Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP
|
|
|
Yanıtım biraz geçikti ama başta Hanif ismini kullanan arkadaş olmak üzere hepinize.. çünkü hiç biriniz aklı tutmadı.. nakle uymadı.. üzerime pislik atana yanıtı vereceğim.. gecigecek.. belki bu arada bana pislik atarken üzerine düşeni görür de diler..
Nebi davasını mücize ve sadaketle
Veli davetini keramet ve hakikatale
Bilim adamı iddasını veri ve gözlemle
Düşün adamı hikmetini ilke ve çıkarımla
hüccetlendirir.
Yani Delil vermek dava edene düşer.
Konuşmada sözünü belgeyle kanıtlamak, dinleyene değil söyleyene düşer.
Bu aklın, bilinim ve hukukun ana yasasıdır.
Şu yoktur, bu yoktur; gibi delillsiz iddialara eskiden kavl-i mücerred denirdi..
Her halde şimdi “lafla peynir gemisi yürümez” diyorlar.
Ben iddia etmedim, DÜŞÜNÜYORUM, dedim.
Yüklüyorum, yargılıyorum, bağlıyorum, inanıyorum, demedim
İddia edeni de kanıtsızlıkla suçladım..
Elbette orada ileri sürülenlerin tümcelerin bazıları doğru, bazıları gerçek olabilir.
Bazı bilgilerde hem gerçek hem doğru..
Ancak tümüne delil getirilmediği açık.
Kanıtı ben mi getirmeliyim yoksa ileri süren mi getirmeli ?
“Dermeyan eden delillendirir” kuralına ne demeli ?
Simdi sana düşen; “Bu kural, Kuranda yoktur” demek
ve lafla peynir gemini yürütmektir.
Osmanziya
www.yontembilim.com
Not:Zaten seni argo kullanmakla şikayet etmiştim..
Sanki buranın moderatörü senmişsin gibi
yakınmamın yanıtı gelmedi.
__________________ beyanÎ (sentaks/sözdizimsel) eksikliklerim ve
maanÎ (semantik/anlambilimsel) yetersizliklerin için özür dilerim.
|