Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP
|
|
|
Merhabalar
Kabir azabına ilişkin, öteden beri Allah'ın mesajının yanına birilerinin dediğini dinin delili kabul eden kimselerin, Kur'an dan cımbızlama yaparak delilmiş gibi ortaya koydukları ayete gelince;
"Sabah-akşam, ateşe arz olunurlar. Kıyamet koptuğu gün de şöyle denir: “Firavun ailesini azabın en şiddetlisine sokun.” " 40/46 (y nuri öztürk)
Devrik cümle kalıbıyla şekillenmiş bu ayeti, iki bölüme ayırarak olayı anlamaya çalışabiliriz.
Ön cümlede yer alan, "Sabah-akşam, ateşe arz olunurlar." ifadesi Firavun ve avanesinin ahiretteki durumunu resmediyor. Ayrıca Kur'an ın uslubundan olan "sabah-akşam" ifadesi sürekliliği ifade ediyor.
Sonraki cümlede yer alan, "Kıyamet koptuğu gün de şöyle denir:''Firavun ailesini azabın en şiddetlisine sokun." ifadesi ise Firavun ve avanesine, hesap gününün hemen başında uygulanacak cezayı bildiriyor.
Ayrıca aynı konuyu Kur'an ın başka bir süresinin içinde ki pasajda, "kabir azabı" iddialarını tamamen yok sayar şekliyle görmekteyiz.
Şöyle ki;
"Firavun’a ve kodamanlarına. Ama onlar Firavun’un emrine uydular. Oysa ki, Firavun’un emri doğruya ve güzele ulaştırmıyordu."
"Kıyamet günü kavmine önderlik eder. İşte onları suya götürür gibi ateşe götürdü. Ne kötü varış yeridir o götürüldükleri yer!"
"Peşlerine lanet takılmıştır: Hem burada hem kıyamet gününde. Ne kötü destektir o arkalarına takılmış olan!"
"İşte bunlar o kentlerin / medeniyetlerin haberlerinden bir kısmı, anlatıyoruz sana. Kimi hala ayakta onların, kimi kökünden biçilip gitmiştir." 11/97-100 (y nuri öztürk)
Dikkat edecek olrsak 40/46 da iddia ettikleri "kabir azabı", 11/99 da "Peşlerine lanet takılmıştır: Hem burada hem kıyamet gününde..." ifadesiyle kayboluyor. Yani dünya ile ahiret arası yok.
Muhabbetle...
__________________ Benliğin galebe çaldığı hiçbir yerde, vahiyden, adaletten ve merhametten bahsedilemez.
|