Şu da emredildi: Yüzünü dine bir Hanif olarak çevir. Sakın müşriklerden olma.
Yunus Suresi 105
Ben bir Hanif olarak yüzümü gökleri ve yeri yaratana döndürdüm. Müşriklerden değilim ben.
Enam Suresi 79
İbrahim ne bir Yahudi idi, ne de bir Hıristiyan. O sadece hanif bir müslümandı. O müşriklerden değildi.
Ali İmran Suresi 67
Şu da kuşkusuz ki, İbrahim başlıbaşına bir ümmetti; bir Hanif olarak Allah'ın önünde eğiliyordu. Müşriklerden değildi.
Nahl Suresi 123
De ki Allah doğrusunu söylemiştir / vaadinde sadıktır.Haydi artık Hanif olarak İbrahim'in Milleti'ne uyun! Müşriklerden değildi o.
Ali İmran Suresi 95
Allah'a ortak koşmadan, Hanifler olarak... Allah'a ortak koşan kişi, gökten düşmüş de kendisini kuşlar kapışıyor veya rüzgar onu uzak bir yere fırlatıp atıyor gibidir.
Katılma Tarihi: 02 haziran 2010 Gönderilenler: 137
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP
prangasiz Yazdı:
Salat tek cümle ile,
Gerçekten yana olmaktır.. gerçekten yana olabilmek içinse, birilerinin yalandan yana olması gerekir.. yani siz, bir ıssızda değil, arı kovanı gibi uğuldayan yerde olmalısınız..
Salat dendiğinde destek anlaşılıyor.. gerçeğe destek vermek, gerçek için çaba sarfetmek..
bu dünyanın kabullerinin büyük çoğunluğu illuzyondan ibarettir.. ve esas nokta; illuzyonun temel öğretisi, yalnızlık üzerine kuruludur.Sadece ben.. ötesi yok.. işte tam burada, illuzyonu fark edebilmek salatın başlangıçı, ondan yana olabilmek ise kendisidir.. sistem öyle yada böyle, bir şekilde genelin uzun yıllarca illuzyona maruz kalmasıyla sistem olur.. aslında ortada birşeyler yok.. varlığını, sürü kabulu ve genel boyun eğişle sürdürür.. dünyanın şu mevcut haline baktığınızda çoğunluğun arada bir birşeyleri hissetsede halinden şikayetçi olmadığını görürsünüz.. ha şikayetçidir, emeğin karşılığını alamadığından özgürlüklere vs varana kadar.. ama sadece bu kadar..
kul hakkı yememek evet bir gerek.. ama önemli olan yedirmemektir.. ben yemiyorum, yiyenler düşünsün dendiğinde sizde onların arasında yerinizi almış olursunuz.. sonra çıkış düşünür ve en sonunda çıkışın mümkünsüzlüğüne inanırsınız.. elbet hepimiz bir şekilde ölüp gideceğiz, kimileri sadece ölüp gidecek, kimileride tarumar edilmiş olarak gidecek..
otoriteyi sahibine iade etmeyenler, yalandan yana oldukları için ahrettede yalan yaşayacaklar, sahibine iade edenlerde bu dünyada illuzyona değil gerçeğe vakıf oldukları için gerçeği yaşayacaklar..
namaz, kabe hac.. bunlar bu halleriyle şu an için illuzyonun bir parçasıdır, hele din adamı sıfatıyla gezenler ki onlarda bu gösterinin bir elemanı, firavunun sihirbazlarının yeni yetme çıraklarıdır..
toprakları kendi arasında paralayan, sonradan gelene artık barınma, ısınma, insanca yaşama imkanı tanımayan yada ölmeyecek kadar verip, kahır altında yaşatan illuzyon sistem sahiplerine dur demek, dedirtmek tüm zamanların salatıdır..
salat neden gereklidir.. çünkü biz evren ve herşey yaradanın malıdır yönetimindedir.. uyandırılıpta bu yeryüzüne gönderildiğimiz dünyada '' kim daha iyi iş yapacak'ın, özür kabul etmeyen yönünü yaşamaktayız.. kim daha iyi 5 vakit kılacak, kim daha iyi 30 gün oruç tutacak, kim daha iyi tespih çekecek, kim daha uzun ve parlak sakalla gezecek vs değil..
kim daha iyi iş yapacak.. yani kim daha net gerçekten yana tavır alacakda illuzyonu hiçe sayacak.. işte o bu ve şu.. obuşuların ilk eylemi ne.. direnmek diretmek..
illuzyon bu ya, içki içme, adam kesme, zina etme çalma çırpma hak yeme efendi ol namaz kıl hacca git hacı ol.. ilelerle cenneti vadediyor.. bir adamı alın ve bir adada, tek başına bırakın ama elinede bir meal tutuşturun ve deyinki al bunu, biz gidiyoruz, oku ve uygula.. işte tüm sistem çöktü.. ne illuzyon kaldı nede gerçek.. adam öldürme.. hak yeme.. artık maymunları adam yerinemi koyarda ayeti uygular.. Allah bilir.. ama orada birşey eksik kalmıyor.. yaradana seslenme.. o hep bir şekilde vardır..
işte tek bireyin nasıl ki Kuran, bir işine yaramıyorsa, çoğunluk içinde tekleşmiş olanlarında bu kuran bir işine yaramaz.. kendimi kurtardım gerisi nanay.. yok böyle bir düşünce.. işte sağlamasıda ortada.. adadaki yalnız adam..
İnsanın bilgisi arttıkça, sorumluluğu da artar. Değerli prangasız, o insanlardan.
prangasiz ve ululebsarın netsiz konuşmalarına isimsiz de katılmış bulunuyor,yaw anlayabilmiş değilim bu tarz hanif kardeşlerimin sitelerinde moda olmuşta bizim mi haberimiz yokmuş.ama bu tarzı ben almayım.hanif kardeşlerim Kur'anın metodununu niye terk ediyorsunuz.Kur'anın hitabet metodu şunlardır. 1-Açık veya fasihtir.Niyetini ve amacını belirtir. 2-Açıklayıcıdır,Beyandır. 3-Az ve özdür,formüllerini verir ve geri çekilir,rakamları yerine koyup problemi çözmeyi okuyanlarına bırakır.kopyacılığa değil,düşünmeye ve araştırmaya teşvik eder. 4-misaller getirir. 5-aklı doyurucudur. 6-sıkıcı ayrıntılara girmez,ayrıntılara lazım olursa girer. 7-İnsanların ihtiyaçları oranında tafsilata girer. 8-Akla veya okuyanın aklına pay bırakır,onların düşünmesine kapılar aralar. sevgiyle kalın.
Katılma Tarihi: 01 haziran 2010 Gönderilenler: 197
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP
Sayın Saffet Metin Öncelikle sizi eleştirmek için yazmıyorum. Doğruyu beraber bulabilmek adına yazıyorum. Sayın Saffet Metin dedi ki: Ben o sınıflamada kendimi 2a kategorisinde görüyorum. Ayrıca Namazın en
önemli fonksiyonunun dua olduğunu düşünüyorum. Namazda Allah anılır,
övülür, hamd edilir ve ona dua edilir.
Allah a yönelme, yakarış ve dua kısmına aynen katılmakla birlikte sorum şu: Eğer hadisleri reddediyorsak - ki reddetmemiz gerekliliği ayan beyan açıktır bana göre- rekat kavramı, sünnet ve farz rekatlar, hangi salatın kaç rekat olacağı, başlangıç tekbiri -olsa bile ki Allahu ekber değil bence Allahu kebir demek gerekir-,rüku, anlamını bilmeden zammı sure okunması ve bitiriş selamı gibi uygulamalarınızın kaynağı nedir? Bu sorularda Kuranı kaynak gösteremiyorsanız -ki gösteremezsiniz- atalardan kalanla amelin doğruluğuna inanıyor musunuz?
Sayın Saffet Metin dedi ki: Gündüz ve gece vakti ile
ilgili söylediklerinize katılıyorum. Onun için Salat vakti Fecr ve Işa
dır. Salat destek ise, ki odur ve biz de bu dinin en önemli ibadetini
yerine getirerek zaten dine destek oluyoruz. Yani müslümanız diyoruz ve
bunu gösteriyoruz ve böylelikle desteğimizi açıkça belli ediyoruz.
Gündüz çalışma, gece dinlenmedir. Kur'anda geceleyin yapılan Allaha
yönelmeler övülmüştür. Hele ki, seher vaktinde yapılan Allahtan
bağışlanma dilemeler.
Allah a yönelme ile ilgili yazdıklarınıza aynen katılıyorum. Ancak bir ibadeti yapmakla nasıl dine destek olunur? Salat ibadet olsa bunu yapmakla nasıl dine destek oluruz ki? Yoksa salat Allah ın gerçeklerini okumak ve onları uygulamak olmasın. Yani vargücüyle Allah ın gerçek kelamını Kuranı yayanlar, her tartışmada Allahın gerçek kelamını Kuranı saptırmadan ve menfaat beklemeden anlatanlar ve bu yolla İslamı tebliğ edenler mi dine destek oluyor yoksa sizin yaptığınız ibadet mi? Ya da yolda kalmışa, düşküne, fakire, topraktan başka birşey döşenmeyenlere yardım mı dine yardım olur yoksa yapılan bir ibadet mi?
Sayın Prangasız dedi ki: Salat tek cümle ile, Gerçekten yana olmaktır.. gerçekten yana
olabilmek içinse, birilerinin yalandan yana olması gerekir.. yani siz,
bir ıssızda değil, arı kovanı gibi uğuldayan yerde olmalısınız..
Aynen katılmakla birlikte sorum şu : Gerçek nedir? Bence gerçek vicdan ve Hakkın bildirdiğidir. Sapmayalım diye indirilen Kuran hükümleri ve içimizden bize vicdan perdesinden seslenen şeydir.
Saffet Metin dedi ki: Namazı niye eleştiriyor, ona niye karşı
çıkıyorsunuz ki. Eleştirdiğim şey namazınız değil. Bunun da dine yamanmış olabileceği düşüncesinin anlaşılamaması Diyelimki namazdan vazgeçtik. Onun yerine neyi
koyacağız ki. Salatı. Yani minimum gündoğumu ve günbatımında ve toplanma zamanında Allah ın kelamını okuyup onu içten kabul edip -ki içten kabulün adı secdedir- bu kelamı menfaat beklemeden yayma ve Kuranda bize bildirilen doğruları uygulama çabası. Örneğin fakire, düşküne yardım, parasızlıktan okuyamayan zeki bir çocuğun elinden tutmak gibi... İnsanlar namaz yerine ne yapacak. Salat Camiler olacak mı.
Olacaksa orada ne yapılacak. Cami cem eden demek yani toplayan. Tabi ki olacak ve orada Allah ın kelamı halka anlatılacak. Menfaat beklenmeden, para alınmadan ve gerçek Kuran hükümleri anlatılarak. Peki cami toplayan demek. Çok ilginç birşey söyleyeceğim size. İnternet ve bu forum bizleri Hakk yoluna gönül veren hanifleri toplamıyor mu? Bu forum sitesi cami değil mi? Bu ve buna benzer başka forum sitelerinde menfaat beklemeden doğruları ve Hakk kelamını yaymak isteyenler imamlık yapmıyorlar mı? Bu saydığım kişiler bence şimdiki cami imamından daha yakınlar imamlığa. Selam olsun onlara. Camiler insanlığın hizmetine açılmalı. Aç kalan oraya gelip karnını doyurmalı. Gece sokakta kalan donarak ölmek yerine orada yatmalı. Orasının tüm giderleri devletce karşılanmalı.
Olmayacaksa dinin kurumsallığının ve
toplumsallığının canına okumuş olmayacakmısınız.
Din kurumsal olamaz. Din bireysel olur. Kurumların ve ülkelerin dini olmaz. Kişlerin dini olur. Bu yüzden diyanet işleride kapatılmalıdır.
Siz namazın
yerine ne koyuyorsunuz. Söylediğim gibi. Salatı Neyi destekliyorsunuz, nasıl
destekliyorsunuz. Dini ve insanı. Neye yöneliyorsunuz , nasıl yöneliyorsunuz. Bir ve tek olan Allah a .Aynen sizin yaptığınız dualarınızdaki gibi.
Yoksa
Salat peygamber döneminin işiydi. Salatı peygamber yaptırdı. Müminler
de ona desteğe koştular. Kur'an dersi aldılar. E peygamber şimdi yok.
Dolayısıyla mü'minlerin yapacağı, yapması gereken bir şey de yok mu
diyorsunuz. Asla. Salat benim dediğim gibiyse eğer -ki öyle sanıyorum-Salat her dönemde yapılır. Bu destekleyen, yönelen hanifler günlük yaşantısında ne
yapıyor bu c şıkkı hanifleri çok merak ediyorum.
Hanif dostlar gibi cem eden forum sitelerinde yazıyorum. İşim insanlarla ilgili onları hiç kırmıyorum. Benim yanımdan insanlar ayrılırken hep aynı sözü kullanırlar ve sevinçle beni terk ederler Allah razı olsun diye. Her işlerini sanki annem babammış gibi yapıyorum .İnsan için çabalıyorum. Allah razı olsun ne büyük söz bilir misiniz? Arınıyorum. Yolda bana el uzatanı, benden isteyeni kırmıyorum. Düşeni kaldırıyor, okumak içn çaba sarf edeni destekliyorum. Dini, gerçeği, Hakk dan indirileni yaymak için çabalıyorum.
Namaz hiç bir
işe yaramasa, insanların Allaha yönelmesine yarıyor.
Allah a yönelten şey namaz değil duadır. Siz namazınızın Kuranı bilerek okuma ve dua etme kısmı dışındakileri çıkarırsanız o zaman adı bence salat olur. İşte ben bunu yapıyor Allah ıma böyle yöneliyorum.
Örneğin kötü
alışkanlıklarına tövbe eden, Allahın yoluna giren insan namaza
dayanıyor. Namazı kaldırdık diyelim, neye dayanacak, neye yönelecek.
Dediğim gibi salata
Dinin
ruhu kayboluyor. Namazın yerini ne alacak. Bence dinin ruhu kaybolmuyor Dinin ruhu kendine geliyor. Vakit klasik namazın yerini Salatın almasının vaktidir. Kur'an falan demeyin bana.
Bu ifadenizi görmezden gelinmiş alelacele yazılmış bir ifade olarak addediyor ve ben de görmezden geliyorum sayın kardeşim. Namaz zaten Araplar için Kur'an dersi. Arapların Kurandan nasıl nasiplendiği ve nasıl uyguladığı ortada. Bknz: 1-zina ve cezası 2-Dinde zorlama yoktur ayetine rağmen Cuma günleri cuma namazı vakti ortalıkta bir babayiğidin olmayışı. Onların kurtuluşu da Kuranda. Ama görmüyorlar ve maalesef okumuyorlar okusa da anlamıyorlar.
Hele ki Kabeye put
diyenler hepten saçmalıyor. Kabe, put olsa, Kureyş suresinde Yüce Allah
Kureyşin Araplarına "Bu Beytin Rabine kulluk etsin onlar" demezdi.
Bana sistem falan gibi mecaz laflar demeyin. Kureyşin Arabı sistem falan
bilmez, bu beytin Rabbi dendiği zaman, beytten anladığı Kabe dir.
Kureyş suresi de Mekke devrinde ilk inen surelerdendir. Ayrıca o zamanın
Kureyş halkı, rabbinin fil sahiplerine ne yaptığını gözleri ile görmüş,
görmeyenler de büyüklerinden kulaklarıyla duymuş bir halktır. Bu evin rabbine kulluk edin denildiğinde neden fiziksel bir ev algılıyorsunuz. Evrenler, onların işleyişleri, Allah ın koyduğu yasaların tümü ve Allah ın işte tüm bu sistemi -kainat-onun evi olmasın sakın. Kabe put değil en büyük puttur. O sınanmanız için oradadır.Bence Kabeye put diyenler Allah a fiziki bir bina -ev- isnad edenler kadar saçmalamıyorlar. Allah Kuranda resule sen daha önce ataları uyarılmamış bir kavme gönderildin demiyor mu? Eğer Kuranın bu ifadesini kabul edersek-ki etmemiz gerekiyor- İbrahim resulün o topraklarda işi ne? EEee Hani kabeyi resul İbrahim yapmıştı? Kabe İbrahim resul tarafından yapıldıysa Kuranda bu ifade neden geçiyor? Kabe bence putperestlerce yapılmıştır, yoksa gördüğü her putu deviren
İbrahimce değil. En büyük puta el-ilah demişler içini de küçük şefaat bekledikleri diğer putlarla doldurmuşlardır. Bu da kabenin öyküsüdür. Resul İbrahim bence o topraklara ayak bile basmamıştır, oradaki ayak izi de İbrahimin değildir. Sıkıyorsa ayak izine karbon testi yapsınlar bakalım. Eğer siz kabenin resul İbrahimce yapıldığını düşünüyorsanız Kuranın o ayetini hükümden düşürürsünüz. Allah a ev isnad edilecekse bu sizin ve diğer insanların şahdamarından daha yakın biryerde olmalı değil mi? Şahdamarınız nereden alıyordu kökenini.... İşte Allah ın evini buldunuz.
Adam
namazı yıktıktan sonra, haccı da yıkıyor. Kabe putsa, Allah niye oraya
gitmeni , orada tavaf etmeni, oraya Kurban kesmeni, Arafata çıkıp,
meşharil Haram a inmeni falan istesin ki.
Hacc tartışmak değil mi sistemi dini. Öyleyse eğer -ki bence öyle- tartışmak için Suudi Arabistana gitmeye ne gerek. Nasıl insanlara daha fazla tebliğ ederiz bu dini diye çabalamak ve onlarla tartışmak değil mi hacc. Bu ve diğer forum sitelerinde onca işi ve gücü olmasına rağmen ateistlere veya bu yola baş koyanlara Allah ın Hakk kelamını vargücüyle anlatanlar varya onlar gerçek hacı da kimsenin haberi yok. Selam olsun onlara
Elbetteki
İslamiyetteki namaz anlayışlarının, hac anlayışlarının eleştirilecek çok
yönü var. Özellikle insanların yanlış uygulamalarının. Ama bu namazın
ve haccın kandırmaca olduğu gibi bir anlam içermiyor benim gözümde.
Bu yazdıklarıma rağmen hala aynı fikirdemisiniz? Biliyorum kolay değil bildiğiniz, gördüğünüz, alışageldiğiniz ve yasaklarına riayet ettiğiniz iç yapıyı-mescidi haram ı- yıkmak ve yeniden yapmak. Kendimden biliyorum ne zor olduğunu. Önce bir soluklanın. Önyargıdan uzak bir şekilde sanki annenizden yeni doğmuş gibi Allah ın kelamını düzgün bir müfessirden tekrar okuyun, önyargısız Kuran hükümlerinin peşine düşün. Ben böyle yaptım. Lütfen yazdıklarımı hemen reddetmeyin. Belki doğrudur diye bi de siz araştırın. Belki Hakk lıyımdır. Yanlış yapmamak Yaradana mahsustur.
Selam
__________________ Ancak bir cehennem öğretebilir insana
Kırık ayaklarla cennete girilemeyeceğini...
Katılma Tarihi: 01 haziran 2010 Gönderilenler: 197
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP
Sayın medeni kardeşim
hasakcay kardeşim
galiba sen hiç haberlere bakmıyorsun,ırak'ta namaz kılınarken,toplu ritüel icra
edilirken kaç tane bombalamanın olduğunu ve onlarca kişinin hayatını
kaybettiğini hiç duymadın galiba. bence gündemi biraz takip edip bunlardan
dersler çıkarsan iyi olur,Cenabı Allah insanların zararına olan veya olabilecek
hiçbir şeyi emretmez.çünkü geçmişi ve geleceği en iyi bilen Allah'tır.
1. İnsanlar Allah a yönelişlerini tek tekte yapabilirler
toplu olarakta. Burada eleştirilmesi gereken onların toplanmasını fırsat bilip
onları bombalayanlardır.
2. Hasan abinin gündemi takip edip buradan dersler
çıkarmadığını da nereden biliyor sunuz? Bence Hasan abinin kalbini kırdınız.
Bir mümine kalp kırmak yaraşmaz.
prangasiz ve
ululebsarın netsiz konuşmalarına isimsiz de katılmış bulunuyor,yaw anlayabilmiş
değilim bu tarz hanif kardeşlerimin sitelerinde moda olmuşta bizim mi haberimiz
yokmuş.ama bu tarzı ben almayım.hanif kardeşlerim Kur'anın metodununu niye terk
ediyorsunuz.Kur'anın hitabet metodu şunlardır.
1-Açık veya fasihtir.Niyetini ve amacını belirtir.
2-Açıklayıcıdır,Beyandır.
3-Az ve özdür,formüllerini verir ve geri çekilir,rakamları yerine koyup
problemi çözmeyi okuyanlarına bırakır.kopyacılığa değil,düşünmeye ve
araştırmaya teşvik eder.
4-misaller getirir.
5-aklı doyurucudur.
6-sıkıcı ayrıntılara girmez,ayrıntılara lazım olursa girer.
7-İnsanların ihtiyaçları oranında tafsilata girer.
8-Akla veya okuyanın aklına pay bırakır,onların düşünmesine kapılar aralar.
sevgiyle kalın.
Saydığınız isimlerin avukatı olmamakla birlikte bu tarzda
onlara hitabınızı afedersiniz ama saygı ölçüsünde doğru bulmuyorum.Onların sizin ve diğerlerinin aydınlanması ve
gerçeklerin açığa çıkması için nasıl çabaladığını okuyorum, biliyorum. Belki
onların hitabet sanatı ve derinliği çok geniştir de anlama güçlüğünüz ondandır
diye düşünüyorum. Bu saydıklarım ve daha birçoğu bence Kuranın hitabı ile
sesleniyorlar, çünkü bence zaten sürekli Kuranı okuyup duruyorlar ki.
Kuran muhteşem
benzetmeli anlatımlar ve müteşebih ifadelerle doludur. Bunları anlamak için
kitap erbabı olmak gerekir. Bu durumda zaten yaptığınızı bilmekle birlikte anlamak
için daha çok müfessirden daha çok Kuran okumanız gerekir. Kuran hükümlerinin ve Kuranda geçen üstü örtülü kalmış kelimelerin -salat, hacc, savm gibi-peşine düşmeniz ve onları kendi içinizde hazmederek anlamanız gerekiyor. Bu yola başkoyduğunuz zaten anlaşılıyor. Sadece daha çok okuma ve uğraş gerektiriyor. Ben öyle yaptım oradan
biliyorum yoksa büyüklük taslamak için söylemiyorum bunu. Diğer arkadaşların yazılarını anlama konusunda
da biraz daha forumu okumaya ihtiyacınız var diye düşünüyorum. Lütfen bu
ifadeleri sizi yeren değil yapıcı ifadeler olarak değerlendirin.
selam
__________________ Ancak bir cehennem öğretebilir insana
Kırık ayaklarla cennete girilemeyeceğini...
Kıymetli HÜSEYİN-1975 Kardeş,Yukarıdaki yorumlarıyın çoğuna katılıyorum ve bu güzel açıklamaların için size teşekkür ediyorum.Ancak katılmadığım yerlerde vardır ki onlarda şunlardır: 1-''Eleştirdiğim şey namazınız değil. Bunun da dine yamanmış olabileceği düşüncesinin anlaşılamaması'' şekilsel namazı eleştiriyoruz çünkü Kur'ana uygun tarzı yoktur.Bunu Hanif kardeşlerim anlamış ya. 2-''Din kurumsal olamaz. Din bireysel olur. Kurumların ve ülkelerin dini
olmaz. Kişlerin dini olur. Bu yüzden diyanet işleride kapatılmalıdır.'' Peygamberlerin iki temel görevi vardı.1-Allah'ın vahyini ve hukunu tebliğ 2.side bu hukukun kurumsallaştırılması.Şura ile ilgili ayetleri yok sayamayız.Yani peygamberin bunu şura ile kurumsallaştırdığını gösteriyor.Dinin bireysellik yönü imanla ilgili olanıdır,çünkü kimse kimsenin kalbine giremez.Sosyal olan yönü ise kurumsallığı gerektirir.Kurumunuz olmadan zekatı nasıl toplattırıp fakirlere bunu hangi yolla dağıtacaksınız.Vicdanla bunu yapamayacağınız belli.Evet iman ve vicdan her yerde birinci şart ama bir işi gerçekleştirebilmek için kurumsallıkta kaçınılmazdır ve zorunludur.örneğin şimdi zekat verip vermemek serbest yani bu iş kurumsal değildir,kaç tane zenginimiz hakkıyla zekatını veriyor dersin.Bence yüzde beşi bile vermiyordur.Eğer hakkıyla zenginlerimiz zekatını vermiş olsa sokakta kalan hiçbir vatandaşımız kalmaz.çöpten ekmek toplayan hiçbir çocuk kalmazdı.Yani bireyselliği savunma uğruna umarım peygamberin medine islam devletini kurduğunu falan inkarda etmezsindir ki bu tarihçilercede kabul edilmektedir.Bu kurduğu devlette hangi yasaları uyguluyordu dersin.Bence Kur'andaki hukuku uyguluyordu.işte kurumsallık budur.ve ihtiyaçtır.bizim laisizmcilerin bol bol dile getirdikleri din vicdan işidir sözüyle bireyselciliğin bir yerde buluştukları görülüyorki bence Din bireyselcilikten ziyade sosyal bir dindir ve kurumsallıkta bu sosyalliği yerine getiren bir araçtır.Onun için normaldir,meşrudur ve ihtiyaçtır.Ancak bu kurum halka Kur'an dışı şeyleri din diye dayatamaz,dayatılmasına karşı da halkın aklını korumakla mükelleftir.zaten böyle bir işlevi yerine getirmezse aynen şimdiki olduğu gibi olur,Kur'anın dışındaki uydurma sözlere bile insanlar din diye sarılırlar.Oysaki din sadece Kur'andır.Kur'anın dışındaki şeyler ise akıldan başka bir şey değildir.Akıl ise her zaman yanılabilir ve değişebilir,zamanla doğruyu da bulabilir.Ancak Kur'anı kılavuz olarak aldığı zaman bu doğruları bulması daha kolay hale gelir.Çünkü Kur'an hayatımızdaki gerçeklerin ve doğruların doğru formüllerini bize sunmuştur,bize düşen aklımızı kullanıp bu formülleri uygulamaktır.Bu kurum bireysel ibadetlere müdahale edemez ancak sosyal ibadetleri icraa eder.yani askerlerinin eline birer sopa verip kimin camiye gidip gitmediğini kimin namazı kılıp kılmadığının teftişini yapamaz.Ancak zekatı kimin verip vermediğini araştırabilir.Diyelim sen Sudan'a veya Almanya'ya gittiğin zaman nasılki onların hukuku beni bağlamaz diyemiyorsan,Kur'ana inanıyorum diyen müminlere de Kur'an hukuku seni bağlamaz diyemezsin.Çünkü Müminlerin Kur'ana karşı mes'uliyetleri vardır. 3-Kuran muhteşem
benzetmeli anlatımlar ve müteşebih ifadelerle doludur. Bunları anlamak için
kitap erbabı olmak gerekir.. Bakın kardeşim,ilkokul mezunu bir insan bile eline bir Kur'an meali alsa bunun en az yüzde 70'ini anlar.neden çünkü Kur'an açıktır,nettir,iyi anlaşılması için misaller getirir.müphem kapalı demek,müteşabih benzeyen demek olduğuna göre normal zekada bir insan benzetmeleri çözebilir.Burada çözülmesi zor olan müphemlerdir,yani kapalı olanlardırki kapalı olanlar da sahih lugatlarla yüzde yüzünün çözülebileceğine inanıyorum.çünkü daha alternatif anlamlandırmalar denenmemiştir.yani kelimelerin diğer anlamları yerlerine konularak akla uygun meallendirmeler denenmemiş ve taklit melallendirmeler uygulanmıştır ki son yıllarda kelimelerin diğer anlamlarının da kullanılarak meallendirmeleri başlamıştır ve inanıyorumki Kur'anın anlaşılması yönünde iyi gelişmeler olacaktır.Çünkü Cenabı Allah bu Kur'anı anlaşılsın ve yaşansın diye vahyettiğine göre bu Kur'an çözülebilir,anlaşılabilir.Onun için diyebilirizki Kur'anda yuvarlak ve muallak ifadeler yoktur,kapalı ifadeler vardır(ki oda ancak Kur'anın yüzde 2sini oluşturur,bununda sebebi hikmeti bence insanları araştırmaya teşviktir).Bizim hitabet tarzımızda Kur'ana uygun şekilde açık ve anlaşılır bir tarzda olursa Kur'anın üslubunu kullandığımız için sevaba gireriz diye düşünüyorum.Selamlar,sevgiler.
Kur'anda عمل ''aml'' kökünden gelen 275 kelime geçmektedir.''aml'' yapmak,icraa etmek anlamına geldiğine göre bu icra bazen bireysel olabildiği gibi konusuna ve durumuna göre bazende kurumsal olur.
Selam ile Sayın ebukerem ilgili yazınızı okudum.Salat ı anlamlandırmayla ilgili gerek taha suresi gerek hud suresindeki yaptığınız çeviriyide...Merak ettiğim bir husus maide suresi 6. ayetiyle ilgili yorumunuz nedir.Bilgilendirirseniz minnetar kalırım.
__________________ Tek bir doğru duruş noktası vardır bölünemeyen.
Sizin yetkiniz yok foruma yeni mesaj ekleme Sizin yetkiniz yok forumdaki mesajlara cevap verme Sizin yetkiniz yok forumda konu silme Sizin yetkiniz yok forumda konu düzenleme Sizin yetkiniz yok forumda anket açma Sizin yetkiniz yok forumda ankete cevap yazma