Şu da emredildi: Yüzünü dine bir Hanif olarak çevir. Sakın müşriklerden olma.
Yunus Suresi 105
Ben bir Hanif olarak yüzümü gökleri ve yeri yaratana döndürdüm. Müşriklerden değilim ben.
Enam Suresi 79
İbrahim ne bir Yahudi idi, ne de bir Hıristiyan. O sadece hanif bir müslümandı. O müşriklerden değildi.
Ali İmran Suresi 67
Şu da kuşkusuz ki, İbrahim başlıbaşına bir ümmetti; bir Hanif olarak Allah'ın önünde eğiliyordu. Müşriklerden değildi.
Nahl Suresi 123
De ki Allah doğrusunu söylemiştir / vaadinde sadıktır.Haydi artık Hanif olarak İbrahim'in Milleti'ne uyun! Müşriklerden değildi o.
Ali İmran Suresi 95
Allah'a ortak koşmadan, Hanifler olarak... Allah'a ortak koşan kişi, gökten düşmüş de kendisini kuşlar kapışıyor veya rüzgar onu uzak bir yere fırlatıp atıyor gibidir.
Katılma Tarihi: 11 ekim 2006 Yer: Turkiye Gönderilenler: 69
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP
savana Yazdı:
hangi fosillermiş bunlar?
Selâm savana,
Bir önceki iletimde şöyle bir cümle aktarmıştım. Sanırım fark edilemedi.
"Ara formlar var mı yok mu konusuna gelirsek.. Elbette var, hem de çok sayıda. Konumuz insan olduğu için insandan
örnek verelim. Şempanzelerle ortak atadan ayrılan, insana giden yolda ara formlar bulunmuştur. Australopithecus anamensis, Ardipithecus,
Australopithecus afarensis, Homo neanderthalensis, Homo
erectus.. Bunların her biri Homo sapiens'e giden yolda birer geçiş
formudur. "
İtalik (ve kırmızı) olarak karakterize ettiğim Lâtince adlandırılmaları yapılan canlılar birer ara formdur. Yani, bunlar arkeologlar tarafından kazılar sırasında bulunup, çıkarılmış ve tayin edilmiş geçiş fosilleridir. İsimlerini aktardığımız bu canlılar günümüz insanına giden yolda geçmişte yaşamış olan ara türlerdendir. Diğer canlı türleri için de bir çok ara formlar (yani fosiller) bulunmuştur. Bundan dolayı "hangi fosillermiş bunlar" diye sormamızın anlamı kalmamaktadır.
savana Yazdı:
Evrim teorsine göre kurbağa evrimlerşip insana dönüşebilirmi? Dönüşür .
Hayır, dönüşemez. Kurbağa ve İnsan türlerinin genetik bilgi benzerliği çok büyüktür. Kurbağayı, İnsan'a tek bir seferde (eğer kastettiğiniz buysa) dönüştürecek mutasyonun olma olasılığı sıfırdır. Eğer böyle bir şey gerçekleşiyorsa bu zaten mucize ya da doğaüstü bir etki olur ki, bunun bilimde yeri yoktur. Tüm canlılar, ortak bir atadan geldikleri için istisnasız olarak akrabadırlar. Kurbağalar da insanların uzaktan da olsa akrabalarıdır. Yani, Kurbağaların ataları ile İnsanların ataları çok uzak bir geçmişte birleşmektedir.
Evrim'i tam olarak anlayamamış kesimler evrimsel süreci gelişen düz bir çizgi olarak algılamaktadır. Hâlbuki, evrimsel süreç büyüyen, dallanan bir ağaç misâlidir.
savana Yazdı:
benim anlatmak istediğim evrimin tesadüfler sonucu değil akıllı tasarım sonucu gerçekleşiği.
Sayın savana, ara formların var olmasının sizin akıllı tasarım inancınıza, yorumunuza bir zararı yok. Ara formların olması tesâdüflerin var olduğunu göstermez.
Evrim, bâzı kitlelerin yanlış olarak telkin ettiği gibi bir tesâdüfler teorisi, rastlantılarla ilerleyen bir olgu değil, biyokimyasal kanunların etkisiyle zorunlu olarak KENDİLİĞİNDEN ilerleyen bir gereklilikler GERÇEĞİdir. Rasgele meydana gelen sadece mutasyonlardır. Rasgele olarak adlandırılması da genetik değişikliğin nerede ve ne zaman ortaya çıkacağının önceden bilinememesinden kaynaklanmaktadır. Evrim'in ilerletici mekanizması olan "doğal seçilimde" ise rastlantı yoktur. Çünkü, ortama uyum sağlamayan bireyleri zorunlu olarak öldürür, uyum sağlayan bireyler ise zorunlu olarak seçilmiş olurlar.
Akıllı bir tasarım olup olmadığına gelirsek.. Bir başka başlık altında paylaşmış olduğum iletideki bir paragrafı buraya kısmen değiştirerek yapıştırmak istiyorum.
"Bir canlı
hücresine bakılarak hücrenin "akılsızca tasarlandığı" da yorumlanabir
-ki gerçekte de canlılardaki tasarıma baktığımızda eksikliklerin ya da işe
yaramayan fazlalıkların olduğu da görülebilir. (Ne hücre ne insan ne de doğa
mükemmeldir. Değişim süreklidir. ) Tasarımda bu tür kusurlu ya da fazlalık
yapıların neden bulunduğun ise akıllı tasarımcılarca verilecek bir cevabı yoktur."
"canlılığın
nasıl oluştuğu ile ilgili olarak bilimsel düşünebilmekten yorulduğumuz anda
olayı bir takım üstün ilahi ya da uzaysal güçlere bağlamak kolaya kaçmak, kolay
yolu seçmektir."
Katılma Tarihi: 11 ekim 2006 Yer: Turkiye Gönderilenler: 69
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP
güneş Yazdı:
Evrim mi, Evrim Teorisi mi? Bilim camiasında kabul gören hangisidir?
Selâm güneş,
Bilim camiãsı Evrim'i bir GERÇEK olarak kabul etmektedir. Teori olan ise Evrim'in mekanizmalarıdır. Teori olması da, bu mekanizmaların bir gün çürütülebileceği anlamına gelmemektedir. İzâfiyet ya da Kuantum teoremleri ne kadar doğru ise Evrim'in teori olan mekanizmaları da o kadar doğrudur. Doğruluklarından şüphe yoktur. Teori, gözlemlerle kendisini sürekli olarak doğrulatabilen, desteklenebilen açıklamalardır.
bulaşmayayım dedim ama arada fırsat bulunca konulara dalmak gerekiyor anlaşılan.
öncelikle arkadaşlar yaratılış konusuna çok dikkat edelim. kuran bu konuda neler söylüyor.
adem var
eşi var
isa var
tarıktaki gibi var
çiğnenmiş et var
atılmış su var
yani kuran bu kadar detay vermişken ne diye hepsini bir yola sokmaya çalışıyorsunuz ki.
fikir dünyamızın gerçekleşmesi ve teknolojinin artması herhalde gözlerimizi kör etti. "evrim" diye tutturuyorsanız vücuda kafası takmışsınız demektir. KUL olmak evrimle olmadı emir ile oldu. yani hiç kimse vücudunun gelişmesiyle KUL olmuş değildir.
Katılma Tarihi: 11 ekim 2006 Yer: Turkiye Gönderilenler: 69
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP
Merhaba iman,
Bilim, doğa olaylarını doğaüstü, ilâhi bir takım kuvvetlerle açıklamak yerine, fiziko-biyokimyasal kanunlarla, teorilerle açıklamaya çalışır. Bir insan dini anlayışından dolayı bunu kabul etmiyor olabilir; ama bu bir şeyi değiştirmez, bilim insanları somut, direkt ya da dolaylı bilimsel veriler doğrultusunda doğanın ve evrenin yapısını açıklamaya çalışır.
Bilim, doğada bulunan türlerin "şıp diye yoktan yaratılıp" yeryüzüne bırakılmasını kabul edemeyeceği için bu canlıların birbirlerinden evrildiğini, yâni Evrim'in bir GERÇEK olduğunu söyler. Ki artık evrim bugün laboratuvarlarda dâhi gözlemlenebilir seviyeye gelmiştir.
Evrim gerçekleşmektedir; ama bu hangi şekilde, hangi mekanizma ile olmaktadır, işleyişi nedir? İşte bu noktada bu mekanizmanın, bu işleyişin, evrim'in nasıl olduğunun bilimsel verilerle, gözlemlerle sürekli desteklenerek açıklanması ise Evrim'in nasıl gerçekleştiğini açıklayan Teoridir.
Evrim'e dair 80 tane mekanizma kurabilirsiniz; ama bunlardan bir tanesi gözlemlerle uyuşuyor ve destekleniyorsa artık Teori aşamasına gelmiş olur. Diğer kalanlar ise sadece varsayım olarak kalır ve desteklenemediği için terk edilir.
Benim NEFS ile anladığım evreni algılayan, gözlemleyen "Birimsel Bilinçtir".
Bilinç, Beyin ile direkt alakalı olduğundan ve beyin milyarlarca süren bir evrim sonucu İnsan türünde bu noktaya gelebildiğinden Nefs de evrimleşmektedir diyebiliriz.
Bilinci/Nefs'i üreten Beyin'dir.
Bilinç, evrimsel süreç sonucu Âdem'de evreni, hakikati sorgulayabilecek seviyeye ulaştığında Rasuller ve Nebîler dönemi başlamıştır.
Katılma Tarihi: 30 nisan 2006 Yer: Turkiye Gönderilenler: 1235
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP
Ey insanlar! Sizi bir tek canlıdan yaratan, ondan eşini vücuda getiren ve o ikisinden birçok erkekler ve kadınlar üreten Rabbinize karşı gelmekten sakının. Adını anarak birbirinizden dilekler dilediğiniz Allah'tan korkun. Rahimlerin haklarına saygısızlıktan da sakının. Şu bir gerçek ki Allah, Rakîb'dir, sizin üzerinizde sürekli ve titiz bir gözetleyicidir.
yukarıdaki ayetlerdeki anlatımda insan türünün başka türlerden evrimleşerek meydana gelmesini göremiyorum.
Ayetlerden anladığım ilk insanın topraktan İNSANTÜRÜNÜN ilk bireyi olarak yaratıldığı.Ve o bireyden eşi ve türün devamını sağlayan bireylerin üretildiğini.
__________________ O, yaratıp şekillendiren, âhenk veren ve düzene koyandır
Katılma Tarihi: 16 haziran 2006 Gönderilenler: 751
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP
Eren84 yazdı
==============
Evrim'e dair 80 tane mekanizma kurabilirsiniz; ama bunlardan bir tanesi
gözlemlerle uyuşuyor ve destekleniyorsa artık Teori aşamasına gelmiş olur.
Diğer kalanlar ise sadece varsayım olarak kalır ve desteklenemediği için terk
edilir.
==================
Katılma Tarihi: 11 ekim 2006 Yer: Turkiye Gönderilenler: 69
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP
Sayın savana,
Son yazmış olduğunuz iletinizin neye cevap olduğunu da belirtebilirseniz daha sağlıklı olur. Çünkü, Bilim başlığı altında fikir alışverişi yapmış olduğumuz konu Evrim ve ara formlar ve geçiş türleri idi.
Dini metinleri yorumlayacaksak "Bilim" rehberimiz olmalıdır, yoksa bilimle asla uyuşmayan Âdem-Havva'dan türeme anlatımları ile hayal dünyamızda kendimizi avutarak ve kandırarak bu dünyadan geçip gideriz. Elbette, iletmiş olduğunuz âyetleri incelemeye alabiliriz. Ama sizin cevabınızdan sonra..
Katılma Tarihi: 30 nisan 2006 Yer: Turkiye Gönderilenler: 1235
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP
selam eren
Söz konusu ayetler yaratılışa dair kuranda ne anlatıldığı.
Sizin bahsini ettiğiniz türler arası geçiş türlerin birbirine dönüşümü vs kuranda yok.Türlerin yaratılmışlğı ve bu türün bireylerinin üreyerek çoğaldığı anlatımı var.
Bu başlık altında vermiş olduğum ilk iletimde de evrimin kurandaki yerini vurgulamaya çalışmıştım.Bu konu bilim başlığı altında açıldığı için kurana göre evrim değerlendirmesi yerinde olmamış.
Australopithecus anamensis, Ardipithecus, Australopithecus afarensis ....Şeklinde maymundan insana geçiş formları olarak öne sürülen nesli tükenmiş maymun türleri neden olmasın?
__________________ O, yaratıp şekillendiren, âhenk veren ve düzene koyandır
Sizin yetkiniz yok foruma yeni mesaj ekleme Sizin yetkiniz yok forumdaki mesajlara cevap verme Sizin yetkiniz yok forumda konu silme Sizin yetkiniz yok forumda konu düzenleme Sizin yetkiniz yok forumda anket açma Sizin yetkiniz yok forumda ankete cevap yazma