HANiFDOSTLAR.NET

 

Kuran Müslümanı
 

(Şahıs odaklı din anlayışından Allah odaklı din anlayışına...)

Ana Sayfa Hanif Mumin  Iste Kuran Kurandaki Din  Kur'an Yolu  Meal Dinle Sohbet Odasi Hanifler E- Kitaplik Kütüb-i Sitte ?  ingilizce Site Kuran islami Aliaksoy Org  Hasanakcay Net Tebyin-ül Kur'an Önerdiğimiz Siteler Bize Ulasin

 

- Konulara Göre Fihrist

- Saçma Hadisler

- Hadislerin-Sünnetin İncelemesi

- Haniflikle İlgili Sorular Cevaplar

- Misakın Elçisi Kim?

- Kuranda Namaz/Salat

- Onaylayan Nebi

- Kuranda Namaz/Salat

- Enbiya 104

- Kuranda Yeminler

- Adem Hakkında Sorular

- Ganimetleri Resulün Eline Nasıl Vereceğiz?

- Allahın ındinde YIL ve DOLUNAYLAR

- Abese ve Tevella

- Hadisçilerce Tahrif Edilen Ayetler

- Mübarek Yer, Mübarek Vakit

- Arkadaş Peygamber

- Kuranın İndirilişinden Günümüze Gelişi

- Bir Türban Sorusu

- Kuran ve Bize Öğretilenlerin Farkı

- Namazın Kılınışı

- Hadislere Göre Namaz

- Kuranda Salat Namaz mıdır?

- Kuran Yetmez Diyen Uydurukçular

- Bizler Hanif Dostlarız

- Sahih Hadis mi İstersiniz?

- Hakkı Yılmaz'ın Tebyin Çalışması

- Kur'anı Anlamada Metodoloji

- Tarikatçıların Çarpıttığı Birkaç Ayet

- Nasıl Kur'an Okuyalım?

- Kur'anı Kerim Nedir?

- Kur'anda Oruç

- Allah'sız Bir Din ve Allah'sız Bir Kur'an İnancı

- Kuransız Bir İslam Anlayışı ve Müşrikleşme

- Meal Çalışmasına Davet

- Allah Şahit Olarak Kafi Değil mi?

- Doğru Hadisleri Ne Yapacağız?

- Kur'andaki Muhammed ve Peygamberlerin Misyonu

- Mahrem, Avret, Ziynet

- Nur Suresi Çeviri-Yorum

- Cilbab

- Resule İtaat Ne Demektir?

- Hadis Kalburcuları ve Kalburları

- Kur'anı Kerim'in İndiriliş Gayesi

- Kur'anda Amellere Karşı Cahili Yaklaşım

- İslamdışı İnanışlara Kur'andan Örnekler

- Biri Şu Haram Üretim Tesislerini Kapatsın

- Tasavvufta İslam Var mı?

- İslamda Delil Sorunu

- Kurban Kesmek

- İlahi Hitabın Serüveni

- Ecel Nedir?

- Şirk, İşrak, Müşrik, Müşareke, Müşterik

- Büyü Yapan ve Yaptıranlar

- Peygamberlere Karşı Rabbani Yaklaşımlar

- Salat-ı Tefriciye yada Zikri Çarpıtmaya Bir Örnek

- Mucize Nedir?

- Ayrılıkların Nedenleri

- Sıfır Hata veya Kur'an

- Haniflik Nedir?

- Rabıta İle Şeyhlere Tapanlar

- Hadis Zindanının Mezhepçi Mahkumları

- İslam Dininin Öğrenilmesinde Kaynak Sorunu

- Fasık ve Münafıkların Genel Tanımlaması

- Hadisler, Hıristiyanlık ve Selman Rüştü

- Kur'anı kerim'in İndiriliş Gayesi

- Müstekbirlere Karşı Cahili Yaklaşım

- Halis-Hanif İslam

- Kur'anda Şefaat

- Fuhuş Tellalı Tefsirciler

- Hayızlıyken Neden Namaz Kılınmasın?

- Cebrail, Vahiy, Melek

- Dindarlıkta Müşrikleşme Temayülü

- Büyü Yapan ve Yaptıranlar

- Yaratılış, Adem, Havva

- Kur'an Yerel mi, Evrensel mi?

- Reform Dinde mi, Dindarlıkta mı?

- Ne Mutlu Tağutu Olmayanlara

- Peygambere Saygı(?)

- Hadislere Kanıt Diye Gösterilen Ayetler

- Allah Nazara Karışmadı mı?

- Kur'anı Kerimle Amel Etmek Mümkün mü?

- Kur'anda İnkar Edenlerin Vasıfları

- Müminlerin Vasıfları

- Allah'ın Vasıfları

- Kur'anın Vasıfları

- Dine Karşı Cahili Yaklaşımlar

- Kur'an Merkezli Din

- İrin Küpü Patladı; Mevlana

- Hurafe ve Bidatlar

- Peygamberi Tanrılaştırma

- Hz. İsa'nın Ölümü

- Allah'ın Mesajının Adı: Kelamullah

- Allah'ın Resule Uyarıları

- Kur'ana Göre Tenkit ve Eleştiri Nasıl Olmalı?

- Kur'anda Sevgi

- Sofuların Devlet Desteğiyle Desteklenmesi

- Hans Von Aiberg Aldatmacası

- Kabir Azabı Safsatası

- Kur'an Kıssalarının Önemi; Masal Değiller

- Kur'anda Toplumsal Sünnetler

- Tefsirde İsrailiyyat

- Kardeş Evliliği Olmadan Çoğalma

- Hans Von Aiberg Tutuklandı

- Kur'anda Tevbe Kavramı

- Yaşar Nuri Öztürk'ün Yorumuyla Namaz

- Karadelikler; Bir Büyük Yemin

- Mezhepçilerin Ümmi Açmazı

- Kabe Nedir? Mekkede midir, Kudüste mi?

- Kur'anda Ruh Kavramı

- Kur'anda Nefs Kavramı

- Amin Kavramı ve Putperestlik

- Diyanet İşleri Başkanlığının Sitemize Cevabına Cevaplar

- Resul ve Nebi -1

- Resul ve Nebi -2

- Sapık Bir Fırka: Hansçılar

- Cihad mı, Çapulculuk mu?

- Kur'an Deyip Namazı Yok Sayanlar

- Cennete Sadece Müslümanlar mı Girecek?

- Kur'anda El Kesme Cezası var mı?

- Nazar veya Göz Değmesi Var mı?

- Şehadet Getir, Münafık(?) Ol

- Kur'anda Eleştiri Metodu

- Hacc Mekkede mi, Bekkede mi?

- İslami Tebliğde Kur'an Metodu

- Saptırılan Kavram: Mekruh

- Kur'anda Cuma Namazı var mı?

- Of Be Kader, Allah mı Suçlu Yoksa Biz mi?

- Kader Açısından Cebir ve İhtiyar

- Baban Peygamber Olsa Ne Yazar

- Kur'anda İnsan Hukuku

- Vahdet-i Vücud, Şirkin Alası

- Tasavvufi Bilginin Kaynağı Vahiy mi?

- İslam'da Resullük Son Bulmuştur

- Teveffi Kelimesi ve Arap Dili

- Tasavvuf Üzerine Düşünceler

- Nefis Mertebelerinin İç Yüzü

- Allah Rızası Anonim Şirketi; Tarikatlar

- Tasavvuf ve Eşcinsellik -1

- Tasavvuf ve Eşcinsellik -2

- Nakşi Şeyhi Allah'ın Avukatı mı?

- Kur'anda "ve+la" Öbeği

- Putlar ve Tapanlar

- Son Peygamberimizin Okuma Yazması

- Mesih ve çarpıtılan Bir Ayet

- Hac İzlenimleri

- "Üzerinde 19 var" da Son Nokta

- Secde Emri

- Kur'andaki Hac

- Aracıların Gaybı Bildiği İnancı

- Tarikatçı - Müşrik Karşılaştırması

- Gazali'nin Kadına Bakışı

- Kur'anda Kadına Verilen Önem

- Başörtüsü Allah'ın Emri Değil

- Başörtüsü Takmak Kur'anda Var mı?

- Kur'anda Kadın Dövmek Var mı?

- Cariye, Köle; Utanmaz Mealciler

- Kadına Yönelik Şiddet

- Sünnet Edilen Kızın Öyküsü

- Erkekçe ve Kadınca Meal Konusu, Nebe 33. Ayet

- Harem - Selamlık Kimin Emri?

- Zina, Evlilik ve Örtünme Adabı

- Cariyeleri Aç, Hür Kadınları Kapat (!)

- Çok Eşliliği Yasaklayan Ayetler

- Kur'ana Göre Evlilik Hukuku

- 2 Kadın = 1 Erkek, Uydurma mı?

- Danimarkalı mı Sapık, Buhari mi?

- Ebu Hanife, Cariyenin Avreti

- Nisa 25, Hür Kadın ve Fahişe İfadesi

- Maymunların Hadisi ve Recm Vahşeti

- Hz. Muhammed'in Tebliği

- Peygamberi Tanrılaştırma

- Angarya Haline Getirilen İbadet

- Buhari'nin Hadislerini Buhari Yazmamıştır

- Hadis ve Sünnet Gerçeği

- Uydurma Hadisler, İslamın Kara Boyası

- Hadisler Dinin kaynağı Olamaz

- Uydurmaların Sınırı Yok; Şeytan Geyiği

- Beşeri Hükümler Neden Kutsal Oluyor?

- Hadis - Kur'an Çelişkisi

- Kur'anda/Dinde Olanlar ve Olmayanlar

- Cehennem'den Çıkış Yok

- Kur'anda Tağut

- Ebu Hureyre Gerçekte Kimdir?

- Hadis - Mantık Çelişkileri

- Kurban ve Kurban Bayramı Nereden Geliyor?

- Hadislere Göre Kur'an Eksiktir

- Bildiri: İslam Anlayışında Reform

- Arapça mı, Arap Saçı mı?

- Koca mı Üstün, Allah mı?

- Esbab-ı Nüzül Komedi Hadisleri

- İşte Geleneğin Dini

- Ulul Emir İle Kim Kastediliyor?

- Kul Hakkı

- Yezidi Bir Gelenek: Aşure Tatlısı

- Hz. İbrahim'den Asrımıza Dersler

- Taklitçiliğin Boyutları

- Seb-ul Mesani Nedir?

- Kelle Sayılarak Gerçek Bulmak

- Kıyamet - Mahşer Günü ve Sonrası

- Kur'anda Namaz Vakitleri

- Kur'anda Cuma Konusu

- Salih Olmak Yetmez

- Hudeybiye Anlaşması Uydurma mı?

- Kitap Yüklü Eşekler

- Kur'andaki Hac

- Hz. Nuh'un Oğlu Kimdi? İftira mı?

- Ruhun Ağırlığına Başka Bakış

- Hz. İbrahim Yalancı Değildi

- İncil'de Kadına Bakış

- Şirkin Büyüğü Küçüğü Olur mu?

- Kur'andaki Abdest ve Hijyen

- Din de Bir Araçtır

- Kur'an Okumanın Zararları

- Kur'anda Dua Ayetleri

- Kur'anda Tarih Kavramı ve Bilinci

- Şekilsel Secde Kur'anda Yok mu?

- Salat ve salatı İkame

- Kur'andaki Emr Kavramı Üzerine

- Dindar İnsanlar Şirk Koşar

- Alak Suresinin İlk Beş Ayeti

- Men Arefe'nin Çözümü

- Kur'andaki Av Yasağı

- Fıtrat ve Namaz Vakitleri

- Kur'anda İnsan Hukuku

- Din Büyüklerini Tanrılaştırma

- Allah'a ve Muhammed'e Değil

- Kur'andaki Örnek Tevekkül

- Şekilsel Rüku Kur'anda Yok mu?

- Hz. İbrahim Kuşları Kesti mi?

- Ehli Sünnet Dininin Anayasası

- İnsan Allah'ın Halifesi mi?

- Kur'an Üzerinde Düşünmek

- Şirkin Kuyusuna Düşenlere Uyarılar

- Kur'an Ölülere Okunmak İçin mi İndirildi?

- Ayda Okunan Kur'an Masalı

- Hz. İbrahim, Safa ve Merve Masal mı?

- "Haç"er-ul Esved (!)

- Mevlana Sahte Bir Peygamber Değil mi?

- Tasavvufun Tanrısı İki Zıttır

- Kur'andaki Tasavvuf: Teveccüh

- Önce Batıl ve Hurafe İle Savaşalım

- Resuller Haram Kılamaz mı?

- Elçi Muhammed ile İnsan Muhammed'in Farkı

- Tarikatlarda Aracılar Rezaleti

- Nur Suresi 31. Ayet Nasıl Çarpıtılıyor?

- Sırat Kıldan İnce, Kılıçtan Keskin mi?

- Kur'anda Zalimler

- Bütün Mehdileri Çöpe Atıyoruz

- Kur'ana Göre Ramazan Ayı ve Haram Aylar

- Tasavvufçuların İlahı; Varlık ve Yokluk

- Tasavvufçuların Küçük Putları

- Sünnet Etmek yaratılışı Değiştirmedir

- Son Peygamberimizin Mektupları

- Fıtrat ve Namaz Vakitleri

- Mescid-i Aksa Nerede?

- Büyük Kandırmaca: Hadis

- Kur'an Neden Arapça Olarak İndirilmiştir?

- Kimin dini? Kimin Kitabı? Kimin Meali?

- Evliya Kelimesinin geçtiği Ayetler

- Şimdiye Kadar Yaşanan İslam

- Ayın Yarılması Diye Bir Mucize Yoktur

- Kabe Dikili Taş Değil mi?


Up | Down | Top | Bottom
 
Şu da emredildi: Yüzünü dine bir Hanif olarak çevir. Sakın müşriklerden olma.

Yunus Suresi 105

Ben bir Hanif olarak yüzümü gökleri ve yeri yaratana döndürdüm. Müşriklerden değilim ben.

Enam Suresi 79

İbrahim ne bir Yahudi idi, ne de bir Hıristiyan. O sadece hanif bir müslümandı. O müşriklerden değildi.

Ali İmran Suresi 67

Şu da kuşkusuz ki, İbrahim başlıbaşına bir ümmetti; bir Hanif olarak Allah'ın önünde eğiliyordu. Müşriklerden değildi.

Nahl Suresi 123

De ki Allah doğrusunu söylemiştir / vaadinde sadıktır.Haydi artık Hanif olarak İbrahim'in Milleti'ne uyun! Müşriklerden değildi o.

Ali İmran Suresi 95

Allah'a ortak koşmadan, Hanifler olarak... Allah'a ortak koşan kişi, gökten düşmüş de kendisini kuşlar kapışıyor veya rüzgar onu uzak bir yere fırlatıp atıyor gibidir.

Hacc Suresi 31


Up | Down | Top | Bottom

HABERLER

 

 








 

 

  Hanif Islam

 

Tasavvuf -Din Felsefe- Bilim Kurgu
 Hanif Dostlar Ana Sayfa -> Tasavvuf -Din Felsefe- Bilim Kurgu
Konu Konu: nursinin kaderi inkarı Yanıt YazYeni Konu Gönder
Yazanlarda
Gönderi << Önceki Konu | Sonraki Konu >>
_ubeyde_
Yeni Uye
Yeni Uye


Katılma Tarihi: 03 mart 2010
Yer: Turkiye
Gönderilenler: 7
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı _ubeyde_

 

josephus kardeşime....

burda yazan üyelerin emin ol çok büyük kısmı, risalei-nur denilen kitapları senden kat be kat fazla anlamıştır. gerçekten anladıkları için, değer de vermezler tabii.

milyonlarca talebe neyin göstergesidir ? milyar tane hristiyan ve budist te var bu arada.

Keşke, Uydurma hadisler, hikayeler ve efsaneler üzerine DİN kuracağımıza, Allah aşkına bir kere de KURAN üzerine din kurmayı deneseydik ne olurdu ? hayır ama olmaz, çünkü Kuran sorumluluk yükler, akletmeyi emreder. Bizler ise akletmek ve kuranı merkez edinmek yerine, birilerinin bizim yerimize düşünmesini ve günahlarımızı da üstlenmesini bekliyoruz.

 

siz mi risale-i nur ları benden çok okudunuz??? aklınla bunu ispat et de görelim...

siz mi daha akıllısınız yoksa şimdiye kadar gelmiş geçmiş islamiyete hizmet etmiş alimler mi?

sizin mi bir tek aklınız var??? VARSA O AKLINIZI GÖSTERİNDE GÖRELİM BAKALIM NASIL BİR AKLINIZ VAR??? VE -------  AKLINIZ ÇOK MERAK EDİYORUM???

AKIL AKIL DİYORSUNUZ KURAN VE ALLAH DİYORSUNUZ; KURAN IN ALLAHIN  BİR KİTABI OLDUĞUNU AKLINIZLA NASIL ANLADINIZ İSPAT EDİN DE GÖRELİM???

YÖNETİCİ NOTU :

LÜTFEN FORUM İLKELERİNE RİÂYET EDİNİZ!

Yukarı dön Göster _ubeyde_'s Profil Diğer Mesajlarını Ara: _ubeyde_
 
josephus
Groupie
Groupie
Simge

Katılma Tarihi: 11 nisan 2009
Yer: Turkiye
Gönderilenler: 49
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı josephus

Ubeyde yazdı:

siz mi risale-i nur ları benden çok okudunuz??? aklınla bunu ispat et de görelim...

siz mi daha akıllısınız yoksa şimdiye kadar gelmiş geçmiş islamiyete hizmet etmiş alimler mi?

sizin mi bir tek aklınız var??? VARSA O AKLINIZI GÖSTERİNDE GÖRELİM BAKALIM NASIL BİR AKLINIZ VAR??? VE ---------AKLINIZ ÇOK MERAK EDİYORUM???

AKIL AKIL DİYORSUNUZ KURAN VE ALLAH DİYORSUNUZ; KURAN IN ALLAHIN  BİR KİTABI OLDUĞUNU AKLINIZLA NASIL ANLADINIZ İSPAT EDİN DE GÖRELİM???

Sayın ubeyde,

dikkat ederseniz yazdıklarımda "risale-i nuru çok okumak" gibi bir ifade geçmiyor. Ben anlamak kelimesini kullanmıştım, siz hala okumak kelimesini kullanıyorsunuz, artık-------- anlıyorsanız. demekki milyar kez okuyup anlamama gibi özellikler de katıyor risale-i nır denilen zırvalar.

Gayet kibar bir yazı yazmıştım, ama bu kibarlığın karşılığı, sizin risale zırvalıklarından ve  üstadlarınızdan edindiğiniz --------- karşılık bulunca, şimdi yazdığım bu yazıyı hak ediyorsunuz.

Kimse ne kadar akıllı olduğunu kimseye ispatlamak zorunda değil. siz dahi-mucize-bedii üstadlarınızın aklıyla idare ede durun.

Sizin ve benzerlerizin ------- diye nitelendirdiğim güya din anlayışından, allahın yardımıyla daha yeni kurtuldum. tekrar dönmeye hiç niyetim yok. kusura bakmayın, seviyenize de inip size yazmam hata oldu. sizi kendi din anlayışınızla başbaşa bırakayım, yalnız bir dost nasihatı değil (sizleri dost olarak göremem herhalde) bi uyarı yapayım size: hangi dine inanırsanız inanın, ama size güzel bir söz söyleyen insanlara böyle ------ cevaplar yazıp seviyenizi belli etmeyin, yaptığınız sadece kendinizi ----- etmek olur, ona göre.

YÖNETİCİ NOTU :

LÜTFEN FORUM İLKELERİNE RİÂYET EDİNİZ!


Yukarı dön Göster josephus's Profil Diğer Mesajlarını Ara: josephus
 
_ubeyde_
Yeni Uye
Yeni Uye


Katılma Tarihi: 03 mart 2010
Yer: Turkiye
Gönderilenler: 7
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı _ubeyde_

JOSEPHUS YAZDI:

dikkat ederseniz yazdıklarımda "risale-i nuru çok okumak" gibi bir ifade geçmiyor. Ben anlamak kelimesini kullanmıştım, siz hala okumak kelimesini kullanıyorsunuz, artık ------- --------. demekki milyar kez okuyup anlamama gibi özellikler de katıyor risale-i nır denilen zırvalar.

Gayet kibar bir yazı yazmıştım, ama bu kibarlığın karşılığı, sizin risale zırvalıklarından ve  üstadlarınızdan edindiğiniz ----------- karşılık bulunca, şimdi yazdığım bu yazıyı hak ediyorsunuz.

Kimse ne kadar akıllı olduğunu kimseye ispatlamak zorunda değil. siz dahi-mucize-bedii üstadlarınızın aklıyla idare ede durun.

Sizin ve benzerlerizin iğrenç diye nitelendirdiğim güya din anlayışından, allahın yardımıyla daha yeni kurtuldum. tekrar dönmeye hiç niyetim yok. kusura bakmayın, seviyenize de inip size yazmam hata oldu. sizi kendi din anlayışınızla başbaşa bırakayım, yalnız bir dost nasihatı değil (sizleri dost olarak göremem herhalde) bi uyarı yapayım size: hangi dine inanırsanız inanın, ama size güzel bir söz söyleyen insanlara böyle adice cevaplar yazıp seviyenizi belli etmeyin, yaptığınız sadece kendinizi ---------etmek olur, ona göre.

 

ÖNCELİKLE ŞUNU SÖYLİYEYİM... SİZ ANLAMAKTAN BEN İSE OKUMAKTAN BAHSETTİM. HAKLISINIZ EVET. YAHU KARDEŞİM OKUMADAN BİR İNSAN NASIL ANLAR ?? BENDEN ÇOK ANLAMASI İÇİN OKUMASI LAZIM?? TABİ SİZ FARKLI BİR --------- ANLADIĞINIZ İÇİN O AYRI BİR MESELE...

MUCİZE demişsin... demek sen hala mucize nin peygamberlere geldiğini bilmiyorsun!! tabi bilmemekte haklısın çünkü siz o müthiş AKLINIZLA peygamberleri bile örnek almıyorsunuz!!

SON OLARAK SORDUĞUM SORULARA AKLINIZ CEVAO VEREMEYECEK DERECE DE YETERSİZ Mİ KALDI YOKSA ????

------- OLAN SENSİN... Kİ SENİN BU HALİNİZE ------ BİLE GÜLER... BAK SENİN İÇİN NE DENİYOR BİLİYOR MUSUN

"----- MUZAAF ------ OLSA SENİN BU YAPTIĞINA KAHKAHA LE GÜLERDİ. İNSANI HAYVANDAN AYIRA FARK; AKIL, FİKİR OLDUĞUNDAN. SENDE DE BUNLAR OLMADIĞINDAN ARANIZDA HİÇ BİR FARK YOK"

HA BU ARADA EĞİTİMİNİZİ SEN VE SENİN GİBİLER KİMDEN ALIYORSA İYİ ALMAMIŞSINIZ... KENDİNİZİ NE ZANNEDİYORSUNUZ... KİMİN AKLINI BULANDIRIP KİMİ KANDIRACAĞINIZI ZANNEDİYORSUNUZ..

VARSA CESARETİNİZ ÇIKIN MEDYA ÖNÜNDE ALİMLERLE SORU-CEVAP ŞEKLİNDE MÜNAZARA EDİNDE GÖRÜN BAK NASIL ---- -----OLUYORSUNUZ!!!!!!!!!!!!!

YÖNETİCİ NOTU :

LÜTFEN FORUM İLKELERİNE RİÂYET EDİNİZ!

Yukarı dön Göster _ubeyde_'s Profil Diğer Mesajlarını Ara: _ubeyde_
 
kursat
Groupie
Groupie


Katılma Tarihi: 24 eylul 2006
Gönderilenler: 56
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı kursat

kader hadislerine baktınızmı özgür irade yok deniyor
Yukarı dön Göster kursat's Profil Diğer Mesajlarını Ara: kursat
 
kursat
Groupie
Groupie


Katılma Tarihi: 24 eylul 2006
Gönderilenler: 56
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı kursat

allahın şekli olduğuda hadislerde geçer
Yukarı dön Göster kursat's Profil Diğer Mesajlarını Ara: kursat
 
kursat
Groupie
Groupie


Katılma Tarihi: 24 eylul 2006
Gönderilenler: 56
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı kursat

özgür irademizin olmadığını anlatan peygamberimizin kaderle ilgili hadislerinden örnekler.

SAHİH-İ MÜSLİM isimli hadîs kitabının "KADER" bahsinde bize nakletmiş olduğu Rasûlullah salla’llâhu aleyhi ve sellem’in açıklamalarına idrâklarımızı yöneltelim.
Ebu’l-Esved ed-Dieliyy şöyle dedi:
İmran ibn Husayn radıya’llâhu anh bir gün bana şöyle sordu:
-İnsanların yapmakta oldukları ve emek çekip didindikleri şeye ne dersin?.. Kendilerine hüküm olunan ve sebkât etmiş bulunan kaderden, kendilerine gelip geçen bir şey midir?.. Yahudi Nebilerinin getirdiği şeylerden olup da kendilerini karşılayacak ve aleyhlerine delil sâbit oluveren şeylerden midir?..
-Hayır!.. (karşılacakları tesadüfî işler değil). Lâkin, geçmişte kendilerine yazılan ve kendilerine gelip çatan bir şeydir!.. dedim.
Bunun üzerine İmran bin Husayn sordu:
- Öyle ise bu insanlara ZULÜM olmuyor mu?..
Bu sözden şiddetle korktum ve şöyle dedim:
-                                               Her şey Allah'ın mahlûkudur ve elinin mülküdür!..
 
-O YAPTIKLARINDAN MES'ÛL OLMAZ; FAKAT ONLAR MES'ÛL OLURLAR!.." (Enbiya-23)
 
-Allah sana merhamet buyursun!.. Ben sana sorduğum şeylerle ancak senin aklını imtihan etmek istedim. Müzeyn kabilesinden iki kişi Rasûlullah’ın yanına geldiler ve şöyle sordular:
-Yâ Rasûlullah!.. İnsanların bugün yapmakta oldukları ve emek çekip didine geldikleri şeye ne buyurursun?.. Bu üzerlerine hüküm edilen ve önceden yazılan bir kaderden olarak, kendilerine isabet eden bir şey midir?.. Yahud, peygamberlerinin getirdiği ve üzerlerine hüccet sâbit olan şeylerden olarak, kendilerinin karşılayacakları şeyler içinde midir?..
Rasûlullah sallallâhu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:
 
-Hayır!.. Bu ikinci şekil değil!.. ÜZERLERİNE HÜKÜM OLUNAN VE KENDİLERİNE GELEN BİR ŞEYDİR (kaderdir). Azîz ve Celîl olan Allâh’ın kitabında bunun tasdiki şu âyettir:
 
-HER BİR NEFSE VE ONU DÜZENLEYENE, SONRA DA ONA HEM KÖTÜLÜĞÜ, HEM KORUNMASINI İLHAM EDENE. (Şems-7/8)
 
-Câbir radıyallâhu anh şöyle dedi:
Surûkatubnu Mâlik ibn Cu'şûm geldi ve şöyle sordu:
- Yâ Rasûlullah!.. Bize DİNİMİZİN ASLINI BEYAN ET!.. Bugünkü amel neyin içindedir?.. Bunun bilgisine nisbetle, biz sanki, şimdi yaratılmış gibiyiz. Bugünün ameli, kalemlerin yazıp da kuruduğu, takdirlerin cereyan ettiği işler içinde midir?.. Yoksa karşılaşacağımız işler içinde midir?
Rasûlullah sallallâhu aleyhi ve sellem:
 
-Hayır!.. Bugün ki iş, yeniden oluşacak işler içinde değildir!.. Fakat kalemlerin yazıp kuruduğu, takdirlerin cereyan etmiş olduğu işler içindedir!.. Buyurdu.
 
Surâka bu defa sordu:
- Öyle ise amel ne için?..
Züheyr dedi ki: Bundan sonra Ebu Zübeyr anlamadığım bir şey konuştu; ben ne dedi, diye sordum:
 
-Amel ediniz, çünkü herkese kolaylaştırılmıştır!." buyurdu.
 
-Abdullahibn Mes’ud radıya’llâhu anh şöyle dedi:
Bize dâima doğru söyleyen ve kendisine de doğru bildirilen Rasûlullah salla’llâhu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:
 
- Sizin birinizin ana-baba maddeleri 40 gün anasının karnında toplanır. Sonra o maddeler o kadar zaman içinde katı bir kan pihtisi halini alır. Sonra yine o kadar zaman içerisinde bir çiğnem ete tahavvül eder. (120. günde) ona bir melek gönderilir de bu melek ona ruhu nefheder. Ve melek dört kelime ile yani rızkını, ecelini, amelini, said ve şakî olduğunu yazmakla emrolunur.
Kendisinden başka Hak ilâh olmayan Allah’a yemin ederim ki: sizden biriniz cennet ehlinin ameliyle amel etmekte devam eder. Nihayet kendisi ile Cennet arasında bir zirâ’dan başka mesafe kalmaz!.. Bu sırada yazı o kişinin önüne geçer!.. Bu defa o kişi cehennem ehlinin ameliyle âmel etmeye devam eder.
Ve yine sizden biriniz Cehennem ehlinin ameliyle âmel eder, nihayet kendisiyle cehennem arasında ancak bir zirâ' mesafe kalır. Bu sırada yazı önüne geçer!.. Bu defa da o kimse cennet ehlinin ameliyle amel eder ve cennete girer!.’
Enes İbn Mâlik radıya’llâhu anh şu hadîs- Rasûlullah'a bağladı:
Rasûlullah şöyle buyurmuştur:
 
-Şüphesiz Azîz ve Celîl olan Allah rahime bir melek tevkil etmiştir.
-Melek, "Ey rabbım bir nutfedir; ey rabbım bir kan pıhtısıdır; ey rabbım bir çiğnem ettir" der. Allah bir mahlûk hükmedip yaratmak istediğinde Melek,
"ey rabbım erkek midir yahud dişi midir; şakî midir yahud saîd midir; rızkı nedir; ecelî nedir," sorularını sorar. BUNLAR ANASININ KARNINDA İKEN BÖYLECE YAZILIR!.."
 
-Hazreti Ali Radıyallâhu anh şöyle anlattı:
Biz bir defasında Bâki-ül Garkad mezarlığında bir cenazede bulunduk. Rasûlullah sallallâhu aleyhi ve sellem yanımıza gelip oturdu. Biz de etrafına oturduk. Rasûlullah’ın beraberinde bir âsâ vardı. Rasûlullah başını eğdi ve düşünceli bir halde elindeki âsâ ile yere vurup dürtüştürmeye, çizgiler ve izler meydana getirmeye başladı. Sonra:
 
-Sizden hiçbir kişi ve yaratılmış hiçbir nefis müstesna olmamak üzere, muhakkak cennetteki ve cehennemdeki yerine Allah yazmıştır!.. Ve herkesin şakî veya saîd olduğu muhakkak yazılmıştır!..
 
Buyurdu. Bunun üzerine sahabîlerden bir kimse şöyle sordu:
-Ya Rasûlullah, öyle ise bizler âmeli terkedip, bu yazımız üzerine kalalım mı?..
Rasûlullah şöyle buyurdu:
 
-Saîd olan kimse, saâdet ehlinin ameline ulaşacaktır. Şakî olan kimse de, şekâvet ehlinin âmeline ulaşacaktır. Sizler âmel edip çalışın!.. Çünki herkese kolaylaştırılmıştır!.. Sâid olan Saâdet ehlinin ameline KOLAYLAŞTIRILIR, şakî olan da şekâvet ehlinin AMELİNE KOLAYLAŞTIRILIR.
 
Sonra Rasûlullah şu âyetleri okudu:
 
-BUNDAN SONRA KİM VERİR VE SAKINIRSA, O en güzeli de tasdik ederse, biz de onu en kolaya hazırlarız. Ama kim cimrilik eder, kendisini müstağni görür en güzeli olan sayarsa, biz de onu en güç olan için hazırlayacağız" (Leyl- 5/10)
 
İmran İbn Husayn radıya’llâhu anh şöyle dedi:
Bir kimse tarafından şöyle soruldu:
-Ya Rasûlullah, cennet ehli ateş ehlinden (ayırdedilip) bilindi mi?..
Rasûlullah salla’llâhu aleyhi ve sellem:
 
-                                               Evet!..
 
Yine o zât tarafından:
- Öyle ise âmel edenler niye böyle çalışıp duruyorlar?.. denildi.
Rasûlullah salla’llâhu aleyhi ve sellem:
 
-Herkes niçin yaratıldı ise, onun yolları kendisine kolaylaştırılmıştır!..
 
Ebû Hüreyre radıya’llâhu anh, Rasûlullah salla’llâhu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu, dedi:
 
- Hakikaten öyle adam vardır ki; uzun zaman cennet ehlinin amelini işler; sonra onun bu yaptıkları, ateş ehlinin ameli ile son bulup, mühürlenir. Kezâ kişi uzun   zamanateş ehlinin amelini işler; sonra da onun bu âmeli cennet   ehlinin ameliyle son  bulup, mühürlenir!..
 
Sehl İbn Sâ’d es Saidiyy radıya’llâhu anh der ki; Rasûlullah salla’llâhu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:
 
-Hakikaten öyle adam vardır ki, insanlara zâhir olan halleri ile muhakkak cennet ehli ameli yapar!.. Halbuki kendisi ateş ehlindendir!.. Ve yine öyle adam vardır ki insanlara görünüşte mutlak ateş ehlinin amelini işler, halbuki kendisi cennet ehlindendir!..
 
Tâvûs şöyle dedi:
Ben Rasûlullah’ın sahabîlerinden birçok insanlara eriştim. Onlar "HER ŞEY KADER İLEDİR" diyorlardı. Ben Abdullah ibn Ömer radıyallâhu anhdan şöyle işittim:
"Rasûlullah sallallâhu aleyhi ve sellem buyurdu ki:
 
-HER ŞEY KADER İLEDİR!.. HATTÂ ÂCİZLİK İLE ZEKÂ VE BECERİKLİLİK BİLE!.. Yahud BECERİKLİLİK ve ZEKÂ İLE ÂCİZLİK BİLE.
 
İbn Abbas radıyallâhu anh şöyle anlatıyor:
Ebû Hureyre'nin, Rasûlullah sallallâhu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu, diyerek, rivayet ettiği şu hadîstekinden daha küçük, günaha benzer hiçbir şey görmedim!..
Rasûlullah sallallâhu aleyhi ve sellem şöyle buyurmuştur:
 
-Allah âdemoğluna zinâdan nasibini takdir etmiştir!.. Hiç şüphesiz âdemoğlu takdir edilmiş olan bu âkıbete erişecektir!..
İmdî göz zinâsı bakmak, dil zinâsı konuşmaktır. Nefis temennî eder ve iştahlanır.
Tenâsül uzvu ise bu organların hepsinin arzularını ya gerçekleştirir, yahud yalanlar. (Buharî-Tecrid-2132)
 
Ubeyy ibn Kâ’b radıya’llâhu anh şöyle dedi:
Rasûlullah salla’llâhu aleyhi ve sellem buyurdu:
 
-Hızır’ın öldürmüş olduğu çocuk, KÂFİR OLARAK tabiatlandırılmıştır! Eğer yaşasaydı, muhakkak ana ve babasını azgınlık, tecavüz ve kâfirlikle sarıp bürüyecekti!..
 
Aişe r.a. şöyle demiştir:
"Bir küçük çocuk öldü. Ben de:
- Ne mutlu ona, cennet serçelerinden bir serçe! dedim.  
Rasûlullah (salla'llâhu aleyhi ve sellem):
 
- Bilmiyor musun ki, ALLAH cennet ve cehennemi yarattı; birincisi için bir takım insanlar yarattığı gibi,  ikincisi için de bir takım insanlar yarattı.
Bir  diğer nakilde;
- ALLAH cennet için bir takım insanlar yarattı ve bunlar babalarının omurga kemiğinde iken daha cennetlik yaptı. Cehennem için de bir takım insanlar yarattı ve bunları da babalarının omurga kemiğinde iken (daha) yarattı...          (Müslim- Ebu Davud)
Aişe r.a. şöyle demiştir:
-Ya Rasûlullah müminlerin küçük yaşta ölmüş olan çocuklarının (âhiretteki durumu) nedir? diye sordum.
-Onlar babalarındandır ,buyurdu.
-Hiç bir amel yapmadan nasıl olur? dedim.
-Onların ne amel işleyeceklerini ALLAH en iyi bilir, buyurdu.
-Ya Rasûlullah, ya müşriklerin küçük çocuklarının durumu ne olacak? diye sordum
    -Onlar da babalarına bağlıdır, buyurdu.
                   -Hiçbir amel işlemeden mi? diye sordum.
-ALLAH onların, yaşasalardı, ne amel işleyeceklerini en iyi
                bilir, buyurdu. (Ebu Davud)
-          
ALLAHû Teâlâ şöyle buyurmuştur:
 
"Bir resul göndermeden hiçbir kavmi helâk eder olmadık!" (İsra sûresi, 15)
 
Yezîd ibn Hürmüz ile Abdurrahman el A’râc dediler ki:
-Biz Ebû Hureyre'den işittik şöyle dedi, Rasûlullah salla'llâhu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:
- Adem ile Musa Aleyhisselâm RABLARI KATINDA birbirlerine karşı delil getirecek tartıştılar. Neticede Adem, Musa'ya HÜCCETLE galebe etti.
Musa:
- Sen Allah'ın kendi eliyle yarattığı; kendi Rûh'undan ruh üflediği; meleklerini secde ettirdiği; cennetinde iskân edip oturttuğu; sonra da yapmış olduğun hatadan dolayı insanları arza indirten Adem misin, diye sordu...
Adem:
- Sen Allah’ın Rasûllükle ve kelâmıyla mümtaz kılıp seçtiği; içinde her şeyin beyânı bulunan levhaları verdiği; ve yavaşça konuşucu olarak seni kendisine yaklaştırdığı Musa'sın!.. Benim yaratılmamdan kaç sene önce Allah'ın Tevrat’ı yazdığını biliyorsun!.. dedi.
Musa:
- 40 yıl önce!..
dedi. Adem:
- Peki, Tevratın içinde, "VE ADEM RABBİNE ÂSİ OLDU da ŞAŞIP KALDI". (Ta-ha:121) âyetini buldun mu?.. diye sordu. Musa dedi:
- Evet buldum..
Adem:
-Öyle ise, Allah’ın beni yaratmasından 40 sene önce, benim yapmamı üzerime takdir ettiği işi yapmamdan dolayı beni azarlayıp, kınıyorsun!.. dedi.
Rasûlullah salla’llâhu aleyhi ve sellem:
- "Böylece Adem, Musa'yı hüccet ile mağlub etmiştir."
Abdullah ibn Amr ibn As radıya’llâhu anh şöyle dedi:
Ben Rasûlullah sallallâhu aleyhi ve sellemden duydum, şöyle buyurdu:
 
-Allah mahlûkâtın KADERLERİNİ semâları ve arzı yaratmasından 50 BİN sene EVVEL YAZMIŞTIR!..
 
Ebû Hureyre radıya’llâhu anh, Rasûlullah salla’llâhu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu, dedi:
 
- Her birinde hayır olmakla beraber, Allah’a göre kuvvetli mü’min zâif mü’minden daha hayırlı ve sevimlidir. Sana yararlı şeyler üzerinde hırs ile çalış, Allah’dan yardım iste acze düşme.
EĞER SANA BİR ŞEY, BİR MÜSİBET GELİP İSABET EDERSE, "KEŞKE ben böyle yapmasaydım, böyle olurdu" deme!.. Fakat,
-Allâh BÖYLE TAKDİR ETMİŞ, O DİLEDİĞİNİ YAPAR!.." de. Zirâ bu "KEŞKE"(...seydim) kelimesi şeytanın amelini açar!..
 
Bu bölümde de SÜNEN-İ TİRMÎZİ isimli Hadîs kitabından gene "Kader" konusundaki bir kısım Hadîs-i şerîfleri naklediyoruz:
Abdullah bin Ömer radıya’llâhu anh’den rivayet edilmiştir:
Ömer radıya’llâhu anh:
-Yâ Rasûlullah. Yapmakta olduğumuz işin, yeni oluşan bir iş, veya bir başlangıç mı olduğu; yoksa önceden tamamlanan bir işde mi çalıştığımız kanâatindesin?..
Rasûlullah salla’llâhu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:
 
-Ey Hattaboğlu, önceden tamamlanan bir işte!.. Herkes kolaylıkla başaracaktır!.. Ne var ki saadet ehlinden olan saadet için çalışacak; şekâvet ehlinden olan da şekâvet için çalışacaktır!
Selman radıyallâhu anhdan rivayet olunmuştur:
Rasûlullah sallallâhu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:
 
-         Kazayı ancak duâ önler; ve ömrü yalnız iyilik artırır!..
 
Ebû Hizâme radıya’llâhu anh rivayet edilmiştir:
Bir adam Rasûlullah’a gelerek sordu:
 
-Yaptırdığımız afsun (okunma)ların, tedavide kullandığımız ilaçların ve tuttuğumuz perhizlerin, Allah’ın kaderinden herhangi bir şeyi önleyeceği görüşünde misin?..
 
-Onlar da Allah’ın kaderindendir!
 
-Ademoğlu, yanıbaşında 99 ölüm olduğu halde sûretlenmiştir!.. Şayet bu ölüm tehlikelerini atlatır ise, ihtiyarlığa düşer ve neticede ölür!..
 
Hazreti Ali radıya’llâhu anh’dan rivayet olmuştur:
 
Kul 4 esas iman etmedikçe mü’min olamaz!.. Allah’dan başka ilâh olmadığına, Benim Rasûlü olup Hak ile gönderdiğine, ölüme ve öldükten sonra yaşamaya ve kadere iman edecek.
 
Câbir bin Abdullah radıya’llâhu anh’den rivayet edilmiştir:
Rasûlullah salla’llâhu aleyhi ve sellem şöyle buyurmuştur:
 
-Bir kul, hayrı ve şerri ile kadere imân etmedikçe; kendisine isabet edenin ondan şaşmasına; kendisine isabet etmeyenin de ona isabet etmesine kesinlik ile imkân olmadığını bilmedikçe; mü’min olmaz!..
 
Abdullah bin Amr radıya’llâhu anh’den rivayet edilmiştir:
Rasûlullah salla’llâhu aleyhi ve sellem elinde iki kitap (tutuyormuşcasına) üzerimize çıka geldi. ve:
 
-Bu kitabın ne olduğunu biliyor musunuz?.. Buyurdu.
 
- Hayır yâ Rasûlullah, ancak bize bildirirsen... dedik.
Bunun üzerine sağ elindeki kitab için.
 
-Bu âlemlerin Rabbından bir kitaptır!.. Cennete gireceklerin adları, baba ve kabilelerinin isimleri, bu kitabda mevcuttur!.. Orada son kişilerine kadar icmâlen yazılmıştır ki, artık onlar kesinlikle artırılmayacak ve eksiltilmeyecektir!..
 
Sonra sol elindeki kitab için de.
 
- Bu da âlemlerin Rabbından bir kitapdır. Cehenneme gireceklerin adları, baba ve kabilelerinin isimleri bu kitabda mevcuttur. Orada son kişilerine kadar icmalen yazılmıştır. Artık onlar asla arttırılmıyacak ve eksiltilmeyecektir!..
 
- Yâ Rasûlullah, durum önceden tamamlanmış ise; o halde amel neye yarar?..
Rasûlullah salla’llâhu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:
 
-Doğru olun ve mutedil davranın. Çünki cennete girecek kişi, her ne amel işlemiş olursa olsun, onun ameli cennet ehlinin ameli ile son bulacaktır!.. Cehenneme girecek kişi de, ne amel işlemiş olursa olsun cehennem ehlinin ameli ile ameline son verecektir!.. Rabbimiz KULLARIN KADERİNİ TAYİN ETMİŞTİR!.. Bir bölük cehennemdedir!..
-          
İbn-i Mes’ûd radıyallâhu anhden:
-Rasûlullah salla’llâhu aleyhi ve sellem bize hutbe irâd ederek:
 
-Hiç bir şey, hiç bir şeye hastalığını bulaştıramaz!..
Bunun üzerine bir a’rabî sordu:
 
- Ya Rasûlullah, haşefesi uyuzlu erkek deveyi ağıla alıyoruz ve sonra bütün develeri uyuz yapıyor!?..
Rasûlullah şöyle buyurdu:
 
- O halde birinci deveyi uyuz yapan kimdir?.. Advâ ve sefer yoktur!.. ALLAH HER NEFSİ YARATMIŞ ONUN HAYATINI, RIZKINI, KARŞILAŞACAKLARINI TAKDİR ETMİŞTİR!
 
Buharî’den. Ebû Hureyre radıya’llâhu anh’dan.
Rasûlullah salla’llâhu aleyhi ve sellem şöyle buyurmuştur:
 
-Hiçbir kişiyi onun güzel işi ve ibâdeti cennete koyamaz!..
 
Bunun üzerine ashabı sordu:
- Seni de mi koymaz Yâ Rasûlullah?..
Resûl-i Ekrem şöyle cevab verdi:
 
-Evet, beni de!.. Allah’ın fazlı ve rahmeti beni kuşattığı için cennete girerim. Bu sebeble ashabım iş ve ibâdetinizde ifrat ve tefritten sakının. Doğru yoldan gidip Allah’a yaklaşınız. Sakın hiç biriniz ölümü temenni etmesin!..
Çünki o, hayır sahibi ise, hayrını arttırması umulur; günâhkâr ise tevbe ederek ölmesi beklenebilir.(Tecrid-1918)
-          
Abdullah bir Amr radıya’llâhu anh’den rivayet olunmuştur:
Rasûlullah sallallâhu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:
 
- Muhakkak yüce Allah yarattıklarını bir karanlık içinde yarattı. Sonra onlara nurundan saçtı!.. Bu nurdan nasibini alan kimse hidâyete erdi!.. Nasibini alamayan da delâlete saptı!.. Bunun için ALLAH'IN İLMİNE GÖRE KALEM KURUDU!.. (Tırmizi-2780)
 
Zeyd bin Sâbit radıya’llâhu anh şöyle dedi:
Ben Rasûlullah salla’llâhu aleyhi ve sellem’den duydum şöyle buyurdu:
 
- Eğer Allah sahibi olduğu göklerin halkını ve yerin halkını azâblandırsa idi, onlara zulmetmeden azâb vermiş olurdu!..
Eğer, onlara merhamet etse idi, Allâh’ın rahmeti onlar için, kendileri için işledikleri âmellerinin karşılığından daha hayırlı olurdu.
Ve eğer senin, Uhud Dağı kadar altının olup, hepsini Allah yolunda harcamış olsaydın; Sen, kaderin hepsine inanmadıkça ve SENİN BAŞINA GELMİŞ OLAN ŞEYLERİN GELMEMESİNİN MÜMKÜN OLMADIĞINI; ve başına gelmemiş olan şeylerin de gelmesine imkân olmadığını bilmedikçe (kabul olmazdı). Kezâ anlatılan bu inançtan başka bir akîde üzerine ölürsen şüphesiz cehenneme gireceğini kesin olarak bilmedikçe, senden kabul edilmezdi. (İbn-i Mâceh-Mukaddime)
 
Süraka bin Cü’şum radıya’llâhu anh’den rivayet edildiğine göre, kendisi şöyle demiştir:
Ben Rasûli Ekrem sallallâhu aleyhi ve selleme dedim ki:
 
-Yâ Rasûlullah!.. AMEL, kaderleri çizen kalemin yazdığı mukadderâtın cümlesinde mi ki, artık kalem onun işini tamamlamış ve kurumuştur?.. Yoksa AMEL, (için geçmişte bir kader sözkonusu olmayıp) istikbalde takınacağı tavra göre mi?..
Rasûlullah sallallâhu aleyhi ve sellem buyurdu:
 
-FİİLİN, kader ile tesbit edilmiş olan mukadderâttan olup, kâlemin yazıp kuruduğu hususlar içindedir!.. Herkes ne için yaratıldı ise ona müyesser kılınır!.. (İbn-i Mâce Mukaddime)
 
«Tâvûs şöyle anlattı:
Ben Rasûlullahın (salla'llâhu aleyhi ve sellem) sahabîlerinden bir çok insanlara eriştim... Onlar, «HER ŞEY KADER İLEDİR» diyorlardı..
Ben, Abdullah İbni ÖMER'den şöyle işittim: Rasûlullah (salla'llâhu aleyhi ve sellem) buyurdu;
 
«HER ŞEY KADER İLEDİR!.. Hattâ, âcizlik ile zekâ ve beceriklilik bile!..»
 
Abdullah b. Amr r.a. söylemiştir:
Rasûlulah (salla'llâhu aleyhi ve sellem)'i işittim, şöyle diyordu:
 
-Muhakkak yüce ALLAH yarattıklarını (önce) bir karanlık içinde yarattı; sonra onlara nurundan saçtı!
Bu nurdan nasibini alan kimse hidâyete erdi !..  Nasibini alamayan da dalâlete saptı!.
Bunun için, "ALLAH'ın ilmine göre kalem kurudu!..  yani işlerin takdiri son bulmuş ve kalemin yazacağı bir şey kalmamıştır." derim.  Tırmizî (İmam b. Hasan senetle)
 
Ebu Hüreyre r.a. şöyle demiştir:
Rasûlullah (salla'llâhu aleyhi ve sellem) bize çıkageldi. Biz, kader hakkında münakaşa ediyorduk. O kadar kızdı ki, yüzü kıpkırmızı oldu. Sanki yanaklarına nar suyu sıkılmıştı. Ve:
 
-Bununla mı emr olundunuz, bununla mı ben size gönderildim. Sizden önceki ümmetler ancak bu mesele hakkında münakaşaya giriştikleri vakit, helâk oldular. Yemin ediyorum, bu hususta nizâ etmemeniz için, yemin ediyorum size! buyurdu.   (Tırmizî)
Cabir r.a. den:
Rasûlullah  (salla'llâhu aleyhi ve sellem) şöyle buyurmuştur:
 
-Kadere, hayrına ve şerrine iman etmedikçe, başına gelenin asla şaşmayacağına, başına gelmemesi mukadder olanın da asla gelmeyeceğini bilmedikçe, hiç bir kul iman etmiş sayılmayacaktır.  (Tırmizi)
Aişe r.a.'den:
Rasûlullah  (salla'llâhu aleyhi ve sellem) şöyle buyurmuştur:
 
-Lânet ettiğim altı kişi vardır ki, onlara ALLAH ve gelmiş geçmiş her Nebi ve Rasûl  lânet etmiştir. Bunlar:
ALLAH'ın kitabına ilâve yapan, kaderi tasdik etmeyen, ALLAH'ın zelil kıldığı (günahkârları) yükseltmek, aziz kıldığı (sâlih) kulları alçaltmak için ceberut ile insanların başına musallat olan, Mekke hareminde yasak olanı işleyen, Ehl-i beytime zulm eden, bir de sünnetimi terk eden kişidir. (Tirmizi)
 
Ümmü Habibe r.a.:
-Ey ALLAH'ım, bana uzun ömür vermek suretiyle beni zevcim Rasûlullah'tan babam Ebu Süfyan'dan ve kardeşim Muaviye'den faydalandır!.dedi.
Rasûlullah (salla'llâhu aleyhi ve sellem) kendisine:
 
-Sen ALLAH'tan kesinleşmiş eceller ve zarûri olan bir takım şeyler ve taksim edilmiş rızıklar hakkında bir takım talepte bulundun ki; ALLAH onlardan hiçbirini ne vakitten önceye alır, ne de sonraya bırakır!.. Eğer, ALLAH'tan seni Cehennem'deki azabtan ve kabirdeki azabtan kurtarmasının isteseydin senin için daha hayırlı olurdu... buyurdu.
 
Bunun üzerine bir adam:
-Ya Rasûlullah, şu maymunlar ve hınzırlar, (hani şu azap maksadıyla insanların) çevrildiği maymunlar ve hınzırlardan mıdır?.. Diye sordu.
Rasûlulah  (salla'llâhu aleyhi ve sellem) şöyle cevap verdi:
-Muhakkak ki, yüce ALLAH hiç bir kavmi helâk veya azaba çarpmadı ki, sonra onların neslini devam ettirsin. Bugünkü maymunlar ve hınzırlar, önceden mevcuttular.                                         (Müslim)
Enes r.a. şöyle demiştir:
Rasûlullah (salla'llâhu aleyhi ve sellem) sık, sık:
- Ey kalbleri çeviren ALLAH, kalbimi dinin üzerine sabit kıl! diye dua ederdi.      
Biz de kendisine:
-Ya Rasûlullah, sana ve getirdiklerine iman ettik, bizim için (hâlâ) korkuyor musun? diye sorduk.
 
-Evet, çünkü kalbler, ALLAH'ın parmaklarından ikisinin arasındadır; dilediği gibi onları çevirir, buyurdu.               (Tırmizî)
 
Müslim'in lafzı şöyledir:
-İnsan oğullarının kalblerinin hepsi bir tek kalp gibi, Rahman olan ALLAH'dan iki parmağı arasındadır; dilediği gibi onu çevirir
Ebu Hüreyre r.a. den:
 Rasûlullah (salla'llâhu aleyhi ve sellem) şöyle buyurmuştur:
 
"Her doğan, ancak fıtrat dini üzerine doğar; sonra ana ve babası onu yahudi ve hırıstiyan ve mecusi yaparlar.
Tıpkı bütün uzuvları tamam olarak hayvan yavrusunu dünyaya getirdiği gibi; siz o yavruda bir eksiklik görür müsünüz?!
 
Sonra Ebu Hüreyre (r.a.):
 
İsterseniz "Yüzünü ALLAH'ın o fıtratına çevir ki insanları, o fıtrat üzerine yaratmıştır. "(Rum, 30) meâlindeki âyeti okuyunuz dedi.   (Buhari, Müslim, Ebu Davud- Tırmizî)
Cennetteki uzun boylu adam, İbrahim a.s.'dır. Etrafındaki çocuklara gelince, onlar fıtrat üzerine ölen her çocuktur.
Müslümanlardan biri:
- Ya Rasûlullah, müşriklerin de küçük çocukları buna da dahil mi? diye sordu.
 Rasûlullah (salla'llâhu aleyhi ve sellem):
 
- Evet müşriklerin de çocukları, buyurdu.     (Buhari)
 
Ebu Hüreyre r.a. den:
" Rasûlullah (salla'llâhu aleyhi ve sellem)’a  müşriklerin küçük yaştaki çocukları hakkında (âhiretteki durumları nedir? diye) sordular. Rasûlullah (salla'llâhu aleyhi ve sellem):
 
-Onların (çocukken ölmeselerdi) ne amel işleyeceklerini ALLAH en iyi bilir, buyurdu.      (Buhari, Müslim Tırmizî)
 
Enes r.a.'den:
Adamın biri:
-Ya Rasûlullah, babam nerededir? diye sordu. Rasûlullah (salla'llâhu aleyhi ve sellem):
-Baban cehennemdedir,
 
diye cevap verdi. Soruyu soran adam gidince, Rasûlullah (salla'llâhu aleyhi ve sellem):
 
-Benim babam ile senin baban ateştedirler, buyurdu       (Ebu Davud)
-          
Zeyd b. Sabit r.a. şöyle demiştir:
" Rasûlullah (sallallâhu aleyhi ve sellem) Neccar oğullarına ait bir bahçede, devesi üzerinde iken, biz de yanında bulunuyorduk. Deve birdenbire ürküp kaçtı.. Nerdeyse Rasûlullah (salla'llâhu aleyhi ve sellem)'i üzerinden atacaktı. Birden orada altı, yahut beş veya dört kabir bulunduğu anlaşıldı. Rasûlullah (salla'llâhu aleyhi ve sellem):
 
-Bu kâbir sahiplerini bilen var mı? diye sordu. Bir adam:
-Ben bilirim, dedi.
Rasûlullah (salla'llâhu aleyhi ve sellem):
 
-Bunlar ne zaman öldüler? dedi. Adam:
 
-Şirk hâlinde iken öldüler, diye cevap verdi. Rasûlullah (salla'llâhu aleyhi ve sellem):
 
-Bu Muhammed ümmeti kabirlerinde sorguya tabiî tutulur (fitne ve azaba duçar olurlar); ölülerinizi gömmekten çekineceğinizden korkmasam, şu kabirlerden işittiğim azabı, ALLAH'ın size de işittirmesini dua ederdim,  buyurdu.     (Müslim, Nesei)
 
Sehl r.a.'den:
"Müslümanların büyük zengin ve yardımcılarından bir adam, peygamber (salla'llâhu aleyhi ve sellem) ile birlikte iştirak ettiği bir savaşta, Rasûlullah (salla'llâhu aleyhi ve sellem) kendisine baktı ve:
 
-Kim cehennemlik bir adam görmek istiyorsa, şu adama baksın!.. dedi.
 
Bunun üzerine cemaattan biri, zenginin peşine düştü. Bu, o hâli ile müşriklere en şiddetli bir şekilde saldıranlardan biri idi. Nihayet yaralandı. Daha çabuk ölmeyi arzu ettiği için, kılıcının ucunu iki memesi arasına dayadı ve vucüdunun bütün ağırlığı ile kılıca yüklenince kılınç (sırtından) iki omuzu arasından çıktı (bu suretle intihar etti.)
Bunu gören o adam, koşarak Rasûlullah (salla'llâhu aleyhi ve sellem)'in yanına geldi ve:
-Senin gerçekten ALLAH'ın Rasûlu olduğuna şehadet ederim. (Yani bu adam hakkında verdiğin haber doğru çıktı) dedi. Rasûlullah (salla'llâhu aleyhi ve sellem):
-Ne oldu? dedi. Adam:
-Filan kişi için; Kim cehennemlik olan bir adamı görmek isterse, şu adama baksın, buyurdun. Halbuki bu adam Müslümanlara en çok yardım edenlerimizden biri idi. (Sen söyleyince) bu adamın (göründüğü gibi) böyle (yani bu hâli üzerine) ölmeyeceğini anlamıştım. Adam yaralanınca, hemen ölmek istedi ve kendini öldürdü. Bunun üzerine Rasûlullah (salla'llâhu aleyhi ve sellem):
 
-Muhakkak ki kul, (ALLAH'ın ilminde) Cennet ehlinden olduğu halde cehennemliklerin yaptığı işleri yapar. Cehennem ehlinden olduğu halde de cennetliklerin amellerini yapar. Amellerde itibar, insanların ömrünün sonlarında yaptığı amelleredir, buyurdu. (Buhari)
İmran bin Husayn radıyALLAHu anhten rivayete göre, şöyle demiştir:
Bir kere Resûlü Ekrem'e bir kimse (İmranın kendisi) şöyle sordu:
-Ya Rasûlullah, Ehli Cennet, cehennemliklerden (ALLAH'ın kaza ve kaderiyle) bilinir, (ayırd edilir) mi?
Rasûlullah:
- Evet, ayırdedilir!..
-Öyle ise (cennetlik, cehennemlik ezelde belli olduğuna göre) hayır işliyenler ibadet edenler niçin işlemeli?
Rasûlullah buyurdu ki;
-Herkes niçin yaradıldıysa onu işler, kendisi için (ezelde) ne müyesser kılındıysa onu yapar... Buyurdu.    (BUHARİ-Tecrid 2062.)
 
Ebu Hüreyre radıyALLAHu anhten rivayete göre Rasûlullah
(salla'llâhu aleyhi ve sellem) şöyle buyurmuştur:
-Ademoğluna nezri (adağı) tahmin etmediği bir şeyi getirmez. Lâkin ALLAH'ın takdiridir ki; Ademoğlunu sürükler. Ben bir şeyin (verilmesini) oranlarım. Bu takdirimle o şeyi (o malı) cimriden çıkarmak isterim.  (BUHARİ-Tecrid 2066)
 
"Biliniz ki muhakkak ALLAH kişi ile kalbinin arasına hail olur ve her halde siz onun divanında haşrolacaksınız"   (Enfal sûresi: 24)
 
Sahih-i Müslim isimli kitapta, Ebu Hureyre'nin naklettiğine göre; Hz. Rasûlullah aleyhisselam şöyle anlatmıştır:
"Adem ile Musa aleyhisselam rableri katında birbirlerine karşı deliller ortaya koymak suretiyle tartıştılar. Ve neticede Adem delil gücüyle Musa'ya galebe çaldı.
Musa dedi ki;
- Sen ALLAH'ın kendi eliyle yarattığı; kendi ruhundan, ruh nefh ettiği; meleklerini secde ettirdiği; cennetine yerleştirdiği ve sonra da yaptığı hatadan dolayı bütün insanları indirten Adem değil misin?
Diye hitap etti. Bunun üzerine Adem aleyhisselam da Musa'ya cevap veriyor.
-Sen ALLAH'ın Rasûllüğü ve kelamıyla mümtaz kılıp seçtiği; içinde herşeyin açıklaması bulunan levhâlârı verdiği; sessizce konuşucu olarak kendine seçtiği Musa'sın!. Benim yaratılmamdan kaç sene evvel ALLAH'ın Tevrat'ı yazdığını biliyorsun...?
Musa aleyhisselam cevap verdi.
-Kırk sene evvel !...
Adem dedi ki;
-Peki Tevrat'ın içinde, "VE ADEM RABBİNE ÂSİ OLDU DA ŞAŞIP KALDI." (TaHa-120) âyetini buldun mu?... Tevrat'ta böyle bir ayet yazılı mıydı?
- Evet ! dedi Musa a.s.
Adem;
-ALLAH'ın, beni yaratmasından kırk sene evvel, benim yapmamı üzerime takdir buyurduğu bir işi yapmamdan dolayı, beni nasıl azarlayıp, kınayabiliyorsun.
Rasûlullah aleyhisselam devam ediyor;
 -Böylece, Adem, Musa'ya delil gücüyle galebe çaldı."

Bu konuda bilgilenmek isteyen, Hz. Ömer radıyallahuanh bir gün Rasûlullah efendimizle otururken soruyor.
-Ya Rasûlullah, yapmakta olduğumuz işin, şu anda oluşmakta olan, yani bir işin başlangıç hali mi, yoksa önceden tamamlanmış, takdir olmuş bir iş mi olduğu, hususunda ne buyuruyorsun?...
Burada Hz. Ömer'in sormak istediği husus şu...
Yani biz, önceden hakkımızda takdir edilmiş olan, yazılmış, olmuş bitmiş bir işi mi yapmaktayız; yoksa, şu anda işler oluşup geliyor... Bizim hakkımızda böyle bir takdir yok; kendi bağımsız irademizle kendi gücümüzle, kendi varlığımızla mı bir şeyler meydana getiriyoruz?...
Rasûlullah aleyhisselam cevap veriyor.
"-Ey, Hattapoğlu önceden tamamlanmış olan bir işin üzerinesin!...
Herkes kolaylıkla başaracaktır!... Ne var ki, saadet ehli olan saadet işine çalışacak, şekavet ehlinden olan da şekavete yönelik fiiller meydana getirecektir!."


Ebu Hureyre'nin nakline göre Hz. Rasûlullah şöyle buyurmuştur;
"HER BİRİNDE HAYIR OLMAKLA BİRLİKTE ALLAH'A GÖRE KUVVETLİ MÜMİN, ZAYIF MÜMİNDEN DAHA SEVİMLİ VE HAYIRLIDIR.
SANA YARARLI OLAN ŞEYLER ÜZERİNDE HIRSLA ÇALIŞ. ALLAH'TAN YARDIMiSTE VE ACZE DÜŞME.<O:P</O:P
EĞER SANA BİR OLAYiSABET EDERSE; BU HOŞUNA GİTMEYEN OLAY DOLAYISIYLA,
-KEŞKE BEN BÖYLE YAPMASAYDIM, BÖYLE OLURDU !..
DEME...
-ALLAH BÖYLE TAKDİR ETMİŞ O DİLEDİĞİNİ YAPAR; DE... ZİRA KEŞKE KAVRAMI ŞEYTAN AMELİNE YOL AÇAR."

not: Daha başka da vardır kader hadisleri, onları görmek için google'ye "kader hadisleri" diye yazın ve görün. Hepsinde özgür irademizin olmadığı anlatılır. özgür iradeyi savunanların işine gelmediği için bu hadislerden laf açmazlar.





Yukarı dön Göster kursat's Profil Diğer Mesajlarını Ara: kursat
 
_ubeyde_
Yeni Uye
Yeni Uye


Katılma Tarihi: 03 mart 2010
Yer: Turkiye
Gönderilenler: 7
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı _ubeyde_

kursat denen şahıs...... siz peygamberi bile kabul etmiyorsunuz.....

1) senin gibiler namaz kılıyor mu?

2) eğer kılıyorsanız ki eğer MÜSLÜMAN OLDUĞUNUZU VE KURANI AKLINIZ İLE ANLAYABİECEĞİNİZİ İDDAA EDİYORSUNUZ NASIL NAMAZ KILIYORSUNUZ PEYGAMBERİZİ ÖRNEK ALMADAN???

3) EĞER PEYGAMBERİMİZİ ÖRNEK ALIYORSANIZ NİÇİN HADİSLERE İNANMIYORSUNUZ?

4) O MÜTHİŞ VE ZEKA FIŞKIRAN AKLINIZ İLE HALA SORDUĞUM AMA CEVABINI VERMEKTE ACİZ VE ÇARESİZ KALDIĞINIZ SORUYA YANİ KURANIN ALLAHTAN GELDİĞİNE AKLINIZ İLE NASIL CEVAP VERİYORSUNUZ?

5) ACABA KENDİNİZİ KAÇ KURUŞA SATTINIZ DA İNSANLARIN AKLINI BULANDIRMAYA ÇALIŞIYORSUNUZ Kİ BUNU BAŞARAMAYACAKSINIZ ÇÜNKÜ BU DİNE HAKKIYLA HİZMET EDEN O KADAR ALİM VE EVLİYAMIZ OLDUĞU SÜRECE SİZ ANCAK HAVANIZI ALIRSINIZ?

6) SAİD NURSİ KADERİ İNKAR ETMİŞ DİYORSUNUZ PEKİ SAİD NURSİNİN KİTAPLARINDAKİ SORULARIN KAÇ TANESİNİ CEVAPLAYABİLECEK AKLINIZ VAR?

.........SORULARIMA AKLINIZLA CEVAP VERİN ONDAN SONRA İSLAM ALİMLERİNİ ELEŞTİRİN.... BOŞ TENEKE GİBİ SANAL ALEMDE ZIRVALAMAYIN.... ÇIKIN BİR MEDYA DA BİR TV KANALINDA HERHANGİ BİR CAMİ İMAMI İLE MÜNAZARAYA GİRECEK CESARETİNİZ VE AKLINIZA GÜVENİYORSANIZ ÇIKIN DA GÖRELİM... O ZAMAN BENDE SİZİN PEŞİNİZDEN GELECEM SÖZ.....

 

 

 

 

 

 

 

Yukarı dön Göster _ubeyde_'s Profil Diğer Mesajlarını Ara: _ubeyde_
 
kursat
Groupie
Groupie


Katılma Tarihi: 24 eylul 2006
Gönderilenler: 56
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı kursat

http://www.dailymotion.com/kursatotcu/1
vidyolarım burada. imtihanda değiliz adlı vidyoda said nursinin göremediği inceliği anlattım "ilim maluma tabidir" meselesi.
medyaya çıkmak bende istiyom ancak becerik yok o konularda bende.
Yukarı dön Göster kursat's Profil Diğer Mesajlarını Ara: kursat
 
Guests
Guest Group
Guest Group


Katılma Tarihi: 01 ekim 2003
Gönderilenler: -259
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı Guests

Merhaba Ubeyde arkadaşım,

Senden rica etsem, bana öyle bir program ayarlayabilir misin? Her türlü konuyu konuşur, tartışırız inşaallah...mesela ben kabeye put diyorum, bunu da tartışırız....

Hemen STV de çalışan abilerle haberleş....ben bekliyorum...

Benim onlara soracağım sorulara da hazırlıklı olsunlar...

Örneğin :

1. Faizi kar payı adı altında pazarlayınca, şirin mi gözüküyor.

2. Reklamlarında neden seçici davranmıyorlar? Bu çelişki değil midir? Yoksa Âllah'ın yanında paraya da mı tapıyorlar.

Şimdilik bu kadar yeter, diğerlerini programda sorarız inşallah....

Selam müminleredir...

Yukarı dön Göster Guests's Profil Diğer Mesajlarını Ara: Guests
 
_ubeyde_
Yeni Uye
Yeni Uye


Katılma Tarihi: 03 mart 2010
Yer: Turkiye
Gönderilenler: 7
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı _ubeyde_

hayrullahmeral YAZDI :
Merhaba Ubeyde arkadaşım,

Senden rica etsem, bana öyle bir program ayarlayabilir misin? Her türlü konuyu konuşur, tartışırız inşaallah...mesela ben kabeye put diyorum, bunu da tartışırız....

Hemen STV de çalışan abilerle haberleş....ben bekliyorum...

Benim onlara soracağım sorulara da hazırlıklı olsunlar...

Örneğin :

1. Faizi kar payı adı altında pazarlayınca, şirin mi gözüküyor.

2. Reklamlarında neden seçici davranmıyorlar? Bu çelişki değil midir? Yoksa Âllah'ın yanında paraya da mı tapıyorlar.

Şimdilik bu kadar yeter, diğerlerini programda sorarız inşallah....

Selam müminleredir...

1..ÖNCELİKLE NE STV Yİ NE DE ORDAKİ ABİ DEDİĞİN ŞAHISLARLA HİÇ BİR ALAKAM YOK. OLMAZ DA ZATEN. FAİZDEN TUT REKLAMLARA KADAR ONLARIN YAPTIKLARINI BEN DE SAVUNMUYORUM ZATEN...

2..SİZ HANİ AKIL DİYORSUNUZ YA O AKLINIZ KURANIN ALLAHTAN GELDİĞİNİ NASIL ANLIYOR KENDİNİZİ NASIL İNANDIRIYORSUNUZ ONU SORUYORUM AMA MAALESEF HİÇ BİRİNİZ SORDUĞUM SORULARA CEVAP VERMİYOR VE O AKLINIZ BURADA ACİZ KALIYOR..!!!

3.. MÜSLÜMAN İSENİZ EĞER NAMAZ KILMANIZ GEREKİR O ZAMAN NASIL NAMAZ KILIYORSUNUZ PEYGAMBERİ VE HADİSLERİ DİKKATE ALMADAN..!!

4..İSLAMİYETE HİZMET ETMİŞ O KADAR ALİME LAF ATIYORSUNUZ DA SİZLER NE YAPTINIZ ŞİMDİYE KADAR O AKLINIZLA!!!

5.. SORULARIMA CEVAP VERİN DE AKLINIZIN OLDUĞUNU  GÖRELİM..!!!

Yukarı dön Göster _ubeyde_'s Profil Diğer Mesajlarını Ara: _ubeyde_
 

<< Önceki Sayfa Sonraki >>
  Yanıt YazYeni Konu Gönder
Yazıcı Sürümü Yazıcı Sürümü

Forum Atla
Sizin yetkiniz yok foruma yeni mesaj ekleme
Sizin yetkiniz yok forumdaki mesajlara cevap verme
Sizin yetkiniz yok forumda konu silme
Sizin yetkiniz yok forumda konu düzenleme
Sizin yetkiniz yok forumda anket açma
Sizin yetkiniz yok forumda ankete cevap yazma

Powered by Web Wiz Forums version 7.92
Copyright ©2001-2004 Web Wiz Guide
hanif islam

Real-Time Stats and Visitor Reports Sitemizin Gunluk, Haftalik, aylik Ziyaretci  Detaylari Real-Time Stats and Visitor Reports

     Sayfam.de  

blog stats