Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP
|
|
|
Mircan Yazdı:
Selam Dostlar ve henüz paylaşımlarını göremediğimiz tüm üyeler,
Sıkıntıda olduğum bir konuda yardımlarınıza ihtiyacım var.Bir türlü emin olamadığım fikirler devamlı dolaşıp duruyor beynimde.
1-Kur'an ın dili evrenselmidir yoksa Arapçamıdır? 2-Eğer Kur'an Arapça değilde Rab'ça ise mesajın en doğru anlatımını anlamamız nasıl olacaktır? 3-Kur'ana göre Arapça öğrenmek ve kendi tefsirimizi yapma sorumluluğumuz varmıdır? 4-Kur'andaki hükümler konusundaki tartışmalar hep şu şekilde olur.Örneğin burdaki ifade "hamr" dır hamr ise içki anlamını taşımaz vs...ve arapça bilmeyen kişiler hep ne yapacağını şaşırır.Çözüm nedir? 5-Allah'ın Kur'anı Arapça olarak indirmesi bir imtihan sebebimidir.Yoksa dilin zengin olması nedeniyle anlam zenginliği katmak isteyişimidir. 6-Kur'an okuma sorumluluğumuz,anlamını bilmeden makamlı bir okuyuşmudur.Yoksa ilahi mesajı anlama adına yapılması gereken kendi dilimizden okuyuşmu?
Saygılarımla,
|
|
|
Selam mircan
Kendi anladığım şekilde yanıt vermeye çalışayım inşaaAllah..
1-Kur'an ın dili evrenselmidir yoksa Arapçamıdır?
Qur'anın(aziz ve mübarek kitap) lisanı ,apaçık(16/103,26/195),pürüzsüz(39/28), ayrıntılanmış(11/1,41/3) bir arapça(12/2,20/113,41/44,43/3,46/12) hüküm(13/37)dür.
2-Eğer Kur'an Arapça değilde Rab'ça ise mesajın en doğru anlatımını anlamamız nasıl olacaktır?
Hitab sahibi(zat-ı mutlak) elbette ki Rabbul alemindir. Hitab-ı ilahi; ayrıntılanmış, mübin ve kolaylaştırılmıştır(19/97,44/58,54/17,22,32,40). Rab'ça diye bir lisanı bilmiyoruz! ama, Rabbımız mesaj vermeyi dilemişse bunu bir elçisi vasıtasıyla, bizlere bildirmektedir. Bu soruya en yalın yanıt aslında 41/44'dür.. Bilinmez bir lisan ile değil de, anlaşılır bir öz lisanca hitab olunmuştur! Ama, hitab şekli olarak bizzat hitabın sahibi olması bağlamında aldı isen, buna da diyecek bir şey yoktur. Verilen mesajlardaki en doğru anlamı da, kitabın bütünlüğü esas alınmak üzere(tümden gelimci) ilgili konuya yoğunlaşmak, akla ve bilime dost olan bir gözlükle konuları irdelemekle yakalayabiliriz şeklinde düşünmekteyim.
3-Kur'ana göre Arapça öğrenmek ve kendi tefsirimizi yapma sorumluluğumuz varmıdır?
Ana dillerine %100 hakim olan bir insan var mıdır? diye gerçekten kendime soruyorum! olsa olsa bu işlerde en bilge olması gerekenlerin, dilbilimcilerden başkası olamayacağı gibi bir kanıdayım. Kolaylaştırılmış ve mübin olan bir kitaptan söz ediyorsak! en başta okumasını öğrenmemiz gerekir. Ve devamında da "Rabbi Zıdni İlm" diyerek dualarımızla, bilme-öğrenme çalışmalarımıza sürekli devam etmeliyiz. Arapça bilmeyenlerin söylemesi en uygun gibi görünen 41/44'den dolayı, bu işin; islama gönül veren ilim-bilim sahibi mü'minlerce! diğer müminlere veyahutta mü'min adaylarına anlaşılır bir meal yada tefsiri şeklinde istifadelere sunulması daha mantıklı ve akılcı görünmektedir. Yani, anadili arapça olmayan tüm ehli islamın arapçayı bir arap gibi anlaması yada konuşması emredilmiş bir durum olmasa gerekir şeklinde düşünmekteyim. Böyle bir ayet delili olan dostlar varsa, biz de memnun olur! geceli gündüzlü çalışarak bu görevi ifa etmeye çaba gösteririz inşaaAllah.. Eşyanın tabiatı gereği bir mü'min kişi, elbetteki dinini kendince mutmain olacağı bir şekilde okumalı veya dinleyerek öğrenmelidir. Burada, bilinçli ve ihlaslı mü'minlere büyük görevlerin düştüğü açık değil mi? söz veya yazı ile devamlı dinimizi anlatmalı ve yaşamalı-yaşatmalıyız inşaaAllah!.
4-Kur'andaki hükümler konusundaki tartışmalar hep şu şekilde olur.Örneğin burdaki ifade "hamr" dır hamr ise içki anlamını taşımaz vs...ve arapça bilmeyen kişiler hep ne yapacağını şaşırır.Çözüm nedir?
Çözüm nedir? ÇÖZMEKTİR! "Rabbi Zıdni İlm" duasında(20/114) daim olarak! araştırmak~araştırmak veya ihlasına, bilgisine itibar ettiğiniz dini Allah'a özgüleyen "islâm ahlâkı"na sahip, bilen mü'minlerin bilgilerine başvurmak gerekiyor sanırım.
5-Allah'ın Kur'anı Arapça olarak indirmesi(Arab Kavmine) bir imtihan sebebimidir.Yoksa dilin zengin olması nedeniyle anlam zenginliği katmak isteyişi midir?
a) hz İbrahim(SvS)in duasının kabul edilmesi vesilesi
b) hz İsa(SvS)nın dilinden "Ahmed(SvS)" ismi ile
c) İndirildiği kavmin mensuplarınca çok açık ve "kolayca anlaşılır olması" bağlamı; 14/4
d) [013.007] [X0] Küfre sapanlar derler ki: «Ona Rabbinden bir ayet (mucize) indirilseydi ya.» Sen, yalnızca bir uyarıcısın ve her kavim için bir hidayet önderisin!.
e)2/140,5/19,77,6/133,156,157,7/172,173,9/13,14,39,115,
11/57,19/97,20/134,28/46,47,32/3,34/44,
36/6,39/55-58,43/5,45/31,61/6,67/8,72/5,..........
f) Allah C.C'ün elçisini(Muhammed SvS) bütün dinlere "üstün" kılmak için göndermeyi dilemesi.. 9/33,48/28,61/9
g) [008.039] [TK] Fitne kalmayıncaya ve dinin hepsi Allah'ın oluncaya kadar onlarla savaşın. Şayet vazgeçecek olurlarsa, şüphesiz Allah, yapmakta olduklarını görendir.
h) Alemlere rahmet olmak üzere bir elçinin(Muhammed SvS) gönderilmesinin, Allah C.C tarafından dilenmesi veya takdir buyurulması vesilesi.. 21/107
2/119,151,4/64,80,13/30,17/54,105,25/56,
33/45,34/28,35/24,42/48,48/8,57/26,73/15
6-Kur'an okuma sorumluluğumuz,anlamını bilmeden makamlı bir okuyuşmudur(tilavet).Yoksa ilahi mesajı anlama adına yapılması gereken kendi dilimizden okuyuşmu?
Anlamakla&hayatımıza tatbiki yahutta idrak etmelerimiz bağlamında yapacağımız tüm eylemler "OKU" emrini ifa etmeye yönelik olup, bunu da elbette ki kitabımızdan yapıyoruz! Qur'anı anlamak için kısaca yaratılmış tüm ayetleri akıl ve insafla OKUmaya gayret etmeliyiz! beğenilmeyen bir sokak köpeğinin dahi bizlere vereceği dersler mutlaka var! hiç bir şey boşa yaratılmamıştır! Allah C.C abesle iştigal etmez! ve tesadüf zarları atmaz! O'nun OL demesi; ilmi ile o şeyin OLduğunu bizlere anlatmaktadır..
RZi,,, Amin
__________________ EûzûBillahimineşşeytanirracim&BismillahirRahmanirRahiym..
|