Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP
|
|
|
Selamün Aleyküm! Değerli Kardeşlerim!
Alperen Kardeşimizin açtığı ve rüku ile ilgili verdiği topluca ayetleri okuduk.
Allah Razı olsun. Kardeşlerimiz de bu konu ile ilgili görüşlerini belirttiler.
Rükû ile ilgili kavramın daha iyi oturması dileğiyle yapılan bir çalışmayı bilgilerinize sunmak istiyorum.
Mürselat;48, 49. Ayetler:
Onlara: “Rükû edin” denildiği zaman rükû etmezler.
O gün yalanlayanların vay hâline!
....
Gerçekten de rükû denince herkesin aklına namazdaki rükû, yani ayakta dururken eğilip belin bükülmesi gelmektedir.
Çünkü rükû sözcüğü, asırlar önce kafalara bu anlamla kazınmıştır.
Klâsik eserlerde, buradaki rükûdan maksadın namazın tamamı olduğu, Cüz`iyet Mecaz-ı Mürseli sanatı ile namazın parçasının anılıp bütününün kastedildiği ifade edilmiş, bütün meal ve tefsirlerde (!) de bu sözcük bu anlam ile kullanılmıştır.
Yani "rükû edin" ifadesi, "namaz kılın" olarak anlaşılmıştır. Bu durumda ayetin manası; "Onlara namaz kılın denildiği zaman namaz kılmazlar. O gün yalanlayanların vay hâline!" olup çıkmaktadır.
Bize göre ayetin bu şekilde anlaşılması yanlıştır. Çünkü bu surenin indiği dönemde namaz ile ilgili her hangi bir emir ve yaptırım söz konusu değildir. Zaten henüz inanmamış kimselere "namaz kıl" demenin de bir mantığı yoktur. Ayetin doğru anlaşılabilmesi için önce sözcüklerin doğru anlamlarının bilinmesi gerektiğinden, rükû sözcüğü için Lisan ül Arab`a baş vurulmuş ve aşağıdaki anlamlara ulaşılmıştır:
1) "الرّكوع Rükû"; "Hudu ( eğilmek, bükülmek, küçülmek, tam teslim olup itaat etmek, sözü yumuşatmak; kibar, tatlı söylemek)" demektir.
2) "Rükû"; "inhina (iki büklüm olmak)" demektir. Yaşlılıktan beli bükülmüş ihtiyarlara "rakea ş şeyhu (ihtiyar iki büklüm oldu)" denir.
3) "Rükû"; zengin kimsenin sonradan fakirleşmesi demektir (beli kırılmak deyimine eş bir anlam).
4) "Rükû"; putlara tapmayıp Allah`a boyun eğmek (haniflik etmek) demektir. Cahiliye Arapları aralarında puta tapmayıp yalnızca Allah`a tapanlara "Raki (rükû eden) ve "Rakea ilellah (Allah`a rükû etti)" derlerdi. (Lisan ül Arab c: 4, s: 232, 233. Rekaa mad.)
Bize göre 4. maddedeki anlam, ayetin en doğru şekilde anlaşılmasını sağlayan anlamdır. Bu durumda ayetin şu şekillerde çevrilmesi mümkündür:
Onlara; "Hanifler olun (puta tapmayın, tek Allah`a tapın)" denildiği zaman hanif olmazlar.
Onlara; "Hakka teslim olup itaat edin" denildiği zaman hakka teslim olup itaat etmezler.
Kaynak: İşte Kur'an (Hakkı Yılmaz)
Kusursuzluk sadece Allah'a mahsusdur.
Doğrusunu en iyi bilen Allah'tır.
Sevgi,saygı ve muhabbetle.
Allah'a emanet olunuz.
|