Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP
|
|
|
hasakcay Yazdı:
Sayın medyatürk, yaptığım bir çevirinin içine benim de yorum eklediğimi iddia ediyorsunuz. O mealimi buraya alıntılayıp iddianızı kanıtlar mısınız lütfen.
Bir önceki sayfada ben kanıt göremedim. Olabilir, gözüm bozuktur belki. Göremediğim o meali alıntılayın.
|
|
|
El cevap : Sevgili ve sayın gözleri bozuk Hasakcay kardeşim, alıntı yaparak Allah adına şunu demek istiyor diye kendi yorumunu koymanı da eleştirdim yorumun da ki ifadenide. Eleştirdiğim yazım şu adres de mevcut, yani uzun olmasa alıntılayacağım da daha çok cevap vereceğim yazı uzun olmasın, sen yazının kısa kesilmişini seversin.
http://www.hanifdostlar.net/forum_posts.asp?TID=960&PN=1 &TPN=46
Ayrıca ispat et diye http://www.hanifdostlar.net/forum_posts.asp?TID=960&PN=1 &TPN=45 de yine soruyorsun cevap veriyoruz takip etmeyen sensin, gözüm bozuk vs kinaye kanoşan sensin, baak bakalım varmı? Takip etmiyorsan hatalı olan sensin sen benim o yazıma ;
hasakcay Yazdı:
Gönderen: 26 subat 2008 Saat 06:09 | Kayıtlı IP |
|
|
Bu yazıyı okudum.
Hasan Akçay
|
|
|
Millete cevap veremiyor diye yutturmak için ispat et vs diyorsun cevap vermeyen sensin kardeş.
Konuya cevap yazıp da takip etmeyen sensin canım kardeşim, gözüm bozukmuş diye kinaye konuşursan yukarıda ki adresi inceleyiver. Varsa yalan değildir. Yeri gelmişken bana alt alta yorum nedir, meal nedir, tefsir nedir alt alta yazar ve bize istifade ettirirsen sana daha güzel cevap da verebilirim.
Meallere olmayan bir şey eklemek açıklama adı altında bile olsa doğru değil. Açıklama diye belirtilmeli. Edip yüksel mealin içine açıklama karıştırmış erdemli kelimesi eklemiş, orjinalinde erdem li denilmiyor, varmış gibi göstermek amacı ile yapmışsa büyük günahdır. Bahsettiğin Şahsı da tanımam. Kabul etmiştir, çıkartmıştır dediğin doğrudur sözüm yok. Ancak sende şunu bilki sende kelimeler ile oynuyorsun!
Erdemli kelimesi bir sıfattır. Erdem den türemiştir. Erdem Türk dil kurumuna göre;
"Ahlahın övdüğü, iyi olma, alçak gönüllülük, yiğitlik, doğruluk vb. niteliklerin genel adı" denmektedir.
Türk dil kurumuna sözlüğe başvurmasak da halk arasında da bu aynı anlamda kullanılmaktadır.
kötülüğe kötülükle cevap vermemek erdem li bir davranıştır.
Kötülüğe kötülük yapma da namussuzca bir davranış değildir.
Erdemli olmamanın karşılığı namussuzluk değildir.
Günlük hayatımızda erdem kelimesine çok sık yer veririz. Hoşumuza gitmeyen bir davranış gördüğümüzde erdemli bir davranış değil deriz. İnsan davranışlarına bakarak onu erdemli ve erdemsiz diye tasnif ederiz. Bazı kelimeler vardır ki hayatta çok sık kullanıldığından sözlük anlamının ötesinde geniş bir anlam kazanır. Erdem öyle bir sözcüktür. Kullanıldıkça anlam zenginleşmesi oluşmaktadır. Erdemi bazen ahlak anlamında, bazen etik anlamda, bazen adalet anlamında kullanırız. Erdemi kısaca insanı insan yapan değerler bütünü olarak tanımlamamız mümkündür. Erdem insana dair güzel şeylerdir. Erdem itidaldir. Erdem mutluluktur. Erdem sevgidir. Erdem dostluktur. Erdem vefadır. Erdem dinlemektir. Erdem şükretmektir. Erdem teşekkür etmektir. Erdem sağduyudur. Erdem alçakgönüllülüktür. Erdem hoşgörülü olmaktır. Erdem kinden nefretten, düşmanlık duygusundan kalbi arındırmaktır.
Hukuk da ki erdemli olmak makalesini de okuyuver bir şeyler katar...
http://www.turkhukuksitesi.com/showthread.php?t=23458
İşte sen burada çuvallıyorsun. Tevsiri meali bırak, kendi dilini bilmeden yorum yapmaya çalışıyorsun.
Allah C.C Kur'an-ı Kerimin de Meryem suresi 31. Ayet de Hz. İsa'nın konuşmasını bildirirken mealen,
Muhammed Esed Meali
"ve nerede bulunursam bulunayım beni kutlu ve erdemli kıldı; yaşadığım sürece bana salâtı, arınmak için vermeyi emretti"
Diyanet İşleri Meali(Yeni)
“Nerede olursam olayım beni kutlu ve erdemli kıldı ve bana yaşadığım sürece namazı ve zekâtı emretti.”
Edip Yüksel Meali
"Nerede bulunursam bulunayım beni kutlu kıldı. Yaşadığım sürece bana namazı ve zekatı ve "
Gördüğün gibi bir çok meal de erdemli kılınmaktan bahsediliyor Hz İsa peygamber için.
Dikkat ettin mi bilmiyorum Edip Yüksel mealin de erdemli sıfatı parantez içinde de yok parantez dışında da. Şimdi Edip YÜKSEL orada erdemli yazmış olsaydı, sana göre erdemli olmayanın zıttı "NAMUSSUZ" sıfatı.
Yukarıdaki ayeti kerime yi sen o örtünme de ki erdem gibi yorumlarsan senin beyanlarından yola çıkarak ve kendinle de çelişmek istemezsen sen ayeti kerimeyi meal etmezsin de yorum olarak dersin ki
Allah Hz İsa'yı erdemli kılmış, Hz İsa haricinde kileri de namussuz kılmış.
İnkar et bakalım örtünen erdemli örtünmeyen namussuz karşılaştırmasını sen yapıyorsun!
Aynı karşılaştırmayı yine yap. Ya da dersin ki senin o karşılaştırma saçmalığından yola çıkarak, (kusura bakma kardeş saçmalık çünkü erdemli olmak değere değer eklemektir, ermeli olmayan bir insan erdemsiz değildir. Erdemlinin zıt anlamı namussuz olmadığı için saçmalık, Türkçe sözlüksüz yorum yapma)
Sen şunu da diyebilirsin,
( Hz isa'yı Allah erdemli kılmadan önce demekki erdemsiz miş ve demekki benim elim varmıyor yazmaya sen Allahın suyu lağım suyu vs güzel güzel rahat rahat yazabildiğin gibi gerisini tamamlayıver.)
gibi birşey mi dersin. Kimse örtünmeyen kadına namussuz diyemez. Zekat veriniz, namazınızı kılın zekatınızı verin mealinde ki ayeti kerimler de kesin emir var versen de olur vermesen de , çok rica ediyorum ama sen bilirsin denilmiyor, örtününün denilmişse emir dir. Ben araya şahıs sokmadığım için ve okuduğum türkçe şeyleri dil kurumunun sözlüğüne bakmadan da anlayabildiğim için onun da emir olduğunu şu aciz aklımla alayabiliyorum.
Neyse yukarıda senin meale sarkıntılık ediliyor diye söyleyip de millete de başka şey yutturmaya çalıştığın ki ona da resmen dolduruş derler Hasan kardeş,
İnsanları nasıl erdemsiz demek namussuz demektir örtünmeyene namussuz diyorlar diye yalan yanlış yakınmak da neyin nesi.
Edip yükselin mealinden alıntı yapmışsın ben orada namussuz okuyamadım parantez içinde!
Sen de onun türkçesini meal edip parantez içinde açıklama yapıyorsun anlaşılan onun gibi.
Al sana ispat.
Durusu lağım suyu konusunda ki tenkidi ısrarla görmüyorsun. Al sana ispat.
hasakcay Yazdı:
İlahî vahiy: tanınmaları için
Beşerî iddia: (namuslu kadınlar olarak) tanınmaları için
Vahiy, "Allah ne diyorsa o"dur. Eklemesiz çıkarmasız. Meal ise vahyin Arapçadan başka bir dildeki ifadesi olup aslı gibidir iddiasını taşır.
|
|
|
Ben ayetin meaalini tartışmıyorum senin erdemsizliğin karşılığı olarak namussuzluk namussuz kadın yutturmanı tenkit ediyorum. Yukarıdaki senin mantığına bire bir örtüşen örnekleri iyi oku kardeş, o sözler senin ve bire bir tatbiki!
İşte sizde yorum adı altında millete yutturmaya çalıştığınız şeyleri ve kelimeleri seçerken gösterdiğiniz özensizliğe iki çift eleştiri ile katılma hakkımız da olsun senin yorum altında millete yutturmaya çalıştığın görüşlerin gibi.
Ayrıca zannediyorum ki, ihtimal dahilinde görüyorum ve hatta hissediyorum ki biraz da danışıklı dövüş var bu işte. Aynı Edip yükselin çelişkilerin de ki gibi. ve farklı müstear isimler gibi.
şimdi
1- buaya takılıp da zihnini dağıtma, şimdi sende o erdemsiz kadın= namussuz kadın olduğunu hala savunuyormusun?
2- Te'lif bir eser sahibinin o eser üzerinde ki hakkıdır. Allah Alemlerin rabbidir, Alemlerin rabbi olan da Kur'an-ı kerim dahil herşeyin sahibidir. Ben orada orjinal metinde telif göremedim, açıklamaya bakarsan yorumuna diyeyim, bizim telif hakkımıza saygı gösterin diyorsun! Telif başkalarının eserlerinin toparlanıp yayınlanmasıdır ayrıca.
Açık seçik beyan edilmeyen bir ayeti sen tamamladın yani telif hakkımıza saygı duyun diye alakasız bir cümle ile. Alemlerin rabbi herşeyi boşladı kurana ben yazdım diye sahip çıkmayın diyor yani, hani telif haklarına saldırı olur ya yazarda kimse eserime sahip çıkmasın saygı duyun der sende onun gibi anlatıyorsun Allah böyle demek istiyor diye.
Edip Yüksel kabul etmiş bakalım sen şu iki şeye ne diyeceksin.
hasakcay Yazdı:
Edip Yüksel, sağolsun, anlayış gösterdi. "Tamam," dedi, "Kitabın bundan sonraki baskısında o parantezli ekleme olmayacak." Ama hemen ekledi: "Parantezli açıklama olmasa da bir şey değişmez. Cilbabın, onu giyenleri namuslu kadınlar olarak tanıttığı ayetten açık ve net olarak anlaşılıyor."
|
|
|
3 - Edip YÜKSEL namus mu diyor gerçekten de yoksa erdemsiz den yola çıkarak namussuz diye sen de onun gibi açıklama yada yutturma mı yapıyorsun?
hasakcay Yazdı:
Şimdilik şunu söyliyeyim:
Cilbab eğer kadınları namuslu olarak tanıtıyor ise onu giymek istisnasız bütün kadınlara farz olur. Çünkü namuslu olarak tanınmak herkesin hakkı. Kim istemez namuslu tanınmayı; deli mi bu kadınlar?
|
|
|
Sen kadınlara erdemsizliğin karşılığında namussuz diyorlar diye töhmet altına bırakırsan öyle olur tabi!
Allah kelamın da bir kadına namussuz diyebilmek için ne şartlar gerektiğini ispat edilmesini bir çok şeyi bildirmiş.
Kimse Allahın namuslu bir kulunun iffetine laf söyleyemez.
İffete sahip çıkmamak namusuna sahip çıkmamak dır , iffetine özen göstermemek namusuna özen göstermemek tir. Aslında neyi çarpıttığınız orta da ya vedalaşmışken cevap bekliyoruz Allahın Alim Hasan Kulu.
Senin namussuz dediğin şey'in karşılığı Kur'an-ı Kerim de iffet sıfatı.
Bir bak bakalım iffetli olun, olsunlar ın karşılığında zina ve namus söyleniyor mu.
Meryem Suresi 20. Ayet
"Meryem, “Bana hiçbir insan dokunmadığı ve iffetsiz bir kadın olmadığım halde, benim nasıl çocuğum olabilir?” dedi"
Meryem Suresi 28. Ayet de
“Ey Hârûn’un kız kardeşi! Senin baban kötü bir kimse değildi. Annen de iffetsiz değildi.”
Hani o vatandaş parantez içinde iffetli yazsaydı azımı açıp tek kelime etmezdim de, yemezler Hasan efendi erdemli o demek değil, senin uydurman!
Muhabbetlerimle Sayın Hasan AKÇAY
|