Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP
|
|
|
Semazen Yazdı:
Aman, Değerli Dostlar!
Dikkat!
Tahrif ve tahrib gücü
sapkın akımlar var; bunlardan hiçbirinin yolu hanif müslümanlara uygun
değil....
|
|
|
Kesinlikle
yerinde bir tespit ve gerekli bir uyarı.
Bu Sapkın
Akımın Liderleri kendi anlayışlarını yine kendi elleriyle çarpıttıkları ayet
meallerine giydirip modern bir din oluşturma hevesindeler.
Bu heves
ile kendilerine malzeme olabilecek ayetleri özellikle seçmekteler. Bu
ayetlerdeki birtakım yanlış meallendirmeleri ve anlaşılmaları bahane ederek bu
açık kapıdan saldırıya geçmektedirler. Bu esnada konuyla ilgili diğer ayetleri
tabiki es geçmektedirler.
En sık
başvurdukları bir diğer yöntem ise kavramların üçüncü-dördüncü anlamlarını özel
olarak seçtikleri bazı ayet meallerine uymasa da uyarlamaktır. Salat’ı ikamenin
pratik ve güzel bir uygulaması olan Namaz konusunda olduğu gibi.
Şimdi
gelin bu sapkın akımın metodunu bir örnek üzerinde görelim. Konu Zekat.
Bu Sinsi
Kur’an Düşmanlarına göre Zekat Kur’anda sadece mali bağlamda olmayan Arınma
anlamında kullanılmışmış. Lütfen önce bu yazıyı okuyunuz.
Zekat kök
anlam itibarıyle arınmadır ama zekat aynı zamanda mali arınmanın da adıdır. Bu
mali arınma Son peygamberimiz tarafından asgari kırktabir olarak pratize
edilmiştir. Bize ulaşan bilgi böyledir. Bu bilginin Kur’ana aykırı hiçbir yanı
bulunmamaktadır. Nasıl ki Namaz Salatın Pratik bir ifadesidir, Malın en az
kırktabirini dağıtmak da Mali Arınmanın pratik bir ifadesidir.
Mali
Arınma gerçekten bu kadar önemli midir? Malı ne kadar çok sevdiğimizi, onu
edinmek için nasıl da ömrümüzü ve bütün enerjimizi seferber ettiğimizi göz
önünde bulundurursak bu hususun ne kadar ehemmiyetli bir sınanma aracı olduğunu
anlarız.
Şimdi
tekrar linkini verdiği yazıya dönelim.Lütfen yazıya dikkatlice bakınız. Çarpıtma
en başta başlıyor. Öncelikle bilmeliyiz ki zorunlu sadakanın ismi Mali
Arınmanın da yolu olan bildiğimiz anlamda Zekattır. Bağış ve Hediye ise zorunlu
olmayan ama kuvvetle tavsiye edilen bir sadaka çeşididir. Bu bir insanın daha
güzel bir Müslüman olması için gerekmektedir. “Kur’anda sadaka, bağış ve hediye var. Demek ki zekatın mali yönü
yoktur” önermesi saçmalıktan ve cahillikten başka bir şey değildir.
Şimdi o
yazıya bir daha bakalım. Kaç ayet var? On. Pekala kaç ayette kavram ZEKATE
formunda? Bir.
Diğer
ayetlerde zaten kelimenin mali konularla alakalı olmayan “Arınma” olduğunu
kabul etmeyen yok. O halde konunun zekat olduğu bir yazıda ZEKATE/ZEKATİ
formundaki 25 ayetten sadece birisini ele alarak –ki onu da çarpıtarak-
alakasız formdaki ayetlere geçiş yapıp “bakın işte Kur’anda Zekat manevi anlamda arınmaktan ibarettir”
demenin mantığı nedir?
O 25 ayetten malzeme
olarak seçebildikleri birtek ayeti bakın nasıl çarpıtmışlar:
41:06-07 De ki: "Ben ancak sizin gibi bir insanım. Bana ilahınızın bir tek
ilah olduğun vahy olunuyor. Artık O'na yönelin, O'ndan mağrifet dileyin. Ortak
koşanların vay haline! Onlar ZEKATI VERMEZLER; ahireti de inkar edenler
onlardır."
Bir müşrik zekât verirse bu onun ahirete inandığını mı
gösterecek?
Bu sapkın kişilerin ayeti
nasıl da tersinden okuduğunu gördünüz mü? Müşrik olan kişiler Zekat verince
Ahirete inanmış mı olacaklar? Ne alaka? Ahirete de inanmayan müşrikler zekat
verici değillerdir. Ayette söylenen bu. Hem bu ayette zekat yerine arınma yazın
bakalım nasıl bir anlam çıkıyor? Onlar Arınmayı Vermezler !!!
Siz bir
kavramın Kur’anda ne anlamda kullanıldığını öğrenmek için o kavramın geçtiği
tüm ayetlere bakmaz mısınız? Bunların işine gelmemiş ki bakmamışlar.
Örneğin
aşağıdaki ayette zekat yerine arınma yazın bakalım, nasıl bir sonuç çıkacak.
Rum Suresi 39. İnsanların malları
içinde artsın diye faiz olarak
verdiğiniz, Allah katında artmaz. Allah'ın yüzünü isteyerek verdiğiniz zekâta
gelince, işte onu verenler kat kat artıranların ta kendileridir.
Mali bir
ibadeti, Peygamberimizin Kur’andaki bir emri pratize edişini imha etmek
isteyenler acaba yukarıdaki ayeti neden incelemeye değer bulmadılar dersiniz?
Diğer
ayetleri buradan
okuyabilirisiniz.
Sözün özü,
bizler “Yaşayan Sünnet” formunda bizlere ulaştırılan aynı zamanda Kur’anda
Emredilenlere de birebir uyan uygulamalara sahip çıkarız/çıkmalıyız. Manen arınmanın yanında bildiğimiz anlamda Zekat
ile mali açıdan arınırız. Namaz ile Rabbimizi anar ve bağlantımızı tazeleriz.
Hacc ile Müslümanlığın yeniden yeşerdiği o güzel mekanları ziyaret eder, orada
Müslüman kardeşlerimizle müzakere eder, Rabbimizin bir emrini böylece yerine
getiririz.
__________________ Yunus 105. Şu da emredildi: "Yüzünü dine bir hanîf olarak çevir. Sakın müşriklerden olma!"
|