Şu da emredildi: Yüzünü dine bir Hanif olarak çevir. Sakın müşriklerden olma.
Yunus Suresi 105
Ben bir Hanif olarak yüzümü gökleri ve yeri yaratana döndürdüm. Müşriklerden değilim ben.
Enam Suresi 79
İbrahim ne bir Yahudi idi, ne de bir Hıristiyan. O sadece hanif bir müslümandı. O müşriklerden değildi.
Ali İmran Suresi 67
Şu da kuşkusuz ki, İbrahim başlıbaşına bir ümmetti; bir Hanif olarak Allah'ın önünde eğiliyordu. Müşriklerden değildi.
Nahl Suresi 123
De ki Allah doğrusunu söylemiştir / vaadinde sadıktır.Haydi artık Hanif olarak İbrahim'in Milleti'ne uyun! Müşriklerden değildi o.
Ali İmran Suresi 95
Allah'a ortak koşmadan, Hanifler olarak... Allah'a ortak koşan kişi, gökten düşmüş de kendisini kuşlar kapışıyor veya rüzgar onu uzak bir yere fırlatıp atıyor gibidir.
Katılma Tarihi: 03 haziran 2008 Yer: Turkiye Gönderilenler: 292
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP
hah şöyle soru sor bembeyaz kardeş sürekli aynı şeyleri tekrarlayacağına böyle sorular sor.
kuran indi ineli 1400 yıl geçti dedin değil mi?
incille kuran arası kaç yıl geçti ? daha az değil mi? incilden öncede peygamber soyları yaşıyordu. peki bu ayet zamanımızı mı gösteriyor yoksa hz.muhammed(s.a.v.) zamanını mı?
Ey kitap ehli! resullerin arası kesildiği bir sırada "Bize ne müjdeleyici bir peygamber geldi, ne de bir uyarıcı" demeyesiniz diye, işte size (hakikatı) açıklayan elçimiz resul geldi. (Evet,) size bir müjdeleyici ve uyarıcı gelmiştir. Allah her şeye hakkıyla gücü yetendir. (maide 19)
isa ile muhammed arasında geçen zamandan daha çoksa gelmeyen elçi maide 19 da kastedilen elçi değil midir?
bu arada bu kadar zaman oldu neden elçi gelmedi diye sormuşsun. onun cevabıda açık ve net.
Bir toplum kendilerinde bulunan (iyi davranışlar)ı değiştirmedikçe Allah onlara verdiği bir nimeti değiştirmez ve şüphesiz Allah hakkıyla işitendir, hakkıyla bilendir. (enfal 53)
yani resulün gelmemesinin en büyük nedeni toplumun iyi olarak benimsediği davranışları değiştirmemesi ve Allah(c.c.) a küfretmemesinden dolayıdır. yani bundan önceki toplumlar gelen kitabı inkar etmediler ve hoşgörü, iyilik, adalet, yardımseverliği benimsediler. bu yüzden Allah(c.c.) onlara nimetlerden faydalanmaları için resul göndermedi. biliyorsunuzki resul uyarmak için geliyor. yani gelecek olan azabı bildirmek için geliyor. gelmemesinin en büyük nedeni bu ;)
selam ile.
__________________ ne kadar hatırlanmak istiyorsan o kadar hatırla.
Katılma Tarihi: 31 temmuz 2007 Yer: Turkiye Gönderilenler: 736
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP
Ey kitap ehli! resullerin arası kesildiği bir sırada "Bize ne müjdeleyici bir peygamber geldi, ne de bir uyarıcı" demeyesiniz diye, işte size (hakikatı) açıklayan elçimiz resul geldi. (Evet,) size bir müjdeleyici ve uyarıcı gelmiştir. Allah her şeye hakkıyla gücü yetendir. (maide 19)
1. bu hitap; ehl-i kitaba.. ayet öyle diyor... eee.??? açıklaman lazım...
2. toplum iyi ise eğer; yukarıda yazdıklarını nasıl izah edersin...??? şirk koşanlar... ya muhammed ya ali yetiş diyenler.. kitabı rafa kaldıranlar.. vs vs vs sv
evet... kim bu peygamber??? geldi mi??? adı ne.. kitabı var mı???
esenlikler...
__________________ Rabbim! ilmimi ve anlayisimi artir!
yukarıda saydığın bu kadar olumsuzluk varken neden başka elçi gelmedi o zaman???
hadi cevap ver... kuranın tamamına bak ve cevap ver....
Selam kitap / zikir ehli Bembeyaz kardeşim;
Müminler ateş dolu hendeklere atılırken Allah hangi Peygamberi göndermişti ?
Yahut, Peygamberlerin gönderildiği zaman ve mekanların dışında hiç olumsuzluk olmamış mıdır ?
Esenlikle...
__________________ "(Onu size indirdik ki) <Kitap, yalnız bizden önceki iki topluluğa indirildi, biz ise onların okumasından habersizdik (o Kitâpları okuyamıyor, dillerini anlayamıyorduk)> demeyesiniz."(En'am,156)
Bir toplum kendilerinde bulunan (iyi davranışlar)ı değiştirmedikçe Allah onlara verdiği bir nimeti değiştirmez ve şüphesiz Allah hakkıyla işitendir, hakkıyla bilendir. (enfal 53)
yani resulün gelmemesinin en büyük nedeni toplumun iyi olarak benimsediği davranışları değiştirmemesi ve Allah(c.c.) a küfretmemesinden dolayıdır. yani bundan önceki toplumlar gelen kitabı inkar etmediler ve hoşgörü, iyilik, adalet, yardımseverliği benimsediler. bu yüzden Allah(c.c.) onlara nimetlerden faydalanmaları için resul göndermedi. biliyorsunuzki resul uyarmak için geliyor. yani gelecek olan azabı bildirmek için geliyor. gelmemesinin en büyük nedeni bu ;)
Selam İslamcı;
1 - Verdiğin ayetin sonrasında açıkladığın hususla ilgili olmadığını düşünüyorum. O ayet, Allah'ın bütün zaman ve mekanlarda cari kanunu / sünnetidir. Bütün zaman ve mekanlara Peygamber gönderilmediğine göre, bu ayet peygamber gönderme gerekçesini izah etmez. Toplumların tutumlarını ve buna karşılık Allah'ın icabetini anlatır.
2 - Peygamberlerin gönderilme sebebini bahsettiğin meselelerle izah etmek güç görünüyor. Çünkü, bundan önceki toplumların tamamı kitabı tasdik ile güzel güzel amellerede bulunmuş değil ki... Dünya üzerinde sadece ehli kitap bulunmuyor.
Sonra, aynı zamanda birden fazla peygamberin birlikte gönderilmiş olması ve bir kısım peygamberlerin peş peşe / aralıksız gönderilmiş olması bu genellemeyi çürütür.
Allah'ın nereye, ne zaman, ne sebeple Peygamber göndereceğinin ilmi idrakimizin dışındadır diye düşünüyorum.
Bu nedenledir ki, ne "Allah Muhammed'den sonra bir daha asla Peygamber göndermez" diyenlere katılıyorum, ne de "Yok yok Allah illa ki bir peygamber gönderecektir" diyenlere...
Esenlikle...
__________________ "(Onu size indirdik ki) <Kitap, yalnız bizden önceki iki topluluğa indirildi, biz ise onların okumasından habersizdik (o Kitâpları okuyamıyor, dillerini anlayamıyorduk)> demeyesiniz."(En'am,156)
Katılma Tarihi: 31 temmuz 2007 Yer: Turkiye Gönderilenler: 736
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP
"hz. Allah hz. Muhammed'den sonra bir daha asla Peygamber göndermeyecektir" zira kuran gelmiştir....
artık peygamber gelmeyecektir... ayetler böyle der... kuranın tamamı böyle der... tarih böyle der... akıl böyle der... tecrübe böyle der... teselsül batıldır zira... iyi düşünelim....
hz. Allah illa ki bir peygamber gönderecektir diyenlere katılmıyorum... bu kuranı anlamamak olur...." mealler insanı yanıltır... tefsirlere bakalım...
Esenlikler...
__________________ Rabbim! ilmimi ve anlayisimi artir!
yüce allahın peygamber gönderme hususundaki sünnetini tam anlamıyla kavrayamasak bile kendimizce bir elimizdeki verilerden bir akıl yürütmeyle analiz yapabiliriz sanırım...
beni şahsi kanaatim şöyledir...
bir topluluk fıtri yaşayışları üzere devam ettikçe onlara uyarıcı gelmiyor...
o topluluktaki kötülükler belli bir yoğunluğa ulaştığında cezayı hakediyorlar...
ama bu ceza verilmeden önce son bir uyarıcı ile uyarılıp doğru yola gelmeleri hatırlatılıyor...
bir kişi veya grup belli bir raddeye kadar müsamaha edilir ...
ama iyice azgınlaştıklarında uyarılar ve ardından cezalandırmalar vuku bulur...
dünya tarihinin seyrine baktığımızda insanlık sürekli çoğalarak birbirine yakınlaşmakta neredeyse şu zamanda artık dünya bir köy haline gelmiş olmaktadır...
eskiden neredeyse her köye ayrı bir uyarıcı geliyorken....
insanların arasındaki ulaşım ve iletişim imkanları arttıkça daha bu uyarıcıların sıklığı azalmış gibi görünmektedir...
yani dünyadaki toplam insan nufusunun hepsini yada çoğunu ilgilendiren bir kötülük yoğunlaşması vuku bulduğunda kıyametin gerçekleşmesi beklenebilir..
bu konuda hz muhammedin son uyarıyı yaptığını ver artık bundan sonraki işin sadece kötülüğün toptan yok edilmeyi hakedecek yoğunluğa ulaşmaya kaldığını düşünüyorum...
yüce allah her gün yüzbinlece fıtrat temizliğindeki insanı yani bebekleri dünyaya göndermeye devam ederek dünyada var olan kötülüğün yoğunluğunu azaltmaya devam ediyor...
bize düşen de fıtri temizliğimizi muhafaza etmeye çalışarak ve etrafımızdakileri bu konuda öğüt vererek allaha yardımcı olmak...
ağer allaha yardım edersek o da bize yardım eder ve ayaklarımızı sabit kılar...
__________________ O halde yüzünü, Allah'ı bir tanıyarak dine, Allah'ın insanları üzerine yaratmış olduğu fıtratına doğrult. Allah'ın yaratışında değişiklik bulunmaz. Dosdoğru din budur. Fakat insanların çoğu bilmezler.
çürümeye başlamış bir elmanın çürüğü az sa o kısmını çıkarıp yersiniz...
eğer çoğu çürümüşse çöpe atıverirsiniz...
eğer bir dişin birazı çürümüşse çürüğü temizleyip dolgu yaparsınız ve tedavi edersiniz...
eğer çok ileri derecede çürümüş se çeker atarsınız...
dünyanın çoğu da böyle çürümeye ve yozlaşmaya durmuşsa çürük elmanın değeri kadar bir değeri ancak olur ve çöpe atılır...
insanlar doğuştan tertemiz ve sağlıklı dişlere sahip olarak doğarlar...
eğer bu temizliklerini muhafaza edebilirlerse hiç bir zaman bir diş doktoruna gerek duymazlar...
eğer gerekli temizliği yapmazlarsa bir diş doktoruna ihtiyaç duyarlar ve tedavi edilmeleri gerekir...
peygamberler de doktorlar gibidir...
sağlıklı kişiler doktora sadece muhabbet etmek için gider...
hiç gitme se de olur..
aslında sağlığı koruyan da vucudun kendi fıtri yapısıdır...
yani hastalıkları vucud yener...
doktor ve ilaçlar vucuda yardımcıdır...
__________________ O halde yüzünü, Allah'ı bir tanıyarak dine, Allah'ın insanları üzerine yaratmış olduğu fıtratına doğrult. Allah'ın yaratışında değişiklik bulunmaz. Dosdoğru din budur. Fakat insanların çoğu bilmezler.
Katılma Tarihi: 03 haziran 2008 Yer: Turkiye Gönderilenler: 292
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP
asım kardeş hedefi 12 den vurdun. çünkü Allah(c.c.) ayetlerle söylüyor bunu halkı ıslah ediciyken biz ülkeleri helak edici değilizdir ifadesindende bu çıkar. yani helak edilen kavimlere bakarsanız halkta azgın ve şeytanın emirlerini yerine getiriyorlar. bizde hiç olmazsa dine saygı var. kurana saygı var. inanmayanda saygı duyuyor küfretmiyor. az inananlarda yılda birde olsa namaz kılıyor. en az namaz kılan bile cuma namazına gidiyor. yani halk ıslah edici ve dine saygılı. ne zaman dine küfredenler çıkarsa ve halkta olanca gücüyle azarsa o zaman peygamber gelir. ve azap yakalar aynı helak edilen kavimler gibi. selam ile...
__________________ ne kadar hatırlanmak istiyorsan o kadar hatırla.
yüce allahın peygamber gönderme hususundaki sünnetini tam anlamıyla kavrayamasak bile kendimizce bir elimizdeki verilerden bir akıl yürütmeyle analiz yapabiliriz sanırım...
beni şahsi kanaatim şöyledir...
bir topluluk fıtri yaşayışları üzere devam ettikçe onlara uyarıcı gelmiyor...
o topluluktaki kötülükler belli bir yoğunluğa ulaştığında cezayı hakediyorlar...
ama bu ceza verilmeden önce son bir uyarıcı ile uyarılıp doğru yola gelmeleri hatırlatılıyor...
bir kişi veya grup belli bir raddeye kadar müsamaha edilir ...
ama iyice azgınlaştıklarında uyarılar ve ardından cezalandırmalar vuku bulur...
dünya tarihinin seyrine baktığımızda insanlık sürekli çoğalarak birbirine yakınlaşmakta neredeyse şu zamanda artık dünya bir köy haline gelmiş olmaktadır...
eskiden neredeyse her köye ayrı bir uyarıcı geliyorken....
insanların arasındaki ulaşım ve iletişim imkanları arttıkça daha bu uyarıcıların sıklığı azalmış gibi görünmektedir...
yani dünyadaki toplam insan nufusunun hepsini yada çoğunu ilgilendiren bir kötülük yoğunlaşması vuku bulduğunda kıyametin gerçekleşmesi beklenebilir..
bu konuda hz muhammedin son uyarıyı yaptığını ver artık bundan sonraki işin sadece kötülüğün toptan yok edilmeyi hakedecek yoğunluğa ulaşmaya kaldığını düşünüyorum...
yüce allah her gün yüzbinlece fıtrat temizliğindeki insanı yani bebekleri dünyaya göndermeye devam ederek dünyada var olan kötülüğün yoğunluğunu azaltmaya devam ediyor...
bize düşen de fıtri temizliğimizi muhafaza etmeye çalışarak ve etrafımızdakileri bu konuda öğüt vererek allaha yardımcı olmak...
ağer allaha yardım edersek o da bize yardım eder ve ayaklarımızı sabit kılar...
Selam Asım bey;
Yazdıklarınızdan yola çıkarak bir kaç peygamber ismi sormak istiyorum:
Almanlar, çoluk çocuk demeden belli bir etnik kökene sahip insanları diri diri yaktıklarında Allah'ın gönderdiği peygamber kimdi ?
Amerikalılar, iki şehri içindeki her canlı ile birlikte atom bombası ile yok ettiklerinde Allah kimi resul olarak gönderdi ?
Ruslar, milyonlarca insanı sürgün ve ölüme terk ettiklerinde onlara gönderilen nebi kim idi ?
Yoksa, bu saydıklarım Mekke'nin müşriklerinden daha mı az zulüm işlemiştir ?
Niçin kendinizi gerçekle ilgisi olmayan ve deneyimle kanıtlanmış bir yanlış hususunda genelleme yapmak zorunda hissediyorsunuz ?
Sayıverin bana, İsrailoğullarına gönderilen her peygamber için onların şu yukarıda yazılanlardan daha elzem olarak işledikleri cürümleri...
Sayıverin, Yusuf'un muhataplarının cürmü ne imiş?
Ya siz sayın, ya ben saymaya devam edeyim...
Esenlikle...
__________________ "(Onu size indirdik ki) <Kitap, yalnız bizden önceki iki topluluğa indirildi, biz ise onların okumasından habersizdik (o Kitâpları okuyamıyor, dillerini anlayamıyorduk)> demeyesiniz."(En'am,156)
Sizin yetkiniz yok foruma yeni mesaj ekleme Sizin yetkiniz yok forumdaki mesajlara cevap verme Sizin yetkiniz yok forumda konu silme Sizin yetkiniz yok forumda konu düzenleme Sizin yetkiniz yok forumda anket açma Sizin yetkiniz yok forumda ankete cevap yazma
HABERLER
Etkin Konular
Kullanıcı Listesi
Yardım
Kayıt
Giriş
Hanif Dostlar Ana Sayfa -> Genel Tartışma
Konu: hz. muhammed kimlerin peygamberi
