HANiFDOSTLAR.NET

 

Kuran Müslümanı
 

(Şahıs odaklı din anlayışından Allah odaklı din anlayışına...)

Ana Sayfa Hanif Mumin  Iste Kuran Kurandaki Din  Kur'an Yolu  Meal Dinle Sohbet Odasi Hanifler E- Kitaplik Kütüb-i Sitte ?  ingilizce Site Kuran islami Aliaksoy Org  Hasanakcay Net Tebyin-ül Kur'an Önerdiğimiz Siteler Bize Ulasin

 

- Konulara Göre Fihrist

- Saçma Hadisler

- Hadislerin-Sünnetin İncelemesi

- Haniflikle İlgili Sorular Cevaplar

- Misakın Elçisi Kim?

- Kuranda Namaz/Salat

- Onaylayan Nebi

- Kuranda Namaz/Salat

- Enbiya 104

- Kuranda Yeminler

- Adem Hakkında Sorular

- Ganimetleri Resulün Eline Nasıl Vereceğiz?

- Allahın ındinde YIL ve DOLUNAYLAR

- Abese ve Tevella

- Hadisçilerce Tahrif Edilen Ayetler

- Mübarek Yer, Mübarek Vakit

- Arkadaş Peygamber

- Kuranın İndirilişinden Günümüze Gelişi

- Bir Türban Sorusu

- Kuran ve Bize Öğretilenlerin Farkı

- Namazın Kılınışı

- Hadislere Göre Namaz

- Kuranda Salat Namaz mıdır?

- Kuran Yetmez Diyen Uydurukçular

- Bizler Hanif Dostlarız

- Sahih Hadis mi İstersiniz?

- Hakkı Yılmaz'ın Tebyin Çalışması

- Kur'anı Anlamada Metodoloji

- Tarikatçıların Çarpıttığı Birkaç Ayet

- Nasıl Kur'an Okuyalım?

- Kur'anı Kerim Nedir?

- Kur'anda Oruç

- Allah'sız Bir Din ve Allah'sız Bir Kur'an İnancı

- Kuransız Bir İslam Anlayışı ve Müşrikleşme

- Meal Çalışmasına Davet

- Allah Şahit Olarak Kafi Değil mi?

- Doğru Hadisleri Ne Yapacağız?

- Kur'andaki Muhammed ve Peygamberlerin Misyonu

- Mahrem, Avret, Ziynet

- Nur Suresi Çeviri-Yorum

- Cilbab

- Resule İtaat Ne Demektir?

- Hadis Kalburcuları ve Kalburları

- Kur'anı Kerim'in İndiriliş Gayesi

- Kur'anda Amellere Karşı Cahili Yaklaşım

- İslamdışı İnanışlara Kur'andan Örnekler

- Biri Şu Haram Üretim Tesislerini Kapatsın

- Tasavvufta İslam Var mı?

- İslamda Delil Sorunu

- Kurban Kesmek

- İlahi Hitabın Serüveni

- Ecel Nedir?

- Şirk, İşrak, Müşrik, Müşareke, Müşterik

- Büyü Yapan ve Yaptıranlar

- Peygamberlere Karşı Rabbani Yaklaşımlar

- Salat-ı Tefriciye yada Zikri Çarpıtmaya Bir Örnek

- Mucize Nedir?

- Ayrılıkların Nedenleri

- Sıfır Hata veya Kur'an

- Haniflik Nedir?

- Rabıta İle Şeyhlere Tapanlar

- Hadis Zindanının Mezhepçi Mahkumları

- İslam Dininin Öğrenilmesinde Kaynak Sorunu

- Fasık ve Münafıkların Genel Tanımlaması

- Hadisler, Hıristiyanlık ve Selman Rüştü

- Kur'anı kerim'in İndiriliş Gayesi

- Müstekbirlere Karşı Cahili Yaklaşım

- Halis-Hanif İslam

- Kur'anda Şefaat

- Fuhuş Tellalı Tefsirciler

- Hayızlıyken Neden Namaz Kılınmasın?

- Cebrail, Vahiy, Melek

- Dindarlıkta Müşrikleşme Temayülü

- Büyü Yapan ve Yaptıranlar

- Yaratılış, Adem, Havva

- Kur'an Yerel mi, Evrensel mi?

- Reform Dinde mi, Dindarlıkta mı?

- Ne Mutlu Tağutu Olmayanlara

- Peygambere Saygı(?)

- Hadislere Kanıt Diye Gösterilen Ayetler

- Allah Nazara Karışmadı mı?

- Kur'anı Kerimle Amel Etmek Mümkün mü?

- Kur'anda İnkar Edenlerin Vasıfları

- Müminlerin Vasıfları

- Allah'ın Vasıfları

- Kur'anın Vasıfları

- Dine Karşı Cahili Yaklaşımlar

- Kur'an Merkezli Din

- İrin Küpü Patladı; Mevlana

- Hurafe ve Bidatlar

- Peygamberi Tanrılaştırma

- Hz. İsa'nın Ölümü

- Allah'ın Mesajının Adı: Kelamullah

- Allah'ın Resule Uyarıları

- Kur'ana Göre Tenkit ve Eleştiri Nasıl Olmalı?

- Kur'anda Sevgi

- Sofuların Devlet Desteğiyle Desteklenmesi

- Hans Von Aiberg Aldatmacası

- Kabir Azabı Safsatası

- Kur'an Kıssalarının Önemi; Masal Değiller

- Kur'anda Toplumsal Sünnetler

- Tefsirde İsrailiyyat

- Kardeş Evliliği Olmadan Çoğalma

- Hans Von Aiberg Tutuklandı

- Kur'anda Tevbe Kavramı

- Yaşar Nuri Öztürk'ün Yorumuyla Namaz

- Karadelikler; Bir Büyük Yemin

- Mezhepçilerin Ümmi Açmazı

- Kabe Nedir? Mekkede midir, Kudüste mi?

- Kur'anda Ruh Kavramı

- Kur'anda Nefs Kavramı

- Amin Kavramı ve Putperestlik

- Diyanet İşleri Başkanlığının Sitemize Cevabına Cevaplar

- Resul ve Nebi -1

- Resul ve Nebi -2

- Sapık Bir Fırka: Hansçılar

- Cihad mı, Çapulculuk mu?

- Kur'an Deyip Namazı Yok Sayanlar

- Cennete Sadece Müslümanlar mı Girecek?

- Kur'anda El Kesme Cezası var mı?

- Nazar veya Göz Değmesi Var mı?

- Şehadet Getir, Münafık(?) Ol

- Kur'anda Eleştiri Metodu

- Hacc Mekkede mi, Bekkede mi?

- İslami Tebliğde Kur'an Metodu

- Saptırılan Kavram: Mekruh

- Kur'anda Cuma Namazı var mı?

- Of Be Kader, Allah mı Suçlu Yoksa Biz mi?

- Kader Açısından Cebir ve İhtiyar

- Baban Peygamber Olsa Ne Yazar

- Kur'anda İnsan Hukuku

- Vahdet-i Vücud, Şirkin Alası

- Tasavvufi Bilginin Kaynağı Vahiy mi?

- İslam'da Resullük Son Bulmuştur

- Teveffi Kelimesi ve Arap Dili

- Tasavvuf Üzerine Düşünceler

- Nefis Mertebelerinin İç Yüzü

- Allah Rızası Anonim Şirketi; Tarikatlar

- Tasavvuf ve Eşcinsellik -1

- Tasavvuf ve Eşcinsellik -2

- Nakşi Şeyhi Allah'ın Avukatı mı?

- Kur'anda "ve+la" Öbeği

- Putlar ve Tapanlar

- Son Peygamberimizin Okuma Yazması

- Mesih ve çarpıtılan Bir Ayet

- Hac İzlenimleri

- "Üzerinde 19 var" da Son Nokta

- Secde Emri

- Kur'andaki Hac

- Aracıların Gaybı Bildiği İnancı

- Tarikatçı - Müşrik Karşılaştırması

- Gazali'nin Kadına Bakışı

- Kur'anda Kadına Verilen Önem

- Başörtüsü Allah'ın Emri Değil

- Başörtüsü Takmak Kur'anda Var mı?

- Kur'anda Kadın Dövmek Var mı?

- Cariye, Köle; Utanmaz Mealciler

- Kadına Yönelik Şiddet

- Sünnet Edilen Kızın Öyküsü

- Erkekçe ve Kadınca Meal Konusu, Nebe 33. Ayet

- Harem - Selamlık Kimin Emri?

- Zina, Evlilik ve Örtünme Adabı

- Cariyeleri Aç, Hür Kadınları Kapat (!)

- Çok Eşliliği Yasaklayan Ayetler

- Kur'ana Göre Evlilik Hukuku

- 2 Kadın = 1 Erkek, Uydurma mı?

- Danimarkalı mı Sapık, Buhari mi?

- Ebu Hanife, Cariyenin Avreti

- Nisa 25, Hür Kadın ve Fahişe İfadesi

- Maymunların Hadisi ve Recm Vahşeti

- Hz. Muhammed'in Tebliği

- Peygamberi Tanrılaştırma

- Angarya Haline Getirilen İbadet

- Buhari'nin Hadislerini Buhari Yazmamıştır

- Hadis ve Sünnet Gerçeği

- Uydurma Hadisler, İslamın Kara Boyası

- Hadisler Dinin kaynağı Olamaz

- Uydurmaların Sınırı Yok; Şeytan Geyiği

- Beşeri Hükümler Neden Kutsal Oluyor?

- Hadis - Kur'an Çelişkisi

- Kur'anda/Dinde Olanlar ve Olmayanlar

- Cehennem'den Çıkış Yok

- Kur'anda Tağut

- Ebu Hureyre Gerçekte Kimdir?

- Hadis - Mantık Çelişkileri

- Kurban ve Kurban Bayramı Nereden Geliyor?

- Hadislere Göre Kur'an Eksiktir

- Bildiri: İslam Anlayışında Reform

- Arapça mı, Arap Saçı mı?

- Koca mı Üstün, Allah mı?

- Esbab-ı Nüzül Komedi Hadisleri

- İşte Geleneğin Dini

- Ulul Emir İle Kim Kastediliyor?

- Kul Hakkı

- Yezidi Bir Gelenek: Aşure Tatlısı

- Hz. İbrahim'den Asrımıza Dersler

- Taklitçiliğin Boyutları

- Seb-ul Mesani Nedir?

- Kelle Sayılarak Gerçek Bulmak

- Kıyamet - Mahşer Günü ve Sonrası

- Kur'anda Namaz Vakitleri

- Kur'anda Cuma Konusu

- Salih Olmak Yetmez

- Hudeybiye Anlaşması Uydurma mı?

- Kitap Yüklü Eşekler

- Kur'andaki Hac

- Hz. Nuh'un Oğlu Kimdi? İftira mı?

- Ruhun Ağırlığına Başka Bakış

- Hz. İbrahim Yalancı Değildi

- İncil'de Kadına Bakış

- Şirkin Büyüğü Küçüğü Olur mu?

- Kur'andaki Abdest ve Hijyen

- Din de Bir Araçtır

- Kur'an Okumanın Zararları

- Kur'anda Dua Ayetleri

- Kur'anda Tarih Kavramı ve Bilinci

- Şekilsel Secde Kur'anda Yok mu?

- Salat ve salatı İkame

- Kur'andaki Emr Kavramı Üzerine

- Dindar İnsanlar Şirk Koşar

- Alak Suresinin İlk Beş Ayeti

- Men Arefe'nin Çözümü

- Kur'andaki Av Yasağı

- Fıtrat ve Namaz Vakitleri

- Kur'anda İnsan Hukuku

- Din Büyüklerini Tanrılaştırma

- Allah'a ve Muhammed'e Değil

- Kur'andaki Örnek Tevekkül

- Şekilsel Rüku Kur'anda Yok mu?

- Hz. İbrahim Kuşları Kesti mi?

- Ehli Sünnet Dininin Anayasası

- İnsan Allah'ın Halifesi mi?

- Kur'an Üzerinde Düşünmek

- Şirkin Kuyusuna Düşenlere Uyarılar

- Kur'an Ölülere Okunmak İçin mi İndirildi?

- Ayda Okunan Kur'an Masalı

- Hz. İbrahim, Safa ve Merve Masal mı?

- "Haç"er-ul Esved (!)

- Mevlana Sahte Bir Peygamber Değil mi?

- Tasavvufun Tanrısı İki Zıttır

- Kur'andaki Tasavvuf: Teveccüh

- Önce Batıl ve Hurafe İle Savaşalım

- Resuller Haram Kılamaz mı?

- Elçi Muhammed ile İnsan Muhammed'in Farkı

- Tarikatlarda Aracılar Rezaleti

- Nur Suresi 31. Ayet Nasıl Çarpıtılıyor?

- Sırat Kıldan İnce, Kılıçtan Keskin mi?

- Kur'anda Zalimler

- Bütün Mehdileri Çöpe Atıyoruz

- Kur'ana Göre Ramazan Ayı ve Haram Aylar

- Tasavvufçuların İlahı; Varlık ve Yokluk

- Tasavvufçuların Küçük Putları

- Sünnet Etmek yaratılışı Değiştirmedir

- Son Peygamberimizin Mektupları

- Fıtrat ve Namaz Vakitleri

- Mescid-i Aksa Nerede?

- Büyük Kandırmaca: Hadis

- Kur'an Neden Arapça Olarak İndirilmiştir?

- Kimin dini? Kimin Kitabı? Kimin Meali?

- Evliya Kelimesinin geçtiği Ayetler

- Şimdiye Kadar Yaşanan İslam

- Ayın Yarılması Diye Bir Mucize Yoktur

- Kabe Dikili Taş Değil mi?


Up | Down | Top | Bottom
 
Şu da emredildi: Yüzünü dine bir Hanif olarak çevir. Sakın müşriklerden olma.

Yunus Suresi 105

Ben bir Hanif olarak yüzümü gökleri ve yeri yaratana döndürdüm. Müşriklerden değilim ben.

Enam Suresi 79

İbrahim ne bir Yahudi idi, ne de bir Hıristiyan. O sadece hanif bir müslümandı. O müşriklerden değildi.

Ali İmran Suresi 67

Şu da kuşkusuz ki, İbrahim başlıbaşına bir ümmetti; bir Hanif olarak Allah'ın önünde eğiliyordu. Müşriklerden değildi.

Nahl Suresi 123

De ki Allah doğrusunu söylemiştir / vaadinde sadıktır.Haydi artık Hanif olarak İbrahim'in Milleti'ne uyun! Müşriklerden değildi o.

Ali İmran Suresi 95

Allah'a ortak koşmadan, Hanifler olarak... Allah'a ortak koşan kişi, gökten düşmüş de kendisini kuşlar kapışıyor veya rüzgar onu uzak bir yere fırlatıp atıyor gibidir.

Hacc Suresi 31


Up | Down | Top | Bottom

HABERLER

 

 








 

 

  Hanif Islam

 

Genel Tartışma
 Hanif Dostlar Ana Sayfa -> Genel Tartışma
Konu Konu: RABBİN ELÇİSİNE VERDİĞİ YETKİ SORUMLULUK Yanıt YazYeni Konu Gönder
Yazanlarda
Gönderi << Önceki Konu | Sonraki Konu >>
Mektep
Uzman Uye
Uzman Uye


Katılma Tarihi: 31 agustos 2009
Yer: Scotland
Gönderilenler: 105
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı Mektep

Senin Hikmetli Kur'andan bulamadigin nedir.?

Kur'ana /yasan elciye guvenin neden yoktur senin, rivayetler seni kormu etmis ne..? Eger sen istersen Kitabtan/kanundan Hukmunu cikarabilirsin sen zikir et kendi aklinla,sapmadan zansiz .Hikmet zaten Kur'anin icinde sen o hikmetli Kitaba neden uymuyorsun.insanoglu korlugune mana bulmayip Kur'ani yetersiz gormek, hikmeti fark edemeyipte hukumleri baska dallardan toplamakta Kur'anda elciye uyan Allah a uymustur sana soruyorum Ben Elciye/Kur'ana uydum aynen Nebide Bunu yapmaktaydi o hukmunu Hikmetli Kur'andan cikarmaktaydi .

Elciye uymak ve emir sahiplerine uymak yani savasta erbab olana uy isi bilene, Allah sana savas ve karete tekniklerini gosterecek deil ya onuda erbab olanlardan ogren .

Ornegin/Nisa/59.Ey iman edenler! Allah'a itaat edin. Peygamber'e ve sizden olan ülülemre (idarecilere) de itaat edin. Eğer bir hususta anlaşmazlığa düşerseniz -Allah'a ve ahirete gerçekten inanıyorsanız- onu Allah'a ve Resûl'e götürün (onların talimatına göre halledin); bu hem hayırlı, hem de netice bakımından daha güzeldir.

ben gercek Zekati Allahin ve Elcisinin talimatlari ile buldum Kur'andan yasayan elciden Kur'anin talimatlarina gore uygula ki dogru olanda odur.veya hadisle 40 ta 1 e devam et iste Eger Sende Allah ve Elciye goturursen konuyu Cevap,talimati,hukmu o hikmetli kitapta/yasayan elcide bulursun.Iste sorun burda biz rivayetlere basvuruyoruz Elciye deil ...!

Sonucta Kur'andan/gorunen  Elciden sorumluyuz.

Yukarı dön Göster Mektep's Profil Diğer Mesajlarını Ara: Mektep
 
halukgta
Uzman Uye
Uzman Uye


Katılma Tarihi: 25 eylul 2006
Yer: Turkiye
Gönderilenler: 425
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı halukgta

 

 

Ben peygamberimizi asla yok saymadım bunu yapmak ahmaklıktır. Ama Rabbin vermediği bir yetkiyi de bizlerin peygamberimize atfetmesi bir o kadar ahmaklık olsa gerek. Bakın şöyle yazmışsınız.

 

( 23 sene boyunca hiç konuşmamış, hiç hareket etmemiş bir insan konumuna getiriyor. Bütün hadisleri ret etmek bundan başka bir manaya gelir mi?)

 

 Şimdi size soruyorum ben ne zaman peygamberimizin bütün hadislerini bir kenara koyalım dedim? Ben ne söyledim? Peygamberimizin sözleridir dedikleri tüm bilgileri kuran süzgecinden geçirelim ve ondan sonra kabul edelim dedim. Bu yöntemi zaten peygamberimiz önermiyor mu hadisinde? Bizlere rivayetler yoluyla 1400 yıl öncesinden gelen, hiç kimsenin garanti veremeyeceği sözleri kuran gibi kabul etmeyi nasıl savunursunuzda, benim söylemediğim bir ithamı bana yaparsınız? Bu konuda kararı Rabbim verecektir. Biz yakın tarihinde ülkemizin özgürlüğünde en büyük katkısı olan Lutfen Forumu zor duruma sokmayalim ün birçok sözlerini okuyoruz ve faydalanıyoruz, rabbin güvendiği ve görev verdiği bir elçiyi mi yok sayıp sözlerini önemsemeyeceğiz? Bu nasıl bir mantık, bunu nasıl söylersiniz? Elbette önemseyip onun hayat görüşlerini, yaşamını öğrenmeye çalışıp, kuranı kendi hayatına nasıl geçirdiğini öğrenmeye çalışmalıyız. Elbette tüm bunları öğrenmeye çalışırken bu bilgilerin doğru olup olmadığına çok dikkat etmeliyiz. Kurtuluş savaşı dönemine ait olan bilgiler bile günümüze birçok yanlışlarla gelmişse, nasıl olur 1400 yıl öncesinden gelen rivayet bilgileri hiç şüphelenmeden kabul ederiz?

 

  Yaptığınız öyle yanlışlar var ki sanırım bu gerçekleri öğrenmenizi rabbim engelliyor. Doğrusunu Yaratan bilir. Bakın neler söylüyorsunuz ve nasıl örnek veriyorsunuz adeta şeytanı doğrularcasına.

 

 (halbuki size kur'an ıda şüphelendiğiniz insanlar taşıdı.... hem demezlermiki size:içinize bukadar derin şüpheleri sokan bir dine nasıl inanıyorsunuz diye?ne diyeceksiniz?)

 

İşte aramızdaki fark, ben asla Rabbin, KURAN benim korumam altında dediği kitap ile beşerin rivayetlerini aynı kefeye koyma aptallığını yapmam. Bu bir şirktir hatırlatırım. Son söylediğiniz sözler sizin çelişkileriniz arkadaşım. Derin şüpheleri ve rivayetlerin getirdiği sözler ile kuranda çelişkiler yaratılması Rabbin saf, tertemiz dininden saptırılan beşerin dini haline getirilmiş yozlaşmanın ürünüdür. Hıristiyan sitelerine göz atmanızı tavsiye edeceğim sizden, uydurma hadisleri ela almışlar kuran ayetleriyle karşılaştırıp, İslam dini çelişkilerle dolu deme aptallığını gösteriyorlar. Bilmiyorlar ki bu uydurulan din Allahın dini değil.

 

Mektep nikli arkadaşım size iki ayet yazmış, onları anlayabilen tüm gerçekleri görecektir, tabi görebilme iznini rabbim verdiyse. SAYGILARIMLA  Halukgta

Yukarı dön Göster halukgta's Profil Diğer Mesajlarını Ara: halukgta
 
HAKgelenek
Uzman Uye
Uzman Uye
Simge

Katılma Tarihi: 05 ocak 2007
Yer: Turkiye
Gönderilenler: 611
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı HAKgelenek

Sayın Hakgelenek burada açıklayıcı sözünden izah edici ve ikna edici olarak anlamalıyız.

selam,

yani biz bu izah edicilik ve ikna edicilikten mağdur durumdayız,yüceler yücesi olan adil olan yaratıcı burada biraz bu iki konudan dolayı adil davranmamış....




__________________
Nahl.6:Bir güzellik de vardır onlarda sizin için: Sabah saldığınız sırada, akşam topladığınız sırada. Ve lekum fîhâ cemâlun hîne turîhûne ve hîne tesrehûn
Yukarı dön Göster HAKgelenek's Profil Diğer Mesajlarını Ara: HAKgelenek
 
el_turki
Uzman Uye
Uzman Uye


Katılma Tarihi: 15 mayis 2008
Gönderilenler: 425
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı el_turki

".. Şimdi size soruyorum ben ne zaman peygamberimizin bütün hadislerini bir kenara koyalım dedim? Ben ne söyledim? Peygamberimizin sözleridir dedikleri tüm bilgileri kuran süzgecinden geçirelim ve ondan sonra kabul edelim dedim. Bu yöntemi zaten peygamberimiz önermiyor mu hadisinde? Bizlere rivayetler yoluyla 1400 yıl öncesinden gelen, hiç kimsenin garanti veremeyeceği sözleri kuran gibi kabul etmeyi nasıl savunursunuzda, benim söylemediğim bir ithamı bana yaparsınız? Bu konuda kararı Rabbim verecektir. Biz yakın tarihinde ülkemizin özgürlüğünde en büyük katkısı olan Lutfen Forumu zor duruma sokmayalim ün birçok sözlerini okuyoruz ve faydalanıyoruz, rabbin güvendiği ve görev verdiği bir elçiyi mi yok sayıp sözlerini önemsemeyeceğiz? Bu nasıl bir mantık, bunu nasıl söylersiniz? Elbette önemseyip onun hayat görüşlerini, yaşamını öğrenmeye çalışıp, kuranı kendi hayatına nasıl geçirdiğini öğrenmeye çalışmalıyız. Elbette tüm bunları öğrenmeye çalışırken bu bilgilerin doğru olup olmadığına çok dikkat etmeliyiz. Kurtuluş savaşı dönemine ait olan bilgiler bile günümüze birçok yanlışlarla gelmişse, nasıl olur 1400 yıl öncesinden gelen rivayet bilgileri hiç şüphelenmeden kabul ederiz?...."""""

 

hakkında yanlış bir zanda bulunmuşsam HAKKINI HELAL ED....

sana senin söylemediğin birşeyi isnad etmek gayem değildi.....

amacım daha ziyade hadisleri toptam red eden zihniyetlere karşı gelmekdi....seni onların arasında göstermek değildir....senden tekrar tekrar HAKKINI HELAL ETMENİ İSTİYORUM.

 

"...

 (halbuki size kur'an ıda şüphelendiğiniz insanlar taşıdı.... hem demezlermiki size:içinize bukadar derin şüpheleri sokan bir dine nasıl inanıyorsunuz diye?ne diyeceksiniz?)

 

İşte aramızdaki fark, ben asla Rabbin, KURAN benim korumam altında dediği kitap ile beşerin rivayetlerini aynı kefeye koyma aptallığını yapmam. Bu bir şirktir hatırlatırım. Son söylediğiniz sözler sizin çelişkileriniz arkadaşım. Derin şüpheleri ve rivayetlerin getirdiği sözler ile kuranda çelişkiler yaratılması Rabbin saf, tertemiz dininden saptırılan beşerin dini haline getirilmiş yozlaşmanın ürünüdür. Hıristiyan sitelerine göz atmanızı tavsiye edeceğim sizden, uydurma hadisleri ela almışlar kuran ayetleriyle karşılaştırıp, İslam dini çelişkilerle dolu deme aptallığını gösteriyorlar. Bilmiyorlar ki bu uydurulan din Allahın dini değil..........."""

 

bu kısma gelince:dikkat edersen birisi sana böyle birşey sorara ne diyeceksiniz demişim?benim öyle bir problemim yok.ben onların sıdkına zaten güveniyorum.ALLAH ın KELAMI ile beşerin kelamını aynı kefeye koymuyorum....

putperst nasaraların internet sitelerinde ele aldıkları şeylere gelince onlar ayetlerede saldırıyorlar.onlar akıllarının almadığı herşeye saldırır.akıllı olsalardı zaten purperst olmazlardı.

ben her söz sahihdir demedim...buhari,müslüm yada  diğer meşhur hadis kitaplarında yer alan bütün rivayetler peygamber sallahu aleyhi vesellemden dir demedim.sahihidr demedim.....nasıl hadis türetildiğini..vs bunun gibi şeyleri az-çok bilirim.

ama biz birşeyi kur'an ın ışığına tutar görürsek alırız göremezsek red ederiz demem.çünki ALLAH kur'an ı benim görüşüme tabi kılmadı.ya hadis doğru ama benim kur'an dan çıkardığım yanlışsa?kim görüşünün MUTLAK olarak doğruluğunu idda edebilir......

sen hariç bir arkadaşada şunu derim:sen hiçmi merak etmezsin;peygamber sallahu aleyhi vesellem bu konu hakkında ne düşünmüş?ne söylemiş?nasıl hareket etmiş?hiçmi merak etmezsin?araştırma ihtiyacı hissetmezsin?nedir senin hayatında peygamberin yeri?

onlarca alimin görüşünü araştırır..şunu dedi...şunu dedi...dersin ama hiçmi merak etmezsin acaba peygamber sallahu aleyhi vesellem ne demiş?senden öncekilerde mi hiç merak etmedi?daha öncekiler...daha öncekiler.....ve daha..daha...hiçmi merak etmediler?sen öğrendiğini içine yalan katarak mı aktarırsın bir başkasına....?onlarda mı öğle davrandı?herkes bir yalan mı kattı?herkes mi yalancıydı?yoksa ?

hikmeti ben ALLAH ın ziniyle çok iyi anladım....rivayetler benim gözümü köreltti mi onu elbette bir zaman gelecek ben görecem....ama seninde göreceğin birşeyler olacakdır zamanı gelince?

bence hakgeleneğin yazdığı cümleye dikat edin...



__________________
De ki: «Ey ehl-i kitap! Tevrat'ı ve İncil'i ve size Rabbiniz tarafından indirilmiş olanı ikame edinceye kadar hiçbir şey üzerinde değilsinizdir.» ALLAH HERŞEYİN EN DOĞRUSUNU BİLİR.
Yukarı dön Göster el_turki's Profil Diğer Mesajlarını Ara: el_turki
 
halukgta
Uzman Uye
Uzman Uye


Katılma Tarihi: 25 eylul 2006
Yer: Turkiye
Gönderilenler: 425
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı halukgta

 

 Sayın arkadaşım siz, ben her hadise sahih demedim ve kur’an ile eş koşmadım diyorsunuz. Ama daha önce söyledikleriniz bu sözünüzü doğrulamıyor. Ne demiştiniz bana? Kur’anı da beşer günümüze kadar getirdi. Kur’anı koruyan Allah neden hadisleri de korumasın, demediniz mi? Bunun anlamı nedir? Cevabı siz kendi nefsinize verin. Yazdığınız bir cümle üzerine birkaç sözüm olacak. (çünki ALLAH kur'an ı benim görüşüme tabi kılmadı.ya hadis doğru ama benim kur'an dan çıkardığım yanlışsa?kim görüşünün MUTLAK olarak doğruluğunu idda edebilir......) Allah kolay kolay hiç kimsenin gözerine perde indirmez gönüllerini mühürlemez, yani kur’anı artık anlayamama sözlerinin gerçeklerinin görememe gibi bir durum ancak kur’anı beşerin sözlerine tercih etmekte ısrar edersen mümkündür. Bu konuda hangimizin gözlerinde perde var gerçekleri göremiyor bunu yanlız Rabbim bilir. Sözünüzün devamını ise doğrusu anlayamadım ya da siz yanlış yazdınız sanırım. (ya hadis doğru ama benim kur'an dan çıkardığım yanlışsa?) Eğer bu sözleri bilerek söylemişseniz sanırım size söyleyecek sözüm kalmamış demektir. Neden mi dersiniz, eğer siz Rabbin kolay anlaşılır bir şekilde gönderdim kur’anı her konuda örnekler verdim ki anlayasınız diyor da, siz de bunun tersini söylemeye devam edip, ya kur’andan anladığım yanlış da, hadislerden anladığım doğru olabilir demeye devam ediyorsanız, sizin gerçekleri görmeniz asla mümkün olmayacaktır. Çünkü bu sözler kur’ana şüpheyle bakmaktır buda ŞİRKTİR. Cümlenizin sonuna gelince. Her insan yanılabilir, fakat bir insanın kuranı anlamaya çalışırken ona bakış açısı yönüyle yanılma payı ile, kur’an dışından emin olmadığımız sözler ardına gittiğimizde oluşacak yanılma payı kat kat fazla olacaktır. Seçim sizin seçtiğiniz yolunuza elbette kimse karışamaz. Siz kur’anı okuduğunuzda anlayamadığınızı ima ediyor da, beşerin sözleri daha açık ve anlaşılır diyorsanız o yolda gidin, sonucu bir gün hepimiz göreceğiz. Bizlere çok uzak gibi görünen O vakit aslında o kadar yakın ki, aahhhh bir anlayabilsek.

 

  Gelelim birbirimize aktarırken yani rivayetler yoluyla nakledilen sözlere. Hiç kimse önemsediği bir konuyu naklederken yalan uydurmaz ama kendince daha iyi anlaşılması için içine duygularını ve düşüncelerini farkında olmadan yansıtır. Buda nakledilenin anlamından sapmasına yol açar. Bir başka tehlikede hatırlayın küçükken kulaktan kulağa oynardık. On- on beş kişi yan yana sıralanır ve birinci çocuk çok yavaş arkadaşının kulağına bir şeyler söylerdi. Oda yanındaki arkadaşına söyler ve en son çıkan söze baktığımızda ilk söylenenle hiç bağlantısı olmayan bir cümle çıkardı ortaya. İşte dostum bu yolu Rabbim önermiyor iman adına. Emin olduğunuz sözlerin ardına gidin diyor ve ikaz ediyor, sorumlu olursunuz. Elbette bizlere gelen çok değerli bilgiler ve sözler vardır, şahsım adıma söylüyorum çok da faydaları vardır bizlere. Peygamberimizi tanımak ve onun örnek yaşantısını bilmek hepimizi mutlu edecek ve örnek alınacak bir durumdur. Fakat bu konuda dikkatli olup, İslam düşmanlarının içimize soktuğu hurafeleri ayıklayıp, onları temizledikten sonra kabul etmeliyiz ki yanılgıya düşmeyelim. Bu yol bizleri en az hataya yönlendirir. Bilmediğimiz emin olmadığımız, kur’anın desteklemediği, bahsetmediği sözlerin ardına gidilen yolda çok büyük hatalar ve yanlışlarla karşılaşacağımız aşikârdır.

 

  Yazınızın sonunda söyledikleriniz sözler düşündürücüdür.( hikmeti ben ALLAH ın iziniyle çok iyi anladım....) Ben hiçbir zaman bu işi çok iyi anladım demedim dememde. Çünkü Allah korusun bu katı tutum insanı yanılgıya sürükler. Hiç birimiz çok iyi biliyorum dememeliyiz, çünkü beşerin yanılma payı her zaman vardır, peygamberler bile yanlışlar yapmışsa sizin sanırım bu sözü söylemeniz doğru olmayacaktır. Siz hatırlayın Rabbin açıklamadığı bir anlamı hikmete verdiniz ve dediniz ki bu sözün anlamı peygamberimizin hadislerdir, bununla Allah peygamberimize hüküm verme yetkisi vermiştir. Bakın daha neler neler söyleniyor bu bağlamda. Nereden çıkardık bu sözleri? Siz nereden bu kadar emin olarak ÇOK İYİ ANLADIM dediniz? Beşerin kuranda hiç bahsetmediği sözlerinden anladınız. Buda sizin seçiminiz. En son yazdığınız cümle bence önemli.(rivayetler benim gözümü köreltti mi onu elbette bir zaman gelecek ben görecem....ama seninde göreceğin bir şeyler olacakdır zamanı gelince?) Bu sözlerinize kesinlikle katılıyorum. Rabbim emin olmadığın sözlerin ardına düşme göz, kulak bunlardan sorumlu olacaktır diyorsa, elbette bir gün hepsi aleyhimize yaptıklarımız konusunda konuşacaktır. Her şeyi apaçık göreceğiz ve cezamızı da çekeceğiz asla kurtuluş yok. Rabbim kuranın ipine sarılın bu kitaptan sorumlusunuz diyor da, bizler başka kaynakları öne sürüyorsak ve peşinden gidiyorsak daha açık ve anlaşılır diye, elbette tüm gerçekleri bir gün göreceğiz. Önemli olan geri dönüşü olmayan yola girmeden gerçeklerin farkında olmamızdır, yoksa iş işten geçmiş demektir.

 

  Sayın Hak gelenek arkadaşımızın sözlerinden sanırım anlatmak istediğini tam anlayamadım, eğer açıklarsa sevinirim.

  Tüm Kur’an gerçeklerini, emaneti teslim etmeden görmemiz, farkına varmamız dileklerimle. SAYGILARIMLA Halukgta

Yukarı dön Göster halukgta's Profil Diğer Mesajlarını Ara: halukgta
 
el_turki
Uzman Uye
Uzman Uye


Katılma Tarihi: 15 mayis 2008
Gönderilenler: 425
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı el_turki

kur'an ı koruyan ALLAH neden hadisleride korumasın dedim...ve hala diyorum.sence ALLAH  23 seneyi heba edrmi?yok edermi?ki bu süre doğumdan kemale erme zamanıdır....herkesin bu devirde neler olduğunu ve nasıl yaşandığını bilme merakını ALLAH yalancılara teslim edip de heba edrmi?
korumdak kavramından farklı şeyler anlamışız.insanların korumasında elbette aksaklıklar olabilir.sonuçta ama ALLAH ın korumasında olmaz.kur'an lafızları itibarıyla mutlak olarak ALLAH tarafından korunmuşdur.onun izahı-açıklaması hikmeti anlamı...olan peygamber sözlerinide insanlara korutmuştur.
peygamber hiç yanlış yapmamışdır.her insanda olduğu gibi ondada duygu ve düşünce vardı.bazı şeylerde belki yanlışa kapılacakdı ama ALLAH tarafından düzeltildi.engellendi.yoksa yanlış yapmadı.aynı şeyleri kendimiz içinde söyleye bilirmiyiz....
evet kulakdan kulağa oynardık.hala bile oynanıyor.ama peygamber sözünü taşımak kulakdan kulağa oynanan bir oyun değil.eğlence değil.eskidende insanlar bu işi oyun ve eğlence olarak almamışlar.her işin bir ciddiyeti vardır.yalan konuşanlar,ortalığı bulandırmaya kalkanlar fesad saçmak isteyenler elbette olacakdır.ama bir peygamberin bütün sözlerinin bu fesadcıların hışmına uğradığını düşünmek nekadar dorğrudur?nekadar islamın getirdiği temellerle bağdaşır.
daha önce yazdığım yazının diğer kısmı sen hariç idi.yani sana yazılmış değildi.keşke üzerine alınmasaydın sayın dostum.


__________________
De ki: «Ey ehl-i kitap! Tevrat'ı ve İncil'i ve size Rabbiniz tarafından indirilmiş olanı ikame edinceye kadar hiçbir şey üzerinde değilsinizdir.» ALLAH HERŞEYİN EN DOĞRUSUNU BİLİR.
Yukarı dön Göster el_turki's Profil Diğer Mesajlarını Ara: el_turki
 
halukgta
Uzman Uye
Uzman Uye


Katılma Tarihi: 25 eylul 2006
Yer: Turkiye
Gönderilenler: 425
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı halukgta

 

Sayın arkadaşım siz her cevabınızda bir diğeri ile çelişiyorsunuz lütfen bu gerçekleri artık görün. Bir önceki yazınızda ben her şeye sahih demedim diyorsunuz, şimdide yine tekrar, kuranı koruyan Allah neden hadisleri korumasın diyorsunuz. Neden o zaman her hadise sahih demiyorsunuz? Neden bir kısmını korumuş da diğerlerini korumamış, hala gerçeklerin farkında değilmisiniz? Bakın yine konuyu hiç anlamadığınızı görüyorum.(sence ALLAH  23 seneyi heba eder mi?) Heba edilen sizce nedir? Günümüze kadar rivayetlerle gelmiş sözler mi? Yoksa 23 senede yavaş yavaş, sindire sindire indirilen KURANMI? İşte anlayamadığınız konu burası. Hala koruma konusunda söylediğiniz beşerin sözlerini sanırım tekrar okusanız siz bile anlam veremeyeceksiniz çünkü ben anlam veremedim sözlerinize.

 

  Bakın ne güzel peygamberimizin bile yanlış yapacağını söylüyorsunuz, dikkat edin yaptığı yanlışları Allah gizlice düzeltmiyor, apaçık düzeltiyor ve bizlere de söylüyor. Sizce tüm bunları neden kur’anda zikrediyor olabilir? Benim verdiğim örneği ne güzel anlamışsınız peygamber sözü bu kadar basit bir oyun değil demişsiniz. Çok doğru peygamber sözü demek basit bir olay değildir arkadaşım bunu söylemesini biliyorsunuz da, rivayetlerle gelen kur’anın hiç bahsetmediği bir sözü nasıl olurda peygamberimizin sözü diye alırsınız, bunu da iyice düşünün. Söylediğiniz gibi bu işin bir ciddiyeti vardır. Peygamberimiz kur’an ile konuşur kur’an ile yaşardı. Çünkü kur’anı tebliğ etmekle görevlendirilmişti. Ben o sözünüzü iyice okudum zaten üzerime alınmamıştım.

 

 Yine yazınızın sonunda şöyle yazmışsınız.( ama bir peygamberin bütün sözlerinin bu fesadcıların hışmına uğradığını düşünmek ne kadar doğrudur?) Bu sözlerinize cevabı kimse veremez KURANDAN BAŞKA. Güzel dinimize saldıran özellikle Yahudiler dinimizi kendi inançları ile doldurmuşlardır. Bunun farkında olmayan bizler ne yazık ki Kurandan uzak yaşadığımız için onların tuzağına düşmüşüz. Nelerin hurafe nelerin fesatlıkla içimize sokulduğunu anlamak için Kurana müracaat etmemiz gerekir. O izin veriyorsa sözler bilgiler doğru demektir. Daha önce yazdığım peygamberimizin bir sözünü size tekrar hatırlatmak isterim. Peygamberini seven ona saygılı olan, bu hadisini asla unutmamalıdır.

 

Benden sonra, benim adıma söylenecek çok söz duyacaksınız, Bu sözleri KURAN İLE KARŞILAŞTIRINIZ ki, benim sözüm olup olmadığı hakkında delalete düşmeyesiniz. Her kim ki, ben söylemediğim halde bu sözü peygamber söyledi dese BUYURSUN KENDİNİ CEHENNEMDEKİ YERİNE HAZIRLASIN.

SAYGILARIMLA Halukgta

Yukarı dön Göster halukgta's Profil Diğer Mesajlarını Ara: halukgta
 
el_turki
Uzman Uye
Uzman Uye


Katılma Tarihi: 15 mayis 2008
Gönderilenler: 425
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı el_turki

her hadise sahih dememem her hadisin sahih olmamasındandır.peki nedir ayırıcı şey dersen?derimki:kur'an-akıl-diğer hadisler ve anlayışdır derim.ayrıcana senedlere yönelik ypılan araştırmalardır derim.....korunmak demek lafzı lafzına korunmak olarak niye algılıyorsun ki?ben kur'an dan bahsedmiyorum.peygamber sallahu aleyhi vesellemin söz ve fiillerinden bahsediyorum.ben bunu kur'an ın" en iyi en mükemmel" tefsiri,izahı,yorumlaması olarak  görüyorum.kimsenin peygamberden daha iyi kur'an ı anlayamayacağını biliyorum.öyleyse ikisininde korunması farklı olacakdır.hani şu kulakdan kulağa oyunu dedin ya...işte orada bir veya birkaçı yalan konuşmuşsa illaki diğerleri doğrudur.sen sonunda birtanesini duymuyorsun....diğerleride ne demiş biliyorsun.ve hangisinin peygambere aid olduğunu bir şekilde bulabilirsin.okadar ilim niye var?akıl niye var?akıl şüphe etmen ve red etmek içinmi vardır?
 
23 sene boyunca yaşanan neydi?kur'an dışı bir hayatmıydı?yoksa kur'an ın her şeyiyle vucud bulduğu ,tatbik ve icra edildiği ve dolayısıyla HİÇBİRŞEY OLMAKDAN kurtulmuş bir dönemmiydi?iyi düşün.tatbikatları ve uygulamalar yok mu oldu?nerede?şüphelerinize mi esir oldu?yapmayın o dönem sizin şüphelerinize esir olmayacak kadar açık ve net bir dönemdir.o dönem bir sonraki nesle azami ölçüde dikkat ile anlatılacak kadar derin ve samimi dönemdir.ve o devirde yaşayanlarda sizden daha aşağı müslüman değildi.sizden daha aşağı doğrucu değildi...
şimdi biz bir sözü kur'an ın ışığına tabi tutarız diyenler...o sözü kur'an ın ışığına mı tabi tutuyor yoksa kur'an dan anladığı anlayışın ışığına mı?
 
peygamber hiç yanlış yapmamışdır.akisni idda eden açsın kur'an ı defalarca okusun....gönlün yanlışa meyletmesi,yada yanlış bir şeyin insanın içinden geçmesi yanlış değildir.bu peygamber dahil herkesde olabilir.ama peygamberde yanlış amele dönüşmemişdir.yanlış eyleme,yola,dönüşmemişdir.ALLAH tarafından bu engellenmişdir.anlatılan da budur.ben kesinlikle peygamberin yanlış yapacağını söylemedim.söylememde.aksini söyleyenede iyi oku derim...kur'an ın lafızlarını heba etmeyen ALLAH kur'an ın en iyi tesiri,en mükemmel tefsiri her devre izah tutan tefsirinin oluştuğu 23 seneyi heba eder mi?bunu beş ontane yalancıya esir edermi?yapmayın...böyle düşünmek nekadar vicdani ve aklidir....
 


__________________
De ki: «Ey ehl-i kitap! Tevrat'ı ve İncil'i ve size Rabbiniz tarafından indirilmiş olanı ikame edinceye kadar hiçbir şey üzerinde değilsinizdir.» ALLAH HERŞEYİN EN DOĞRUSUNU BİLİR.
Yukarı dön Göster el_turki's Profil Diğer Mesajlarını Ara: el_turki
 
el_turki
Uzman Uye
Uzman Uye


Katılma Tarihi: 15 mayis 2008
Gönderilenler: 425
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı el_turki

 

(Rasûlüm!) De ki: 'Eğer Allah'ı seviyorsanız bana uyunuz ki, Allah da sizi sevsin ve günahlarınızı bağışlasın. Allah son derece bağışlayıcı ve merhamet edicidir. De ki: Allah'a ve Rasulü'ne itaat edin. Eğer yüz çevirirlerse bilsinler ki Allah kâfirleri sevmez." (3/Âl-i İmrân, 31-32)

“Gökte ve yerde her ne varsa hepsi de isteyerek veya istemeyerek Allah’a teslim olmuşlardır.” (3/Âl-i İmrân, 83

“Ey iman edenler, eğer kendilerine kitap verilenlerden herhangi bir gruba itaat edecek olursanız, sizi imanınızdan sonra kâfir yaparak (dininizden) geri çevirirler.” (3/Âl-i İmran,100)

“Allah’a ve Rasûlü’ne itaat edin ki size merhamet edilsin.” (3/Âl-i İmrân, 132)

“Ey iman edenler! Kâfirlere uyarsanız, sizi eski dininize geri çevirirler; o takdirde büsbütün kaybedersiniz.” (3/Âl-i İmrân, 149)

"Bunlar, Allah'ın (koyduğu) sınırlarıdır. Kim Allah'a ve Peygamberi'ne itaat ederse Allah onu, zemininden ırmaklar akan cennetlere koyacaktır; orada devamlı kalıcıdırlar; işte büyük kurtuluş budur. Kim Allah'a ve Peygamberi'ne karşı isyan eder ve sınırlarını aşarsa Allah onu, devamlı kalacağı bir ateşe sokar ve onun için alçaltıcı bir azâb vardır." (4/Nisâ, 13-14)

"Küfür yoluna sapıp Peygamber'i dinlemeyenler o gün yerin dibine batırılmayı temenni ederler ve Allah'tan hiçbir haberi gizleyemezler." (4/Nisâ, 42)

"Ey iman edenler! Allah'a itaat edin. Peygamber'e ve sizden olan emir sahiplerine (müslüman yöneticilere) de itaat edin. Eğer bir hususta anlaşmazlığa düşerseniz -Allah'a ve âhirete gerçekten inanıyorsanız- onu Allah'a ve Rasûl'e götürün (onların tâlimatına göre halledin); bu hem hayırlı, hem de netice bakımından daha iyidir." (4/Nisâ, 59)

“Onlara: ‘Allah’ın indirdiğine (Kitab’a) ve Rasûl’e gelin (onlara başvuralım)’ denildiği zaman, münâfıkların senden iyice uzaklaştıklarını görürsün.” (4/Nisâ, 61)

"Biz her peygamberi, ancak Allah'ın izniyle kendisine itaat edilmesi için gönderdik. Eğer onlar kendilerine zulmettikleri zaman sana gelseler de Allah'tan bağışlanmayı dileseler, Rasûl de onlar için istiğfar etseydi Allah'ı ziyadesiyle affedici, merhamet edici bulurlardı. Hayır! Rabbine andolsun ki aralarında çıkan anlaşmazlık hususunda seni hakem kılıp sonra da verdiğin hükümden içlerinde hiçbir sıkıntı duymaksızın (onu) tam manasıyla kabullenmedikçe iman etmiş olmazlar." (4/Nisâ, 64-65)

“Kim Allah’a ve Rasûl’e itaat ederse, işte onlar, Allah’ın kendilerine nimet verdiği (lütufta bulunduğu) peygamberler, sıddîklar, şehidler ve sâlih kişilerle beraberdir. Bunlar ne güzel arkadaştır!” (4/Nisâ, 69)

"Kim Rasûl'e itaat ederse Allah'a itaat etmiş olur. Yüz çevirene gelince, seni onların başına bekçi göndermedik." (4/Nisâ, 80)

"Kendisi için doğru yol belli olduktan sonra, kim Peygamber'e karşı çıkar ve mü'minlerin yolundan başka bir yola giderse, onu o yolda bırakırız ve cehenneme sokarız; o, ne kötü bir yerdir." (4/Nisâ, 115)

"(Hâlâ) bilmediler mi ki: Kim Allah ve Rasûlü'ne karşı çıkarsa elbette onun için, içinde ebedî kalacağı cehennem ateşi vardır. İşte bu büyük rüsvaylıktır." (9/Tevbe, 63)  

“(Bazı insanlar) ‘Allah’a ve Peygamber’e iman ettik ve itaat ettik’ diyorlar; ondan sonra da içlerinden bir grup yüz çeviriyor. Bunlar mü’min değillerdir.” (24/Nûr, 47)

“Aralarında hüküm vermesi için Allah’a ve Rasûlüne dâvet edildiklerinde, ‘işittik ve itaat ettik’ demek, sadece mü’minlerin söyleyeceği sözdür. İşte asıl bunlar kurtuluşa erenlerdir. Kim, Allah’a ve Rasûlüne itaat eder, Allah’a huşû/saygı duyar ve O’ndan sakınırsa, işte asıl bunlar bedbahtlıktan kurtulanlardır.” (24/Nûr, 51-52)

“...Onun (Peygamber'in) emrine aykırı davranlar, başlarına bir belâ gilmesinden veya kendilerine çok elemli bir azap isabet etmesinden sakınsınlar." (24/Nur, 63)

“O gün, zâlim kimse ellerini ısırıp şöyle der: ‘Keşke o peygamberlerle birlikte bir yol tutsaydım! Yazık bana! Keşke falancayı dost edinmeseydim! Çünkü zikir (Kur’an) bana gelmişken o, hakikaten beni ondan saptırdı.” (25/Furkan, 27-29)

“Allah ve Rasûlü bir işte hüküm verdiği zaman, artık mü’min erkekle mü’min kadına, o işte kendi isteğine göre seçme hakkı yoktur. Kim Allah’a ve Rasûlüne isyan ederse (karşı gelirse) apaçık bir sapıklığa düşmüştür.” (33/Ahzâb, 36)

“Yüzleri ateşte evrilip çevrildiği gün, ‘eyvah bize! Keşke Allah’a itaat etseydik, Peygamber’e itaat etseydik!’ derler. ‘Ey Rabbimiz! Biz reislerimize ve büyüklerimize itaat ettik de onlar bizi yoldan saptırdılar’ derler. ‘Rabbimiz, onlara iki kat azap ver ve onları büyük bir lânetle rahmetinden kov.” (33/Ahzâb, 66-68)

“Sonra seni din konusunda bir şeriat (ve düzen) sahibi kıldık. Sen ona uy; bilmeyenlerin isteklerine uyma.” (45/Câsiye, 18)

Hayır! Rabbine andolsun ki aralarında çıkan anlaşmazlık hususunda seni hakem kılıp sonra da verdiğin hükümden içlerinde hiçbir sıkıntı duymaksızın (onu) tam manasıyla kabullenmedikçe iman etmiş olmazlar."  Allah'tan korkun. Çünkü Allah'ın azabı çetindir." (59/Haşr, 7)

"...Kim Allah ve Rasûlü'ne karşı gelirse, bilsin ki ona, (kendi gibilerle birlikte) içinde ebedî kalacakları cehennem ateşi vardır." (72/Cin, 23)

“Allah ve Rasûlü bir işte hüküm verdiği zaman, artık mü’min erkekle mü’min kadına, o işte kendi isteğine göre seçme hakkı yoktur. Kim Allah’a ve Rasûlüne isyan ederse (karşı gelirse) apaçık bir sapıklığa düşmüştür.” (33/Ahzâb, 36)

 

bunlar gayet açık değil midir?ALLAH aitaat edersek resulede itaat etmiş olacağımız zaten malumdur.bunu bilmek için çok alim olmak gerekmez.HÜKÜM sahibi yalnız ALLAH dır.O hükmüne kimseyi ortak yapmamışdır.bunlar zaten bilinen ve iman ettiğimiz mutlak gerçekler.

şimdi peygamber ne yapmış?ALLAH ın emrine uygun emretmiş.eğer peygamberin emirleri vahyi olmasaydı ALLAH peygambere itaat i şart koşarmıydı?

hiç tevil yapmadan bu meallere uy...peygambere itatet...peygamber öldü nasıl itaat edecem mi diyeceksin?kur'an a itaat peygambere itaattir mi diyip işin içinden çıkacaksın...onun öyle olacağı zaten malum.bukadar malum olan şey için midir bukadar peygambere itaat edin ayeleri?bir ik  değil ondan fazla ayetten bahsediyoruz.

bir melade de:kim resule itaat ederse ALLAH a itaat etmiş olur diyor.şimdi önce resule itaat et hadi?nasıl başaracaksın?

tek diyeceğiniz şey hep şu olacak:kur'an ın ışığına tutarız ona göre red yada kabul ederiz.hayır anlayışınıza tabii tutuyorsunuz.ne anlamışsanız o kadar beyninizde aydınlık oluşmuşdur.oluşan aydınlık kur'an ın toplam aydınlığı değildir.okuduğunuz şeyden aklınızın aydınlanması kadar görüntü alabiliyrosunuz.sonrada biz kur'an ın ışığına tuttuk ve red eddik diyrosunuz.yada kabul eddik diyorsunuz.yapmayın kur'an sizin anlayışınız kadar mı?daha ötesi yok mu?sen veya başkası yanlış anlayamaz mı?peygamber sözleri korunmadıda sizlerin görüşleri mi korundu?

inanın akla çok soru gelir.

ben sizin red ve kabul anlayışınızı kabul etmiyorum.sözünüz mutlak olarak doğru....ama içini kendi aklınızla doldurmanızı red ediyorum......ALLAH en güzel sözü koruyacak...ama onun en güzel yorumunu,öğretisini,tefsirini uygulamasını korumayacak?son dinde?son da?en sonda?ALLAH bir ve birlik olmayı bir yol olarak şart koyacak ama o yolun başına seni bağlayacak fikiri senden koparıp sana sadecene aklın yeter diyecek?peygamber zamanında yaşayanlarla ve ondan hemen sonra gelenlerle senin arana yalancıların girmesine ve o bağı koparmasına müsaade edecek?ve dinin en güzel yorumunu yalancıların zulmü altında kaybaolmasına göz yumacak?

"......Hayır! Rabbine andolsun ki aralarında çıkan anlaşmazlık hususunda seni hakem kılıp sonra da verdiğin hükümden içlerinde hiçbir sıkıntı duymaksızın (onu) tam manasıyla kabullenmedikçe iman etmiş olmazlar."tam iman edip etmediğimizi ölçmek için biryol sunmuş ALLAH.ne yapacağız aramızda ve müslümanların arasında çıkan anlaşmazlıkları peygambere götüreceğiz.oda bir hüküm verecek ve bizde onun verdiği bu hükmü içimizde hiçbir sıkıntı duymadan kabul edeceğiz.....hadi dostum uygula bunu.tevile hiç gerek yok.sadecene uygula.hiç tavil etmeden şunuda uygula:"kim resule itaat etmişse ALLAH a titaat etmiş olur......"hadi önce resule itaat et ki ALLAH a da itaat etmiş ol.

hiç tevil etmeden:ALLAH a ve resule itaat et.sırayla ikisinede.ayette ikiside sayılmış.ayrı ayrı olarak.sırayla.hadi sende sırayı takip et.

hiç tevil etmeden...diğer meallerede uy.sizden olan emri sahiplerine itaat et.ALLAH aitaat et ama resule gelince tevil et.o öldü de.ALLAH iki hayat arasına bir ölü koydu de.şaşır?

kur'an+akıl=doğru olsaydı peygambere ne gerek vardı?ozamanki insanlarda akıl yokduda bu akıl szilere veya bizlere mi has birşey oldu.o zamanki insanlar arapça bilmiyorduda arapça sonradan mı icad edildi.?ozamanki insanlar şuan çekişdiğiniz birçok kelmimenin gerçek anlamlarına daha yakındılar.ohalde onların dini anlama kur'an ı meallendirme yetenekleri szilerden daha sağlam olacakdır.ne gerek vardı peygambere?23 seneye?okadar savaşa?okadar acıya ?okadar kana?ne gerek vardı?çok düşünmemiz gereken şeyler var...hadi hayırlısı...

yok dostum....buna inanmam....kimsede beni inandıramaz.ben sahih hadis ararım.bunu siz ne olarak algılarsanız algılayın.hiç umrumda bile olmaz.ben o laflara kulaklarımı tıkadım.gönlümü kapadım.doğruluğundan zerre kadar şüpheye düşmediğim bir iş yapıyorum.tek istediğim sahih hadisleri bulmamda ALLAH ın bana yardım etmesi ve anlayış vermesdir....sözlerin EN GÜZELİNİ yorumların en güzeliyle anlamam için....

bundan başka diyeceğim yokdur.HÜKÜM ALLAHINDIR....



__________________
De ki: «Ey ehl-i kitap! Tevrat'ı ve İncil'i ve size Rabbiniz tarafından indirilmiş olanı ikame edinceye kadar hiçbir şey üzerinde değilsinizdir.» ALLAH HERŞEYİN EN DOĞRUSUNU BİLİR.
Yukarı dön Göster el_turki's Profil Diğer Mesajlarını Ara: el_turki
 
halukgta
Uzman Uye
Uzman Uye


Katılma Tarihi: 25 eylul 2006
Yer: Turkiye
Gönderilenler: 425
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı halukgta

 

 

Sayın arkadaşım siz daha önce yazdıklarınızı tekrar yazdığınız için aynı cevapları vermeyeceğim. Ama en son yazdığınız sözleriniz üzerine birkaç sözüm olacak. Bakın neler yazmışsınız takip ettiğiniz yol üzerine.

 

 (yok dostum....buna inanmam....kimsede beni inandıramaz.ben sahih hadis ararım.bunu siz ne olarak algılarsanız algılayın.hiç umrumda bile olmaz.ben o laflara kulaklarımı tıkadım.gönlümü kapadım.doğruluğundan zerre kadar şüpheye düşmediğim bir iş yapıyorum.tek istediğim sahih hadisleri bulmamda ALLAH ın bana yardım etmesi ve anlayış vermesdir....)

 

Size kimsenin bir şey inandırmak gibi bir görevi yok zaten. Benin size yaptığım hesaba çekileceğimiz ve Rabbin sarılmamızı istediği kuranı hatırlatmaktır o kadar. Siz elinizdeki rehberi, güneşi, gönül gözünü anlayamadığınızı, size yetmediğini söylediğiniz için bir arayışa girmişsiniz. Rabbim ne diyordu sakın velilerin ardına düşmeyin ama siz bunun tersini yaptığınızın bile farkında değilsiniz. Sizi bu arayışınızla baş başa bırakıyorum arkadaşım.  Siz benim, sizi kurana davet ettiğim sözlerime kulak tıkadığınızı söylüyorsunuz, farkında değilsiniz ama kulağınızı siz değil sanırım rabbim tıkıyor. Doğrusunu Rahman bilir. En kötüsü gönlünüzü bazı şeylere kapayıp, yalnız doğru sandığınız rivayetlere açtığınızı söylüyorsunuz. Ya doğru sandıklarınız yanlışsa? Rabbim rehber olsun diye gönderdim dediği kitaplar nasıl olurda sizi tatmin etmezde, bir bilinmeyene gönlünüzü açarsınız? Bunları söyleyenleri de, Başöğretmenimiz Hz. Muhammedi yok nasıl sayarsınız gibi sözlerle itham edersiniz? Bu konudaki hükmü rabbim e bırakıyorum, sanırım bu sözlerle günahımıza giriyorsunuz. Hiç kimse peygamberimiz devrini bir kenara bıraktığı yok, O sizin kendinize ve inancınıza bulduğunuz ve nefsinizi örtmek için kullandığınız yalancı gerçeklerdir. Siz Allah tan sahih hadisleri bulmak için yardım istiyorsunuz. Hâlbuki yemin billâh ederek bu kitapta her şeyi sizler için açıkladım, bu kitabı sizler için kolaylaştırdım diyen Rabbim i duymuyorsunuz bile. Sayın arkadaşım sanırım bunları duymadığınız için RABBİMDE SİZİ DUYMAYACAKTIR. Rahman yardımcımız olsun. SAYGILARIMLA

Yukarı dön Göster halukgta's Profil Diğer Mesajlarını Ara: halukgta
 

<< Önceki Sayfa Sonraki >>
  Yanıt YazYeni Konu Gönder
Yazıcı Sürümü Yazıcı Sürümü

Forum Atla
Sizin yetkiniz yok foruma yeni mesaj ekleme
Sizin yetkiniz yok forumdaki mesajlara cevap verme
Sizin yetkiniz yok forumda konu silme
Sizin yetkiniz yok forumda konu düzenleme
Sizin yetkiniz yok forumda anket açma
Sizin yetkiniz yok forumda ankete cevap yazma

Powered by Web Wiz Forums version 7.92
Copyright ©2001-2004 Web Wiz Guide
hanif islam

Real-Time Stats and Visitor Reports Sitemizin Gunluk, Haftalik, aylik Ziyaretci  Detaylari Real-Time Stats and Visitor Reports

     Sayfam.de  

blog stats