Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP
|
|
|
Merhaba,
münazara çok güzel ilerliyor, o SÜPER GÜÇ, her şeyin üzerinde olan güç ALGILARIMIZI açmamıza yardım etsin...
asım abimin tesbiti çok güzel ...daha önce de değinmiştim, bizim KAFAMIZDAKİ TANRI anlayışını sorgulamamız gerekiyor, TANRI var mı , yok muyu DEĞİL...
abdurrahman abinin tesbitine de katılıyorum bir nüans farklı ile...
konuşturma işleminin ZORLA olduğunu düşünmüyorum. insan çevresindeki olayları OBJEKTİF bir göz ile değerlendirip, aklını örten (SAPLANTILAR, TV, cinsellik, içki, sigara, kumar vs...) gibi işlerden MÜMKÜN mertebe uzak durduğu müddetçe ALGILARI sürekli AÇIK olur.
daha sonra O SÜPER GÜÇ tarafından aslında SÜREKLİ olarak ÖNÜNE iyi FIRSATLAR çıkarıldığını görürsün. İşte burada bu fırsatları FAYDAYA dönüştürme işi kalır geriye.
ben ELÇİLERİN bunları yaptığını düşünüyorum. Yani çevresine FAYDALI olmuşlardır. UYGULAMIŞLARDIR...o veya bu aracı KULLANARAK..eğer ki taştan yapılan bir heykel, çevresindekilere FAYDA sağlıyor olsa idi, elçiler tarafından ELEŞTİRİLMEZDİ....lütfen ne demek istediğimi, anlamaya çalışın.
şimdi biz EĞRİ oturup, DOĞRU düşünelim...Kuran'ı ne için okuyoruz, namazı orucu ne için tartışıyoruz..HEP yanlışlardan sıyrılıp, daha doğrusunu YAŞAMAYA çalışmak ve EN NİHAYETİNDE, kendimize ve ÇEVREMİZE daha faydalı olmak için DEĞİL Mİ?
eğer TEK AMACIMIZ bu değilse, burada samimiyetsizlik olur ve TARTIŞMA çıkar...
biri der ki, o mana bu değil, öyle rekat olmaz, oruç o değil, diğeri der ki, kafir oldun, inkar ettin...ee oldum, hadi ben kafir oldum NE OLDU???
konuyu toparlayalım...
elbette herkesin TEORİK olarak KATILACAĞI tez şudur :
"İNSAN İYİ ve GÜZELİ İÇİNDEN GELDİĞİ GİBİ YAŞAMALIDIR, bir şeyden korktuğu için veya karşılığında mükafat beklediği için DEĞİL"
FAKAT...Teoride kalır sadece...aynen kominizm gibi....bir adım ileri gitmez...çünkü pratikte İNSAN var karşınızda...
bu insanlara hangi kuralları, hangi kanunları koyarsanız koyun, MUTLAKA bir delik bulup, kanunlar dışına çıkmayı başarabilir...işte bu noktada devreye 2-3 türlü İNANÇ kavramı giriyor:
1. Öldükten sonra TEKRAR DİRİLMEK ve HESAP vermek. sonunda ya mükafat çekmek, ya azaba uğramak...
2. İnsan tek başına dahi olsa HER YAPTIĞINI gören bir İLAH olduğuna inanmak. (bence bu akıl ile kavranıyor zaten)
şimdi bu iki TEMEL inanç unsuruna sahip olanlara biz İLAHİ DİNLERE inanan insanlar diyoruz....
peki velev ki, bu iki maddede inanılan ŞEYLER YOK aslında...bu inanç sistemini YIKMAK, bireysel olarak bize ve TOPLUMA ne fayda mı sağlar, ZARAR mı sağlar????bunu kendiniz ve çevrenizdeki insanları düşünerek cevap verin....
benim gözlemime göre ZARAR sağlar...bu sebeple inanç sistemini YIKMAK yerine, bu inanç sistemine inanan biz ve bizim gibi olanların SAMİMİ bir şekilde FAYDALI olmak için çaba göstermeye çalışmamız gerekir....
namaz ve oruç da bunun gibidir...abdurrahman abi salat eşit değildir namaz dedi diye, namaz kılmaktan vazgeçmek olmayacağı gibi, hasan akçay abi salat namazdır dedi diye de namaza başlanmaz...sen, ben bir seher vakti kalkığımızda, secde ediyor, dua ediyor, gece ıssız bir sokakta yürürken nas süresini arapça okuyup, rahatlıyor, ondan cesaret alıyor isek, bu bize FAYDALIDIR...yahu iki rekat mı eğilsem, 3 mü...bu soruyu sorduğun anda, zaten bırak namazı...gerek yok...sen o işten FAYDA sağlamıyorsun demektir...
muhammed peygamber, eğer insanlara ilan ettiği gibi yaşamamış olsa idi, hanımlarına şunu söylermiydi : eğer dünya hayatının süsünü istiyorsanız, istediğinizi vereyim ve sizi boşayayım...elinde imkan mı yok? vereyim dediğine göre ver...gizliden ver...ne olur? bu REST neden?
veya ganimet malları zenginler arasında dolaşan bir meta olmasın..neden bu zahmet...neden ilk itirazlar, ilk uyarılar REFAH içinde yaşayan insanlar ve yöneticilere, iktidar sahiplerine...elçileri konuşturan NE olursa olsun, yaptıkları işin kendilerine mi, yoksa TOPLUMA mı fayda sağlandığına bakılır....işte bunu yapmadan körü körüne biat ile, inkar aynı şeydir..ön yargıdır....
selam olsun...
|