Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP
|
|
|
Merhaba arkadaşlar,
Şİmdi Kur'an kendini apaçık bir kitap olarak tanımlıyor.
Ama uygulamada hiç te açık değil.
Bakıyorum olay bir tane kelimenin yorumuna gelince tıkanıyor.
Bir salat kavramını çözemedik. Namaz mı, duamı, destekleme mi, Kur'an dersimi ,
daha başka bir şey mi ? ne ?.
Bir zekat kavramı da açık değil. Vergimi, sadakamı, temizlenmemi. Devlet
mi toplar. Yoksa devleti ilgilendirmeyen, sadece zenginlerin şahsını
ilgilendiren bir faaliyetmidir. O da açık değil.
Kur'an bunların tanımını vermemiş ama yap, uygula demiş.
Kadının örtünmesi ile ilgili anahtar kelime ziynet. Gel çık işin içinden
Ziynetler saçtı, göğüstü, yok takı idi. Uğraş dur.
BU durum zaten olayı istismar etmek isteyen ümeyye ye gün doğurmuş, bize
nurtopu gibi Yahudilik, hristiyanlık artı arap adetlerinin hadis yoluyla içine
şırınga edildiği Ehl-i sünneti hediye etmişler.
Saçın kapalılığı hususu tevrat ve incilden gelmedir. Bizim çocukluğumuzdaki
tarihi çizgi romanlarda (Tarkan,Karaoğlan,Kara murat gibi) . Orada müslüman
olmayan kadın karakterler hep başı açıktır. Bu yanlıştır. Tüm batı dünyasında
1800 lü yılların ortalarına kadar herkes başı örtülüydü. Öyle saçı başı , bacağı açık Bizanslı kızlar nerede. Batı dünyası
Endüstrileşme çağında, aydınlanma düşüncesi, kadın hareketleri yoluyla bunu
attı.
Sayın Hayrullah41 in Önleyici Faaliyet düşüncesi, aslında özrü kabahatinden
büyük bir düşünce. Üretim ortamındaki mala uyguladığın yaklaşımı insana uygulayamazsın. Madde bunalıma girmez, insan bunalıma girer. İnsan psikolojisi buna kurban edilemez. İnsanların
potansiyel fahişe ve sapık yerine konması ve güya önleyici faaliyet olarak
tedbir alınması. Bunlar insanı rahatsız eder ve tepki görürsün.
Ben anlatamıyorum. Bu olaylar insan sosyolojisinden geliyor. Benim çevremde
böyle olaylar olmadı olmaz. Bırakın sosyal demokrat çevreyi, köylü çevresinde
bile yok. Bir köye misafir gidersin, kadınlar, kızlar yemektir, çaydır hizmet
eder. Kimse erkekler buraya, kadınlar buraya gibi bir şey yapmaz. Düşünmez.
Senle güzel güzel konuşur. Kaç göç yapmaz. Utanmaz, sıkılmaz, Yüzüne , gözüne
bakar. Bizim özümüz budur. Temizdir. Sen orada önleyici faaliyet yapsan olay
çirkinleşir.
Ben libyada bulundum. Kadınlar kaçmıyor. Seninle güzel güzel konuşuyor. Kimsede onlara baskı falan yapmıyor. Yani Arap adeti diye eleştiriyorum ama yeni Araplarda falan böyle şeyler yok. Belki Suudi Arabistan sıkıdır. Orayı bilmiyorum.
Bunlar maalesef dinci çevrelerin din diye eski arap
adetlerini empozeleri, şehirlerin muhafazar semtlerinde rastladım böyle
uygulamalara. Onlar da bile herkes en azından güvendiği yakın bulduklarına
yapmıyor. Ayrıca Kur'ana da aykırı. (Nur
61)
NÛR 61. Köre güçlük yoktur; topala güçlük
yoktur, hastaya güçlük yoktur. Sizin için de gerek kendi evlerinizden gerekse
şu kişilerin evlerinden yemek yemenizde bir sakınca yoktur: Babalarınızın
evleri yahut annelerinizin evleri yahut kardeşlerinizin evleri yahut
kızkardeşlerinizin evleri yahut amcalarınızın evleri yahut halalarınızın evleri
yahut teyzelerinizin evleri yahut anahtarı size teslim edilmiş olan evler yahut arkadaşlarınızın
evleri. Hep birlikte yahut ayrı ayrı yemenizde sizin için hiçbir
sakınca yoktur. Evlere girdiğinizde, Allah katından bir esenlik, bir
bereketlilik, bir temizlik dileği olarak kendinize de selam verin. Allah size
ayetleri işte böyle ayan-beyan bildiriyor ki, aklınızı çalıştırabilesiniz.
Ayrıca bu konuda sayın Alpereninin kapsamlı bir çalışması. Bu
linki okumanızı tavsiye ederim.
http://www.hanifdostlar.net/forum_posts.asp?TID=990
ee. Nur 61 de bana nikah düşen amcamın, dayımın, teyzemin, halamın kızları ile birlikte yemek yiyebiliyorum. Demek ki olay erkek egemen toplumda bir erkek takıntısı. Bu kadar basit.
Ama tarikatçı çevrelere kaymış insanlarda bu var. Ve buralarda inanırmısınız baskıdan
dolayı falan daha çok olay olmaktadır.Sakınılan gözlere çöp batmaktadır.
Bütün olay da Zinaya yaklaşma ayetinin istismar
edilmesi. Arapçadaki yaklaşma ifadesi
Türkçedeki yaklaşma gibi değil. Arapçada kadına yaklaşma, onunla ilişkiye girme
demek.
Ayetin zina yapma olarak, anlaşılması ve uygulanmasının daha
doğru ve sağlıklı olduğuna inanıyorum. Dinen hiçbir sakıncası yoktur. Yoksa
öbür türlü, insanlar baskı altında çeşitli hastalıklara yakalanıyorlar. Allah insanları ruh hastası falan yapmak
istemez.
Herkese selamlar,
__________________ Allah Aklını kullanmayanların üzerine pislik yağdırır.
|