Şu da emredildi: Yüzünü dine bir Hanif olarak çevir. Sakın müşriklerden olma.
Yunus Suresi 105
Ben bir Hanif olarak yüzümü gökleri ve yeri yaratana döndürdüm. Müşriklerden değilim ben.
Enam Suresi 79
İbrahim ne bir Yahudi idi, ne de bir Hıristiyan. O sadece hanif bir müslümandı. O müşriklerden değildi.
Ali İmran Suresi 67
Şu da kuşkusuz ki, İbrahim başlıbaşına bir ümmetti; bir Hanif olarak Allah'ın önünde eğiliyordu. Müşriklerden değildi.
Nahl Suresi 123
De ki Allah doğrusunu söylemiştir / vaadinde sadıktır.Haydi artık Hanif olarak İbrahim'in Milleti'ne uyun! Müşriklerden değildi o.
Ali İmran Suresi 95
Allah'a ortak koşmadan, Hanifler olarak... Allah'a ortak koşan kişi, gökten düşmüş de kendisini kuşlar kapışıyor veya rüzgar onu uzak bir yere fırlatıp atıyor gibidir.
Katılma Tarihi: 29 nisan 2005 Yer: Antarctica Gönderilenler: 357
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP
SELAM
Sen, Allah C.C hazretlerini haqq ile bilmezsen! seni-beni-bizleri Allah'a(C.C) götürüyorum diyerek, Allah C.C(ismi) ile aldatanlar mütemadiyen olacaklardır.
Allah C.C ile yani, O'nun adını istismar ederek! insanları aldatmaların güç merkezi; iblis-i lain'i başında olduğu şer odağıdır.
Bu hannas şeytan şebekesinin elemanlarının, insanlardan ve cinnlerden müteşekkil olduğunu kitabımız qur'an'dan öğrenmekteyiz.
Hizbuşşeytan liginde her renkten çokca mal ve evladın bulunuşları asla bizleri aldatmamalıdır sevgideğerli dostlarımız!
Bu kemmiyetin yekününün, "ekseran nas" yahutta "insanların geneli" olduğu da bizleri asla ve asla şaşırtmamalıdır!
Bu ligde(=Hizbuşşeytan), gerçek mü'minlerin haricinde;aklınıza ne cins örnekler gelebiliyorsa gelsin! şüphesiz, mütemadiyen bütün türevleri ile bu şeytanî lig dahilinde mevcut bulunmakta!.
Allah C.C hazretleri, bizlere insanların genelinin(ekseran nas) Allah'a iman etmediklerini bildirirken, işte bu konuyu açıklamaktadır!. Bu ayetin açıklaması bab'ında yine bir başka ayette de, onların(müşrik hizb-i şeytan ligi mensupları) Allah'a şirk koşmaksızın iman etmedikleri noktasındaki ayrıntı bildirilmekle, artık konunun daha da vahimleştiğini görebilmekteyiz, hamdolsun Rabbimize!..
Ve böylece, bu insanlar genelinin!zann'da oldukları, ayetlerle cedelleşmeyi seçtikleri ve sonunda da, kafirliğe başvurdukları bizlere kitabımız qur'an'da bildirilmiştir!
Bu zor denklemler içerisinde, bizlere tek bir çıkış noktası var!
Dini, Allah'a(C.C) Has Ve Halis Kılmak!.
Bunun uygulanması da; Allah'dan ve O'nun kelamı olan Qur'an-il Hakîm'den başkasına asla ve asla, din(yasa) bağlamında inanıp(iman) ve de amel(fiil) etmemektir!.
Velhasıl, Rabbimize kul olmanın-olabilmenin! en büyük başarım olduğu; o mûlâkî olacağımız vakitte, şeksiz ve de şüphesiz her bir bilinç tarafından şahid olunacaktır!.
Katılma Tarihi: 09 haziran 2005 Yer: Turkiye Gönderilenler: 32
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP
Diyorsunuz ki;
Bu ligde(=Hizbuşşeytan), gerçek mü'minlerin haricinde;aklınıza ne cins örnekler gelebiliyorsa gelsin! şüphesiz, mütemadiyen bütün türevleri ile bu şeytanî lig dahilinde mevcut bulunmakta!.
Allah diyor ki;
8/ENFAL-2: İnnemel mu'minûnellezîne izâ zukirallâhu vecilet kulûbuhum ve izâ tuliyet aleyhim âyâtuhu zâdethum îmânen ve alâ rabbihim yetevekkelûn(yetevekkelûne). Gerçek mü’minler onlardır ki; Allah zikredildiği zaman kalpleri titrer (cezbelenir). Ve onlara Allah’ın âyetleri okunduğu zaman onların îmânlarını arttırır ve Rab’lerine tevekkül ederler.
Soru: Siz Allah’ı zikrediyormusunuz? Zikrediyorsanız Allah sizi cereyanı ile titretiyormu?
Diyorsunuz ki;
Allah C.C hazretleri, bizlere insanların genelinin(ekseran nas) Allah'a iman etmediklerini bildirirken, işte bu konuyu açıklamaktadır!. Bu ayetin açıklaması bab'ında yine bir başka ayette de, onların(müşrik hizb-i şeytan ligi mensupları) Allah'a şirk koşmaksızın iman etmedikleri noktasındaki ayrıntı bildirilmekle, artık konunun daha da vahimleştiğini görebilmekteyiz, hamdolsun Rabbimize!..
Ve böylece, bu insanlar genelinin!zann'da oldukları, ayetlerle cedelleşmeyi seçtikleri ve sonunda da, kafirliğe başvurdukları bizlere kitabımız qur'an'da bildirilmiştir!
Allah diyor ki ;
22/HAC-3: Ve minen nâsi men yucâdilu fîllâhi bi gayri ilmin ve yettebiu kulle şeytânin merîd(merîdin). Ve insanlardan öyle kimseler vardır ki; ilmi olmaksızın, Allah hakkında mücâdele eder ve bütün azgın şeytanlara tâbî olur(lar).
31/LOKMAN-20: E lem terev ennellâhe sehhare lekum mâ fîs semâvâti ve mâ fîl ardı ve esbega aleykum niamehu zâhireten ve bâtıneh(bâtıneten), ve minen nâsi men yucâdilu fîllâhi bi gayri ilmin ve lâ huden ve lâ kitâbin munîr(munîrin). Göklerde ve yerlerde ne varsa, Allah’ın onları size musahhar (emrinize amade) kıldığını görmediniz mi? Ve sizin üzerinizdeki görünen ve görünmeyen (açık ve gizli) ni’metlerini tamamladı. Ve insanlardan bir kısmı (hâlâ) ilmi, bir hidayete erdiricisi ve aydınlatıcı bir kitabı olmaksızın, Allah hakkında mücâdele ediyorlar.
Soru: Sizin hidayetçiniz var mı? İlmi hidayetçinizdenmi alıyorsunuz? Öyle değilse o zaman zanda olan sizler değilmisiniz?
Diyorsunuz ki;
Bu zor denklemler içerisinde, bizlere tek bir çıkış noktası var!
Dini, Allah'a(C.C) Has Ve Halis Kılmak!.
Bunun uygulanması da; Allah'dan ve O'nun kelamı olan Qur'an-il Hakîm'den başkasına asla ve asla, din(yasa) bağlamında inanıp(iman) ve de amel(fiil) etmemektir!.
Velhasıl, Rabbimize kul olmanın-olabilmenin! en büyük başarım olduğu; o mûlâkî olacağımız vakitte, şeksiz ve de şüphesiz her bir bilinç tarafından şahid olunacaktır!.
Allah diyor ki;
2/BAKARA-45: Vesteînû bis sabri ves salât(sâlâti), ve innehâ le kebîretun illâ alel hâşiîn(hâşiîne). (Allah’tan) sabırla ve namazla istiane (yardım) isteyin. Fakat muhakkak ki bu (hacet namazı ile Allah’a ulaştıran mürşidi sormak), huşû sahibi olanlardan başkasına elbette ağır gelir.
2/BAKARA-46: Ellezîne yezunnûne ennehum mulâkû rabbihim ve ennehum ileyhi râciûn(râciûne). O (huşû sahipleri) ki; onlar, Rab’lerine (dünya hayatında) muhakkak mülâki olacaklarını ve (sonunda ölümle) mutlaka O’na döneceklerine yakîn derecesinde inanırlar.
2/BAKARA-153: Yâ eyyuhellezîne âmenustainû bis sabri ves salât(salâti), innallâhe meas sâbirîn(sâbirîne). Ey îmân edenler! Sabır ve namazla istiane isteyin. Muhakkak ki Allah, sabredenlerle beraberdir.
Zor denklemlerden kolay bir çıkış var , Allah’a ölmeden önce ulaşmayı dileyerek hacet namazı ile sizi Allah’a ulaştıracak imamı Allah’tan sormanız.
5/MAİDE-35: Yâ eyyuhellezîne âmenûttekûllâhe vebtegû ileyhil vesîlete ve câhidû fî sebîlihi leallekum tuflihûn(tuflihûne). Ey âmenû olanlar (Allah’a ulaşmayı, teslim olmayı dileyenler)! Allah’a karşı takva sahibi olun ve O’na ulaştıracak vesileyi isteyin. Ve O’nun yolunda cihad edin. Umulur ki; siz felâha erersiniz.
Mürşid istemek , hidayetçi istemek bu ayete göre farzdır.
32/SECDE-24: Ve cealnâ minhum eimmeten yehdûne bi emrinâ lemmâ saberû, ve kânû bi âyâtinâ yûkınûn(yûkınûne). Onlardan (insanlardan) imamlar (mürşidler) kıldık, emrimizle insanları hidayete erdirsinler (Allah’a insanların ruhlarını ulaştırsınlar) diye, sabırlarından dolayı ve âyetlerimize (Allah’ın âyetlerine) yakîn hasıl ettikleri için.
Her devirde Allah’a ulaşmayı dileyenleri Allah’a ulaştıran imam vardır. Allah razı olsun.
Katılma Tarihi: 29 nisan 2005 Yer: Antarctica Gönderilenler: 357
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP
nursebili Yazdı:
Diyorsunuz ki;
Bu ligde(=Hizbuşşeytan), gerçek mü'minlerin haricinde;aklınıza ne cins örnekler gelebiliyorsa gelsin! şüphesiz, mütemadiyen bütün türevleri ile bu şeytanî lig dahilinde mevcut bulunmakta!.
Allah diyor ki;
8/ENFAL-2: İnnemel mu'minûnellezîne izâ zukirallâhu vecilet kulûbuhum ve izâ tuliyet aleyhim âyâtuhu zâdethum îmânen ve alâ rabbihim yetevekkelûn(yetevekkelûne). Gerçek mü’minler onlardır ki; Allah zikredildiği zaman kalpleri titrer (cezbelenir). Ve onlara Allah’ın âyetleri okunduğu zaman onların îmânlarını arttırır ve Rab’lerine tevekkül ederler.
Soru: Siz Allah’ı zikrediyormusunuz? Zikrediyorsanız Allah sizi cereyanı ile titretiyormu?
Diyorsunuz ki;
Allah C.C hazretleri, bizlere insanların genelinin(ekseran nas) Allah'a iman etmediklerini bildirirken, işte bu konuyu açıklamaktadır!. Bu ayetin açıklaması bab'ında yine bir başka ayette de, onların(müşrik hizb-i şeytan ligi mensupları) Allah'a şirk koşmaksızın iman etmedikleri noktasındaki ayrıntı bildirilmekle, artık konunun daha da vahimleştiğini görebilmekteyiz, hamdolsun Rabbimize!..
Ve böylece, bu insanlar genelinin!zann'da oldukları, ayetlerle cedelleşmeyi seçtikleri ve sonunda da, kafirliğe başvurdukları bizlere kitabımız qur'an'da bildirilmiştir!
Allah diyor ki ;
22/HAC-3: Ve minen nâsi men yucâdilu fîllâhi bi gayri ilmin ve yettebiu kulle şeytânin merîd(merîdin). Ve insanlardan öyle kimseler vardır ki; ilmi olmaksızın, Allah hakkında mücâdele eder ve bütün azgın şeytanlara tâbî olur(lar).
31/LOKMAN-20: E lem terev ennellâhe sehhare lekum mâ fîs semâvâti ve mâ fîl ardı ve esbega aleykum niamehu zâhireten ve bâtıneh(bâtıneten), ve minen nâsi men yucâdilu fîllâhi bi gayri ilmin ve lâ huden ve lâ kitâbin munîr(munîrin). Göklerde ve yerlerde ne varsa, Allah’ın onları size musahhar (emrinize amade) kıldığını görmediniz mi? Ve sizin üzerinizdeki görünen ve görünmeyen (açık ve gizli) ni’metlerini tamamladı. Ve insanlardan bir kısmı (hâlâ) ilmi, bir hidayete erdiricisi ve aydınlatıcı bir kitabı olmaksızın, Allah hakkında mücâdele ediyorlar.
Soru: Sizin hidayetçiniz var mı? İlmi hidayetçinizdenmi alıyorsunuz? Öyle değilse o zaman zanda olan sizler değilmisiniz?
Diyorsunuz ki;
Bu zor denklemler içerisinde, bizlere tek bir çıkış noktası var!
Dini, Allah'a(C.C) Has Ve Halis Kılmak!.
Bunun uygulanması da; Allah'dan ve O'nun kelamı olan Qur'an-il Hakîm'den başkasına asla ve asla, din(yasa) bağlamında inanıp(iman) ve de amel(fiil) etmemektir!.
Velhasıl, Rabbimize kul olmanın-olabilmenin! en büyük başarım olduğu; o mûlâkî olacağımız vakitte, şeksiz ve de şüphesiz her bir bilinç tarafından şahid olunacaktır!.
Allah diyor ki;
2/BAKARA-45: Vesteînû bis sabri ves salât(sâlâti), ve innehâ le kebîretun illâ alel hâşiîn(hâşiîne). (Allah’tan) sabırla ve namazla istiane (yardım) isteyin. Fakat muhakkak ki bu (hacet namazı ile Allah’a ulaştıran mürşidi sormak), huşû sahibi olanlardan başkasına elbette ağır gelir.
2/BAKARA-46: Ellezîne yezunnûne ennehum mulâkû rabbihim ve ennehum ileyhi râciûn(râciûne). O (huşû sahipleri) ki; onlar, Rab’lerine (dünya hayatında) muhakkak mülâki olacaklarını ve (sonunda ölümle) mutlaka O’na döneceklerine yakîn derecesinde inanırlar.
2/BAKARA-153: Yâ eyyuhellezîne âmenustainû bis sabri ves salât(salâti), innallâhe meas sâbirîn(sâbirîne). Ey îmân edenler! Sabır ve namazla istiane isteyin. Muhakkak ki Allah, sabredenlerle beraberdir.
Zor denklemlerden kolay bir çıkış var , Allah’a ölmeden önce ulaşmayı dileyerek hacet namazı ile sizi Allah’a ulaştıracak imamı Allah’tan sormanız.
5/MAİDE-35: Yâ eyyuhellezîne âmenûttekûllâhe vebtegû ileyhil vesîlete ve câhidû fî sebîlihi leallekum tuflihûn(tuflihûne). Ey âmenû olanlar (Allah’a ulaşmayı, teslim olmayı dileyenler)! Allah’a karşı takva sahibi olun ve O’na ulaştıracak vesileyi isteyin. Ve O’nun yolunda cihad edin. Umulur ki; siz felâha erersiniz.
Mürşid istemek , hidayetçi istemek bu ayete göre farzdır.
32/SECDE-24: Ve cealnâ minhum eimmeten yehdûne bi emrinâ lemmâ saberû, ve kânû bi âyâtinâ yûkınûn(yûkınûne). Onlardan (insanlardan) imamlar (mürşidler) kıldık, emrimizle insanları hidayete erdirsinler (Allah’a insanların ruhlarını ulaştırsınlar) diye, sabırlarından dolayı ve âyetlerimize (Allah’ın âyetlerine) yakîn hasıl ettikleri için.
Her devirde Allah’a ulaşmayı dileyenleri Allah’a ulaştıran imam vardır. Allah razı olsun.
RE SELAM
Şu imansızlığa iyice bakınız dostlar! bir şeytanı nasıl da ölümüne savunuyorlar! kendi şeytanlarını savundukları kadar, Allah'ı ve Resül(Muhammed SvS)'ünü savunsalardı(Qur'an) ki bu, kendileri için daha hayırlı olacaktı! şu saptırıp da kendilerine&hevalarına uydurdukları ayetler yok mu! işte onlara bizzat bu ayetler davacı olacaklar ve de akılsızlıklarına, müşrikliklerine kendileri bile inanamayarak, bilakis Allah C.C Hazretlerine, şu meşhur tabir ile "mülaki olunacağı" zamanda, Enam 23 gereği; Allah C.C adına, Rabbimize, yemin üstü yemin edip duracaklar! ilk lanet edecekleri de kendi put&idolleri olan İsko Şıhoğul olacaktır!.
Gerçekten iman ve itaat için Rabbimizden yardım istemeliyiz inşaAllah!
Katılma Tarihi: 08 haziran 2005 Gönderilenler: 139
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP
HanifUlus dostum. Biz bunlarii anlatmak ile Allah'i savunuyoruz ve Kur'ani savunuyoruz. Biz bunlari anlatmak ile Peygamber Efendimizin ve Sahabesinin yasadigi islami savunuyoruz. Islam 5 sarttan olusmuyor kardesim. 5 sart birkere dogru degildir, islamin 7 sarti vardir. 7 sayisi üzerine Kur'an bina edilmistir.
7 kat cennet, 7 kat cehennem, 7 gökkati, nefsin 7 mertebe kati.
7 sayisi Kur'anda kutsaldir. 5 sarta birde farz olan "zikir" eklenmesi gerekir 6. olarak.
7. olarakta Allah'a ölmeden evvel ulasmayi dilemek gelir. Bu bircok hadisdede yer alir !!!!!! (Likai)
bu ilk olay, ikinci olanida ibadetler amac degildir "ARACTIR"... Ibadetler hedef degildir "VASITADIR"... amelleri ile kimse kurtulamaz, hedeflere ulasamayinca. Biz size hedefleri anlatiyoruz Kur'an isiginda. Ve herbir hedefide Peygamber Efendimizin ve Sahabenin yasadigini ve ulastiginida Kur'an ayetleri ile kanitlariz elhamdulillah!
Ohalde hangimiz Kur'ani, Allah'i ve Peygamber Efendimizi en iyi savunanlardan ? Islam teslim dini, sen neyini teslim ettin ? Islam nefsini arindirma dini, sen nefsini arindirdinmi ? Öyle öyle olmus olsa muhlis kul olman gerekir ve Kur'anin hicr suresine göre daha seytan sana dokunamaz.... Islam mutlulugu garanti eden dindir, sen mutlumusun ? Mutlu ola bilmen icin icindeki savasi bitirmen gerekir nefsinle olan... savas olan biryerde mutluluk olamaz. Mutluluk kalicidir Kur'ana göre gecici degildir, digerleri zevktir.
Bir misal ::::
Sana araba verdik, al bunu kullan dedik ama bu arabayla hedef olarak nereye gitmen gerektigini söylemedik. (Farz edelim hedef Arabistan)
Sen ise nekadar bu arabayi sürersen okadar cok Allah yolunda ilerledigini sanmaktasin. Oysaki hediyen Arabistana yerlestirilmis, oraya varsan bulacaksin hediyeni. Eger hal böyleyken sen Allah katina ciktiginda ölümden sonra diye bilirmisin "benim yerim neden cehennem ben ömrüm boyunca arabayi kullandim hediyemi isterim"??? Demezmi Allah sana, "iyi kullandin ama hedef o arabayla Arabistana ulasmakti, ulassaydin hediyeni orada bulurdun" diye...
Bir misal daha:
bir baba ogluna kitap almis ve "oglum bu kitabi oku sana 10 euro vericem" demis. 1 hafta gecmis aradan ve cocuk babasina gelmis ve demiski: "baba ben kitabi okudum, hadi benim 10 euromu ver". Babasida demiski: "Hayir oglum okumadin, eger okusaydin kitabin son sayfasinda 10 euroyu bulurdun"
Hangi insan Allah'in yardimi olmadan bizim size bu anlattiklarimizi anlata bilir ? Hangi insan bu iddiasina Kur'an ayetlerini mükembel birsekilde örebilir ? Hangi insan ?
Biliyorum bunlarda para etmicek size...önyargisiz arastirmayi denemiyorsunuz hic, soc büyük bir suc! Bize Kendinizi neden anlatiyorsunuz, biz zaten sizin suan bulundugunuz durumdan buraya geldik, neyinizi anlatiyorsunuz bize ? Hangi hanifliginizi? Hanifte teslim demektir bilmiyormusun???????????????????????????? Neyini teslim ettinde ben hanifim diyorsun??????????????
Senin gücün yetermi Kur'ani anlamaya, bu gurur ne? Bu kibir ne ? Her ilmin bir ögretmeni var, senin neden yok ?
Sen ne büyüklügünle daglarin boyunu asa bilirsin nede agirliginla yerleri delip gece bilirsin, ohalde bu böbürlenme ne ?
2/BAKARA-45: Vesteînû bis sabri ves salât(sâlâti), ve innehâ le kebîretun illâ alel hâşiîn(hâşiîne). (Allah’tan) sabırla ve namazla istiane (yardım) isteyin. Fakat muhakkak ki bu (hacet namazı ile Allah’a ulaştıran mürşidi sormak), huşû sahibi olanlardan başkasına elbette ağır gelir.
2/BAKARA-46: Ellezîne yezunnûne ennehum mulâkû rabbihim ve ennehum ileyhi râciûn(râciûne). O (huşû sahipleri) ki; onlar, Rab’lerine (dünya hayatında) muhakkak mülâki olacaklarını ve (sonunda ölümle) mutlaka O’na döneceklerine yakîn derecesinde inanırlar.
NURSEBİLİ NE BÜYÜK BİR YANLIŞIN İÇİNDE OLDUĞUNUZU HALA GÖREMİYORSUNUZ. KENDİNİZE YAZIK EDİYORSUNUZ.
ÖRNEĞİN BAK ÜSTTE NE DEMİŞSİN? ALLAH DİYOR Kİ
ALLAH DİYOR Kİ DEMİŞSİN VE ALLAHIN DEDİĞİYLE İSKENDERİN DEDİĞİNİ İKİSİNİ BİRDEN ALLAH KELAMI İLAN ETMİŞSİN.
SİZE GÖRE, ALLAH+İSKENDERİN SÖZÜ=ALLAH SÖZÜ YANİ MUTLAK DOĞRU
BİR DE BU ŞİRK ÜRÜNÜ CÜMLELERİ BİZE DELİL OLARAK GÖSTERİP “BAK ALLAH HACET NAMAZINI FARZ KILMIŞ, BAK ALLAH HUZUR NAMAZINI ANLATMIŞ BİZE, İŞTE GÖRMÜYOR MUSUNUZ VS.” DEMEN(İZ) DE BUNU İSPATLAMAKTA.
SİZE GÖRE ALLAH KELAMI İSKENDERİN PARANTEZİÇİ AÇIKLAMALARI İLE TAM VE TAMAM.
ŞİRK KOŞTUĞUNUN FARKINDA MISIN?
HALA AKILLANMAYACAK MISIN?
__________________ Yunus 105. Şu da emredildi: "Yüzünü dine bir hanîf olarak çevir. Sakın müşriklerden olma!"
Katılma Tarihi: 08 haziran 2005 Gönderilenler: 139
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP
alperen sen hangi meale bakip Kur'an ayetler böyle diyor yorumlarini yapiyorsun bu forumda peki???
Bu forumda bircok yazini inceledim, cok fazla kez Allah diyor, Kur'an diyor, ayet böyle diyor ifadelerini kullanmissin! Senin yaptigin yorumlar hangi mealden ? O mealler Allah sözlerimi ? Yada kendi yorumlarinda, senin yorumlarin Allah sözümü? Hakiki resuller iradelerini teslim edenler olduklarindan dolagi, anlattiklari ilim 100 de 100 ALlahtandir. Bunun kanitlari var Kur'anda. Hadi bizim iddiamiz bir resule sahibiz ve bu resulün irade teslimi gerceklestirdigi icin anlattigi ilim Allah'in Kur'andan bizden istegidir diye biliyoruz gönül rahatligiyla (bu resul olayina Kur'an izin veriyor böyle düsünceyi) Ya sen hangi ayete dayanarak veya neye dayanarak yaptigin yorumlarin Allah sözü oldugunu iddia ediyorsun ögrene bilirmiyim ?
Yine tekrarlıyorum çok büyük bir yanlışın içindesiniz. Meal ayrıdır tefsir ayrıdır. Meal Allah’tan olan tefsir kuldan olandır. Arapça orijinal metnin çevirisi ile bu çeviriye kişinin yaptığı yorum birbirine karıştırılmamalıdır.
Facia ve fırkalaşma işte tam bu noktada başlamaktadır. Bazı kimseler bir takım kişilerin ayetler hakkındaki yorumlarını da Allah’ın sözü saymaktadır. Ve Allah sözüne iman eder gibi o kimselerin sözlerine iman etmektedir. İşte siz de bu zavallı zümreden bir fertsiniz ne yazıkki.
Sizler sapkınlıkta çok daha ileri seviyedesiniz. Zira İskender kendi görüşlerini ayetlerin orijinal metninin birebir çevirisini verdikten sonra, ayetin altında sunmuyor. Ayetlerin içine parantez açarak kendi yorumlarını da sanki Allah’ın yorumuymuş gibi sokuyor. Ve siz de bu şirk ürünü cümlelere iman ediyorsunuz.
İskender şunu yapsa hiçbir sorun olmazdı. Önce ayetin mealini ekleme yapmadan yazıp sonra da altında kendi yorumunu yapıp “işte benim anladığım budur” deseydi konuyu bu noktadan tartışmaya açmaya gerek kalmayacaktı.
Mealciler aynı kelimeye farklı anlam verebiliyorlar. Bu gayet doğal. Çünkü bir kelimenin tek bir anlamı yok. Bu yüzden ya parantez açıp aynı kelimenin ikinci, üçüncü anlamını yazabiliyorlar yada aynı parantezde ikinci,üçüncü anlam ile anlamlı bir cümle kuruyorlar yada anlamı bozmadan diğer anlamları parantezlerle cümle içine adapte ediyorlar. Bu üstte anlattığımdan ayrı bir şey. Yine aynı mealciler parantezi bir önceki ayette yada daha başka bir ayette işaret edilen yer/durum/konuyu açıklamak için kullanıyorlar. Bu da gayet doğal karşılanabilir.
Şimdi size iki örnek vereceğim. Bu iki örnek de İskenderden. İlki doğal karşılanabilir ama ikincisi ilkinden mantık itibariyle çok farklıdır.
(Cehennem) nerede ise öfkesinden çatlayacak gibi olur. Herbir grup oraya (cehenneme) atıldığında, cehennem bekçileri (vazifelileri) onlara: “Size nezir (ikaz edici, uyarıcı) gelmedi mi?” diye sorarlar.
Şimdi buradaki paranteziçi açıklamalara bakalım. “Cehennem” eklentisi ayetin ruhuna ve siyak-sibak kaidesine uygunluk arzediyor. “Bekçi” kelimesiyle “vazifeli” kelimesi de yine türdeş kelimeler ve anlam bütünlüğüne uygun. Nezir kelimesi de zaten ikaz edici, uyarıcı gibi anlamlara geliyor. Sonuçta bu ayete yapılan parantez içi eklemeler anlam bütünlüğüne zarar değil katkı sağlıyor.
Ama bir de yine İskender’in yazılarından alınmış olan şu ayete bakınız.
BAKARA-45: Vesteînû bis sabri ves salât(sâlâti), ve innehâ le kebîretun illâ alel hâşiîn(hâşiîne). (Allah’tan) sabırla ve namazla istiane (yardım) isteyin. Fakat muhakkak ki bu (hacet namazı ile Allah’a ulaştıran mürşidi sormak), huşû sahibi olanlardan başkasına elbette ağır gelir.
Şimdi bu ayetteki parantezlere bakalım. “Allah’tan” eklentisi anlam bütünlüğüne ve siyak-sibak konusuna uygun. “İstiane” zaten yardım demek o da anlam bütünlüğünü zedelemiyor. Ama en son parantez neyin nesidir? En son parantez “bu” kelimesinin kaçıncı anlamıdır? Yada parantez öncesinde geçen kelimelerden “muhakkak ki” veya “fakat” kelimesinin kacıncı anlamıdır bu mürşidini hacet namazı kılarak Allahtan sormak? Hacet namazı kılmak da nereden çıktı?
İskenderci arkadaşlar farkı fark edebildiniz mi? Parantezler arasındaki farkı görebildiniz mi?
İskender parantezler ile kendi anlayışını oturtmuş. Parantezler açarak kelalaka yorumları araya sokuşturarak bir terminoloji oluşturmuş. Bu parantezleri kaldırdığınızda tüm terminoloji anında çöküyor. Bu yüzden bazı ayetlerin mealini parantezsiz yazamazlar yada başka herhangi bir mealden aktaramazlar. Çünkü bu bazı ayetler anlayışlarına malzeme yapabildikleri ayetlerdir.
Ben genelde Yaşar Nuri Öztürk’ün mealini referans alıyorum. Çünkü hiç parantez yok. Bir kelimenin birkaç anlamı varsa onu da a/b/c gibi veriyor ve sonuçta yorum yapmadan sadece bazı kelimelerin diğer anlamlarını sunmuş oluyor.
Ben hiçbir yazımda kendi yorumlarım olan kısımları mutlak doğru saymam. Kesinlikle hepsi eleştiriye açıktır. Belki yorumlarım hatalıdır, eksiktir, yanlıştır. Çünkü onlar benim yorumlarımdır ve anladıklarımdır. İskender ve benzerleri ise kendi yorumlarını mutlak doğru saymaktalar. Müridleri şeyhlerinin bu kendi yorumlarıyla bezediği ayetlere iman etmekteler. Şeyhlerinin görüşüne iman eden zavallı bir zümre vardır. İşte sizler de bu zavallı zümreden bir fertsiniz.
Size çağrıda bulunuyorum. Allah’tan olan ile kuldan olanı birbirine karıştırmayın. Meal ile yorumu aynı kategoride değerlendirip Allah’ın sözü ile şeyhinizin görüşünü bir tutup şirk koşmayın.
Ve yine çağrıda bulunuyorum. Ayetlerin meallerine en az 8-10 farklı mealden bakınız. Arapça bile bilmeyen bir adamın (iskenderin) yamulttuğu meallere takılıp kalmayınız.
Ayetlere parantez açıp da anlamsız ve alakasız eklentiler yapacak olan Hz. Muhammed bile olsa (ki böyle bir şey asla olamaz, olmamıştır) yanlıştadır. Ne olursan ol kim olursan ol Allah’ın sözüne söz ekleme. Kimileri hadislerle Kur’ana ortak koşmakta, kimileri yorumlarını mutlak doğru sayarak Kur’ana şirk koşmakta kimileri de paranteziçi yorumlarını ilahi kaynaklı göstererek Kur’ana şirk koşmakta.
İskenderci arkadaşlar farkı fark edebildiniz mi?
Bakın Rabbimiz Hz. Muhammed’e bile kendi yorumunu/anlayışını ayetlere yamamayı, kendi yorumlarına “bu da Allah katındandır” demeyi yasaklamıştır. Hem de ne büyük bir şiddetle yasaklamıştır. İskender ve benzerleri kim oluyor da yorumları Allah’ın kelamına yamanabiliyor?
Hakka Suresi
43. Âlemlerin Rabbi'nden bir indiriştir o.
44. Eğer bazı lafları bizim sözlerimiz diye ortaya sürseydi,
45. Yemin olsun, ondan sağ elini koparırdık.
46. Sonra ondan can damarını mutlaka keserdik.
47. Sizin hiçbiriniz ona siper de olamazdınız.
48. Gerçek şu ki o, sakınanlar için tam bir uyarıcı ve düşündürücüdür.
Taner, yanlışını görebildin mi kardeşim? Gerçi görebileceğini sanmıyorum ve seni tanıyan birisi olarak yine ve tekrar kıvıracağını biliyorum. Sen ve sizler yolunuzdan asla dönecek değilsiniz bunu da bilmekteyim ama ben yine de uyarımı ve hatırlatmamı yapmış olayım.
Şirke HAYIR. Allah’ın kelamına ortak koşanlara HAYIR. Hadisleri ayetlerle eş tutanlara HAYIR. Anlayışlarını/yorumlarını ayetlere eş tutanlara da HAYIR. Allah’ın ilahlığına ortak koşmaya soyunmadan “işte bu da benim anlayışım/yorumum” diyenlere EVET. Onların fikirlerinden/ görüşlerinden/açılımlarından faydalanmaya EVET.
Hanif olmaya EVET. Müşrik olmaya HAYIR.
__________________ Yunus 105. Şu da emredildi: "Yüzünü dine bir hanîf olarak çevir. Sakın müşriklerden olma!"
Katılma Tarihi: 08 haziran 2005 Gönderilenler: 139
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP
Alperen kardesim cok karistiriyorsun olayi coook!
Sasip kaliyorum yazilarini okurken.
43. Âlemlerin Rabbi'nden bir indiriştir o.
44. Eğer bazı lafları bizim sözlerimiz diye ortaya sürseydi,
45. Yemin olsun, ondan sağ elini koparırdık.
46. Sonra ondan can damarını mutlaka keserdik.
47. Sizin hiçbiriniz ona siper de olamazdınız.
48. Gerçek şu ki o, sakınanlar için tam bir uyarıcı ve düşündürücüdür.
Bu ayet neyi anlatiyor kardesim yapma etme, senin sandigin gibi degil!
Peygamber Efendimiz zaten Kur'andi, yasayan Kur'andi. Allah bu ayet ile Peygamber Efendimizin böyle birsey yapmayacagini zaten yapamayacagini belirtiyor. Ashab herbir ayeti anlamak icin Peygamber Efendimize sormadimi anlamlarini ? Peygamber Efendimiz yorumlamadimi ? Bu ne oluyor peki ? Bu yorumu yapmak ile zaten Allah'in muradini acikliyordu. Bundan haric birsey yapmiyordu ama yorumlanmasi gerekir ayetlerin Alperen neden anlamiyorsun ? Fikir alisverisi olmaz Kur'anda , maksat BIRDIR, mana BIRDIR! Ya dogruyu bilirsin yada dogru bildigini sanip yanlis bilirsin! Önemli olan Allah'in muradi ne, gercek islam ne bunu bulmaktir. Kendi bildigince , kendi fikirlerine göre birseyi kabul edemezsin. Allah'in muradini bilmedigin icin zaten bir ögretmene ihtiyacin var! Ali Imran 164'ü tekrar hatirlatmak istiyorum sana burada! Resuller beas ederiz ki onlar size ayetleri ögretsin, nefsinizi tezkiye etsin, kitabi ögretsin be hikmeti ögretsin diyor. Allah resullere vermis bu görevi! Dikkat edersen daha ilk bastan "Size ayetleri ögretsin" diye diyor Allah.
Demek ayetlerin ögrenilmesi gerekiyormus öyle degilmi ????
Yapilan parantezler bidatlarin kalkmasi icin yapiliyor Alperen. Bu ilim Allah'tan, sen inan veya inanma! Ama Kur'ana yanlis ve haykiri senin dediklerin! Ali Imran 164'ü iyice oku, ictenlikle oku iyi düsün tasin!
Sen cözemezsin Kur'ani kardesim cözemezsin!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!
Hz. Muhammed sadece bir elçidir. Ayrıca öğretmendir. Elçinin sözüne ve öğretmenin kendi açıklamalarına iman edilmez. Elçi iletmekle vazifeli olduğunu iletir ve ona uyar. Öğretmen de sadece kitaba bağlı kalarak öğretir. Öğretmenin kişisel açıklamalarına iman edilmez ama açıklamalarından faydalanılır, elçinin kişisel yorumlarına iman edilmez ama yorumlarınından istifade edilir. Yararlanmak ve istifade etmek ayrı şeydir İMAN etmek ayrı şeydir.
Resuller vahye uymuştur ve vahiyle uyarmıştır.
Ali İmran 164. Yemin olsun ki, Allah müminlere lütufta bulunup onları minnettar bırakmıştır: Kendi içlerinden onlara öyle bir resul gönderdi ki, onlara Allah’ın ayetlerini okuyor, onları temizleyip arındırıyor, onlara Kitap’ı ve hikmeti öğretiyor.Oysaki onlar, bundan önce açık bir sapıklığın tam içindeydiler.
Ayet açık. Allah ayet göndermiş ve ayetleri ileten bir elçi göndermiş. Elçi aynı zamanda öğretmendir. Allah’ın ayetlerini okur, onlarla insanları temizler, onlara kitabı ve hikmetli ayetlerini öğretir. Bunların hepsini Allah adına yapar ve Allah’ın ayetleriyle yapar. Asla kişisel yorumlarıyla Allah’ın kelamını karıştırmaz. Allah’tan olan ayrıdır, kendisinin hikmetli ve güzel öğütleri ayrıdır. Elçi Allah kelamı ve kendi kelamını birbirine katarak “işte bunlar Allah katındandır” demez, diyemez. Derse hakka Suresindeki ihtarla karşılaşır.
Hakka Suresi 43/48 açık hem de çok açık. Yoruma mahal bırakmayacak kadar net. Kıvırma payı asla yok.
Sizler İskenderin Yorumlarını Allah kelamı sanıyorsunuz, sayıyorsunuz. Böylece şirk içindesiniz. Ve akıllanmaya da niyetiniz yok.
Ne olursan ol peygamber bile olsan yorumların senin yorumlarındır. “Bu da Allah’tandır, bunlara da iman edin” deme hakkına sahip değilsin. İnsanları kendi yorumlarına iman etmeye davet ediyorsan sen Tanrılığa soyunuyorsun demektir. Sana iman edenler de senin kullarındır. Mesele bu kadar net, anlamak isteyene…
__________________ Yunus 105. Şu da emredildi: "Yüzünü dine bir hanîf olarak çevir. Sakın müşriklerden olma!"
Katılma Tarihi: 08 haziran 2005 Gönderilenler: 139
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP
Alperen Yazdı:
Hala ve hala yanlýþta ýsrar.
Hz. Muhammed sadece bir elçidir. Ayrýca öðretmendir. Elçinin sözüne ve öðretmenin kendi açýklamalarýna iman edilmez. Elçi iletmekle vazifeli olduðunu iletir ve ona uyar. Öðretmen de sadece kitaba baðlý kalarak öðretir. Kitaba iman edilir öðretmene deðil, getirdiðine iman edilir elçinin kiþisel açýklamalarýna deðil. Öðretmene iman edilmez ama açýklamalarýndan faydalanýlýr, elçinin kiþisel yorumlarýna iman edilmez ama yorumlarýnýndan istifade edilir. Yararlanmak ve istifade etmek ayrý þeydir ÝMAN etmek ayrý þeydir.
Resuller vahye uymuþtur ve vahiyle uyarmýþtýr.
Ali Ýmran 164. Yemin olsun ki, Allah müminlere lütufta bulunup onlarý minnettar býrakmýþtýr: Kendi içlerinden onlara öyle bir resul gönderdi ki, onlara Allah’ýn ayetlerini okuyor, onlarý temizleyip arýndýrýyor, onlara Kitap’ý ve hikmeti öðretiyor.Oysaki onlar, bundan önce açýk bir sapýklýðýn tam içindeydiler.
Ayet açýk. Allah ayet göndermiþ ve ayetleri ileten bir elçi göndermiþ. Elçi ayný zamanda öðretmendir. Allah’ýn ayetlerini okur, onlarla insanlarý temizler, onlara kitabý ve hikmetli ayetlerini öðretir. Bunlarýn hepsini Allah adýna yapar ve Allah’ýn ayetleriyle yapar. Asla kiþisel yorumlarýyla Allah’ýn kelamýný karýþtýrmaz. Allah’tan olan ayrýdýr, kendisinin hikmetli ve güzel öðütleri ayrýdýr. Elçi Allah kelamý ve kendi kelamýný birbirine katarak “iþte bunlar Allah katýndandýr” demez, diyemez. Derse hakka Suresindeki ihtarla karþýlaþýr.
Hakka Suresi 43/48 açýk hem de çok açýk. Yoruma mahal býrakmayacak kadar net. Kývýrma payý asla yok.
Sizler Ýskenderin Yorumlarýný Allah kelamý sanýyorsunuz, sayýyorsunuz. Böylece þirk içindesiniz. Ve akýllanmaya da niyetiniz yok.
Ne olursan ol peygamber bile olsan yorumlarýn senin yorumlarýndýr. “Bu da Allah’tandýr, bunlara da iman edin” deme hakkýna sahip deðilsin. Ýnsanlarý kendi yorumlarýna iman etmeye davet ediyorsan sen Tanrýlýða soyunuyorsun demektir. Sana iman edenler de senin kullarýndýr. Mesele bu kadar net, anlamak isteyene…
Soru 1.)
Baksen... peki bu Ali Imran 164'te gecen resuller ayetleri nasil ögretir Alperen ? Bir fikir versene ...Zaten meallerde sana göre hersey acik peki nasil ögreteceklermis insanlara ayetleri ????
Soru 2)
Inanmiyorum ya nedemek Resullere ve bilhassa Peygamber efendimize IMAN edilmez???? Bu ifadenle ciddimisin sen ?
Alooooo Alperen kardesim sen bana bi imani sartlarini saysana bi bakim !!!!!!!!!!!!
Sizin yetkiniz yok foruma yeni mesaj ekleme Sizin yetkiniz yok forumdaki mesajlara cevap verme Sizin yetkiniz yok forumda konu silme Sizin yetkiniz yok forumda konu düzenleme Sizin yetkiniz yok forumda anket açma Sizin yetkiniz yok forumda ankete cevap yazma