Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP
|
|
|
Hz. Muhammed müstesna bir Resuldür.
Amacım elçilerimizi yarıştırmak değil. Kimini kimine tercih etmek yada üstün tutmak da değil. Hepsi birbirinden güzel, güzide, seçkin, mümtaz, muazzez insanlardır. Hepsi bizim peygamberimizdir.
Kur’anda bize anlatılan örnek tavırları hepimiz için örneklik teşkil eder. Amacım, Hz. İbrahim’i ısrarla öne çıkaran buna mukabil Hz. Muhammed’i küçümseyen zavallı bir zümrenin bu iddialarının saçmalığını bir nebze de olsa göstermektir.
Resullerimizin hepsi güzel insanlardır ama Allah kimini kimine üstün kılmıştır. Bazılarıyla konuşmuş bazılarını da derecelerle yüceltmiştir.
Bakara 253. İşte resuller! Biz onların bazısını bazısına üstün kılmışızdır. Allah, onlardan bazısıyla konuşmuştur. Bazılarını da derecelerle yüceltmiştir. Meryem oğlu İsa'ya açık ayetler verdik ve onu Ruhulkudüs'le güçlendirdik. Allah dileseydi, onların ardından gelenler, açık-seçik mesajlar kendilerine ulaştıktan sonra birbirlerini öldürmezlerdi. Ancak tartışmaya girdiler de içlerinden bazısı iman etti, bazısı küfre saptı. Allah dileseydi birbirlerini öldürmezlerdi. Ne var ki, Allah dilediğini yapıyor.
Allah ile bazı Resullerinin arasını ayırmak, birini ötekine tercih etmek, kimine inanıp kimini inkar etmek yasaklanmıştır.
Bakara 285. Resul, Rabbinden kendisine indirilene inanmıştır; müminler de. Hepsi; Allah'a, onun meleklerine, kitaplarına, resullerine inanmışlardır. Allah'ın resullerinden hiçbirini ötekinden ayırmayız. Şöyle demişlerdi: "Dinledik, boyun eğdik. Affet bizi, ey Rabbimiz. Dönüş yalnız sanadır."
Nisa 150. Onlar ki Allah'ı ve O'nun resullerini inkär ederler, Allah'la O'nun resulleri arasını açmak isterler de "bir kısmına inanırız, bir kısmını inkâr ederiz" derler; böylece imanla inkâr arasında bir yol tutmak isterler.
Nisa 152. Allah'a ve O'nun resullerine iman edip onlardan birini ötekilerden ayırmayanlara gelince, Allah böylelerinin ödüllerini yakında kendilerine verecektir. Allah, Gafûr'dur, Rahîm'dir.
Buraya kadarki kısımdan anlıyoruz ki; Peygamberlerin kimini kimine tercih etmek bu anlamda ayrım yapmak yasaktır ve kimi peygamber kiminden üstün, faziletli kılınmıştır.
Şimdi Hz. Muhammed’le alakalı ayetlere bakalım.
Kalem (3-7) Senin için kesintisiz bir ödül var. Ve gerçekten sen, çok büyük bir ahlak üzerindesin. Yakında göreceksin, onlar da görecekler, Hanginizmiş fitneye tutulan, deliren! Senin Rabbin, evet O'dur kendi yolundan kimin saptığını en iyi bilen. Ve O'dur kimin doğruya ve güzele kılavuzlandığını en iyi bilen.
Hz. Muhammed ÇOK BÜYÜK BİR AHLAK ÜZERE olduğu vurgulanarak KESİNTİSİZ ÖDÜL sahibi olarak ilan edilen TEK resuldür.
Enbiya 107. Ve biz seni ancak âlemlere bir rahmet olarak gönderdik.
Hz. Muhammed ALEMLERE RAHMET olarak gönderilen TEK resuldür. Diğer peygamberler bir aileye, bir kavme, bir millete gönderilirken Hz. Muhammed ALEMLERE RAHMET olarak gönderiliyor.
Ahzap 21. Yemin olsun, Allah resulünde sizin için, Allah'ı ve âhiret gününü arzu edenlerle Allah'ı çok ananlara güzel bir örnek vardır.
Ahzap 56. Şu bir gerçek ki, Allah ve melekleri, o Peygamber'e salat ederler/destek verirler/onun şanını yüceltirler. Ey inananlar! Siz de ona destek olun/onun şanını yüceltin ve ona içtenlikle selam verin.
Ahzap 57. Allah'ı ve resulünü incitenleri Allah dünyada da âhirette de lanetlemiştir. Onlar için, alçaltıcı bir azap da hazırlanmıştır.
Hz. Muhammed ALLAH’IN VE MELEKLERİNİN SALAT+SELAM ETTİĞİ tek Resuldür. Sadece bu husus bile Hz. Muhammed’i küçümseyen zavallılara verilecek tokat gibi bir yanıttır.
Hz. Muhammed bazı peygamberler gibi –kesin inananlardan olması adına- mucize istememiştir.
Bakara 259. Ya şu kişi gibisini görmedin mi? Çatıları çökmüş, duvarları-damları yere inmiş bir kente uğramıştı da şöyle demişti: "Allah şurayı ölümünden sonra nasıl hayata kavuşturacak?" Bunun üzerine Allah, o kişiyi yüz yıllık bir süre için öldürmüş, sonra diriltmişti. "Ne kadar bekledin?" demişti. "Bir gün veya günün bir kısmı kadar bekledim." dedi. "Hayır, dedi, aksine sen, yüz yıl kaldın. Yiyeceğine, içeceğine bak! Henüz bozulmamış. Eşeğine bak! Seni insanlara bir ibret yapalım diyedir bu. Kemiklere bak, nasıl yerli yerince düzenliyoruz onları ve sonra et giydiriyoruz onlara." İş kendisi için açıklık kazanınca şöyle dedi o: "Allah'ın her şeye kadir olduğunu biliyorum."
Peygamberimiz buradaki Resul gibi ölülerin nasıl diriltileceğini görmek ve böylece şüphelerini izale etmek istememiştir.
Bakara 260. Hani İbrahim de şöyle yakarmıştı: "Rabbim, göster bana, nasıl diriltiyorsun ölüleri?" "İnanmadın mı?" diye sordu. "İnandım, dedi, ancak kalbimin tatmin olması için ..." Allah dedi ki: "Kuşlardan dört tane al, onları kendine ısındırıp alıştır. Sonra her dağın üstüne onlardan bir parça koy. Sonra da onları çağır. Koşarak sana geleceklerdir. Bil ki Allah Azîz'dir, Hakîm'dir.
Hz. İbrahim kalbinin yatışması adına Allah’ın ölüleri nasıl dirilteceğini görmek istemiştir. Ama Hz. Muhammed buna ihtiyaç bile duymamıştır.
Araf 143. Musa, bizimle sözleştiği yere gelip Rabbi de kendisiyle konuşunca şöyle konuştu: "Rabbim, göster bana kendini, göreyim seni." Dedi: "Asla göremezsin beni. Ama şu dağa bak. Eğer o yerinde durabilirse, sen de beni görebileceksin." Rabbi dağa tecelli edince onu parça parça etti. Ve Musa baygın vaziyette yere yığıldı. Kendine gelince şöyle yakardı: "Tespih ederim o yüce varlığını, tövbe edip sana yöneldim. İman edenlerin ilkiyim ben."
Hz. Musa belki de kalbinin yatışması adına Allah’ı görmek istemiştir. Ama Hz. Muhammed buna ihtiyaç bile duymamıştır.
İsra 1. Bütün varlıkların tespihi o kudretdir ki, ayetlerimizden bazılarını kendisine gösterelim/kendisini ayetlerimizden bir parça olarak gösterelim diye kulunu, gecenin birinde Mescit-i Haram'dan, çevresini bereketlendirdiğimiz Mescid-i Aksa'ya/o en uzak secdegâha yürütmüştür. Hiç kuşkusuz, O'dur Semî' ve Basîr.
Allah’ın bazı ayetlerini göstermek için İSRA (gece yürüyüşü) yaptırdığı TEK Resul Hz. Muhammed’dir.
Necm 5-18. Ona (bu Kur'an'ı) üstün (oldukça çetin) bir güç sahibi (Cebrail) öğretmiştir.(Ki O,) Görünümüyle çarpıcı bir güzelliğe sahiptir. Hemen doğruldu. O, en yüksek bir ufuktaydı. Sonra yaklaştı, derken sarkıverdi. Nitekim (ikisi arasındaki uzaklık) iki yay kadar (oldu) veya daha yakınlaştı. Böylece O'nun kuluna vahyettiğini vahyetti. Onun gördüğünü gönül yalanlamadı. Yine de siz gördüğü (şey) üzerinde onunla tartışacak mısınız? Andolsun, onu bir de diğer inişte görmüştü. Sidretü'l-Münteha'nın yanında. Ki Cennetü'l-Me'va onun yanındadır. Sidreyi örten örtmekte iken, Göz kayıp-şaşmadı ve (sınırı) aşmadı. Andolsun, o, Rabbinin en büyük ayetlerinden olanı gördü.
Yolculuk yaptırılarak Rabbimizin en büyük ayetlerine şahit kılınan, bu şerefe nail olan TEK Resul Hz. Muhammed’dir.
Sana özgü bir davranış olarak, gecenin bir kısmında, o Kur'an'la meşgul olmak üzere uyanık ol/uykudan uyan. Böylece Rabbinin seni övgüye layık bir konuma (Makamı Mahmuda) ulaştırması umulur. (İsra Suresi 79)
Niceliğini ve nasıllığını kimsenin bilemediği ÖVGÜYE LAYIK konumu elde edebilecek TEK Resul Hz. Muhammed’dir. Başka hiçbir Resul için böyle özel bir konumdan bahsedilmezken sadece Hz. Muhammed’e bu makam vaad edilmiştir. Bu makamı Allah övgüye layık görmüştür. Bu durum o makamı çok çok önemli kılmaktadır.
Hz. Muhammed’i küçümseyenler, ona laf sokmaya çalışanlar cahildirler. Cahil adamdan başkası bunu yapmaz. Bunu cahilliklerinden yapmıyorlarsa mutlaka bir kasıtları vardır. Hanifçilerin bu konudaki kasıtları nedir acaba? Bence Peygamberliğe oynamaktır.
Hz. Muhammed’i yüzünü ekşittiği için Haniflikten ihraç eden, bu hususu Peygamberliğine sürülmüş bir kara leke sayan zavallılara Allah Basiret, feraset ve iz’an, vicdan versin. Resullerimiz de insan olduklarından dolayı bazen zaafları olmuştur. Bu normaldir. Örneğin Hz. Musa sihirbazlarla olan karşılaşmasında Allah’ın kendi tarafında olduğunu bildiği halde korkmuştur. Bu doğaldır zira onlar da beşerdir. Bazı peygamberler toplumlarını bırakıp kaçmıştır bazıları da toplumlarının negatif tavırlarına illallah demiştir ve beddua etmiştir. Bunlar da onların insan oldukları gerçeği göz önünde bulundurulduğunda normal karşılanacak bir durumdur.
Not:
1- Bu konuda Mustafa İslamoğlu’nun Üç Muhammed isimli kitabını okumanızı öneririm. Kitapta indirgemeci ve yüceltmeci yaklaşım sorgulanmakta ve İnsan Muhammed gerçeği vurgulanmaktadır. http://www.mustafaislamoglu.com/
2- Konu hakkında ilk fikri veren AKİK dostumuza teşekkürler.
|