Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP
|
|
|
aliaksoy Yazdı:
HAKgelenek Yazdı:
azda olsa seyrettim yeniden doğma olayını ayet ile desteklediğini gördüm, |
|
|
Selam;
Hangi ayetlermiş bunlar ? Biraz aktarım yaparsanız mutlu olurum.
Esenlikle...
|
|
|
Selam,
Yaşar Nuri ÖZTÜRK "Kur'an'daki İslam" kitabında bu konuya değinmiş. İlgili pasajları bilgilerinize sunuyorum.
KUR�AN�DAKİ İSLÂM: Sayfa
152-153
Fatır Suresi
Ayet: 37
S-37
Ayetteki azaptan kurtulmak isteyişi ve buna verilen cevabı değerlendirir
misiniz?
C-Önce ayeti
görelim: �Onlar o cehennem ateşinde: �Rabbimiz bizi çıkar, önce yaptığımızdan
başka iyi işler yapalım� diye feryat ederler. Biz sizi, öğüt alacak olanın öğüt
alabileceği bir ömürle yaşatmadık mı? Ve size uyarıcı da geldi. Öyle ise tadın
azabı; artık zalimlerin hiçbir yardımcısı yoktur.�
Ayetten
anlaşılıyor ki, yeni bir imkan verilmesini isteyenler daha önce kendilerine
yeterli süre verildiği için red cevabı almaktadırlar. Bu süre verilmemiş olsaydı
tekrar dünya planına gönderilebileceklerdi. Açıktır ki, bu ayetin muhatabı olmak
bakımından dünyada yirmibeşyıl kalanla yüzyıl kalan aynı tutulamaz.
Böyle bir şey
Allah�ın adaletine ters düşer. Geri dönüşe red cevabı verilmesi için dünyada
kalışın �öğüt alanın, onu alması için gerekli bir süre�yi bulması lazımdır.
Şunu da
söyleyelim ki, Kur�an ömür kavramını insanın tekâmülünü tamamlaması için
gerekli olan süre anlamında kullanmaktadır. Buna muammer olmak da
deniyor. 11. ayet bu sürenin bir kitapta belirlendiğini ve hiç kimsenin
bu belirlenen süresinin o kitaptaki kayıtlar aksine kısaltılamayacağını
söylemektedir. Sürenin dünyaya kaç kez gelmekle tamamlanacağını Cenab-ı Hak
bilir. Kişinin mahşer hesabı işte bu sürenin tamamlanması sonunda görülecektir.
İmkanları iyi
kullanamayarak ömrü, yani kendisine verilen süreyi heder edenler �erzel-i
ömr�e� yani tekâmül için belirlenen çizginin başlangıç noktasına geri
çevrilirler. Yasin suresi 68. ayet de bu espiriye dikkat çeker. �Kime uzun
ömür veriyorsak onun yaratılışını baş aşağı geri çeviriyoruz hâlâ akıl
etmiyorlar mı?� (Kur�an�daki İslam Sayfa: 152-153)
KUR�AN�DAKİ İSLAM: Sayfa:
160-161
Vakıa Suresi
ayet: 60-62
S-60-62.
ayetlerdeki �ölüm ve tekrar yaratılma� kavramlarına ne dersiniz.?
C-Önce
ayetleri görelim: �Aranızda ölümü biz takdir ettik ve biz yerinize diğer
benzerlerinizi getirmemiz ve sizi bilemeyeceğiniz bir yaratılışta ve suretlerde
tekrar yapılandırmamız hususunda önüne geçilecekler de değiliz.�(Ayrıca
Bk.İnsan,28)
Bu ayetlerden
mahşerdeki yaratılış anlaşılabileceği gibi, dünyada yeniden bedenlenme yani
Reenkarnasyon da anlaşılabilir. Hatta ayetler ikinci manayı anlamaya daha
uygundur. Nitekim Fahrettin Razi� den Elmalılı�ya kadar birçok
müfessir getirdikleri açıklamalarla da ikinci manayı ortaya koymuş, ancak
geleneksel kabule uyarak Reenkarnasyon�dan bahsetmemişlerdir. Kur�an�ı
tabuların ve peşin fikirlerin cenderesine girmeden anlamayı esas alan
Süleyman Ateş bu müstesna tavrını burada da sergilemiş ve ayetleri
açıklarken şu satırları yazmıştır.
�Birinci ayette,
yeniden yaratılacak insanın bedeninin, bu bedenin aynı değil, benzeri olacağı:
�Sizi bilmediğiniz bir biçimde yaparız� anlamındaki ikinci cümleden de
yeniden yaratılacak insanın bilinmeyen bir biçimde yaratılacağı anlaşılır. Daha
önce geçen benzeri ayetlerle karşılaştırılırsa bu ayetlerden de kemal bulmadan
ölmüş insan ruhunun, bilinmeyen bir zamanda ve bilinmeyen bir biçimde yeni bir
bedene sokulup bedensel hayata getirileceği manası çıkarılabilir.�
�Bu ayetler,
olgunluk kazanmış mümin insanlara değil, ahireti inkar eden kemal bulmamış
cehennem halkına hitaptır. Bundan, kemal bulmamış inkarcı insanların, kemal
bulmak üzere tekrar bedenlere sokularak yeniden yaratılacağı anlaşılır. Bu
takdirde ba�s (yeniden bedensel hayata çıkarma, öldükten sonra diriltme) olayı,
kemal bulmamış ruhlara mahsus olabilir. Kemal bulmuş ruhlar, Huld Cennetine
gittiklerinden bedensel hayata dönmezler. Ba�s, kemal bulmamış ruhların,
kemal bulmak üzere bedensel hayata getirilmesidir ki bedenden bedene geçen ruh,
bu bedenler içinde dünyanın ızdırabını, sıkıntılarını çekerek olgunlaşır. İşte
bu gelip gitmeler ruhu pişirip olgunlaştıracak olan cehennem hayatıdır.
Her bedensel
hayatta yapılanlar, ruhun daha sonraki hayatının mahiyetini çizer. Kötülüklerden
korunan ve Allah�a ibadetle olgunlaşan ruh, ebedilik cennetine girer, bir daha,
gerçekte azab olan bu bedensel hayata dönmez. Ama olgunlaşmayan ruhlar,
olgunlaşıncaya dek yeni bedenlere sokularak dünyaya getirilirler. Olgunlaşmanın
tek yolu da Allah�a ibadet ve güzel ahlaktır.
Ayetlerden bu
mana anlaşılabilir ama tenasuh (Reenkarnasyon) demek olan bu açıklama,
cumhurun anlayışına aykırıdır. Bu bakımdan bu mananın muhtemel olmakla beraber,
cumhurca ayetlere böyle bir mana verilmediğini belirtmemiz gerekir.� (Ateş:
9/238) Kur�an�daki İslam sayfa: 160-161 KUR�AN�DAKİ İSLAM Sayfa: 248-250
Mü�min Sûresi: Ayet 11
S-11. Ayette
Reenkarnasyona bir işaret var mıdır.?
C-
�Evet, vardır. Bu ayet azap çekmekte olan bazı kişilerin şöyle feryat
ettiklerini bildiriyor: �Ey Rabbimiz, Bizi iki kez öldürdün ve iki kez
dirilttin. Artık günahlarımızı itiraf ettik. Bundan çıkmak için bir başka yol
daha var mı.?�
Görüldüğü gibi, ayette iki defa öldürülüp diriltilen ve tekrar diriltilmek
isteyen bir topluluk söz konusu edilmektedir. Buradaki iki defa öldürülüp iki
defa diriltilmeyi ayete parantez içi ilaveler yaparak istedikleri anlamlarla
çekenlerin kendi kanaatleri Allah�ın kitabına sokmaktan başka hiçbir dayanakları
yoktur. Bu ayet ve benzeri birçok ayet bazı insanların ikinci, üçüncü kez
bedenlenmek üzere dünyaya geri gönderildiklerini göstermektedir. Saffat suresi
54-61. ayetlerde biri cehennemde, biri cennete iki arkadaş şöyle
konuşturulmaktadır. �Bakarmısınız, dedi. Baktı, onu cehennemin tam ortasında
gördü. Dedi ki: �Vallahi,az kalsın beni de oralara indirecektin. Rabbimin nimeti
olmasaydı şimdi bende elbette oradakilerdendim. Biz cennetlikler tekrar ölecek
miyiz? Hayır, yalnız ilk ölümümüz. Ve biz azaba da uğratılmayacağız. Gerçekten
de bu büyük başarının ta kendisidir. Çalışanlar böylesi için çalışsınlar.�
Görüldüğü gibi ayette cennet ehli yani tekâmülünü tamamlamış olanların tekrar
döndürülmeyecekleri söylenerek cehennem ehli ile bir farklarının da bu olduğuna
dikkat çekilmektedir. Duhan suresi 56. ayet, cennet ehlinin ikinci kez
öldürülmemelerini yine Allah�ın bir lütfu olarak gündeme getirmektedir:
�Orada ilk ölümden başka ölüm tatmazlar. Allah onları senin Rabbinden bir lütuf
olarak cehennem azabından korumuştur.�
Müfessir Süleyman Ateş, Furkan suresinin 13-14. ayetlerinde işaret ettiğimiz
yönde değerlendirerek şu açıklamayı yapıyor: �Cennet hayatında ölüm yoktur.
Cehennem azabından kurtulmuş olanlar ölümsüz olarak o nimet ve ikram içinde
sonsuzca kalırlar.� �Cennetliklerin ölmeyecekleri vurgulanırken cehennemlikler
hakkında böyle bir açıklama yapılmamıştır. Hatta tersine oradakilerin ölümü
temenni edecekleri, �Orada ölümü çağırırlar; kendilerine: �bugün bir tek ölüm
çağırmayın, birçok ölüm çağırın� (Furkan suresi, 13-14) ayetleri ile
belirtilir.�
Tefsirlere göre
bu ifadelerde, cehennem azabının korkunçluğu anlatılmaktadır. Yani o azap öyle
korkunçtur ki orada bulunan ölmeyi yaşamaya yeğleyecek, ölüpte kurtulmayı
dileyecek ama bu mümkün olmayacaktır: �O, en büyük ateşe girer, sonra onun
içinde, ne ölür nede yaşar,� (A�la suresi: 12-13) ayetleri de bu anlamı
güçlendirmektedir.
Belki de bu
ayetlerde, dünyada olgunlaşıp bedenin ölümünden sonra, cennete giden ruhların
bir daha dünyadaki bedensel hayata dönmeyecekleri; fakat dünyada olgunlaşmadan
bedenden ayrılan ruhların, bir süre ruhsal azaptan sonra bedene dönüp tekrar
ölecekleri, ta ruh olgunluğuna erişinceyedek birkaç kez bedensel hayata dönüp
ölümü tadacakları; ancak olgunlaşmış olan ruhların bedenden ayrıldıktan sonra:
�Allah�ı nasıl tanımazsınız ki siz ölüler idiniz O sizi diriltti; yine
öldürecek, yine diriltecek; sonra O�na döndürüleceksiniz.� (Bakara suresi:
28)
�Sonra onu
öldürdü, kabre koydurdu, Sonra dilediği zaman onu yeniden DİRİLTTİ.� (Abese
suresi: 21-22) ayetlerinin zahirinden de bu mana anlaşılmaktadır. Gerçeği Allah
bilir.
�İnsanlar, belli
yönde şartlanmış olan kamunun tepkisinden çekindikleri için bazı ayetlerin açık
anlamını tevil etme yolunun tutmuşlar.� (Ateş,8/318)
Ateş�e göre
Bakara 28, Vakıa 60-61, İnsan 28, Abese 19-22. ayetlerde de tekrar bedenlenmeye
işaret vardır. Ateş, şunu da ekliyor: �Derileri piştikçe azabı tatsınlar diye
onlara başka deriler vereceğiz.� (Nisa,56) ayeti ünlü İslami düşünce ekolu
İhvanus-Safa tarafından tekrar bedenlenmeye delil olarak değerlendirilmiştir.�
(Ateş,8/202) Kur�an�daki İslam: 248-250 KUR�AN�DAKİ İSLAM: Sayfa:
257-258
Şura suresi
ayet: 30
S-30
Ayette, �Dert ve kederlerin insan elinin ürünü olduğu� söyleniyor. Bu ne
demektir.?
C-30
�Şöyle deniyor: �Size gelip çatan herhangi bir musibet yalnız ve yalnız kendi
ellerinizin ürettikleri yüzündendir. Allah bunların bir çoğunu da affediyor.�İnsanı
rahatsız eden, ona huzursuzluk ve mutsuzluk veren her şey (seyyie), Kur�an�ın
açık beyanlarına göre insan elinin ürünüdür böyle olmasaydı Allah�a zulüm izafe
edilmiş olurdu. Allah zulümden münezzehtir. Burada akla gelen ikinci soru şudur:
hiçbir kötülük sergilemeden, hatta kötülük yapmaya imkan dahi bulamadan, bir
yığın dert ve belanın pençesinde kıvranan insanların, mesela çocukların
durumları nasıl izah edilecektir.? Ayetle ilgili olarak bu soru başlangıçtan
beri hep sorulmuştur. Ve gündeme Reenkarnasyon gelmiştir. Tekrar
bedenlenme kabul edildiğinde sorunun cevabı verilmiş olur. Ne yazık ki tekrar
bedenlenme akla Hint düşüncesindeki mahşer inancını kabul etmeyen tenasuhu
getirdiği için, çoğu İslam bilginleri hiç tartışmaya girmeden �böyle şey
olmaz� demiş ve Reenkarnasyonu bir çırpıda reddetmişlerdir. Oysa ki
Reenkarnasyonu kabul, Kur�an�ın Haşir inancını kabule asla engel
değildir. Başka bir ifadeyle, Reenkarnasyonu kabul eden bir insan otomatik
olarak mahşer inancını reddetmek gibi bir duruma kesinlikle düşmez. Mahşer
inancını kabul edip etmemek ayrı bir olaydır. Reenkarnasyonu hiç kabul etmeden
mahşere inanmayan yüzbinlerce insan vardır.
İşin esası
şudur: Reenkarnasyonun varlığı mahşer inancı ile çelişmez. O inanç bütün ihtişam
ve açıklığıyla varlığını korur Reenkarnasyon da işleyebilir. Bir Ba�s
yani kıyametin kopuşundan sonra diriltilme ve hesaba çekilme keyfiyetidir ve bu
keyfiyet dinin omurga iman noktalarından biridir. İstisnasız bütün insanlar ba�s
edilecek ve hayat maceralarının hesabını Hakk�ın huzurunda vereceklerdir. Ve bu
hesap verme Allah�ın bizi o günün şartlarına göre bir bedene kavuşturmasıyla
olacaktır. Kur�an bunu Halk-ı Cedid (yeniden yaratılma), Yani ba�stesi
dirilip bedenlenme, mezarda çürüyüp dağılmış olan bedene girme değildir.
Hal böyle olunca
ba�s anına kadar yani berzah (mahşerle dünya arası devre) boyunca bir
ruhun birkaç kez bedenlenmesi ne ba�sa ne haşre ne de hesaba çekilmeye ters
düşen bir tarafı söz konusu edilemez.
Süleyman Ateş
30. ayeti açıklarken bu konuyu genişçe tartışmış ve Kur�an�ın daha bir çok
ayetinin Reenkarnasyon�u ifadeye koyduğunu söylemiştir.� (Kur�an�daki
İslam Sayfa: 257)
|