HANiFDOSTLAR.NET

 

Kuran Müslümanı
 

(Şahıs odaklı din anlayışından Allah odaklı din anlayışına...)

Ana Sayfa Hanif Mumin  Iste Kuran Kurandaki Din  Kur'an Yolu  Meal Dinle Sohbet Odasi Hanifler E- Kitaplik Kütüb-i Sitte ?  ingilizce Site Kuran islami Aliaksoy Org  Hasanakcay Net Tebyin-ül Kur'an Önerdiğimiz Siteler Bize Ulasin

 

- Konulara Göre Fihrist

- Saçma Hadisler

- Hadislerin-Sünnetin İncelemesi

- Haniflikle İlgili Sorular Cevaplar

- Misakın Elçisi Kim?

- Kuranda Namaz/Salat

- Onaylayan Nebi

- Kuranda Namaz/Salat

- Enbiya 104

- Kuranda Yeminler

- Adem Hakkında Sorular

- Ganimetleri Resulün Eline Nasıl Vereceğiz?

- Allahın ındinde YIL ve DOLUNAYLAR

- Abese ve Tevella

- Hadisçilerce Tahrif Edilen Ayetler

- Mübarek Yer, Mübarek Vakit

- Arkadaş Peygamber

- Kuranın İndirilişinden Günümüze Gelişi

- Bir Türban Sorusu

- Kuran ve Bize Öğretilenlerin Farkı

- Namazın Kılınışı

- Hadislere Göre Namaz

- Kuranda Salat Namaz mıdır?

- Kuran Yetmez Diyen Uydurukçular

- Bizler Hanif Dostlarız

- Sahih Hadis mi İstersiniz?

- Hakkı Yılmaz'ın Tebyin Çalışması

- Kur'anı Anlamada Metodoloji

- Tarikatçıların Çarpıttığı Birkaç Ayet

- Nasıl Kur'an Okuyalım?

- Kur'anı Kerim Nedir?

- Kur'anda Oruç

- Allah'sız Bir Din ve Allah'sız Bir Kur'an İnancı

- Kuransız Bir İslam Anlayışı ve Müşrikleşme

- Meal Çalışmasına Davet

- Allah Şahit Olarak Kafi Değil mi?

- Doğru Hadisleri Ne Yapacağız?

- Kur'andaki Muhammed ve Peygamberlerin Misyonu

- Mahrem, Avret, Ziynet

- Nur Suresi Çeviri-Yorum

- Cilbab

- Resule İtaat Ne Demektir?

- Hadis Kalburcuları ve Kalburları

- Kur'anı Kerim'in İndiriliş Gayesi

- Kur'anda Amellere Karşı Cahili Yaklaşım

- İslamdışı İnanışlara Kur'andan Örnekler

- Biri Şu Haram Üretim Tesislerini Kapatsın

- Tasavvufta İslam Var mı?

- İslamda Delil Sorunu

- Kurban Kesmek

- İlahi Hitabın Serüveni

- Ecel Nedir?

- Şirk, İşrak, Müşrik, Müşareke, Müşterik

- Büyü Yapan ve Yaptıranlar

- Peygamberlere Karşı Rabbani Yaklaşımlar

- Salat-ı Tefriciye yada Zikri Çarpıtmaya Bir Örnek

- Mucize Nedir?

- Ayrılıkların Nedenleri

- Sıfır Hata veya Kur'an

- Haniflik Nedir?

- Rabıta İle Şeyhlere Tapanlar

- Hadis Zindanının Mezhepçi Mahkumları

- İslam Dininin Öğrenilmesinde Kaynak Sorunu

- Fasık ve Münafıkların Genel Tanımlaması

- Hadisler, Hıristiyanlık ve Selman Rüştü

- Kur'anı kerim'in İndiriliş Gayesi

- Müstekbirlere Karşı Cahili Yaklaşım

- Halis-Hanif İslam

- Kur'anda Şefaat

- Fuhuş Tellalı Tefsirciler

- Hayızlıyken Neden Namaz Kılınmasın?

- Cebrail, Vahiy, Melek

- Dindarlıkta Müşrikleşme Temayülü

- Büyü Yapan ve Yaptıranlar

- Yaratılış, Adem, Havva

- Kur'an Yerel mi, Evrensel mi?

- Reform Dinde mi, Dindarlıkta mı?

- Ne Mutlu Tağutu Olmayanlara

- Peygambere Saygı(?)

- Hadislere Kanıt Diye Gösterilen Ayetler

- Allah Nazara Karışmadı mı?

- Kur'anı Kerimle Amel Etmek Mümkün mü?

- Kur'anda İnkar Edenlerin Vasıfları

- Müminlerin Vasıfları

- Allah'ın Vasıfları

- Kur'anın Vasıfları

- Dine Karşı Cahili Yaklaşımlar

- Kur'an Merkezli Din

- İrin Küpü Patladı; Mevlana

- Hurafe ve Bidatlar

- Peygamberi Tanrılaştırma

- Hz. İsa'nın Ölümü

- Allah'ın Mesajının Adı: Kelamullah

- Allah'ın Resule Uyarıları

- Kur'ana Göre Tenkit ve Eleştiri Nasıl Olmalı?

- Kur'anda Sevgi

- Sofuların Devlet Desteğiyle Desteklenmesi

- Hans Von Aiberg Aldatmacası

- Kabir Azabı Safsatası

- Kur'an Kıssalarının Önemi; Masal Değiller

- Kur'anda Toplumsal Sünnetler

- Tefsirde İsrailiyyat

- Kardeş Evliliği Olmadan Çoğalma

- Hans Von Aiberg Tutuklandı

- Kur'anda Tevbe Kavramı

- Yaşar Nuri Öztürk'ün Yorumuyla Namaz

- Karadelikler; Bir Büyük Yemin

- Mezhepçilerin Ümmi Açmazı

- Kabe Nedir? Mekkede midir, Kudüste mi?

- Kur'anda Ruh Kavramı

- Kur'anda Nefs Kavramı

- Amin Kavramı ve Putperestlik

- Diyanet İşleri Başkanlığının Sitemize Cevabına Cevaplar

- Resul ve Nebi -1

- Resul ve Nebi -2

- Sapık Bir Fırka: Hansçılar

- Cihad mı, Çapulculuk mu?

- Kur'an Deyip Namazı Yok Sayanlar

- Cennete Sadece Müslümanlar mı Girecek?

- Kur'anda El Kesme Cezası var mı?

- Nazar veya Göz Değmesi Var mı?

- Şehadet Getir, Münafık(?) Ol

- Kur'anda Eleştiri Metodu

- Hacc Mekkede mi, Bekkede mi?

- İslami Tebliğde Kur'an Metodu

- Saptırılan Kavram: Mekruh

- Kur'anda Cuma Namazı var mı?

- Of Be Kader, Allah mı Suçlu Yoksa Biz mi?

- Kader Açısından Cebir ve İhtiyar

- Baban Peygamber Olsa Ne Yazar

- Kur'anda İnsan Hukuku

- Vahdet-i Vücud, Şirkin Alası

- Tasavvufi Bilginin Kaynağı Vahiy mi?

- İslam'da Resullük Son Bulmuştur

- Teveffi Kelimesi ve Arap Dili

- Tasavvuf Üzerine Düşünceler

- Nefis Mertebelerinin İç Yüzü

- Allah Rızası Anonim Şirketi; Tarikatlar

- Tasavvuf ve Eşcinsellik -1

- Tasavvuf ve Eşcinsellik -2

- Nakşi Şeyhi Allah'ın Avukatı mı?

- Kur'anda "ve+la" Öbeği

- Putlar ve Tapanlar

- Son Peygamberimizin Okuma Yazması

- Mesih ve çarpıtılan Bir Ayet

- Hac İzlenimleri

- "Üzerinde 19 var" da Son Nokta

- Secde Emri

- Kur'andaki Hac

- Aracıların Gaybı Bildiği İnancı

- Tarikatçı - Müşrik Karşılaştırması

- Gazali'nin Kadına Bakışı

- Kur'anda Kadına Verilen Önem

- Başörtüsü Allah'ın Emri Değil

- Başörtüsü Takmak Kur'anda Var mı?

- Kur'anda Kadın Dövmek Var mı?

- Cariye, Köle; Utanmaz Mealciler

- Kadına Yönelik Şiddet

- Sünnet Edilen Kızın Öyküsü

- Erkekçe ve Kadınca Meal Konusu, Nebe 33. Ayet

- Harem - Selamlık Kimin Emri?

- Zina, Evlilik ve Örtünme Adabı

- Cariyeleri Aç, Hür Kadınları Kapat (!)

- Çok Eşliliği Yasaklayan Ayetler

- Kur'ana Göre Evlilik Hukuku

- 2 Kadın = 1 Erkek, Uydurma mı?

- Danimarkalı mı Sapık, Buhari mi?

- Ebu Hanife, Cariyenin Avreti

- Nisa 25, Hür Kadın ve Fahişe İfadesi

- Maymunların Hadisi ve Recm Vahşeti

- Hz. Muhammed'in Tebliği

- Peygamberi Tanrılaştırma

- Angarya Haline Getirilen İbadet

- Buhari'nin Hadislerini Buhari Yazmamıştır

- Hadis ve Sünnet Gerçeği

- Uydurma Hadisler, İslamın Kara Boyası

- Hadisler Dinin kaynağı Olamaz

- Uydurmaların Sınırı Yok; Şeytan Geyiği

- Beşeri Hükümler Neden Kutsal Oluyor?

- Hadis - Kur'an Çelişkisi

- Kur'anda/Dinde Olanlar ve Olmayanlar

- Cehennem'den Çıkış Yok

- Kur'anda Tağut

- Ebu Hureyre Gerçekte Kimdir?

- Hadis - Mantık Çelişkileri

- Kurban ve Kurban Bayramı Nereden Geliyor?

- Hadislere Göre Kur'an Eksiktir

- Bildiri: İslam Anlayışında Reform

- Arapça mı, Arap Saçı mı?

- Koca mı Üstün, Allah mı?

- Esbab-ı Nüzül Komedi Hadisleri

- İşte Geleneğin Dini

- Ulul Emir İle Kim Kastediliyor?

- Kul Hakkı

- Yezidi Bir Gelenek: Aşure Tatlısı

- Hz. İbrahim'den Asrımıza Dersler

- Taklitçiliğin Boyutları

- Seb-ul Mesani Nedir?

- Kelle Sayılarak Gerçek Bulmak

- Kıyamet - Mahşer Günü ve Sonrası

- Kur'anda Namaz Vakitleri

- Kur'anda Cuma Konusu

- Salih Olmak Yetmez

- Hudeybiye Anlaşması Uydurma mı?

- Kitap Yüklü Eşekler

- Kur'andaki Hac

- Hz. Nuh'un Oğlu Kimdi? İftira mı?

- Ruhun Ağırlığına Başka Bakış

- Hz. İbrahim Yalancı Değildi

- İncil'de Kadına Bakış

- Şirkin Büyüğü Küçüğü Olur mu?

- Kur'andaki Abdest ve Hijyen

- Din de Bir Araçtır

- Kur'an Okumanın Zararları

- Kur'anda Dua Ayetleri

- Kur'anda Tarih Kavramı ve Bilinci

- Şekilsel Secde Kur'anda Yok mu?

- Salat ve salatı İkame

- Kur'andaki Emr Kavramı Üzerine

- Dindar İnsanlar Şirk Koşar

- Alak Suresinin İlk Beş Ayeti

- Men Arefe'nin Çözümü

- Kur'andaki Av Yasağı

- Fıtrat ve Namaz Vakitleri

- Kur'anda İnsan Hukuku

- Din Büyüklerini Tanrılaştırma

- Allah'a ve Muhammed'e Değil

- Kur'andaki Örnek Tevekkül

- Şekilsel Rüku Kur'anda Yok mu?

- Hz. İbrahim Kuşları Kesti mi?

- Ehli Sünnet Dininin Anayasası

- İnsan Allah'ın Halifesi mi?

- Kur'an Üzerinde Düşünmek

- Şirkin Kuyusuna Düşenlere Uyarılar

- Kur'an Ölülere Okunmak İçin mi İndirildi?

- Ayda Okunan Kur'an Masalı

- Hz. İbrahim, Safa ve Merve Masal mı?

- "Haç"er-ul Esved (!)

- Mevlana Sahte Bir Peygamber Değil mi?

- Tasavvufun Tanrısı İki Zıttır

- Kur'andaki Tasavvuf: Teveccüh

- Önce Batıl ve Hurafe İle Savaşalım

- Resuller Haram Kılamaz mı?

- Elçi Muhammed ile İnsan Muhammed'in Farkı

- Tarikatlarda Aracılar Rezaleti

- Nur Suresi 31. Ayet Nasıl Çarpıtılıyor?

- Sırat Kıldan İnce, Kılıçtan Keskin mi?

- Kur'anda Zalimler

- Bütün Mehdileri Çöpe Atıyoruz

- Kur'ana Göre Ramazan Ayı ve Haram Aylar

- Tasavvufçuların İlahı; Varlık ve Yokluk

- Tasavvufçuların Küçük Putları

- Sünnet Etmek yaratılışı Değiştirmedir

- Son Peygamberimizin Mektupları

- Fıtrat ve Namaz Vakitleri

- Mescid-i Aksa Nerede?

- Büyük Kandırmaca: Hadis

- Kur'an Neden Arapça Olarak İndirilmiştir?

- Kimin dini? Kimin Kitabı? Kimin Meali?

- Evliya Kelimesinin geçtiği Ayetler

- Şimdiye Kadar Yaşanan İslam

- Ayın Yarılması Diye Bir Mucize Yoktur

- Kabe Dikili Taş Değil mi?


Up | Down | Top | Bottom
 
Şu da emredildi: Yüzünü dine bir Hanif olarak çevir. Sakın müşriklerden olma.

Yunus Suresi 105

Ben bir Hanif olarak yüzümü gökleri ve yeri yaratana döndürdüm. Müşriklerden değilim ben.

Enam Suresi 79

İbrahim ne bir Yahudi idi, ne de bir Hıristiyan. O sadece hanif bir müslümandı. O müşriklerden değildi.

Ali İmran Suresi 67

Şu da kuşkusuz ki, İbrahim başlıbaşına bir ümmetti; bir Hanif olarak Allah'ın önünde eğiliyordu. Müşriklerden değildi.

Nahl Suresi 123

De ki Allah doğrusunu söylemiştir / vaadinde sadıktır.Haydi artık Hanif olarak İbrahim'in Milleti'ne uyun! Müşriklerden değildi o.

Ali İmran Suresi 95

Allah'a ortak koşmadan, Hanifler olarak... Allah'a ortak koşan kişi, gökten düşmüş de kendisini kuşlar kapışıyor veya rüzgar onu uzak bir yere fırlatıp atıyor gibidir.

Hacc Suresi 31


Up | Down | Top | Bottom

HABERLER

 

 








 

 

  Hanif Islam

 

Kur'an Hükümleri ve Kavramları
 Hanif Dostlar Ana Sayfa -> Kur'an Hükümleri ve Kavramları
Konu Konu: Cennette oturak alemleri, huriler yok. Yanıt YazYeni Konu Gönder
Yazanlarda
Gönderi << Önceki Konu | Sonraki Konu >>
hasakcay
Uzman Uye
Uzman Uye


Katılma Tarihi: 22 ocak 2008
Gönderilenler: 1236
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı hasakcay

Merhaba.

Vâkıâ sûresinde geçen dökülen su (31) ve yükseltilmiş döşekler (34) neden Kuran'a girecek kadar önemli sayılmıştır? Medine'de bir hurma bahçesine gittim. Aklımda hep bu soru...



Medine'nin SICAKTAN cayır cayır yandığı bir ândı. Bir esinti olduğunda dahi hava değildi yüzünüzü yalayan; alevdi. Aklımda sağın halkına verilecek olan o uhrevî bahçe. Medine'nin hurma bahçeleri ona benzer mi?

Vâkıa sûresi:

27.Ve sağın insanları...
28.dikensiz kiraz ağaçlarının altındadır
29.salkımlı hurmalar
30.uzamış gölgeler

31.dökülen su
32.ve bol bol öteki meyveler.
33.Tükenmez, yasak edilmez.

34.Ve yükseltilmiş döşekler.
35.Öyle bir var ederiz ki ONLARI
36.hiç kullanılmamış
37.kusursuz uyum içinde.
38.Sağın insanları için.

Ve dökülen su (mâin meskûb)... Bizi gerçekten dökülen su sesi karşıladı. Bir karış çapında kocaman bir borudan büyükçe bir havuza akıyor. Yeraltı suyuymuş. Motor ile çekiliyor.

Hz Peygamber zamanında kuyudan su deve ile çekiliyordu her halde.

Havuzun başında yanları açık, üstü kapalı bir yapı. Biz buna ÇARDAK deriz. Ama çardağın üstü çalı çımkıdır. Bunun üstü düzenli çatıydı.

Yerler halı döşeli. Kenarlarda yükseltilmiş döşekler (furuşin merfûa). Onların üzerine bin develi ağalar gibi oturduk. Adımıza layık lüks mobilyaydı yükseltilmiş o döşekler. 



Etrafta kelebekler uçuşuyor. Ve kuş cıvıltıları. Ark boyunca suyu izleyerek bahçeye indim. Aman Allah’ım! SICAKTAN kavrulan Medine’nin size uzattığı avucunda yemyeşil bir serinlik. Marul, biber, domates, maydanoz, mısır, kocaman yapraklarıyla tanıdık canım kabak göverisi. Ve çiçekler.

Ne dersiniz; benziyor mu?

Bizimkiler "Maydanoz koparabilir miyiz?" dediler.
Bahçenin sahibi: "Helal! Helal!"

*

 

Sayın Keşmekeş, UlulEbsar'ın da dediği gibi DÖŞEKLER dişildir. Âyet 35'teki HUNNE zamiri onlara gider. Yani?

 

Biz onları (hunne)

öyle bir inşa ederiz ki...

İnnâ enşa'nâ hunne inşâ'e

 

Allah bin develi ağaların altına gıcır gıcır döşekler çekiveriyor. Arabın lüks mobilyası onlar. Ortada huri muri yok. Huriler, "Cennette oturak âlemi olsun!" diyen birilerinin fantezisi.

 

Sevgi ile,
Hasan Akçay



__________________
hasanakcay.net
allahindini.net
Yukarı dön Göster hasakcay's Profil Diğer Mesajlarını Ara: hasakcay
 
UlulEbsar
Uzman Uye
Uzman Uye
Simge

Katılma Tarihi: 26 mayis 2010
Yer: Micronesia
Gönderilenler: 352
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı UlulEbsar

UlulEbsar Yazdı:

احْشُرُو& ;nbs p; الَّذِين& ;nbs p; ظَلَمُوا وَأَزْوَ جَهُمْ وَمَا كَانُوا يَعْبُدُ 06;َ


 SAFFAT Suresi 22

Uh�ur�llez�ne zalem� ve ezv�cehum ve m� k�n� yabud�n

De�erli dostlar,

Zalimlerin "E�"lerinin su�u nedir.................? diye hi� d���nd�n�z m�?

Geleneksel mealcilerin �evirisine g�re Allah Adil de�il...
Zalim bir Adam�n han�m� m�mine olsa dahi bu aYetin �evirisine g�re E�iyle beraber cehenneme at�lacak:???!!!

Hay�r...Allah kimseye b�yle bir zul�m� reva g�rmez.

EZVAC-ZEVC Kad�n-erkek ili�kisi de�ildir.

Yorumlar�n�z i�in �imdiden te�ekk�rler.

selam...


Selam Sayın Hasan Akcay bu Ayet ile ilgili yorumunuz nedir?

Abdurrahman abinin yorumunuda merak ediyorum.

Selam ile...


__________________
Haşr -10
"Rabbimiz, bizi ve bizden önce inanmış olan kardeşlerimizi bağışla; kalbimizi inananlara karşı kin beslemekten koru.
Rabbimiz, sen şefkatlisin, Rahimsin,"
Yukarı dön Göster UlulEbsar's Profil Diğer Mesajlarını Ara: UlulEbsar
 
hasakcay
Uzman Uye
Uzman Uye


Katılma Tarihi: 22 ocak 2008
Gönderilenler: 1236
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı hasakcay

Hézé. Felyezûkûhu hamîmin ve gassâk. Ve éherû min şeklihî ezvâc (38:57-58).

Uhşur ullezîne zalemû ve ezvâc ehum (37:22).

 

İşte ceza; onu tatsınlar: kaynar suyu, irini. Ve onların öteki eşitlerini (38:57-58).

Toplayın o günahlıları ve eşitlerini (37:22).

 

Merhaba UlulEbsar dost. Sâd 58'deki "ezvâc"ın EŞİTLER anlamına geldiği görülüyor. Aynı anlamın Saffât 22'deki ezvâc için de geçerli olması gerekir, öyle değil mi?

 

Ama bu benim ilk bakışta gördüğüm anlam. Yanlış olabilir. Araştıracağım* Allah isterse.

 

Sevgi ile,

Hasan Akçay

 

____________________________

 

*İlk sonuç. Buradaki "ezvâc"a YOLDAŞAR ya da BENZERLER diyenler var. Örneğin ( http://www.kuran.gen.tr/?x=s_main&y=s_middle&kid=31& amp; amp;sid=37):

 

10 - İlk dönem otoritelerinin hemen tümüne göre -Ömer b. Hattâb, Abdullah b. ‘Abbâs, Katâde, Mücâhid, es-Suddî, Sa‘îd b. Cubeyr, Hasan Basrî, vb.- buradaki ezvâc ifadesi, "birbirine [vasıfları itibariyle] benzeyen insanlar" veya "aynı tür insanlar" yahut da "aynı kökten/cinsten olanlar" anlamına gelmektedir.



__________________
hasanakcay.net
allahindini.net
Yukarı dön Göster hasakcay's Profil Diğer Mesajlarını Ara: hasakcay
 
UlulEbsar
Uzman Uye
Uzman Uye
Simge

Katılma Tarihi: 26 mayis 2010
Yer: Micronesia
Gönderilenler: 352
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı UlulEbsar

Katkınız için teşekkürler Saygıdeğer Hasan Akcay,

Birde Haktansapmazdan görüş alalım...Bilmiyorum bu sıralar yazıyormu.

Zevc ve Ezvac bana manuplasyona açık kelimeler olarak görünüyor.

Çünkü 4 Eşi İslama iftira olarak atanlar bu kelimenin çevirisi,yorumu ve bağlamda  kötüye kullanmışlardır.
Zevc örten-tamamlayan diğer unsurdur şeklinde düşünüyorum.
bu kadın-erkeği tanımlayabileceği gibi ( araf 189 - zevci onu örttü-tamamladı )
bir bardağın dolu tarafı,boş tarafın zevcidir.
Yani ZITLIK prensibi Allahın Sünnetindendir.
Bu anlamda olaya biraz daha GENİŞ AÇIDAN bakmak gerektiğini düşünüyorum.
 
Bu bitkilerdeki zevc meselesini inceleyincede şaşırtıcı bağlantılara gidiliyor.
Bitkiler için çift yaratıldı diyor.Ama bunu daha iyi inceleyince.Bazı ayetlerde açıkça kodu veriyor.BİR BİTKİNİN İÇİNDEKİ ÇİFT durumdan bahsediliyor. Daha çok iki ayrı bitkinin birbirinin eşi olduğunu değil.Bir bitkinin erkek ve dişi unsurları içinde bulundurduğunu anlatıyor. Hatta insanlar için dahi bu bitkisel benzerlik ilişkisi kuruluyor.Meryemin doğum sahnelerine dikkat ettiğinizde,çok garip bir sahne ile doğuyor.
 
Annesi onu dişi doğurduğunu söylüyor ! Allah ise,onun ne doğurduğunu bildiğini söylüyor.
O DİŞİ ERKEK gibi değildi diyor.Sonrasında ise,meryemin bir bitki gibi kabul buyrulduğu yazılıyor.çok çok öncesine bakılırsa,insanların geçmişindede bitki gibi bitirildiği yazılıyor.
Tüm bu çift ifadelerinden ben, ilk türün,hermofroit - çift cinsiyetli olduğu kanısına varıyorum.
Tıpkı bitkiler gibi.


 
Ama bu sadece çok üstüne gidilmemiş bir fikir.Fakat benim şuan ki düşünce şeklim bu noktada.
 
Selamlar...



__________________
Haşr -10
"Rabbimiz, bizi ve bizden önce inanmış olan kardeşlerimizi bağışla; kalbimizi inananlara karşı kin beslemekten koru.
Rabbimiz, sen şefkatlisin, Rahimsin,"
Yukarı dön Göster UlulEbsar's Profil Diğer Mesajlarını Ara: UlulEbsar
 
isimsiz
Uzman Uye
Uzman Uye


Katılma Tarihi: 02 haziran 2010
Gönderilenler: 137
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı isimsiz

Merhaba,

 

Başlıkla ilgili yazılanları okudum. Hem sayın Hasan Akçay’ı, hem de sayın haktansapmazı haklı bulduğum noktalar var. (İkisine de paylaşımlarından dolayı teşekkür ediyorum.) Ben onların dediklerini tekrarlamamak için, konuyla alakalı düşüncelerimi, üzerinde tartışılan sözcükleri çevirmeyerek, kelime gruplarını Kur’an bütünlüğünde ele alarak, farklı bir yaklaşım sergilemeye çalışacağım.

 

52/20: Sıra sıra dizilmiş koltuklara yaslanırlar. Ve onları {takva sahiplerini}, hurun ıyn ile eşleştiririz.

44/54: İşte böyle. Ve onları {takva sahiplerini}, hurun ıyn ile eşleştiririz.

 

Çıkarım 1: “Hurun ıyn ile eşleşenler, kadınlı erkekli muttakilerdir. Herhangi bir ayrım yapılmamıştır. Ve ortada bir ‘eşleşme’ olduğu için “Hurun ıyn” ile ifade edilenler, kişiler, kimseler olmalıdır.

 

56/22: Ve hurun ıyn vardır.

56/23: Onlar, saklı inciler gibidirler.

 

37/48: Yanlarında da kasıratuttarfi ıyn vardır.

37/49: Onlar, saklı yumurtalar gibidirler.

 

Çıkarım 2: Hurun ıyn” ve “kasırattuttarfi ıyn” ile bahsedilenler aynı kimselerdir. Anlatımlar aynı. Birinde ‘incilere’ diğerinde ‘yumurtalara’ benzetilmiş.

 

55/56: İçlerinde kasıratuttarf vardır. Kendilerinden önce ne ins dokunmuştur onlara, ne de cin.

55/58: Onlar, yakut ve mercan gibidirler.

 

55/72: Çadırlarda hurun maksuratun.

55/74: Kendilerinden önce ne ins dokunmuştur onlara, ne de cin.

 

Çıkarım 3: Yine, “kasıratuttarf” ve “hurun maksuratun” da aynı kimselerdir. Onlara ne ins, ne de cin (yani hiçkimse) dokunmamıştır.

 

Sonuç: Ayetlerde geçen, “hurun ıyn, kasıratuttarfi ıyn, kasıratuttarf, hurun maksuratun” ifadeleri hep aynı şeyi anlatmaktadır ve ‘kimseleri’ işaret eder.

 

38/50: Kapıları kendilerine açılmış olan Adn cennetleri.

38/51: Orada yaslanarak birçok meyve ve içecek isterler.

38/52: Yanlarında da kasıratuttarfi etrab vardır.

38/53: Hesap günü için size vaat edilen budur.

38/54: Şüphesiz bu, Bizim rızkımızdır. Ona tükenmek yoktur.

Problem 1: Buradaki “kasıratuttarfi etrab” ı da otomatik olarak yukarıdaki sonuç kısmına dahil edebiliriz. Ancak 54. ayetteki ‘rızk’ sözcüğü, kafalarda soru işareti bırakmaktadır. Çünkü benim gözlemlerime göre ‘rızk’ sözcüğü Kur’an da hep ‘mal, meta’ anlamı çerçevesinde kullanılmış. Ayrıca ‘Ona tükenmek yoktur’ denmesi de rızkın tüketildiğine, ancak sonunun gelmediğine işaret eder.

56/32-33: Tükenmeyen ve yasaklanmayan birçok meyveler…

56/34: Ve yükseltilmiş döşekler içindedirler.

56/35-36: Şüphesiz onları, [yeni] bir inşa ile inşa ettik de onları bakireler/dokunulmamışlar kıldık.

56/37: Uruben etraben.

56/38: Sağın ashabı için.

 

Problem 2: Buradaki “uruben etraben” ifadesi ise, bir özneye ihtiyaç duymaktadır. ‘Onlar’ zamirinin öznesi ise ya ‘döşekler’ ya da ‘meyveler’ olmalıdır. ‘Dokunulmamış döşekler’ saçma olacağından daha makul olanının ‘meyveler’ olduğu söylenebilir. (Tabi ‘ebkar’ sözcüğünün ‘meyveler’ için kullanılıp kullanılamayacağı da başka bir problemdir.) Burada bahsedilenin, hem ‘bakireler/dokunulmamışlar’ sözcüğünün ‘onlara ne ins dokunmuştur, ne de cin’ i işaret etmesinden, hem de ‘etrab’ sözcüğünün 38/52 deki kullanımından o kimseleri kastettiği, dolayısıyla öznenin hazfedildiği de söylenebilir. Ancak nasıl okunursa okunsun anlatılanların hepsi ‘sağın ashabı’ nın bütününü kapsar. Yani yine bir ayrım söz konusu değildir.

 

78/31: Şüphesiz ki, muttakiler (takva sahipleri) için kurtuluş vardır.

78/32: Sulak bahçeler ve bağlar.

78/33: Ve kevaibe etraben.

 

Problem 3: “Kevaibe etrab” ifadesi ise yine muttakilerin hepsi için geçerli olduğundan kadını, kızı içeremez diye düşünüyorum. Zira, ‘kadınlar ne yapacak’ sorusu cevapsız kalmaktadır. (Tabi, cennetliklerin farklı bir yaratılışla tek bir cins üzere yaratılacağını öne sürmezseniz.)

 

Hayli çetrefilli bir konu. Mesele kafamda netleşmediği için kesin bir görüş ortaya koyamıyorum. Hele işin içine kelimelerin çevirileri/anlamları da girince iyice dallanıp budaklanıyor. O da başka bir zamana inşallah. 

Selam

 

Yukarı dön Göster isimsiz's Profil Diğer Mesajlarını Ara: isimsiz
 
Keşmekeş
Newbie
Newbie


Katılma Tarihi: 21 mart 2010
Yer: Turkiye
Gönderilenler: 33
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı Keşmekeş

İsimsiz arkadaşım bence çalışman çok güzel olmuş. Daha detaylı çalışmalarını kesinlikle bekliyorum.

Şimdi benim anlamadığım nokta şu, hani gelenekçi değildir, Kur'an'ı doğru yorumlamıştır dediğimiz güvendiğimiz insanlar var. Mesela Yaşar Nuri Öztürk. Hani öyle bir durum ki bu bazıları Yaşar Nuri'yi uçlarda görüyor, yani Kur'an'ı çok farklı yorumlamak babında. Bende diyordum ki herhalde Yaşar NUri'den öteye bende gitmem. Ama bir bakıyorum onun çevirisine, resmen erkeklere kadınlar verilecek şeklinde bir ayrım çıkıyor. Eee Allah'ı bilen bir insan erkek olsun kadın olsun, demez mi; hayda Allah hiç kulları arasında ayrım yapar mı? Yani uzun lafın kısası siz gerçekten bu ayetlerde bariz bir değiştirme, farklı bir yorumlama olduğunu mu söylüyorsunuz? Kahretsin ki Arapça bilmiyorum, yani diyorsunuz ki yoruma açık bir ayet, fakat onu kadınlar olarak çeviriyorlar. Aslında anlaşamamızın sebebi şu, siz Arapça bildiğiniz için bizlere o şekilde anlatıyorsunuz. Hani ben mealleri okuyunca düşünüyorum ki Kur'an'ın orjinal metninde bizzat "Orada erkeklere iri gözlü kadınlar vardır." yazıyor. Hani siz deyince yo öyle bir şey yazmıyor, ben şaşırıyorum. Allah Allah diyorum, altı üstü bir çeviri yapacaklar, koskoca alimler bu kadar açık bir ifadeyi nasıl yanlış çevirmişler, hemde bu zamana kadar. Yani Kur'an'ın bu ayetlerinde herhangi bir açıklık yok mu?


__________________
Kalpleri hep oyunda...
Yukarı dön Göster Keşmekeş's Profil Diğer Mesajlarını Ara: Keşmekeş
 
hasakcay
Uzman Uye
Uzman Uye


Katılma Tarihi: 22 ocak 2008
Gönderilenler: 1236
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı hasakcay

Merhaba.

 

44/54: İşte böyle. Ve onları {takva sahiplerini}, hurun ıyn ile eşleştiririz – zevvecna.

52/20: Sıra sıra dizilmiş koltuklara yaslanırlar. Ve onları {takva sahiplerini}, hurun ıyn ile eşleştiririzzevvecna.

 

Çıkarım 1: Hurun ıyn ile eşleşenler, kadınlı erkekli muttakilerdir. Herhangi bir ayrım yapılmamıştır. Ve ortada bir ‘eşleşme’ olduğu içinHurun ıyn” ile ifade edilenler, kişiler, kimseler olmalıdır.

 

Görünen o ki sorun (زوج) fiilinin algılanışında. Sayın isimsiz, "zevvece"yi siz de muttakilere "hûrun ıyn"i KARI OLARAK VERMEK diye algıladığınız için HÛRUN IYN artık kişiler olmak zorunda. Öyle ya, kişilere karı olarak meyvalar verilemez; yalnızca HÛRİ denen İRİ GÖZLÜ kişiler verilebilir.

 

Burada iki soru çıkar karşımıza.

 

Soru 1: KADINLAR dahil, bütün cennet ehline sunuluyor o hûrun ıyn. Eğer kasıt, gerçekten İRİ GÖZLÜ HURİLER ise cennetteki kadınlar ne yapsın kendilerine KARI OLARAK VERİLEN o iri gözlü hurileri, kadın kadına cinsel ilişki haram olduğuna göre?

 

Sayın isimsiz, bu soru sizce de KABAK GİBİ ortada durmakta olduğuna göre sizden başkası tarafından da sorulacak. Lütfen anlayış gösterin. Tutarsızlık nasıl giderilir ben onun arayışı içindeyim.

 

Soru 2: Fiilimiz başka bir anlama geliyor olamaz mı; örneğin güzelliğe güzellik katarak vermek?

 

Ayn: su gözü, pınar (44:52)

Hûrun ıyn: tertemiz pınarlar (44:54)

Zevvece: (38:58’den hareketle) eşit, eş değerde olarak sunmak.

 

O TERTEMİZ PINARLAR siyaktaki ipek ve atlastan giysilere eşit, eş değerde güzellikler olarak cennet ehline sunuluyor olamaz mı? 

 

52'ye dikkat. (Muttakiler) bahçelerde ve pınar başlarındadır - Fî cennétin ve uyûn. UYUN, tıpkı IYN gibi, PINAR anlamındaki "göz - ayn"ın çoğuludur.

 

52'de PINAR diye algıladığımız "göz - ayn"ları 54'te niçin uyduruk hurilerin İRİ GÖZLERİ yapıp çıkıyoruz?  

 

Lütfen bağışlayın, bir daha soruyorum: KADINLAR dahil, cennetin bütün sakinlerine O TERTEMİZ PINARLAR siyaktaki meyvalara, ipek ve atlastan giysilere eş değerde güzellikler olarak sunuluyor olamaz mı? 

 

Anadili Arapça olan yaseen’e göre olabilir değil, öyle olması gerekir. ZAWWACA ille de KARI OLARAK VERMEK değil verilmiş olanlara denk düşen ek güzellikler sunmak anlamına da gelir:

 

The verb “zawwaja” in verse 44:54 could mean “matched”, “paired” or “granted”. This is not about joining two different types of beings together, it is about granting one type of God’s gifts (PURE SPRINGS) further to what was granted in the previous verse (silk and satin clothing). The believers will be granted PURE SPRINGS (44:54) to go with the garments of silk, satin (44:53) and furthermore, they will have plentiful fruits in serine tranquillity and peace (44:55).

 

From the root “za wa ja”, we can find the noun “azwaaja” in plural which does not always carry the meaning of “spouses”. Verse 38:58 shows an alternative meaning similar to the one we are exploring in verse 44:54 (of the verb form), but in the negative form. It is about compounding / increasing / doubling the retribution of hell of the transgressors, the hellish drink and the bitter food with similar / same kind of penalties. http://www.free-minds.org/hur

 

Ben bir kerede bir konuyu işlemekten yanayım. Bu tutarsızlığı giderelim, öteki çıkarımlarınıza sonra geçelim, Allah isterse.

 

Sevgi ile,

Hasan Akçay



__________________
hasanakcay.net
allahindini.net
Yukarı dön Göster hasakcay's Profil Diğer Mesajlarını Ara: hasakcay
 
isimsiz
Uzman Uye
Uzman Uye


Katılma Tarihi: 02 haziran 2010
Gönderilenler: 137
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı isimsiz

Merhaba Keşmekeş,

 

Allah'ı bilen bir insan erkek olsun kadın olsun, demez mi; hayda Allah hiç kulları arasında ayrım yapar mı?

 

Tabi ki ayrım yapmaz. Bakın, cennetliklere verileceği vaat edilen nimetler/mükâfatlar bütün cennet ahalisi için geçerlidir. Bu, Kur’an’la sabittir. Onun için içiniz rahat olsun.

 

Yani uzun lafın kısası siz gerçekten bu ayetlerde bariz bir değiştirme, farklı bir yorumlama olduğunu mu söylüyorsunuz?

 

Sadece bu ayetlerde değil, Kur’an’ın genelinde ciddi çeviri hataları olduğunu düşünüyorum. Ve mealleri karşılaştırırsanız, çoğunun birbiriyle aynı olduğunu görürsünüz. Açıkçası ben mütercimlerin büyük bir kısmının doğru düzgün bir çalışma ortaya koyup, hakkıyla bu işi yerine getirdiğini düşünmüyorum. Bunu çevirilerindeki özensizlikten anlayabiliyorsunuz. Kur’an anlaşılmak için okuyucusundan çaba ister, samimiyet ister. Ön kabullerinden sıyrılmış bir beyin ister. Siz o alim dediğiniz kişilerin kafalarında ne tilkiler dolandığını bilemezsiniz. O yüzden onların söylediklerini kesin doğru kabul edemezsiniz. Size sunulan bilgileri ölçüp biçip tartmalısınız. Bunun için de elbette kendi çalışmalarınızı yapabilir hale gelmeniz gerekir. O nedenle hemen işe koyulun derim. Sonuçta bu, öğrenmeyi ne kadar istediğinizle alakalı bir gönül işidir.

 

Yani Kur'an'ın bu ayetlerinde herhangi bir açıklık yok mu?

Aslında sonuç itibariyle açık. Ancak detaya inince ortaya cevaplanması gereken sorular çıkıyor. Bunun içinde konu üzerinde yoğunlaşmak ve etraflı çalışmalar yapmak gerekiyor.

 

Selam    

Yukarı dön Göster isimsiz's Profil Diğer Mesajlarını Ara: isimsiz
 
Yorumcu
Uzman Uye
Uzman Uye
Simge

Katılma Tarihi: 08 mart 2010
Gönderilenler: 171
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı Yorumcu

 

Arkadaşlar.Size bir iyilik yapayım.Hiç kafanızı yormayın.Kısaca ve çok net olarak söyleyeyim.

Dünya,gökteki cennetin,yani gökteki "Mescidi Aksa"nın benzeridir.Yoksulluğun,sömürünün,hastalığın,yaşlılığın,ölümü n,kısaca hiç bir kötünün ve hiç bir kötülüğün olmadığı bir dünya düşünün.İşte cennet böyle bir yerdir.

O"ranın"da zenginleri,fakirleri,ileri gelenleri var.O"ranın"da kuralları,yasaları var.O"ranın da güzelleri,çirkinleri var.

Cennet"te genelde iki tabaka,hayırda öne geçenler ve orta yolda giden müslümanlar var.Bunlarda kendi aralarında yedi tabakaya ayrılmaktadır.v.s.v.s. 

Bu iyiliğimi unutmayın.

Yukarı dön Göster Yorumcu's Profil Diğer Mesajlarını Ara: Yorumcu
 
isimsiz
Uzman Uye
Uzman Uye


Katılma Tarihi: 02 haziran 2010
Gönderilenler: 137
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP Alıntı isimsiz

Merhaba hasakcay,

 

Görünen o ki sorun (زوج) fiilinin algılanışında. Sayın isimsiz, "zevvece"yi siz de muttakilere "hûrun ıyn"i KARI OLARAK VERMEK diye algıladığınız için HÛRUN IYN artık kişiler olmak zorunda. Öyle ya, kişilere karı olarak meyvalar verilemez; yalnızca HÛRİ denen İRİ GÖZLÜ kişiler verilebilir. Lütfen önce şu üslubunuza bi çekidüzen verin. Ben yazımda ‘karılardan’ falan bahsettim mi? Neden benim söylemediğim bir şeyi söylemişim gibi yansıtıyorsunuz ki?

Burada iki soru çıkar karşımıza.

Soru 1: KADINLAR dahil, bütün cennet ehline sunuluyor o hûrun ıyn. Eğer kasıt, gerçekten İRİ GÖZLÜ HURİLER ise cennetteki kadınlar ne yapsın kendilerine KARI OLARAK VERİLEN o iri gözlü hurileri, kadın kadına cinsel ilişki haram olduğuna göre? Ben ‘huriler’ kelimesini de kullanmadım. “Hurun ıyn” ile ifade edilenlerin tüm cennetliklere vaat edildiğini söyledim, o kadar. Yine ‘karı’ falan demişsiniz. Olacak şey mi!

Soru 2: Fiilimiz başka bir anlama geliyor olamaz mı?

Örneğin

Hûrun ıyn: tertemiz pınarlar

Zevvece: (38:58’den hareketle) eşit, eş değerde görülüp sunmak. 38/58 deki “ezvac” sözcüğüyle 57. ayetteki “kaynar su ve irin” azabının şeklinden benzerleri verileceği söyleniyor. Yani o azap şekline diğer azaplarlardan bahsediliyor. “Zevc” sözcüğü, “çift oluşturmuş, eşleşmiş” demektir ve “birbirinin eşi olan her şeye” zevc denir. Azabın eşi de azaptır, başka bir şey olamaz.

O TERTEMİZ PINARLAR siyaktaki ipek ve atlastan giysilere eşit, eş değerde güzellikler olarak cennet ehline sunulmakta. Ayette “zevvecnahum=onları eşleştiririz” geçiyor. Eşleştirilenler muttakiler/cennetlikler, ipek ve atlas değil. Sizin anlayışınıza göre, tertemiz pınarların, ipek ve atlasla eşleşmesi lazım. eşit, eş değerde güzellikler olarak ifadesi doğru değil.

KADINLAR dahil, cennetin bütün sakinlerine O TERTEMİZ PINARLAR layık görülüp sunuluyor olamaz mı? Tertemiz pınarlarla eşleşemeyeceğimiz için olamaz. Anadili Arapça olan yaseen’e göre olabilir değil, öyle olması gerekir: Anadili Arapça olan bir tek yaseen dediğiniz kişi mi? Anadili Arapça olan başkalarına da sordunuz mu acaba bu ayetleri nasıl okuyorlar? Ha siz benim yaseene güvenim ve inancım tam diyip, onun söylediklerini tekrarlayacaksanız, o zaman yazışmayı sürdürmenin bir anlamı yok zaten.  

Selam

Yukarı dön Göster isimsiz's Profil Diğer Mesajlarını Ara: isimsiz
 

<< Önceki Sayfa 37 Sonraki >>
  Yanıt YazYeni Konu Gönder
Yazıcı Sürümü Yazıcı Sürümü

Forum Atla
Sizin yetkiniz yok foruma yeni mesaj ekleme
Sizin yetkiniz yok forumdaki mesajlara cevap verme
Sizin yetkiniz yok forumda konu silme
Sizin yetkiniz yok forumda konu düzenleme
Sizin yetkiniz yok forumda anket açma
Sizin yetkiniz yok forumda ankete cevap yazma

Powered by Web Wiz Forums version 7.92
Copyright ©2001-2004 Web Wiz Guide
hanif islam

Real-Time Stats and Visitor Reports Sitemizin Gunluk, Haftalik, aylik Ziyaretci  Detaylari Real-Time Stats and Visitor Reports

     Sayfam.de  

blog stats