Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP
|
|
|
Seyyid Kutub Yazdı:
Bunlar ayettir hadis değil ustadım. |
|
|
Ayet olduğunun bilincindeyiz tabiki. Ne nitelikte ayetler bunlar? Aslında peygamber sözleri yada peygamberlere söyletilen sözler değil mi onlar? O halde bundan ala hadis mi olur? Rivayet edeni de Allah. Bundan sahihi mi bulunur?
Seyyid Kutub Yazdı:
Cenabı Hakkın bildirdiği ile Peygamberimizin söyledikleri aynı şey değil birine ayet birini de hadis denir. |
|
|
Bu sınıflandırma size ait. Gayet tehlikeli bir sınıflandırma bu. Ayrıca eksik bir sınıflandırma. Çünkü peygamberimizin değil peygamberlerimizin sözlerini dikkate almalıyız biz. İyi de nerede peygamberlerimizin o güzel ve aydınlatıcı sözleri?
Yüce Allah'ın buyrukları ve Hz. Muhammed'in sözleri(!), bu ikisi İslam dinini oluşturuyor değil. İslam eşittir Kur'andır.
Hadis neye denir? Nedir fonksiyonu? Ayetleri mi tamamlar? Dinin eksiğini mi giderir? Allah'ın açığını mı kapatır? Muhtaç mıyız peygamber adına ortalıkta dolaşan ve onun ölümünden yüzlerce sene sonra uydurulan söylentilere? Allah nerede, ne kadar, neden, nasıl adres göstermiştir bize bu rivayetleri? Hiç...
Seyyid Kutub Yazdı:
Ayetlerde reddettiğiniz senet silsilesi ile bugüne kadar gelmiştir. Dikkatinizi çekerim |
|
|
Ayetlerde senet silsilesinden bahsedilmez. Silsile denilen şey aslında yüzyıllar süren bir kulaktan kulağa oyunudur. Din böyle çürük temeller üzerine inşa edilemez. Kur'an'ın rivayet dümenleriyle bizlere ulaştırılmadığı bilinen tarihi bir gerçektir.
Lütfen okuyunuz: Hadislerin (Sünnetin) incelemesi
Elimizde apaçık Allah vahyi varken, o vahiyde nice güzel peygamber sözleriyle bizler aydınlatılıyorken ne diye başka kutsallar edinelim?
Muhabbetle, Alperen
__________________ Yunus 105. Şu da emredildi: "Yüzünü dine bir hanîf olarak çevir. Sakın müşriklerden olma!"
|