HANiFDOSTLAR.NET

 

Kuran Müslümanı
 

(Şahıs odaklı din anlayışından Allah odaklı din anlayışına...)

Ana Sayfa Hanif Mumin  Iste Kuran Kurandaki Din  Kur'an Yolu  Meal Dinle Sohbet Odasi Hanifler E- Kitaplik Kütüb-i Sitte ?  ingilizce Site Kuran islami Aliaksoy Org  Hasanakcay Net Tebyin-ül Kur'an Önerdiğimiz Siteler Bize Ulasin

 

- Konulara Göre Fihrist

- Saçma Hadisler

- Hadislerin-Sünnetin İncelemesi

- Haniflikle İlgili Sorular Cevaplar

- Misakın Elçisi Kim?

- Kuranda Namaz/Salat

- Onaylayan Nebi

- Kuranda Namaz/Salat

- Enbiya 104

- Kuranda Yeminler

- Adem Hakkında Sorular

- Ganimetleri Resulün Eline Nasıl Vereceğiz?

- Allahın ındinde YIL ve DOLUNAYLAR

- Abese ve Tevella

- Hadisçilerce Tahrif Edilen Ayetler

- Mübarek Yer, Mübarek Vakit

- Arkadaş Peygamber

- Kuranın İndirilişinden Günümüze Gelişi

- Bir Türban Sorusu

- Kuran ve Bize Öğretilenlerin Farkı

- Namazın Kılınışı

- Hadislere Göre Namaz

- Kuranda Salat Namaz mıdır?

- Kuran Yetmez Diyen Uydurukçular

- Bizler Hanif Dostlarız

- Sahih Hadis mi İstersiniz?

- Hakkı Yılmaz'ın Tebyin Çalışması

- Kur'anı Anlamada Metodoloji

- Tarikatçıların Çarpıttığı Birkaç Ayet

- Nasıl Kur'an Okuyalım?

- Kur'anı Kerim Nedir?

- Kur'anda Oruç

- Allah'sız Bir Din ve Allah'sız Bir Kur'an İnancı

- Kuransız Bir İslam Anlayışı ve Müşrikleşme

- Meal Çalışmasına Davet

- Allah Şahit Olarak Kafi Değil mi?

- Doğru Hadisleri Ne Yapacağız?

- Kur'andaki Muhammed ve Peygamberlerin Misyonu

- Mahrem, Avret, Ziynet

- Nur Suresi Çeviri-Yorum

- Cilbab

- Resule İtaat Ne Demektir?

- Hadis Kalburcuları ve Kalburları

- Kur'anı Kerim'in İndiriliş Gayesi

- Kur'anda Amellere Karşı Cahili Yaklaşım

- İslamdışı İnanışlara Kur'andan Örnekler

- Biri Şu Haram Üretim Tesislerini Kapatsın

- Tasavvufta İslam Var mı?

- İslamda Delil Sorunu

- Kurban Kesmek

- İlahi Hitabın Serüveni

- Ecel Nedir?

- Şirk, İşrak, Müşrik, Müşareke, Müşterik

- Büyü Yapan ve Yaptıranlar

- Peygamberlere Karşı Rabbani Yaklaşımlar

- Salat-ı Tefriciye yada Zikri Çarpıtmaya Bir Örnek

- Mucize Nedir?

- Ayrılıkların Nedenleri

- Sıfır Hata veya Kur'an

- Haniflik Nedir?

- Rabıta İle Şeyhlere Tapanlar

- Hadis Zindanının Mezhepçi Mahkumları

- İslam Dininin Öğrenilmesinde Kaynak Sorunu

- Fasık ve Münafıkların Genel Tanımlaması

- Hadisler, Hıristiyanlık ve Selman Rüştü

- Kur'anı kerim'in İndiriliş Gayesi

- Müstekbirlere Karşı Cahili Yaklaşım

- Halis-Hanif İslam

- Kur'anda Şefaat

- Fuhuş Tellalı Tefsirciler

- Hayızlıyken Neden Namaz Kılınmasın?

- Cebrail, Vahiy, Melek

- Dindarlıkta Müşrikleşme Temayülü

- Büyü Yapan ve Yaptıranlar

- Yaratılış, Adem, Havva

- Kur'an Yerel mi, Evrensel mi?

- Reform Dinde mi, Dindarlıkta mı?

- Ne Mutlu Tağutu Olmayanlara

- Peygambere Saygı(?)

- Hadislere Kanıt Diye Gösterilen Ayetler

- Allah Nazara Karışmadı mı?

- Kur'anı Kerimle Amel Etmek Mümkün mü?

- Kur'anda İnkar Edenlerin Vasıfları

- Müminlerin Vasıfları

- Allah'ın Vasıfları

- Kur'anın Vasıfları

- Dine Karşı Cahili Yaklaşımlar

- Kur'an Merkezli Din

- İrin Küpü Patladı; Mevlana

- Hurafe ve Bidatlar

- Peygamberi Tanrılaştırma

- Hz. İsa'nın Ölümü

- Allah'ın Mesajının Adı: Kelamullah

- Allah'ın Resule Uyarıları

- Kur'ana Göre Tenkit ve Eleştiri Nasıl Olmalı?

- Kur'anda Sevgi

- Sofuların Devlet Desteğiyle Desteklenmesi

- Hans Von Aiberg Aldatmacası

- Kabir Azabı Safsatası

- Kur'an Kıssalarının Önemi; Masal Değiller

- Kur'anda Toplumsal Sünnetler

- Tefsirde İsrailiyyat

- Kardeş Evliliği Olmadan Çoğalma

- Hans Von Aiberg Tutuklandı

- Kur'anda Tevbe Kavramı

- Yaşar Nuri Öztürk'ün Yorumuyla Namaz

- Karadelikler; Bir Büyük Yemin

- Mezhepçilerin Ümmi Açmazı

- Kabe Nedir? Mekkede midir, Kudüste mi?

- Kur'anda Ruh Kavramı

- Kur'anda Nefs Kavramı

- Amin Kavramı ve Putperestlik

- Diyanet İşleri Başkanlığının Sitemize Cevabına Cevaplar

- Resul ve Nebi -1

- Resul ve Nebi -2

- Sapık Bir Fırka: Hansçılar

- Cihad mı, Çapulculuk mu?

- Kur'an Deyip Namazı Yok Sayanlar

- Cennete Sadece Müslümanlar mı Girecek?

- Kur'anda El Kesme Cezası var mı?

- Nazar veya Göz Değmesi Var mı?

- Şehadet Getir, Münafık(?) Ol

- Kur'anda Eleştiri Metodu

- Hacc Mekkede mi, Bekkede mi?

- İslami Tebliğde Kur'an Metodu

- Saptırılan Kavram: Mekruh

- Kur'anda Cuma Namazı var mı?

- Of Be Kader, Allah mı Suçlu Yoksa Biz mi?

- Kader Açısından Cebir ve İhtiyar

- Baban Peygamber Olsa Ne Yazar

- Kur'anda İnsan Hukuku

- Vahdet-i Vücud, Şirkin Alası

- Tasavvufi Bilginin Kaynağı Vahiy mi?

- İslam'da Resullük Son Bulmuştur

- Teveffi Kelimesi ve Arap Dili

- Tasavvuf Üzerine Düşünceler

- Nefis Mertebelerinin İç Yüzü

- Allah Rızası Anonim Şirketi; Tarikatlar

- Tasavvuf ve Eşcinsellik -1

- Tasavvuf ve Eşcinsellik -2

- Nakşi Şeyhi Allah'ın Avukatı mı?

- Kur'anda "ve+la" Öbeği

- Putlar ve Tapanlar

- Son Peygamberimizin Okuma Yazması

- Mesih ve çarpıtılan Bir Ayet

- Hac İzlenimleri

- "Üzerinde 19 var" da Son Nokta

- Secde Emri

- Kur'andaki Hac

- Aracıların Gaybı Bildiği İnancı

- Tarikatçı - Müşrik Karşılaştırması

- Gazali'nin Kadına Bakışı

- Kur'anda Kadına Verilen Önem

- Başörtüsü Allah'ın Emri Değil

- Başörtüsü Takmak Kur'anda Var mı?

- Kur'anda Kadın Dövmek Var mı?

- Cariye, Köle; Utanmaz Mealciler

- Kadına Yönelik Şiddet

- Sünnet Edilen Kızın Öyküsü

- Erkekçe ve Kadınca Meal Konusu, Nebe 33. Ayet

- Harem - Selamlık Kimin Emri?

- Zina, Evlilik ve Örtünme Adabı

- Cariyeleri Aç, Hür Kadınları Kapat (!)

- Çok Eşliliği Yasaklayan Ayetler

- Kur'ana Göre Evlilik Hukuku

- 2 Kadın = 1 Erkek, Uydurma mı?

- Danimarkalı mı Sapık, Buhari mi?

- Ebu Hanife, Cariyenin Avreti

- Nisa 25, Hür Kadın ve Fahişe İfadesi

- Maymunların Hadisi ve Recm Vahşeti

- Hz. Muhammed'in Tebliği

- Peygamberi Tanrılaştırma

- Angarya Haline Getirilen İbadet

- Buhari'nin Hadislerini Buhari Yazmamıştır

- Hadis ve Sünnet Gerçeği

- Uydurma Hadisler, İslamın Kara Boyası

- Hadisler Dinin kaynağı Olamaz

- Uydurmaların Sınırı Yok; Şeytan Geyiği

- Beşeri Hükümler Neden Kutsal Oluyor?

- Hadis - Kur'an Çelişkisi

- Kur'anda/Dinde Olanlar ve Olmayanlar

- Cehennem'den Çıkış Yok

- Kur'anda Tağut

- Ebu Hureyre Gerçekte Kimdir?

- Hadis - Mantık Çelişkileri

- Kurban ve Kurban Bayramı Nereden Geliyor?

- Hadislere Göre Kur'an Eksiktir

- Bildiri: İslam Anlayışında Reform

- Arapça mı, Arap Saçı mı?

- Koca mı Üstün, Allah mı?

- Esbab-ı Nüzül Komedi Hadisleri

- İşte Geleneğin Dini

- Ulul Emir İle Kim Kastediliyor?

- Kul Hakkı

- Yezidi Bir Gelenek: Aşure Tatlısı

- Hz. İbrahim'den Asrımıza Dersler

- Taklitçiliğin Boyutları

- Seb-ul Mesani Nedir?

- Kelle Sayılarak Gerçek Bulmak

- Kıyamet - Mahşer Günü ve Sonrası

- Kur'anda Namaz Vakitleri

- Kur'anda Cuma Konusu

- Salih Olmak Yetmez

- Hudeybiye Anlaşması Uydurma mı?

- Kitap Yüklü Eşekler

- Kur'andaki Hac

- Hz. Nuh'un Oğlu Kimdi? İftira mı?

- Ruhun Ağırlığına Başka Bakış

- Hz. İbrahim Yalancı Değildi

- İncil'de Kadına Bakış

- Şirkin Büyüğü Küçüğü Olur mu?

- Kur'andaki Abdest ve Hijyen

- Din de Bir Araçtır

- Kur'an Okumanın Zararları

- Kur'anda Dua Ayetleri

- Kur'anda Tarih Kavramı ve Bilinci

- Şekilsel Secde Kur'anda Yok mu?

- Salat ve salatı İkame

- Kur'andaki Emr Kavramı Üzerine

- Dindar İnsanlar Şirk Koşar

- Alak Suresinin İlk Beş Ayeti

- Men Arefe'nin Çözümü

- Kur'andaki Av Yasağı

- Fıtrat ve Namaz Vakitleri

- Kur'anda İnsan Hukuku

- Din Büyüklerini Tanrılaştırma

- Allah'a ve Muhammed'e Değil

- Kur'andaki Örnek Tevekkül

- Şekilsel Rüku Kur'anda Yok mu?

- Hz. İbrahim Kuşları Kesti mi?

- Ehli Sünnet Dininin Anayasası

- İnsan Allah'ın Halifesi mi?

- Kur'an Üzerinde Düşünmek

- Şirkin Kuyusuna Düşenlere Uyarılar

- Kur'an Ölülere Okunmak İçin mi İndirildi?

- Ayda Okunan Kur'an Masalı

- Hz. İbrahim, Safa ve Merve Masal mı?

- "Haç"er-ul Esved (!)

- Mevlana Sahte Bir Peygamber Değil mi?

- Tasavvufun Tanrısı İki Zıttır

- Kur'andaki Tasavvuf: Teveccüh

- Önce Batıl ve Hurafe İle Savaşalım

- Resuller Haram Kılamaz mı?

- Elçi Muhammed ile İnsan Muhammed'in Farkı

- Tarikatlarda Aracılar Rezaleti

- Nur Suresi 31. Ayet Nasıl Çarpıtılıyor?

- Sırat Kıldan İnce, Kılıçtan Keskin mi?

- Kur'anda Zalimler

- Bütün Mehdileri Çöpe Atıyoruz

- Kur'ana Göre Ramazan Ayı ve Haram Aylar

- Tasavvufçuların İlahı; Varlık ve Yokluk

- Tasavvufçuların Küçük Putları

- Sünnet Etmek yaratılışı Değiştirmedir

- Son Peygamberimizin Mektupları

- Fıtrat ve Namaz Vakitleri

- Mescid-i Aksa Nerede?

- Büyük Kandırmaca: Hadis

- Kur'an Neden Arapça Olarak İndirilmiştir?

- Kimin dini? Kimin Kitabı? Kimin Meali?

- Evliya Kelimesinin geçtiği Ayetler

- Şimdiye Kadar Yaşanan İslam

- Ayın Yarılması Diye Bir Mucize Yoktur

- Kabe Dikili Taş Değil mi?


Up | Down | Top | Bottom
 
Şu da emredildi: Yüzünü dine bir Hanif olarak çevir. Sakın müşriklerden olma.

Yunus Suresi 105

Ben bir Hanif olarak yüzümü gökleri ve yeri yaratana döndürdüm. Müşriklerden değilim ben.

Enam Suresi 79

İbrahim ne bir Yahudi idi, ne de bir Hıristiyan. O sadece hanif bir müslümandı. O müşriklerden değildi.

Ali İmran Suresi 67

Şu da kuşkusuz ki, İbrahim başlıbaşına bir ümmetti; bir Hanif olarak Allah'ın önünde eğiliyordu. Müşriklerden değildi.

Nahl Suresi 123

De ki Allah doğrusunu söylemiştir / vaadinde sadıktır.Haydi artık Hanif olarak İbrahim'in Milleti'ne uyun! Müşriklerden değildi o.

Ali İmran Suresi 95

Allah'a ortak koşmadan, Hanifler olarak... Allah'a ortak koşan kişi, gökten düşmüş de kendisini kuşlar kapışıyor veya rüzgar onu uzak bir yere fırlatıp atıyor gibidir.

Hacc Suresi 31


Up | Down | Top | Bottom

HABERLER

 

 








 

 

  Hanif Islam

 

Kur'an'da Dinde Olanlar/Olmayanlar
 Hanif Dostlar Ana Sayfa -> Kur'an'da Dinde Olanlar/Olmayanlar
Konu Konu: Hz Muhammed ve Hz İbrahim yaşamadı mı? Yanıt YazYeni Konu Gönder
Yazanlarda
Gönderi << Önceki Konu | Sonraki Konu >>
hasakcay
Uzman Uye
Uzman Uye


Katılma Tarihi: 22 ocak 2008
Gönderilenler: 1236
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı hasakcay

-
Allah'ın "mesacid"inden Mekke'deki Kabe'yi Hz İbrahim; Medine'deki Mescid-i Nebevi'yi Hz Muhammed yaptı. "Yeşil kubbe"ye dikkat.
 
(Görüşünüzü belirtmek isterseniz: http://www.hasanakcay.net/index.php?board=2.0)

Bir iddiaya göre, Kuran’daki EL-BEYT Kâbe mâbe değil, "Allah’ın sistemi"dir. İnandırıcı mı bu? Elbet inandırıcıdır ama lafzen o ev anlamına gelen "El-Beyt"in yorumlarından yalnızca biridir. EL-BEYT başka şeylere de yorulabilir.

Örneğin böylece, kentlerin anasında ve onun çevresinde oturanları uyarman için sana Arapça bir okuma indirdik (6:92, 42:7) açıklamasını gözönünde bulunduranlar "El-Beyt"i kentlerin anasındaki ve onun çevresindeki uygar düzen sayabilir; hattâ ona laik hukuk devleti diyenler de olabilir.

Bu iki yorum ne kadar inandırıcı ise Beyt’in Allah’ın sistemi olduğu o kadar inandırıcıdır. Ve bütün yorumlar saygıyı hak eder ama kişisel görüştür; değişirler. Lafzî çeviri ise ASLI GİBİDİR iddiasını taşır; dolayısıyla, üslup hariç, değişmez. Aslolan odur.

Sözün özü: BEYT "ev"dir.

Peygamber Mescidi, Hz Muhammed’in imam olarak salâta durduğu bir yeri barındırıyordu: MİHRAB. Buna makam-ı Muhammed denebilir, tıpkı Kabe'nin mihrabına makam-ı İbrahim dendiği gibi.


--
"Makam-ı Muhammed"in bugünkü durumu, Topkapı'da Allah elçisinin mektubu, mühürü.

Peygamber Mescidi de her mescid gibi "Allah’ın evi"dir. Ama bir de ölümlü Muhammed'in evi var. Mescide bitişik. Devlet başkanının konutu. Allah'ın elçisi kurulmakta olan İslam Devletini ordan yönetmiş. Örneğin yabancı devlet başkanlarını Allah'ın dinine çağıran mektuplar yazıp mühürlemiş. Orda ölmüş; evinin bir odasına gömülmüş. Sonradan kabrinin üzerine o yeşil kubbe yapılmış.


Allah'ın Elçisi Muhammed'in kabri.

Bütün bunları niçin yazıp fotoğraflıyorum? Çünkü, tıpkı "El-beyt"in Hz İbrahim tarafından yapılan bir mescid değil de Allah'ın sistemi olduğunu öne sürenler gibi, Hz Muhammed'in aslında hiç yaşamadığını düşünenler dahi çıkıyor ara sıra. Hz Muhammed'in Mekke ve Medine'deki evleri, mescidi, mektupları ve onlara vurduğu mühürlere rağmen.
 
*

İddianın sahipleri bazı yan iddiaları kanıt diye ortaya sürüyorlar. Örneğin diyorlar ki "BEYT Allah’ın evi olamaz çünkü Allah lâmekândır." Bu doğru mu?
 
Hayır! Allah'ın LAMEKAN olması başka, mescidlerin Allah'ın evi olması başka. Bunların bir biriyle zerre kadar ilgisi yok. Ayetlere bakalım.

Hac 26: Hani İbrahim’e "Bana hiç bir şeyi ortak koşma, evimi (BEYTî) temizle!" diyerek el-beyt’in yerini göstermiştik. BEYTî: evim. Allah EVİM diyor; elbet doğru söylüyor. O halde Allah’ın evi olur.

Tevbe 18: "Mesacidallah"ın bakımını Allah’a ve ahrete inanan, namazı kılan, zekatı veren ve yalnızca Allah’tan korkanlar üstlenebilir. MESACİD ALLAH: Allah’ın mescidleri. Allah’ın EVİM dedikleri işte onlar. İçinde Allah’ın oturduğu değil Allah’a secde edilen evler.

Allah oralara niçin EVİM dediğini de açıklıyor. Cin 18: Mescidler Allah içindir. Allah’la birine daha seslenmeyin. A'raf 29: Her mescidde yüzlerinizi doğru tutun; O’na seslenip dini O’na tahsis edin.

İşte bu. Aslında bir mescid olarak yapılmış olan Kâbe ve iyi niyetle yapılıp içinde Allah'a seslenilen her mescid Allah’ın evidir. Bu, bilinecek. O ibadet yerlerinde yalnızca Allah’a seslenilecek. ALLAH BİR ilkesine bağlı kalınacak!

Allah Kureyş sûresinde bunu öyle anlamlı bir şekilde vurguluyor ki: Kureyş bu evin Rabbine ibadet etsin -fe’l ya’budu rabbe héze’l beyt. Bu eve değil, bu evin Rabbine!


Peki, Allah’ın Mekke’deki EVİ, Kâbe mi? Elbette.

Bir kere, Kâbe, Kureyş’in ülkesi olan Mekke’dedir. El-beyt te öyle. Kureyş bu beyt‘in Rabbine kulluk etsin (106:3).

İkincisi, Kâbe, içinde oturmak için değil ibadet içindir. El-beyt te öyle. Âl-i İmrân 96: Âlemleri yola iletmek için kurulan ilk KUTLU EV Bekke’dekidir -İnne evvele beytin vudia li’n nâsi lellezî bi bekkete mubareken ve hüden li’l âlemîn. O KUTLU EV, bir ailenin barınağı değil İslamın "ibadet evi"dir. Çünkü evvele yani "ilk"tir. Eğer bir aile için yapılsaydı o alanda ilk olmazdı; aileler için daha önce kıyamet kadar ev yapılmıştır. Salât alanındaki evlerin ilkidir o. İbrahim’den önce salât yok.

Üçüncüsü, Mekke’li müşriklerin ibadet alanında da o evle ortak yanı var: müşrikler onun önünde "salât"ta bulunuyor. Enfal 35: Onların el-beyt’in önündeki "salât"ı ıslık çalıp engel olmaktan ibarettir.

-

Kureyş'li Muhammed'in Kabe'ye bakan evi

 

Bir de Âl’i-İmrân 96′da geçen Bekke kelimesi sorun ediliyor. "Niçin Mekke değil?"

Cevap bir cami imamının şu yakınmasında bulunabilir. "Ah beyefendi! Cemaatimin içinde Bismillah demesini bilmiyenler var. Mismillah diyorlar. Mismillah!"

İyi ama olmayacak iş değil ki bu. B ve M eşçıkaklıdır. İkisi de alt ve üst dudaklar birleşip hemen ayrılınca çıkarlar. O yüzden insanlar birini demiye çalışırken ötekini deyiverirler.

Örneğin benim köyümde "bahane"ye mahana hatta maana diyorlar. MAANA UYDURMA ŞİNDİ "Bahane uydurma şimdi!" demek. Ve Türkmenler "Men menem; men Türkmenem!" diyor; yörükler ben. İkisi de Türkçe.

Çıkakları aynı ya da bir birine yakın olan sesler isitismar edilebilir; örneğin Yahudiler Muhammed’e ATA’NA yerine ASAYNA demişler (4:46). ATA'NA: (sana) itaat ettik. ASAYNA: (sana) isyan ettik.

Artı, o sesler kötü niyetsiz de karıştırılabilir. Örneğin bir Türkmen "Men Türkmenem!" yerine "BenTürkmenem!" diyebilir. Ve bu, yazıya öyle geçer. Tıpkı nüfusa APTAL olarak geçen abdal gibi. Ve Bakara 247’ye sin ile yazılan "besteten"in A’raf 69’a sad ile yazılması gibi.

Kısacası, Allah ne diyorsa o. Allah "Kureyş bu beyt’in rabbine ibadet etsin!" diyor (106:3); o halde bu beyt Kureyş’in ülkesi olan Bekke’dedir. Ve Bekke zamanla Mekke olmuştur.

Bir itiraz: BEKKE Mısır’da ve Türkiye’de BEY, Suriye’de BEK ve BEG olarak kullanılan bir saygı ifadesidir.

Cevap: Tamam. Ama başka anlamlara da geliyor. Örneğin DARLIK, PEKİŞTİRME, HAYATA SARILIŞ… Bu anlamlara dikkat çekilmesi sanki bir iddiayı kitabına uydurma çabasıdır. O şunu der, bu onu der... Önemli olan, Allah’ın ne dediği. Ben elimden geldiğince "Allah ne diyorsa o!" ilkesine bağlı kalmaktan yanayım.

O’nun Kureyş 3′te söylediği ortada: Kureyş "o ev"in Rabbine ibadet etsin! Ve yoz moz da olsa Kureyş’in bir "salât"ı var. Kureyş, salâtını "o ev"in önünde yapıyor (8:35).

Demek ki
(1)O ev Kureyş’in oturduğu yerdeydi (106:3).
(2)O yerin adı Bekke’ydi (3:96)
(3)Bekke’nin "B"si zamanla M oldu.

Bir açıklama:

Eski Arabcanın lehçelerinde "b" ve "m" sesleri bazan birbirinin yerine kullanılırdı, o yüzden Mekke‘ye bazan Bekke de denirdi. (In ancient Arabic dialects the sounds "b" and "m" were interchangeable, so that Makkah was also sometimes called Bakkah.) http://www.islamicperspectives.com/Hajj.htm

Bence ciddiye alınması gereken bir açıklama. Çünkü hem dil bilimi hem de Kuran-ı Kerîm’i kaynak edinen tarih açısından gerçeği yansıtıyor.

*

Kendisi boş olduğu halde kanıt diye ortaya sürülen bir İDDİA da şu: İbrahim Peygamber’e "İnsanlar içinde haccı duyur!" deniyor (22:27). İnananlar değil insanlar içinde. Ve onların "Beyt-i Atîk"i ziyaret (22:29) ve tavaf (3:96) etmeleri isteniyor. İnsanların, inanan-inanmayan ayrımı yapılmaksızın, içinde bulunup güzel işler yapacakları yer "Allah’ın sistemi" olabilir; Kâbe denen o el içi kadarcık oda değil.

CEVAP: İddia bu. Ama yanlış. Doğrusu: Hac 27’deki İNSANLAR kelimesi İNANANLAR anlamına geliyor.

Kanıt için öncelikle şu gerçeği gözönüne almalıyız: Müşrikler "pislik"tir; hac yapılan bölgeye giremezler (9:28). İkincisi; kâfirler, Allah’ın yoluna ve Mescidi’l Harâm’a engel olanlar… (suç işlemiştir.) Onların hac ve tavaf için "Allah’ın sistemi"ne değil cezalarını çekmeleri için neresi ayrılmışsa oraya gitmeleri gerekir (22:25). Üçüncüsü, Kuranen İNSANLAR yerine göre İNANANLAR anlamına da geliyor. Örneğin Bakara 13: Onlara "İnsanların İNANDIĞI gibi siz de inanın!" denince "O kıt akıllılar gibi mi inanacakmışız?!" derler.

22:25’te ve 9:28′de ortaya konduğu üzere Hac 27 o "yerine göre"lik koşulunu taşıyor.
 
-
İbrahim nebinin sonradan Kabe adını alan mescidinin içi. Halk eskiden içeri girip tefekkürde bulunabiliyordu.


ÖZET OLARAK, "O Ev’in yeri"ni İbrahim’e Allah gösterdi (22:26). Tarıma elverişsiz bir vadinin içinde. Ama İbrahim çocuklarından bir kısmını yine de o bölgeye yerleştirdi (14:37). Onların geçimini Rabbinin sağlayacağını biliyordu. Nitekim Allah orda oturanlara yıl boyu ticarî yolculuklar yaptırmak suretiyle geçimin yollarını açtı (106:2)

İbrahim, oğlu İsmail’le birlikte evin temellerini Allah’ın gösterdiği yere attı. Baba oğul, yapıyı dualarla yükseltip tamamladılar (2:127).

Her mescidde imama ayrılan ve mihrab denen bir yer oluyor. Ama "O Ev"deki, sıradan bir mihrab değil, İbrahim Peygamber’in makamıydı. O yüzden makam-ı İbrahim adını aldı (2:125).

Makam-ı İbrahim "O Ev"in içindeydi. Bunu Âl-i İmrân 97′den anlıyoruz.  Büyük olasılıkla kapının tam karşısına düşen duvarın önü. Mescide önce gelenler o sayede rahatsız edilmiyor, daha sonra gelenler kolayca girip yer bulabiliyordu.

İbrahim, buradaki mihrabında (3:97) namaza durup cemaatine imamlık etti. Zaten her halde cemaat, İbrahim’in ailesinden ibaretti; mescide rahat rahat sığıyorlardı.

Arapçada KÂBE küp şeker şeklinde demek. O Ev şeklen aşağı yukarı öyle olduğu için Kâbe diye anılır oldu.

Sonra Allah, Ev’inin yoluna gücü yeten inanırların onu görmeye gitmelerini (3:97) ve tavaf etmelerini (2:225, 22:29) farz kıldı. Ama tavafın nerede başlayıp nerede biteceğinin ve hangi yönde akacağının belirlenmesi de gerekiyordu. Onun için sonradan Ev’in doğu köşesine bir kara taş yerleştirildi. Tavaf artık orada başlayıp orada bitiyordu. Dikkat edelim. O taşın Kuran'da adı geçmiyor. Yapıya sonradan eklendiği buradan da belli.



Gün oldu Kâbe, her ev gibi, eskiyip döküldü; gün oldu sel baskınına, düşman saldırısına uğrayıp yıkıldı ama her seferinde yeniden yapıldı ve her seferinde kara taş yeniden yerine kondu. 



Yüzyıllar geçip insanlar çoğalınca Allah’ın "O Ev"i, içinde namaz kılanlara yetmez oldu. Cemaat avluya taştı. Avludakiler zamanla ASIL CEMAAT oldu ve avlu ASIL MESCİD.

Buna Mescidi’l-Harâm dediler.

Sonra Kâbe’nin içinde namaz kılınmaz oldu. Ama İbrahim Peygamber’in anısı yaşıyordu. Kapısı halka açıktı. Fırsat bulanlar içeri girip "Makam-ı İbrahim"de tefekkür edebiliyordu. 

Kabe işte Allah’ın o "Emektar Ev"idir yani Beyti’l-Atîk.

Hasan Akçay


__________________
hasanakcay.net
allahindini.net
Yukarı dön Göster hasakcay's Profil Diğer Mesajlarını Ara: hasakcay
 
ebu ömer
Ayrıldı
Ayrıldı


Katılma Tarihi: 26 temmuz 2009
Yer: Turkiye
Gönderilenler: 117
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı ebu ömer

...İkincisi, Kâbe, içinde oturmak için değil ibadet içindir. El-beyt te öyle. Âl-i İmrân 96: Âlemleri yola iletmek için kurulan ilk KUTLU EV Bekke’dekidir -İnne evvele beytin vudia li’n nâsi lellezî bi bekkete mubareken ve hüden li’l âlemîn. O KUTLU EV, bir ailenin barınağı değil İslamın "ibadet evi"dir. Çünkü evvele yani "ilk"tir. Eğer bir aile için yapılsaydı o alanda ilk olmazdı; aileler için daha önce kıyamet kadar ev yapılmıştır. Salât alanındaki evlerin ilkidir o. İbrahim’den önce salât yok...

Merhaba Hasan bey;

Polemik için değilde fikrinizi öğrenmek için soruyorum.

"...ve limen dahale beytiye mu'mine..." 71/28

Bu ayetin içinde zikrolunan Nuh'un "beyti" nerededir? Yoksa bu ev ibadet için kurulmadı mı? Hani size göre ilk evi 2/127 de İbrahim ile İsmail kurmuştu ya. Oysa 2/125 te zaten ev vardı. Nasıl olacak? 

Ayrıca, İbrahim'den önce "salat" yoktu ifadenizden hareketle 4/163 ve 42/13 ayetlerini nasıl değerlendirebiliriz?

"inne evhayna ileyke kema evhayna ila nuhin vennebiyyine min ba'dihi..." 4/163

"...ma vessa bihi nuhen vellezi evhayna ileyk..." 42/13

İlaveten, bu "namaz" niçin İbrahim'le birlikte başlamış olabilir ki? Bunun arka planındaki hikmete ilişkin düşünceleriniz nelerdir?

Selam ile... 

 



__________________
Teselli ararsan teselli mi yok...
Yukarı dön Göster ebu ömer's Profil Diğer Mesajlarını Ara: ebu ömer
 
hasakcay
Uzman Uye
Uzman Uye


Katılma Tarihi: 22 ocak 2008
Gönderilenler: 1236
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı hasakcay

Merhaba ebu ömer kardeşim.

 

"...ve limen dahale beytiye mu'mine..." 71/28. Bu ayetin içinde zikrolunan Nuh'un "beyti" nerededir? 

 

Henüz hiçbir yerde. Hz Nuh bu duasını sular henüz çekilmeden önce yapıyor, evini sular tamamen çekilince yapacak.

 

Yoksa bu ev ibadet için kurulmadı mı?

 

Hayır. İpucu Hz Nuh’un duasında var: o eve KAFİR OLARAK girenler de olacak. Oysa ibadet evine kafirlerin girmesi söz konusu değil: gaffir… limen dahale beytii MUMİNEN, evime MUMİN OLARAK girenleri bağışla.

 

 

Bakın, Hz Nuh oraya KAFİR OLARAK girecek olanlar için "Rabbim, o zalimlerin helakini artır!" diyor, ve la tezidi’z zalimiine illa tebaraa.

 

Tıpkı Hz Muhammed’in Mescid-i Nebevi’ye bitişik olan konutu gibi. Müşrikler orda "Allah'ın evi"ne girip ibadet etmiyorlardı ama Muhammed'in, aynı zamanda devlet başkanının konutu olan, evine giriyorlardı. Allah'ın elçisi "Rabbim, onları bağışla!" diyemezdi (9:113).

 

Bir de lütfen şuna dikkat edelim: "El-Beyt"teki "ibadet"ten kasıt genel anlamda ibadet değil özel anlamda "salaat"tır. 1 kıyam + 1 secdelik uygulaması 4:102'de açıklanan salaat. EL-BEYT içinde salaat edilen ibadet yerlerinin ilkidir. İçinde başka ritüellerin yer aldığı ibadet yerleri daha önce elbet olmuştur. Örneğin İngiltere'deki Stone Henge, yazının icadından önce ataların anıldığı bir ibadet yeridir.  

 


Stonehenge in 2004

Stone Henge 

 

Hani size göre ilk evi 2/127 de İbrahim ile İsmail kurmuştu ya. Oysa 2/125 te zaten ev vardı. Nasıl olacak

 

Kuran, olayları kronolojik sıraya göre anlatmıyor; edebiyatta stream of consciousness denen "çağrışım yöntemi"ni kullanıyor. Yani 2:127’de anlatılan, 2:125’tekinden ÖNCE olmuştur. Hz İbrahim'i anlatan ayetler bir bütün olarak ele alınınca bu açık ve net olarak görülüyor.

 

İbrahim'den önce "salat" yoktu ifadenizden hareketle 4/163 ve 42/13 ayetlerini nasıl değerlendirebiliriz? "inne evhayna ileyke kema evhayna ila nuhin vennebiyyine min ba'dihi..." 4/163. "...ma vessa bihi nuhen vellezi evhayna ileyk..." 42/13.

 

Anılan ayetlerin konusu "vahiy"dir salaat değil. Vahiy başka salaat başka.

 

İlaveten, bu "namaz" niçin İbrahim'le birlikte başlamış olabilir ki? Bunun arka planındaki hikmete ilişkin düşünceleriniz nelerdir?

 

Allah’ın kararıdır. Tıpkı vahyin dışındaki mucizeler gibi. Onlar Hz Muhammed’den önceki nebilere verildiği halde Hz Muhammed’e verilmemiştir (17:59). Allah öyle kararlaştırmış. Israr ederseniz olup bitenin "hikmet"ini elbet yorumlarım ama beşeri yorumdur yaptığım; Allah'ın hükmü değil.

 

Sevgi ile,

Hasan Akçay



__________________
hasanakcay.net
allahindini.net
Yukarı dön Göster hasakcay's Profil Diğer Mesajlarını Ara: hasakcay
 
Guests
Guest Group
Guest Group


Katılma Tarihi: 01 ekim 2003
Gönderilenler: -259
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı Guests

"...ve limen dahale beytiye mu'mine..." 71/28"

 

Sevgili Ebu Ömer,dikkatiniz takdire şayan,gerçekten muaazzam bir tesbit.Allahın gönderdiği tüm resuller insanları mevcut yapılara değil Allahın kendi resulleri vasıtasıyla oluşturduğu İlahi beytlere/sistemlere girmeye çağırmışlardır.Tıpkı AB gibi.İşte sadece şu ayet bile laik anlayışın ne kadar sakat olduğunu göstermeye yeterde artar bile.Tercih insanın, ya Allahın sistemi ya diğerleri.Selamlar..

Yukarı dön Göster Guests's Profil Diğer Mesajlarını Ara: Guests
 
İbrahimizm!!!
Ayrıldı
Ayrıldı


Katılma Tarihi: 14 subat 2009
Yer: Turkiye
Gönderilenler: 420
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı İbrahimizm!!!

selamlar,

ayette geçen Nuhun beyti,nuhun ikametgahı değildir..Nuhun beyti;insanlara getirdiği değerlerin tamamıdır..o beytede inanmış olandan başkası giremez,giremeyenlerinde zalimliklerinden ötürü helakı istenmiştir...
bana göre bu..


Yukarı dön Göster İbrahimizm!!!'s Profil Diğer Mesajlarını Ara: İbrahimizm!!!
 
muvahhıd
Uzman Uye
Uzman Uye
Simge

Katılma Tarihi: 07 eylul 2008
Yer: Turkiye
Gönderilenler: 174
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı muvahhıd


  Merhaba Hasan Akcay bey
 
        Anılan ayetlerin konusu "vahiy"dir salaat değil. Vahiy başka salaat başka.demişsiniz

     33/56 geçen  İnnallâhe ve melâiketehu yusallûne alen nebiyyi,
 Allah melekleriyle peygamberine vahy ediyor ey iman edenler sizde o vahy'e teslim olup destekleyin.
   
   ayrıca  
 
 33/43   Huvellezî yusallî aleykum ve melâiketuhu li yuhricekum minez zulumâti ilen nûr, ve kâne bil mu�minîne rahîmen.   
   

  
   birde  3/39  Fe nâdethul melâiketu ve huve kâimun yusallî fîl mihrâbi, ennallâhe yubeşşiruke bi yahyâ musaddikan bi kelimetin minallâhi ve seyyiden ve hasûran ve nebiyyen mines sâlihîn

  yani salat eşittir vahy ve vahy'e bağlılık
  
   karanlıklardan aydınlığa başka ne ile çıkılır ki vahy dışında



 selametle
   
Yukarı dön Göster muvahhıd's Profil Diğer Mesajlarını Ara: muvahhıd
 
Guests
Guest Group
Guest Group


Katılma Tarihi: 01 ekim 2003
Gönderilenler: -259
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı Guests

İbrahimizm!!! Yazdı:
selamlar,

ayette geçen Nuhun beyti,nuhun ikametgahı değildir..Nuhun beyti;insanlara getirdiği değerlerin tamamıdır..o beytede inanmış olandan başkası giremez,giremeyenlerinde zalimliklerinden ötürü helakı istenmiştir...
bana göre bu..


Elbette doğru ancak unutmayalım ki her sistemin bir merkezi,kurum ve kuruluşları vardır.Nuh öyle dağda bayırda başıboş dolaşarak anlatmadı davasını.Gemi örneği bile onun hiç bir zaman ayaklarını yerden kesmediğini gösterir.Yani dahil olanın bir takım kurallara uyacağı bunun sonucundada kurtulacağı bir yapı.Adam AB ne vatandaş olunca sanki cennete gitmiş gibi oluyor.İlahi sistem bununda üzerinde olmalı.Kavramları fiziki olmaktan çıkarıp sadece zihne hapsetmek olağanüstü bir sapmadır.Selamlar..

Yukarı dön Göster Guests's Profil Diğer Mesajlarını Ara: Guests
 
İbrahimizm!!!
Ayrıldı
Ayrıldı


Katılma Tarihi: 14 subat 2009
Yer: Turkiye
Gönderilenler: 420
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı İbrahimizm!!!

Elbet nuhta yerçekimine karşı koyamamıştır,
ayette geçen anamıda babamıda ifadesinden bile beyt olarak anılanın Allahın sistemi olduğu açıkça anlaşılıyor.
Yukarı dön Göster İbrahimizm!!!'s Profil Diğer Mesajlarını Ara: İbrahimizm!!!
 
Guests
Guest Group
Guest Group


Katılma Tarihi: 01 ekim 2003
Gönderilenler: -259
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı Guests

Bir yapı anlamında söyledim,yani dağılmamış,hangi durumda olursa olsun başıboş kalmamış bir sisteme tabi olmuş,denizin ortasında bile.
Yukarı dön Göster Guests's Profil Diğer Mesajlarını Ara: Guests
 
Guests
Guest Group
Guest Group


Katılma Tarihi: 01 ekim 2003
Gönderilenler: -259
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı Guests

Var mı bu dünyada kalan,

mal da yalan, mülk de yalan...

Al biraz da sen oyalan

beşikten mezara kadar...

Yukarı dön Göster Guests's Profil Diğer Mesajlarını Ara: Guests
 

Sayfa Sonraki >>
  Yanıt YazYeni Konu Gönder
Yazıcı Sürümü Yazıcı Sürümü

Forum Atla
Sizin yetkiniz yok foruma yeni mesaj ekleme
Sizin yetkiniz yok forumdaki mesajlara cevap verme
Sizin yetkiniz yok forumda konu silme
Sizin yetkiniz yok forumda konu düzenleme
Sizin yetkiniz yok forumda anket açma
Sizin yetkiniz yok forumda ankete cevap yazma

Powered by Web Wiz Forums version 7.92
Copyright ©2001-2004 Web Wiz Guide
hanif islam

Real-Time Stats and Visitor Reports Sitemizin Gunluk, Haftalik, aylik Ziyaretci  Detaylari Real-Time Stats and Visitor Reports

     Sayfam.de  

blog stats