Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP
|
|
|
Barış Yazdı:
ALLAH ADİLDİR, DÖVÜN DİYORSA DAYAK YİYECEĞİZ GEREKTİĞİNDE, ERKEK ÜSTÜN İŞTE NE YAPALIM,BEN ALLAHA TESLİM OLMUŞUM BİR KERE DEDİĞİMDE, 1400 YILLIK HURAFELERİN,KELİMELERİN ÜSTÜNÜ ÖRTMENİN,TÜM BU AĞIR YÜKÜN ALTINDA EZİLMENİN YANISIRA, BİR DE BUNLARI ALLAH KELAMI SANDIĞIMDAN ALLAHA İFTİRA ETMİŞ OLMADIM MI BEN?
selam Barış Kardeşim,
Yüce Allah'ın kadına verdiği değer ve önem Hz. Meryem'e verdiği değerden de kadınlar ile ilgili Ayetlerden de rahatlıkla anlaşılıyor.
şüphesizki, kadın ve erkek eşittir. ama bu eşitlik mutlak anlamda değildir.(Kur'an'sal olmalıdır)kadının erkeğe üstünlüğü olduğu yerler olduğu gibi erkeğinde kadına üstün olduğu yerler vardır.bu dediklerimden lütfen yanlış çıkarımlar yapılmasın. kadın erkeğin boks torbası veya işten eve stresle gelen erkeğin dövüp dövüp stresini attığı öylesine bir mahluk değildir haşa.bu çirkin düşünceye hiçbir erkek Müslüman sahip olamaz/ olmamalıdır.
4 Nisa 34 :
Allah, insanları birbirinden üstün kıldığından ve ( erkekler ) mallarından harca(yıp kadınların geçimini sağla) dıklarından dolayı erkekler , kadınlar üzerinde yöneticidirler.onun için iyi kadınlar itaatkar olup, Allah'ın kendilerini korumasına karşılık kendileride gizliyi korurlar.(kocalarına gizli gizli ihanet etmezler). dik kafalılık, şirretlik etmelerinden korktuğunuz kadınlara öğüt verin, yataklarından ayrılın ve (bunlarla yola gelmezlerse ) onları dövün. eğer size itaat ederlerse artık onların aleyhine başka bir yol aramayın.çünkü Allah yücedir, büyüktür. Süleyman Ateş
Barış Kardeşim,
bu Ayette geçen '' vadribuhunne '' kelimesinin Süleyman Ateş'inde çevirdiği gibi bu kelimenin '' dövün '' anlamında olduğunu , baktığım arapça sözlük ve çok sayıdaki meal ve tefsirlerde de bunu gördüm ve bu yüzden bende buna kesinlikle katılıyorum. yanlış anlaşılmasın, erkekler kulübüne mulübüne üye olmadığım gibi , kadın düşmanıda değilim. uzun evlilik hayatımda eşime bir fiske vurmuş ta değilim. inan, Kur'an'ı esas alan , kadın haklarını koruyucu bir dernek açılsa, ilk üye ben olurum.
Barış Kardeşim,
bu Ayette geçen '' vadribuhunne '' kelimesinin Yaşar Nuri Öztürk tarafından '' uzaklaştırın '' şeklinde çevrildiğinin farkındayım.saygı duyarım , öyle çevirmişse kendi bilir, vebalinede kendisi katlanır.Süleyman Ateş'in veya Ateş'in paralelindeki başka meal sahiplerinin çevirisinede aynı şekilde. ancak Yaşar Nuri Öztürk'ün bu görüşüne katılmıyorum. sözlük anlamını esas alarak diyorumki, burda yani bu Ayet'te geçen '' vadribuhunne '' kelimesi dövün anlamındadır.
ama niye dövün, onunda konuşulması gerekmez mi?
aslında şahsen ben bunu '' İslam'da Kadın Hakları '' başlığıyla forum açma düşüncesindeydim.ancak Barış Kardeşimin bu içli haykırışını görünce samimiyetimle söylüyorum , bunları acilen yazma ihtiyacı hissettim. ( yanlış veya farklı anlaşılmak istemiyorum)
evet, Nisa 34'te geçen '' dövün '' emri '' gündelik normal bir durumla alakalı değildir.(yani yemek geç pişti diye dövün demek değildir ) dikkat edilirse şu açıkça görülecektir :
1- Ayet'te geçen '' hafizatun lil ğaybi '' '' onlarda kocalarına gizli gizli ihanet etmezler '' veya başka meallerde : '' Allah kendi haklarını nasıl koruduysa onlarda gıyaben ( şeref ve namusu ) korurlar anlamındadır. işte son derece ciddi ve hassas olan bu konu ile alakalı olarak Kur'an bize buyuruyor ki,
2- '' feizuvhunne '' '' onlara öğüt ver ''
3- ''vehcuruhunne ' '' onları yalnız bırakın , yataklarından ayrılın ''
4- ve (bunlarla yola gelmezlerse ) onları dövün
yani, değerli kardeşim, Ayet'te geçen '' dövün '' kelimesi işte ancak bu kayıt ve şartlarda söz konusu olabilir. aksi takdirde, Yüce Allah, haşa zulme destek vermiş olurdu.
'' uzaklaştırın '' anlamına gelmiyeceği şu yönden de açıktır :
eğer erkek , yukarıda sözü edilen bir takım çirkinliklerle karşı karşıya kalmışsa, hangi cesaretle, birde kalkıp eşini evden uzaklaştıracak.bunu akıl/ mantık kabul eder mi? hem eşinin kendisine ihanet yolları aradığını bilecek, hemde onu evden uzaklaştıracak.böyle bir şey olabilir mi sizce?işte ayriyeten ,ek olarak birde bu yüzden de diyorumki, '' vadribuhunne '' kelimesi kesinlikle uzaklaştırın anlamına gelmiyor.tabiki, sonuç her ne olacak ve neyi işaret edecekse de etsin, ben ancak ve yalnız Kur'an'a uyarım /Kur'an'a itaat ederim dememiz gerekiyor bence.ve bu emirdeki Yüce Allah'ın hikmetlerini düşünmeyi... yoksa, hiçbir bayan bana kızmasın endişesiyle bunun aksini söylemek, insana daha kolay gelirdi doğrusu. hele de bu ortamda.ancak ben diyorum ki :isterse bütün insanlar bana kızsın fakat yeterki Yüce Rabbim bana kızmasın.tabiki, bu Ayeti Süleyman Ateş ve onun gibi meallendiren ve hatta sözlük anlamı bile yanlış çıkabilir.eğer böyle bir durum, yine Kur'an'a göre çıkarılıp ispat edilebilirse, bende ''duydum ve itaat ettim '' derim o zaman.kimsenin kuşkusu olmasın .ancak şu anda, bu görüşe ( Süleyman Ateş'in Nisa 34 Ayeti ile ilgili Mealine )yukarıda açıklamasını yaptığım şekilde/ vaziyette inanıyorum. )Yüce Allah'a emanet olunuz kardeşim.
saygı ve sevgilerimle
NOT : AYET'TE SÖZÜ EDİLEN MANTIK, YALNIZ KADINI DEĞİL, ERKEĞİDE KAPSAR DÜŞÜNCESİNDEYİM. AYRİYETEN NİSA 35, BU KONUYU BÜTÜNLEMEKTE, TAMAMLAMAKTADIR.
|