl davranırsak, nötr davranmış sayılacağız? bilelim ve ona göre doğrusu ne ise onu yapalım...
bu insanların '' yalnız Kur'an '' dediğimde,şimdilik bana ne diyeceklerini çok iyi biliyorum ve görüyorum.ama bu durum onları '' harcamam '' gerektiği anlamına gelmez. zulümler altında inlerken , zalimleri alkışlamam gerektiği anlamına ise hiç gelmez kardeşim.
şunu kesin olarak bilmeni isrerimki, Kur'an'ı terketmemiş ve ona'' işittik ve itaat ettik '' diyerek ihlasla teslim olmuş olan bir Müslüman, zulme uğrayan , katliama uğrayan taraf Yahudi ve Hıristiyanlar olsaydı, kesinlikle onlardan yana olurdu.yani kimden gelirse gelsin hiçbir zulme onay vermez.zalimin yanında, mazlumun karşısında yer almaz.
size Yahudi ve Hıristiyanlarla ilgili birkaç Ayet vermek istiyorum :( bu konuda daha çok sayıda Ayet olduğunu biliyorsunuz.)
4 Nisa 46 :
46 Yahûdilerden öyleleri var ki, kelimeleri yerlerinden kaydırıyorlar. Dillerini eğip bükerek ve dini taşlayarak: "İşittik ve isyân ettik", "dinle, dinlemez olası" ve: "râ'inâ" diyorlar(56). Eğer onlar: "İşittik ve itâ'at ettik", "Dinle ve bize bak!" deselerdi, elbette kendileri için daha iyi olurdu. Fakat Allâh, inkârlarından dolayı onları la'netlemiştir, pek az inanırlar.
2 Bakara 62- 120 :
62 Şüphesiz inananlar; yahûdiler, hıristiyanlar ve sâbiiler(den) Allah'a ve âhiret gününe inanan ve iyi iş(ler) yapanlara, Rableri katında mükâfât vardır; onlara korku yoktur ve onlar üzülmeyeceklerdir.
120 Sen onların, kendi dinlerine uymadıkça ne yahûdiler, ne de hıristiyanlar senden râzı olmazlar. "Asıl doğru yol, Allâh'ın yoludur" de. Sana gelen ilimden sonra eğer onların arzularına uyarsan, andolsun ki, Allah'tan sana ne bir dost, ne de bir yardımcı olmaz.
5 Maide 51-64 -69-82 :
51 Ey inananlar, yahûdileri ve hıristiyanları veliler edinmeyin! Onlar, birbirlerinin velileridir. Sizden kim onları kendine veli yaparsa, o onlardandır. Şüphesiz Allâh, zâlim toplumu doğru yola iletmez.
64 Yahûdiler "Allâh'ın eli bağlıdır (Allâh cimridir)". dediler. Kendi elleri bağlandı ve söyledikleri sözden ötürü la'netlendiler. Hayır, Allâh'ın iki eli de açıktır, dilediği gibi verir. Andolsun, Rabbinden sana indirilen, onların çoğunun azgınlığını ve küfrünü artıracaktır. Biz onların aralarına tâ kıyâmet gününe kadar düşmanlık ve kin atmışızdır. Ne zaman savaş için bir ateş yakmışlarsa Allâh onu söndürmüştür. (Onlar) yeryüzünde bozgunculuğa koşarlar. Allâh da bozguncuları sevmez.
69 İnananlar, yahûdiler, sâbiiler ve hıristiyanlar(dan) Allah'a ve âhiret gününe inanan ve iyi işler yapanlara korku yoktur ve onlar üzülmeyeceklerdir.
82 İnsanlar içerisinde, inananlara en yaman düşman olarak yahûdileri ve (Allah'a) ortak koşanları bulursun. İnananlara sevgice en yakınları da "Biz hıristiyanlarız." diyenleri bulursun. Çünkü onların içlerinde keşişler ve rahipler vardır ve onlar büyüklük taslamazlar.
6 En'am 91 :
91 Allâh'ı şânına yaraşır biçimde tanıyamadılar, zira "Allâh, insana bir şey indirmedi" dediler. De ki: "Öyleyse Mûsâ'nın, insanlara nur ve yol gösterici olarak getirdiği, ki siz onu parça parça kâğıtlar haline getirip gösteriyorsunuz, çoğunu da gizliyorsunuz- ve ne sizin, ne de babalarınızın bilmediği şeylerin size öğretildiği Kitabı kim indirdi?" "Alah" de, sonra bırak onları, daldıkları bataklıkta oynayadursunlar.
7 A'raf 168- 175 :
168 Onları yeryüzünde topluluklara ayırdık. Onlardan kimi iyi kişilerdi, kimi de alçak! Belki dönerler diye onları iyiliklerle de, kötülüklerle de sınadık.
175 Onlara şu adamın haberini de oku: Kendisine âyetlerimizi verdik de onlardan sıyrıldı, çıktı, şeytân onu peşine taktı, böylece azgınlardan oldu.
9 Tövbe 30-31 :
30 Yahûdiler: "Uzeyr, Allâh'ın oğludur." dediler. Hıristiyanlar da: "Mesih Allâh'ın oğludur." dediler. Bu, onların ağızlariyle geveledikleri sözleridir. (Sözlerini), önceden inkâr etmiş(olan müşrik)lerin sözlerine benzetiyorlar. Allâh onları kahretsin, nasıl da (haktan bâtıla) çevriliyorlar!?
31 Hahamlarını ve rahiplerini Allah'tan ayrı rabler edindiler, Meryem oğlu Mesih'i de öyle. Oysa kendilerine yalnız tek Tanrı olan Allah'a ibâdet etmeleri emredilmişti. O'ndan başka tanrıı yoktur. O, onların ortak koştukları şeylerden münezzehtir.
bu insanların '' yalnız Kur'an '' dediğimde,şimdilik bana ne diyeceklerini çok iyi biliyorum ve görüyorum.
SELAM HASAN ÖKTEM,
İyi de sen bana zaten katılmışsın,o halde konunun bu tarafını geçiyorum.
1-)Yazılarını astığın yazarların hiç birine katılmıyorum.Yaptıkları sadece olayların İlahi arka planını hesaba katmadan sığ yorumlarve ajitasyonlar üretmek
2-)Yüzyıllardır süren 'zillet' elbette Allah'ın bilgisi dahilinde gelişmektedir."İslam Dünyası"denilen bu kesimin günahlarını bu site mensupları sayfalarca yazmasına rağmen bitiremiyor.
3-)Bu kesimin gerek Allah'ın dinine gereksede kendilerine verdikleri zararların müntesibi yine kendileri değil mi
4-)Şiilik , sünnilik ve daha en az "500 çeşit" Kur'an dışı oluşumlar 'Uzaylılar'tarafından mı sokuşturuldu bu dünyanın içine
5-)Müslümanlar tanımının içini ancak bu dinin sahibi Yüce Allah doldurur.O da İblise der ki:"Sen benim Muhlis kullarıma asla zarar veremezsin"Şimdi samimi olarak düşünelim,sorunun kaynağı Yahudiler mi,yoksa bir türlü Muhlis olmayı beceremiyen yığınlar mı?
Son olarak;
Elbette sorumsuzca kan dökenlerin Allah nezdinde ki yerlerinin berbat olduğuna iman ediyorum.Lakin onlar böyle diye kendi bataklığımızı popülist davranarak gül bahçesi gibi gösterme hatasına düşemeyiz.
Gecen mübarek olsun.
Despotlar
ve diktatörler, akıbetlerinin böyle olabileceklerine nedense ihtimal
vermezler. Çünkü iktidar, büyük bir şehvettir. İktidarın şehvetine
yenik düşenler, doymak nedir bilmez azgınlara dönüşürler. Ortadoğu gibi
"kişi kültü"nün egemen olduğu bir coğrafyada iktidarı elinde tutanlar
kendilerini yeryüzünün "mutlak hükümdarı" sanırlar. Herkesi kendi kulu
gibi gören bu dünyevi Tanrılık anlayışı, kaçınılmaz bir biçimde "baskı"
ve "ölüm" mekanizmasıyla at başı yürür. Ve tabii bu "Yeryüzü
Tanrıları"nın da bir cenneti ve cehennemi vardır.
Saddam ve
yandaşları için cennet olan Irak, karşıtları için tam bir cehennemdi.
Devran değişti. "İktidar cenneti" ni kaybeden eski rejimin artıkları,
Irak'ı herkes için bir cehenneme dönüştürmeye çalışıyorlar.
ZALİMİ MAZLUM KILMAK
Saddam'ın
idam edildiği yer, daha önce kendisinin belki binlerce rejim muhalifini
işkenceden geçirtip öldürttüğü bir yerdi. Saddam için insanların
canının da kanının da kıymeti yoktu. Ancak bu gerçek, bir başka
haksızlığı görmemizi engellememelidir. Saddam'ın yanı başında duran
görevli cellatların idam anında sergiledikleri o nobran tavır, hukuk ve
adalet adına hareket eden bir devletin resmi görevlilerinin takınacağı
tavır olamaz elbette. İçlerindeki intikam duygusunu ilkel bir biçimde
dışa vuran yeni iktidarın infaz memurları sıfatındaki Şii militanların
Saddam'dan farklı olduklarını göstermeleri gerekirdi. Kabul, Saddam'ın
kötülüklerinin haddi hesabı yok. Ona cehennem bile az gelir belki. Ama
ne olursa olsun, son tahlilde idam sehpasına götürülen bir insana karşı
gösterilecek tavır, hukuk devletinde farklı olmak zorundadır. Saddam'ın
cesedi üzerinde yapıldığı söylenen o çirkinlikler ise ne Müslümanlıkla
bağdaşır, ne de insanlıkla... Muhalefette iken kendilerini Hz. Ali'nin
adaletinin temsilcisi gibi sunan Şiiler, iktidarları döneminde Yezid'in
yöntemlerine başvuracaklarsa, o zaman kendi iddialarıyla çelişmiş
olmazlar mı? Unutmasınlar ki, cesetlere karşı hürmetsizlik veya
nobranlık, Yezid'in yarattığı Kerbela kültürünün bir ürünüdür.
YEZİD DEĞİL HÜSEYİN OLMAK!
Çağdaş
bir Yezid olan Saddam'ın yöntemleriyle hareket etmek, Hz. Ali'nin ve
Hz. Hüseyin'in izinden gittiklerini söyleyen Şiiler'in dinsel ve
mezhebi iddialarına gölge düşürür. Yezid gibi hareket ederek Hüseyin
olunmaz.
İşte tam da sözün burasında Ortadoğu'nun bilge kişisi
Halil Cibran'ın sözlerine kulak vermek gerekir: "Kötülüğü kötülükle
yanıtlayıp, kanun bu mudur mu diyeceğiz? Cinayetleri yeni cinayetlerle
bastırıp bunun adalet olduğunu mu söyleyeceğiz?"
Ne yalan
söyleyeyim, Saddam Hüseyin'in ölümünden zerre kadar rahatsızlık
duymadım. Tıpkı Afganistan'daki Taliban rejimi yıkıldığında duymadığım
gibi. Ortadoğu'daki diğer diktatör rejimlerin tümü yerle bir edilse ve
yeryüzünü zulümle yöneten despotların sarayları başlarına yıkılsa asla
rahatsızlık duymayacağım gibi. Ancak bir suçluyu cezalandırırken
kesinlikle adaleti elden bırakmamak gerektiğine inananlardanım. Benim
bildiğim İslam'ın savaş hukukunda işkenceye ve hakarete yer yoktur.
DUCEYL VE HALEPÇE'DE ÖLDÜNÜZ MÜ?
Saddam'ın
Güneyde katlettiği Şiirlerin canı can değil miydi? Kuzey'de kimyasal
silahlarla öldürttüğü binlerce Kürdün kanı çok mu değersizdi yoksa?
Kendi halkının üzerine gökyüzünden ölüm yağdıran bir diktatörün
ölümünden rahatsızlık duymak hiç de insani bir davranış değil. Hele
sokaklara dökülüp sırf anti-Amerikancılık yapmak adına Saddam'ın "büyük
bir şehit" olduğunu söylemek, ancak üçüncü dünyacı solcularımıza,
ulusalcılarımıza ve İslamcılarımıza yakışır. Sorarım: Halepçe'de
kimyasal bombalarla yaşamını yitiren o kundaktaki bebek sizin evladınız
olsaydı, hunharca işkencelerden geçirildikten sonra öldürülen kişi
sizin babanız veya yakınınız olsaydı, Saddam'ın işkence merkezlerinde
ve hapishanelerinde tecavüze uğrayan kadınlar sizin anneniz, eşiniz
veya bacınız olsaydı, acaba Saddam'a karşı ne tür duygular beslerdiniz?
Saddam'ın ölüme giderkenki cesaretinden övgüyle bahsedip onu "kahraman"
olarak alkışlayanların bu sorulara verecekleri yanıtı doğrusu çok merak
ediyorum.
İşgal
güçlerinin veya şimdiki iktidarın hukuksuzluğunu eleştirmek adına
Saddam'a arka çıkan bir söylem geliştirmek, insan hakları
savunucularının karı olamaz. Soğuk savaş döneminden kalma bir diktatör
eskisini arkalayan bir tutum, hiçbir şekilde tasvip edilemez. Önemle
vurgulamak isterim ki, Saddam gibi diktatörlerin ölümlerinden
rahatsızlık duymadığımı söylemem, idam cezasını onayladığım anlamına
gelmez elbet. Yaşadığımız yüzyılda artık idam cezasının gündemden
kalkması gerektiğine inanıyorum. Bana göre, idam cezasına ilkesel
olarak karşı çıkmak, Saddam'ın ölümünden üzüntü duymak anlamına asla
gelmiyor.
Irak Cumhurbaşkanı Celal Talabani'nin idam cezasına
ilkesel olarak karşı olduğu için Saddam'ın idam fermanına imza
atmaması, örnek bir davranıştır. Ünlü Kürt lider Talabani, yıllar yılı
kendisine karşı savaşım verdiği ve kendisinden zulüm gördüğü en azılı
düşmanına karşı bile kinini ilkesel anlayışının önüne geçirmiyorsa, bu
hukuk ve adalet adına takdire şayan bir olaydır. Yeni Irak'ın
demokrasiye ve hukuk devletine doğru olan yürüyüşünde Başbakan Maliki
veya Mukteda Sadr gibi militan Şiiler yerine Cumhurbaşkanı Talabani'nin
bu ilkesel duruşu bence çok daha büyük bir anlama sahiptir. Saddam'ın
öldürülüş şekline itiraz etmek, onun ölümü hak etmediği anlamına
gelmiyor. Elbette ölümün yolu sadece darağaçlarından geçmiyor. Saddam
hücresinde bir ömür boyu hapse mahkum edilerek diri diri gömülebilirdi.
Saddam gibi mutlak iktidar sahipleri için bu tür bir yaşam tarzı,
inanınız ölümden bin beterdir çünkü.
SADDAM'DAN HERKES DERS ALMALI
Ölümü
kutsayan veya öldürmeyi tek çare olarak gören bir anlayış, ne kadar
haklı ve meşru bir zemine dayanırsa dayansın, son kertede içimizdeki o
insani damarı yok eden sapkın ölümcül eğilimleri de beraberinde
getirebiliyor. Dikkat etmek lazım.. Dün Saddam kendisine karşı
çıkanların ölümü üzerinden sevinç naraları atıyordu. Bugün ise
Saddam'ın cesedi üzerinden sevinç çığlıkları atanlar, dünün muhalifleri
ve bugünün iktidar sahipleri. Ne garip değil mi?
Hukuk ve
adalet, darağaçları olmadan da gerçekleştirilebilir pekala. Akıllarına
sadece idam sehpalarını getirenler, gözleri önünde trajik bir biçimde
can veren Saddam'ın akıbetinden ders almayıp içlerindeki haklı öfkeyi
haksız ve yanlış bir mecraya dökmekten kaçınmıyorlarsa,
Müslümanlıklarına da insanlıklarına da yazık ediyorlar derim. Saddam'ın
darağacında sallanan resminden sadece diktatörler değil, akıllarına
hemen çözüm adına darağaçlarını getiren bugünkü Saddam karşıtı iktidar
sahipleri de ders almalıdırlar. Unutmasınlar ki, bugün ipte
sallandırdıkları Saddam, dün kendilerinden çok daha güçlü bir iktidarın
sahibiydi.
GÜNÜN SÖZÜ
“Baskıya başkaldırmayan kişi kendine karşı adaletsizdir.”
Halil Cibran (MEHMET METİNER)
__________________ "Bir kavme olan kininiz sizi adaletten ayırmasın.."
Mevcut "Kur'an yeter"fikrinle sözde ezilen "İslam Dünyasının" Herhangi bir beldesinde olsan örneğin Filistin,Lübnan,Irak,Afganistan.Desenki:"Allah'ın Kitabı bize yeter"alacağın tepki ne olur?
En hafifinden "Sapık"en şiddetlisi "Mürteddir o halde.."
Sevgili kardeşim, bu durum bizim gerçeğimiz iken,neden Yahudiyi ve Hıritiyanı aşağılayıp sözde "Mazlum"diye diğerlerini savunalım ki.
İsrailoğullarının Allahın arzında yaşam hakları yok mu?Onlarda Allah'ın imtihan için yarattığı kulları değil mi?
Arz'ı terk edemeyeceklerine göre sizce çözüm nedir?
Ben bizlerin bu topluluklara en azından nötr bakmamız gerektiği kanısndayım.
Alıntı yaptığınız gazetecilerin Kur'anla ciddi ilişkileri yok.Bu sebeple Hak çözüm üretemezler sadece ajitasyon yaparlar.
Fazla Amerikan ve Yahudi askeri öldü diye sevinmeyelim.Fazla insan ölmeden barış olsun diye dua edelim.
Selam,
Bu metni ve karşılığında yazılanları okuduktan sonra artık tamamen inandım ki, Bizim öncelikle ve tüm diğer konulardan önce belki günlerimizi vererek "Din Nedir? Ne değildir?" "İnsanlığın değer üretmesi nedir? Güzelliklere sahip çıkması ve çirkinlikleri reddetmesi, engellemesi nedir?" "Herşey Din mi?" "İnsanlığın tarih boyunca ürettiği ve Alemlerin Rabbinin hakkında bir sınırlama koymadığı konularda bizim bakışımız dinsel mi olmalı?" gibi sorulara acilen kendi kafamızda yanıt bulmamız gerekiyor.
Sorular basit gibi duruyor ancak, Gerek İsrail-Filistin, Gerek Vatanseverlik, Gerek çok eşlilik, Gerekse Kurban Bayramı konularında Hanifler açıkça duvara tosladık. Sayın Beyaz arkadaşımız da, Benim bir çerçevede yaşadıklarım da belki bu projenin başlangıcından bugüne kadar ki en büyük depremini tetikledi.
Tabii ki Aklını kullanabilen için, Samimi olanlar için.
bu insanların '' yalnız Kur'an '' dediğimde,şimdilik bana ne diyeceklerini çok iyi biliyorum ve görüyorum.
SELAM HASAN ÖKTEM,
İyi de sen bana zaten katılmışsın,o halde konunun bu tarafını geçiyorum.
1-)Yazılarını astığın yazarların hiç birine katılmıyorum.Yaptıkları sadece olayların İlahi arka planını hesaba katmadan sığ yorumlarve ajitasyonlar üretmek 2-)Yüzyıllardır süren 'zillet' elbette Allah'ın bilgisi dahilinde gelişmektedir."İslam Dünyası"denilen bu kesimin günahlarını bu site mensupları sayfalarca yazmasına rağmen bitiremiyor. 3-)Bu kesimin gerek Allah'ın dinine gereksede kendilerine verdikleri zararların müntesibi yine kendileri değil mi 4-)Şiilik , sünnilik ve daha en az "500 çeşit" Kur'an dışı oluşumlar 'Uzaylılar'tarafından mı sokuşturuldu bu dünyanın içine 5-)Müslümanlar tanımının içini ancak bu dinin sahibi Yüce Allah doldurur.O da İblise der ki:"Sen benim Muhlis kullarıma asla zarar veremezsin"Şimdi samimi olarak düşünelim,sorunun kaynağı Yahudiler mi,yoksa bir türlü Muhlis olmayı beceremiyen yığınlar mı? Son olarak; Elbette sorumsuzca kan dökenlerin Allah nezdinde ki yerlerinin berbat olduğuna iman ediyorum.Lakin onlar böyle diye kendi bataklığımızı popülist davranarak gül bahçesi gibi gösterme hatasına düşemeyiz. Gecen mübarek olsun.
SELAM BEYAZ
hayır Beyaz, '' Yalnız Kur'an '' demenin dışında sana katılmıyorum.
yazıları asılan yazarlara katılmak mecburi değildir.en nihayet hepimizin de birilerinin görüşüne katılmama özgürlüğümüz her zaman vardır.benimde astığım yazıların % de % 'üne katıldığım söylenemez.içeriğine katılmadığım paragraflar mutlaka benimde vardır, herkesinde vardır.ama hiçbirine katılmıyorum demeniz bana çok ilginç geldi.oysaki yazıların tamamını okuduğunuzu da belrtmemişsiniz.yani tamamen önyargıyla hareket ediyorsunuz.peki bu yaptığınız doğru bir şey mi? bence değil.
Yüzyıllardır süren ''zillet '' elbette Yüce Allah'ın bilgisi dahilinde gelişmektedir.bunun aksini değil bunun bu yüzden ve bu nedenle olduğunu söyledik zaten .( bakınız : Kur'an- Akıl ve Mükellefiyetimiz ):
85 Ama siz yine birbirinizi öldürüyorsunuz, sizden bir grubu yurtlarından çıkarıyorsunuz; onlara karşı günâh ve düşmanlık yapmakta birleşiyorsunuz, onları çıkarmak size yasaklanmış iken (çıkarıyorsunuz, sonra da) esir olarak geldiklerinde fidyelerini veriyor (kurtarıyor)sunuz. Yoksa siz Kitabın bir kısmına inanıp bir kısmını inkâr mı ediyorsunuz? Sizden bunu yapanın cezâsı, dünyâ hayâtında rezil olmaktan başka nedir? Kıyâmet gününde de (onlar) azâbın en şiddetlisine itilirler. Allâh yaptıklarınızı bilmez değildir.
Peki İslam ile müsemma olan bu alemin ve coğrafyanın yani tabiri hoş görün mahallemizin bu '' zillet '' konumunda benim, senin ve hepimizin yapması gereken hiçbir şey yok mu?Kur'an'a göre, mazlumlara, zayıf bırakılmışlara ,yetimlere vb.yardım etmemiz gerekmiyor mu?yoksa '' Yalnız Kur'an '' dediğimiz için seni, beni ve yalnız Kur'an dediği için tüm inananları '' sapıklık ve mürtedlik '' ile suçlayan insanlara , daha onlara hiçbir şey anlatmadan , onları henüz Kur'an Mesajıyla tanıştırmadan hemencecik ,hiçbir sabır göstermeden'' madem ki bizi böyle göreceksiniz, o halde canınız cehenneme ; AmeriKAN , İsrail , İngiliz askerlerinin postalları kafanızın üstünden eksik olmasın mı diyeceğiz.el-insaf ...
500 değil belkide 1000 çeşit '' Kur'an dışı oluşum '' da entrikacı /bozguncu Siyonistlerin , Nasranilerin hiç mi dahli yok? o kadar uzun süre esaret ve işgal altında olsun, daha sonra sözde özgürlüğüne kavuşmuş görüntüsü altında olsun , sürekli olarak Şİİ - SÜNNİ - MEZHEPLER - TARİKATLER konusunda ortamı gerip, bu konuları sürekli kaşımadılar mı? CIA ajanı Saddam Hüseyin Belası ile , Irak'ın başına bela olmadan önce CIA ajanları temas kurup , emirleri altına almadı mı? kimyasal dahil her türlü silahı verip İran'a saldırtmadı mı? Irak'ta en vahşi mezhep çatışmalarının fitilini her söndüğünde çeşitli provakasyonlarla tekrar tekrar ateşlemedi mi?bütün suçu akıllarını kullanamadığı için kafasına sürekli pislik yağan ortadoğu halklarına yıkmak , kolaycılık ve rahatlık yanlısı bir davranış olmaz mı? o ortadoğu halkı ki, Saddam'ın asıldığı sahnenin , AY yüzeyinde göründüğünü düşünebilecek kadar Saddam ve avanesi tarafından özellikle cahil bıraktırılmıştır.uyguladığı Tağuti sistemden bahsetmeye gerek yok zaten.
son olarak söylemek istediklerime katkısı olur düşüncesiyle düşünmenizi istediğim bir misal vermek istiyorum:
düşününüz ki, sırf '' yalnız Kur'an'' dediğinizden dolayı sizin için '' sapık ve mürted '' kelimelerini yakıştıran , cahil ama kendine Müslüman ismini geleneksel anlamda kabullenmiş , namazında-niyazında ( mezhebine bağlı, şeyhine Müntesib) bir komşunuz , hatta komşularınız var.ülkeniz Amerikan conilerinin saldırısına uğradı. peki, bu durumda, size sapık ve mürted kelimelerini layık gören o komşularınızla birlikte , mahallenizi - vatanınızı savunmayacak mısınız?bana , bu komşularımla hiçbir konuda birlik olamam, çünkü her ne kadar namazında -niyazında olup , coniler gibi Kur'an'ı tuvalete atmayıp ,bilakis son derece saygı gösteriyorlarsada , yalnız Kur'an demedikleri için kafirdirler , gitsinler mahalleyi conilere karşı kendileri savunup ölsünler, çünkü onlar her belayı çoktan hakketmişler demeyin lütfen...
ve hepimizin aynı MAHALLEDE oturduğumuzu/ göründüğümüzü unutmayalım lütfen...
ve Siyonistler - Nasranilerin şu anda etkin olan marazlı grubu tarafından yalnız Irak,Filistin,Çeçenistan,Suriye, İran, Keşmir, Karabağ vb.değil tüm ben İslam'ım diyen insanların sırayla ''Dünya yüzeyinden yok edilmesi gereken mahluklar'' olarak görülmesinin iyi düşünülmesi ve tarihi ibretlerin iyi incelenmesi dileğiyle...
düşününüz ki, sırf '' yalnız Kur'an'' dediğinizden dolayı sizin için '' sapık ve mürted '' kelimelerini yakıştıran , cahil ama kendine Müslüman ismini geleneksel anlamda kabullenmiş , namazında-niyazında ( mezhebine bağlı, şeyhine Müntesib) bir komşunuz , hatta komşularınız var.ülkeniz Amerikan conilerinin saldırısına uğradı. peki, bu durumda, size sapık ve mürted kelimelerini layık gören o komşularınızla birlikte , mahallenizi - vatanınızı savunmayacak mısınız?bana , bu komşularımla hiçbir konuda birlik olamam, çünkü her ne kadar namazında -niyazında olup , coniler gibi Kur'an'ı tuvalete atmayıp ,bilakis son derece saygı gösteriyorlarsada , yalnız Kur'an demedikleri için kafirdirler , gitsinler mahalleyi conilere karşı kendileri savunup ölsünler, çünkü onlar her belayı çoktan hakketmişler demeyin lütfen...
ve hepimizin aynı MAHALLEDE oturduğumuzu/ göründüğümüzü unutmayalım lütfen...
ve Siyonistler - Nasranilerin şu anda etkin olan marazlı grubu tarafından yalnız Irak,Filistin,Çeçenistan,Suriye, İran, Keşmir, Karabağ vb.değil tüm ben İslam'ım diyen insanların sırayla ''Dünya yüzeyinden yok edilmesi gereken mahluklar'' olarak görülmesinin iyi düşünülmesi ve tarihi ibretlerin iyi incelenmesi dileğiyle...
saygı ve sevgilerimle
Sayın Öktem Size sormak istediğim bazı sorular var.
Birinci Sorum : Yukarıdaki yaklaşımınızın içinde niçin "Din" var? "Kur'anı Tuvalete atan Coni" "Bir ülkeyi işgal edip 700.000 kişinin yok olmasına yol açan bir Coni'den" daha mı kötü ve karşı durulacak bir Coni? Yani niçin sadece İnsanlık değerleri açısından değil de konuya Dini açıdan bakıyorsunuz?
Bir başka sorum : Irak'ta işgal altında kendi devlet reisini bir mahalle kavgası atmosferinde asabilen ve kendini şii olarak tanımlayan insanların, Lübnan'da bir binanın içine çocukları yerleştirip üstüne de havan topunu koyup İsrail'e kasten hedef yaparak İdeoloji yapabileceğine inanır mısınız?
Ve son sorum : Sizce Tevrat'ın yozlaştırılmasıyla ortaya çıkan sapık görüşler, Uydurma Hadis ve Hurafelerle dolu bir dinden daha mı tehlikeli? yani İsim olarak "Aynı Peygamberin Ümmeti" kavramı siz de psikolojik olarak bir taraflılık oluşturuyor mu?
Sizin yetkiniz yok foruma yeni mesaj ekleme Sizin yetkiniz yok forumdaki mesajlara cevap verme Sizin yetkiniz yok forumda konu silme Sizin yetkiniz yok forumda konu düzenleme Sizin yetkiniz yok forumda anket açma Sizin yetkiniz yok forumda ankete cevap yazma