Yazanlarda |
|
ebukerem Ayrıldı
Katılma Tarihi: 21 mart 2009 Gönderilenler: 483
|
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP
|
|
|
Abdurrahman abi,
eğer dediğin gibi olursa TARAFEYİN NEHAR olmaz ki abi. TARAFEN NEHAR olurdu di mi?
benim düşüncem güneşin ufuk çizgisinin üstünde olması hali NEHAR yani gündüz, altında olması hali LEYL yani gece.
selam ile.
__________________ yalnız Allah'a teslim ol ve şahitliği dosdoğru yap...
|
Yukarı dön |
|
|
Guests Guest Group
Katılma Tarihi: 01 ekim 2003 Gönderilenler: -259
|
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP
|
|
|
Bu bir kanaat sadece, kesin değil. Tarafeyinnehér'dan kasıt bana gece kastediliyor gibi geliyor. Ve / yani zulefen minelleyl de onun açılımı gibi geliyor. Dediğim gibi benimki bir kanaat.
Bi eménilléh.
|
Yukarı dön |
|
|
ebukerem Ayrıldı
Katılma Tarihi: 21 mart 2009 Gönderilenler: 483
|
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP
|
|
|
ben de aynısını diyorum abi.
tarafeyin nehar gündüzün iki tarafı.. yani geceden gündüze iki taraf biri akşam biri fecr.
taraf dediğin zaman içine değil dışındaki çevre anlaşılıyormuş arapçada.
türkçede de etrafına bak deyince insan üstüne değil çevresine bakar ya aynı kullanım.
yani zülefen min el leyl ile de dediğin gibi bir kere daha tanımlıyor gecenin içinde gündüzün iki tarafını oluşturan iki alacakaranlık bölüm diye.
ben de bu şekilde düşünüyorum ve tutarlı görünüyor anlam bütünlüğünde.
selam ile abi.
__________________ yalnız Allah'a teslim ol ve şahitliği dosdoğru yap...
|
Yukarı dön |
|
|
arciden Groupie
Katılma Tarihi: 26 haziran 2009 Yer: Turkiye Gönderilenler: 66
|
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP
|
|
|
KURAN'DA GEÇEN NAMAZ İSİMLERİ ve VAKİTLERİ:
BAKARA 238.ayet: Namazlara, özellikle orta namaza devam edin ve kalkın Allah için divan kurun! ------------------------------------------------------------ ------------------------------------------------------------ ----------------- حَافِظُو 75; عَلَى الصَّلَو 14;اتِ وَالصَّل 14;اةِ الْوُسْط 14;ىٰ وَقُومُو 75; لِلَّهِ قَانِتِي 06;َ
Hâfizû alâs salavâti ves salâtil vustâ ve kûmû lillâhi kânitîn(kânitîne).
ORTA NAMAZININ vaktinin geçtiği ayet:"İSRÂ suresi 78. ayeti" ------------------------------------------------------------ ------ مَشْهُود 11;ا أَقِمِ الصَّلَا 77;َ لِدُلُوك 16; الشَّمْس 16; إِلَىٰ غَسَقِ اللَّيْل 16; وَقُرْآن 14; الْفَجْر 16; ۖ إِنَّ قُرْآنَ الْفَجْر 16; كَانَ
Ekımis salâte li dulûkiş şemsi ilâ gasakıl leyli ve kur’ânel fecr(fecri), inne kur’ânel fecri kâne meşhûdâ(meşhûden).
1. ekımı es salâte : namazı kıl, ikame et 2. li dulûki : dönmesi 3. eş şemsi : güneş 4. ilâ gasakı el leyli (gasaka) : gecenin kararmasına kadar (karardı) 5. ve kur'âne : ve Kur'ân-ı Kerim 6. el fecri : fecr vakti, günün ilk aydınlanmaya başladığı vakit 7. inne : muhakkak 8. kur'âne : Kur'ân-ı Kerim 9. el fecri : fecr vakti, günün ilk aydınlanmaya başladığı vakit 10. kâne : dir, idi, oldu 11. meşhûden : şahitli olan, şahit olunan, müşahede edilen
ORTA NAMAZI;SELATİL VUSTA------GÜNEŞİN MEYLETMESİ,KAYMASI İLE BAŞLAYAN VAKİT NAMAZI-(BAKARA 238.AYETTE İSMİ GEÇİYOR) ------------------------------------------------------------ ------------------------------------------------------------ ------------------------------------ Elmalılı (sadeleştirilmiş - Namazlara ve orta namaza devam edin ve Allah için boyun eğerek kalkıp namaza durun. Fizilal-il Kuran : Namazlara ve orta namaza devam edin, namaza, Allah 'a gönülden bağlı ve saygılı olarak durun. Gültekin Onan : Namazları ve (özellikle) orta namazını (üstlerine düşerek, titizlik göstererek) koruyun ve Tanrı'ya gönülden boyun eğiciler olarak (namaza) durun. Hasan Basri Çantay :Namazlara ve orta namaza (vakıflarında rükünleri ve şartları ile) devam edin. Allahın (dîvanına) tam huşu' ve taatle durun. İbni Kesir : Namazlara ve orta namaza devam edin. Ve Allah'ın divanına huşu ile durun. Ömer Nasuhi Bilmen :Namazlara ve orta namaza devam ediniz. Ve Allah için O'nu zâkirler olarak kıyamda bulununuz. Şaban Piriş : Namazlara ve orta namaza devam edin. Gönülden bağlılık ve saygı ile Allah’ın huzuruna durun. Suat Yıldırım : Namazlara, hele salat-ı vustaya dikkat edin ve kalkıp huşû ile Allah’ın divanında durun. Süleyman Ateş : Namazları ve orta namazı koruyun, gönülden bağlılık ve saygı ile Allâh'ın huzûruna durun. Tefhim-ul Kuran : Namazları ve orta namazını (üstlerine düşerek, titizlik göstererek) koruyun ve Allah'a gönülden boyun eğiciler olarak (namaza) durun. Ümit Şimşek : Namazlara, özellikle orta namaza özen gösterin ve Allah huzurunda tam bir saygı ile kıyama durun. Yaşar Nuri Öztürk :Namazları ve orta namazı koruyun. Tam bir saygıyla Allah'ın huzurunda kıyam edin. Diyanet İşleri : Namazlara ve orta namaza devam edin. Allah’a gönülden boyun eğerek namaza durun. Abdulbaki Gölpınarlı :Koruyun namazları, hele orta namazına çok dikkat edin ve Allah'a itaat ederek namaz kılın. Adem Uğur : Namazlara ve orta namaza devam edin. Allah'a saygı ve bağlılık içinde namaz kılın. Ali Bulaç : Namazları ve orta namazını (üstlerine düşerek, titizlik göstererek) koruyun ve Allah'a gönülden boyun eğiciler olarak (namaza) durun.
SELATEN İŞA-YATSI NAMAZI----İŞA:GECENİN ERKEN VAKTİ,GECENİN İLK KARARMASI İLE BAŞLAYAN VAKİT ------------------------------------------------------------ ------------------------------------------------------------ ------------------------------------------------ SELATEN FECR-SABAH NAMAZI-----FECR:TANYERİ,TANYERİNİN AĞARMASI,GÜNDÜZÜN İLK IŞIKLARI İLE BAŞLAYAN VAKİT
يَا أَيُّهَا الَّذِين 14; آمَنُوا لِيَسْتَ 71;ْذِنْكُم& #1615; الَّذِين 14; مَلَكَتْ أَيْمَان 15;كُمْ وَ الَّذِين 14; لَمْ يَبْلُغُ 08;ا الْحُلُم 14; مِنْكُمْ ثَلَاثَ مَرَّاتٍ ۚ مِنْ قَبْلِ صَلَاةِ الْفَجْر 16; وَحِينَ تَضَعُون 14; ثِيَابَك 15;مْ مِنَ الظَّهِي 85;َةِ وَمِنْ بَعْدِ صَلَاةِ الْعِشَا 69;ِ ۚ ثَلَاثُ عَوْرَات 13; لَكُمْ ۚ لَيْسَ عَلَيْكُ 05;ْ وَلَا عَلَيْهِ 05;ْ جُنَاحٌ بَعْدَهُ 06;َّ ۚ طَوَّافُ 08;نَ عَلَيْكُ 05;ْ بَعْضُكُ 05;ْ عَلَىٰ بَعْضٍ ۚ كَذَٰلِك 14; يُبَيِّن 15; اللَّهُ لَكُمُ الْآيَات 16; ۗ وَاللَّه 15; عَلِيمٌ حَكِيمٌ FECR NAMAZININ VE İŞA NAMAZININ İSMİNİN geçtiği ayet:
NUR SURESİ 58. AYET: Yâ eyyuhellezîne âmenû li yeste’zinkumullezîne meleket eymânukum vellezîne lem yeblugûl hulume minkum selâse merrât(merrâtin), min kabli (salâtil fecri), ve hînetedaûne siyâbekum minez zahîrat(zahîrati), ve min ba’di (salâtil ışâi), selâsu avrâtin lekum, leyse aleykum ve lâ aleyhim cunâhun ba’de hunn(hunne), tavvâfûne aleykum ba’dukum alâ ba’d(ba’dın), kezâlike yubeyyinullâhu lekumul âyât(âyâti), vallâhu alîmun hakîm(hakîmun).
1. yâ eyyuhâ : ey, ya 2. ellezîne âmenû : Allah'a ulaşmayı dileyenler, âmenû olanlar 3. li yeste'zin-kum : sizden izin istesinler 4. ellezîne meleket eymânu-kum : ellerinizin altında sahip olduklarınız (köleleriniz, cariyeleriniz) 5. ve ellezîne : ve o kimseler, onlar 6. lem yeblugû : erişmemiş, ulaşmamış 7. el hulume : bulûğ çağına, erginliğe 8. min-kum : sizden 9. selâse : üç 10. merrâtin : kere, defa, kez 11. min kabli : öncesinden evvel 12. salâti : namaz 13. el fecri : fecr, sabah 14. ve hîne : ve o vakit, o zaman 15. tedaûne : çıkarırsınız 16. siyâbe-kum : elbiseniz 17. min ez zahîrati : öğle vaktinden 18. ve min ba'di : ve sonra 19. salâti : namaz 20. el ışâi : yatsı 21. selâsu : üç 22. avrâtin : muhafazasız, açık, sakınılması gereken 23. lekum : sizin için 24. leyse : değildir, yoktur 25. aleykum : sizin üzerinize 26. ve lâ aleyhim : ve onlara yoktur 27. cunâhun : günah, kusur 28. ba'de hunne : onlardan sonra 29. tavvâfûne : karşılıklı dolaşırlar, karşılıklı tavaf ederler 30. aleykum : sizin üzerinize, size 31. ba'du-kum alâ ba'dın : birbirinizi 32. kezâlike : işte böyle 33. yubeyyine allâhu: Allah beyan ediyor, açıklıyor 34. lekum : size 35. el âyâti : âyetleri 36. vallâhu (ve allâhu): ve Allah 37. alîmun : en iyi bilen 38. hakîmun : hüküm ve hikmet sahibi
Diyanet İşleri : Ey iman edenler! Ellerinizin altında bulunanlar (köleleriniz) ve sizden henüz bulûğ çağına ermemiş olanlar, günde üç defa; sabah namazından önce, öğleyin elbiselerinizi çıkardığınız vakit ve yatsı namazından sonra (yanınıza girecekleri zaman) sizden izin istesinler. Bu üç vakit sizin soyunup dökündüğünüz vakitlerdir. Bu vakitlerin dışında (izinsiz girme konusunda) ne size, ne onlara bir günah vardır. Birbirinizin yanına girip çıkabilirsiniz. Allah, âyetlerini size işte böylece açıklar. Allah, hakkıyla bilendir, hüküm ve hikmet sahibidir.
Ali Bulaç : Ey iman edenler, sağ ellerinizin malik olduğu ile sizden olup da henüz erginlik çağına ermemiş olan (çocuk)lar, (odalarınıza girmek için şu) üç vakitte izin istesinler: Sabah namazından önce, öğleyin üstünüzü çıkardığınız vakit ve yatsı namazından sonra. (Bu) Üçü sizin için mahrem (vakitleri)dir. Bunların dışında size de, onlara da bir sakınca yoktur; onlar yanınızda dolaşabilirler, birbirinizin yanında olabilirsiniz. İşte Allah, size ayetleri böyle açıklamaktadır. Allah bilendir, hüküm ve hikmet sahibidir.
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : Ey iman edenler! Ellerinizin altında bulunan (köle ve cariyeleriniz) ve içinizden henüz erginlik çağına girmemiş olanlar, sabah namazından önce, öğleyin soyunduğunuz vakit ve yatsı namazından sonra (yanınıza gireceklerinde) sizden üç defa izin istesinler. Bunlar mahrem halde bulunabileceğiniz üç vakittir. Bu vakitlerin dışında ne sizin için, ne de onlar için bir mahzur yoktur. (Birbirinizin yanına girip çıkabilirsiniz.) İşte Allah, âyetlerini size böyle açıklar. Allah her şeyi bilendir, hüküm ve hikmet sahibidir.
Ömer Nasuhi Bilmen : Ey imân etmiş olanlar! Mülk-i yemininiz olan kimseler ve sizden olup da henüz buluğ çağına ermemiş bulunanlar, üç defa izin istesinler. Sabah namazından önce ve öğle vaktinde esvabın çıkarmış olduğunuz sırada ve yatsı namazından sonra. (Bunlar) Sizin için üç avrettir. Bu vakitlerden sonra üzerinize bazınızın bazısı üzerine dolaşır olmalarından dolayı ne sizin üzerinize ve ne de onların üzerlerine bir günah yoktur. İşte Allah âyetlerini size böyle açıkça beyan ediyor ve Allah alîmdir, hakîmdir.
Süleyman Ateş : Ey inananlar, ellerinizin altında bulunan (köle ve hizmetçi)ler ve henüz erginliğe ermemiş çocuklarınız üç vakitte (odalarınıza girebilmek için) izin istesinler: Sabah namazından önce, öğle vakti elbisenizi çıkar(ıp yat)acağınız zaman ve yatsı namazından sonra. Bunlar sizin üstünüzün açılabileceği üç vakittir. Bunların dışında (hizmetçilerin ve çocukların, izin almadan içeri girmelerinden dolayı) ne size, ne de onlara bir günâh yoktur. (Onlar sizin) yanınızda dolaşırlar, birbirinizin yanına girip çıkarsınız. Allâh âyetleri size böyle açıklar. Allâh bilendir, hüküm ve hikmet sâhibidir.
Yaşar Nuri Öztürk : Ey iman edenler! Ellerinizin altında bulunanlarla, ergenlik yaşına gelmemiş olanlarınız sizden üç durumda izin istesinler: Sabah namazından önce, öğlen vaktinde elbiselerinizi çıkardığınızda, yatsı namazından sonra... Kaygılanacağınız üç vakittir bunlar. Bunlar dışında size de onlara da bir günah yoktur. Aranızda dolaşırlar, birbirinize bakabilirsiniz. Allah, ayetleri size işte böyle açıklıyor. Allah Alîm'dir, Hakîm'dir.
SELATEN FECR,SELATEN VUSTA VE SELATEN İŞA NAMAZLARININ VAKİTLERİNİN GEÇTİĞİ AYET: 11.sure / HÛD - 114
Ve ekımis salâte tarafeyin nehâri ve zulefen minel leyl(leyli), innel hasenâti yuzhibnes seyyiât(seyyiâti), zâlike zikrâ liz zâkirîn(zâkirîne).
1. ve ekımı es salâte : ve namazı kıl, ikame et 2. tarafeyin : iki tarafında 3. nehâri : gündüz 4. ve zulefen : ve gecenin ilk saatleri 5. min el leyli : geceden 6. inne el hasenâti : muhakkak hasenat (iyilikler, kazanılan dereceler) 7. yuzhibne : giderir, yok eder 8. es seyyiâti : seyyiat, kötülükler (kaybedilen dereceler) 9. zâlike : işte bu 10. zikrâ : zikir, öğüt, hatırlatma 11. li ez zâkirîne : öğüt alanlar, zikredenler için . Abdulbaki Gölpınarlı : Ve gündüzün başlangıcıyla son kısmında ve gecenin ilk çağlarında namaz kıl; şüphe yok ki güzel işler, kötülükleri giderir. İşte bu, iyi düşünenlere bir öğüttür. Adem Uğur : Gündüzün iki ucunda, gecenin de ilk saatlerinde namaz kıl. Çünkü iyilikler kötülükleri (günahları) giderir. Bu, öğüt almak isteyenlere bir hatırlatmadır. Ali Bulaç : Gündüzün iki tarafında ve gecenin yakın saatlerinde namazı kıl. Şüphesiz iyilikler, kötülükleri giderir. Bu, öğüt alanlara bir öğüttür. Bekir Sadak : Gunduzun iki ucunda ve gecenin yakin zamanlarinda namaz kil. Dogrusu iyilikler kotulukleri giderir. Bu, ogut kabul edenlere bir oguttur. Celal Yıldırım : Hem gündüzün iki ucunda ve gecenin ilk saatlerinde namaz kıl. Çünkü iyilikler kötülükleri (temizleyip) giderir. Bu, iyi düşünenlere bir öğüt, bir hatırlatmadır. Diyanet Vakfi : Gündüzün iki ucunda, gecenin de ilk saatlerinde namaz kıl. Çünkü iyilikler kötülükleri (günahları) giderir. Bu, öğüt almak isteyenlere bir hatırlatmadır. Edip Yüksel : Gündüzün iki ucunda, gecenin yakın kısmında namazı gözet. İyilikler kötülükleri silip götürür. Bu, öğüt alacak olanlara bir öğüttür. Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : Gündüzün her iki tarafında ve gecenin saçaklarında namaz kıl! Muhakkak ki, iyilik kötülükleri giderir. Bu ise, düşünebilenlere bir öğüttür. Fizilal-il Kuran : Gündüzün iki ucunda ve gecenin ilk saatlerinde namaz kıl ; iyi ameller kötülükleri giderirler. Bu hatırlatmalar öğüt alacak yetenekte olanlar için birer öğüttür. Gültekin Onan : Gündüzün iki tarafında ve gecenin yakın saatlerinde namazı kıl. Şüphesiz iyilikler, kötülükleri giderir. Bu, öğüt alanlara bir öğüttür. Hasan Basri Çantay : Gündüzün iki tarafında, gecenin de yakın saatlerinde dosdoğru namaz kıl. Çünkü güzellikler kötülükleri (günâhları) giderir. Bu, iyi düşünenlere bir öğüddür. İbni Kesir : Gündüzün iki tarafında ve gecenin de yakın saatlerinde namaz kıl. Çünkü iyilikler kötülükleri giderir. Bu; öğüt kabul edenlere bir öğüttür. Muhammed Esed : Ve gündüzün başında ve sonunda, bir de gecenin erken saatlerinde salatta devamlı ol; çünkü muhakkak ki iyi eylemler kötü eylemleri giderir; (Allah'ı) hatırında tutanlar için bir öğüt, bir hatırlatmadır bu. Ömer Nasuhi Bilmen : Ve namazı gündüzün iki tarafında ve gecenin yakın saatlerde dosdoğru kıl. Şüphe yok ki güzellikler, kötülükleri giderir. Bu, güzelce düşünenler için bir iyi öğüttür. Şaban Piriş : Gündüzün iki ucunda ve gecenin ilk saatlerinde namaz kıl, iyilikler kötülükleri giderir. Bu, öğüt alanlara bir hatırlatmadır. Suat Yıldırım : Gündüzün iki tarafında, gecenin yakın saatlerinde namaz kıl. Zira böyle güzel işler insandan uzak olmayan günahları silip giderir. Bu, düşünen ve ibret alanlara bir nasihattır. Süleyman Ateş : Gündüzün iki tarafında ve geceye yakın sâ'atlerde namaz kıl; çünkü iyilikler, kötülükleri giderir. Bu, ibret alanlara bir öğüttür. Tefhim-ul Kuran : Gündüzün iki tarafında ve gecenin yakın saatlerinde namazı kıl. Şüphesiz iyilikler, kötülükleri giderir. Bu, öğüt alanlara bir öğüttür. Ümit Şimşek : Gündüzün iki yanında, gecenin de yakın saatlerinde namaz kıl. İyilikler kötülükleri giderir. İşte bu güzelce düşünenler için bir öğüttür. Yaşar Nuri Öztürk : Gündüzün iki tarafında ve geceye yakın saatlerde namaz kıl! Güzellikler kötülükleri silip süpürür. İşte bu, Allah'ı ananlara bir öğüttür.
|
Yukarı dön |
|
|
Mürselat Yasaklı
Katılma Tarihi: 31 temmuz 2009 Yer: Turkiye Gönderilenler: 71
|
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP
|
|
|
selam,
Tarefeyinnehari(gündüzün iki tarafı)ve zülefen minelleyli(geceden züleflerde saçaklarda veya sarkan bölümlerde diye tercüme edebiliriz)zülefen minelleyli tarefeyinnehari yi açıklayan olarak düşünmek yerinde olur.Yani akşam ve fecr hem gündüzün iki tarafı aynı zamanda geceden sarkan bölümlerdir.
en iyisini allah ve elçileri bilir
selam
__________________ Allah ve melekleri, Resule namaz kılıyor. Ey iman edenler, siz de resule namaz kılın...... çok ilginç bir çeviri oldu değilmi. böylelikle salatın ne anlama geldiğinide öğrenmiş olduk :))
|
Yukarı dön |
|
|
hasakcay Uzman Uye
Katılma Tarihi: 22 ocak 2008 Gönderilenler: 1236
|
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP
|
|
|
Merhaba. Benim bildiğim, TARAF uç demek. Ana dili Arapça olanların açıkladığına göre eller ve ayaklar da vücudun "uçlar"ı anlamında "etraf"tır.
Türkçemize ithal etmişiz bu kelimeyi. Örneğin bir Urfa türküsündeki şu dizede var:
Urfan'ın etrafı dumanlı dağlar/Dışarım gülüyor anam içerim ağlar. Dağlar Urfa'nın içinde değil, Urfa'nın bir parçası değil. Dağlar Urfa bittikten sonra başlıyor ve Urfanın "uçlar"ını yani çevresini oluşturuyor.
Tabii türkünün söylediği bu. Gerçekte öyle mi bilemem.
Başka bir türküden: Fincanın etrafı yeşil/At kolun, kolların boynumdan aşır. Burda ise yeşil, fincanın bir parçası; fincanın uçlarında biten bir şerit.
TARAFEYİNNEHAR gündüzün iki ucu demek. Gün batımı ve gün doğumu. Bunun namaz vakitlerinin tanımına katkısı yalnızca "iki"yi vurgulaması bence. Onun dışında bir işlevi yok.
ZÜLEFEN MİNE'L LEYL ise gecenin zülüfleri demek. Namaz vakitlerinin dört dörtlük bir tanımı bu ifade.
Gündüzle gece arasındaki çizgiyi sabah gün doğumu oluşturur, akşam ise gün batımı. Yeryüzündeki her noktanın vakten yalnızca bu iki ucu var; bir üçüncü ucu yok.
Onun için vakten belirlenmiş (kitaben mevkuta -4:103) üçüncü bir namaz yok. Nafile namazlar değişir elbet ama farz namazı yalnızca iki vakit.
Allah gökleri ve yeri yarattığı gün düzenlemiş bunu (9:36):
Yerküre güneşi dolanırken kendi ekseni etrafında da dönüyor. İşte o dönme sırasında oluşuyor yeryüzündeki her hangi bir noktanın vakit anlamındaki iki ucu.
Buna göre tanımı yapılan, iki zaman dilimidir:
(1)Sabah ak ipin kara ipten seçilir hale geldiği anda başlayıp (2:187) gün doğumunda biten zaman dilimi. SABAH NAMAZI vakti.
(2)Gün batımında başlayıp akşam ak ipin kara ipten seçilemez hale geldiği anda biten (gasaki'l leyl -17:78) zaman dilimi. AKŞAM NAMAZI vakti.
Sevgi ile.
__________________ hasanakcay.net
allahindini.net
|
Yukarı dön |
|
|
savana Uzman Uye
Katılma Tarihi: 30 nisan 2006 Yer: Turkiye Gönderilenler: 1235
|
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP
|
|
|
selam hasan bey
Namaz vakitleriyle farz ibadet ise vakit girmeden o ibadetin yapılması olası değil.
Dünyada akşam ve sabah fakitlerinin oluşmadığı yerlerde(alaca karanlık) namaz kılma farzıyeti ortadan kalkıyor mu?
Ya uzayda ki durumdan ne haber?
Aynı soruyu oruç ibadeti için de sormuştum ancak daha sonra ayette ki -sizden her kim o aya şahit olursa- ifadesi dikkatimi çekti ve oruç ibadedin de şerh konularak uzayda bu ibadetin geçerliliğinin olmayacağı belirtilmiş oluyor.
__________________ O, yaratıp şekillendiren, âhenk veren ve düzene koyandır
|
Yukarı dön |
|
|
Guests Guest Group
Katılma Tarihi: 01 ekim 2003 Gönderilenler: -259
|
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP
|
|
|
savana Yazdı:
Namaz vakitleriyle farz ibadet ise vakit girmeden o ibadetin yapılması olası değil.
Dünyada akşam ve sabah fakitlerinin oluşmadığı yerlerde(alaca karanlık) namaz kılma farzıyeti ortadan kalkıyor mu?
Ya uzayda ki durumdan ne haber?
En azından şimdilik böyle bir sorun yok,çünkü genellikle oraya "beynamazlar" çıkıyor.Bazan bizim Naci de çıkıyor ama oda beynamaz sınıfından.
Ha bu rada unutmadan bizim veysi'ye söyliyemde hazır gitmişken şu Tillo'lu hocaya bunuda sorsun.
|
|
|
|
Yukarı dön |
|
|
Guests Guest Group
Katılma Tarihi: 01 ekim 2003 Gönderilenler: -259
|
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP
|
|
|
Selam,
Namazın bir EMİR olmadığını düşünüyorum.
Salat eşit değildir namaz şeklinde düşünüyorum.
Salatın (beraber olmak,beraberken ders yapmak, beraberken istişare yapmak, YEK vüücut olmak...) gün içinde yapılmasının UYGUN olan ZAMAN DİLiMLERİNİ TAVSİYE ettiğini düşünüyorum, ilgili ayetlerin.
Tesbih = Namaz, dua, secde, ruku, anmak, olduğunu düşünüyorum.
Günümüzde NAMAZ kılan tüm müslümanların, dünyanın neresinde olursa olsun, HEPSİNİN ortak yaptıkları :
1. Kabeye yüzlerini dönmek
2. Ayakta Kuran okumak
3. Ruku
4. Secde
Bu uygulamanın Muhammed A.s. ın TESBİH uygulaması olduğunu düşünüyorum ve Taha 130. ayete baktığınızda Tesbihin (namazın ) KALBİMİZİN HOŞNUT olması, HUZUR bulması için ÇOK GÜZEL BİR tavsiye olduğunu düşünüyorum.
Güneş doğmadan ve batmadan önce tesbih et : Anladığım, güne başlamadan ve gün bitiminde namaz kıl, dua et, Allah'a sığın, yükünü at üzerinden, secde et...
Gündüzün etrafında : Anladığım, gün içerisinde,meşgulken, sıkıntılı bir durum olduğunda ve / veya dünya süsüne kendini kaptırmamak için, MEŞGULİYETİNE ARA VER, hem dinlenmiş olursun, hem kalbin huzuz bulur, ...
Gecenin bir bölümünde : Dinlenme zamanında, herkes uyuyorken, o güzel sessizlikte, namaz kıl ki, kendi sesini dinle, tam bir takva ile secde et, ayetleri iyi anla, vs...
ANLAYAMADIĞIMIZ ÇOK ÖNEMLİ BİR AYRINTI VAR :
Gözlerimizi sakınmak, örtünmek, namaz kılmak, oruç tutmak, yalan söylememek, sözünde durmak, zina yapmamak, vs.... BUNLARIN HEPSİ TAVSİYEDİR. bunları yapan HUZUR bulur, dünya hayatında bir SAYGINLIK kazanır, İNSANLIĞI ön plana çıkar, kötülük yapmaktan uzak kalır, SALİH amel işlemeye yakınlaşır...
Neticede HESAP, yapılan KÖTÜLÜK ve İYİLİKLERİN karşılaştırılması olacaktır.
Yukarıda saydıklarım kötülük yapmaktan SAKINANLAR için ÇOK güzel ÖĞÜTLERDİR....
Uzaya giden de orayı gördükten sonra secde etse, Allah'ın büyüklüğünü zaten gördükleri ile bizden daha iyi idrak etmw şansı var. İşte o zaman BÜYÜKLENMEZ..
Gerçi uzaya gidenin oradayken büyükleneceğini HİÇ sanmıyorum, yusuf yusuf ediyordur korkudan, nasıl dönerim gezegenime diye :)..ama dünyaya döndükten sonra, azgın dalgalardan karaya ayak bastığında işte HEP O ZAMAN BAŞLIYOR İMTİHAN, NEDENSE İNSAN HEMEN ŞIMARIYOR, Sanki YERÇEKİMİNİ kendisi yaratmış gibi...
Selametle,
|
Yukarı dön |
|
|
savana Uzman Uye
Katılma Tarihi: 30 nisan 2006 Yer: Turkiye Gönderilenler: 1235
|
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP
|
|
|
SELAMLAR
Tebrik ediyorum.Sav gitsin cevaplarla konuyu hemencecik nasılda çözdünüz.Kurandan olana dair olan soruya kurandışı cevaplar verdiniz.
__________________ O, yaratıp şekillendiren, âhenk veren ve düzene koyandır
|
Yukarı dön |
|
|
|
|