HANiFDOSTLAR.NET

 

Kuran Müslümanı
 

(Şahıs odaklı din anlayışından Allah odaklı din anlayışına...)

Ana Sayfa Hanif Mumin  Iste Kuran Kurandaki Din  Kur'an Yolu  Meal Dinle Sohbet Odasi Hanifler E- Kitaplik Kütüb-i Sitte ?  ingilizce Site Kuran islami Aliaksoy Org  Hasanakcay Net Tebyin-ül Kur'an Önerdiğimiz Siteler Bize Ulasin

 

- Konulara Göre Fihrist

- Saçma Hadisler

- Hadislerin-Sünnetin İncelemesi

- Haniflikle İlgili Sorular Cevaplar

- Misakın Elçisi Kim?

- Kuranda Namaz/Salat

- Onaylayan Nebi

- Kuranda Namaz/Salat

- Enbiya 104

- Kuranda Yeminler

- Adem Hakkında Sorular

- Ganimetleri Resulün Eline Nasıl Vereceğiz?

- Allahın ındinde YIL ve DOLUNAYLAR

- Abese ve Tevella

- Hadisçilerce Tahrif Edilen Ayetler

- Mübarek Yer, Mübarek Vakit

- Arkadaş Peygamber

- Kuranın İndirilişinden Günümüze Gelişi

- Bir Türban Sorusu

- Kuran ve Bize Öğretilenlerin Farkı

- Namazın Kılınışı

- Hadislere Göre Namaz

- Kuranda Salat Namaz mıdır?

- Kuran Yetmez Diyen Uydurukçular

- Bizler Hanif Dostlarız

- Sahih Hadis mi İstersiniz?

- Hakkı Yılmaz'ın Tebyin Çalışması

- Kur'anı Anlamada Metodoloji

- Tarikatçıların Çarpıttığı Birkaç Ayet

- Nasıl Kur'an Okuyalım?

- Kur'anı Kerim Nedir?

- Kur'anda Oruç

- Allah'sız Bir Din ve Allah'sız Bir Kur'an İnancı

- Kuransız Bir İslam Anlayışı ve Müşrikleşme

- Meal Çalışmasına Davet

- Allah Şahit Olarak Kafi Değil mi?

- Doğru Hadisleri Ne Yapacağız?

- Kur'andaki Muhammed ve Peygamberlerin Misyonu

- Mahrem, Avret, Ziynet

- Nur Suresi Çeviri-Yorum

- Cilbab

- Resule İtaat Ne Demektir?

- Hadis Kalburcuları ve Kalburları

- Kur'anı Kerim'in İndiriliş Gayesi

- Kur'anda Amellere Karşı Cahili Yaklaşım

- İslamdışı İnanışlara Kur'andan Örnekler

- Biri Şu Haram Üretim Tesislerini Kapatsın

- Tasavvufta İslam Var mı?

- İslamda Delil Sorunu

- Kurban Kesmek

- İlahi Hitabın Serüveni

- Ecel Nedir?

- Şirk, İşrak, Müşrik, Müşareke, Müşterik

- Büyü Yapan ve Yaptıranlar

- Peygamberlere Karşı Rabbani Yaklaşımlar

- Salat-ı Tefriciye yada Zikri Çarpıtmaya Bir Örnek

- Mucize Nedir?

- Ayrılıkların Nedenleri

- Sıfır Hata veya Kur'an

- Haniflik Nedir?

- Rabıta İle Şeyhlere Tapanlar

- Hadis Zindanının Mezhepçi Mahkumları

- İslam Dininin Öğrenilmesinde Kaynak Sorunu

- Fasık ve Münafıkların Genel Tanımlaması

- Hadisler, Hıristiyanlık ve Selman Rüştü

- Kur'anı kerim'in İndiriliş Gayesi

- Müstekbirlere Karşı Cahili Yaklaşım

- Halis-Hanif İslam

- Kur'anda Şefaat

- Fuhuş Tellalı Tefsirciler

- Hayızlıyken Neden Namaz Kılınmasın?

- Cebrail, Vahiy, Melek

- Dindarlıkta Müşrikleşme Temayülü

- Büyü Yapan ve Yaptıranlar

- Yaratılış, Adem, Havva

- Kur'an Yerel mi, Evrensel mi?

- Reform Dinde mi, Dindarlıkta mı?

- Ne Mutlu Tağutu Olmayanlara

- Peygambere Saygı(?)

- Hadislere Kanıt Diye Gösterilen Ayetler

- Allah Nazara Karışmadı mı?

- Kur'anı Kerimle Amel Etmek Mümkün mü?

- Kur'anda İnkar Edenlerin Vasıfları

- Müminlerin Vasıfları

- Allah'ın Vasıfları

- Kur'anın Vasıfları

- Dine Karşı Cahili Yaklaşımlar

- Kur'an Merkezli Din

- İrin Küpü Patladı; Mevlana

- Hurafe ve Bidatlar

- Peygamberi Tanrılaştırma

- Hz. İsa'nın Ölümü

- Allah'ın Mesajının Adı: Kelamullah

- Allah'ın Resule Uyarıları

- Kur'ana Göre Tenkit ve Eleştiri Nasıl Olmalı?

- Kur'anda Sevgi

- Sofuların Devlet Desteğiyle Desteklenmesi

- Hans Von Aiberg Aldatmacası

- Kabir Azabı Safsatası

- Kur'an Kıssalarının Önemi; Masal Değiller

- Kur'anda Toplumsal Sünnetler

- Tefsirde İsrailiyyat

- Kardeş Evliliği Olmadan Çoğalma

- Hans Von Aiberg Tutuklandı

- Kur'anda Tevbe Kavramı

- Yaşar Nuri Öztürk'ün Yorumuyla Namaz

- Karadelikler; Bir Büyük Yemin

- Mezhepçilerin Ümmi Açmazı

- Kabe Nedir? Mekkede midir, Kudüste mi?

- Kur'anda Ruh Kavramı

- Kur'anda Nefs Kavramı

- Amin Kavramı ve Putperestlik

- Diyanet İşleri Başkanlığının Sitemize Cevabına Cevaplar

- Resul ve Nebi -1

- Resul ve Nebi -2

- Sapık Bir Fırka: Hansçılar

- Cihad mı, Çapulculuk mu?

- Kur'an Deyip Namazı Yok Sayanlar

- Cennete Sadece Müslümanlar mı Girecek?

- Kur'anda El Kesme Cezası var mı?

- Nazar veya Göz Değmesi Var mı?

- Şehadet Getir, Münafık(?) Ol

- Kur'anda Eleştiri Metodu

- Hacc Mekkede mi, Bekkede mi?

- İslami Tebliğde Kur'an Metodu

- Saptırılan Kavram: Mekruh

- Kur'anda Cuma Namazı var mı?

- Of Be Kader, Allah mı Suçlu Yoksa Biz mi?

- Kader Açısından Cebir ve İhtiyar

- Baban Peygamber Olsa Ne Yazar

- Kur'anda İnsan Hukuku

- Vahdet-i Vücud, Şirkin Alası

- Tasavvufi Bilginin Kaynağı Vahiy mi?

- İslam'da Resullük Son Bulmuştur

- Teveffi Kelimesi ve Arap Dili

- Tasavvuf Üzerine Düşünceler

- Nefis Mertebelerinin İç Yüzü

- Allah Rızası Anonim Şirketi; Tarikatlar

- Tasavvuf ve Eşcinsellik -1

- Tasavvuf ve Eşcinsellik -2

- Nakşi Şeyhi Allah'ın Avukatı mı?

- Kur'anda "ve+la" Öbeği

- Putlar ve Tapanlar

- Son Peygamberimizin Okuma Yazması

- Mesih ve çarpıtılan Bir Ayet

- Hac İzlenimleri

- "Üzerinde 19 var" da Son Nokta

- Secde Emri

- Kur'andaki Hac

- Aracıların Gaybı Bildiği İnancı

- Tarikatçı - Müşrik Karşılaştırması

- Gazali'nin Kadına Bakışı

- Kur'anda Kadına Verilen Önem

- Başörtüsü Allah'ın Emri Değil

- Başörtüsü Takmak Kur'anda Var mı?

- Kur'anda Kadın Dövmek Var mı?

- Cariye, Köle; Utanmaz Mealciler

- Kadına Yönelik Şiddet

- Sünnet Edilen Kızın Öyküsü

- Erkekçe ve Kadınca Meal Konusu, Nebe 33. Ayet

- Harem - Selamlık Kimin Emri?

- Zina, Evlilik ve Örtünme Adabı

- Cariyeleri Aç, Hür Kadınları Kapat (!)

- Çok Eşliliği Yasaklayan Ayetler

- Kur'ana Göre Evlilik Hukuku

- 2 Kadın = 1 Erkek, Uydurma mı?

- Danimarkalı mı Sapık, Buhari mi?

- Ebu Hanife, Cariyenin Avreti

- Nisa 25, Hür Kadın ve Fahişe İfadesi

- Maymunların Hadisi ve Recm Vahşeti

- Hz. Muhammed'in Tebliği

- Peygamberi Tanrılaştırma

- Angarya Haline Getirilen İbadet

- Buhari'nin Hadislerini Buhari Yazmamıştır

- Hadis ve Sünnet Gerçeği

- Uydurma Hadisler, İslamın Kara Boyası

- Hadisler Dinin kaynağı Olamaz

- Uydurmaların Sınırı Yok; Şeytan Geyiği

- Beşeri Hükümler Neden Kutsal Oluyor?

- Hadis - Kur'an Çelişkisi

- Kur'anda/Dinde Olanlar ve Olmayanlar

- Cehennem'den Çıkış Yok

- Kur'anda Tağut

- Ebu Hureyre Gerçekte Kimdir?

- Hadis - Mantık Çelişkileri

- Kurban ve Kurban Bayramı Nereden Geliyor?

- Hadislere Göre Kur'an Eksiktir

- Bildiri: İslam Anlayışında Reform

- Arapça mı, Arap Saçı mı?

- Koca mı Üstün, Allah mı?

- Esbab-ı Nüzül Komedi Hadisleri

- İşte Geleneğin Dini

- Ulul Emir İle Kim Kastediliyor?

- Kul Hakkı

- Yezidi Bir Gelenek: Aşure Tatlısı

- Hz. İbrahim'den Asrımıza Dersler

- Taklitçiliğin Boyutları

- Seb-ul Mesani Nedir?

- Kelle Sayılarak Gerçek Bulmak

- Kıyamet - Mahşer Günü ve Sonrası

- Kur'anda Namaz Vakitleri

- Kur'anda Cuma Konusu

- Salih Olmak Yetmez

- Hudeybiye Anlaşması Uydurma mı?

- Kitap Yüklü Eşekler

- Kur'andaki Hac

- Hz. Nuh'un Oğlu Kimdi? İftira mı?

- Ruhun Ağırlığına Başka Bakış

- Hz. İbrahim Yalancı Değildi

- İncil'de Kadına Bakış

- Şirkin Büyüğü Küçüğü Olur mu?

- Kur'andaki Abdest ve Hijyen

- Din de Bir Araçtır

- Kur'an Okumanın Zararları

- Kur'anda Dua Ayetleri

- Kur'anda Tarih Kavramı ve Bilinci

- Şekilsel Secde Kur'anda Yok mu?

- Salat ve salatı İkame

- Kur'andaki Emr Kavramı Üzerine

- Dindar İnsanlar Şirk Koşar

- Alak Suresinin İlk Beş Ayeti

- Men Arefe'nin Çözümü

- Kur'andaki Av Yasağı

- Fıtrat ve Namaz Vakitleri

- Kur'anda İnsan Hukuku

- Din Büyüklerini Tanrılaştırma

- Allah'a ve Muhammed'e Değil

- Kur'andaki Örnek Tevekkül

- Şekilsel Rüku Kur'anda Yok mu?

- Hz. İbrahim Kuşları Kesti mi?

- Ehli Sünnet Dininin Anayasası

- İnsan Allah'ın Halifesi mi?

- Kur'an Üzerinde Düşünmek

- Şirkin Kuyusuna Düşenlere Uyarılar

- Kur'an Ölülere Okunmak İçin mi İndirildi?

- Ayda Okunan Kur'an Masalı

- Hz. İbrahim, Safa ve Merve Masal mı?

- "Haç"er-ul Esved (!)

- Mevlana Sahte Bir Peygamber Değil mi?

- Tasavvufun Tanrısı İki Zıttır

- Kur'andaki Tasavvuf: Teveccüh

- Önce Batıl ve Hurafe İle Savaşalım

- Resuller Haram Kılamaz mı?

- Elçi Muhammed ile İnsan Muhammed'in Farkı

- Tarikatlarda Aracılar Rezaleti

- Nur Suresi 31. Ayet Nasıl Çarpıtılıyor?

- Sırat Kıldan İnce, Kılıçtan Keskin mi?

- Kur'anda Zalimler

- Bütün Mehdileri Çöpe Atıyoruz

- Kur'ana Göre Ramazan Ayı ve Haram Aylar

- Tasavvufçuların İlahı; Varlık ve Yokluk

- Tasavvufçuların Küçük Putları

- Sünnet Etmek yaratılışı Değiştirmedir

- Son Peygamberimizin Mektupları

- Fıtrat ve Namaz Vakitleri

- Mescid-i Aksa Nerede?

- Büyük Kandırmaca: Hadis

- Kur'an Neden Arapça Olarak İndirilmiştir?

- Kimin dini? Kimin Kitabı? Kimin Meali?

- Evliya Kelimesinin geçtiği Ayetler

- Şimdiye Kadar Yaşanan İslam

- Ayın Yarılması Diye Bir Mucize Yoktur

- Kabe Dikili Taş Değil mi?


Up | Down | Top | Bottom
 
Şu da emredildi: Yüzünü dine bir Hanif olarak çevir. Sakın müşriklerden olma.

Yunus Suresi 105

Ben bir Hanif olarak yüzümü gökleri ve yeri yaratana döndürdüm. Müşriklerden değilim ben.

Enam Suresi 79

İbrahim ne bir Yahudi idi, ne de bir Hıristiyan. O sadece hanif bir müslümandı. O müşriklerden değildi.

Ali İmran Suresi 67

Şu da kuşkusuz ki, İbrahim başlıbaşına bir ümmetti; bir Hanif olarak Allah'ın önünde eğiliyordu. Müşriklerden değildi.

Nahl Suresi 123

De ki Allah doğrusunu söylemiştir / vaadinde sadıktır.Haydi artık Hanif olarak İbrahim'in Milleti'ne uyun! Müşriklerden değildi o.

Ali İmran Suresi 95

Allah'a ortak koşmadan, Hanifler olarak... Allah'a ortak koşan kişi, gökten düşmüş de kendisini kuşlar kapışıyor veya rüzgar onu uzak bir yere fırlatıp atıyor gibidir.

Hacc Suresi 31


Up | Down | Top | Bottom

HABERLER

 

 








 

 

  Hanif Islam

 

Kur'an'da İnanç Konuları
 Hanif Dostlar Ana Sayfa -> Kur'an'da İnanç Konuları
Konu Konu: KURAN’DA NAMAZ/SALAT Yanıt YazYeni Konu Gönder
Yazanlarda
Gönderi << Önceki Konu | Sonraki Konu >>
Guests
Guest Group
Guest Group


Katılma Tarihi: 01 ekim 2003
Gönderilenler: -259
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı Guests

Devamındaki iki ayet:

Taha 15-16:

"(Kıyamet) saat(i) mutlaka gelecek. Ben onu gizlemek istedim ki, her kes yaptığının karşılığını alsın. Sakın ona (kıyamete) inanmayan seni ondan (salattan) uzaklaştırmasın!"

Yukarı dön Göster Guests's Profil Diğer Mesajlarını Ara: Guests
 
Guests
Guest Group
Guest Group


Katılma Tarihi: 01 ekim 2003
Gönderilenler: -259
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı Guests

Yaptığım yanlışları düzeltemiyorum. Lütfen ya "Düzet"i forma tekrar ekleyin yada nasıl düzltebileceğimi söyleyin!

Taha 15-16:

"(Kıyamet) saat(i) mutlaka gelecek. Ben onu gizlemek istedim ki, her kes yaptığının karşılığını alsın. Sakın ona (kıyamete veya salata) inanmayıp hevasını izleyen seni ondan (salattan) uzaklaştırmasın!"


Yukarı dön Göster Guests's Profil Diğer Mesajlarını Ara: Guests
 
kuranyeter
Ayrıldı
Ayrıldı


Katılma Tarihi: 04 subat 2008
Yer: Antarctica
Gönderilenler: 204
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı kuranyeter

asım yazdı.

benim sitedeki gelenekçilerden olduğum belli...

geleneği kendilerini hapseden bir olgu olarak gören ve ondan tamamen kurtulmak isteyenler var...

selam asım bey.

daha önce atalardan bahsettiniz,şimdide gelenekten bahsediyorsunuz her insan gelenekçi ve atacıdır,geleneğin yada atacılığın dışında bir yol yoktur,siz gelenekten kurtulmak isteyenler var diyorsunuz bu mümkün değildir.

her insan gelenekçidir bu gelenek ya HAKgelenek yada BATILgelenektir. bir insan ya inanıyordur yada inanmıyordur.

inananlar hak inanmayanlar batıl geleneği temsil ederler şimdi siz kendi geleneğinizin hak mı batıl mı olduğuna bakın zira dışardan batıl gözüküyor.

Yukarı dön Göster kuranyeter's Profil Diğer Mesajlarını Ara: kuranyeter
 
kuranyeter
Ayrıldı
Ayrıldı


Katılma Tarihi: 04 subat 2008
Yer: Antarctica
Gönderilenler: 204
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı kuranyeter

haktansapmaz Yazdı:

Merhaba Kuanyeter kardeşim,

Sizi kırmam mümkün değil...

Teşekkürler verdiğin bana verdiğiniz değer için. Siz de benim yanımda değerlisiniz.

sevgili haktansapmaz hocam

bizi kırmayıp tekrar aramıza geldiğiniz için teşekkür ederiz.

muhabbetle kardeşiniz kuranyeter.

Yukarı dön Göster kuranyeter's Profil Diğer Mesajlarını Ara: kuranyeter
 
hasanoktem
Admin Group
Admin Group


Katılma Tarihi: 10 eylul 2006
Gönderilenler: 2837
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı hasanoktem

 

Selam,

bir değerli arkadaş, Kur'an'da " vakitleri belirlenmiş " , " kıyamlı-rükulu-sücudlu " namazın olduğundan o kadar emin olmayınız demişti bana. kısıtlı sürelerde bakabildiğim için, yanıt vermeye fırsatım olmadı.

arkadaşım, eminim hem de kesin olarak eminim ki : Kur'an'da " vakitleri belirlenmiş " , " kıyamlı-rükulu-sücudlu " namaz vardır.( defalarca da gösterildi...) yani namaz, kıyamlı salatlardan BİRİ dir. bundan katiyyen şüphem yoktur ve tüm bu tartışmalar da benim bu konudaki imanımı arttırmıştır ancak...

bir örnek vermek gerekirse, şöyleki :

eğer, Kur'an'da açıkça emirbuyrulan  " kıyamlı-rükulu-sücud " kelimelerinden hiçbiri " namaz " anlamına gelmiyorsa ( savunulmaya çalışıldığı gibi...) o halde ve bu durumda bir yetimin başını okşamak, onu koruyup kollamak için, Peygamber(ler)i desteklemek için, zulme, şirke dur demek için, her türlü zulme, baskıya, haksızlığa karşı kıyam edebilmek, direnebilmek, bu konuda gerekirse kıtal yapabilmek, hakkı ve sabrı tavsiyeleşmek için, salat kavramı içine girecek tüm hâyır eylem ve fiillerinde bulunabilmek için, evet bunları yapmak için, bunları yapabilmek için ÖNCELİKLE ::::yüzümüzü, ellerimizi  dirseklere kadar yıkamak, başımızı ve ayaklarımızı mesh etmek vd.vd.( maide 6...) yapmak gerekiyor...( ohalde ve bu durumda...) bu sizce de makul mu? bir yetimin başını okşamak, onu gözetip kollamak için, salat yapmak için bizim yüzümüzü, dirseklere varana kadar ellerimizi yıkamak, başımızı ve ellerimizi mesh etmek mi gerekiyor? ayriyeten de salat'ı gerçekleştirebilmek için ( mevkûta = vakitleri belirlenmiş 4/103 ) emr-i ilahisi gereğince bir de bu " belirlenmiş vakitleri " mi beklememiz gerekiyor? bütün bunları yapmak mı gerekiyor...veya salatın diğer icaplarını yapmak için de aynı şey?. bu kadar saçmalık olamaz.

neden mi işte nedeni :

Yâ eyyuhellezîne âmenû izâ kumtum iles salâti fagsilû vucûhekum ve eydiyekum ilel merâfikı vemsehû bi ruusikum ve erculekum ilâl ka’beyn(ka’beyni) ve in kuntum cunuben fattahherû ve in kuntum mardâ ev alâ seferin ev câe ehadun minkum minel gâitı ev lâmestumun nisâe fe lem tecidû mâen fe teyemmemû saîden tayyiben femsehû bi vucûhikum ve eydîkum minh(minhu) mâ yurîdullâhu li yec’ale aleykum min haracin ve lâkin yurîdu li yutahhirekum ve li yutimme ni’metehu aleykum leallekum teşkurûn(teşkurûne).

1. yâ eyyuhâ : ey!
2. ellezîne âmenû : yaşarken Allah'a ulaşmayı, teslim olmayı dileyenler
3. izâ kumtum : kalktığınız zaman
4. ilâ es salâti : namaza
5. fe igsilû : o zaman , o taktirde yıkayın!
6. vucûhe-kum : yüzleriniz
7. ve eydiye-kum : ve elleriniz
8. ilâ el merâfikı : dirseklere kadar
9. ve imsehû : ve mesh edin!
10. bi ruûsi-kum : başlarınızı
11. ve ercule-kum : ve ayaklarınızı
12. ilâ el ka'beyni : topuk kemiklerine kadar (iki topuk kemiğine kadar)
13. ve in kuntum : ve eğer siz ... iseniz
14. cunuben : cunup
15. fe ittahherû : o zaman, o taktirde iyice temizlenin! (gusul abdesti alın!)
16. ve in kuntum : ve eğer siz ... iseniz
17. mardâ : hasta
18. ev alâ seferin : veya yolculuk üzere, yolculukta
19. ev câe ehadun : veya birisi geldi
20. min-kum : sizden
21. min el gâitı : tuvaletten
22. ev lâmestum : veya yaklaştınız, dokundunuz
23. en nisâe : kadınlar
24. fe lem tecidû : artık bulamazsanız
25. mâen : su
26. fe teyemmemû : o halde, o zaman teyemmum edin!
27. saîden : toprak
28. tayyiben : temiz olan
29. fe imsehû : böylece, meshedin(sürün)!
30. bi vucûhi-kum : yüzlerinize
31. ve eydî-kum : ve elleriniz
32. min-hu : ondan
33. mâ yurîdu Allâhu : Allah (c.c.) dilemez
34. li yec'ale aleykum : size yapmak, çıkartmak, kılmak
35. min haracin : bir güçlük
36. ve lâkin : ve lâkin, fakat
37. yurîdu : diler
38. li yutahhire-kum : sizi temizlemeyi
39. ve li yutimme : ve tamamlamayı
40. ni'mete-hu : nimetini
41. aleykum : sizin üzerinize, size
42. lealle-kum : umulur ki böylece siz
43. teşkurûne : şükredersiniz

 
Diyanet İşleri : Ey iman edenler! Namaza kalkacağınız zaman yüzlerinizi, dirseklere kadar ellerinizi ve -başlarınıza mesh edip- her iki topuğa kadar da ayaklarınızı yıkayın. Eğer cünüp iseniz, iyice yıkanarak temizlenin. Hasta olursanız veya seferde bulunursanız veya biriniz abdest bozmaktan (def-i hacetten) gelir veya kadınlara dokunur (cinsel ilişkide bulunur) da su bulamazsanız, o zaman temiz bir toprağa yönelin. Onunla yüzlerinizi ve ellerinizi meshedin (Teyemmüm edin). Allah, size herhangi bir güçlük çıkarmak istemez. Fakat O, sizi tertemiz yapmak ve üzerinizdeki nimetini tamamlamak ister ki şükredesiniz.
Abdulbaki Gölpınarlı : Ey inananlar, namaza kalktığınız zaman yıkayın yüzlerinizi ve dirseklerinizle berâber ellerinizi ve başınızın bir kısmını meshedip ayaklarınızı topuklarınızla berâber ve cünüpseniz iyice yıkanıp arının. Hastaysanız, yahut seferdeyseniz, yahut içinizden biri ayak yolundan geldiyse, yahut da kadınlara temas etmişseniz su bulamadığınız takdîrde temiz toprakla teyemmüm edin de toprakla yüzünüzü, ellerinizi meshedin. Allah, sizi güce koşmayı istemez, fakat şükredesiniz diye tertemiz olmanızı ve size verdiği nîmeti tamamlamayı diler.
Adem Uğur : Ey iman edenler! Namaz kılmaya kalktığınız zaman yüzlerinizi, dirseklerinize kadar ellerinizi, başlarınızı meshedip, topuklara kadar ayaklarınızı yıkayın. Eğer cünüp oldunuz ise, boy abdesti alın. Hasta, yahut yolculuk halinde bulunursanız, yahut biriniz tuvaletten gelirse, yahut da kadınlara dokunmuşsanız (cinsî birleşme yapmışsanız) ve bu hallerde su bulamamışsanız temiz toprakla teyemmüm edin de yüzünüzü ve (dirseklere kadar) ellerinizi onunla meshedin. Allah size herhangi bir güçlük çıkarmak istemez; fakat sizi tertemiz kılmak ve size (ihsan ettiği) nimetini tamamlamak ister; umulur ki şükredersiniz.
Ali Bulaç : Ey iman edenler, namaza kalktığınız zaman yüzlerinizi ve dirseklere kadar ellerinizi yıkayın, başlarınızı meshedin ve her iki topuğa kadar ayaklarınızı da (yıkayın.) Eğer cünüpseniz temizlenin (gusül edin); eğer hasta veya yolculukta iseniz ya da biriniz ayak yolundan (hacet yerinden) gelmişse yahut kadınlara dokunmuşsanız da su bulamamışsanız, bu durumda, temiz bir toprakla teyemmüm edin (hafifçe) yüzlerinize ve ellerinize ondan sürün. Allah size güçlük çıkarmak istemez, ama sizi temizlemek ve üzerinizdeki nimeti tamamlamak ister. Umulur ki şükredersiniz.
Ali Fikri Yavuz : Ey mü’minler! Namaza kalkacağınız zaman yüzünüzü ve ellerinizi (dirseklerinizle beraber) yıkayın, başınızı (ıslak elle silin) mesh edin ve ayaklarınızı da (topuklarınızla beraber) yıkayın. Eğer cünub iseniz boy abdesti alın. Eğer hasta veya yolculukta bulunuyorsanız veya içinizden biri ayak yolundan gelmişse veya kadınlara dokunmuş (cima etmiş) iseniz ve bu hallerde su bulamamışsanız, o vakit pâk bir toprakla teyemmüm edin, niyetle ondan (o topraktan) yüzlerinize ve ellerinize sürün. Allah size bir güçlük dilemez, fakat sizi tertemiz yapmak ve üzerinizdeki nimetini tamamlamak ister, tâ ki şükredesiniz.
Bekir Sadak : Ey Inananlar! Namaza kalktiginizda yuzlerinizi, dirseklere kadar ellerinizi, -baslarinizi meshedip- topuk kemiklerine kadar ayaklarinizi yikayin. Eger cunupseniz yikanip temizlenin; sayet hasta veya yolculukta iseniz veya ayak yolundan gelmisseniz yahut kadinlara yaklasmissaniz ve su bulamamissaniz temiz bir topraga teyemmum edin, yuzlerinizi, ellerinizi onunla meshedin. Allah sizi zorlamak istemez, Allah sizi aritip uzerinize olan nimetini tamamlamak ister ki sukredesiniz.
Celal Yıldırım : Ey imân edenler! Namaza kalkmayı dilediğinizde yüzlerinizi, dirseklere kadar (dirsekler dahil) ellerinizi yıkayın. Başlarınıza meshedip topuklarına kadar (topuklar dahil) ayaklarınızı yıkayın. Cünüb iseniz iyice yıkanıp temizlenin (boy abdesti alın). Hasta iseniz veya yolculukta bulunuyorsanız veya sizden biri tabiî ihtiyacını gidermekten gelmişse veya kadınlara dokunmuşsanız, bu durumda su da bulamamışsanız, tertemiz bir toprakla teyemmüm edin ; ondan yüzlerinize ve ellerinize sürün. Allah size sıkıntı vermek istemez. ama sizi tertemiz yapmak ve şükredesiniz diye üzerinize nîmetini tamamlamak ister.
Diyanet İşleri (eski) : Ey İnananlar! Namaza kalktığınızda yüzlerinizi, dirseklere kadar ellerinizi, -başlarınızı meshedip- topuk kemiklerine kadar ayaklarınızı yıkayın. Eğer cünüpseniz yıkanıp temizlenin; şayet hasta veya yolculukta iseniz veya ayak yolundan gelmişseniz yahut kadınlara yaklaşmışsanız ve su bulamamışsanız temiz bir toprağa teyemmüm edin, yüzlerinizi, ellerinizi onunla meshedin. Allah sizi zorlamak istemez, Allah sizi arıtıp üzerinize olan nimetini tamamlamak ister ki şükredesiniz.
Diyanet Vakfi : Ey iman edenler! Namaz kılmaya kalktığınız zaman yüzlerinizi, dirseklerinize kadar ellerinizi yıkayın; başlarınızı meshedip, topuklara kadar ayaklarınızı da (yıkayın). Eğer cünüp oldunuz ise, boy abdesti alın. Hasta, yahut yolculuk halinde bulunursanız, yahut biriniz tuvaletten gelirse, yahut da kadınlara dokunmuşsanız (cinsî birleşme yapmışsanız) ve bu hallerde su bulamamışsanız temiz toprakla teyemmüm edin de yüzünüzü ve (dirseklere kadar) ellerinizi onunla meshedin. Allah size herhangi bir güçlük çıkarmak istemez; fakat sizi tertemiz kılmak ve size (ihsan ettiği) nimetini tamamlamak ister; umulur ki şükredersiniz.
Edip Yüksel : İnananlar! Namaza kalktığınız zaman: Yüzünüzü yıkayın, ellerinizi dirseklere kadar yıkayın, başınızı sıvazlayın, ve ayaklarınızı da topuklara kadar (sıvazlayın/yıkayın). Cinsel ilişkide bulunmuşsanız yıkanınız. Hasta veya yolcu iseniz, yahut tuvaletten gelmiş, yahut kadınlarla cinsel ilişkide bulunmuş ve su bulamamışsanız, temiz bir toprağa yönelip yüzünüzü ve kollarınızı onunla sıvazlayın. ALLAH size güçlük çıkarmak istemez. Ancak sizi temizlemek ve üzerinizdeki nimetini tamamlamak istiyor. Olur ki şükredersiniz.
Elmalılı Hamdi Yazır : Ey o bütün iyman edenler! Namaza kalkacağınız vakit yüzlerinizi ve dirseklere kadar ellerinizi ve başlarınıza mesh edib her iki topuğa kadar ayaklarınızı yıkayın, cünübseniz tas tamam yıkanın, eğer hasta veya seferde olursunuz veya biriniz hacet yerinden gelir veya kadınlara dokunursunuz da suya gücünüz yetmezse o vakit de temiz bir toprağa teyemmüm edin: niyyetle ondan yüzlerinize ve ellerinize mesh eyleyin, Allahın muradı sizi sıkıntıya koşmak değil ve lâkin o sizi pam pâk etmek ve üzerinizdeki ni'metini tamamlamak istiyor ki şükredesiniz
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : Ey iman edenler, namaza kalkacağınız vakit, yüzlerinizi, dirseklere kadar; ellerinizi yıkayın; başlarınızı meshedip topuklara kadar ayaklarınızı (yıkayın). Eğer cünüpseniz tastamam yıkanın. Eğer hasta veya yolculukta iseniz veya biriniz hacet yerinden gelmişse ya da kadınlara dokunmuş olup da su bulamazsanız, o zaman temiz bir toprakla teyemmüm edin, niyetle o topraktan ellerinize ve yüzlerinize sürün. Allah'ın muradı sizi sıkıntıya koşmak değildir; fakat O, sizi tertemiz yapmak ve üzerinizdeki nimetini tamamlamak istiyor ki, şükredesiniz.
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : Ey iman edenler! Namaz kılmaya kalktığınız zaman, yüzlerinizi ve dirseklere kadar ellerinizi yıkayın. Başlarınızı meshedin, iki topuğa kadar da ayaklarınızı yıkayın. Eğer cünüp iseniz temizlenin. Hasta iseniz, yahut yolculukta iseniz, yahut biriniz abdest bozmaktan gelmişse yahut kadınlara dokunmuşsanız, su da bulamamışsanız, temiz bir toprağa teyemmüm edin. Bunun için de yüzlerinizi ve ellerinizi o toprakla meshedin. Allah size bir güçlük çıkarmak istemiyor, fakat sizi temizlemek ve şükredesiniz diye de üzerinizdeki nimetini tamamlamak istiyor.
Fizilal-il Kuran : Ey iman edenler, namaza kalktığınızda yüzlerinizi, dirseklere kadar ellerinizi, -başlarınızı meshedip– topuk kemiklerine kadar ayaklarınızı yıkayın. Eğer cünüpseniz temizlenin; şayet hasta veya yolculukta iseniz ya da ayak yolundan gelmişseniz yahut kadınlara yaklaşmışsanız ve su bulamamışsanız temiz bir toprağa teyemmüm edin, yüzlerinizi, ellerinizi onunla meshedin. Allah sizi zorlamak istemez, Allah sizi arıtıp üzerinize olan nimetini tamamlamak ister ki şükredesiniz.
Gültekin Onan : Ey inananlar, namaza kalktığınız zaman yüzlerinizi ve dirseklere kadar ellerinizi yıkayın, başlarınızı meshedin ve her iki topuğa kadar ayaklarınızı da (yıkayın). Eğer cünüpseniz temizlenin (gusül edin). Eğer hasta veya yolculukta iseniz ya da biriniz ayak yolundan gelmişse yahut kadınlara dokunmuşsanız da su bulamamışsanız, bu durumda temiz bir toprakla teyemmüm edin (hafifçe) yüzlerinize ve ellerinize ondan sürün. Tanrı size güçlük çıkarmak istemez, ama sizi temizlemek ve üzerinizdeki nimeti tamamlamak ister. Umulur ki şükredersiniz.
Hasan Basri Çantay : Ey îman edenler, namaza kalkacağınız zaman yüzlerinizi ve dirseklere kadar ellerinizi ve başlarınıza meshedib, her iki topuğa kadar ayaklarınızı yıkayın. Eğer cünüb olduysanız boy abdesti alın. Eğer hasta olmuşsanız, yahud bir sefer üzerindeyseniz veya içinizden biri ayak yolundan gelmişse, yahud da kadınlara dokunmuşsanız ve bu halde su da bulamamışsanız o vakit tertemiz bir toprakla teyemmüm edin, binâenaleyh (niyyetle) ondan yüzlerinize ve ellerinize sürün. Allah, sizin üzerinize bir güdük yapmayı dilemez, fakat iyice temizlenmenizi ve üstünüzdeki ni'metinin tamamlanmasını diler. Tâki şükredersiniz.
İbni Kesir : Ey iman edenler; namaza kalktığınız zaman; yüzlerinizi, dirseklerinize kadar ellerinizi yıkayın, başınıza meshedin ve topuklarınıza kadar ayaklarınızı da (yıkayın) . Eğer cünüb iseniz; hemen temizlenin. Eğer hasta olmuşsanız veya seferde iseniz; yahut heladan gelmişseniz veya kadınlara yaklaşmış da su bulamamışsanız; temiz bir toprakla teyemmüm edin. Yüzlerinizi ve ellerinizi onunla meshedin. Allah, size zorluk vermek istemez. Lakin sizi temizlemek, üzerinizde olan nimetini tamamlamak ister ki şükredesiniz.
Muhammed Esed : Siz ey imana ermiş olanlar! Namaz kılacağınız zaman yüzünüzü, ellerinizi ve dirseklere kadar kollarınızı yıkayın ve (ıslak) ellerinizi başınızın üzerine hafifçe sürün ve bileklere kadar ayaklarınızı (yıkayın). Eğer boy abdestini gerektiren bir halde iseniz kendinizi temizleyin. Ama eğer hasta iseniz yahut seyahatteyseniz yahut tabii ihtiyacınızı gidermişseniz yahut bir kadınla birlikte olmuşsanız ve su bulamıyorsanız, o zaman, temiz toprağa ellerinizi sürün ve onunla yüzünüzü ve kollarınızı hafifçe ovun. Allah sizi zora koşmak istemez; ama sizi tertemiz kılmak ve nimetlerinin tamamını size bahşetmek ister ki şükredenlerden olasınız.
Ömer Nasuhi Bilmen : Ey mü'minler! Namaza kalkacağınız zaman yüzlerinizi ve dirseklerinize kadar ellerinizi yıkayınız ve başlarınıza meshediniz ve ayaklarınızı iki topuğa kadar yıkayınız ve eğer cünüb iseniz gusül ediniz (tamamen yıkanınız). Ve eğer hastalar iseniz veya sefer halinde iseniz veya sizden biri helâdan gelmiş ise veya kadınlarınıza dokunmuşsanız da su bulamazsanız o halde temiz bir toprak ile teyemmüm ediniz, ondan yüzlerinize ve ellerinize meshediniz. Allah Teâlâ sizin üzerinize bir sıkıntı vermek istemez. Fakat o sizi tertemiz kılmak ve üzerinize nîmetini itmam etmek ister ki şükredesiniz.
Şaban Piriş : -Ey İman edenler! Namaza kalktığınız zaman, yüzlerinizi, dirseklere kadar ellerinizi, başınızı mesh edip topuklara kadar ayaklarınızı yıkayınız. Eğer, cünüp iseniz, temizlenin, hasta veya yolculukta iseniz, veya biriniz tuvaletten gelmişseniz, yahut kadınlarınızla münasebette bulunmuş da su bulamamışsanız temiz bir toprakla teyemmüm edin, yüzlerinizi ve ellerinizi onunla meshedin. Allah, size zorluk çıkarmak istemez. Allah sizi arındırmak ve üzerinizdeki nimetini tamamlamak ister. Umulur ki şükredersiniz.
Suat Yıldırım : Ey iman edenler! Namaza kalkmak istediğinizde yüzlerinizi ve dirseklere kadar ellerinizi yıkayın. Başlarınızı meshedip topuklarınızla birlikte ayaklarınızı da yıkayın. Cünüp iseniz tastamam yıkanın (boy abdesti alın). Eğer hasta veya yolcu iseniz veya tuvaletten gelmişseniz, yahut kadınlarla münasebette bulunmuş olup da su bulamazsanız temiz toprağa teyemmüm edin, (mânen arınma niyeti ile) ondan yüzlerinize ve ellerinize meshedin. Allah size güçlük çıkarmak istemez, fakat şükredesiniz diye sizi temizleyip arındırmak ve size olan nimetlerini tamama erdirmek ister.
Süleyman Ateş : Ey inananlar, namaza dur(mak iste)diğiniz zaman yıkayın: yüzlerinizi ve dirseklere kadar ellerizi; meshedin: başlarınızı ve topuklara kadar ayaklarınızı. Eğer cünüp iseniz tam temizlenin. Hasta, yahut yolcu iseniz, yahut biriniz tuvaletten gelmişse, ya da kadınlara dokunmuş da su bulamamışsanız temiz toprağa teyemmüm edin; ondan yüzlerinize ve ellerinize sürün. Allâh size güçlük çıkarmak istemiyor, fakat sizi temizlemek ve size olan ni'metini tamamlamak istiyor ki, şükredesiniz.
Tefhim-ul Kuran : Ey iman edenler, namaza kalktığınız zaman yüzlerinizi ve dirseklere kadar ellerinizi yıkayın, başlarınızı meshedin ve her iki topuğa kadar ayaklarınızı da (yıkayın.) Eğer cünüpseniz temizlenin (gusül edin) ; eğer hasta veya yolculukta iseniz ya da biriniz ayak yolundan (hacet yerinden) gelmişse yahut kadınlara dokunmuşsanız da su bulamamışsanız, bu durumda, temiz bir toprakla teyemmüm edin (hafifçe) yüzlerinize ve ellerinize ondan sürün. Allah size güçlük çıkarmak istemez, ama sizi temizlemek ve üzerinizdeki nimeti tamamlamak ister. Umulur ki şükredersiniz.
Ümit Şimşek : Ey iman edenler! Namaz için kalktığınızda, yüzünüzü, dirseklere kadar ellerinizi, topuklara kadar ayaklarınızı yıkayın ve başınızı meshedin. Cünüp iseniz tamamen yıkanın. Hasta olduğunuz zaman, seferde iken veya tuvaletten gelip yahut kadınlarla temasta bulunup da su bulamadığınız zaman, temiz bir toprakla teyemmüm ederek onunla yüzünüzü ve ellerinizi meshedin. Allah size güçlük çıkarmak istemiyor; lâkin şükredesiniz diye üzerinizdeki nimetini tamamlamak istiyor.
Yaşar Nuri Öztürk : Ey iman sahipleri! Namaza duracağınız zaman yüzlerinizi ve dirseklere kadar ellerinizi yıkayın; başlarınızı meshedin ve topuklara kadar ayaklarınızı meshedin/yahut yıkayın. Eğer cünüp iseniz iyice temizlenin! Hasta yahut yolculuk halinde iseniz yahut biriniz tuvaletten gelmişse yahut kadınlara dokunmuş da su bulamamışsanız temiz bir toprakla teyemmüm edin: Yüzlerinizi ve ellerinizi ondan meshedin. Allah size zorluk çıkarmak istemiyor. Ancak sizi temizlemek ve üzerinizdeki nimetini tamamlamak istiyor ki, şükredebilesiniz.

şimi ben " salat'a kalktığınızda , şunları yapın ( maide 6 )" emr-i mucibince bir yetimin başını tam okşayacağım, onu koruyup kollayacağım bir anda, " yüzümü ve ellerimi dirseklerine kadar henüz yıkamadığımı, başımı ve ayaklarımı henüz meshetmediğimi hatırlarsam, o halde ve bu durumda : o yetime; yetim kardeşim, bunları yapmadığımı hatırladım. sen otur burada beni bekle, ben bir koşu gidip şunları bir yapıp geleyim de , ancak ondan sonra senin başını okşayabilirim, ancak ondan sonra seni zulümden kurtarabilir ve ancak o durumda seni kollayabilirim mi diyeceğim?  vb.vb.vb.vb. salat durumlarında hep böyle mi yapmam gerekir bu durumda? ( e, kıyamlı salatlardan biri olan namaz diye bir şey olmadığına göre...(!))yapmayınız lütfen...

açıkça görülüyor ki, lafı eğip bükmeden direkmen objektif bakarak, orijinal ve yalın halde Kur'an'a yöneldiğimizde, apaçık bir şekilde, kıyamlı salatlardan , vakitleri belirlenmiş bulunan " kıyamlı-rükulu-sücudlu" namazın mevcudiyetini VE bu namazın kıyamlı salatlardan BİRİ olduğunu güneşin varlığı kadar açık bir şekilde ayan beyan olarak GÖREBİLECEĞİZ... tabi ki bu gözünü kapatıp, güneşi görmüyorum demiyenler içindir...

Selam ile

NOT :

V-K-T :

A-

MEVKUTUN : vakitlenmiş, vakitli manasında ism-i mef'ul

MEVKÛTEN : Nisa 103

B-

VAKTİ : 15/38, 38/81

VAKTİHE : 7/187

C-

MİKATİ :    7/142, 26/38, 56/50

MİKATEN :  78/17

MİKATİNE: 7/143- 155

MİKATUM : 44/40

MEVEKİTU: 2/189

Kur'an-ı Kerim Lugatı

4 NİSA 103 :

103.

Fe iza kadaytümüs salate fezkürullahe kıyamev ve kuudev ve ala cünubiküm fe izatme'nentüm fe ekıymüs salah innes salate kanet alel mü'minıne kitabem mevkuta

S.Ateş :

103. Namazı bitirdiğiniz zaman ayakta, oturarak ve yanlarınız üzerinde (uzanarak) Allah'ı anın; güvene kavuştunuz mu namazı (tam) kılın. Çünkü namaz, mü'minlere vakitli olarak farz kılınmıştır.

M.Esed :

103. Namazınızı bitirdiğinizde Allah'ı anın -ayakta iken, otururken ve uzanmış halde- ve yeniden güvenliğinizi sağladığınızda namazlarınızı [eksiksiz] eda edin. Namaz, bütün müminler için [günün] belli zamanları ile kayıtlı kutsal bir yükümlülüktür.



__________________
Andolsun, size öyle bir kitap indirdik ki sizin bütün şeref ve şanınız ondadır. Hâlâ aklınızı kullanmayacak mısınız? ENBİYA 10
Yukarı dön Göster hasanoktem's Profil Diğer Mesajlarını Ara: hasanoktem
 
ibrahimim
Uzman Uye
Uzman Uye
Simge

Katılma Tarihi: 17 ekim 2006
Yer: Turkiye
Gönderilenler: 506
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı ibrahimim



Salâtı/namazı sordum!

Sınırları dünyayı kaplayan sanal bir sitede adresleri olan, kişilerin, konuların, olguların vb. adresleri vardı ve ben bir adres arıyordum aradığım adres ““salat/namaz””…

Böyle bir adres varmıydı-yokmuydu aramaya araştırmaya başladım…

Bu adresin olup olmadığı tarafımdan bulunmalıydı, kime sorsam nasıl öğrensem diye düşünürken, bu sanal mekanın sahibi bu işleri iyi bilir ona sorayım diye aklımdan geçirdim.

““Alperen”” kardeşe sordum, salâtın içinde namaz diye bir adres varmı? Bana beni mazur görün (daha önce görüş bildirmiştim, ama bu aralar bu tür tartışmalardan uzak duruyorum) der gibiydi, bende fazla rahatsız etmek istemedim çay için teşekkür ettim, esenlikler diledim ve oradan ayrıldım...

Gezinirken biri bana “Arapçaya/dile hakim bir arkadaş var git ona sor” dedi. Dükkânına gittim dükkanın tabelasında ““haktansapmaz”” yazıyordu, tanıştım yazılarını okudum iddialarına göz geçirdim ve namaz hakkında da sordum…

““Abdurrahman/haktansapmaz”” kardeşim siz ne dersiniz namaz hakkında? Çok şey anlattı “namaz ve diğer ibadetler ümmetin bildiği ve yaptığı gibi değil aslında” dedi. “namaz Kuran’da geçmez Farsçadan dilimize geçmiştir” dedi. “Namazın fiili bir yanı yoktur, Kur’an’da geçen salat namaz demek değildir. Hac menasiki diye bir tören yoktur. Oruç bildiğiniz gibi değildir. Zekât maldan verilmesi gereken miktar değildir vb. sıraladı senin anlayacağın dinimizde ibadet ritüelleri diye bir şey yoktur” dedi. Oldukça kibar ve beyefendi birine benziyordu. Söylemleri geleneğe arkasını dönenleri etkiler türdendi, ama ben daha önce İbrahim YILMAZ diye birinin kitabını okumuştum hemen hemen aynı şeyleri oradan da biliyordum söylediklerini ilk defa duymadığım için çok etkilenmedim. Kendisine kahve ikram ettiği için teşekkür ettim ve hayır dua dileklerimi ileterek o adresten ayrıldım.

İbrahim YILMAZ’IN kitabını okuduktan sonra bu konuları bu sanal mekânda çok kardeşimle tartışmıştık…

Bir avukatımız var süper zekâ desem yeridir, adresini biliyordum ve tanıyordum Amerikan filmlerindeki avukatları dörde katlar. Kim mi!? Tabii ki:::!!!

““Ali AKSOY”” kardeşim. Namaz konusunu onunla çok uzun uzun tartıştık, sorguladık münazara ettik, sorular bir başka sorulara yol açtı kafası oldukça zinde olan bir kardeşimdi, ama maalesef mutabık olamadık, çünkü oda Kur’an’da geçen salâtın namaz olmadığını, hatta ibadet ritüellerinin olmadığını düşünüyordu. Hızlı ve zinde bir diyalektik kuran bu kardeşimden ayrılma zamanım gelmişti, müzik ziyafetinden sonra teşekkür ettim ve hayır dua esenlikler diledim ve bu adresten de namaz adresini sorgulamak üzere ayrıldım.

Yoluma devam ederken bilgisine oldukça güvendiğim ve değer verdiğim, diye bilirim ki yazdıklarının her harfini okuduğum, okumaya değer bulduğum bir aklıma geldi…

Mübalâğa etmiyorum, kaleme aldığı bütün yazılarını okurum, çünkü bilgisi, edebiyatı ve düşünceleri yabana atılır türden değil. En azından benim için öyle…  Dükkânına gittim çay kahve söz sohbet ten sonra soruma sıra geldi sordum;;;;!!!

““Kadir/muhliskul”” kardeşime!

Kadir kardeşim salat/namaz konusunda soruyorum…! Ne dersin?  “Benim namaz konusundaki şahsi kanaatlerimi biliyorsunuz. Sırf taraf olduğum için bir anlayışı savunmuyorum. Namaz hakkında günümüze göre bir yorum getirmeye itirazım yok. Eğer Kuran’ın vahyedildiği gün açısından konuya yaklaşıyorsak metin ve tarih esaslı davranmak zorundayız. Metin üzerinde  yorum yapan  fiilen tarihi dâhil etmiş demektir.  Zira kelimelerin anlamlarının tespiti, bize tarih süzgecinden geçerek gelmiştir. Bana  tarihsel oluşumları tahlil ederken, tarihi inkar eden bir bilim adamı gösterin. Bu konu illa da Kuran ve İslam olmak zorunda da değil. Tarihi verileri tartışmakla, topyekûn tarih kabullenmezlik çok farklı bir şey. Bir kez bunu kabul etmek zorundayız.” Dedi ve ben üstat devam et lütfen çok heyecan verici dediğimde de devam etti.

“Tapınışlarda ki şekiller semavi değil insan ürünüdürler. Semavi olan bu tapınışların yalnızca Allah’a mahsus kılınmasıdır. Kur’an vahiy ortamında bu şekilsel tapınışların olduğu muhakkaktır. Resulün ve inananların bu uygulamaları Kuran’da acık ve net görünmektedir. Bir kısmı detay  verilerek konu edilirken (abdest, oruc, hac vb.) diğer bir kısmı ise ancak bazı  değişik konumlarına müteallik olarak konu edilmektedir (namaz buna en belirgin örnek).Yaklaşık 99 kez  Kuran’da gecen  s-l-v     kokunun türevlerinin her biri ayni anlama gelmemektedir.  Kuran’da; arkasından gidilen- din, destek-arka çıkmak, dua, sekli ayinle ilgili ve  havra anlamı gibi değişik anlamlarda kullanılmıştır. Bütün anlamların teke indirilmesi abesle iştigal olur. Kuran’da namaz olarak bildiğimiz sekli ibadetin, yokluğunu savunmak ile onun dört başı mamur olarak miraç yoluyla iletilen  semavi bir oluşum olduğunu savunmak eşit derecede  gerçekten uzaklaşmaktır. Oysa dar anlamıyla namaz  belli bir tekâmül geçirmiştir. Vahyin başlangıç safhasında henüz salât et  denilmeden,  bir salât edişin olduğu görülür. Bu şekli şemalı izahsız uygulamanın,  özellikle hicret sonrası, inananların  belli vakitlere mahsus olarak  yerine getirdikleri bir uygulama  olarak  görürüz. Akın ve benzeri hallerde  kısaltılan, ön hazırlık olarak yıkanma gereği duyulan, içkili iken yaklaşılmaması gereken bu uygulama, artik gerçek inananların önemli bir  göstergesidir.” Dedi. “…tapınışlarda ki şekiller semavi değil insan ürünüdürler…” sözünden başka her söylediğine katıldığımı söyledim ve bu ilmi ziyafetten sonra teşekkür ettim esenlikler diledim ve oradan ayrıldım.

Kadir beyin söyledikleri hayli düşündürücüydü tam bir ilim adamı söylemi içerisindeydi.

Başka kiminle görüşmeliyim diye düşünüyordum ki mekâna bir kardeşim geldi yeni taşınmıştı bu sanal dükkânını dizayn ediyordu, kim mi? Tabii ki;;;;!!!

 ““Rıdvan/Baybora”” Rıdvan kardeşimle yaklaşık 17 yıldır tanışıyorum Müslümanlığına, ilmine, azmine, kararlılığına ve Kur’an’a hizmetine şahidim. Mesleği bu değil, bu işten ekmeğini kazanmıyor, kimseye hesap vermek gibi bir durumu da yok, bazı âlimlerle görüşüyor ve kendisinin meal çalışması var…

Benim yakın dostumdur ve görüşlerimiz neredeyse paraleldir. Neyse evet üstat namazı soruyorum ne dersin? Anlattı bir şeyler, kendi görüşlerimle paralel olduğu için sonunda ikimizin de görüşüne yer vereceğim.

Bir ara ““asım”” kardeşte geldi tanıştık, ona da sordum sen ne dersin bu salat/namaz konusunda? Dediki; “…değerli ibrahim kardeşim...

kendimce açmaya çalıştığım bir fikir ve düşünce yolunun içinde elimde kazma kürekle ilerlemeye çalışırken bakıyorum sizinle yan yana gelmiş aynı yolu kazıyoruz...

Allah sizden razı olsun...

yolumuzun sonu selamet olur inşallah...”   inşallah dedim ve oradan ayrıldım…

 

 

““Ehli kitaba”” (Yahudi ve Hıristiyanlara) gittim onlara namazın adresini sordum var dediler ve bana aşağıdaki adresi verdiler.

Yahudiler de namaz kılıyor,

  http://www.hanifdostlar.net/forum_posts.asp?TID=1385&PN= 4&TPN=1 

Hıristiyanlar da namaz kılıyor,  

http://www.tumgazeteler.com/?a=1081580

 

Devam edecek inşallah…




__________________
Ey inananlar, Allah'tan korkarsanız O size iyi ile kötüyü ayırdedici bir anlayış verir, kötülüklerinizi örter ve sizi bağışlar. Allâh büyük lutuf sâhibidir
Yukarı dön Göster ibrahimim's Profil Diğer Mesajlarını Ara: ibrahimim
 
ibrahimim
Uzman Uye
Uzman Uye
Simge

Katılma Tarihi: 17 ekim 2006
Yer: Turkiye
Gönderilenler: 506
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı ibrahimim


Adres adres dolaşıyor namazı soruyordum, iyicene emin olmalıydım hiçbir boşluk olmamalıydı…

““Ümmete”” sordum “bize kadar tevatüren gelmiştir. İstersen en eski tefsir yazanlara, en eski tarihçilere, hatta müslüman olmayan tarihçilere sor. En yakın mezhep kurucusu olan imamı azama sor. Resulden yüz küsur yıl sonra yaşamış yanılacak değil ya. Kökleri tarihe dayanan hiçbir ekol yok demez” dediler…

““Tarihe”” sordum her karesinde namaz vardı “Ömer’i Ali’yi namazda öldürmediler mi!? Dediler…

 ““Mekanlara”” sordum mescidi nebevi iki kıblesiyle, mescidi haram bütün izleriyle ve hatta hacda namazı cem etmeleriyle, mescidi aksa ve İslam tarihi boyunca inşaa edilen bütün camiler/mescitler “biz şahidiz namaz var” dediler…

““Mehmet Akife ERSOY’A”” sordum “Bu ezanlar-ki şehâdetleri dinin temeli-
Ebedî yurdumun üstünde benim inlemeli.
” dedi.


““Kur’an’a”” sordum bana bir pencere açtı aşağıda alıntıladığım “şu ayetlere bak onlar şahittir” dedi.

1-)Gusül ve abdest almak, hasta yada yolcu olmak 4/43 - 5/6

2-)Binek üzerinde ikame etmek ve normale döndüğünde normal kılmak 2/239

3-)Korku halinde ve seferde kısaltılmasında günah yok 2/239 – 4/101

4-)Kısaltmanın yarısını bir bölükle yarısını diğer bölükle kıl rahata erdiğinizde ise yan yatarak ayakta yada oturarak Allah’ı anın 4/102,103

5-)Günün iki ucu gece saatlerinde ve gündüzün belli zamanlarında tespih et 20/130

6-)Üç vakitte izin alsınlar, sabah namazından önce, akşam namazından sonra, öğlen vakti 24/58

7-)Güneşin batıya yönelmesinden gecenin kararmasına kadar, belli vakitlerde kıl namazını 17/78

8-)Kıbleye dönmek 2/142-145,150 - 10/87

9-)Kıyam etmek 18/14 – 22/26 – 26/218 – 34/46 – 39/9

10-)Tekbir etmek 2/285 – 17/111 - 22/37 – 74/3

11-)Rükû etmek 2/43,125 – 3/43 – 22/26,77 – 48/29 – 77/48

12-)Secde etmek 2/125 – 3/43,113 – 7/206 – 9/112 – 15/98 – 19/58 – 20/70 - 22/26,77 – 25/64 – 26/46,219 – 27/24,25 – 32/15 – 41/37 - 48/29 – 50/40 – 53/62 - 76/26 – 96/19

13-)Secde’nin fiili anlamı yere kapanmak 16/48 – 17/107

14-)Rükû’un fiili anlamı yere eğilme/kapanma 7/143 - 38/24

15-)Huşu 17/109 – 23/2

Sıra kendime sormaya gelmişti yani ===}

““İbrahimim’e”” namaz konusunda ne diyorsun? Diye…

Bir gün bir yakınımın cenaze törenine katılmıştım, arkadaşlarla sohbet ediyorduk akşam ezanı okundu, biz sohbeti bölmedik devam ettik. Bir ara sohbet arası arkadaşlardan biri kalkın namazımızı kılalım dedi ve camiye gittik, cemaat çıkmıştı camide yalnız biz vardık. Namaza duruyorduk ki imam olacak arkadaş durun kılmayın dedi! Çok şaşırmıştık neler oluyor demeye kalmadı oturun bağdaş kurun bir şey yapacağım sonrada kalkar kılarız dedi…

O arkadaş önde yüzü bize dönük bir vaziyette “gözlerinizi kapatın ve bana kulak verin” dedi ve başladı okumaya…

  

Allah’ım Rahmet ve merhamet edensin senin adınla başlarım…

Sen öyle tarifi mümkün olmayan bir yüceliktesin ki, sana ancak hamd ederim, ey âlemlerin Rabbi…

Sen evet sen ancak Rahman ve Rahimsin.

Din günü hesap görücü olan ancak sensin sen maliksin sen hakimsin…

Ancak sana kulluk eder ve yalnız senden yardım dileriz…

Bizi doğru yola, nimet verdiklerinin yoluna ilet…

Hidayet geldikten sonra yoldan çıkmışların yoluna değil.

 

Evet, okuduğu meğerse Fatiha suresinin anlamıydı.

Şimdi kalkın namaza diye işaret etti ve başladı orijinalinden/Arapçasından Fatiha’yı okumaya…

Hiç gözlerimi açmadım ve namazımı kıldım. Öyle bir huşu içerisinde kılıyordum ki sanki ben bir mekanda durmuyorum ve sanki bir bedene sahip değilim…

Birden aklıma yaptığım günahlar geldi utandım, sanki yüksekten zemine çakıldım, nasıl küçülmüştüm bir bilseniz, hesap veriyordum adeta…

Aklıma dinimizde bu durumdan kurtulmak için can bedendeyken tövbe etme imkânı geldi, durmadan tövbe ediyordum, “tekrar bizi dünyaya gönder de sana muhlis kul olalım” diyenlerin durumuna düşmüştüm, ya ben zaten dünyadayım bu fırsat kaçar mı dedim kendi kendime…

Her şeyden tövbe ettim ve hayata döner dönmez ne kadar hatam varsa onaracaktım ve onları bir daha yapmayacaktım, içimden öyle geçti…

Bunun etkisi birkaç günde kayboldu, bende hep aynı huşuyu yakalamaya uğraşıyorum bazen yakalıyorum ve yaşamın içerisinde bende etkisi çok oluyor, kendimi düzeltiyorum…

Namaz insana Allah’a iman ve ahret bilinci kazandırıyor. Kitaptan sana vahyedilmiş olanı tilâvet et ve namazı dosdoğru kıl. Şüphe yok ki namaz, hayasızlıklardan ve yaramaz şeylerden nehyeder. Ve elbette ki, Allah'ın zikri en büyüktür. Ve Allah ne yapar olduğunuzu bilir.” (ANKEBÛT/45)

 

 

 

   Evet sevgili dostlar şimdi namaz (varmı-yokmu) nasıl olmaz be kardeşim elinizi vicdanınıza koyun şimdi;

Geleneğe (tevatüre) bakacaksın,

Tarihe (İslam tarihi veya bağımsız tarihe) bakacaksın,

Mescidlere/camilere (tarihi mekânlara) bakacaksın,

Kökleri Kur’an’a dayanan şahitli ispatlı ezanlara bakacaksın,

Ümmetin öteden beri uygulaya geldiği bu ritüeli yok sayacaksın!?.

Ya insanın içerisinde yaptığı olumlu etkiye ne demeli.

Evet benim/ibarhimim ve Rıdvanın/bayboranın görüşü böyle.

En doğrusunu yüce Allah bilir.

 

Selam ve dua ile.

 



__________________
Ey inananlar, Allah'tan korkarsanız O size iyi ile kötüyü ayırdedici bir anlayış verir, kötülüklerinizi örter ve sizi bağışlar. Allâh büyük lutuf sâhibidir
Yukarı dön Göster ibrahimim's Profil Diğer Mesajlarını Ara: ibrahimim
 
kuranyeter
Ayrıldı
Ayrıldı


Katılma Tarihi: 04 subat 2008
Yer: Antarctica
Gönderilenler: 204
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı kuranyeter

selam

sn.ibrahimim,bu iki görüşün dışında bir üçüncü görüş daha var.sanırım ona tanıklığınız sahada/yaşamda olacak.

 

 



__________________
Ölüm her aklına geldiğinde Ah edip vah edip inleme Bu halinle tanrıyı incitmiş olacaksın Ecel kapını çaldığı zaman Evi telaşa verme O geldiği zaman Sen gitmiş olacaksın...
Yukarı dön Göster kuranyeter's Profil Diğer Mesajlarını Ara: kuranyeter
 
öğrenci98
Ayrıldı
Ayrıldı


Katılma Tarihi: 21 kasim 2008
Yer: Turkiye
Gönderilenler: 432
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı öğrenci98

Merhabalar

Bir kısım arkadaşların inanmış olduğu namaz ritüeline ilişkin "abdest" diye tanımladıkları ayeti delil olarak getirenlere sormak lazım:

1- Abdest diye tanımladığınız 4/43 ve 5/6 ayetleri neden "medeni" ayetler?

2- "Ya eyyuhellezine amenu" ile başlayan, ayetlerin neden hepsi "medeni" dir? 

3- "tahir" kelimesi Kur'an da neden hep soyut temizlik olarak geliyor karşımıza?

4- "saiden" kelimesine neden mantıklı bir açıklama gelmiyor arkadaşlardan?

5- Su bulamayıpta tuvaletten gelen bir kişi gereken bölgeyi mi, yoksa elini ve yüzünümü "saiden" le temizler?

6- "vech" kelimesinin anlamı yüz müdür, yoksa kişinin kendisini mi ifade eder?

Yaygın ameli tevatür olma halini delil getiren arkadaşlara ise şunu sormak lazım:

Sünnet yani "Hıtan" namaz denen ritüelden daha yaygın değil mi? O konu da size göre dinin emri mi?

Teşekkürler.

Muhabbetle...

 



__________________
Benliğin galebe çaldığı hiçbir yerde, vahiyden, adaletten ve merhametten bahsedilemez.
Yukarı dön Göster öğrenci98's Profil Diğer Mesajlarını Ara: öğrenci98
 
Metehan2003
Ayrıldı
Ayrıldı
Simge

Katılma Tarihi: 11 ocak 2009
Yer: Micronesia
Gönderilenler: 474
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı Metehan2003

sayın ibrahimim,
150 sayfanın bu çok güzel özeti için Teşekkür etmek
istedim.
Allah üzerinde azimle ilerlediğiniz Doğru yoldan
ayırmasın.



__________________
"Allah dilemedikçe siz bir şey dileyemezsiniz"
Yukarı dön Göster Metehan2003's Profil Diğer Mesajlarını Ara: Metehan2003
 

<< Önceki Sayfa 128 Sonraki >>
  Yanıt YazYeni Konu Gönder
Yazıcı Sürümü Yazıcı Sürümü

Forum Atla
Sizin yetkiniz yok foruma yeni mesaj ekleme
Sizin yetkiniz yok forumdaki mesajlara cevap verme
Sizin yetkiniz yok forumda konu silme
Sizin yetkiniz yok forumda konu düzenleme
Sizin yetkiniz yok forumda anket açma
Sizin yetkiniz yok forumda ankete cevap yazma

Powered by Web Wiz Forums version 7.92
Copyright ©2001-2004 Web Wiz Guide
hanif islam

Real-Time Stats and Visitor Reports Sitemizin Gunluk, Haftalik, aylik Ziyaretci  Detaylari Real-Time Stats and Visitor Reports

     Sayfam.de  

blog stats