Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP
|
|
|
"Aliaksoy’un sorgulanmasını istediği şu konuyu müzakere etmeye çalışıyoruz:
Kuran'da anlatılan vecibelere ilaveler getiren ama Kuran'ın diğer hükümlerine aykırı da düşmeyen şeylerin delil olup olmadığının sorgulanmasını dilemiştim. Konuya açıklama getirilemedi...
işte getiriyorum ali kardeşim,
onlar da aynen delildir... şüphen olmasın...
bu konuda Ankara ilahiyattan Doç dr. Bünyamin Erul un yüksek lisans çalışması var... ona bakabilirsin...
bu konular yıllarca tartışıldı... tekrar tartışmayalım istemiştim. madem talep yoğun.. bir şeyler yazalım o zaman.....
evet.. birileri istemese de ... hoşlarına gitmese de... kızsalar da... Hz. Peygamber'in böyle bir yetkisi var....
ve ona bu yetkiyi veren de Hz. Allah...
onu postacı konumuna indirgemeye çalışanlar dün olduğu gibi bugün de başarılı olamayacaklar...
ne kadar uğraşırlarsa uğraşsınlar onların bu çabası güneşi balçıkla sıvamaya benzemektedir ki başarılı olabilmesi söz konusu bile değildir..
.
onu aşırı yüceltenler nasıl hatalar etmişseler...
onu dışlayanlar veya yok sayanlar da aynı yanlış içerisindedirler...
ifrat ve tefriti bırakıp orta yolu bulmaya (yani; vasat ümmet olmaya) çalışmaları kendi yararlarına olacaktır.....
Örneğin, Hayrettin Karaman iddia ediyor ki kadının tesettüre sokulmayan vücudu adım zinaya yol açar; o halde Nûr 31’de bir önlem olarak tesettür var.
(1)Kuran’da bu önlem hükmü var mı? Hayır. Çünkü Nûr 31’de anılan ZİYNETLER kadının vücudu değil takılarıdır. Takılar adım adım zinaya yol açmaz.
Ahhhhhh!!! kardeşim hasan akçay ahhhhhh,
Arapça öğrenmen artık şart oldu... yine çam devirdin... işte burada ziynetlerin takı olduğunu söylersen hata etmiş olursun.. ziynetin bir anlamı yok ki.....
neden bu anlamını verdin??? neden bu hatayı yaptın...???
oysa bu ayette zikredilen ziynet; kadının çekici olan ve erkeği tahrik eden vücududur..
ne midir onlar...???? sayayaım mı??? ("utanan ilim öğrenemez" diyen büyük islam alimi, müfessir Mücahid'i anarak yazalım...)
kadının ziyneti; göğüsleridir mesela.. kalçasıdır... ince belidir... göbeğidir...
malum bölgeleridir... gözlerinin bakışıdır.. dudağının şeklidir veya rengidir...
kaşlarıdır... yanaklarıdır...saçına verdiği farklı biçimlerdir... cilveleridir... yürüyüş tarzıdır... vs. vs.
(neden kadınlar güzel görünmek ve beğenilmek ister hiç merak ettiniz mi?? onlar neden sayılan bu ziynetlerini hep çekici göstermeye çalışırlar merak ettiniz mi??? onları boyarlar... makyaj yaparlar... fondaten sürerler... dar giyinip hatlarını belli etmek isterler... yağ aldırırlar.. vs. vs...
çünkü onların ziynetleri var.... ve bunları onlar süslemeyi seviyorlar.. doğaların da var bu... değiştiremezsiniz... onlar da böyle imtihan oluyorlar işte... bu ziynetleri açıldığında utanmayan çok az kadın vardır... pek çok kadın utanır bundan.. doğasına yabancılaşanlar hariç tabi... neyse konumuza dönelim biz...)
bunların bir bütün halinde sergilendiği güzel ve çekici bir kadına "hayır" diyebilecek erkelerin sayısı da, bir elin parmaklarını geçmez... "ben böyle bir kadının bu ziynetlerinden tahrik olmam" diyen erkek midir değil midir doktora gitmelidir bence...
kimse kimseyi kandırmasın... akıllı olalım...
tam tersi erkekler için de geçerlidir tabi... yani çok yakışıklı bir erkeğe de aynı şekilde kadınlar ilgi duyarlar... yani erkeğinde ziyneti vardır... o da örtmesi gereken yerleri örtmelidir... ve göstermemelidir.
batı da bir takım kulüplerde erkek striptizcilerin varlığı duymadınız mı??? azgın kadınların onlara yiyecek gibi baktıklarını.... (hz. yusuf a da öyle bakmışlar ve ellerini kesmişlerdi)
neyse ziyneti iyi anlamak sonra adam akıllı yorumlar yapmak lazımdır... yoksa hata etmeniz kaçınılmaz olur...
kısaca ziynetin çok anlamı vardır.. biraz araştıralım bilgi sahibi olalım... sonra fikir sahibi olalım..... bilgi sahibi olmadan fikir sahibi olmak insanı gülünç durumlara düşürebilir.... üç beş kitap okumakla da olmaz bu... derinleşmek lazım.. yoğunlaşmak lazım... geceleri buna ayırmak lazım...
özetle; ziynete en doğru anlamı vermeden yapılan yorumlar eksik ve yanıltıcıdır.... dikkatli olmak iyidir...
tesettür, yani "örtünme" ilk insandan beri vardır.. ve kıyamete kadar da olacaktır... çünkü utanma duygusu fıtratta var... oysa var olan bu fıtratına yabancılaşanların esfeli safilin (aşağıların en aşağısına yuvarlandığı) olduğu veya hayvandan da daha aşağı bir derekeye indiği ise ayrı bir hakikattir... kur an bize böyle insanları da tanıtır...
kur anı iyi anlayalım..
ayrıca belirteyim ki; anlamak ayrı... anladığını sanmak da ayrıdır...
biz sananlardan olmayalım...
akla, bilime, tecrübeye, tarihe ve sağlam bir muhakemeye saygı duyalım...
bu da bir anda olmaz... azim ister... bedel ister... derinlik ister...
ter dökmek ister.. uzun geceler uykususz kalmak ister...
uzun geceler türküler söyleyip kendince ahkam kesmek ne kadar doğru ve ikna edicidir bu da tartışılır ayrıca????
saygı gösterenler saygıyı hak ederler...
küsmece yok.. darılmaca yok....
selam ve dualarımla....
__________________ Rabbim! ilmimi ve anlayisimi artir!
www.ahmeteminseyhan.blogcu.com/
selam ve dua ile...
|