Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP
|
|
|
Selam Arkadaşlar,
Konumuz başlığından saptı. Ben bu kölelik bahsiyle varmak istediğim nokta başka idi.
Ama Hasan Akçay ın katkıları ile çok değişik şeyler öğrendim. İslam ile ilgili hiçbir kitapta Enfal 67 ve Muhammed 4 karşılaşmamıştım.
Bu ayetler uygulanmış olsa en azından 50-100 senede kölelik biterdi. Bugün hala islam karşıtı sitelerde islamın köleliği neden kaldırmadığı muhabbetleri var.
Demek sorun din de Kur’an da değil onu uygulayan insanlarda imiş.
Benim bahsetmek istediğim Hukuk fakültelerinde okunan bütün Türk Hukuk Tarihi ve Seçmeli ders olarak okutulan İslam Hukuku ders kitaplarında bu bahisler fazlası ile vardır.
Benim söylemek istediğim şey hepsi değil, ama bazı ilahiyatçılarımızın bu bilgilerden yoksun oluşudur.
İslam hukuku’na göre Araplar ın yaşantısı yirminci yüzyıl başına kadar Efendi Ahmad ile Cariye Maria ve Hanım Züleyha ile Köle Yusuf başlıkları altında verdiğim bilgiler dahilinde olmuştur.
Bu konuda biri de beni yalanlasın. Yalanlayamaz bunu konu ile ilgili bütün akademik çevreler bilir.
Neyse bunlardan bahsederken bizim asıl konumuz Ahlaki sinema ve Zinadan kaçınma, Cinsel yönden ahlakımızı bozan şeylerdi.
Şimdi mavera arkadaş ın verdiği detaylara göre açıklama yapalım.
- P*rno
- İçinde sevişme sahnesi olan film
- İçinde bikini, plaj, dansöz gösterisi ya da buz pateni vb. vücudun açık olduğu görüntüler olan film
- Kısa dans kıyafetleri ve dansların olduğu filmler
- Kadın erkek ilişkisi üzerine romantik komedi filmleri
- Kadınların günümüz kıyafetleri (örneğin askılı t-shirt) giydiği filmler, görüntüler
- Kadınların başının açık olduğu her hangi bir program.
Arkadaş bunları Ahlakı bozan şeyler olarak verdi. Ben de bunu detaylandırıyorum.
6 ve 7 de bahsettiğiniz şeyler arap toplumunun cariye kıyafetleridir. Bu konuların din le alakası yoktur. Bunlar örfi konulardır. Bugün başı aşık gezen bir kızın kıyafeti, yok tişört giyen kızın kıyafeti dinen sakıncalı değildir. Ahlaken de sakıncalı değildir. Yani şunu bilin bir sürü üfürük dolaşıyor ortada. Dekolte olmayan her kıyafet islamidir.
Sen bunlara karşı çıkarak a. Kadını baskı altına almak istemektesin. B. bir öteki yaratıp tefrikaya sebeb olmakta ve halkın köylü ve lümpen kesimini (gecekondu) , şehirli ve elit kesimine karşı kışkırtmaktasın.
Ben toplumun modern kesimine din alet edilerek saldırılmasının çok yanlış olduğu kanaatindeyim. Bunun dine de, siyasete de, vatana, millete de çok büyük zararı vardır.
Kökü Balkan Savaşı (1912) na varan bu çekişme ve itişmenin artık sonlandırılması gerektiğini düşünüyorum.
Sosyolojik tespit budur. Bundan siyaset için, tarikat için, ticaret için hemen her konuda çıkar sağlamaya çalışılıyor. Dinde çok ta önemli olmayan bir mevzuu yu özellikle yanlış yorumlayıp (çıkarın için) lüzumsuz kamplaşma yaratılıyor. Adam gidip imam nikakınla falan ikinci karıyı alıyor , Gerçek zinayı yapıyor. Yani imamla nikah kıyılması kavramı düzeltiyormu. Genelevlere imam koysak , bu oradaki ilişkileri nikah haline getirirmi. Halka ve kendi vicdanını kandırabilirsin. Ama karına sor bakalım yaptığın neymiş.
Ondan sonra Mavera arkadaşımız vb. diyor ki başı açık kızlara bakmayayım. Askılı tişort lü kızlara bakmayayım ki zinadan kaçınayım. GEÇİNİZ bunları arkadaş. Sen olaya böyle baktığın için zinaya yaklaşıyorsun. Öyle bakmasan yaklaşmazsın.
3,4,5 te bahsedilenler de kapalı ortamlarda yetişen insanların tepkileri. Onlar tarihte bu duygularını Cariyelere bakarak tatmin ederdi.
Şimdi ben televizyonda buz pateni görüntülerini, veya plajda bikinili, mayolu görüntüleri, Yok sirkteki trapezci kızın giysisi, aslan kaplan terbiyecisi kızların giysilerini sahne elbisesi olarak algılıyorum. Bunlara zinaya yaklaştırma vasfı vermiyorum. Ama sen eski toplumun şartlandırmaları ile kadın kapalı olur, giysisi biraz açık olan kadın zinaya davet eder. Falan. Kafanızdaki model kapalıysa biraz açık olan her şey seni tahrik eder. Bunları da GEÇİNİZ.
Benim çocukluğumda bir abi kardeş ortak esnaflık yapan yakınlarımızın bir minübüsü vardı. Onunla hafta sonları bir kaç aile denize giderdik. Adamlar muhafazakar. Karılar kapalı. Kendileri denize giriyor. Biz giriyoruz falan . İyi keyfimiz yerinde. Problem yok.
Bu böyle bir iki sene devam etti.
Sonra abi kardeş, bunlar hacca gittiler. Yaz geldi. Ben bunlara dedim. Abi eskiden minübüsle denize giderdik. Niye bu yazın da gitmiyoruz.
Adam dedi ki, biz artık hacı olduk. Çıplakların olduğu yere gitmeyiz.
Eh iyi anlayış bu. Doğru mu. Hayır. Ben olsam hacca da gitsem denize giderim. Çıplakları görecem diye bir kaygım yok. Ayrıca hiç o gözle bakmıyorum. Neyse artık konsept oteller var. İnsanlar kafalarına göre yer buluyorlar.
Bakın 1970 lerin ilk yarısında 19 Mayıs gösterilerinde şortlu kızlara kimse bir şey demezdi. Ama 1970 lerin ikinci yarısında Statlara yobazları götürdüler. Yuh çektirdiler. Bunu yapanları ve yaptıranları Allaha havale ediyorup. Bunlar Arap kafası. Cariye ve Hür kadın ayrımı. Örfi bir meselenin kutsallaştırılıp dini yapılması.
Burada en ciddiye alınacak şey 1. ve 2 Porno film ve Sevişme sahneli film.
Bunlardan sevişme sahneli film genelde televizyonlarda oynar. Sakıncası büyükler için değil. Küçükler içindir. Çünkü ergen olmayan çocuğun kişiliği, ergen çocuğun kişiliği, yetişkin çocuğun kişiliği başkadır. Bu filmlere tepkileri başka olur. O yönden bakılmalıdır. Olaya. Bir de şöyle bakmalıyız olaya sevgi, aşk, sevişme, seks. Hayatın temel gerçekleri. Bu gerçeklerin de sinama sanatı açısından gerçekçi olarak , ama abartmadan işlenmesinde bir mahzur yok. Çok ta sansürcü olmayalım.
Yani bu film açıkmış Ahlakımı bozuyor değil. Yetişkin iseniz bunların verdiği mesaj ile ilgileniyorum. Yoksa filmi sevişme sahnesi için seyretmiyorum dersiniz ve gerçekten öyle yaparsınız. Yok sahne size batıyorsa merakımı giderici birkaç tane seyrettim. Artık ilgilenmiyorum, bunlar boş işler vb. bakmak daha doğrudur.
Tabii küçük çocukların bunlardan korunması gerekiyor. Onların ruhsal dünyası na yanlış etkiler yapabilir.
Ayrıca böyle filmler sizin 17-18 yaşındaki çocuğunuzun ahlakını bozmaz, 3-11 arası çocuğunuzu fena etkileyebilir.
Porno filme gelince Video kaset icat edilene kadar böyle filmler yapılmazdı. Teknoloji vardı ama bunları sinema salonlarında umuma gösteremezdin. Video cihazı ve video kaset icat edilince 1970 lerin başlarından itibaren başladı. Çünkü bireysel olarak film seyretme imkanı oldu. Şimdi bilgisayar, cd, özel paralı kanallar vb. her çeşidi var.
Bu filmleri çekenler, oynayanlar fuhuş sektörünün insanları. Bunlar zaten bu sektörde para kazanıyorlar. Bu filmler olmasa da onlar o sektörde çalışmaktalar.
Ben normal cinsel ilişkiyi gösteren filmlere dozunda seyretmek kaydıyla pek karşı değilim.Film normal ilişkiyi gösterecek, ayda yılda bir seyredeceksin. Ayrıca seyreden de yetişkin olacak. Ama bunu sürekli yaparsan, çok yaparsan, zaten hastasın ve hastalanmaya adaysın. Onaylanacak bir yanı yok.
Ama sapık ilişki içerenlerine, ters ilişkiye, yok hayvan p. su falan bunlar tümüyle ahlak dışıdır. Savunulacak tarafı yoktur.
Benim anlatmak istediğim şudur. Az günah, hiç günahtan da, çok günahtan da iyidir.
Bir hadiste bile derki "Hiç günah işlemeseniz, Allah sizi ortadan kaldırır da günah işleyip sonra tevbe eden yeni bir ümmet yaratır." Der.
Ayrıca Mülk Suresinde. Hanginizin iyiyi ve kötüyü işleyeceğini imtihan etmek için hayatı ve ölümü yaratan odur. Der. (Mülk 2)
Bu imtihan günah la olacağına göre , kim daha az günah işleyecek prensibine göre olacağından günah geçmiştede vardı, bugünde var, gelecektede var olacaktır.
Dinin amacı günahı ortadan kaldırmak değil, günahı azaltmaktır. Günahın azalması için günaha karşı meraktan kaynaklanan ilginin azalması için, az günahta yarar vardır. Bu insanda merak duygusunu giderecek , olgunlaşma ve bilinç getirecektir.
Bu aynen aşı yoluyla insan vücuduna biraz hastalık mikrobu vermek gibidir. Aşılı insanın o hastalığa dirençli olduğunu herkes bilir.
Ayrıca uzmanlar aşırı hijyenin de zararlı olduğunu söyler. Çocuklar çok hijyenik yerde hastalık mikroplarına dirençsiz yetişmektedir. Aynen hiç günahsızlık ta aşırı hijyen gibidir. Çünkü insan tabiatında günaha meyil vardır.
Esas olan günahtan bilinçli kaçınmadır. Yoksa baskıyla değil. Şu haram, bu haramla değil. Çocukluğu, gençliği ve hatta evliliği insana zehretmekle değil.
Yaklaşımınız baskıcı değil de bilinçli prensip ise problem yok.
Ama baskı yapıyor, hayatı kendinize ve başka insanlara da zehir ediyorsanız. Hele ki aşırı hareketlerinizle dine de zarar veriyorsanız işte benim karşı olduğum ve dikkat çekmeye çalıştığım budur.
Yoksa Günah günahdır ve günahtan bilinçli bir şekilde uzak durmak lazımdır.
Herkese selamlar.
__________________ Allah Aklını kullanmayanların üzerine pislik yağdırır.
|