HANiFDOSTLAR.NET

 

Kuran Müslümanı
 

(Şahıs odaklı din anlayışından Allah odaklı din anlayışına...)

Ana Sayfa Hanif Mumin  Iste Kuran Kurandaki Din  Kur'an Yolu  Meal Dinle Sohbet Odasi Hanifler E- Kitaplik Kütüb-i Sitte ?  ingilizce Site Kuran islami Aliaksoy Org  Hasanakcay Net Tebyin-ül Kur'an Önerdiğimiz Siteler Bize Ulasin

 

- Konulara Göre Fihrist

- Saçma Hadisler

- Hadislerin-Sünnetin İncelemesi

- Haniflikle İlgili Sorular Cevaplar

- Misakın Elçisi Kim?

- Kuranda Namaz/Salat

- Onaylayan Nebi

- Kuranda Namaz/Salat

- Enbiya 104

- Kuranda Yeminler

- Adem Hakkında Sorular

- Ganimetleri Resulün Eline Nasıl Vereceğiz?

- Allahın ındinde YIL ve DOLUNAYLAR

- Abese ve Tevella

- Hadisçilerce Tahrif Edilen Ayetler

- Mübarek Yer, Mübarek Vakit

- Arkadaş Peygamber

- Kuranın İndirilişinden Günümüze Gelişi

- Bir Türban Sorusu

- Kuran ve Bize Öğretilenlerin Farkı

- Namazın Kılınışı

- Hadislere Göre Namaz

- Kuranda Salat Namaz mıdır?

- Kuran Yetmez Diyen Uydurukçular

- Bizler Hanif Dostlarız

- Sahih Hadis mi İstersiniz?

- Hakkı Yılmaz'ın Tebyin Çalışması

- Kur'anı Anlamada Metodoloji

- Tarikatçıların Çarpıttığı Birkaç Ayet

- Nasıl Kur'an Okuyalım?

- Kur'anı Kerim Nedir?

- Kur'anda Oruç

- Allah'sız Bir Din ve Allah'sız Bir Kur'an İnancı

- Kuransız Bir İslam Anlayışı ve Müşrikleşme

- Meal Çalışmasına Davet

- Allah Şahit Olarak Kafi Değil mi?

- Doğru Hadisleri Ne Yapacağız?

- Kur'andaki Muhammed ve Peygamberlerin Misyonu

- Mahrem, Avret, Ziynet

- Nur Suresi Çeviri-Yorum

- Cilbab

- Resule İtaat Ne Demektir?

- Hadis Kalburcuları ve Kalburları

- Kur'anı Kerim'in İndiriliş Gayesi

- Kur'anda Amellere Karşı Cahili Yaklaşım

- İslamdışı İnanışlara Kur'andan Örnekler

- Biri Şu Haram Üretim Tesislerini Kapatsın

- Tasavvufta İslam Var mı?

- İslamda Delil Sorunu

- Kurban Kesmek

- İlahi Hitabın Serüveni

- Ecel Nedir?

- Şirk, İşrak, Müşrik, Müşareke, Müşterik

- Büyü Yapan ve Yaptıranlar

- Peygamberlere Karşı Rabbani Yaklaşımlar

- Salat-ı Tefriciye yada Zikri Çarpıtmaya Bir Örnek

- Mucize Nedir?

- Ayrılıkların Nedenleri

- Sıfır Hata veya Kur'an

- Haniflik Nedir?

- Rabıta İle Şeyhlere Tapanlar

- Hadis Zindanının Mezhepçi Mahkumları

- İslam Dininin Öğrenilmesinde Kaynak Sorunu

- Fasık ve Münafıkların Genel Tanımlaması

- Hadisler, Hıristiyanlık ve Selman Rüştü

- Kur'anı kerim'in İndiriliş Gayesi

- Müstekbirlere Karşı Cahili Yaklaşım

- Halis-Hanif İslam

- Kur'anda Şefaat

- Fuhuş Tellalı Tefsirciler

- Hayızlıyken Neden Namaz Kılınmasın?

- Cebrail, Vahiy, Melek

- Dindarlıkta Müşrikleşme Temayülü

- Büyü Yapan ve Yaptıranlar

- Yaratılış, Adem, Havva

- Kur'an Yerel mi, Evrensel mi?

- Reform Dinde mi, Dindarlıkta mı?

- Ne Mutlu Tağutu Olmayanlara

- Peygambere Saygı(?)

- Hadislere Kanıt Diye Gösterilen Ayetler

- Allah Nazara Karışmadı mı?

- Kur'anı Kerimle Amel Etmek Mümkün mü?

- Kur'anda İnkar Edenlerin Vasıfları

- Müminlerin Vasıfları

- Allah'ın Vasıfları

- Kur'anın Vasıfları

- Dine Karşı Cahili Yaklaşımlar

- Kur'an Merkezli Din

- İrin Küpü Patladı; Mevlana

- Hurafe ve Bidatlar

- Peygamberi Tanrılaştırma

- Hz. İsa'nın Ölümü

- Allah'ın Mesajının Adı: Kelamullah

- Allah'ın Resule Uyarıları

- Kur'ana Göre Tenkit ve Eleştiri Nasıl Olmalı?

- Kur'anda Sevgi

- Sofuların Devlet Desteğiyle Desteklenmesi

- Hans Von Aiberg Aldatmacası

- Kabir Azabı Safsatası

- Kur'an Kıssalarının Önemi; Masal Değiller

- Kur'anda Toplumsal Sünnetler

- Tefsirde İsrailiyyat

- Kardeş Evliliği Olmadan Çoğalma

- Hans Von Aiberg Tutuklandı

- Kur'anda Tevbe Kavramı

- Yaşar Nuri Öztürk'ün Yorumuyla Namaz

- Karadelikler; Bir Büyük Yemin

- Mezhepçilerin Ümmi Açmazı

- Kabe Nedir? Mekkede midir, Kudüste mi?

- Kur'anda Ruh Kavramı

- Kur'anda Nefs Kavramı

- Amin Kavramı ve Putperestlik

- Diyanet İşleri Başkanlığının Sitemize Cevabına Cevaplar

- Resul ve Nebi -1

- Resul ve Nebi -2

- Sapık Bir Fırka: Hansçılar

- Cihad mı, Çapulculuk mu?

- Kur'an Deyip Namazı Yok Sayanlar

- Cennete Sadece Müslümanlar mı Girecek?

- Kur'anda El Kesme Cezası var mı?

- Nazar veya Göz Değmesi Var mı?

- Şehadet Getir, Münafık(?) Ol

- Kur'anda Eleştiri Metodu

- Hacc Mekkede mi, Bekkede mi?

- İslami Tebliğde Kur'an Metodu

- Saptırılan Kavram: Mekruh

- Kur'anda Cuma Namazı var mı?

- Of Be Kader, Allah mı Suçlu Yoksa Biz mi?

- Kader Açısından Cebir ve İhtiyar

- Baban Peygamber Olsa Ne Yazar

- Kur'anda İnsan Hukuku

- Vahdet-i Vücud, Şirkin Alası

- Tasavvufi Bilginin Kaynağı Vahiy mi?

- İslam'da Resullük Son Bulmuştur

- Teveffi Kelimesi ve Arap Dili

- Tasavvuf Üzerine Düşünceler

- Nefis Mertebelerinin İç Yüzü

- Allah Rızası Anonim Şirketi; Tarikatlar

- Tasavvuf ve Eşcinsellik -1

- Tasavvuf ve Eşcinsellik -2

- Nakşi Şeyhi Allah'ın Avukatı mı?

- Kur'anda "ve+la" Öbeği

- Putlar ve Tapanlar

- Son Peygamberimizin Okuma Yazması

- Mesih ve çarpıtılan Bir Ayet

- Hac İzlenimleri

- "Üzerinde 19 var" da Son Nokta

- Secde Emri

- Kur'andaki Hac

- Aracıların Gaybı Bildiği İnancı

- Tarikatçı - Müşrik Karşılaştırması

- Gazali'nin Kadına Bakışı

- Kur'anda Kadına Verilen Önem

- Başörtüsü Allah'ın Emri Değil

- Başörtüsü Takmak Kur'anda Var mı?

- Kur'anda Kadın Dövmek Var mı?

- Cariye, Köle; Utanmaz Mealciler

- Kadına Yönelik Şiddet

- Sünnet Edilen Kızın Öyküsü

- Erkekçe ve Kadınca Meal Konusu, Nebe 33. Ayet

- Harem - Selamlık Kimin Emri?

- Zina, Evlilik ve Örtünme Adabı

- Cariyeleri Aç, Hür Kadınları Kapat (!)

- Çok Eşliliği Yasaklayan Ayetler

- Kur'ana Göre Evlilik Hukuku

- 2 Kadın = 1 Erkek, Uydurma mı?

- Danimarkalı mı Sapık, Buhari mi?

- Ebu Hanife, Cariyenin Avreti

- Nisa 25, Hür Kadın ve Fahişe İfadesi

- Maymunların Hadisi ve Recm Vahşeti

- Hz. Muhammed'in Tebliği

- Peygamberi Tanrılaştırma

- Angarya Haline Getirilen İbadet

- Buhari'nin Hadislerini Buhari Yazmamıştır

- Hadis ve Sünnet Gerçeği

- Uydurma Hadisler, İslamın Kara Boyası

- Hadisler Dinin kaynağı Olamaz

- Uydurmaların Sınırı Yok; Şeytan Geyiği

- Beşeri Hükümler Neden Kutsal Oluyor?

- Hadis - Kur'an Çelişkisi

- Kur'anda/Dinde Olanlar ve Olmayanlar

- Cehennem'den Çıkış Yok

- Kur'anda Tağut

- Ebu Hureyre Gerçekte Kimdir?

- Hadis - Mantık Çelişkileri

- Kurban ve Kurban Bayramı Nereden Geliyor?

- Hadislere Göre Kur'an Eksiktir

- Bildiri: İslam Anlayışında Reform

- Arapça mı, Arap Saçı mı?

- Koca mı Üstün, Allah mı?

- Esbab-ı Nüzül Komedi Hadisleri

- İşte Geleneğin Dini

- Ulul Emir İle Kim Kastediliyor?

- Kul Hakkı

- Yezidi Bir Gelenek: Aşure Tatlısı

- Hz. İbrahim'den Asrımıza Dersler

- Taklitçiliğin Boyutları

- Seb-ul Mesani Nedir?

- Kelle Sayılarak Gerçek Bulmak

- Kıyamet - Mahşer Günü ve Sonrası

- Kur'anda Namaz Vakitleri

- Kur'anda Cuma Konusu

- Salih Olmak Yetmez

- Hudeybiye Anlaşması Uydurma mı?

- Kitap Yüklü Eşekler

- Kur'andaki Hac

- Hz. Nuh'un Oğlu Kimdi? İftira mı?

- Ruhun Ağırlığına Başka Bakış

- Hz. İbrahim Yalancı Değildi

- İncil'de Kadına Bakış

- Şirkin Büyüğü Küçüğü Olur mu?

- Kur'andaki Abdest ve Hijyen

- Din de Bir Araçtır

- Kur'an Okumanın Zararları

- Kur'anda Dua Ayetleri

- Kur'anda Tarih Kavramı ve Bilinci

- Şekilsel Secde Kur'anda Yok mu?

- Salat ve salatı İkame

- Kur'andaki Emr Kavramı Üzerine

- Dindar İnsanlar Şirk Koşar

- Alak Suresinin İlk Beş Ayeti

- Men Arefe'nin Çözümü

- Kur'andaki Av Yasağı

- Fıtrat ve Namaz Vakitleri

- Kur'anda İnsan Hukuku

- Din Büyüklerini Tanrılaştırma

- Allah'a ve Muhammed'e Değil

- Kur'andaki Örnek Tevekkül

- Şekilsel Rüku Kur'anda Yok mu?

- Hz. İbrahim Kuşları Kesti mi?

- Ehli Sünnet Dininin Anayasası

- İnsan Allah'ın Halifesi mi?

- Kur'an Üzerinde Düşünmek

- Şirkin Kuyusuna Düşenlere Uyarılar

- Kur'an Ölülere Okunmak İçin mi İndirildi?

- Ayda Okunan Kur'an Masalı

- Hz. İbrahim, Safa ve Merve Masal mı?

- "Haç"er-ul Esved (!)

- Mevlana Sahte Bir Peygamber Değil mi?

- Tasavvufun Tanrısı İki Zıttır

- Kur'andaki Tasavvuf: Teveccüh

- Önce Batıl ve Hurafe İle Savaşalım

- Resuller Haram Kılamaz mı?

- Elçi Muhammed ile İnsan Muhammed'in Farkı

- Tarikatlarda Aracılar Rezaleti

- Nur Suresi 31. Ayet Nasıl Çarpıtılıyor?

- Sırat Kıldan İnce, Kılıçtan Keskin mi?

- Kur'anda Zalimler

- Bütün Mehdileri Çöpe Atıyoruz

- Kur'ana Göre Ramazan Ayı ve Haram Aylar

- Tasavvufçuların İlahı; Varlık ve Yokluk

- Tasavvufçuların Küçük Putları

- Sünnet Etmek yaratılışı Değiştirmedir

- Son Peygamberimizin Mektupları

- Fıtrat ve Namaz Vakitleri

- Mescid-i Aksa Nerede?

- Büyük Kandırmaca: Hadis

- Kur'an Neden Arapça Olarak İndirilmiştir?

- Kimin dini? Kimin Kitabı? Kimin Meali?

- Evliya Kelimesinin geçtiği Ayetler

- Şimdiye Kadar Yaşanan İslam

- Ayın Yarılması Diye Bir Mucize Yoktur

- Kabe Dikili Taş Değil mi?


Up | Down | Top | Bottom
 
Şu da emredildi: Yüzünü dine bir Hanif olarak çevir. Sakın müşriklerden olma.

Yunus Suresi 105

Ben bir Hanif olarak yüzümü gökleri ve yeri yaratana döndürdüm. Müşriklerden değilim ben.

Enam Suresi 79

İbrahim ne bir Yahudi idi, ne de bir Hıristiyan. O sadece hanif bir müslümandı. O müşriklerden değildi.

Ali İmran Suresi 67

Şu da kuşkusuz ki, İbrahim başlıbaşına bir ümmetti; bir Hanif olarak Allah'ın önünde eğiliyordu. Müşriklerden değildi.

Nahl Suresi 123

De ki Allah doğrusunu söylemiştir / vaadinde sadıktır.Haydi artık Hanif olarak İbrahim'in Milleti'ne uyun! Müşriklerden değildi o.

Ali İmran Suresi 95

Allah'a ortak koşmadan, Hanifler olarak... Allah'a ortak koşan kişi, gökten düşmüş de kendisini kuşlar kapışıyor veya rüzgar onu uzak bir yere fırlatıp atıyor gibidir.

Hacc Suresi 31


Up | Down | Top | Bottom

HABERLER

 

 








 

 

  Hanif Islam

 

Kur'an'da Dinde Olanlar/Olmayanlar
 Hanif Dostlar Ana Sayfa -> Kur'an'da Dinde Olanlar/Olmayanlar
Konu Konu: Alemler Hz. Muhammed İçin Mi Yaratıldı? Yanıt YazYeni Konu Gönder
Yazanlarda
Gönderi << Önceki Konu | Sonraki Konu >>
Alperen
Admin Group
Admin Group
Simge

Katılma Tarihi: 09 nisan 2005
Gönderilenler: 2974
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı Alperen

Alemler Hz. Muhammed İçin Mi Yaratıldı?

iktibas.info ‘dan alıntıdır.

SORU: Dinimiz.islam.com sitesinden alınan aşağıdaki yazıyı değerlendirir misiniz? Yazı şöyle başlıyor:

Sual: Allahü teâlâ, Peygamber efendimiz için, (Eğer sen olmasaydın âlemleri yaratmazdım) buyuruyor. Bu kudsi hadis hakkında bilgi verir misiniz?

Cevap: Âdem aleyhisselam, Arş'ta gördüğü nurun mahiyetini sual etti. Hak teâlâ buyurdu ki: (Bu nur, gökte Ahmed, yerde Muhammed denilen, zürriyetinden bir peygamberin nurudur. O olmasaydı, seni de, yer ve gökleri de yaratmazdım.) [Mevahib-i ledünniyye]

Allahü teâlâ yine buyuruyor ki:
(Ya Âdem, Muhammed aleyhisselamın ismi ile her ne isteseydin, kabul ederdim. O olmasaydı, seni yaratmazdım.) [Hakim]
(Ey Resulüm, İbrahim'i halil [dost], seni de habib [sevgili] edindim. Senden daha sevgili hiç bir şey yaratmadım. Senin, benim indimdeki yüksek derecenin bilinmesi için dünyayı ve dünya ehlini yarattım. Sen olmasaydın, kâinatı yaratmazdım.) [Mevahib-i ledünniyye]

Hadis-i şeriflerde de buyuruluyor ki:
(Âdem aleyhisselam Cennetten çıkarılınca, ya Rabbi, Muhammed aleyhisselamın hürmetine beni affet diye dua etti. Allahü teâlâ ise, [ne cevap vereceğini bildiği halde, cevabını da diğer insanların duyması için] "Ya Âdem, onu henüz yaratmadım. Nereden bildin?" buyurdu. Âdem aleyhisselam da, Arşta "La ilahe illallah Muhammedün Resulullah" yazılı olduğunu gördüm. Anladım ki, şerefli isminin yanına ancak en çok sevdiğinin, en şerefli olanın ismini layık görürsün dedi. Allahü teâlâ buyurdu ki: "Ya Âdem doğru söyledin. O bana insanların en sevgilisidir. Onun hürmetine dua ettiğin için seni affettim. Eğer Muhammed aleyhisselam olmasaydı, seni yaratmazdım") [Taberani]
(Allahü teâlâ, İbrahim'i halil edindiği gibi beni de halil edindi.) [Mevahib-i ledünniyye]

Şu halde Peygamber efendimiz hem habibdir, hem halildir.
(Sen olmasaydın kâinatı yaratmazdım) kudsi hadisi, Marifetname'nin ön sözünde, Yusuf-i Nebhani hazretlerinin Envar-ı Muhammediyye kitabının 13. sayfasında ve imam-ı Rabbani hazretlerinin Mektubat'ının 122. mektubunda vardır.

Mektubat'ın farisi haşiyesinde, bu hadisin Deylemi'nin Firdevsi'nde bulunduğu bildirilmektedir. Deylemi de, Buhari ve diğer muhaddisler gibi, meşhur ve muteber bir hadis âlimidir.

Mektubat-ı Rabbaninin 3.cildinde, (Sen olmasaydın Cenneti yaratmazdım), (O olmasaydı kâinatı yaratmaz, rububiyetimi izhar etmezdim) kudsi hadisleri de bildirilmektedir.

Mirac'da Allahü teâlâ, Peygamber efendimize, (Senden başka her şeyi senin için yarattım) buyurunca, Resulullah sallallahü aleyhi ve sellem de, (Ben de senden başka her şeyi senin için terk ettim) dedi. (Mirat-i kâinat) denilmektedir."



__________________
Yunus 105. Şu da emredildi: "Yüzünü dine bir hanîf olarak çevir. Sakın müşriklerden olma!"
Yukarı dön Göster Alperen's Profil Diğer Mesajlarını Ara: Alperen
 
Alperen
Admin Group
Admin Group
Simge

Katılma Tarihi: 09 nisan 2005
Gönderilenler: 2974
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı Alperen

CEVAP: Bu sözlerle ilgili açıklama yapmadan önce, bir Müslüman'ın inancını ilgilendiren konularda nasıl bir yol izlemesi gerekir? Öncelikle bu konuda bilgi sahibi olmamızın bizi bu tür yanlışlardan koruyacağına inanıyoruz.

İnanç konuları dinin sahibi tarafından belirlenir, açık, anlaşılır ve kesin deliller ile ortaya konularak herkesin inanması istenir. İnanç konusunda zanna ve zanni delile yer yoktur. Bu nedenle itikadın tamamı sübut-i kat'i ve delalet-i kat'i olan Kur'an ayetlerinden başka bir delile dayandırılmaz. Bunun anlamı şu demektir: Bizi inanç olarak ilgilendiren bir konu mutlaka Kur'an'dan olacak ve ayetin delaleti de açık ve anlaşılır olacaktır. Bu özelliklere sahip olmayan bir delil ile ifade edilen bir şeye inanmak zanna tabi olmaktır. Müslümanlar zandan şiddetle sakındırılmış ve "zan gerçekten hiçbir şey ifade etmez "(53/28) buyurulmuştur.

Sorunuza sebep olan nakillerin hepsi Kur'an-dışı rivayetlerden oluşmaktadır. Bu rivayetler kimden gelirse gelsin zannidir. Hadis adı altında nakledilen bu rivayetler, peygamber sözü olmaya mani illetler taşımaktadır. Adına Kutsilik eklemekle bir söz kutsi olmaz. Allah'ın elçisine vahyettiği Kur'an'a uygun olmayan bir anlayışı Kur'an-dışı bir yolla söylemesini düşünmek mümkün değildir. Bu anlayışların hiç birisini onaylayan bir ayet bulmanız da mümkün değildir.

Öncelikle, "sen olmasaydın, alemi yaratmazdım" sözünün hadis bile olmadığını söyleyen Molla Aliyyü'l-Kari, "Mevzuat'ül-Ulum" isimli eserinde "levlake lemma halaktül eflak" (sen olmasaydın eflaki/alemi yaratmazdım) metniyle zikretmekte ve "böyle bir hadis metnine rastlanmamıştır" kaydını ilave etmektedir. Yani sözün aslı mevzudur. İslam dünyasında Müslümanların dillerine dolayıp durdukları, birilerini övmek için nice meşhur olmuş sözlerin durumu yakından ele alındığında gerçekleri görmek mümkün olacaktır.

Ne gariptir ki, Allah'ın elçisine bizzat vahyetmiş olduğu kitapta ne Hz. Muhammed (as) için, ne de diğer peygamberlerden biri için buna benzer bir ifade bulmak mümkün değildir. Bizzat peygamberimizin yaptığı hatalarını zikredilerek düzeltilmesine (Tahrim/1-5, Abese/1-10) yer verilirken, Kur'an'da bu tip övgülere yer verilmemesini düşünmeli değil miyiz? Bu tip övgülerin Kur'an'da olmamasının nedeni, bu anlayışların gerçeklerle alakasının olmadığındandır. Allah kitabını tavsif ederken:
"Kur'an'ı düşünmüyorlar mı? Eğer o Allah'tan başkası tarafından gelmiş olsaydı, onda birçok çelişkiler bulurlardı." (4/82)
"Ey insanlar! Rabbinizden size kesin bir delil geldi; ve size aydınlatıcı bir nur indirdik." (4/174) demektedir.

İşte gelen bu kesin delilde Allah peygamberi için şöyle buyuruyor:
"Ey Resulüm! Biz seni ancak alemlere rahmet olarak gönderdik." (21/107) Bu ayet "Sen olmasaydın alemi yaratmazdım" anlayışı ile bağdaşmaz, aksine çelişki arz eder. Allah bütün elçilerini insanlık alemine olan merhametinden göndermiştir. Bu nedenle bütün elçiler onun rahmetinin eseri ve gönderildiği aleme rahmettir. Bu konuda hepsi eşittir ve aralarında bir fark yoktur. (2/136) "Onlara deyin ki; 'Biz Allah'a, bize indirilene, İbrahim'e, İsmail'e, İshak'a, Yakub'a ve torunlarına indirilene; Musa'ya ve İsa'ya verilene ve diğer peygamberlere Rabbleri tarafından verilene inanırız. Onlar arasında ayırım yapmayız. Biz Allah'a teslim olanlarız.' " (2/136) Bu konuda peygamberler ve müminler de farklı değildir. İman edenlerin hepsi aynı inancı paylaşırlar:

"Peygamber, Rabbi'nden kendisine ne indirildiyse ona iman etti. Müminlerin de, hepsi Allah'a, meleklerine, kitaplarına ve peygamberlerine iman ettiler. "Biz Allah'ın peygamberleri arasında ayırım yapmayız, duyduk ve itaat ettik. Ey Rabbimiz, bağışlamanı dileriz, dönüş ancak sanadır." dediler." (2/285)

Bunlarla beraber Muhammed (as)'ın da bu elçilerden bir elçi olduğunun, muhtelif ayetlerle anlatıldığını görüyoruz:
"Muhammed ancak bir peygamberdir. Ondan önce de nice peygamberler gelip geçti. Şimdi o, ölür veya öldürülürse, siz gerisin geriye mi döneceksiniz? Her kim geri dönecek olursa, kesinlikle Allah'a bir zarar veremeyecektir. Fakat Allah, şükredenleri yakında mükafatlandıracak." (3/144)

"De ki: 'Ben kendi kendime Allah'ın dilediğinden başka herhangi bir yarar ya da zarar sağlamaya malik değilim. Eğer ben bütün gaybı bilseydim, daha çok hayır yapardım ve kötülük denilen şey yanıma uğramazdı. Ben ancak iman edecek bir kavmi uyarmak ve müjdelemek için görevli bir peygamberim.' " (7/188)

Yine O'nun insanlardan bir insan olduğu ise şöyle beyan ediliyor:
"De ki: "Ben, sadece sizin gibi bir insanım, ancak bana tanrınızın bir tek tanrı olduğu vahyolunuyor. Onun için hep O'na yönelin ve O'nun bağışlamasını isteyin; vay haline o ortak koşanların." (41/6)

"De ki: Ben size, Allah'ın hazineleri benim yanımdadır, demiyorum. Ben gaybı da bilmem. Size, ben bir meleğim de demiyorum. Ben, sadece bana vahyolunana uyarım. De ki: Kör ile gören hiç bir olur mu? Hiç düşünmez misiniz?" (6/50)

"De ki: 'Ben peygamberlerin ilki değilim, bana ve size ne yapılacağını da bilmiyorum. Yalnız bana vahyedilene uyuyorum. Ben, sadece açık bir uyarıcıyım.' " (46/9)

Peygamberi hala yaşatarak toplantılarına çağıranlara, ortaya koydukları anlayışlarının tasdikçisi olarak gösterenlere de şu ayetler cevap veriyor:
"Ey Muhammed! Senden önce de hiçbir insanı ölümsüz kılmadık, sen ölürsün de onlar baki kalır mı? Senin ölmenle rahata kavuşacaklarını mı sanıyorlar?" (21/34)

"Eğer (Peygamber) Bize atfen bazı sözler uydurmuş olsaydı, elbette onu kıskıvrak yakalardık. Sonra onun can damarını koparırdık (onu yaşatmazdık). Hiçbiriniz buna mâni de olamazdınız." (69/44,45,46,47)

"Biz, senden önce de peygamberleri başka türlü göndermedik, kuşkusuz onlar da yemek yiyorlar ve çarşılarda yürüyorlardı. Bir de kiminizi kiminize bir imtihan aracı yaptık ki, bakalım sabredecek misiniz? Rabbin, her şeyi hakkıyla görendir." (25/20)



__________________
Yunus 105. Şu da emredildi: "Yüzünü dine bir hanîf olarak çevir. Sakın müşriklerden olma!"
Yukarı dön Göster Alperen's Profil Diğer Mesajlarını Ara: Alperen
 
Alperen
Admin Group
Admin Group
Simge

Katılma Tarihi: 09 nisan 2005
Gönderilenler: 2974
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı Alperen

Bu ayetlerin sunumundan sonra mevzu bahis olan anlayışları irdelemek istiyoruz.

"Âdem (as) Arşta gördüğü nurun mahiyetini sual etti. Hak Teâlâ buyurdu ki: (Bu nur, gökte Ahmed, yerde Muhammed denilen, zürriyetinden bir peygamberin nurudur. O olmasaydı, seni de, yer ve gökleri de yaratmazdım.) [Mevahib-i ledünniyye]"

Hadis-i şeriflerde de buyuruluyor ki: (Âdem aleyhisselam Cennet'ten çıkarılınca, ya Rabbi, Muhammed aleyhisselamın hürmetine beni affet diye dua etti. Allahü teâlâ ise, [ne cevap vereceğini bildiği halde, cevabını da diğer insanların duyması için] "Ya Âdem, onu henüz yaratmadım. Nereden bildin?" buyurdu. Âdem aleyhisselam da, Arşta "La ilahe illallah Muhammedün Resulullah" yazılı olduğunu gördüm. Anladım ki, şerefli isminin yanına ancak en çok sevdiğinin, en şerefli olanın ismini layık görürsün dedi. Allahü teâlâ buyurdu ki: "Ya Âdem doğru söyledin. O bana insanların en sevgilisidir. Onun hürmetine dua ettiğin için seni affettim. Eğer Muhammed aleyhisselam olmasaydı, seni yaratmazdım") [Taberani]

Kur'an'ın gaybi konuları anlatırken "bu sana vahyettiğimiz gayb haberlerindendir. Sana vahyetmeseydik sen bunu nereden bilecektin" şeklinde bir usulü hatırlatmaktadır.

"Bu, sana vahy ile bildirdiğimiz gayb haberlerindendir, Ey Muhammed, yoksa, Meryem'i hangisi himayesine alacak diye kalemleriyle kur'a atarlarken de çekişirlerken de sen yanlarında değildin." (3/44)

"İşte bu (Yusuf kıssası) gayb haberlerindendir. Onu sana vahyediyoruz. Onlar hile yaparak işlerine karar verdikleri zaman sen onların yanında değildin (ki bunları bilesin)." (12/102)

"Ey Muhammed, bu anlatılanlar(Nuh as ın kıssası) sana vahiy yolu ile bildirdiğimiz gayba ilişkin haberlerdir. Bundan önce ne sen ve ne de soydaşların bu olayları bilmiyordunuz. Müşriklerin olumsuz tepkilerine karşı sabret; sonuç, kötülüklerden sakınanlarındır." (11/49)

Bunlarla ilgili bilgisi olmayan peygamberin insanlığın başlangıcında olan olayı vahiy olmadan nereden bilecek, düşünmeli değil miyiz? Söylenenin aksine Adem (as) tövbesiyle ilgili şöyle bilgi verilmektedir:
"Bu durum devam ederken Âdem, Rabbinden bir takım ilhamlar aldı ve derhal tevbe etti. Çünkü Allah tövbeleri kabul eden ve merhameti bol olandır." (2/37)

"Allahü teâlâ yine buyuruyor ki: (Ya Âdem, Muhammed aleyhisselamın ismi ile her ne isteseydin, kabul ederdim. O olmasaydı, seni yaratmazdım.) [Hakim]"

Bu konuda Kur'an'ın beyanı şöyledir:
"Mescitler şüphesiz Allah'ındır. Öyleyse oralarda Allah'a yalvarırken başkasını katmayın." (72/18)
"Ancak Sana kulluk eder ve yalnız Senden yardım dileriz." (1/5)

Bunlarla birlikte Rabbine dua eden peygamberlerin Kur'an'da dua örnekleri vardır. Bunların hiç birinde "Ya Rabbi, bana şunun için, şunun adına bana şunu ver" şeklinde bir dua örneği yoktur. Bu bir tesadüf olmasa gerek!

Yusuf(as)'dan:
"(Yusuf) 'Ey Rabbim! Sen bana dünya mülkünden nasip verdin ve bana rüyaların tabirinden bir ilim öğrettin. Ey gökleri ve yeri yoktan var eden Rabbim! Benim velim sensin, benim canımı Müslüman olarak al ve beni Salih kulların arasına kat!' " (12/101)

Zekeriyya (as)'dan:
"(Zekeriyya) Söyle demişti: 'Rabbim! Gerçekten kemiklerim zayıfladı, saçlarım ağardı. Rabbim! Sana yalvarmakla şimdiye kadar bedbaht olup bir şeyden mahrum kalmadım.' " (19/4)
" 'Gerçekten ben, arkamdan yerime geçecek varislerden endişedeyim. Karım da kısır bulunuyor. Onun için katından bana bir çocuk ihsan et.' " (19/5)

İbrahim (as)'dan:
"Ve ne vakit ki İbrahim, Beyt'in temellerini yükseltmeye başladı, İsmail ile birlikte şöyle dua ettiler: Ey Rabbimiz, bizden kabul buyur, hiç şüphesiz işiten sensin, bilen sensin." (2/127)
"Ey Rabbimiz! Bizi sana boyun eğenlerden kıl, neslimizden de sana itaat eden bir ümmet çıkar, bize ibadet usullerimizi göster, tövbemizi kabul et; zira, tövbeleri çokça kabul eden, çok merhametli olan ancak sensin." (2/128)
"Ey bizim Rabbimiz, bir de onlara içlerinden öyle bir peygamber gönder ki, onlara senin âyetlerini tilavet eylesin, kendilerine kitabı ve hikmeti öğretsin, içlerini ve dışlarını tertemiz yapıp onları pâk eylesin. Hiç şüphesiz Azîz sensin, hikmet sahibi Sensin." (2/129)

Adem (as)'ın duası ise şöyle:
"Böylece onları hile ile aldattı. Ağacın meyvesini tattıklarında ayıp yerleri kendilerine göründü. Ve cennet yapraklarından üzerlerini örtmeye başladılar. Rableri onlara: Ben size o ağacı yasaklamadım mı ve şeytan size apaçık bir düşmandır, demedim mi? diye nidâ etti." (7/22)
"(Âdem ile eşi) dediler ki: Ey Rabbimiz! Biz kendimize zulmettik. Eğer bizi bağışlamaz ve bize acımazsan mutlaka ziyan edenlerden oluruz." (7/23)

Görüldüğü gibi bunların hiç biri Allah'a yalvarırken bir başkasının ismini zikretmemektedir. Kur'an'da bahsedildiği gibi bir dua örneği de yoktur. Bu ifadeler en hafif ifadeyle Allah ve resulüne yalan isnad etmektir.
"Mektubat-ı Rabbaninin 3.cildinde, (Sen olmasaydın Cenneti yaratmazdım), (O olmasaydı kâinatı yaratmaz, rububiyetimi izhar etmezdim) kudsi hadisleri de bildirilmektedir. Mirac'da Allahü teâlâ, Peygamber efendimize, (Senden başka her şeyi senin için yarattım) buyurunca, Resulullah sallallahü aleyhi ve sellem de, (Ben de senden başka her şeyi senin için terk ettim) dedi. (Mirat-i kâinat) denilmektedir."

Bu ifadeler yaratanı yarattığına mahkum etmektedir. Akıl ve insaf sahibi bir insanın bunu söylemesi ve kabul etmesi mümkün değildir. Allah bu kadar aciz midir ki, yarattığı bir kuluna mahkum olsun da kainatı yaratmak zorunda kalsın? Allah dilerse kainatı yok edip dilediği gibi yeniden yaratmaya, milyonlarca 'Muhammed' yaratmaya kadirdir. O insanların özelliği olan acizlikten ve bütün noksanlıklardan beridir.

Allah bütün varlıkları yaratmış ve onlara çeşitli görev ve sorumluluklar vermiştir. Bu sorumluluklarının bilincinde olanları da itaat ve ibadetlerinin derecesine göre sıralayarak: "…Allah indinde sizin en şerefliniz takvaca en üstün olanınızdır" buyurmuştur.(49/13) Bu derecelendirme tüm insanlığı kapsamaktadır. Her insan bu ölçüye göre kendi yerini bilecektir. Ne kadar itaat, o kadar kıymet ifade ettiğinin bilincinde olacaktır. Bu kıstasla Allah bütün mahlukatın değer ve derecesini belirlemiş; mahlukat içinde insanı, insanlar içinde iman eden ve salih amel işleyenleri; iman ve salih amel sahibi olanlar içinde de peygamberleri en şerefli kimseler olarak vasıflandırmış; insanlar için en güzel örnek olarak göstermiştir. Ama asla ilahlaştırmamış, insan olma vasfını hep zikretmiş, vahyin bilgisinin dışında bir şey bilmediğini, kitabı ve imanı ona vahiyle öğrettiğini beyan etmiştir.

Sonuç olarak bu ve benzeri anlayışlar tasavvuf ekolünün ve geleneğin İslam'a taşıdığı batıl düşüncelerden başka bir şey değildir. Bu hezeyanların kaynağı "ledün ilmi ve batini anlayışlar, keşif ve kerametler ve rüya ve menkıbelerdir." Bunların, Allah'ın vahyi yanında hiçbir kıymet-i harbiyesi yoktur. Buna inanan insanlar zanna inanmış olurlar ve "zan ise gerçekten hiçbir şey ifade etmez." (53/28) hükmünce Allah indinde hiçbir değer ifade etmezler.



__________________
Yunus 105. Şu da emredildi: "Yüzünü dine bir hanîf olarak çevir. Sakın müşriklerden olma!"
Yukarı dön Göster Alperen's Profil Diğer Mesajlarını Ara: Alperen
 
Alperen
Admin Group
Admin Group
Simge

Katılma Tarihi: 09 nisan 2005
Gönderilenler: 2974
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı Alperen

Bu ve benzeri anlayışlara tevessül ederek Müslümanların da Ehl-i Kitab'a benzediklerini görüyoruz. Onlar Peygamberlerini yüceltmek için "Allah'ın oğlu" diyerek ilahlaştırıp örnek olmadan çıkardıkları gibi, Müslümanlar da Muhammed (as)'a olağanüstü özellikler vererek normal bir insan olmaktan çıkarmaya çalışıyorlar. Bunun sonucu olarak da peygamberi örnek bir insan olmaktan çıkardıklarının farkında olmuyorlar.

Bir şey iki şekilde örnek olmaktan çıkartılır: Birincisi onu değersiz bularak yani örnek alınamayacak kadar değersiz göstererek; ikincisi de insan üstü bir varlık haline getirecek kadar yüceltilerek, örnek alınamaz konuma yükselterek yapılır. Bu halin her ikisi de peygamber için kabul edilemez bir durumdur. Allah onu örnek bir insan olarak gönderdiğini onlarca ayette ifade ederek "üsvet'ül-hasene" (en güzel örnek insan) ilan etmiştir. "Andolsun size içinizden öyle bir peygamber geldi ki, gayet izzetli ve şereflidir. Sıkıntıya düşmeniz ona çok ağır gelir üstünüze titrer, müminlere gayet merhametli ve şefkatlidir." (9/128) "(Ey Muhammed!) Yüz çevirirlerse de ki: Allah bana yeter. O'ndan başka ilâh yoktur. Ben sadece O'na güvenip dayanırım. O yüce Arş'ın sahibidir. (9/129)

Onun normal bir insan oluşuna ilk itiraz edenler müşrikler olmuştu ve şöyle demişlerdi:
"Dediler ki: Yerden bize bir pınar fışkırtmadıkça, yahut senin hurmalardan, üzümlerden oluşan bir bahçen olup, aralarından şarıl şarıl ırmaklar akıtmadıkça, yahut iddia ettiğin gibi, gökyüzünü üzerimize parça parça düşürmedikçe, yahut Allah'ı ve melekleri karşımıza getirmedikçe, yahut altından bir evin olmadıkça, ya da göğe çıkmadıkça sana asla inanmayacağız. Bize gökten okuyacağımız bir kitap indirmedikçe göğe çıktığına da inanacak değiliz. De ki: "Rabbimi tenzih ederim. Ben ancak elçi olarak gönderilen bir insanım." (17/90-93)

Ne gariptir ki, o gün müşrikler peygamberi böyle hayal ediyorlardı, bugün ise Müslüman olduğun söyleyenler! Bu işte bir yanlışlık yok mu? Vardır elbette. Her iki anlayış da yanlıştır; doğru olan Allah'ın kitabında anlattığı peygamber anlayışıdır.

Kur'an'daki peygamber: Emredileni yapan, kendisine vahyedilenden başkasını bilmeyen, dini Allah'a has kılan, insanların kalbinden geçenleri bilmeyen, yerin göğün hazineleri yanında olmayan, arpa ekmeği ile bile üç gün arka arkaya karnı doymayan, açlıktan karnına taş bağlayan, Uhud'ta müşriklerin attığı taş ile yanağı yaralanıp dişi kırılan, zırhını giyip savaşa çıkan, tebliğ dönemlerinde her türlü hakarete hedef olan, üzülen-sevinen-mutlu ve huzursuz olan, yiyen, içen, uyuyan, baba, koca ve dede olan, hayatın her türlü mihnetini çeken ve bunların hepsine Allah için katlanan, bizden biri olan ve bizim gibi insan bir elçidir. Abdullah'ın ve Amine'nin oğlu, dedesinin ve amcasının himayesinde yetim ve öksüz büyümüş Muhammed'ül-Emin olmuş, nihayet Rasulullah olmuş bir elçidir.

"De ki: Ben, yalnızca sizin gibi bir beşerim. (Şu var ki) bana, İlâh'ınızın, sadece bir tek İlâh olduğu vahyolunuyor. Artık her kim Rabbine kavuşmayı umuyorsa, iyi iş yapsın ve Rabbine ibadette hiçbir şeyi ortak koşmasın." (18/110)

"De ki: 'Ben, Allah'ın dilediğinden başka kendime herhangi bir fayda veya zarar verecek güce sahip değilim. Eğer ben gaybı bilseydim elbette daha çok hayır yapmak isterdim ve bana hiçbir fenalık dokunmazdı. Ben sadece inanan bir kavim için bir uyarıcı ve müjdeleyiciyim.' " (7/188)

İşte biz böyle bir elçiye iman ediyoruz

http://www.iktibas.info/dergi/2007/subat/mektup.htm



__________________
Yunus 105. Şu da emredildi: "Yüzünü dine bir hanîf olarak çevir. Sakın müşriklerden olma!"
Yukarı dön Göster Alperen's Profil Diğer Mesajlarını Ara: Alperen
 
vela
Newbie
Newbie
Simge

Katılma Tarihi: 24 nisan 2006
Gönderilenler: 10
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı vela

67/2.          Hanginizin daha güzel iş yapacağını belirlemek için sizi imtihana çekmek üzere ölümü ve hayatı yaratan O’dur. Aziz’dir O, Gafur’dur.

Rabbim hidayet etsin.



__________________
41/33. "Doğrusu ben, kendini Allah'a verenlerdenim" diyen, yararlı iş işleyen ve Allah'a çağıran kimseden daha güzel sözlü kim vardır?
Yukarı dön Göster vela's Profil Diğer Mesajlarını Ara: vela
 
yavuz
Newbie
Newbie


Katılma Tarihi: 17 mart 2007
Gönderilenler: 21
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı yavuz

Selam Alperen,ALLAH ilmini artırsın,bu söz sahiplerinin,delilsiz,sözlerine karşı yazını okudum,inşallah,bu söylemi ölçüp tartmadan kabul edenlere bu yazılanlar fayda verir,doğruyu dosdoğru kaynaktan,RAHMANIN öğretisiyle öğrenirler.hakkında bilgi sahibi olmadığın şeyin ardına düşme.çünkü kulak,göz ve gönül,bunların hepsi ondan sorumludur.17-36,ayeti bizlere,boş ve anlamsız, insanı Rabbine kulluk etmede derecelerini yükseltecek salih amel,tesbih,salat,dua ve tek olan ALLAH,a ibadet etmek,onun kadrini gereği gibi bilmek ve şanına yaraşır bir şekilde ona kulluk ve ibadet etmek gibi temel vazifelerden uzaklaştırır.Alemlerin Rabbi kainatı yaratma amacını,hiç bir beşeri aşkı tekelleştirerek,RAHMAN olanla bir delil olmadan bağ kurulması,bu bağı kuranında,kur'anında kendine alabildiği bilgi birikimini arttırması için,ALLAH,a tam bir teslimiyetle yönelmesi lazım,hamd, övgü alemlerin Rabbi olan ALLAH,a mahsustur,alemlerin Rabbi hanginizin daha güzel davranacağını sınamak için,ölümü ve hayatı,yeri göğü ve bunlar arasındakileri yarattığını,insanları ve cinleri sadece kendisine kulluk etmek için yarattığını beyan ediyor,peygamberlerde ALLAH,ın seçilmiş kullarıdır,onların övgüsüde kendilerini yaratana aittir.onun adına nitelendirmelerden,vasıflandırmalardan beri olmalıyız.çünkü bize ALLAH adına bilmediğimiz şeyleri,ona atfen söylememiz emredildi,ve bu bize haram kılındı.Rabbimiz bütün değerlerin,şan şerefin,ilmin,her türlü güzelliklerin sahibidir,her şeye onun metodu ile,onun öğretisiyle değer vermemiz temennisiyle.selam onun peygamberlerine,ona hakkıyla iman edenlere olsun.

Yukarı dön Göster yavuz's Profil Diğer Mesajlarını Ara: yavuz
 
iblissavar
Uzman Uye
Uzman Uye


Katılma Tarihi: 06 subat 2007
Gönderilenler: 363
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı iblissavar

 Yavuz yazdı:
   "Peygamberlerde ALLAH,ın seçilmiş kullarıdır,onların övgüsüde kendilerini yaratana aittir.onun adına nitelendirmelerden,vasıflandırmalardan beri olmalıyız.çünkü bize ALLAH adına bilmediğimiz şeyleri,ona atfen söylemememiz emredildi,ve bu bize haram kılındı.
   Rabbimiz bütün değerlerin,şan şerefin,ilmin,her türlü güzelliklerin sahibidir,her şeye onun metodu ile,onun öğretisiyle değer vermemiz temennisiyle.selam onun peygamberlerine,ona hakkıyla iman edenlere olsun."
 
   selam Yavuz kardeş,güzel yazın için teşekkürler.Ama senden ricam,yazının boyutlarını çok büyük tutma ve yazım kurallarına uymaya çalış.Yukarıdaki boyut okunmak için gayet yeterli.Böyle irice olacak şekilde yazarsan gözlerimiz bozulacağından vebali ve masrafı  sanadır haberin olsun.


__________________
ŞEYTANDAN VE ONUN EVLİYASINDAN KAÇINMANIN EN İYİ YOLU,ŞEYTANA KÜLAHINI TERS GİYDİRMEKTİR!
Yukarı dön Göster iblissavar's Profil Diğer Mesajlarını Ara: iblissavar
 
omertsl
Uzman Uye
Uzman Uye
Simge

Katılma Tarihi: 06 temmuz 2007
Yer: Turkiye
Gönderilenler: 107
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı omertsl

Sağol Alperen abi bilgiler için;)

Bütün Peygamberler övgüde ve şerefde eşittir.Yalnız davranışları vs ortamlara göre değişebilir...Yani kısacası İsa = Muhammed = Musa = Nuh = Lut = İbrahim vs vs hepsi eşit ve hepsi müslümandır...;)Hepsi aynı şeyleri anlattılar namaz zekat Allaha iman güzel işler vs vs...

__________________
ZUHRUF/22:Hayır!"Sadece,biz babalarımızı bir din üzerinde bulduk,biz de onların izinde gidiyoruz"derler.

ATALAR(beleşçilik) DİNİNE SON!!!(Öncenin Putperest'i , şimdinin Sözde Müslümanı...)
Yukarı dön Göster omertsl's Profil Diğer Mesajlarını Ara: omertsl Ziyaret omertsl's Ana Sayfa
 
tolonbey
Newbie
Newbie


Katılma Tarihi: 28 eylul 2007
Yer: Almanya
Gönderilenler: 12
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı tolonbey

 Evettt,

Sevgili Alperen,

Sen olmasaydin Ben kainati yaratmazdim gibi sacma,düsünmeden peygamberi akillarinca yüceltme sözlerine verdigin yanit icin sana tesekkürler.

 Peki sormak gerek bunu uyduranlara,Muhammedi baskasimi yarattida Tanrida Muhammedi görüp cok beyenip sen cok fevkalade bir yaratiksin,bende senin icin bir kainat yaratiyimmi dedi Tanri acaba.

 Görülüyorki müslümanlarin pek cogunun agzindan cikani kulaklari duymuyor,pespese salliyorda salliyor.Hic demiyor,ben bunlari atiyorum ama biri cihipda heyyyyyyy densiz nayapiyorsun derse ne yaparim?

 Imamin biricamide söyle bir vaaz veriyormus Mehmet Akifin yazdigina göre.

 Dünya dümdüzdür.Öküzün boynuzundadir,öküzde bir baligin sirtindadir,balikta denizdedir,denizde cok kayaliktir deyince ,ordan Kürt,HOCAAAAAAA , DOGRU  SÖYLÜYORSUN  DEYILMI  der.

 Hoca pirelenir ama bozuntuya vermeden devam eder üste kalmaya,tabi dogru söylüyorum AVANAK  KÜRTve devam eder,kaynaklarimiz basili kitaplar deyil el yazili kitaplardir der ve kürsiden iner.

 Eyvah der hoca,Cahal Kürt bu yalanlarimizi anladihtan kelli bu kapidan bize gayri ekmek yoh.

 Yoh hocam yoh,bu kapidan size eskisinden daha coh ekmek var.Müslümanlar cahaletin zirvesine ulasmah icin her türlü imkanlarini seferber etmislerdir.

 Sen hec merahlanma.

 Bir örnek veriyim:Tanri derki dinden cihanin cezasini ben ahirette vereceyim.

 Kendi partilerini kendileri olusturup,adlarinida hak mezhepler  diye veren ulu imamlarimiz ,bizden gayri mezheplerin tümü TUUUU   KAKAAA dir diye eklemislerdir.

 Dinden cihan biri icin Allahi ellerinin tersiyle bir kenara iten bu ulu imamlar,Allaha diyorlarki sen dinden cihanlarin cezasini öteye birahiyorsun ama ,o senin fikrin,bizim fikrimiz bu dünyada gecerli oldugundan kelli dinden cihan dürzüyü biz  izin istese bile 2 gün icinde imamin kayigina bindiririz.

 Allahim,sen coh mülayim davraniyorsun bu insanlara.Gusurumuza galmada bu nedenle idareyi bu yüzden kendi üstümüze  devr aldih deyolar,eheli vede coh bülmüs sünnetcüler.

Daha birsey yazmaya gerek vamiiiiii,arhadaslar

tolonbeg

ß



__________________
mutlu,kutlu,umutlu günlere
Yukarı dön Göster tolonbey's Profil Diğer Mesajlarını Ara: tolonbey
 
RabbeKul
Yasaklı
Yasaklı


Katılma Tarihi: 29 eylul 2007
Yer: Turkiye
Gönderilenler: 30
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı RabbeKul

Bir uydurma hadisin çevresinde peygamberi ilahlaştırmaya kadar giden yanlışlar yapılıyor. özellikle belirli grupların katkılarıyla bırakın ortak koşmayı bazen Kul ve Rasul Muhammed Yüce Rabbimizin dahi önüne geçirebiliyor. (Bazıları cahilce yapsa da, Bunların bazılarının maksatlı olduğuna inanıyorum. Özellikle Fetullah grubunun tanrılaştırılmış İsa'ya yakın bir Muhammed çabası olduğunu düşünüyorum.)

 

“Peygamber de kendisine Rabb’i tarafından indirilene iman etti, müminler de. Her biri Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine iman ettiler. Allah’ın peygamberlerinden hiçbiri arasında ayırım yapmayız...” (Bakara 2/285).

Bu Ayete rağmen Hala Peygamberleri birbirinden ayıran, Ulvi ya da ilahi sıfatlar yakıştıran maalesef sapmıştır. Ne yazıkki bu insanlar gecesi gündüzü başlarını secdeden kaldırmayan insanlar.

Şeytan ne kadar da profesyonel. Yazık.

Yukarı dön Göster RabbeKul's Profil Diğer Mesajlarını Ara: RabbeKul
 

Sayfa Sonraki >>
  Yanıt YazYeni Konu Gönder
Yazıcı Sürümü Yazıcı Sürümü

Forum Atla
Sizin yetkiniz yok foruma yeni mesaj ekleme
Sizin yetkiniz yok forumdaki mesajlara cevap verme
Sizin yetkiniz yok forumda konu silme
Sizin yetkiniz yok forumda konu düzenleme
Sizin yetkiniz yok forumda anket açma
Sizin yetkiniz yok forumda ankete cevap yazma

Powered by Web Wiz Forums version 7.92
Copyright ©2001-2004 Web Wiz Guide
hanif islam

Real-Time Stats and Visitor Reports Sitemizin Gunluk, Haftalik, aylik Ziyaretci  Detaylari Real-Time Stats and Visitor Reports

     Sayfam.de  

blog stats