Yazanlarda |
|
İbrahimizm!!! Ayrıldı
Katılma Tarihi: 14 subat 2009 Yer: Turkiye Gönderilenler: 420
|
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP
|
|
|
Toplum çözülüyor
ne demiş şair;
Üç buçuk soysuzun ardından zağarlık yapamam.
Hele hak namına haksızlığa ölsem tapamam. …
…Kanayan bir yara gördüm mü yanar ta ciğerim
Onu dindirmek için kamçı yerim, çifte yerim.
Adam aldırmada geç git diyemem; aldırırım
Çiğnerim çiğnenirim Hakkı tutar kaldırırım'
Mehmet Akif Ersoy
evet yapar..... ------------------------------------------------------------ -------
ve Kadir kardeşim ben şahsım adına Kirpilere asla tahammül edemem de senin durumun biraz farklı,
şöyle ki,
senin baş edebilecek bir güçte/donanımda olduğunu düşündüm ve alınmanı bu açıdan doğru görmediğimi belirtmek isterim..
|
Yukarı dön |
|
|
yeni islam Yasaklı
Katılma Tarihi: 09 temmuz 2009 Yer: Turkiye Gönderilenler: 90
|
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP
|
|
|
Sevgili haktansapmaz.
Dünyanın uzaydak ikizi adlı makaleme yapmiş olduğun eleştirilerden dolayı size teşekkür ediyorum.
Ben,ayetleri zahiri,yani öncül anlamlarından hareketle yarumlamaya çalıştım.Ve bana göre,insanlar öncelikle,ayetlerin zahiren verdiği mesajları anlamaya çalışmak zorundadır.Siz daha çok ayetlerin mecazi veya sembolik anlamlarını esas almaya çalışıyorsunuz.
Gene bana göre,insanlar ayetlerin zahiren verdiği mesajlara uymakla sorumludur.Ve herhangi bir ayetin,mecazi veya sembolik anlamı,o ayetin zahiri anlamını ortadan kaldırmaz veya iptal atmez.
Yani hiç bir ayet,ne sadece zahiri yorumuyla,ne de sadece mecazi yorumuyla,asla sınırlandırılamaz,sınırlandırılmamalıdır.
Eleştirilerinize gelince:Dua et de,Amerikalılar,gökteki mescidi asksayı bulup,atalarımızdan bize haber getirmesinler.
Eğer Amerikalılar veya bilim adamları böyle bir şey yapacak olsalar,bütün din adamaları,benim verdiğim ayetlere sarılarak,ooo,Kur"an zaten bunu haber vermekteydi demeye başlarlar.
Çünkü aynı din adamları,Dünya"nın döndüğünü doğrudan veya dolaylı olarak haber veren,bir çok ayeti,Galile"den sonra,hem de çok sonra,ancak okuyabilmiş,anlayabilmişlerdir.
Selam ile.
|
Yukarı dön |
|
|
Metehan2003 Ayrıldı
Katılma Tarihi: 11 ocak 2009 Yer: Micronesia Gönderilenler: 474
|
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP
|
|
|
haktansapmaz Yazdı:
Meterhan Kardeşim! Mesele Allah,
cehenneme koyduğunu, cennete koyduğunu tekrar çıkarır mı
çıkarmaz mı meselesi değil. "Gökler ve yer durdukça",
"deve iğne deliğine girmedikçe" sözleriyle ne demek
istendiğidir. "Babam mezarından kalkmadıkça ben oturduğum
yerden kalkmam" sözüyle ne demek istiyorsan işte mesele
o. Kalkmayacağım diyorsun. Baban mezardan kalkınca
kalkacağım mı demek istiyorsun? Hayır. Babanın dirilip
mezarından kalkmayacağını her kes biliyor. Konu babanın
mezardan kalkması değildir. Aynı sözü cennettekiler için
de söylüyor Allah. Allah cennete soktuğunu ne diye
çıkaracak? Kuran'nın verdiği mesajı ne diye almak
istemiyoruz? Kuran çıkmayacaklar diyor. İşin içine
Allahın merhametini ne diye karıştırıyoruz? Allah'ın
merhametini biz mi dağıtacağız? Allah va'dinden dönmez
değil midir? Allah faalüllima yurid değil midir? Ne demek
yukarıdaki sözün hikmeti bir gün anlaşılacak?
Anlaşılamamış mıdır? |
|
|
Haktansapmaz Arabcana diyecek sözüm
yok,karakter olarakta "şeker"gibi adamsın.Ama haddim
olmayarak şu eleştiriyi yapma ihtiyacı duyuyorum;Olaylara
bir Tek açıdan bakıyorsun.Bakış açını biraz
genişletmelisin.180 derece bakmanı beklemiyorum ama bir
Baykuşla bir Kartalın bakış açılarını bir incele
istersen.Neticede bir Musaf kuran var bir de Kainat ve
Tabiat kuranı var. "Babam mezarından kalkmadıkça ben
oturduğum yerden kalkmam" sözüyle nedemek istediğini sen
söylersen hemen anlarım ama haşa Allah söyleseydi
anlayamazdım..Alt-üst olurdum.Dolaysı ile BİR SÖYLENENE
BİRDE SÖYLEYENE BAKARIM. Geniş bakarım.Hele
"Lafı"söyleyen Alemlerin Rabbi ise işte o zaman DUR!
çünkü akan sular bile durur. Devede iğne deliğinden geçer
sende..bende:)
Ayrıca ben cenete girenler çıkarılacak demedim ki..Biraz
daha dikkatli okursan "deve iğne deliğinden geçmeden
kafirler Cennete giremeyecek"diyor.Bende dilerse devei
Sembolize eden "şeyi" iğneyi Sembolize eden"şeyden geçir
de bizde beşer olarak şaşarız. ve bunu da Sünnetine uygun
bir bilisel olayla yapar.Bunun bir açıklaması var.
max planck buna çok yakın dı yakin oldu
gitti..herneyse..Sevgiler...
__________________ "Allah dilemedikçe siz bir şey dileyemezsiniz"
|
Yukarı dön |
|
|
Metehan2003 Ayrıldı
Katılma Tarihi: 11 ocak 2009 Yer: Micronesia Gönderilenler: 474
|
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP
|
|
|
Bilmiyorum tesadufmu ama incil
soylediklerinize yakin gelmekte,Birgun
anlasilacak,kesinlikle insan eli degmis Allah kelami diye
yazilmis butun kitaplari yaktiktan ve yok ettikten ,ki
din Allah'in oluncaya kadar size=2>
(EN'ÂM) 38. Yeryüzünde
yürüyen hiçbir hayvan ve iki kanadıyla uçan hiçbir kuş
yoktur ki, sizin gibi birer ümmet olmasınlar. Biz
kitapta hiçbir şeyi eksik bırakmamışızdır, sonra
hepsi Rablerinin huzurunda toplanırlar.
<P ="verse YC1999">Selametle
[/QUOTE]
Selam Muratmatrak,
Matta inciline çok fazla güvenmiyorum ama bazı ilahi
esintileri de hissediyorum.
Bakış açısını genişletmek için her kaynaktan azami ölçüde
faydalanabiliriz.Mubahtır:) Bana Barnabas incili daha bir
Sempatik görünüyor. Sözkonusu devenin iğne deliğinden
geçmesi sözünün burada da birebir geçmesi ilginc.Daha
önce görmemiştimyada dikatimden kaçmış.Hatırlattığın için
teşekkür ederim. Bu arada Kur'anı rehber edinen için
"TESADÜF"diye birşey olmadığını belirtmek isterim.
selametle...
__________________ "Allah dilemedikçe siz bir şey dileyemezsiniz"
|
Yukarı dön |
|
|
cin13 Uzman Uye
Katılma Tarihi: 23 ocak 2007 Gönderilenler: 385
|
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP
|
|
|
Rica ederim İbrahimim kardeşim.
__________________ Dinin bakış açısına göre,tüm bu fantastik harikulade evren,tüm bu karmakarışık şeyler, ancak, Tanrı’nın, insanların iyi ve kötü için çabasını gözlediği bir sahnedir.. Bu sahne,bu oyun için çok büyük!
|
Yukarı dön |
|
|
Guests Guest Group
Katılma Tarihi: 01 ekim 2003 Gönderilenler: -259
|
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP
|
|
|
Metehan, değerli kardeşim! Bu sözler halk arasında söylenen sözlerden seçilmişler. Kürtçe'de bir söz var (Türkçe'ye ne derece doğru çevire bilirim); "Kolan çuvaldızın deliğinden geçmez". İşte "cemel/halat iğne deliğine girmez" sözünün aynısı, tıpkısı. "Söyleyene bakarım" derken, Naci Bey'in dediğiyle aynı kapıya çıkıyorsunuz; Kuran'ın lisanı Rabça'dır.
Bakış açıma gelince; ben bütün bir Kuran penceresinden bakmaya çalışıyorum. Baktığım pencerenin genişliği, Kuran anlayışımın genişliği kadardır. Ne kadar geniş ve yüksekten baktığımı, kusura bakma, sen ölçemezsin.
Selam ve sevgiler sevgili Metehan.
|
Yukarı dön |
|
|
malik bin nebi Uzman Uye
Katılma Tarihi: 24 kasim 2008 Yer: Turkiye Gönderilenler: 439
|
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP
|
|
|
Mutsuz olanlar ateştedirler, onlar için orada (kahırla ve acıyla) nefes alıp vermeler vardır. (106)
Onlar, Rabbinin dilemesi dışında gökler ve yer sürüp gittikçe, orada süresiz kalacaklardır. Çünkü Rabbin, gerçekten dilediğini yapandır. (107)
Mutlu olanlar da, artık onlar cennettedirler. Rabbinin dilemesi dışında gökler ve yer sürüp gittikçe, orada süresiz kalacaklardır. (Bu) kesintisi olmayan bir ihsandır. (108)
selamlar kardeşim metehan,
Umarım iysindir :),
Yukarda Allah'ın dilemesine bağlı iki durum var biri cennette kalış öteki cehennemde, her iki gurupta süresiz kalacak yer ve gök durdukça, cennet ve cehennemde yer ve gök durdukça:),
Şahsen cenneti ve cehennemi tasavvur edemiyorum, tasvir edemiyorum, insanlar ölüyor kabirlerinden kalkıyorlar, hesap veriliyor, sonra birilerine ceza birilerine ödül,
Ölüm sonrası hakkında pek çok düşünce hep varolagelmiş, dünyayı en çekilir kılanı da sonsuz cennet olsa gerek :),
Allah biliyor ya bu ayetler bana hep ölüm sonrasını değil de ertesi günü ahiri sonrakini hatırlatıyor,
Gece hesaba çekiliyorum gerekçelerim sağlamsa uykum cenentim rüyamda her istediğim benim:)
Gerekçelerim yoksa afakanlar basıyor,
Cennet ve cehennem görmeden iman edecek kadar güçlü bir sezgisel dayanağım yok, inkar edecek kadar da güçlü bir akli dayanağım yok, lakin bildiğim bir gerçek var ki, ahirim yarınım sonram cennet veya cehennem olabilir yapacağım ameller neticesinde,
Nerde akşam orda sabah takılırsam seneler sonra kucağında bir kadın al bu senin çocuğun dediği zaman irin içirilmiş gibi olacağımdan eminim,
Ehlime salat'ı emretmezsem, insan ve taş yakıtı olan bir azabın içine düşeceğimden eminim,
Bir düşküne el uzattığımda, bir yolda kalmışa yol olduğumda gönlüm neyi isterse benim olacağından eminim, zira insanların ihtiyaçları arzularına göredir, ihtiyaçlarını hayırla belirleyenlerin arzuları da hayırla doyurulur,
Mesele bir metindeki bir anlatım sanatı, edebi bir cümle ise,
Sobayı yak emri ile sobaya odun atmayı anlayan ben, deve iğne deliğinden geçinceye kadar emriyle de ayın 32'sinde borcunu ödermi anlarım,
Haa bana emir veren neyi mi kast etti, orasını bilmem zira bu cümlenin direk muhattabı ben değilim, bin küsrü sene arap ne mi anladı onu da bilemem, bilmem gerekseydi bin sen öncesinde var edilirdim,
Kelimeler değişir, deyimler değişir, tasavvurlar değişir, bak mesela metroseksüel kelimesi ilk çıktığında herkes tarafından anti-pati ile karşılanırdı şimdilerdeyse daha olumlu bir hava estiriyor bu kelime, düşünsene kelimenin anti-pati uyandırdığı zamanlarda Metroseksüeller' yeren bir ayet inse ve aradan geçen zamanda olumlu bir tasavvur kazanan bu kelime metinden hayat inşa etmeye çalışan bizleri nasıl da etkilierdi,
1400 sene öncesi bir dili ve kültürü kimse bilemez, anlayamaz, ki aslında Muhammede indirileni anlamak için 1400 sene öncesi de yetmez, ona indirilenler arasınadn kendinden çok çok öncesi insanların diyaloogları ve araçlar içerisinden mesajları var daha da ötelere gitmek gerek,
Yaratıcı beni bunlara mahum kılmamıştıri gitmem gereken tek mesafe beynim ve gönlüm arasındadır kişinin çapına göre bu mesafe uzar veya kısalır,
Kişinin enginliğini okuduğu kitaplar, gördüğü penceler, değil sayılacak, ölçülecek değerler göstermez kişi hakkını verdiği ölçüde kişidir, kişiliklidir,
Konuyu kısaca toparlamak gerekirse, cennet veya cehennem ölümden sonrası ebedi veya geçici, istem dışı gelinen bir dünyanın neticesinde,doğal yollardan ilişki kuramadığımız bir kitap üzerinden ebedi bir saadet veya ebedi bir azap veya geçici olsun hak edilir mi edilmez mi onu da düşünmekte fayda var, ya da hiç birine takılmadan karşımızda duranı isteriz o da anımızdır.
Esen kalasın güzel kardeşim.
__________________ bildiklerimizle değil yaptıklarımızla, ellerimizin neleri ile değil hayatlarımızın nasılları ve nedenleri ile,,,
Beni bir yere oturtmaya çalışmayın,çünkü ben bir yerde oturmuyorum, sadece yürüyorum
|
Yukarı dön |
|
|
Metehan2003 Ayrıldı
Katılma Tarihi: 11 ocak 2009 Yer: Micronesia Gönderilenler: 474
|
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP
|
|
|
Selam Unal ve tüm Dostlar,
işte gerçek DOST gelmiş...Nihayet.
Değerli kardeşim; önce Hanif dostların huzurunda senden
helallık istiyorum,seni arayıp halini hatırını
soramadık.en
mutlu gününde yanında olamadım..
kalanını özelden görüşürüz inşaallah. binmişiz bir
alamete,gideyoz kıyamete:) Anı yaşıyoruz
Elhamdülillah...Arada bir celalleniyrum amma gelişme
kaydedeyrum:) xxx yazmayrum..Frene basayrum.
ayrıca Sen ugramayalı,
Dalmıyorum artık musayla asayla yaprakla bahçeyle
muhabbete:)
Esenlikler diler yazılarını
sabırla beklerim.
Pek kıymetli kardeşim benim.
__________________ "Allah dilemedikçe siz bir şey dileyemezsiniz"
|
Yukarı dön |
|
|
Guests Guest Group
Katılma Tarihi: 01 ekim 2003 Gönderilenler: -259
|
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP
|
|
|
Yüreği ve beyni güzel Ünal kardeşim, yukarıda yazdıklarına aynen katılıyorum. Ancak ayetin çevirisinde "Rabbinin dilemesi dışında..." cümlesi biraz sırıtmıyor mıu? Anlam bütünlüğünü bozmuyor mu?
"illa ki Rabbinin istediği..." Rabbının istediği/ dediği mutlaka olur. Çünkü O dilediğini yapandır.
Selam ve sevgiler.
|
Yukarı dön |
|
|
yeni islam Yasaklı
Katılma Tarihi: 09 temmuz 2009 Yer: Turkiye Gönderilenler: 90
|
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP
|
|
|
“Allah yolunda öldürülenleri ölüler sanma: Hayır (onlar) diridirler, Rableri katında rızıklanmaktadırlar.
Allah’ın keremiyle kendilerine verdiklerinden sevinçli olarak, arkalarından henüz kendilerine yetişemeyenlere de korku olmadığına, onların da üzüntüye uğramayacaklarına sevinirler.
Allah’ın nimetine, lutfuna ve Allah’ın mümin’lerin ecrini zâyi etmeyeceğine sevinirler.” (3/Ali İmrân: 169, 170, 171, S. Ateş çev.)
Ayetler, Allah Yolu’nda can verenlerin dilinden temsili olarak, geride kalan müminlere “korkmalarına ve üzülmelerine bir neden olmadığını, Allah’ın kendileri için hazırladığı nimetini ve fazlını müjdelemek istediklerini haber veriyor. Ve Allah Yolu’nda cihat etmeye teşvik ediyor. “Yestebşirûne”nin manası “müjdeliyorlar”dır, “sevinirler” değildir.
Âyetlerin son ifadesi, müminlerin de Allah yolunda öldürülenlerle aynı konumda ve aynı ortamda bulunacağını vurgulamaktadır.
Ayetin son ifadesi, Allah inananların gayretlerini boşa çıkarmayacağını, kendilerine mutlaka karşılığını vereceğini vurguluyor.
“DÖNÜŞ GÖKLEREDİR” başlığı altındaki ayetlerle devam edecek.
Sevgili haktansapmaz.
Demek ki,Allah yolunda öldürülenler de bir hiç uğruna gitmiş.
İnanın size ne söyleyeceğimi bilemiyorum.Ayetlerin zahiri manalarını absorbe etmek için,ayetlere her türlü taklayı attırıyorsun.
Bu nasıl Kur"an anlayışı,bu nasıl Kur"an" okuyuşu.? Anlaşılır gibi değil.Size göre Kur"an,elma diyecekken,portokal diyen,karpuz diyecekken,kabak diyen bir kitap.Haşa,haşa.
Ne oldu? Yoksa size de mi göğe çıkmak zor geldi? İlk farkettiğimde bana da çok zor gelmiş ve ürpermiştim.8,10,gün Kur"an"ı elime almadım.Ve farkettiğim bu olayı unutmaya,hafızamdan silmeye çalıştım.Çünkü ,sonsuz uzay boşluğunda yol alacak olmam beni cidden daraltı,bunaltı.
Neden sonra kendime geldim.Ve Allah böyle takdir etmişse böyledir,Allah"ın takdirinden kaçamam ki diye düşünerek,zor da olsa olayı içime sindirdim.Ve olayı içime sindirmemden itibaren de büyük bir rahatlama ve büyük bir huzur hissettim.
Bu konuyla ilgili,size son olarak bir soru soracağım.Cevap verirseniz sevinirim.
Size ve sizin Kur"an" anlayışınıza göre,en azından Allah"ın seçilmiş kulları olan peygamberler,şu an ve bu saniye"de,neredeler,bilinçli veya şuurlu"mudurlar.
Sakın bana zamanın izafiliğinden falan söz etmeyin.Allah"tan gayri,herkes ve her şey,zamana tabidirler.Ve müminler için kesintisiz mükafat söz konusudur.
Selam ile.
|
Yukarı dön |
|
|
|
|