HANiFDOSTLAR.NET

 

Kuran Müslümanı
 

(Şahıs odaklı din anlayışından Allah odaklı din anlayışına...)

Ana Sayfa Hanif Mumin  Iste Kuran Kurandaki Din  Kur'an Yolu  Meal Dinle Sohbet Odasi Hanifler E- Kitaplik Kütüb-i Sitte ?  ingilizce Site Kuran islami Aliaksoy Org  Hasanakcay Net Tebyin-ül Kur'an Önerdiğimiz Siteler Bize Ulasin

 

- Konulara Göre Fihrist

- Saçma Hadisler

- Hadislerin-Sünnetin İncelemesi

- Haniflikle İlgili Sorular Cevaplar

- Misakın Elçisi Kim?

- Kuranda Namaz/Salat

- Onaylayan Nebi

- Kuranda Namaz/Salat

- Enbiya 104

- Kuranda Yeminler

- Adem Hakkında Sorular

- Ganimetleri Resulün Eline Nasıl Vereceğiz?

- Allahın ındinde YIL ve DOLUNAYLAR

- Abese ve Tevella

- Hadisçilerce Tahrif Edilen Ayetler

- Mübarek Yer, Mübarek Vakit

- Arkadaş Peygamber

- Kuranın İndirilişinden Günümüze Gelişi

- Bir Türban Sorusu

- Kuran ve Bize Öğretilenlerin Farkı

- Namazın Kılınışı

- Hadislere Göre Namaz

- Kuranda Salat Namaz mıdır?

- Kuran Yetmez Diyen Uydurukçular

- Bizler Hanif Dostlarız

- Sahih Hadis mi İstersiniz?

- Hakkı Yılmaz'ın Tebyin Çalışması

- Kur'anı Anlamada Metodoloji

- Tarikatçıların Çarpıttığı Birkaç Ayet

- Nasıl Kur'an Okuyalım?

- Kur'anı Kerim Nedir?

- Kur'anda Oruç

- Allah'sız Bir Din ve Allah'sız Bir Kur'an İnancı

- Kuransız Bir İslam Anlayışı ve Müşrikleşme

- Meal Çalışmasına Davet

- Allah Şahit Olarak Kafi Değil mi?

- Doğru Hadisleri Ne Yapacağız?

- Kur'andaki Muhammed ve Peygamberlerin Misyonu

- Mahrem, Avret, Ziynet

- Nur Suresi Çeviri-Yorum

- Cilbab

- Resule İtaat Ne Demektir?

- Hadis Kalburcuları ve Kalburları

- Kur'anı Kerim'in İndiriliş Gayesi

- Kur'anda Amellere Karşı Cahili Yaklaşım

- İslamdışı İnanışlara Kur'andan Örnekler

- Biri Şu Haram Üretim Tesislerini Kapatsın

- Tasavvufta İslam Var mı?

- İslamda Delil Sorunu

- Kurban Kesmek

- İlahi Hitabın Serüveni

- Ecel Nedir?

- Şirk, İşrak, Müşrik, Müşareke, Müşterik

- Büyü Yapan ve Yaptıranlar

- Peygamberlere Karşı Rabbani Yaklaşımlar

- Salat-ı Tefriciye yada Zikri Çarpıtmaya Bir Örnek

- Mucize Nedir?

- Ayrılıkların Nedenleri

- Sıfır Hata veya Kur'an

- Haniflik Nedir?

- Rabıta İle Şeyhlere Tapanlar

- Hadis Zindanının Mezhepçi Mahkumları

- İslam Dininin Öğrenilmesinde Kaynak Sorunu

- Fasık ve Münafıkların Genel Tanımlaması

- Hadisler, Hıristiyanlık ve Selman Rüştü

- Kur'anı kerim'in İndiriliş Gayesi

- Müstekbirlere Karşı Cahili Yaklaşım

- Halis-Hanif İslam

- Kur'anda Şefaat

- Fuhuş Tellalı Tefsirciler

- Hayızlıyken Neden Namaz Kılınmasın?

- Cebrail, Vahiy, Melek

- Dindarlıkta Müşrikleşme Temayülü

- Büyü Yapan ve Yaptıranlar

- Yaratılış, Adem, Havva

- Kur'an Yerel mi, Evrensel mi?

- Reform Dinde mi, Dindarlıkta mı?

- Ne Mutlu Tağutu Olmayanlara

- Peygambere Saygı(?)

- Hadislere Kanıt Diye Gösterilen Ayetler

- Allah Nazara Karışmadı mı?

- Kur'anı Kerimle Amel Etmek Mümkün mü?

- Kur'anda İnkar Edenlerin Vasıfları

- Müminlerin Vasıfları

- Allah'ın Vasıfları

- Kur'anın Vasıfları

- Dine Karşı Cahili Yaklaşımlar

- Kur'an Merkezli Din

- İrin Küpü Patladı; Mevlana

- Hurafe ve Bidatlar

- Peygamberi Tanrılaştırma

- Hz. İsa'nın Ölümü

- Allah'ın Mesajının Adı: Kelamullah

- Allah'ın Resule Uyarıları

- Kur'ana Göre Tenkit ve Eleştiri Nasıl Olmalı?

- Kur'anda Sevgi

- Sofuların Devlet Desteğiyle Desteklenmesi

- Hans Von Aiberg Aldatmacası

- Kabir Azabı Safsatası

- Kur'an Kıssalarının Önemi; Masal Değiller

- Kur'anda Toplumsal Sünnetler

- Tefsirde İsrailiyyat

- Kardeş Evliliği Olmadan Çoğalma

- Hans Von Aiberg Tutuklandı

- Kur'anda Tevbe Kavramı

- Yaşar Nuri Öztürk'ün Yorumuyla Namaz

- Karadelikler; Bir Büyük Yemin

- Mezhepçilerin Ümmi Açmazı

- Kabe Nedir? Mekkede midir, Kudüste mi?

- Kur'anda Ruh Kavramı

- Kur'anda Nefs Kavramı

- Amin Kavramı ve Putperestlik

- Diyanet İşleri Başkanlığının Sitemize Cevabına Cevaplar

- Resul ve Nebi -1

- Resul ve Nebi -2

- Sapık Bir Fırka: Hansçılar

- Cihad mı, Çapulculuk mu?

- Kur'an Deyip Namazı Yok Sayanlar

- Cennete Sadece Müslümanlar mı Girecek?

- Kur'anda El Kesme Cezası var mı?

- Nazar veya Göz Değmesi Var mı?

- Şehadet Getir, Münafık(?) Ol

- Kur'anda Eleştiri Metodu

- Hacc Mekkede mi, Bekkede mi?

- İslami Tebliğde Kur'an Metodu

- Saptırılan Kavram: Mekruh

- Kur'anda Cuma Namazı var mı?

- Of Be Kader, Allah mı Suçlu Yoksa Biz mi?

- Kader Açısından Cebir ve İhtiyar

- Baban Peygamber Olsa Ne Yazar

- Kur'anda İnsan Hukuku

- Vahdet-i Vücud, Şirkin Alası

- Tasavvufi Bilginin Kaynağı Vahiy mi?

- İslam'da Resullük Son Bulmuştur

- Teveffi Kelimesi ve Arap Dili

- Tasavvuf Üzerine Düşünceler

- Nefis Mertebelerinin İç Yüzü

- Allah Rızası Anonim Şirketi; Tarikatlar

- Tasavvuf ve Eşcinsellik -1

- Tasavvuf ve Eşcinsellik -2

- Nakşi Şeyhi Allah'ın Avukatı mı?

- Kur'anda "ve+la" Öbeği

- Putlar ve Tapanlar

- Son Peygamberimizin Okuma Yazması

- Mesih ve çarpıtılan Bir Ayet

- Hac İzlenimleri

- "Üzerinde 19 var" da Son Nokta

- Secde Emri

- Kur'andaki Hac

- Aracıların Gaybı Bildiği İnancı

- Tarikatçı - Müşrik Karşılaştırması

- Gazali'nin Kadına Bakışı

- Kur'anda Kadına Verilen Önem

- Başörtüsü Allah'ın Emri Değil

- Başörtüsü Takmak Kur'anda Var mı?

- Kur'anda Kadın Dövmek Var mı?

- Cariye, Köle; Utanmaz Mealciler

- Kadına Yönelik Şiddet

- Sünnet Edilen Kızın Öyküsü

- Erkekçe ve Kadınca Meal Konusu, Nebe 33. Ayet

- Harem - Selamlık Kimin Emri?

- Zina, Evlilik ve Örtünme Adabı

- Cariyeleri Aç, Hür Kadınları Kapat (!)

- Çok Eşliliği Yasaklayan Ayetler

- Kur'ana Göre Evlilik Hukuku

- 2 Kadın = 1 Erkek, Uydurma mı?

- Danimarkalı mı Sapık, Buhari mi?

- Ebu Hanife, Cariyenin Avreti

- Nisa 25, Hür Kadın ve Fahişe İfadesi

- Maymunların Hadisi ve Recm Vahşeti

- Hz. Muhammed'in Tebliği

- Peygamberi Tanrılaştırma

- Angarya Haline Getirilen İbadet

- Buhari'nin Hadislerini Buhari Yazmamıştır

- Hadis ve Sünnet Gerçeği

- Uydurma Hadisler, İslamın Kara Boyası

- Hadisler Dinin kaynağı Olamaz

- Uydurmaların Sınırı Yok; Şeytan Geyiği

- Beşeri Hükümler Neden Kutsal Oluyor?

- Hadis - Kur'an Çelişkisi

- Kur'anda/Dinde Olanlar ve Olmayanlar

- Cehennem'den Çıkış Yok

- Kur'anda Tağut

- Ebu Hureyre Gerçekte Kimdir?

- Hadis - Mantık Çelişkileri

- Kurban ve Kurban Bayramı Nereden Geliyor?

- Hadislere Göre Kur'an Eksiktir

- Bildiri: İslam Anlayışında Reform

- Arapça mı, Arap Saçı mı?

- Koca mı Üstün, Allah mı?

- Esbab-ı Nüzül Komedi Hadisleri

- İşte Geleneğin Dini

- Ulul Emir İle Kim Kastediliyor?

- Kul Hakkı

- Yezidi Bir Gelenek: Aşure Tatlısı

- Hz. İbrahim'den Asrımıza Dersler

- Taklitçiliğin Boyutları

- Seb-ul Mesani Nedir?

- Kelle Sayılarak Gerçek Bulmak

- Kıyamet - Mahşer Günü ve Sonrası

- Kur'anda Namaz Vakitleri

- Kur'anda Cuma Konusu

- Salih Olmak Yetmez

- Hudeybiye Anlaşması Uydurma mı?

- Kitap Yüklü Eşekler

- Kur'andaki Hac

- Hz. Nuh'un Oğlu Kimdi? İftira mı?

- Ruhun Ağırlığına Başka Bakış

- Hz. İbrahim Yalancı Değildi

- İncil'de Kadına Bakış

- Şirkin Büyüğü Küçüğü Olur mu?

- Kur'andaki Abdest ve Hijyen

- Din de Bir Araçtır

- Kur'an Okumanın Zararları

- Kur'anda Dua Ayetleri

- Kur'anda Tarih Kavramı ve Bilinci

- Şekilsel Secde Kur'anda Yok mu?

- Salat ve salatı İkame

- Kur'andaki Emr Kavramı Üzerine

- Dindar İnsanlar Şirk Koşar

- Alak Suresinin İlk Beş Ayeti

- Men Arefe'nin Çözümü

- Kur'andaki Av Yasağı

- Fıtrat ve Namaz Vakitleri

- Kur'anda İnsan Hukuku

- Din Büyüklerini Tanrılaştırma

- Allah'a ve Muhammed'e Değil

- Kur'andaki Örnek Tevekkül

- Şekilsel Rüku Kur'anda Yok mu?

- Hz. İbrahim Kuşları Kesti mi?

- Ehli Sünnet Dininin Anayasası

- İnsan Allah'ın Halifesi mi?

- Kur'an Üzerinde Düşünmek

- Şirkin Kuyusuna Düşenlere Uyarılar

- Kur'an Ölülere Okunmak İçin mi İndirildi?

- Ayda Okunan Kur'an Masalı

- Hz. İbrahim, Safa ve Merve Masal mı?

- "Haç"er-ul Esved (!)

- Mevlana Sahte Bir Peygamber Değil mi?

- Tasavvufun Tanrısı İki Zıttır

- Kur'andaki Tasavvuf: Teveccüh

- Önce Batıl ve Hurafe İle Savaşalım

- Resuller Haram Kılamaz mı?

- Elçi Muhammed ile İnsan Muhammed'in Farkı

- Tarikatlarda Aracılar Rezaleti

- Nur Suresi 31. Ayet Nasıl Çarpıtılıyor?

- Sırat Kıldan İnce, Kılıçtan Keskin mi?

- Kur'anda Zalimler

- Bütün Mehdileri Çöpe Atıyoruz

- Kur'ana Göre Ramazan Ayı ve Haram Aylar

- Tasavvufçuların İlahı; Varlık ve Yokluk

- Tasavvufçuların Küçük Putları

- Sünnet Etmek yaratılışı Değiştirmedir

- Son Peygamberimizin Mektupları

- Fıtrat ve Namaz Vakitleri

- Mescid-i Aksa Nerede?

- Büyük Kandırmaca: Hadis

- Kur'an Neden Arapça Olarak İndirilmiştir?

- Kimin dini? Kimin Kitabı? Kimin Meali?

- Evliya Kelimesinin geçtiği Ayetler

- Şimdiye Kadar Yaşanan İslam

- Ayın Yarılması Diye Bir Mucize Yoktur

- Kabe Dikili Taş Değil mi?


Up | Down | Top | Bottom
 
Şu da emredildi: Yüzünü dine bir Hanif olarak çevir. Sakın müşriklerden olma.

Yunus Suresi 105

Ben bir Hanif olarak yüzümü gökleri ve yeri yaratana döndürdüm. Müşriklerden değilim ben.

Enam Suresi 79

İbrahim ne bir Yahudi idi, ne de bir Hıristiyan. O sadece hanif bir müslümandı. O müşriklerden değildi.

Ali İmran Suresi 67

Şu da kuşkusuz ki, İbrahim başlıbaşına bir ümmetti; bir Hanif olarak Allah'ın önünde eğiliyordu. Müşriklerden değildi.

Nahl Suresi 123

De ki Allah doğrusunu söylemiştir / vaadinde sadıktır.Haydi artık Hanif olarak İbrahim'in Milleti'ne uyun! Müşriklerden değildi o.

Ali İmran Suresi 95

Allah'a ortak koşmadan, Hanifler olarak... Allah'a ortak koşan kişi, gökten düşmüş de kendisini kuşlar kapışıyor veya rüzgar onu uzak bir yere fırlatıp atıyor gibidir.

Hacc Suresi 31


Up | Down | Top | Bottom

HABERLER

 

 








 

 

  Hanif Islam

 

Genel Tartışma
 Hanif Dostlar Ana Sayfa -> Genel Tartışma
Konu Konu: İMANİ RETÇİ ENVER AYDEMİR DİRENİYOR Yanıt YazYeni Konu Gönder
Yazanlarda
Gönderi << Önceki Konu | Sonraki Konu >>
hasanoktem
Admin Group
Admin Group


Katılma Tarihi: 10 eylul 2006
Gönderilenler: 2837
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı hasanoktem

ebukerem Yazdı:

SON DAKİKA :

Enver AYDEMİR, GATA Askeri hastenesine kaldırıldı. Durumundan endişe ediliyor.

YÜCE ALLAH'DAN ACİL ŞİFALAR DİLERİM.



__________________
Andolsun, size öyle bir kitap indirdik ki sizin bütün şeref ve şanınız ondadır. Hâlâ aklınızı kullanmayacak mısınız? ENBİYA 10
Yukarı dön Göster hasanoktem's Profil Diğer Mesajlarını Ara: hasanoktem
 
ebukerem
Ayrıldı
Ayrıldı


Katılma Tarihi: 21 mart 2009
Gönderilenler: 483
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı ebukerem

mustacanta,

1- sen nerede yaşadığının farkında mısın?

2- bu ülkede son 85 yıldır asılan, kesilen, işkence edilenlerin listesini hiç merak ettin mi? ( Orient express, darbeler, 12 eylül, Diyarbakır cezaevi, Gayrettepe II. şube, kola şişesi, köylülere bok yedirme, sorgu sırasında "camdan düşme" v.b. kavramlar senin için bir şey ifade ediyor mu? )

3- uluslararası İH örgütlerinin İH ihlalleri ve İŞKENCECİLER listesinde bu ülkenin ilk kaçlarda olduğuna hiç baktın mı?

4- Mesela Dersim Katliamında "müşfik askerlerin" ölmüş annesinin memesini emen bebeği "daha fazla acı çekmesin" diye nasıl öldürdüklerini falan da anlat. ya da Diyarbakır cezaevindeki görevlilerin yıllar sonra yaptıkları itiraflardan bahset.

4- sana kimlik soran sivil bir şahsa "önce senin kimliğini görebilir miyim" de ve biraz diren bakiyim uzuuun yıllar polis asker üniforması, karakol ya da onları hatırlatan şeyler gördüğünde nerelerin sızlıyacak? ve bir daha şu yukarıdaki gibi yazılar yazabilecek misin? Sen köleliğini kabul edip her zulme boyun eğdiğin sürece sana hiç bir şey olmaz, bilmezsin, duymazsın, görmezsin.

5- bilgi sahibi olmadan ortaya zıplayıp komik duruma düşme. aç kanunları oku bakalım VATANDAŞLIKTAN ÇIKMAK mümkün mü? ya da hangi hallerde mümkün? sizin uzaydaki gezegende hemen çıkılıp başka bir ülkeye kolaycacık vatandaş olunabiliyordur eminim ama bizim gezegende şu anda bu imkansız.

6- kemalistler ile kemalizm % 100 örtüşen bir şey, eğer iddianda emin isen bana örtüşmeyen somut bir örnek ver ya da madde söyle, bir isim ver.

7- inancın ya da dinin nedir bilmiyorum ama benimkinde ZALİM DÜZENLER ve ONLARIN KULCUKLARI savunulmaz, reddedilir.

8- şu çok sevdiğin ve tenzih edip tesbih ettiğin ve tahmid edip yücelttiğin SİSTEMİNİN bana 85 yıllık bilanço rakamlarını bi deyiver bakiyim. eğitim, sağlık, ekonomi, adalet, sevgi, barış, birlik, mutluluk alanlarında ve diğerlerindeki "olağanüstü performansını" bir göster de görelim bakalım.

9- Bu tip haberleri MALUM MEDYA zerre kadar yayınlamaz. Allah dışındaki tanrılarının kesin emri vardır, ve sonuçta kulcuklar bunlardan haberdar olmadan işkencesiz, zulümsüz bir ülkede yaşadıklarını zannederek, ya da İŞLERİNE GELDİĞİ İÇİN KULAKLARININ ÜSTÜNE YATARAK yaşar giderler.

vergini ver, öl ve öldür, her şeye itaat et, o zaman mutlu ve mesut bir hayat yaşarsın- eğer o günkü kurban sen ya da evladın değilse-, bizim ağıldaki koyunlar da aynını yapıyor ve çok mutlular ve düzenden çok memnunlar, tıpkı sizin gibi.

NOT : Adam hastaneye kaldırıldı yazdık. milletin derdine bak hala neler yazabiliyorlar. bırakın teslim olanlardan olmayı insanlığa bile daha çoook uzak bunlar. DEĞERLİ HASAN ÖKTEM dostum, Allah senin o merhametli ve dürüst kalbine cennet versin inş.



__________________
yalnız Allah'a teslim ol ve şahitliği dosdoğru yap...
Yukarı dön Göster ebukerem's Profil Diğer Mesajlarını Ara: ebukerem Ziyaret ebukerem's Ana Sayfa
 
Saffet Metin
Uzman Uye
Uzman Uye


Katılma Tarihi: 07 ekim 2008
Yer: Turkiye
Gönderilenler: 672
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı Saffet Metin

sasha Yazdı:



Selam Saffet Metin,

Konuyu o kadar yanlis bir yerden ele almissiniz ki, tarifi mumkun degil..

Siz sayet Kemalizm ile laikligi ayni sey olarak algiliyorsaniz, Liberalizm'den hic haberiniz yok demem gerekir.

Kemalist,(o donemde hareketi temsil eden anlaminda) bir Britanya tanimlamasidir.
Yillarin icinde, bir putlastirma, bir peygamberlestirme vb. sekillerde yuceltilmistir. Hatta bu anlamda edebi eserlerde mevcuttur. Bir lideri sevmek,ve dusunce tarzina sahip cikmak, onun dusunce seklini ve yapabileceklerini, icinde bulunulan cagda yapmak ve uygulamaktir. Aksi, turbeden medet umma olayindan oteye gecmez.

Turkiye'de laiklik gayet guzel gidiyor demis olmanizdan bu sekilde anliyorum zira..

Turkiye'deki laiklik , laiklik adi altinda cok ayri, hatta tanimsiz diyebilecegimiz bir versiyonda gitmektedir.

Halbuki gercek laiklik,fikren, yasaklama ve yok sayma temeli uzerine insa edilmis olmadigi gibi, devlet tarafindan anayasayla korunmus tum yatirim insan(ulke insani) adinadir. Daha acigi, topluma dair, bireyin  ifade ozgurlugu on safhadadir.

Laiklik aklima oyle esti diye, dakka basi ulke bekaasi diye  cani istediginde darbe yapip, ulkeyi bulundugu cizgiden en az 10 sene geriye atmak, bir nesli korku psikolojisi ile apolitik, asosyal  buyutmek ve yetistirmek de degildir.

Laiklik ulkede hakim oldugu varsayilan din ve onun alt mezheplerine esit ve tarafsiz sekilde yaklasmaktir. Diyanet Isleri Baskanligi gibi bir kurum olusturup,ona, diger kurumlara ragmen en buyuk maddi miktari  verip,yillarca tek mezhebe hitap ettirmek degildir.

Laiklik devlet tarafindan varligi olusturulan ve idame ettirilen devlet okullarinda, zorunlu olarak din ve ahlak bilgisi dersi adi altinda, din ogretmek degildir.

Laik oldugunu iddia eden bir ulkede, nufus cuzdanlarinda din ibaresi ve hanesi bulunmaz.

Laik bir ulkede, dindar bir insan, Cumhurbaskani, Basbakan olabilir bu onun en insani hakkidir. Bu makamlara ulastiginda, o kisi,  artik ulkenin, dolayisiyla milletin temsilcisidir.
Ancak bu hak O'na, kendi kamuoyunda ulkenin bir bolgesini, ustu kapali ve imali sekilde  "Gavur" olarak tanimlama hakkini vermedigi gibi," bize oy vermeyen patates dinindendir "gibi bir belirleme yapma hakkini da vermez. Patatese de inanan bir  grup insan olabilecegi gibi, hicbir sekilde inanmayan bir grup ulke insaninin da mevcut olabilecegi   ihtimalini gozonunde bulundurmalidir.

Laik bir ulkede, insan oruc tutmadigi icin dayak yemez.

Laik bir ulkede, hangi sebeple olursa olsun,(askeri, siyasi vb.) dusuncesine dair  ulke ferdine iskence uygulanamaz.

Laik bir ulke, bu durumda, kuskusuz kabul edilebilir bir gercek olmasi sebebiyle, ulke korunmasi amacli bir formul dusunmek ve uygulamak zorundadir.(orn;askerligin profosyonellestirilmesi, dolayisiyla bir meslek, ve gecim kaynagi haline getirilmesi gibi)

Laik sistemle, Kuran sistemi bastan cakisir. Laik sistemde zumreler, siniflar vardir. Hepsi farkli dusunceye sahip olabilirler. Kuran'da insan  topluluklarina dair, zumrelestirme veya siniflastirma(alt tabaka, ust tabaka) mevcut degildir. Kuran, icerigi ve soyleyeni geregi, inanc ve inancsizlik kavramlari istune kuruludur.
Laik sistem bu her iki kavrami da kabul eder.Ayrim yapma luksu yoktur.

Bu ornekleri cogaltmak mumkun..

Dolayisiyla, Kemalizm hala anlasilamamis bir dusuncenin urunudur. Bir ulkede,  gunluk gazetelerde,(yuzde orani bazinda sayica fazlasiyla yukselmis) hergun okunmaya alisilmis ve artik neredeyse  kaniksanmis, tecavuz, hirsizlik, kadina cocuga siddet, iskence, aclik, issizlik, cinayet, cesitli sosyal sebebe yonelik intiharlar vb. gibi haberler olagan seyler olarak addediliyorsa, zamanin hortumculari elini kolunu sallayip vergiden kacirip gezerken, baklava calan cocuk yargilaniyorsa, Kemalizm bahsettiginiz gibi degil caga uydurmak, cagin gerisine atmistir.

Ne derseniz deyin, ama bence sakin ola ki Kemalizm ile laikligi eslestirmeyin.





< http-equiv="Content-" content="text/; charset=utf-8">< name="ProgId" content="Word.">< name="Generator" content="Microsoft Word 11">< name="Originator" content="Microsoft Word 11"><link rel="File-List" href="file:///C:%5CDOCUME%7E1%5Cqqq%5CLOCALS%7E1%5CTemp%5Cmsohtml1%5C01%5Cclip_filelist.xml" target="_blank">< style>

sayın sasha,

Siz sayet Kemalizm ile laikligi ayni sey olarak algiliyorsaniz, Liberalizm'den hic haberiniz yok demem gerekir.

Kemalizm aslında Osmanlı modernleşmesinin son noktasıdır. Kemalizmin temel ilkesi laikliktir. Bunun dışındaki ilkelerin önemi tartışılabilir ama Laiklik derecesinde değildir. Tanzimat modernleşmesi laiklik olayının farkında idi ama bunu gerçekleştirmeye cesaret edemedi.

Kemalizmin temel iktisat politikası liberal ekonomidir. Ama 1928 ekonomik krizi nedeniyle devletçiliğe kaymıştır. Kemalist devletçilik ideolojik değil, keynesyen bir ekonomik tedbir olarak geçici bir devletçiliktir.

Kemalist,(o donemde hareketi temsil eden anlaminda) bir Britanya tanimlamasidir.
Yillarin icinde, bir putlastirma, bir peygamberlestirme vb. sekillerde yuceltilmistir. Hatta bu anlamda edebi eserlerde mevcuttur. Bir lideri sevmek,ve dusunce tarzina sahip cikmak, onun dusunce seklini ve yapabileceklerini, icinde bulunulan cagda yapmak ve uygulamaktir. Aksi, turbeden medet umma olayindan oteye gecmez.


Bakın M.K. nın yaptıkları Türkiye için halkı çok etkileyen ve epeyde tepki toplayan şeylerdi. Zor işlerdi. Kendisinden sonrada işlerin kaldığı yerden yürümesi, onun ilkelerine aykırılıklar olmaması açısından Demokrasiye geçilince İsmet İnönü ve Celal Bayar anlaştı ve Kemalizm ideolojisi daha belirgin hale geldi. Bu yüceleştirme onun yaptıklarını ve yapmak istediklerini oturtma adına sonraki liderler tarafından yapıldı. Bunu kabul ediyorum.

Ama hiçbir zaman M.K.  işte benim doktrinim budur. Aynen bunu alın kabul edin demedi. "Doktrin istemem donar kalırız " dedi. "En hakiki mürşit ilimdir fendir " dedi (Bu lafı kendisinden başka Ahmet Cevdet Paşa ve Tevfik Fikret te söylemiştir. ) , "Çağdaş uygarlık seviyesine ulaşacağız onun da ötesine geçeceğiz " dedi. 

Ben M.K değince bunları hatırlıyorum. Akılcılık, bilimsellik, çağdaşlık hedefleri. Bunlar yüzyıllar geçsede ölmez. Aynen devam eder.

Kemalizm öldü. Falan. Bunlar saçmadır. Yukarıdaki laflar öldü mü. Laiklik gereksinimi öldümü.

Turkiye'deki laiklik , laiklik adi altinda cok ayri, hatta tanimsiz diyebilecegimiz bir versiyonda gitmektedir.

Halbuki gercek laiklik,fikren, yasaklama ve yok sayma temeli uzerine insa edilmis olmadigi gibi, devlet tarafindan anayasayla korunmus tum yatirim insan(ulke insani) adinadir. Daha acigi, topluma dair, bireyin  ifade ozgurlugu on safhadadir.

Türkiyede laiklik anlayışı,laikliğin bize geldiği Fransadan ayrıdır. Çünkü Fransada Kilise vardır. Kilise bir kurumdur. Dini Kilise temsil eder. Fransadaki din Katolik mezhebidir.

Türkiyede kilise gibi bir kurum varmıdır. Yoktur. Kurumsallaşmış din neydi. Şeyhülislamlış teşkilatı ve onun alt örgütü meşihat. Camiler ve din adamları Meşihata bağlıydı. Aynı teşkilatı aldı adına Diyanet işleri Başkanlığı dedi. Türkiyede dini bu temsil eder dedi. Esasen Osmanlıda da bu temsil ediyordu.

Dini konuda laiklik prensibi çerçevesinde Osmanlı meşihatı yaşıyor. Burada eksik olan mesela farklı bir mezhep olan aleviliğin temsili olayı. tAbii Alevilerin Camiye gideni var (şia, bektaşi), cem evine gideni var. Bu konuda Erdoğan hükümetinin bazı çalışmaları var. Çalıştaylar var. Cem evlerinin de diyanete bağlanması, çalışanlarına maaş, kadro verilmesi. Elektrik, su, doğalgaz konusunda ibadet yeri uygulaması yapılması gibi.

Bakın bunlar bugün konuşuluyor. onbeş yirmi sene önce konuşılamazdı.
Daha geçen hafta Muharrem Cemini eErzincan Cem evinden naklen verdi TRT. Bakın Her kandil akşamında okunan mevlutların TRT den verilmesi bile 1974 de İsmai Cem in TRT genel müdürlüğü döneminde oldu.

Laiklik baştan biraz sert uygulandı. Kabul ediyorum. 1930 ların laikliği ile 1990 ların 2000 lerin laikliğinin uygulanışı aynı değil. Toplumdaki gelişmelere paralel yumuşuyor.

Laiklik aklima oyle esti diye, dakka basi ulke bekaasi diye  cani istediginde darbe yapip, ulkeyi bulundugu cizgiden en az 10 sene geriye atmak, bir nesli korku psikolojisi ile apolitik, asosyal  buyutmek ve yetistirmek de degildir.

Laiklik ulkede hakim oldugu varsayilan din ve onun alt mezheplerine esit ve tarafsiz sekilde yaklasmaktir. Diyanet Isleri Baskanligi gibi bir kurum olusturup,ona, diger kurumlara ragmen en buyuk maddi miktari  verip,yillarca tek mezhebe hitap ettirmek degildir.


Bakın bu ülkenin ve Avrupanın son iki yüzyıllık tarihi iyi bilseniz bazı şeylere bakış açınız farklı olur. Türkiyede canı istediğinde darbe yapılmamaktadır. Burası güney Amerika değildir. 
Siz 12 eylül öncesini yaşadınızmı. ? Yaşamış olsa idiniz. 12 Eylül darbesi hakkında böyle düşünmezdiniz. 1976-1980 arasında asıl korku psikolojisi vardı. Heryerde kurtarılmış bölge vardı. Şuralar solcuların, buralar sağcıların. İnsanlar  hava kararana kadar evlerine girmeye çalışırdı. Okumaya giden öğrenciler bir taraftan olmaya zorlanırdı. Tarafsız kaldığı için baskı görmüş, okuyamammış, okulu bırakmış, hatta kafayı sıyırmış çok öğrenci vardı. Bunlar size masal geliyor. Ellisinin üstünde çokta politik olmayan halktan insanlara bir sorun ne diyecekler.

Elbetteki darbe olmasını istemem. Ama 12 eylül öncesi şartları yaşamış biri olarak 12 eylülden sonra korku diye bir şey yoktu. İnsanların apolitik olmasından güzel bir şey yok. Politikayı yapan yapsın.

Darbeye karşı aydınlar falan bakıyorum hayat hikayesine 12 eylül den sonra doğmuş veya önce doğmuşsa o tarihte neyin ne olduğundu bilecek yaşta değil. Bana vaaz veriyor.

 

Laiklik ulkede hakim oldugu varsayilan din ve onun alt mezheplerine esit ve tarafsiz sekilde yaklasmaktir. Diyanet Isleri Baskanligi gibi bir kurum olusturup,ona, diger kurumlara ragmen en buyuk maddi miktari  verip,yillarca tek mezhebe hitap ettirmek degildir.

 

BU konuda önceki paragraflarda bilgi vermiştim. Osmanlılın kurumsal teşkilatı ve bakış açısı aynen alındığı için böyle olmuştur. Bu bir eksikliktir. Bu konuda çalışmalar yapılmasına karşı değilim. Bu bir zaman zemin, olgunluk meselesidir. Bu konuyu AKP hükümetinin açılım çerçevesinde halledeceğini düşünüyorum. Yani halkta da, hükümetlerde de, bürokraside de bir yumuşama vardır. Eski katılıklar kalkacaktır. Gidişat bunu göstermektedir.

 

Bütün bu sert politikaların hep tarihi arka planları vardır. Türkiye 1876 dan beri çok büyük travmalar geçirmiştir. Bunları halkına anlatmamıştır. Ama bürokrat yetiştiren Siyasal gibi fakültelerde bu konular anlatılır. Çünkü siyasal bilimi uygulamalı tarihtir. Onun için bürokrasi bu konularda serttir.

 

Laiklik devlet tarafindan varligi olusturulan ve idame ettirilen devlet okullarinda, zorunlu olarak din ve ahlak bilgisi dersi adi altinda, din ogretmek degildir.

 

Buna katılıyorum. Esasen  o öğretilen de dini bilgi falan değildir. Aslında Özel televizyonlar bu konuda epey başarılılar. Mesela en çok seyredilen programlardan biri Nihat Hatipoğlu hocanın programı.  Sanıyorum hersabah var.

 


Laik oldugunu iddia eden bir ulkede, nufus cuzdanlarinda din ibaresi ve hanesi bulunmaz.

 

 

Bunun pratik ne gerekliliği vardı bilemiyorum. Eskiden kalma bir şey. Din hanesinin kaldırılması olayı yeni gelişmelerle ortaya çıkan bir şey. Kaldırılmasında bence hiçbir mahzur yok. BU konuda hangi gerekçeyle yok kalsın denebilir bilemiyorum.

 


Laik bir ulkede, dindar bir insan, Cumhurbaskani, Basbakan olabilir bu onun en insani hakkidir. Bu makamlara ulastiginda, o kisi,  artik ulkenin, dolayisiyla milletin temsilcisidir.
Ancak bu hak O'na, kendi kamuoyunda ulkenin bir bolgesini, ustu kapali ve imali sekilde  "Gavur" olarak tanimlama hakkini vermedigi gibi," bize oy vermeyen patates dinindendir "gibi bir belirleme yapma hakkini da vermez. Patatese de inanan bir  grup insan olabilecegi gibi, hicbir sekilde inanmayan bir grup ulke insaninin da mevcut olabilecegi   ihtimalini gozonunde bulundurmalidir.

Laik bir ulkede, insan oruc tutmadigi icin dayak yemez.

Bakın burada yönetimin halka güvenmemesi  olayı var. Halkın seviyesi malum.  Din çok istismar edildi bu ülkede. Mesela A.P (Adalet partisi), köylü halka Allah ve Peygamber partisidir ha, buna oy verin gibi anlatıldı. Aman şuna oy verirsen kızın mini giyer, oğlun içki içer propagandaları yapıldı.

 

Bunlar etkiye tepki. Tabi oruç tutmayan dayak yemez. Ama bunu devlet yapmıyor. Bir kısım halk yapıyor.

 

Dediğiniz makamlara dindar bir insanın ulaşmasında bir mahsur yok. Türkiye olgunlaşacak ve bunları aşacaktır.

Halk dinle kandırılabilmektedir. Halkın demokrasi anlayışı sığdır. Laiklik prensibi tam anlaşılamamıştır. Bu nedenle yönetenler de laiklik elden gitmesin diye ser tepki vermektedir.

 

Laik bir ulkede, hangi sebeple olursa olsun,(askeri, siyasi vb.) dusuncesine dair  ulke ferdine iskence uygulanamaz.

Laik bir ulke, bu durumda, kuskusuz kabul edilebilir bir gercek olmasi sebebiyle, ulke korunmasi amacli bir formul dusunmek ve uygulamak zorundadir.(orn;askerligin profosyonellestirilmesi, dolayisiyla bir meslek, ve gecim kaynagi haline getirilmesi gibi)

 

Bu konuların Laiklikle ilgisi olduğunu düşünmüyorum. Birincisi insan hakları konusu. İkincisi teknik bir konudur.

 

Laik sistemle, Kuran sistemi bastan cakisir. Laik sistemde zumreler, siniflar vardir. Hepsi farkli dusunceye sahip olabilirler. Kuran'da insan  topluluklarina dair, zumrelestirme veya siniflastirma(alt tabaka, ust tabaka) mevcut degildir. Kuran, icerigi ve soyleyeni geregi, inanc ve inancsizlik kavramlari istune kuruludur.
Laik sistem bu her iki kavrami da kabul eder.Ayrim yapma luksu yoktur.

 

Kur’anda bir din adamları sınıfı yoktur. Laiklik prensibi dinadamları sınıfının siyasi etkisini sınırlamak amaçlıdır. Dini vicdani kanaate indirger. Dolayısı ile Kur’Anın laik sistemle bir sıkıntısı yoktur. Aslında Kur’anın dini yönetimlerle , o hadis, sünnet karışımı dini yönetimlerle çok daha büyük problemi vardır.

Laik sistem ülkenin inançlara göre değil, akli ve bilimsel prensiplere göre yönetilmesini ister. Devlet her inançtan vatandaşına aynı kural ve kaideleri uygular. Halbuki dini hukukun uygulandığı ülkelerde her ayrı inanç sahibinin hukuku ayrıdır. Modern devlet uygulamada kargaşa ve zorluk yarattığı için  çok hukukluluğu kabul etmez.

 

 Dolayisiyla, Kemalizm hala anlasilamamis bir dusuncenin urunudur. Bir ulkede,  gunluk gazetelerde,(yuzde orani bazinda sayica fazlasiyla yukselmis) hergun okunmaya alisilmis ve artik neredeyse  kaniksanmis, tecavuz, hirsizlik, kadina cocuga siddet, iskence, aclik, issizlik, cinayet, cesitli sosyal sebebe yonelik intiharlar vb. gibi haberler olagan seyler olarak addediliyorsa, zamanin hortumculari elini kolunu sallayip vergiden kacirip gezerken, baklava calan cocuk yargilaniyorsa, Kemalizm bahsettiginiz gibi degil caga uydurmak, cagin gerisine atmistir.

Ne derseniz deyin, ama bence sakin ola ki Kemalizm ile laikligi eslestirmeyin
.

 

Anlaşılamamış bir yanı yok bence.

O dediğiniz konular teknik konulardır. Laiklikle alakası yoktur. Çoğu çarpık kentleşme ile ilgili sosyal olaylardır. Devlet laik te olsa, olmasa da , böyle hızlı kentleşmede bunlar oluyor. Benim çocukluğumda Türkiyenin %70 i köyde yaşardı. Şimdi Türkiyenin % 70 i şehirde yaşıyor.  O dediğiniz problemler, sel baskınları, trafik kazaları, anarşi, terör falan hepsi böyle sosyolojik konulardır. 40 senede diyelim % 70 köylülükten % 70 şehirliliğe geldik. Tabi o şehirlilik sayısal şehirlilik, kültürel şehirlilik değil. O da olacak inşallah.

 

Aslında çağdaşlığa bir gidiş olan bu şehirleşmenin bir sosyal bedeli bunlar. Bir fatura. Heryerde böyle olmuş. Türkiyenin nasıl dinamik bir toplum olduğunu görüyorsunuz böyle. Almanyada falan böyle bir dinamizm yok.

 

Hortumcu olayına gelince, o ekonomide sermaye birikimi ile ilgili olaydır. Bir  Sermayedar kesim yaratmak ve onu güçlendirmek ile ilgili bir politikadır. Bunlar Avrupa birliğine girinceye kadar devam eder. Avrupa birliğine girince bıçak gibi kesilir veya çok azalır. Bugün gözünün içine baka baka alenen yapıyorlar. Bu kalkar. 

 

Baklava çalan çocuk olayı hukuki olaydır. Çaktırmadan çalıp kaçsaydı bu hırsızlıktı. Cezası bir iki seneydi. Vitrini kırıp çalarsan bu hırsızlık olmaz gasp olur. O da çok ağır bir suçtur. En az on seneden başlar. Tabii bu şikayete bağlı bir suç olmakla birlikte, dükkan sahibi şikayetini geri almasına rağmen, gasp cezası ağır bir suç olduğundan savcı kamu davasına dönüştürmüş. Neticede ne oldu bilmiyorum da eski kanun böyleydi. . Şimdi vitrinde olan baklava değil de , çok pahalı mücevher olduğunu düşünün. Bu gasp olaylarında olayın oluş biçiminin yanında çalınan malın kıymeti ne kadar düşünülüyor bilemiyorum yeni kanunda. Ama eski kanun bir olayı gaspa soktumu çalınan bir lira da olsa, milyar da olsa farketmiyordu.

 

Hukuktaki ve sosyal olaylardaki bir takım aksaklıkların Kemalizm le alakası yoktur. Aynı kanunlar padişahlık devrinde de uygulanabilir. Aynı şehirleşme padişahlık zamanında da, İran,Mısır gibi dini yönetimlerde de  olabilir.

 

Kemalizm ile Laiklik Türkiyede birbirinden ayrılmaz şeylerdir.  Aslında Laiklik Demokratik düşüncenin olmazsa olmazıdır . Uygulamada sert davranılmıştır..  Bu halkın kültür seviyesinden ve sosyolojik yapısından kaynaklanmaktadır. Gittikçe yumuşadığını görüyorum. Halkında bilinçlenmesi gerektiğini düşünüyorum. Laiklik asla  ortadan kalkmamalıdır.

 

Herkese selamlar,

 













__________________
Allah Aklını kullanmayanların üzerine pislik yağdırır.
Yukarı dön Göster Saffet Metin's Profil Diğer Mesajlarını Ara: Saffet Metin
 
mustacanta
Ayrıldı
Ayrıldı
Simge

Katılma Tarihi: 18 aralik 2009
Yer: Turkiye
Gönderilenler: 198
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı mustacanta

Allah hasta olanlara şifalar dertli olanlara devalar borçlu olanlara edalar versin.
Şimdi ebukerem bu kadar madde bişeyler yazmışın sen bunlara karşısında biz\ben destekçisimiyiz, katliamları mı savunuyoruz işkencelerimi yoksa yasal sorunları mı vs vs. Sataşmayla biyere varamazsın ona islamın i sini bana kanunun k sını anlatarak neyi savunabileceksin. ortaya zıplamak! derken forumdaki takma adının altında uzman üye benimkinde de newbie yazdığı için mi? bence inandığın şeyleri savunurken daha dikkatli olmalısınki destek görmelisin. Sonuçta bu konuyu açarak arkadasına destek olmak istediğini düşünüyorum.
Yukarı dön Göster mustacanta's Profil Diğer Mesajlarını Ara: mustacanta
 
Saffet Metin
Uzman Uye
Uzman Uye


Katılma Tarihi: 07 ekim 2008
Yer: Turkiye
Gönderilenler: 672
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı Saffet Metin

ebukerem Yazdı:

NOT : Adam hastaneye kaldırıldı yazdık. milletin derdine bak hala neler yazabiliyorlar. bırakın teslim olanlardan olmayı insanlığa bile daha çoook uzak bunlar. DEĞERLİ HASAN ÖKTEM dostum, Allah senin o merhametli ve dürüst kalbine cennet versin inş.



SAyın Ebukerem,

Enver arkadaşın düşüncesini ve eylemini asla benimsemiyorum.
Ama kimsenin de İşkenceye uğramasını asla ve asla istemiyorum.
Hukuk dışını asla tasvip etmem.
Allah Acil şifalar versin. 




__________________
Allah Aklını kullanmayanların üzerine pislik yağdırır.
Yukarı dön Göster Saffet Metin's Profil Diğer Mesajlarını Ara: Saffet Metin
 
Guests
Guest Group
Guest Group


Katılma Tarihi: 01 ekim 2003
Gönderilenler: -259
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı Guests

Yahu Saffet bey, Kemalizimle Tayyibizmi senin kadar güzel sentezleyen kimse yoktur.Enteresan adamsın vesselam..
Yukarı dön Göster Guests's Profil Diğer Mesajlarını Ara: Guests
 
Saffet Metin
Uzman Uye
Uzman Uye


Katılma Tarihi: 07 ekim 2008
Yer: Turkiye
Gönderilenler: 672
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı Saffet Metin

mustacanta Yazdı:
Çocukluğumdan beri bu kemalizm kavramını anlayabilmiş değilim. kemalist kişilerle kemalizmi hiç örtüştürememişimdir. bu konuda bahsi geçen arakadaşın çektiği ızdırapları tüm sisteme maletmenin de doğru olmayacağı kanısındayım. Bu konudaki suçlu kişilerin de en kısa zamanda gerekli cezaları almalarını diliyorum. Ne de olsa askerler yargılanabilemye başlandı:) Sonuçta bir toplumda yaşıyoruz istesekte istemesekte düzen ve devamlılık açısından bazı kurallara uyulması gerekmektedir. Bir de basın açıklamasında görüğüm tc vatandaşlığına, Tc nin temellerine olan bir sitem vardı. Acaba Enver Tc vatandaşlığından çıkarak askerliğini yapmamayı düşünmüşmüydü..! bazı ülkelerde zorunlu askerlik yok bazılarında var, bazılarında da kamu yararına çalışılabiliyor. benim de sahsi görüşüm askerliğin bunu iş ve hayat tarzı olarak gören insanların profesyonel olarak bu işi yapmasıdır.



Sayın Mustafa canta,

Kemalizm fikirde Fransız devrimini özelllikle Jan Jack Russo nun fikirleri ve pratikte Fransız devlet modelinin ve Laiklik anlayışının örnek alınarak Türkiyenin Çağdaş uygarlık seviyesine ulaştırma çabasıdır.

Fransa Osmanlı Tanzimatının da örnek ülkesidir.
Fransız düşünürü Augüst Comte un Pozitivizm düşüncesi 19 yüzyıl aydınlarını en çok etkileyen düşüncedir.

BUnlar hepsi Kemalizm içinde vardır. 

MK. nın ölümünden sonra bir sol Kemalizm ile SAğ kemalizm çıkmıştır. BUnlarda  Komünizm den ve kapitalizm den etkilenme olup, M.K dan ziyade sonraki aydınların yorumlarıdır. Herkes Kemalizmi kendi düşüncesine göre yorumlamış ve Kemalizm mezhepleri doğmuştur.

Sıkıntılar, Kraldan ziyade kralcıların uygulamalarındandır.

Gönüllü askerlik konusu teknik bir konudur. Ama askerlik bir çok ülkede Napoleon döneminden beri zorunludur. Zorunlu askerliğin olmadığı ingilterede bile insanları iki üç aylık devreler halinde toplayıp eğitim yaptırdıklarını duymuştum.  Hepten ortadan kalkacağını sanmıyorum.








__________________
Allah Aklını kullanmayanların üzerine pislik yağdırır.
Yukarı dön Göster Saffet Metin's Profil Diğer Mesajlarını Ara: Saffet Metin
 
ebukerem
Ayrıldı
Ayrıldı


Katılma Tarihi: 21 mart 2009
Gönderilenler: 483
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı ebukerem

mustacanta Yazdı:

Şimdi ebukerem bu kadar madde bişeyler yazmışın sen bunlara karşısında biz\ben destekçisimiyiz, katliamları mı savunuyoruz işkencelerimi yoksa yasal sorunları mı vs vs. SEN DÜZENİNİ SAVUNARAK BUNLARI SAVUNMUŞSUN ZATEN, hatırlamıyorsan bu konuya İLK YAZDIĞIN MESAJINI OKU ve fazla ekmek tüketme.

 Sataşmayla biyere varamazsın ona islamın i sini bana kanunun k sını anlatarak neyi savunabileceksin. SATAŞMIYORUM, SİZE BATIL SÖZLERİNİZİ VE İNANÇLARINIZI TERK ETMENİZ VE ALLAH'A TESLİM OLMANIZ YANİ O'NUN DİNİNE UYGUN YAŞMANIZ İÇİN ÇARPIKLIKLARINIZI VE CAHİLLİKLERİNİZİ GÖSTERİYORUM. Kibirli tavIrlarınız ve bilgiçlik taslayan çelişkili cümleleriniz yüzünden bunu SERTÇE yapıyorum, umulur ki akledersiniz diye.  

ortaya zıplamak! derken forumdaki takma adının altında uzman üye benimkinde de newbie yazdığı için mi? HAYIR, Vatandaşlıktan ÇIKMAK, başka ülke vatandaşlığına girmek konusundaki zır cehaletin ve kanun nizam kitaptan haberin olmamandan ve bunca eksiğine rağmen işkembeden atarak AHKAM KESMENDEN DOLAYI 

bence inandığın şeyleri savunurken daha dikkatli olmalısınki destek görmelisin. Sonuçta bu konuyu açarak arkadasına destek olmak istediğini düşünüyorum. DESTEK KÖSTEK bizim umurumuzda olmaz, tek derdimiz ŞAHİTLİĞİ ve TEBLİĞİMİZİ dosdoğru yapabilmektir. SİZİ UYANDIRMAYA çalışmaktır. DESTEK ve YARDIM ve ECRİMİZ alemlerin Rabbi Allah'a aittir.

selam sana.



__________________
yalnız Allah'a teslim ol ve şahitliği dosdoğru yap...
Yukarı dön Göster ebukerem's Profil Diğer Mesajlarını Ara: ebukerem Ziyaret ebukerem's Ana Sayfa
 
ebukerem
Ayrıldı
Ayrıldı


Katılma Tarihi: 21 mart 2009
Gönderilenler: 483
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı ebukerem

Saffet Metin Yazdı:
ebukerem Yazdı:

NOT : Adam hastaneye kaldırıldı yazdık. milletin derdine bak hala neler yazabiliyorlar. bırakın teslim olanlardan olmayı insanlığa bile daha çoook uzak bunlar. DEĞERLİ HASAN ÖKTEM dostum, Allah senin o merhametli ve dürüst kalbine cennet versin inş.



SAyın Ebukerem,

Enver arkadaşın düşüncesini ve eylemini asla benimsemiyorum.
Ama kimsenin de İşkenceye uğramasını asla ve asla istemiyorum. Sn. METİN, MAALESEF yalan söylüyorsun, nedenini sorarsan SANA HİTABEN YAZDIĞIM İLETİYİ OKU LÜTFEN, 6. sayfada.
Hukuk dışını asla tasvip etmem. BU DA YALAN. neden yalan diyorsan 6. sayfadaki iletiyi oku lütfen.
Allah Acil şifalar versin. 




__________________
yalnız Allah'a teslim ol ve şahitliği dosdoğru yap...
Yukarı dön Göster ebukerem's Profil Diğer Mesajlarını Ara: ebukerem Ziyaret ebukerem's Ana Sayfa
 
Guests
Guest Group
Guest Group


Katılma Tarihi: 01 ekim 2003
Gönderilenler: -259
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı Guests

sustum
Yukarı dön Göster Guests's Profil Diğer Mesajlarını Ara: Guests
 

<< Önceki Sayfa Sonraki >>
  Yanıt YazYeni Konu Gönder
Yazıcı Sürümü Yazıcı Sürümü

Forum Atla
Sizin yetkiniz yok foruma yeni mesaj ekleme
Sizin yetkiniz yok forumdaki mesajlara cevap verme
Sizin yetkiniz yok forumda konu silme
Sizin yetkiniz yok forumda konu düzenleme
Sizin yetkiniz yok forumda anket açma
Sizin yetkiniz yok forumda ankete cevap yazma

Powered by Web Wiz Forums version 7.92
Copyright ©2001-2004 Web Wiz Guide
hanif islam

Real-Time Stats and Visitor Reports Sitemizin Gunluk, Haftalik, aylik Ziyaretci  Detaylari Real-Time Stats and Visitor Reports

     Sayfam.de  

blog stats