Yazanlarda |
|
bembeyaz Uzman Uye
Katılma Tarihi: 31 temmuz 2007 Yer: Turkiye Gönderilenler: 736
|
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP
|
|
|
Arapça Metin |
إِنَّ أَوَّلَ بَيْتٍ وُضِعَ لِلنَّاس 16; لَلَّذِي بِبَكَّة 14; مُبَارَك 11;ا وَهُدًى لِلْعَال 14;مِينَ |
Abdülbaki Gölpınarlı
|
Şüphe yok ki ilk kurulan ev, Mekke'deki evdir. Kutludur ve alemlere doğru yolu gösterir. *
|
Ali Bulaç Meali
|
Gerçek şu ki, insanlar için ilk kurulan Ev, Bekke (Mekke)de, o, kutlu ve bütün insanlar (alemler) için hidayet olan (Ka'be)dir.
|
Diyanet İşleri Meali(Eski)
|
Doğrusu insanlar için ilk kurulan ev, Mekke'de, dünyalar için mübarek ve doğru yol gösteren Kabe'dir.
|
Diyanet İşleri Meali(Yeni)
|
Şüphesiz, insanlar için kurulan ilk ibadet evi, elbette Mekke’de, âlemlere rahmet ve hidayet kaynağı olarak kurulan Kâ’be’dir.
|
Diyanet Vakfı Meali
|
Şüphesiz, alemlere bereket ve hidayet kaynağı olarak insanlar için kurulan ilk ev (mabet), Mekke'deki (Kabe)dir.
|
Edip Yüksel Meali
|
Halk için kurulan en önemli ev, tüm halklara bir hidayet kaynağı olan Bekke'deki kutlu evdir. *
|
Elmalılı Hamdi Yazır
|
Şüphesiz insanlar için kurulan ilk mabed, Mekke'deki çok mübarek ve bütün âlemlere hidayet kaynağı olan Beyt (Kabe)dir.
|
Elmalılı Meali (Orjinal)
|
Doğrusu insanlar için vaz'olunan ilk ma'bed, elbette Mekkedeki o çok mübarek ve bütün âlemîne hidayet olan Beyttir
|
Ömer Nasuhi Bilmen
|
Şüphe yok ki, insanlar için ilk tesis edilmiş olan ev, Mekke'deki o çok mübarek ve âlemler için hidâyet olan Beyt-i Muazzama'dır.
|
Muhammed Esed
|
Unutmayın, insanlık için inşa edilen ilk mâbed, Bekke'dekiydi: 75 bereketli ve bütün âlemler için bir rehber[lik kaynağı],
|
Suat Yıldırım
|
İbadet yeri olarak yeryüzünde yapılan ilk bina Mekke'deki Kâbe olup, pek feyizlidir, insanlar için hidâyet rehberidir. [2,125] *
|
Süleyman Ateş Meali
|
Doğrusu insanlara (ma'bed olarak) ilk kurulan ev, Mekke'de olandır. Alemlere uğur, bereket ve hidayet kaynağı olarak kurulmuştur. *
|
Şaban Piriş Meali
|
İnsanlar için inşa edilen ilk mabet, şüphesiz Mekke'deki mübarek ve toplumlar için kılavuz olan (Kâbe)dir.
|
Ümit Şimşek Meali
|
İnsanların ibadeti için yapılan ilk ev, Mekke'deki mübarek Kâbe'dir ki, bütün çağlar ve milletler için bir hidayet kaynağıdır.
|
Yaşar Nuri Öztürk
|
Şu bir gerçek ki, âlemlere bir bereket kaynağı ve yol gösterici halinde insanlar için kurulan ilk ev Mekke'dekidir.
|
Yusuf Ali (English)
|
96- The first house (of worship) appointed for men was that at Bakka: full of blessing and of guidance for all kinds of beings:
|
M. Pickthall (English)
|
Lo! the first Sanctuary appointed for mankind was that at Becca [Mecca], a blessed place, a guidance to the peoples; |
Dünyada ilk kurulan mabed; KA'BEDİR... İŞTE KUR'AN DİYOR...
Selam ve dua ile...
__________________ Rabbim! ilmimi ve anlayisimi artir!
www.ahmeteminseyhan.blogcu.com/
selam ve dua ile...
|
Yukarı dön |
|
|
bembeyaz Uzman Uye
Katılma Tarihi: 31 temmuz 2007 Yer: Turkiye Gönderilenler: 736
|
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP
|
|
|
ve kabeyi bir türlü kıble olarak kabul etmeyenleri kur an nasıl tanımlıyor....
selam ve dua ile...
Arapça Metin |
وَكَذَلِ 03;َ جَعَلْنَ 75;كُمْ أُمَّةً وَسَطًا لِتَكُون 15;وا شُهَدَاء 14; عَلَى النَّاسِ وَيَكُون 14; الرَّسُو 04;ُ عَلَيْكُ 05;ْ شَهِيدًا وَمَا جَعَلْنَ 75; الْقِبْل 14;ةَ الَّتِي كُنْتَ عَلَيْهَ 75; إِلَّا لِنَعْلَ 05;َ مَنْ يَتَّبِع 15; الرَّسُو 04;َ مِمَّنْ يَنْقَلِ 76;ُ عَلَى عَقِبَيْ 07;ِ وَإِنْ كَانَتْ لَكَبِير 14;ةً إِلَّا عَلَى الَّذِين 14; هَدَى اللَّهُ وَمَا كَانَ اللَّهُ لِيُضِيع 14; إِيمَانَ 03;ُمْ إِنَّ اللَّهَ بِالنَّا 87;ِ لَرَءُوف 12; رَحِيمٌ |
Abdülbaki Gölpınarlı
|
İşte böylece bütün insanlara tanıklık etmeniz, Peygamberin de size tanık olması için sizi, doğru yolun tam ortasında giden bir ümmet yapmışızdır. Zaten evvelce yöneldiğin Ka'be'yi kıble yapışımızdan maksat da ancak Peygambere uyacak olanları, iki topuğu üstünde gerisin geriye döneceklerden ayırt etmektir. Bu, elbette Allah'ın doğru yolu gösterdiği kimselerden başkalarına ağır gelecek. Allah, imanınızı zayi etmez. Şüphe yok ki Allah, insanları esirgeyicidir, rahimdir. *
|
Ali Bulaç Meali
|
Böylece biz sizi, insanlara şahid (ve örnek) olmanız için orta (vasat) bir ümmet kıldık; Peygamber de üzerinizde şahid olsun. Senin üzerinde bulunduğun (yönü, Ka'be'yi) kıble yapmamız, elçiye uyanları, topukları üzerinde gerisin geri dönenlerden ayırdetmek içindir. Doğrusu (bu,) Allah'ın hidayete ilettiklerinin dışında kalanlar için büyük (bir yük)tür. Allah, imanınızı boşa çıkaracak değildir. Şüphesiz, Allah, insanlara şefkat edendir, esirgeyendir.
|
Diyanet İşleri Meali(Eski)
|
Böylece sizi insanlara şahid ve örnek olmanız için tam ortada bulunan bir ümmet kıldık. Peygamber de size şahid ve örnektir. Senin yöneldiğin yönü, Peygambere uyanları, cayacaklardan ayırdetmek için kıble yaptık. Doğrusu Allah'ın yola koyduğu kimselerden başkasına bu ağır bir şeydir. Allah ibadetlerinizi boşa çıkaracak değildir. Doğrusu Allah insanlara şefkat gösterir, merhamet eder.
|
Diyanet İşleri Meali(Yeni)
|
Böylece, sizler insanlara birer şahit (ve örnek) olasınız ve Peygamber de size bir şahit (ve örnek) olsun diye sizi orta bir ümmet[36] yaptık. Her ne kadar Allah’ın doğru yolu gösterdiği kimselerden başkasına ağır gelse de biz, yönelmekte olduğun ciheti ancak; Resûl’e tabi olanlarla, gerisingeriye dönecekleri ayırd edelim diye kıble yaptık. Allah, imanınızı boşa çıkaracak değildir. Şüphesiz Allah, insanlara çok şefkatli ve çok merhametlidir.[37] *
|
Diyanet Vakfı Meali
|
İşte böylece sizin insanlığa şahitler olmanız, Resul'ün de size şahit olması için sizi mutedil bir millet kıldık. Senin (arzulayıp da şu anda) yönelmediğin kıbleyi (Kabe'yi) biz ancak Peygamber'e uyanı, ökçeleri üzerinde geri dönenden ayırdetmemiz için kıble yaptık. Bu, Allah'ın hidayet verdiği kimselerden başkasına elbette ağır gelir. Allah sizin imanınızı asla zayi edecek değildir. Zira Allah insanlara karşı şefkatli ve merhametlidir. *
|
Edip Yüksel Meali
|
Böylece sizi açık fikirli bir toplum kıldık ki halkın arasında tanıklar olabilesiniz ve elçi de aranızda tanık olabilsin. Elçiye uyanlarla topukları üzerinde geriye dönenleri birbirinden ayırmak için eskiden yöneldiğin kıbleyi değiştirdik. ALLAH'ın yol gösterdiği kimseden başkasına elbette bu ağır gelir. ALLAH imanınızı boşa çıkarmaz. ALLAH insanlara Şefkatlidir, Rahimdir. *
|
Elmalılı Hamdi Yazır
|
Ve işte böyle, sizi ortada yürüyen bir ümmet kıldık ki, siz bütün insanlar üzerine adalet örneği ve hakkın şahitleri olasınız, Peygamber de sizin üzerinize şahit olsun. Daha önce içinde durduğun Kâ'be'yi kıble yapmamız da şunun içindir: Peygamber'in izince gidecekleri, iki ökçesi üzerinde geri döneceklerden ayıralım. Bu iş elbette Allah'ın hidayet ettiği kimselerin dışındakilere çok ağır gelecekti. Allah imanınızı kaybedecek değildir. Hiç şüphesiz Allah, bütün insanlara çok şefkatlidir, çok merhametlidir.
|
Elmalılı Meali (Orjinal)
|
ve işte böyle sizi doğru bir caddeye çıkarıp ortada yürüyen bir ümmet kıldık ki siz bütün insanlar üzerine adalet nümunesi, hak şahidleri olasınız, Peygamber de sizin üzerinize şahid olsun. Kıbleyi mukaddema durduğun Kâ'be yapışımız da sırf şunun içindir: Peygamberin izince gidecekleri; iki ökçesi üzerinde geri döneceklerden ayıralım, o elbette Allahın hidayet eylediği kimselerden maadasına mutlak ağır gelecekdi, Allah imanınızı zayi edecek değil, Her halde Allah insanlara re'fetli çok re'fetlidir, rahîmdir
|
Ömer Nasuhi Bilmen
|
Ve işte böylece sizleri de bir ümmet-i vasat kıldık ki nâs üzerine şahitler olasınız. Ve bu Peygamber de sizlerin üzerinize tam bir şahit olsun. Ve senin, evvelce tarafına müteveccih bulunduğun Kâbe'yi yine kıble yapmadık, ancak Resûle kimlerin tâbi olacaklarını, gerisi gerisine döneceklerden temyiz etmek için yaptık. Gerçi bu büyük bir hadisedir. Ancak Allah'ın hidâyet ettiği zâtlar hakkında değil. Ve Allah sizin imânınızı elbette zâyi edecek değildir. Şüphe yok ki Allah Teâlâ nâsa elbette raûftur, rahîmdir.
|
Muhammed Esed
|
Ve böylece sizin dengeli ve ölçülü bir toplum 118 olmanızı istedik ki [hayatınızla] tüm insanlığın huzurunda hakikatin şahitleri olasınız ve Elçi de sizin huzurunuzda ona şahitlik yapsın. 119 Ve Elçi'ye uyanlar ile ökçeleri üzerinde gerisingeri dönenler arasında açık bir ayrım yapabilmek amacıyla senin, [ey Peygamber,] daha önce yöneldiğin hedefi [bu topluluk için] kıble olarak tayin ettik: Şüphesiz bu, Allah'ın doğru yola ulaştırdığı kişilerden 120 başka herkes için zor bir sınavdı. Allah sizin inancınızı kesinlikle gözardı etmeyecektir; zira, unutmayın ki Allah insana karşı en şefkatli olandır, rahmet kaynağıdır.
|
Suat Yıldırım
|
Ve işte böylece Biz sizi örnek bir ümmet kıldık ki insanlar nezdinde Hakk'ın şahitleri olasınız ve Peygamber de sizin hakkınızda şahit olsun. Senin arzulayıp da şu anda yöneldiğin Kâbeyi kıble yapmamızın sebebi, sırf Peygamberin izinden gidenlerle ondan ayrılıp gerisin geriye dönecekleri meydana çıkarmaktır. Gerçi bu oldukça ağır bir iştir. Ancak Allah’ın doğru yola erdirdiği kimseler için mesele teşkil etmez. Allah imanınızı zayi edecek değildir. Çünkü Allah insanlara karşı pek şefkatlidir, çok merhametlidir. [17,82; 41,44; 4,115] *
|
Süleyman Ateş Meali
|
Böylece sizi orta bir ümmet yaptık ki, insanlara şahid olasınız. Elçi de size şahid olsun. Biz, Elçi'ye uyanı, ökçesi üzerinde geriye dönenden ayıralım diye, eskiden yöneldiğin Ka'be'yi kıble yaptık. Bu, Allah'ın yol gösterdiği kimselerden başkasına elbette ağır gelir. Allah sizin imanınızı zayi edecek değildir. Şüphesiz Allah, insanlara şefkatli, merhametlidir.
|
Şaban Piriş Meali
|
Nitekim, insanlara şahit olmanız, Peygamber’in de size şahit olması için sizi vasat /adil bir ümmet kıldık. Senin üzerinde bulunduğun kıbleyi ise sırf peygambere uyanları, ökçesi üzerinde dönenlerden ayırt edelim diye kıble yaptık. Allah’ın doğru yolu gösterdiklerinden başkası için bu çok ağır bir şeydir. Allah sizin imanınızı zayi edecek değildir. Allah insanlara çok şefkatli ve merhametlidir.
|
Ümit Şimşek Meali
|
Biz sizi böylece vasat bir ümmet(58) yaptık—tâ ki siz insanlara şahitler olun, Peygamber de size bir şahit olsun.(59) Senin vaktiyle yöneldiğin Kâbe'yi ise, kim Peygambere uyuyor, kim de topuğu üzerinde gerisin geri dönüyor, görelim diye kıble yaptık. Bu, Allah'ın hidayet verdiği kimselerden başkasına pek güç gelir. Yoksa Allah sizin imanınızı zayi edecek değildir.(60) Gerçekten, Allah insanlara çok şefkatli, çok merhametlidir. *
|
Yaşar Nuri Öztürk
|
İşte böyle! Biz sizi, insanlar üstüne tanık olasınız, resul de sizin üstünüze tanık olsun diye, orta yolu izleyen bir ümmet yaptık. Biz, eskiden üzerinde olduğunu kıble haline getirdik ki resule uyanı, ökçesi üstüne gerisin geri dönenden ayıralım. Bu, Allah'ın kılavuzluk ettikleri dışındakilere gerçekten zor gelecektir. Ama Allah imanınızı işe yaramaz hale getirmeyecektir. Şu da bir gerçek ki, Allah öncelikle insanlara karşı çok acıyıcı, çok merhametlidir.
|
Yusuf Ali (English)
|
143- Thus have We made of you an Ummah justly balanced, that ye might be witnesses over the nations, and the Messenger a witness over yourselves; and We appointed the Qiblah to which thou wast used, only to test those who followed the Messenger from those who would turn on their heels (from the Faith). Indeed it was (a change) momentous, except to those guided by Allah. And never would Allah make your faith of no effect. For Allah is to all people most surely full of kindness, Most Merciful.
|
M. Pickthall (English)
|
Thus We have appointed you a middle nation, that ye may be witnesses against mankind. and that the messenger may be a witness against you. And We appointed the qiblah which ye formerly observed only that We might know him who followeth the messenger, from him who turneth on his heels. In truth it was a hard (test) save for those whom Allah guided. But it was not Allah's purpose that your faith should be in vain, for Allah is Full of Pity, Merciful toward mankind.
|
__________________ Rabbim! ilmimi ve anlayisimi artir!
www.ahmeteminseyhan.blogcu.com/
selam ve dua ile...
|
Yukarı dön |
|
|
bembeyaz Uzman Uye
Katılma Tarihi: 31 temmuz 2007 Yer: Turkiye Gönderilenler: 736
|
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP
|
|
|
kur'an, müslümanların kıblesi ile uğraşanların ehl-i kitap olduğunu hem de yeminle söylüyor....
selam ve dua ile...
Abdülbaki Gölpınarlı
|
Andolsun ki sen, kendilerine kitap indirilmiş olanlara bütün delilleri getirsen gene de senin kıblene uymazlar. Sen de onların kıblesine uymazsın. Zaten onların bir kısmı da bir kısmının kıblesine uymaz. Bunu iyice bildikten sonra artık tutar, onların dileklerine uyarsan şüphe yok ki zalimlerden olursun.
|
Ali Bulaç Meali
|
Andolsun, kendilerine kitap verilenlere her ayeti (delili) getirsen, yine onlar senin kıblene uymaz; sen de onların kıblelerine uyacak değilsin. Onlardan bir kısmı, bir kısmının kıblesine (bile) uymaz. Andolsun, eğer sana gelen bunca ilimden sonra onların heva (istek ve tutku)larına uyacak olursan, o zaman gerçekten zalimlerden olursun.
|
Diyanet İşleri Meali(Eski)
|
Sen, Kitap verilenlere her türlü delili getirsen, yine de kıblene uymazlar; sen de onların kıblesine uyacak değilsin. Onlar birbirlerinin kıblesine de uymazlar. And olsun ki, eğer sana gelen ilimden sonra onların heveslerine uyarsan, şüphesiz o zaman zulmedenlerden olursun.
|
Diyanet İşleri Meali(Yeni)
|
Andolsun, sen kendilerine kitap verilenlere her türlü mucizeyi getirsen de, onlar yine senin kıblene uymazlar. Sen de onların kıblesine uyacak değilsin. Onlar birbirlerinin kıblesine de uymazlar. Andolsun, eğer sana gelen bunca ilimden sonra onların arzu ve keyiflerine uyacak olursan, o takdirde sen de mutlaka zalimlerden olursun.
|
Diyanet Vakfı Meali
|
Yemin olsun ki (habibim ! ) sen ehl-i kitaba her türlü ayeti (mucizeyi) getirsen yine de onlar senin kıblene dönmezler. Sen de onların kıblesine dönecek değilsin. Onlar da birbirlerinin kıblesine dönmezler. Sana gelen ilimden sonra eğer onların arzularına uyacak olursan, işte o zaman sen hakkı çiğneyenlerden olursun. *
|
Edip Yüksel Meali
|
Kitap verilenlere her türlü ayeti (mucizeyi) getirsen de onlar yine senin kıblene yönelmez. Sen de onların kıblesine uyacak değilsin. Onlar birbirlerinin kıblesine de uymaz. Sana gelen bu bilgiden sonra, onların keyfine uyarsan zalimlerden olursun.
|
Elmalılı Hamdi Yazır
|
Celâlim için, sen o kitap verilmiş olanlara, bütün delilleri de getirsen, yine de senin kıblene tabi olmazlar, sen de onların kıblesine tabi olmazsın. Zaten onlar da birbirlerinin kıblesine tabi değiller. Celâlim hakkı için, sana gelen bunca ilmin arkasından sen tutar da onların arzu ve heveslerine uyacak olursan, o zaman hiç şüphesiz, sen de zâlimlerden olursun.
|
Elmalılı Meali (Orjinal)
|
celâlim hakkı için sen o kitab verilmiş olanlara her bürhanı da getirsen yine senin Kıblene tabi olmazlar, sen de onların Kıblesine tabi olmazsın, bir kısmı diğer kısmın Kıblesine tabi değil ki.. celâlim hakkı için sana gelen bunca ilmin arkasından sen tutar da onların hevalarına uyacak olursan o takdirde sen de mutlak zulmedenlerdensindir
|
Ömer Nasuhi Bilmen
|
Andolsun ki sen kendilerine vaktiyle kitap verilmiş olanlara her ne bürhan getirsen, yine senin kıblene tâbi olmuş olmayacaklardır. Sen de onların kıblesine tâbi olmazsın. Onların bazıları da bazılarının kıblesine tâbi değildir. Ve kasem olsun ki sana gelen ilimden sonra onların hevâlarına tâbi olacak olsan şüphe yok sen de o zaman zalimlerden olmuş olursun.
|
Muhammed Esed
|
Ama daha önce kendilerine vahiy tevdî edilmiş olanların önüne bütün delilleri 121 koymuş olsaydın bile senin kıblene yönelmezlerdi; ne sen onların kıblelerine yönelirsin, ne de onlar birbirlerinin kıblelerine yönelirler. Ve eğer sana ilim geldikten sonra onların asılsız görüşlerine uysaydın muhakkak ki zalimlerden olurdun.
|
Suat Yıldırım
|
Kendilerine kitap verilmiş olanlara her türlü delili de getirsen onlar senin kıblene yönelmezler. Sen de onların kıblesine dönecek değilsin. Zaten onların da bazısı bazısının kıblesine yönelmez ki!... Faraza, sana gelen bunca ilimden sonra onların keyiflerine uyacak olursan, Bilmiş ol ki, o takdirde sen de zalimlerden olursun! [10,96-97]
|
Süleyman Ateş Meali
|
Sen Kitap verilenlere her türlü ayeti getirsen yine onlar senin kıblene uymazlar; sen de onların kıblesine uyacak değilsin. Onlar birbirlerinin kıblesine de uymazlar. Sana gelen ilimden sonra onların keyiflerine uyarsan, o takdirde sen, mutlaka zalimlerden olursun. *
|
Şaban Piriş Meali
|
Sen, kitap verilenlere her belgeyi getirsen, yine de senin kıblene tabi olmazlar; sen de onların kıblesine tabi olacak değilsin. Zaten onlar, birbirlerinin kıblesine de tabi olmazlar. Sana gelen bunca ilimden sonra onların arzularına uyarsan o zaman sen de zalimlerden olursun.
|
Ümit Şimşek Meali
|
Kendilerine kitap verilenlere her türlü delili getirsen, onlar yine senin kıblene uymazlar. Sen de onların kıblesine uyacak değilsin. Aslında onlar birbirinin kıblesine de uymazlar. Sana gelen ilimden sonra sen onların heveslerine uyacak olursan, işte o zaman zalimlerden olursun.
|
Yaşar Nuri Öztürk
|
Yemin olsun, Ehlikitap'a sen her türlü mucizeyi getirsen de onlar senin kıblene uymazlar; sen de onların kıblesine uymayacaksın. Onlar birbirlerinin kıblesine de uymazlar. Eğer sen, ilimden nasibin sana geldikten sonra onların boş ve iğreti arzularına uyarsan, işte o zaman kesinlikle zalimlerden olursun.
|
Yusuf Ali (English)
|
145- Even if thou wert to bring to the People of the Book all the Signs (together), they would not follow thy Qiblah; nor art thou going to follow their Qiblah; nor indeed will they follow each other's Qiblah. If thou after the knowledge hath reached thee, wert to follow their (vain) desires - then wert thou indeed (clearly) in the wrong.
|
M. Pickthall (English)
|
And even if thou broughtest unto those who have received the Scripture all kinds of portents, they would not follow thy qiblah, nor canst thou be a follower of their qiblah; nor are some of them followers of the qiblah of others. And if thou shouldst follow their desires after the knowledge which hath come unto thee, then surely wert thou of the evil-doers. |
__________________ Rabbim! ilmimi ve anlayisimi artir!
www.ahmeteminseyhan.blogcu.com/
selam ve dua ile...
|
Yukarı dön |
|
|
aliaksoy Uzman Uye
Katılma Tarihi: 05 subat 2007 Yer: Turkiye Gönderilenler: 989
|
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP
|
|
|
Selam Bembeyaz;
Verdiğin ayetlere yapılan ilaveler amma parantezli, ama parantezsiz, Allah'ın kelimesini düzeltmek, Allah'a din öğretmek, Allah'a yerlerde ve göklerde bilmediği bir şeyi haber vermek değil midir ?
Hani bilmeksizin meal okuyanlar kanar da, bunu sen bari yapma !
Sana daha önce de sordum.
İbrahim kıssası çerçevesinde anlatılan Beyt ile ilgili sorular yönelttim. Sen bunları illaki cevaplayacaksın diye bir şey tabiki söz konusu değil.
Ancak; Allah'ın indirdiğinin tercümesini veriyoruz deyip, Beyt'in yerine Kabe yazanlar, Mescid-i Haram yerine Kabe yazanlar bunu izah etmeye MECBURDUR.
Muhabbetlerimle...
__________________ "(Onu size indirdik ki) <Kitap, yalnız bizden önceki iki topluluğa indirildi, biz ise onların okumasından habersizdik (o Kitâpları okuyamıyor, dillerini anlayamıyorduk)> demeyesiniz."(En'am,156)
|
Yukarı dön |
|
|
Xweser-Mirov Yasaklı
Katılma Tarihi: 17 mart 2008 Yer: Netherlands Gönderilenler: 421
|
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP
|
|
|
Bembeyaz kardesim,
Asagida kopyaladigim tevbe suresi 1-5 ayetler hakkinda birkac soru soracagim, inanmayanlara namaz kilana kadar neyapacagiz ?? Birakin inanmayanlari, inananlar namaz kilmazlarsa neyapacagiz ?? Din bumudur yani.. riyakarligi mi emrediyor, zorla namaz mi kildiracagiz insanlara zekat mi verdirecegiz.. ?? Namaz kilmak inanmayanlara neden sark kosulmus ?? Allah rizasi icin dinde zorlama varmi yokmu ??
Bu salati ikameyi, namaz kilarlarsa olarak verirseniz, adamin biri Hollanda da cikar, Fitna adinda Kuran'dan surelerle, kuran terorizmi ongoruyor, dinde zorlama yoktur demesine ragmen namaz kilmayanlara yaptirim uygulayin diyor diye film yapiverir ozaman..
1. Allah ve Resulünden kendileriyle antlaşma yapmış olduğunuz müşriklere bir ihtar! |
|
2. (Ey müşrikler!) Yeryüzünde dört ay daha dolaşın. İyi bilin ki siz Allah'ı aciz bırakacak değilsiniz; Allah ise kafirleri rezil (ve perişan) edecektir. |
|
3. Hacc-ı ekber (en büyük hac) gününde Allah ve Resulünden insanlara bir bildiridir: Allah ve Resulü müşriklerden uzaktır. Eğer tevbe ederseniz, bu sizin için daha hayırlıdır. Ve eğer yüz çevirirseniz bilin ki, siz Allah'ı aciz bırakacak değilsiniz. (Ey Muhammed)! o kafirlere elem verici bir azabı müjdele! |
|
4. Ancak kendileriyle antlaşma yaptığınız müşriklerden (antlaşma şartlarına uyan) hiçbir şeyi size eksik bırakmayan ve sizin aleyhinize herhangi bir kimseye arka çıkmayanlar (bu hükmün) dışındadır. Onların antlaşmalarını, süreleri bitinceye kadar tamamlayınız. Allah (haksızlıktan) sakınanları sever. |
|
5. Haram aylar çıkınca müşrikleri bulduğunuz yerde öldürün; onları yakalayın, onları hapsedin ve onları her gözetleme yerinde oturup bekleyin. Eğer tevbe eder, namazı dosdoğru kılar, zekatı da verirlerse artık yollarını serbest bırakın. Allah yarlığayan, esirgeyendir. Tevbe ( Diyanet )
|
__________________ Hayat sen ne güzelsin
|
Yukarı dön |
|
|
Muhsin Uzman Uye
Katılma Tarihi: 14 subat 2007 Gönderilenler: 401
|
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP
|
|
|
selam,bembeyaz,ilk once su "alayli"arka kafatasindaki seylerinde vazgecersen müzakereye devam ederiz Insallah aldigin alintilardan da anlasiliyorki,konuyu bastan takip etmemissin,ikinci bir husus da arapca kelimlerinin kökharflerine kadar bakmadigin ve arastimadigin belli oluyor. Yoksa kopyala yapistir la bu konu cözülemez,zaman kaybi olur. zekat dededigin Kurandaki zekatmi,yoksa suan bilinen zekatmi? Bu konularada yeterince cevap verilmis ama göremediniz sanirim. Bastan sona kadar iyice takip ediniz,Salat harici sorulariniz icin,fihristen arama yapmaniz faydali olur insallah.Yeterli yanit bulamaz iseniz,Rabbimizin verdigi ilim sayesinde sizlere Kuran isiginda tek tek cevap vermeye elbette calisiriz,Rabbimiz dilerse. Selametle kaliniz,kizmaca darilmaca yok.
|
Yukarı dön |
|
|
bembeyaz Uzman Uye
Katılma Tarihi: 31 temmuz 2007 Yer: Turkiye Gönderilenler: 736
|
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP
|
|
|
selamlar,
yazılanlara baktım da tefsir usulünün okunması şart diye düşünmekteyim...
tevbe, 5
muhammed esed meali...
"Ve (bu ölçülere uyarak geçirilen) haram aylar sona erince 6 artık nerede kıstırırsanız 7 öldürün müşrikleri; tutsak edin; çevirip kuşatın; gözetlenebilecek her yerde bekleyip gözetleyin onları. 8 Ama eğer dönüp tevbe ederler, salâta katılırlar ve arındırıcı yükümlülüklerini yerine getirirlerse, artık bırakın yollarına gitsinler: Çünkü, her halükarda Allah çok acıyıp-esirgeyen gerçek bağışlayıcıdır."
bu müşrikler; müslümanlarla aynı toplumda yaşayan "islam'a ve müslümanlara savaş açan müşriklerdir... önce müslümanlığı kabul etmiş gibi görünmüş, ama sonradan bundan da vazgeçmiş kimselerdir... bu ayetle bunlara bir kez daha tövbe imkanı verilmiştir.. islam toplumu içinde yeniden düşünmelerine imkan sağlanmıştır... eğer tevbe eder, salata eskisi gibi devam eder, zekatlarını islam devletine verirlerse üzerlerine gitmeye gerek yoktur.. kendi hallerine bırakılır... belki de bu şekilde yeniden bazı gerçekleri anlayabilirler...
yoksa bir müşriğe zorla namaz kıldırmak asla söz konusu değildir... zira dinde zorlama yoktur...
ayetleri anlarken siyak, sibak ve sebeb-i nüzüla bakmak çok önemlidir... yorum yaparken de bu kurala uymak hayırlı sonuçlar doğuracaktır... ayrıca kur'an bir bütün olarak değerlendirilmelidir..
parçacı yaklaşımların götüreceği sonuç; kur'anı gerektiği gibi anlayamamaktır... baltayı taşa vurmaktır... kalbin hastalanmasına zemin hazırlamaktır...
salt aklın elinde oyun ve eğlence aracı olmaktır... kötücül dürtülerin tesirine açık hale gelmektir...
yanlış kıyas yapmaktır... rahman ile ilişkiyi koparmaktır...
bozgunculuk yaparken hayırlı faaliyet yaptığını zannedebilmektir... esas düzeltenler biziz demektir...
yoldan veya rotadan çıkmaktır... dağa çakılmaktır.. veya uçuruma yuvarlanmaktır...
selam ve dua ile...
__________________ Rabbim! ilmimi ve anlayisimi artir!
www.ahmeteminseyhan.blogcu.com/
selam ve dua ile...
|
Yukarı dön |
|
|
Xweser-Mirov Yasaklı
Katılma Tarihi: 17 mart 2008 Yer: Netherlands Gönderilenler: 421
|
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP
|
|
|
bu müşrikler; müslümanlarla aynı toplumda yaşayan "islam'a ve müslümanlara savaş açan müşriklerdir... önce müslümanlığı kabul etmiş gibi görünmüş, ama sonradan bundan da vazgeçmiş kimselerdir... bu ayetle bunlara bir kez daha tövbe imkanı verilmiştir.. islam toplumu içinde yeniden düşünmelerine imkan sağlanmıştır... eğer tevbe eder, salata eskisi gibi devam eder, zekatlarını islam devletine verirlerse üzerlerine gitmeye gerek yoktur.. kendi hallerine bırakılır... belki de bu şekilde yeniden bazı gerçekleri anlayabilirler...
yoksa bir müşriğe zorla namaz kıldırmak asla söz konusu değildir... zira dinde zorlama yoktur... Bembeyaz
Benim turkcem okadar guzel degil ancak, neye tevbe ediyorlar ve salata katilmasalar ne olacak ??? salata katilmak istemiyorlar belkide ?? inanmayanlara inanmadiklari icin mi savas aciliyor ??
Musluman olmak sart mi kosuldu ki, muslumanliktan donenlere yaptirim varmi Kuranda, zekati = vergi olarak alirsak mantikli olur ancak, hicbiryerde ne zekatin miktari ne nasil verilecegi aciklanmamis.. Sadaka ise kimlere nekadar verilecegi aciklanmis.. Salat = namaz ise bu ayette, tevbe eder namaza katilirlarsa,, yani namaza katilmazlarsa muslumanliklarindan suphe mi edecegiz ve yaptirim mi uygulayacagiz ???
Musluman birisine dahi, namazi sart kosabilirmisiniz ? Bu riyakarlik olmaz mi ?? Namaza katilsa dahi, inanmiyorsa, riyakar bir namaz olmayacak mi ?? Ayette, eskisi gibi, nerede geciyor ?? hangi kelime onu karsiliyor.. ??
Salata eskisi gibi devma etmezlerse neyapacagiz ??? Bu zorlama degilde nedir ?? Salata eskisi gibi devam etmek !!! yoksa yaptirim..
Bu G. Bush'un Turkiye ye " Get out the Irak", deyip sonra biz karismayiz demesine benziyor..
__________________ Hayat sen ne güzelsin
|
Yukarı dön |
|
|
bembeyaz Uzman Uye
Katılma Tarihi: 31 temmuz 2007 Yer: Turkiye Gönderilenler: 736
|
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP
|
|
|
Xweser-Mirov kardeşim,
endişene hak veriyorum ilk bakışta senin zannettiğin anlam ortaya çıkıyor.. ancak durum öyle değil...
bu ayeti, anlamak için daha çok yoğunlaşmak lazım... yani daha çok araştırmalısınız... daha çok farklı kaynağa bakmalısınız... salt akıl ile olmaz...
bu müşrikler; müslümanlarla aynı toplumda yaşayan "islam'a ve müslümanlara savaş açan müşriklerdir... önce müslümanlığı kabul etmiş gibi görünmüş, ama sonradan bundan da vazgeçmiş kimselerdir...
bu ayetle bunlara bir kez daha tövbe etme imkanı verilmiştir.. islam toplumu içinde yeniden düşünmelerine ve akıllarını başlarına almalarına imkan sağlanmıştır... eğer tevbe eder, salata (barış ve esenliğe ,diyaloğa, hoşgörüye, islam düşmanlarıyla işbirliği yapmamaya, sorumluluklarını ve anlaşmalarını uygulamaya devam ederlerse şeklinde de anlayabilirisniz) eskisi gibi devam eder, zekatlarını (veya vergilerini) islam devletine verirlerse üzerlerine gitmeye gerek yoktur.. kendi hallerine bırakılır... belki de bu şekilde yeniden bazı gerçekleri anlayabilirler...
yoksa bir müşriğe zorla namaz kıldırmak asla söz konusu değildir... zira dinde zorlama yoktur...
ayetleri anlarken siyak, sibak ve sebeb-i nüzüla bakmak çok önemlidir... yorum yaparken de bu kurala uymak hayırlı sonuçlar doğuracaktır... ayrıca kur'an bir bütün olarak değerlendirilmelidir.. bir ayete bakmak yanıltabilir..
bir ağaca bakan ormanı asla göremez.... ormanı görmenizi temennisiyle....
muhabbetle...
__________________ Rabbim! ilmimi ve anlayisimi artir!
www.ahmeteminseyhan.blogcu.com/
selam ve dua ile...
|
Yukarı dön |
|
|
Xweser-Mirov Yasaklı
Katılma Tarihi: 17 mart 2008 Yer: Netherlands Gönderilenler: 421
|
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP
|
|
|
Aciklamarin icin tesekkur ederim bembeyaz kardesim,
Bak neguzel aciklamissin salati, demekki en azindan heryerde namaz olarak cevrilmesi yanlis..! Allah ve meleklerin salati nasil namaz olarak cevirmiyorsak, burada da bu salati antlasmalara baglilik cevirebiliriz..
Ben Ormanin Sahibine iman ediyorum.. Hucrelimi O'nunla doldurdum.. vede herseyi arastirarak, sorgulayarak iman ediyorum ki, curuk temeller uzere olmasin imanim.. yavas ilerliyorum ama saglam adimlarla..
Bu ormanda bir cesit agac yok, bu ormanda binlerce cesit agaclar var... Agaclarin cogunlugunu, hayirda barista, yoksula yetime fakire yedirmede birbirimizle yarismak..
Namazimizi biz hala neden anlamadan arapca olarak kiliyoruz, siz arapca kilinmasi konusunda ne diyorsunuz.. en azindan bu millete Allah'a turkce dua edebileceklerini anlatin soyleyin itiraf edin.. sozum size degil.. ( eger sizde bu zihniyeti savunmuyorsaniz tabii ki )..
Kuran'i turkce olarak makam ile okuyun bakalim nasil olacak ?? Fatiha suresini okuyun makamla turkce olarak, nekadar komik olur degil mi,, araplar neden komik bulmuyor yoksa normal hayatta sohbet ederkende makam ile ogut veriyorlar birbirlerine ??
Namaz veya vahiy soylevi,, kuran dersi/ogretimi/anlatimi.. bunlardan faydalanmadiktan sonra, amaci anlamamis oluruz.. Kuran dersinde, elif lam mim olarak arapca okunusu ogrenirseniz yalniz, namazda da anlamadan arapca dualari makamla tekrarlarsaniz.. ne namazin nede kuran soylevinin faydasi olur..
Zekat konusunda kafam karisik degil, cunku biliyorum ki ihtiyac fazlasi zaten benim degil, ihtiyaci olanin hakki.. sadaka zaten anlatilmis detayli olarak.. Vergi deseniz zaten her ulkede var.. yani senenin belirli bir gununu beklememe malimin 40/1 vermeme gerek yok.. cunku o malin zaten ihtiyacim olanini almisim, gerisini yoksullara vermisim..
Kafamda cozulmeyi bekleyen konular salat ve hacc.. Ins Allah bunlarda da kani olurum..
Ben ibadetlerin, faydasinin belirli bir amaci olmasini dusunuyorum, cunku Allah'in bizim ibadetlerimizin sekillerine de ibadetlerimize de ihtiyaci yok.. Yani oruc tutmak, arkasindan yoksullari doyurmayi getirmeli gibi.. Islam gozlemledigim kadariyla dunyada ki en sosyal din.. Dogru tanitilsaydi eger, suan islam ulkeri turk ulkeleri, arap ulkeleri ve farslar olmayacakti cogunluk yalnizca..
Oruc ibadetinin aciklanis sekline bakarsak eger, bunun neden namazda boyle olmadigi sorusu aklimiza geliyor ?? Yani sekilsel bir ibadet aciklanmadan, degisik surelerde degisik konularda, durduk yere namazi kilin.. ee ama nasil ?? biliniyordu ise, oructa da, sizden oncekilere yazildigi gibi denmis.. namaz icin niye belirtilmemis.. orfe gore kilinacak ise, neden orfe gore denmemis..
Namaz ibadetinin nasil oldugundan haberdar olmayan birine, siz namazi kilin deseniz, demiyecek mi nasil ?? eger istediginiz kadar secde ruku kiyam varsa bunun ruhsati neden verilmemis.. orfe gore vs..
__________________ Hayat sen ne güzelsin
|
Yukarı dön |
|
|
|
|