Şu da emredildi: Yüzünü dine bir Hanif olarak çevir. Sakın müşriklerden olma.
Yunus Suresi 105
Ben bir Hanif olarak yüzümü gökleri ve yeri yaratana döndürdüm. Müşriklerden değilim ben.
Enam Suresi 79
İbrahim ne bir Yahudi idi, ne de bir Hıristiyan. O sadece hanif bir müslümandı. O müşriklerden değildi.
Ali İmran Suresi 67
Şu da kuşkusuz ki, İbrahim başlıbaşına bir ümmetti; bir Hanif olarak Allah'ın önünde eğiliyordu. Müşriklerden değildi.
Nahl Suresi 123
De ki Allah doğrusunu söylemiştir / vaadinde sadıktır.Haydi artık Hanif olarak İbrahim'in Milleti'ne uyun! Müşriklerden değildi o.
Ali İmran Suresi 95
Allah'a ortak koşmadan, Hanifler olarak... Allah'a ortak koşan kişi, gökten düşmüş de kendisini kuşlar kapışıyor veya rüzgar onu uzak bir yere fırlatıp atıyor gibidir.
SORU: Bazı sufi ve dervişlerin zikri erre diye bilinen (Lafza-i Celali hançereden testere sesine benzer ses çıkararak zikretmek) zikirleri caiz midir?
CEVAP:Caiz dinen de uygun olan bir zikirdir. Hançereden, ses çıkarmak suretiyle yapılan Lafza-i Celal zikri, kalbde bir hararetin doğmasına sebep olur bu hareket, kalbi tasfiye eder ve orada zikrin nurunun zuhurunu sağlar.
SORU: Zikir esnasında sufiyye ricalinden bazılarının vecd ve tevacüd haline gelerek kendilerinden geçercesine raksetmeleri, devrana girerek dönüp, dolaşmaları caiz midir?
CEVAP:Caiz ve şer'i şerife uygun bir davranıştır. Arşın etrafında bulunan Melaike-i Kiram’ın vecd ve tevacüd ile daimi bir raks içerisinde zikrettikleri rivayet edilmektedir.
SORU: Cehri zikri (sesli zikir) esas olan tarikat meşayihinin usulü üzere müridlerin zikrederken halka haline gelip birbirinin ellerinden tutmaları ve ayakta dönerek zikretmeleri, zikrederken “Huu Huu” veya “Allah Allah (CC)” veya Esma-i Hüsna’dan birini yüksek sesle söylemeleri, zikir esnasında tevessül ve tavassut maksadiyle arada bir “Ya Pir, Ya Şeyhim, Ya Şeyh Geylani (KSA), Ya Şah-ı Nakş-i Bend (KSA), Ya Seyyid Rifai (KSA), ya Seyyid Bedevi (KSA), Ya Seyyid Celaleddin-i Rumi (KSA)” diye istimdat dilemeleri dinimizce caiz midir?
CEVAP:Bunların hepsi Caizdir. İhtilaf da yoktur. Zira Cenab-ı Hakk’ı (CC) Esma-i Hüsna’sıyla zikretmenin belirli bir şekli yoktur. Zikrin yeri, zamanı, şekli ve sayısı sınırlandırılmamıştır. Gizli, açık, yüksek sesle, bağırarak, ayakta, otururak, dönerek sallanarak ve elele tutuşarak çok çeşitli şekillerde zikredilebilir. Ancak dönerek ve elele tutuşarak ayakta zikretmekten gaye bir oyun ve eğlence değil, yalnızca İlahi Aşk ve muhabbetin artması ve Cenab-ı Hakk’ı (CC) zikretmeye karşı gösterilen ta’zim ve hürmetten ibarettir. Tevessül ve tavassut maksadıyla Evliyaullahı hatırlamak onlardan şefaat ve yardım istemek, kendilerine duyulan sevgi ve saygı hissiyle onlara rabıta yapmak, gönlünü onlara ve onların davranışlarına bağlamak dinen uygun ve güzel karşılanan bir durumdur. Bunları reddetmek ve bu tür davranışlara karşı çıkmak büyük bir yanlışlıktır.
SORU: Sufiyye topluluğunun ayağa kalkarak zikir halkasına dahil olmaları, devrana girip döne döne ve yüksek sesle zikretmeleri ve bir kimsenin bu halkalara girmesi helaldir.’ diyen kimse kafir olur” iddiasında bulunan birinin dini bakımdan durumu nedir? Böyle kimseye ne lazım gelir?
CEVAP:Böyle bir inanç küfürdür. Bu fikirde olanların iman ve nikahını tazelemesi gerekir. Ayrıca şiddetli bir ta’zir cezasıyla cezalandırılması lazımdır.
SORU: Sufilerin zikrederken seslerini yükseltmeleri, ayağa kalkarak “Hu Hu” diye halka olup dönmeleri, zikir esnasında Enbiya, Evliya ve Salih kimselerin isimlerini zikrederek tevessül etmeleri, onlardan medet umarak yardım talebinde bulunmaları, zikrederken sağa sola ve diğer yönlere doğru sallanmaları, raksederek sema yapmaları, vecd ve tevacüd gösterisinde bulunmaları, musiki nağmeleri ile beyitler, şiirler ve naatlar söylemeleri, bunları belirli bir usul ve edeb çizgisi içerisinde icra etmeleri dini bakımdan ibadet sayılır mı?
CEVAP:Bunların hepsi meşru, caiz ve faziletli ibadetlerdendir.
Işıklar söndürülür. Dizler birbirine temas ettirilir. Silsile-i şerif okunur. Rabıta-i Şerif yapılır. Sağa sola salınarak başlanır cehri (sesli) zikre. Bir süre sonra ilahiler de başlar. Cezbe hali arttıkça artar. Seslerin tonu giderek yükselir.
İyice gaza gelindiğinde ayağa kalkılır. Kol kola girilir ve topluca sağa sola sallanılır. Bu da yetmez bir taraftan cehri zikre devam ederken bir taraftan da başlanır dönmeye. Aynı anda zikir çekilip sağa sola sallanıldığından kafalar çarpışır, tükürükler havada uçuşur. Ortam zaten küçük ve havasızdır. Terler ve nefesler birbirine karışır.
Zikir esnasında kendinden geçenler olur ve bunlar başlarlar anırmaya ve garip hareketler yapmaya. Halkanın ortasına geçerler ve delirmişçesine hareketler yaparlar.
Bu hal birkaç saat sürer ve herkes trans halini yaşadığından dolayı zevkten dörtköşeolur. Sonra çaylar içilir ve yapılan ibadetin vermiş olduğu manevi hazla mekan terk edilir.
Bunların hepsi şer’an caizdir. Ve karşı çıkanlar da kafirdir. Hatta kafiroğlu kafirdir. Önce dövülürler, ıslah olmazlarsa gebertilirler.
Araf 205. Rabbini gönülden ve korkarak içinden hafif bir sesle sabah akşam an, gafillerden olma.
Enfal 2. Müminler ancak, Allah anıldığı zaman yürekleri titreyen, kendilerine Allah'ın âyetleri okunduğunda imanlarını artıran ve yalnız Rablerine dayanıp güvenen kimselerdir.
Katılma Tarihi: 21 nisan 2005 Yer: ABD Gönderilenler: 311
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP
Alperen Yazdı:
ZİKRULLAH İLE İLGİLİ FETVALAR
SORU: Bazı sufi ve dervişlerin zikri erre diye bilinen (Lafza-i Celali hançereden testere sesine benzer ses çıkararak zikretmek) zikirleri caiz midir?
CEVAP:Caiz dinen de uygun olan bir zikirdir. Hançereden, ses çıkarmak suretiyle yapılan Lafza-i Celal zikri, kalbde bir hararetin doğmasına sebep olur bu hareket, kalbi tasfiye eder ve orada zikrin nurunun zuhurunu sağlar.
SORU: Zikir esnasında sufiyye ricalinden bazılarının vecd ve tevacüd haline gelerek kendilerinden geçercesine raksetmeleri, devrana girerek dönüp, dolaşmaları caiz midir?
CEVAP:Caiz ve şer'i şerife uygun bir davranıştır. Arşın etrafında bulunan Melaike-i Kiram’ın vecd ve tevacüd ile daimi bir raks içerisinde zikrettikleri rivayet edilmektedir.
SORU: Cehri zikri (sesli zikir) esas olan tarikat meşayihinin usulü üzere müridlerin zikrederken halka haline gelip birbirinin ellerinden tutmaları ve ayakta dönerek zikretmeleri, zikrederken “Huu Huu” veya “Allah Allah (CC)” veya Esma-i Hüsna’dan birini yüksek sesle söylemeleri, zikir esnasında tevessül ve tavassut maksadiyle arada bir “Ya Pir, Ya Şeyhim, Ya Şeyh Geylani (KSA), Ya Şah-ı Nakş-i Bend (KSA), Ya Seyyid Rifai (KSA), ya Seyyid Bedevi (KSA), Ya Seyyid Celaleddin-i Rumi (KSA)” diye istimdat dilemeleri dinimizce caiz midir?
CEVAP:Bunların hepsi Caizdir. İhtilaf da yoktur. Zira Cenab-ı Hakk’ı (CC) Esma-i Hüsna’sıyla zikretmenin belirli bir şekli yoktur. Zikrin yeri, zamanı, şekli ve sayısı sınırlandırılmamıştır. Gizli, açık, yüksek sesle, bağırarak, ayakta, otururak, dönerek sallanarak ve elele tutuşarak çok çeşitli şekillerde zikredilebilir. Ancak dönerek ve elele tutuşarak ayakta zikretmekten gaye bir oyun ve eğlence değil, yalnızca İlahi Aşk ve muhabbetin artması ve Cenab-ı Hakk’ı (CC) zikretmeye karşı gösterilen ta’zim ve hürmetten ibarettir. Tevessül ve tavassut maksadıyla Evliyaullahı hatırlamak onlardan şefaat ve yardım istemek, kendilerine duyulan sevgi ve saygı hissiyle onlara rabıta yapmak, gönlünü onlara ve onların davranışlarına bağlamak dinen uygun ve güzel karşılanan bir durumdur. Bunları reddetmek ve bu tür davranışlara karşı çıkmak büyük bir yanlışlıktır.
SORU: Sufiyye topluluğunun ayağa kalkarak zikir halkasına dahil olmaları, devrana girip döne döne ve yüksek sesle zikretmeleri ve bir kimsenin bu halkalara girmesi helaldir.’ diyen kimse kafir olur” iddiasında bulunan birinin dini bakımdan durumu nedir? Böyle kimseye ne lazım gelir?
CEVAP:Böyle bir inanç küfürdür. Bu fikirde olanların iman ve nikahını tazelemesi gerekir. Ayrıca şiddetli bir ta’zir cezasıyla cezalandırılması lazımdır.
SORU: Sufilerin zikrederken seslerini yükseltmeleri, ayağa kalkarak “Hu Hu” diye halka olup dönmeleri, zikir esnasında Enbiya, Evliya ve Salih kimselerin isimlerini zikrederek tevessül etmeleri, onlardan medet umarak yardım talebinde bulunmaları, zikrederken sağa sola ve diğer yönlere doğru sallanmaları, raksederek sema yapmaları, vecd ve tevacüd gösterisinde bulunmaları, musiki nağmeleri ile beyitler, şiirler ve naatlar söylemeleri, bunları belirli bir usul ve edeb çizgisi içerisinde icra etmeleri dini bakımdan ibadet sayılır mı?
CEVAP:Bunların hepsi meşru, caiz ve faziletli ibadetlerdendir.
Alperen dost harika bir yazi yanliz yanlis yere gondermissin bunun yeri Fikralar yada biraz gulelim kismi olmaliydi. Allah'in dinini ne hale getiriyor bu zavallilar. Ben komedi diye okudum.
Katılma Tarihi: 24 mart 2005 Yer: Germany Gönderilenler: 95
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP
Selam Arkadaslar.
Sirf iki Ayet ne güzel özetliyor gercegi, Allah razi olsun Dostum.
Alperen Yazdı:
İyice gaza gelindiğinde ayağa kalkılır. Kol kola girilir
ve topluca sağa sola sallanılır. Bu da yetmez bir taraftan cehri zikre
devam ederken bir taraftan da başlanır dönmeye. Aynı anda zikir çekilip
sağa sola sallanıldığından kafalar çarpışır, tükürükler havada uçuşur.
Ortam zaten küçük ve havasızdır. Terler ve nefesler birbirine karışır.
.... ..Zikir esnasında kendinden geçenler olur ve bunlar başlarlar
anırmaya ve garip hareketler yapmaya. Halkanın ortasına geçerler ve
delirmişçesine hareketler yaparlar.
:), Türkiyede cok zaman önce bu olayi birebir yasadim ben. Ilk ve son
katilisim olmustu. Insan'i öyle karisik duygular sariyorki, zikir
böylemi olurmus dediginizde olur, öz elestiride olur, gülmekten
kopabilirsinizde, yani nasil bi tepki vereceginizi bile anlayamadan o
akisin icine kapiliyor insan.
Bu gibi bulusmalarda tatminligin yani sira stres atma faktörüde olagan
üstü. Avaziniz ciktigi kadar bagirabilirsiniz, ayrica bir an bosta
kalirsaniz caktirmadan bir iki kisiye depigi indirebilirsiniz. Sahsen
kargasanin arasinda kaburgamin bir tarafina darbe inmisti.
hakiki bir müslüman kardeşimin tasavvuf hakkında böle şeyler demesi beni dehşete düşürdü...
bir kere bu nefs mertebeleri kur'an da ve sahih hadisler ışığında ispatlıdır..
senın yazını okurken bana en saçma gelen yanı ise nefs mertebeleri hakkında o parlak yorumlarını ortaya koymandı;yani branşında öyle bir
bilgiye sahipsin ki metafizik alemlere dair saçma sapan yorumlarda bulunmuşsun doğru ya ağzı olan kıt bayat aklı ile konuşur''
bir kere manasını kavrayamadığın bir şey hakkında hele de şu dayanaksız ve kıt bilginle nasıl olur da yorum yaparsın ulema derecesindeki her insan bile bu makamlarda birşey diyeyemiş boyun eğmiş bu akıl ötesi gizli alemler karşısında........
sadece yaşayanlar bilir ve ilah-imüsaade ile anlatacağını anlatır;
ha inanırsın inanmazsın o sadece seni bağlar yani ilah-i nasib meselesi
bilmez mısın ki ey kardeşim mir'ac'da HAKKTEALA,habibine vaad etti ki
kıyamete kadar varislerini çıkaracak (VERASET-İ MUHAMMEDİYYE)
SİZİN GİBİ ALABİLDİĞİNE KÖR İNSANLAR OLSA DA DAHİ
HA BİR DE BANA EN GAYR-İ CİDDİ OLAN YANI DA YAZININ:TEMEL FIKRASI İLE EŞLEŞTİRMENDİ....ÇOK DOĞAL AMA HAYATINI BÖYLE GAYR-İ CİDDİYE ALAN İNSANLARIN RASULULLAH VE ALLAHIN DOSTLARINI ALAYA ALMASI ÇOK DOĞAL
HA BİR DE EN SAÇMA GELEN DE YAZININ:KAFİRLERİN GÜNAH ÇIKARMASINA BENZETMİŞSİN YA.........
SENIN KALBİN O TARAFA YATKINSA SENIN BU TASAVVUF-U KEBİR
HAKKINDA ŞÜPHEN VARMIŞ DA DELİL ARIYORMUŞSUN BİZE NE O SENI BAĞLAR.................
bu dayanaksz ,hevana göre saçmalamalarıntek sebebi şu ey parlak fikirlim:inandığın gibi yaşamazsan yaşadığın gibi inanırsın;yani insanların çoğuna uyarsın çobansız sürülerin arasına karışırsın sonunda iki cami'i arasındaki bey namazlar gibi saçmalarsın!!!!!!!!!!!!!!!
o parlak zekanla utanmadan kanıt olarak da ayet-i kerimeleri örnek getiriyorsun..........
bak ey lıt akıllı kardeşim:''sen insanların çoğuna uyarsan yoldan çıkarsın''diye ayet-i kerimeyi iyice bir düşün!!!!!!!!
yani yaşadığın gibi inanmayı bırak çğunluğa çobansız kuru topluluğa uymayı bırak diyor allah-u te'ala
gerçi ne anlatsam boş;odunun parası senın için!!!!!!!!!!!!!!!!!!!
çünkü sen gibilerin aklı odun gibi PUTLAŞMIŞ İNSANLARDIR
ALLAH HİDAYET VERE DE BU KURU KÖRLÜKTEN UYANSAN HAKİKİ UYANMADAN ÖNCE (ÖLÜMDEN ÖNCE)
HAFİF İNSANLAR:CİDDİ VE AĞIR KONULARI BU GİBİ İNSANLARI ÖNEMSEMEYEN İNSANDIR ASLINDA YAŞADIĞI GİBİ İNANDIĞI İÇİN BU TİP İNSANLAR KARŞISINDAKİ İNSANLARI HELE DE MÜCTEHİD VE MÜRŞİD-İ KAMİLİ ÖYLE SANIR BİLSE Kİ ONLAR BİRER AYNA VE O AYNADA KENDİLERİNİ GÖRÜYORLAR!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!
BU SÖZÜM HAKK TARİKATLERİ VE TAKVA EHLİ İNSANLARI HİÇE SAYAN HAFİFE ALANLARA Kİ --ONLAR ALSA DA ALMASA DA ONLARIN ŞANI MECİD DİR!!!!!!!!--
HER ARTNIN BİR EKSİSİ VARDIR AMA İNANLAR GENELLİKLE EKSİYİ YEĞLERLER!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!
ÇÜNKÜ ŞEYTANLAR EKSİYİ DOĞRUNUN ZITTI OLAN EĞRİYİ YANLIŞI,
GÜNAHI SEVDİRİRLER EMR-İİALHİ GEREĞİNCE ÇÜNKÜ HAK EDİYORLAR........
DOLAYISI İLE BU HAKK KAPILARIN ZITTI MUHAKKAK OLACAK
HAKK OLMAYAN ÇOK İSLAMİ KAPI VAR..........ONU SEN BUL KARDEŞİM
ÖYLE HAYVANCA ELEŞTİRİLER YAPMA ALAYIMSI KONUŞMA VE ALLAHU TEALANIN SANA VERDİĞİN *KUFUR YOK LUTFEN* DA HAKK DOSTLARINI BUL.
BU, KEYFİ KONUŞAN BİLGİSİZCE HEVASI İLE KONUŞAN CAHİLCE DAYANAKSIZ KANITSIZ,ÇOK BASİT KONUŞAN HERKES OLSUN BU SÖZLERİM..........................
önce bir bakalım ayetlerde ne diyor? meal okuyacak ve düşünecek aklı
verdiği için rabbime hamdolsun. hiç değilse meali anlamaktan aciz
yaratmadı bizleri.
A'RAF [İ:39.3, R:7.3] Rabbinizden size indirilene uyun; O'nun berisinden
birtakım velilerin ardına düşmeyin. Siz ne kadar
da az öğüt alıyorsunuz!
ZÜMER [İ:59.3, R:39.3] Gözünüzü açıp kendinize gelin! Arı-duru din yalnız
ve yalnız Allah'ındır! O'nun yanında birilerini daha
veliler edinerek, "Biz onlara, bizi Allah'a yaklaştırmaları dışında
bir şey için kulluk etmiyoruz." diyenlere gelince, hiç kuşkusuz, Allah onlar
arasında, tartışıp durdukları konuyla ilgili hükmü verecektir. Şu bir gerçek ki,
Allah, yalancı ve nankör kişiyi iyiye ve güzele kılavuzlamaz.
KEHF [İ:69.102, R:18.102] Küfre sapanlar, beni bırakıp da kullarımı veliler edineceklerini mi sandılar. Biz cehennemi bir
konuk evi olarak inkârcılar için hazırladık.
şimdi sen tutup bu kadar açık anlatılmış olan ayetleri okuyup anlayacak
kadar akla sahip olmadığımızı söylüyorsun. bu ayetler ELİF-LAM-MİM gibi
değil. yani okuduğunda anlayabiliyorsun. 2.,3. anlamları varsa da ilme
ve irfana bağlı olarak daha da çok anlarsın.ama bu ayetin zahir yani
görünen yani ilk okunduğunda anlaşılan manasına ters düşmez.
Peygamberimizin VERASETİ ile ilgili ayetleri bizlere gösterirsen şu mürşid-i kamilinin delilini bilmek isterim.
hak tarikatların HAK olduğunu ne ispat edecek? başındaki mürşid mi?
mürşid'in yalan konuşmadığını nereden bileceğiz? peygamberlerin bile
tevbe ettikleri bir ortamda peygamberlerin bile istemekten korktuğu
RABITAyı emretmek cüretinde bulunan bir kişinin izinden gitmek sana
göre doğru olabilir ama bunun HAK olduğunu da nereden çıkardın.
niye ille de araya aracı koyma ihtiyacı duyuyorsun ki?
islam'da ruhban sınıfı yok diye kızanlar elbette olacaklar. firavun
bilimi kullanarak nefsini öne aldı,onlarda islamı kullanıp nefsini öne
alıyor. ben aralarında pek fark görmüyorum.
birisi tanrılık iddiasında kulluk emrediyor, ötekisi ALLAH adına
kendine kulluk istiyor.Peygamberlik iddia edememenin sıkıntısını
yaşadığı aşikar bir şey.
Sizin yetkiniz yok foruma yeni mesaj ekleme Sizin yetkiniz yok forumdaki mesajlara cevap verme Sizin yetkiniz yok forumda konu silme Sizin yetkiniz yok forumda konu düzenleme Sizin yetkiniz yok forumda anket açma Sizin yetkiniz yok forumda ankete cevap yazma